yönünden cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar (cybe)

advertisement
CİNSEL YOLLA BULAŞAN ENFEKSİYONLAR
ve
HIV/AIDS
(CYBE-HIV/AIDS)
(17)
SKY 204. Epidemiyoloji Dersi
Prof. Dr. Ömer R. ÖNDER
Ankara Üniversitesi
Sağlık Bilimleri Fakültesi
2016-2017 Bahar Dönemi
1
CİNSEL YOLLA BULAŞAN ENFEKSİYONLAR
(CYBE) ve ETKENLERİ











Bel soğukluğu(Gonore)/Neisseria gonore/Gonokok,
Lenfogranuloma venereum/Klamidya/Chlamydia trachomatis,
Frengi = Sert Çıban (Sifiliz)/Spiroketa pallida/Triponema pallida
Yumuşak çıban/Ulcus molle/Haemophilus ducrey
Granuloma inguinale/Calymmatobacterium granulomatosis basili
Trikomonas/Trikomonas vaginalis,
Sarılık (Hepatit B-C)/Hepatit B-C virüsleri,
Cinsel organ siğilleri (İnsan Papilloma Virüsü)/Human papilloma virus,
Cinsel organ uçuğu/Herpes simplex virus II/HSV 2,
HIV/AIDS/Human deficiency virus
Sitomegalovirüs(CMV)/Cytomegalovirus,
***Mantar, Pediküloz(Bitlenme), Skabies(Uyuz) gibi enfeksiyonlar, cinsel yolla bulaştığı gibi, sosyal yaşantı ve
kalabalık faktörü olan ve yakın temas halinde bulunanlarda da bulaştığı için CYBE kapsamında yer almazlar.
***Mantarda, kötü hijyen koşulları, gereksiz ve uzun süre antibiyotik ve kanser tedavisinde kullanılan
kemoterapi ve radyoterapi uygulamaları ve diğer immünosüpresif ilaçlar önemli ölçüde etkilidir.
2
CYBE’LERİN GENEL ÖZELLİKLERİ
CYBE’lerin Genel Özellikleri;
• Yaygın olarak korunmasız cinsel
ilişki ile bulaşır,
• Genellikle cinsel organlarda
belirti verir,
• Çoğu (%70) belirtisiz seyreder,
• Yara biçiminde belirti varsa, bu
yaradan bir diğer CYBE
bulaşabilir, CYBE’li birinde
birden fazla hastalık bulunabilir,
• Genç nüfusta daha hızlı yayılır,
• Utanma-gizleme eğilimi, tedavi
ve yayılımı etkiler,
CYBE’lerin Etkenleri;
•
İnsandan insana bulaşabilen
mikrop;
 Bakteriler(Bel soğukluğu/Gonore;
Frengi/ Sifiliz/Ulcus Durum/Sert Çıban;
Yumuşak çıban/Ulcus molle;
Klamidya),
 Virüsler(Sarılık/Hepatit B-C; Cinsel
organ siğilleri/İnsan Papilloma Virüsü;
Cinsel organ uçuğu/HSV 2; HIV/AIDS;
Sitomegalovirüs/CMV),
 Parazit(Trikomonas vajinalis
protozoon),
• Bu etkenler daha çok hastanın;
 Penis, vajina, anüs gibi organlarında,
 Meni ve vajina sıvısında,
 Kanda bol bulunur(Frengi, HIV/AIDS
ve Hepatit B-C vb.,).
3
CYBE’LERİN ÖNEMİ VE BULAŞMA
Sayısı giderek artıyor;
Bulaşma;
 500 milyona yakın CYBE(Dünya/Yıl)
 HIV/AIDS 35 milyonu geçti(Dünya)
 HIV/AIDS yeni olgu 6.6
milyon(Dünya/Yıl)
 HIV/AIDS’den ölen 3.6 milyon
(Dünya/Yıl)
•
Komplikasyon ya da başka
sorunlara dönüşme;
•




Kısırlık,
•
Düşük,
Dış gebelik,

Üreme organları kanserleri (Rahim
ağzı kanseri-İnsan Papilloma Virüsü) 
 Karaciğer kanseri ve siroz(Hepatit BC),
 Yeni doğan hastalıkları-körlük(Gonore,
Klamidya),
 Ölüm.




Her türlü korumasız cinsel ilişki;
Vaginal, Oral, Anal.
Kan yolu;
Kontrolsüz kan ve kan ürünleri,
Ortak kullanılan jilet, diş fırçası,
Ortak kullanılan enjektör,
Steril edilmemiş kulak delme,
dövme, manikür-pedikür, akupunktur
aletleri,
Anneden Bebeğine;(HIV/AIDS,
Frengi, Hepatit B-C Sarılığı vb.,)
Gebelik, Doğum,Emzirme sırasında.
Bel soğukluğu ve klamidya doğum
sırasında bebeğin gözüne bulaşır,
“göz iltihabı” ve “körlük” yapar.
4
CYBE’LERİN
Ortak Belirtileri;
•
Çoğu belirti vermez (%70), penis,
vajina ve anüste;
Akıntı,
Kaşıntı,
Kasıklarda şişlik, yumru,
Kızarıklık,
Yara, çıban,
İdrar sırasında yanma, ağrı,
İlişki sırasında ağrı,
Genel Korunma Önlemleri;
Güvenli cinsel davranış;
Tek eşlilik, eşe sadık kalmak,

