MADDE BAĞIMLILIĞI 24.02.2015 Neden “uyuşturucu bağımlılığı” değil de “madde bağımlılığı” demeliyiz? Madde bağımlılığının tanımını yapmadan önce konu ile ilişkili olarak gerek halk arasında gerekse bilimciler arasında sık yapılan bir hatayı düzeltmek gerekmektedir. Özellikle halk arasında ve basın-yayın organlarında, hatta bazı bilimsel yayın ve kitaplarda madde bağımlılığı yerine “uyuşturucu bağımlılığı” terimi kullanılmaktadır. Neden “uyuşturucu bağımlılığı” değil de “madde bağımlılığı” demeliyiz? Bu terminolojiyi günlük yaşamda ve bilimsel alanda kullanmak iki bakımdan sakıncalıdır: 1) Bağımlılık yapan maddeler, özellikle ilk denendikleri dönemde, doza bağımlı olarak, uyuşturucu değil uyarıcı etkilere sahiptir. Merkezi sinir sistemini uyuşturan etkileri yüksek dozlarda ortaya çıkar. Dolayısı ile aslında başlangıçta uyuşturucu değil de uyarıcı (öforizan) etkileri nedeni ile kötüye kullanılan ürünleri uyarıcı yerine uyuşturucu olarak tanımlamak bilimsel olarak yanlış bir yaklaşımdır. Neden “uyuşturucu bağımlılığı” değil de “madde bağımlılığı” demeliyiz? 2) “Uyuşturucu Bağımlılığı” terimi kokain ve amfetamin gibi uyarıcı maddelerin bağımlılık yapmayacağı izlenimini vermekte ve bu durum uyarıcıları deneme kararsızlığı içindeki gençleri yanıltmak için kullanılmaktadır. Bu yanlış yaklaşımın Avrupa İlaç Bağımlılığı İzleme Merkezi’nin 2005 yılı raporuna da yansıyan gençler arasında ekstazi başta olmak üzere stimülan (uyarıcı) kullanımındaki artışa önemli bir katkı sağlamış olabileceği düşünülmektedir. Sonuç olarak hem bilimsel terminolojiyi doğru kullanmak hem de gençleri korumak adına “uyuşturucu bağımlılığı” terimini terk ederek “madde bağımlılığı”, “uyuşturucu maddeler” yerine de “bağımlılık yapan maddeler” terimlerini kullanmak çok daha doğru bir yaklaşımdır. Bağımlılık Tanımı Genel anlamı ile bağımlılık; bir nesneye, kişiye, yada bir varlığa duyulan önlenemez istek; veya bir başka iradenin güdümü altına girme durumu olarak tanımlanabilir. ruhsal ve bedensel sağlıklarına ya da sosyal yaşamlarına zarar vermesine karşın, insanların belirli bir takıntılı durumu yinelemeye yönelik engellenemeyen bir istek duymaları ve bunu sürdürmeleri halidir. Bağımlılık Tanımı Bağımlılık dediğimiz zaman aklımıza ilk önce ilaç tanımına da uyan bazı kimyasal veya bitkisel maddelere duyulan bağımlılık gelir. Bununla beraber, günümüzde “alışveriş bağımlılığı”, “internet bağımlılığı”, “kumar bağımlılığı” gibi tıbbi yardım gerektiren başka bağımlılık türleri de vardır. Madde Tanımı Bağımlılık yapıcı madde, beyin işlevlerini ve tüm bedensel yapıları etkileyerek zamanla organ sistemlerinde kalıcı değişikliklere yol açan, ruhsal ve davranışsal sorunlar oluşturan, yaşam için gerekli olmayan, doğal ya da yapay keyif verici maddelerdir. Madde Bağımlılığı Tanımı İlaç niteliğine sahip bir maddenin beyni etkilemesinden kaynaklanan, maddenin keyif verici etkilerini duyumsamak veya yokluğundan kaynaklanan huzursuzluktan sakınmak için, devamlı veya periyodik olarak madde alma arzusu ve bazı davranış bozukluklarıyla karakterize bir beyin hastalığıdır. Vücudun bir ya da birden çok işlevini olumsuz yönde etkileyen maddelerin kullanılması, Bundan dolayı zarar görüldüğü halde bu maddelerin kullanımının bırakılamaması durumudur. Bağımlılık Yapıcı Maddeler Nelerdir? Sigara Alkollü içecekler Çeşitli uyuşturucular Uyarıcı ve hayal gördüren maddeler Reçete ile alınması gerektiği hâlde doktor kontrolü dışında kullanılan ilaçlar Bazı yapıştırıcılar, tiner ve çakmak gazı gibi uçucu maddeler MADDE BAĞIMLILIĞINA GİDEN YOLDA İKİ TEMEL ALIŞKANLIK ALKOL SİGARA BAĞIMLILIK YAPICI MADDELER Tarihçe Madde kötüye kullanımının başlangıcı insanlık tarihi kadar eskidir. Tarihte yazılı belgelerden bilgi edinebildiğimiz ilk madde alkoldür. İnsanoğlu alkolün gerginliği ve anksiyeteyi (huzursuzluğu) giderici etkilerini çabuk keşfetmiş ve ayrıca ona kutsal bir anlam da yüklemiştir. Bilinçli bir şekilde üzüm fermentasyonu ve buradan alkol elde edilmesine yönelik ilk veriler M.Ö. 6000’lerde bugünkü Ermenistan bölgesinde gerçekleşmiştir. Tarihçe Mezopotamya’ya ait reçete tabletlerinde şarabın ilaç olarak kullanıldığına işaret eden veriler bulunmaktadır. M.Ö. 2200’lere ait belgelerde Hammurrabi Kanunları’nda şarabın yapılışı ve kullanımı ile ilişkili kurallar bulunmaktaydı. Eski Roma ve Yunan döneminde de üzüm ve şarap kutsal sayılmış, Roma’da ‘’Baküs’’ Atina’da ‘’Dionisos’’ içki ve şarap tanrısı olarak kabul edilmiştir. Tarihçe Ünlü tarihçi Herodot Mezopotamya bölgesinde yaşayan Asurlular ve Sümerler ile Aral bölgesinde yaşayan İskitlerin kenevire benzer bir bitkinin yapraklarını ateşe atarak çıkan dumanı soluyarak sarhoş olduklarını ve neşelendiklerini yazmıştır. 1091-1276 yılları arasında İran’da Alamut Kalesi’nde Hasan Sabbah’ın liderliğinde hüküm süren Haşaşin Devleti bağımlılık yapan maddelerin terörist amaçlarla kullanımına önemli bir örnektir. Hasan Sabbah fedailerini çeşitli bağımlılık yapıcı maddelere bağımlı yaparak, başta Selçuklu Veziri Nizm-ül Mülk olmak üzere kendisine ve tarikatına karşı olan birçok bilim adamını, devlet adamını ve sanatçıyı öldürtmüştür. Tarihçe Günümüzde bağımlılık yapan maddelerin üretimi ve dağıtımından en büyük payı alanlar yasadışı terör örgütleri ve organizasyonlardır. Terör örgütlerinin ve yasadışı organizasyonların varlıklarını sürdürebilmeleri için bağımlılık yapıcı maddelerin daha çok üretilmesi ve tüketilmesi gerekmektedir. Bu sayede bu örgütler hem maddi kaynak hem de militan temin etmektedirler. Dünyadaki Durum Madde kötüye kullanımı ve bağımlılığı günümüzde dünyanın en önemli sağlık ve güvenlik sorunlarından biri olma özelliğini sürdürmektedir. Avrupa İlaç Bağımlılığı İzleme Merkezi’nin 