KONDOM,

Kan, kontrol edilmiş(ELISA),

Enjektör, tek kullanımlık, jilet bir kez

kullanılıp, atılmalı, diş fırçası ortak

kullanmamalı,

 Sünnet, akupunktur aletleri, manikürpedikür makası, dövme ve epilasyon

iğnesi STERİL olmalı,
 Yeni doğan bebeğin gözüne
Tedavi İlkeleri;
hastanede damla(Arjirol),
 HIV pozitif kadın, gebelik, doğum ve
 Erken tanı ve tedavi,
sonrası hekim kontrolü
 En küçük belirtide hekime başvurmalı,
(ANTIRETROVIRAL İLAÇLAR Eşle birlikte tedavi olmalı,
KEMOPROFİLAKSİ),
 Hepatit B, insan papilloma virüsü aşısı,
 Tedavi sürdürülürken cinsel ilişkiden
kaçınmalı, isteniyorsa kondom
kullanmalı,
 Ulu orta ilaç kullanmamalı,





5
Bel Soğukluğu(Gonore)
 Toplum tarafından en çok bilinen enfeksiyon,
 Her türlü cinsel ilişkiyle bulaşır, enfekte anneden, doğumda
bebeğe geçer, göz iltihabı ve körlüğe yol açabilir.
 Doğumdan hemen sonra bebeğin gözüne antiseptikli damla
uygulamak gerekir(Arjirol),
 Erkekte penisten, kadında vulvadan sarımtırak akıntı
gelmesi, sık sık idrara çıkma ve bu sırada yanma ve sızı,
önemli bulguları,
 Kesin tanı laboratuvarda kültürle konabilir,
bulguların görünümünden isabetli tanı koyabilen
hekim çoktur,
 Tedavide hekimin önerisiyle uygun antibiyotik
tedavisi,
 Tedavi eşle birlikte yürütülmeli,
 İyi tedavi edilmezse erkekte prostatit ve iltihap
idrar yollarına ve üreme organlarına yayılabilir,
 Kadınlarda idrar yollarına ve iç üreme organlarına ilerleyebilir(PID),
 Kasıklarda ve ilişki sırasında ağrı,
 Her iki cinsiyette etken kana karışarak, ender
de olsa kalp,beyin ve eklem tutulumu olabilir.
6
Lenfogranuloma Venerum(Klamidya)
 Bu enfeksiyon ile bel soğukluğunun hemen tüm özellikleri
birbirine yakındır,
 Klamidyalar küçük oluşu nedeniyle virüslere, antibiyotiklere
yanıt vermesi yönüyle de bakterilere benzer nitelikte olup,
virüslerle bakteriler arasında yer alan mikroorganizmadır,
 Başka bir deyişle virüs kadar küçük, ancak bakteriler gibi
antibiyotik tedavisi ile iyileştirilebilirler,
 Üç dönemi vardır:
 Primer(Erken değişiklikler),
 Sekonder(Regioner lenf düğümlerinin tutulması),
 Tersiyer(Geç dönem),
 Bel soğukluğuna kıyasla akıntının rengi beyazımtırak olabilir,
ayırıcı tanı, kültür ve mikroskopla konabilir,
 Bu iki hastalık, klamidya ve bel soğukluğu erkeklerde daha
belirgin bulgu verirken, kadınlarda yeterince belirgin bulgu
görülmeyebilir,
 Klamidya ve bel soğukluğu kadında fallop tüplerinin
iltihaplanmasına ve tıkanıklıklara yol açarak kısırlık ve kadında
dış gebeliğe yatkınlık gelişebilir,
 Çift taraflı sperm kanallarındaki iltihaplanmaya bağlı olarak
erkeklerde de kısırlığa yol açabilir,
7
Frengi İle Yumuşak Çıban Karşılaştırılması
Frengi/Sifiliz/Ulcus
Durum/Sert Çıban
Şankroid/Ulcus
Molle/Yumuşak Çıban
Yara:
Yara;
Ağrısız,
Sert,
Ağrılı,
Yumuşak,
8
Frengi/Sifiliz/Ulcus Durum
•
•
Çok eski çağlardan beri bilinen CYBE’dir.
O yıllarda Fransa’da yaygın oluşundan esinlenerek
Osmanlıca’da bu hastalığa, “Frenk hastalığı” anlamına gelen
“Frengi” denmiştir.
• Hastalığın etkeni Triponema pallida adlı sipiroket bakteridir.
• Her türlü cinsel ilişkiyle bulaşmakta olup, enfekte gebe anneden
bebeğine geçebilmekte ve bebekte hastalığa ve bazı konjenital
sorunlara yol açabilmekte.
Bu hastalık 3 dönem halinde tanımlanabilir.
1. DÖNEM;
 Sert, ağrısız yaralar, cinsel ilişkiden yaklaşık 3 hafta-3 ay sonra
mikrobun giriş yerinde cinsel organlar, anüs ya da ağızda sert,
ağrısız yaralar (şankır) oluşur(Birkaç adet),