2005 yılı verilerine göre madde kötüye kullanımı ve bağımlılığında özellikle 15-34 yaş arası grupta esrar, ekstazi ve kokain kullanımında artış olduğunu göstermektedir. Dünyadaki Durum En çok kokain kullanımı % 4-5’lik oranlarla ABD, İngiltere ve İspanya’da gözlenmektedir. Ekstazi kullanımında yaklaşık %6’lık oranla Çek Cumhuriyeti ilk sıradadır. Onu %4 ve 3.5’luk oranlarla İngiltere ve İspanya izlemektedir. Esrar kullanımında ise %20’nin üzerinde oranlarla Çek Cumhuriyeti, ABD ve Fransa ilk üç sırayı almaktadır. Ülkemizdeki Durum Ülkemizde madde bağımlılığı ile ilgili 2000’li yıllara kadar yapılmış yeterli bilimsel çalışmalar bulunmamakla birlikte, verilere son yıllarda yapılan birçok bilimsel çalışma ile ulaşılmaya çalışılmaktadır. TUBİM Genel Nüfusta Madde Kullanım Araştırması’nda esrar en çok kullanılan uyuşturucu madde olarak belirlenmiştir. Araştırmaya katılanların %0,7’si, yaşam boyu en az bir kez esrar kullandıklarını ifade etmişlerdir. Esrarı ilk kez kullanma yaşı ortalaması 20,89±3,99’dur. 2012 yılındaki TUBİM araştırmasına göre Türkiye’de madde kullanıcılarının sayısının (esrar ve ecstasy hariç) 46.087 ila 73.704 aralığında olabileceği tahmin edilmektedir. Ekonomik açıdan Bağımlılık yapan maddelerin kötüye kullanılmasına bağlı olarak dünyada dolaşan yıllık para 500 milyar Amerikan Doları’dır. Türkiye’de, madde bağımlılığı ile mücadele alanında 2012 yılında 395.792.280,50 TL harcama yapıldığı tespit edilmiştir. Madde Bağımlılığı Tanı Kriterleri Aşağıda sıralanan belirtilerin tamamını veya bazılarını en az bir yıllık bir süreçte yineleyerek sergileyen bir kişi “madde bağımlısı” kabul edilebilir: 1) Maddenin keyif verici etkisini duyumsayabilmek için dozun belirgin bir şekilde arttırılması veya aynı dozun yinelenerek alınması sırasında başlangıçtaki keyif verici etkinin duyumsanamaması (yani madde etkilerine “tolerans” gelişmesi). 2) Maddeyi alış sıklığının ve alınan madde miktarının abartılı ölçüde artması. 3) Madde alınmadığı zaman yoksunluk krizinin ortaya çıkması ve krizin madde alımı ile birlikte hafiflemesi veya tamamen kaybolması. Madde Bağımlılığı Tanı Kriterleri 4) Madde kullanımını kontrol etmeye veya tamamen bırakmaya yönelik başarısız girişimlerin olması. 5) Kişinin zamanını büyük ölçüde madde bulmaya ve stoklamaya yönelik faaliyetlere harcaması. 6) Madde kullanımına bağlı olarak sosyal ve iş aktivitelerinin giderek azalması. 7) Kullanılan maddeye bağlı olarak fiziksel ve psikolojik arazların ortaya çıkması ve bunların kullanılan maddeden kaynaklandığını bile bile madde kullanımının sürdürülmesi. Bağımlılık-Dopamin İlişkisi İnsanların görme,koku alma, dokunma gibi çeşitli duyulardan zevk alabilmesi veya sevme, ödül alma, sınıf geçme, yarış kazanma gibi deneyimlerden yaşanan olumlu duygular beynin dopamin salgılamasına bağlıdır. Bağımlılık yapan maddeler ilk kullanıldığında hızlı ve yüksek miktarda dopamin salgılanır: ‘ödül’ Tekrarlayan kullanımlarda dopamin yine yükselir ama eski düzeylerine ulaşamaz. Bağımlılarda dopamin salınımı bozulur, kişi artık hiçbirşeyden zevk alamaz olur. Bağımlılık Yapıcı Maddeler; Beyin ve bağlantılı organları (Merkezi Sinir Sistemi) etkileyerek: “Sahte bir İyi Oluş” hali yaratırlar. Bir madde kullanıldıktan sonra, sahte iyi oluş halini ne kadar kısa zamanda ve şiddetli ortaya çıkarıyorsa bağımlılık yapıcı gücü o kadar fazladır. Bağımlılığın Özellikleri Bağımlılık bir hastalıktır Hayat boyu sürer Sosyal hayatı bozar Çevre ve arkadaşlar kaybedilir Ailevi sorunlar yaşanır Ekonomik kayıplar olur Sağlık bozulur Hayat artık bu maddenin etrafında döner İ L K T E M A S Terör örgütleri Organize suç örgütleri Kuralları kişilik gelişiminde engel ve baskı olarak algılama Risk almaya yatkınlık S I K L I Ğ I Bebek Çocuk Ergen Erişkin İleri yaş Bağımlılık yapıcı maddelerle ilk temas ergenlikte ve genç erişkinlikte en sık görülür Gençler Bağımlılık Yapıcı Maddeleri Neden Deniyorlar? Merak Kendi sınırlarını aşma çabası Asilik Farklı olma dürtüsü Arkadaşlarına uyma Gruptan kopmak istememe Sorunlarını çözebilmek veya unutmak Daha iddialı olmak/görünmek isteği Bağımlılık Döngüsü Bir kereden bir şey olmaz Bıraktım bir daha başlamam Bir kereden başka asla! İstersem bırakırım Ben bağımlı olmam! Artık bırakacağım İstersem bırakırım Bırakmak zorundayım Bu meret bırakılmaz ki! Bağımlılık Süreci Nasıl İşler Yeniden Bağımlılığa Dönüş Sosyal Çevre ve Akran Baskısı Merak ve İlk Deneme Alışma ve Bağımlı Olmaya Doğru İlerleme Bağımlılığa Teslim Olma Tedavi Süreci Madde Kullanımına Başlamada Risk Faktörleri Bireysel Faktörler Akran Faktörü Aile Faktörü Okul Faktörü Çevresel Faktörler Bireysel Faktörler Ergenliğin farkına varma ve ergenliğe geçiş süreci Özellikle ergenlik döneminde sigara ve alkol kullanımı genelde otoriteye baş kaldırışın sembolik ifadesi olarak başlar Agresiflik, olumsuz ruh hali, çekingenlik veya dürtüsellik Yaşam becerileriyle ilgili sorunlar Bireysel Faktörler Madde bağımlılığı ile kişilik bozuklukları arasında önemli bir ilişki olduğu saptanmıştır. Bağımlı kişilerde en sık gözlenen kişilik bozukluğu antisosyal (topluma karşı) kişilik bozukluğudur. Ancak normal psikolojik durum içindeki şahıslardan, ruh sağlığı bozulmuş hastalara kadar bütün insanlarda madde bağımlılığı gelişebilir. Genel Nüfusun Cinsiyet Gruplarına Göre Yaşam Boyu Uyuşturucu Madde Kullanma Durumlarının Dağılımı, 2011. CİNSİYET YAŞAM BOYU UYUŞTURUCU MADDE KULLANIMI VAR (%) YOK (%) ERKEK 3,5 96,5 KADIN 2,6 97,4 Kaynak: TUBİM GPS Araştırması, 2011. Akran Faktörü Arkadaş grubunda madde kullanımına olumlu bakış bu türden davranışlara yönelimi kolaylaştırır. Kişi ancak madde alarak arkadaş grubuna girebiliyorsa böyle bir grubun kurallarına uymak durumundadır. Başlama, temin etme, devam ettirme gibi hususlarda akran faktörü önemli işlev görür. Aile Faktörü Ailede madde kullanımının varlığı Aile kontrolünün yetersizliği Çocuğa uygun sınırlar oluşturmamak Ebeveyn-çocuk arasında yakınlık ve bağlılık olmaması Ebeveynlerin çocuğun yaşamı ile ilgili olmaması Çocuğa yönelik ihmal ve istismar Okul Faktörü Okul bağı ve okula bakış açısı zayıf, olumsuz sınıf içi davranışlar Okuldan kaçma davranışının artması Okul yönetiminin kullananlardan oluşan ağları engelleyememesi Disiplin sorunlarına yönelik tedbir alınmaması Çevresel Faktörler Toplumsal olarak maddeler, bağımlılık ve bağımlıya bakış Yasalar ve uygulanabilirlik Ulaşılabilirliğin kolay olduğunun algılanması Yoksulluk ve işsizlik Genel Nüfusun Gelir Gruplarına Göre Yaşam Boyu Uyuşturucu Madde Kullanma Durumlarının Dağılımı, 2011. YAŞAM BOYU UYUŞTURUCU MADDE KULLANIMI GELİR DURUMU VAR (%) YOK (%) 500 TL’den az 5,6 94,4 500-1000 TL 2,2 97,8 1001-2000 TL 2,6 97,4 2001 TL ve ÜZERİ 2,9 97,1 Kaynak: TUBİM GPS Araştırması, 2011. Bağımlılık Yapıcı Maddeler fiziksel ve psikolojik bağımlılık meydana getirirler: Psikolojik bağımlılık: Keyif verici maddeyi belirli aralıklarla alma isteği duyulmasına denir. Kişi maddenin yokluğuna bağlı huzursuzluk duyar. Fiziksel bağımlılık: Merkezi sinir sistemi hücrelerinin normal görevlerini yapabilmeleri için alışılan maddeye sürekli ihtiyaç duyulmasına denir. Alışılan maddenin alınmaması halinde vücutta ortaya çıkan belirtilere yoksunluk belirtisi adı verilir. Fiziksel bağımlılıkta yoksunluk belirtileri ölüme yol açacak kadar şiddetli olabilir. Madde Bağımlılığı Dönemleri Alışma Dönemi Doyma Dönemi Düşkünlük Dönemi Madde Bağımlılığı Dönemleri Alışma dönemi: Maddeyle ilk tanışma dönemidir. Bu dönemde yalancı bir dünyaya dalarak keyif alma duygusu ön plana çıkar. Kişi kararsızdır, maddeye başlamamak için direnir. İstediği zaman maddeyi bırakacağını düşünür. Vücutta kalıcı bir fiziksel hasar yoktur. Gerekli tıbbi yardım yapılırsa kolaylıkla maddeyi bırakabilir. Madde Bağımlılığı Dönemleri Doyma dönemi: Bu dönemde kişi yaşantısını devam ettirebilmek için maddeyi kullanmak zorundadır. Artık keyif alma ihtiyacı yoktur. Maddenin yoksunluğunda büyük sıkıntı ve problemler doğmaktadır. Görme bulanıklığı, göz bebeklerinde küçülme, ağız kuruluğu, ellerde titreme, nabız ve solunum sayısında azalma, tansiyon düşüklüğü, kabızlık, hafızada zayıflama, ruhsal durgunluk, dikkatsizlik, irade ve kişilik kaybı, halüsinasyonlar vardır. Karaciğer, kalp, solunum ve sindirim sisteminde hasarlar ortaya çıkmaktadır. Madde Bağımlılığı Dönemleri Düşkünlük dönemi: Bu dönemde organlarda ağır hasarlar ve ruhsal çöküntü görülür. Kalp ve solunum problemleri, karaciğer hastalıkları ortaya çıkar. Aşırı zayıflama, kusma, kalp ve solunum yetmezliği görülür. Bağımlının hastalıklara karşı direnci azalır. Zatürree, hepatit(sarılık), AIDS gibi hastalıklar meydana gelir. Beyin hasarı, ağır ruhsal problemler ortaya çıkar. Kişi kendine bakamaz ve yardıma muhtaç hale gelir. Yaşantısını devam ettirebilmek için aldığı uyuşturucu miktarını arttırmak zorundadır. Gencin Madde Kullanım Davranışı Nasıl Anlaşılabilir? Ortaya Çıkabilecek Belirti, İşaret ve Değişimler : Kişisel görünüm Sağlıkla ilgili gözlenebilecek durumlar Kişisel alışkanlıklar ya da eylemler Davranışsal durumla ilgili gözlenebilecek değişimler Okulla ilgili gözlenebilecek durumlar Ev yaşamı ve sosyal çevresi ile ilgili durumlar Kişisel Görünüm: Dağınık bir görünüm ve yetersiz kişisel bakım Temizliğe özen göstermeme ve dikkat etmeme Kırmızı ya da kızarmış yanaklar, gözler ve yüz Parmaklarda ya da dudaklarda is ya da yanıklar Kol ya da bacaklarında çeşitli izlerin varlığı (ya da bu izleri gizlemek için sıcak havada bile uzun kollu kıyafetlerle dolaşma) Sağlıkla İlgili Gözlenebilecek Durumlar: Soğuk algınlığı ve alerjiye bağlı olmayan burun akıntısı Burun kanaması ve burun-ağız içerisinde hastalık dışı yaralar Nedensiz olarak sık hastalanma durumu Mide bulantısı ve kusmalar Dudakların aşırı bir şekilde kuruması ya da ıslak görünme durumu Sağlıkla İlgili Gözlenebilecek Durumlar: Uyku bozukluğu Dalgınlık, halsizlik, yorgunluk ve isteksizlik Beslenme bozukluğu ve kilo kaybı Baş ve vücut ağrıları Konuşma güçlüğü, peltek ya da mırıldanır gibi konuşma Terleme Titreme Yürüme bozukluğu Kişisel Alışkanlıklar ya da Eylemler: Giysilerde ya da nefesinde sigara kokusu ya da alışılmamış kokuların varlığı Kötü kokuyu ortadan kaldırabilecek mahiyette nane şekeri ya da sakız gibi ürünlerin yoğun kullanımı Ailenin kontrolü dışında sıklıkla eve geç gelme ve evden erken çıkma Nakit parayı hızlı bir şekilde tüketme davranışı Dişleri sıkma Davranışsal Durumla ilgili Gözlenebilecek Değişimler: Aile bireyleri ve arkadaşlar arası ilişkilerde olumsuzluklar Çevre ve arkadaş değişikliği Duygusal durumunda değişiklikler ve duygusal istikrarsızlıklar Anlamsız gülme ya da ağlama davranışları Çılgınca ve ölçüsüzce davranışlarda bulunma Okulla İlgili Gözlenebilecek Durumlar : Okuldan nedensiz olarak sıklıkla kaçma davranışı Ders dışı etkinliklere, sosyal ve kültürel aktivitelere karşı ilgisiz kalma Okul ile ilgili sorumluluklarını yerine getirememe Ders notlarında beklenmeyen ani düşüş Ev Yaşamı ve Sosyal Çevresi ile İlgili Durumlar : Evde bulunan ecza dolabındaki ya da aile bireylerinin kullandığı ilaçların hızlı bir şekilde azalması Evde bulunan aile büyüklerine ait olan sigara paketinin hızlı bir şekilde tükenmesi Evde vitrinde süs olarak duran alkol şişelerinin kapaklarının açılmış olması ya da kullanılması Evde bulunan değerli eşyaların kaybolması Madde Bağımlılığının Zararları Kendine güveni azalır. Kendini kontrolü zayıflar. İnsani prensipleri ve değerleri yok olmaya başlar. İdealleri ve geleceği ile ilgili ümitleri yıkılır. Kullandığı maddeler vücudun savunma mekanizmasını yok edip bağışıklık sistemini zayıflatır. AİDS, frengi, verem, hepatit B ve hepatit C, kanser, gangren gibi birçok ölümcül hastalığa yakalanma riski artar. Madde Bağımlılığının Zararları Maddeyi alabilmek için önce parasını bitirir. Çevresindeki insanların değerli eşyalarını ve paralarını çalmaya başlar. Daha fazla para temin edebilmek için hırsızlık, gasp, yankesicilik vb. suçlara karışır. Suç işlerken yakalanır ve özgürlüğünü kaybeder. Maddenin vücuduna verdiği zarardan dolayı sağlığını ve en sonunda da hayatını kaybeder. 57 Ölümlerin En Sık Gerçekleştiği İllere Ait Son 6 Yılın Verisi 2007 2008 2009 2010 2011 2012 İSTANBUL 86 93 77 57 45 70 ADANA 4 8 8 14 9 15 MERSİN 0 1 3 3 6 9 ANTALYA 8 6 18 15 5 25 ANKARA 3 2 1 4 5 7 GAZİANT EP 10 10 9 9 4 9 Kaynak: Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu Başkanlığı, 2013. Doğru Zannedilen YANLIŞLAR Benim iradem güçlüdür, ben bağımlı olmam. Ben kendimi kontrol edebilirim. Madde kullanımı arkadaşlık ilişkilerini arttırır. Bağımlılık yapıcı madde kullanmak insanın sosyal çevresinin genişlemesine yardımcı olur. Herkes kullanıyor, bir şey olmuyor. Doğru Zannedilen YANLIŞLAR Bir kere kullanmaktan bir şey çıkmaz. Ara sıra kullanmakla bir şey olmaz. Sadece zayıf insanlar bağımlı olur. Madde, sadece kullanan kişiye zarar verir. Ottur, zararı yok. Bu nedenle bağımlılık da yapmaz. Madde Kullanımında İlk Teklifi Kim Yapar? Bir Dost… Çoğunlukla yetişkin kontrolünden uzak eğlenmek için gidilen ortamlarda… VEYA İnsanların kendilerini güvende hissettikleri, kişinin kendisinin veya arkadaşlarının evi gibi ortamlarda teklif edilir. Kullanma teklifi reddedilince; Yağcılık: Sen gidince buranın tadı tuzu kaçar Yalnız Bırakma: Eğer gidersen bir daha yüzüne bakmam Yalvarma, Acındırma: Ne olur hatırım için bir kez, beni kırma Tehdit: Kesinlikle seni bırakmayız Ödül Vadetme : Bak bunu yaparsan seni o kızla/erkekle tanıştıracağım Aşağılama: Hadi süt çocuğu sen de gibi tepkilerle karşılaşılır. Hayır diyebileceğimiz birçok cümlemiz var… Hayır, teşekkür ederim. Hayır, bana göre değil. Hayır dostum, sağ ol. Ben böyle iyiyim. Eğer anne babam bu durumda görse gerçekten çok üzülürdü. İnsanda yaptığı etkiyi sevmem. Hayır diyebileceğimiz birçok cümlemiz var… Hayır, sağlıklı kalmak için çabalıyorum. Ben bir sporcuyum, böyle şeyler yapamam. Hayır, teşekkürler, ben eve gitmeliyim. Hayır, ben okula gidiyorum. Bunu riske atmak istemem. Yapamam. Ben işin kolayına kaçamam. Arkadaşın Kullanıyorsa; Suçlamaktan ve yargılamaktan kaçının. Ahlak dersi vermeye kalkışmayın. Tehdit etmeyin. Ona karşı öfke vb. duygularınızı kontrol altında tutun. Olaylara duygusal değil, gerçekçi yaklaşın. Yanında olduğunuzu ve destek alma noktasında yardımcı olabileceğinizi hissettirin. Arkadaşın Kullanıyorsa; Onun tıbbi anlamda bir hasta olduğunu unutmayın. Arkadaşınıza ve çevrenize madde bağımlılığının tıbbi bir hastalık olduğunu anlatın. Bir uzmandan destek alınması gerektiğini vurgulayın. Kendinizi korumayı unutmayın. Anne babalar için önemli cümleler: Çocuk ve genç, Duygusal açıdan sevgi, ilgi, yakınlık, Saygı görme, önem verilme, onaylama, Övgü alma, cesaretlendirme, kendini özgürce anlatabilme, Belli sınırlar içinde bağımsız davranabilme, Sağlıklı bir ortamda büyüyüp gelişme, Uygun biçimde eğitilme, Umut ve beklentilerinin desteklenmesini ister. Anne babalar için önemli cümleler: Çocuk ve genç, Anne baba davranışlarını görerek öğrenir, Anne babayı kendine örnek alıp taklit eder, Anne babanın birbirlerine karşı davranışlarını gözler, Sorun çözümünde anne babadan gördüklerini yapar. Koruyucu Yaklaşım Birincil Koruyucu Yaklaşım ; Yaşamı boyunca hiç madde ile karşılaşmamış kişilerin bu maddeleri kullanmaya başlamasını engellemek amacı ile yapılan çalışmalardır Bilgilendirme toplantıları, konferanslar, seminerler… Koruyucu Yaklaşım İkincil Koruyucu Yaklaşım; Madde kullanmaya başlamış ancak bağımlı hale gelmemiş kişilerin bağımlı hale gelmesini önlemek amacı ile yapılan çalışmalardır Kişinin kendi durumunu değerlendirmesini, kendisine yardımcı olunabileceğini kavramasını sağlamak, sağlık kurumlarına baş vurabileceğini öğretmek… Koruyucu Yaklaşım Üçüncül Koruyucu Yaklaşım; Belirli bir süre madde kullanarak madde bağımlısı haline gelmiş kişilerin tedavisinin sağlanarak geriye dönüşü olmayan sosyal ve tıbbi kayıplardan korumak, ölümü engellemek için yapılan çalışmalardır Ayaktan ya da yatarak tedavi... Madde Bağımlılığının Tedavisi Bağımlılığın bir hastalık olarak kabul edilmesi ve tedavi edilebilir bir durum olduğu bilinmelidir Madde bağımlılığının tedavisi oldukça güç ve zahmetli bir iştir. Bağımlılık tedavisindeki başarı kişiye, çevreye, yönteme göre değişkenlik gösterir . Madde Bağımlılığının Tedavisi Madde bağımlılığının tedavisinde önemli iki nokta vardır: Bağımlının kendisinin tedavi olmaya ve bağımlılıktan kurtulmaya istekli olması. Bağımlılığın başlanması. erken teşhis edilerek tedaviye Madde Bağımlılığının Tedavisi Tedavi ve rehabilitasyon olmak üzere iki aşamada gerçekleştirilir: Tedavi aşaması: Kişi bağımlı olduğu maddeden uzaklaştırılarak yoksunluk belirtileri ile savaşılır. Vücut organlarında meydana gelmiş hasarlar tedavi edilir. Bu safhada bağımlı hastanede gözlem altında tutulmalıdır. Rehabilitasyon aşaması: Kişilerin ruhsal problemleri çözümlenmeye çalışılır. Tekrar iş gücü kazandırılarak çalışabilecek ve topluma yararlı olacak hale getirilir. SONUÇ MADDE KULLANIMINA BAŞLAMADA BİR TEK NEDEN YETERLİDİR GÜVENLİ BİR MADDE VE GÜVENLİ BİR KULLANIM ŞEKLİ YOKTUR. KULLANAN HERKES İÇİN BAĞIMLILIK GELİŞME RİSKİ EŞİTTİR. BAĞIMLILIĞI ENGELLEMEK KİŞİNİN ELİNDEDİR.