 Yaraların ağrısız olması ve iki parmak arasında yoklandığında
yuvarlak metal gibi sert hissedilmesi, adeta tanı koydurucudur,
 Çoğu kez birkaç hafta sonra yaralar kendiliğinden iyileşebilir,
 Yaralar cinsel organlar çevresinde olduğu için hastanın
çekinmesi ve yaralarda ağrının bulunmaması, hastanın çoğu
kez hekime gitmesini engeller,
 Çoğu kez yaraların kendiliğinden iyileşmesi ve kaybolması,
hastayı rahatlatır, ancak sorun o zaman başlar,
9
Frengi/Sifiliz/Ulcus Durum
2.DÖNEM;
 İlk yaraların kaybolmasından 6-8 ay ya da bir yıl sonra
vücudun bir çok yerinde, birkaç tane, onlarca ya da
yüzlerce pembe-kırmızı papül döküntüler ve yaralar
ortaya çıkar,
 Bunlar bir ya da bir kaç yıl(5) gibi uzun zaman sürebilir.
3.DÖNEM;
 İkinci dönemden sonra deride fındık ya da ceviz
büyüklüğünde nodül ya da gom denilen oluşumlar dikkati
çeker,
 İçi beyaz peynirimsi kıvamda sıvı ile dolu olan gomlar
açılarak içindeki sıvının boşalmasından sonra yerinde
oyuk kalabilir.
 Cinsel organ ve anüs çevresinde kondülamata lata
denilen küçük kesecikler görülür,
 İç organlarda hastalık tutulumu da olur,
 Beyin tutulumu olması halinde, hastada normal dışı
nörolojik davranışlar gözlenir. Eskiden bir kişide davranış
bozuklukları ortaya çıktığında hekimlerce öncelikle frengi
hastalığına özgün kan testleri yaptırılırdı,
10
Frengi/Sifiliz/Ulcus Durum
 Tedavi ve Yaklaşım;
 Vücutta bir yerde özellikle cinsel organlar ve
anüs çevresinde yara görüldüğünde mutlaka
hekime görünmelidir.
 Erken tanı için kan testleri yaptırılır,
(Wasserman, Kohn, VDRL, vb.,).
 Yaralar başından sonuna kadar ağrısızdır,
 Bu yaralardan, diğer cinsel yolla bulaşan
enfeksiyon etkenlerinin bulaşması kolaylaşır,
 Hekimin önerdiği tedavi eşle birlikte
uygulanmalıdır,
 Tedavide penisilin türü antibiyotiklerin önemi
hala sürmektedir. Ancak tedavi ulu orta değil
hekimce yürütülmelidir,
 Tedavide yapılan hatalar, mikrobun direnç
kazanması başta olmak üzere, başka bir çok
soruna yol açabilir,
11
Yumuşak Çıban/Şankroid/Ulcus Molle
 Hastalığın etkeni bir tür bakteridir,
 Yumuşak çıbanın belirti ve
bulguları frengininkine benzer,
 Ancak yumuşak çıbanda yaralar
hem ağrılı hem de yumuşaktır,
 Frengideki gibi sert ve ağrısız
değildir,
 Kasıklarda lenfadenopati
nedeniyle şişlikler vardır,
 Kasıktaki şişlikler açılarak dışarıya
cerahat akar, açık yara biçimine
dönüşebilir,
12
Granuloma Inguinale(Gİ)
 Genellikle 7-30 günde(3 gün-6 ay) baslangıç lezyonu belirmektedir.
Bu lezyon anogenital bölgededir. Erkeklerde en sık olarak % 60 ile
peniste, ender olarak inguinal bölge, glans ve gluteal bölgededir,
homoseksüellerde primer lezyon özellikle perianal bölgededir,
 Kadınlarda labium majörde, perianal, inguinal bölge ve vajinadadır,
 Önce papül, püstül, deri altı nodul veya ülser olabilir. Lezyonlar
genellikle şiddetli, kaşıntılıdır. Oluşan papül bir kaç günde ülserleşir.
 Nodüller önceleri sert iken, sonra yumuşayarak abseleşir. Bir kaç
günde abseler deriye açılır ve granulomatöz ülserler gelişerek
birbirleri ile birleşirler. Tipik bir Gİ’de en sık görülen lezyon tek ya da
çok sayıda ortaya çıkan ülserlerdir.
 Ülserler değişik büyüklükte, yumuşak, ağrısız, kırmızı renkli,
kadifemsi görünümlü olup, temas ile kolayca kanar.
 Hastalık deri kıvrımları boyunca yavaş yavaş ilerler ve ancak aylar
sonra geniş bir alanı kapsayacak hale gelir. Hastalık ilerledikçe
ülserin zemini giderek yükselir ve deriden daha kabarıktır,
 Hastalığa bağlı fibrozis gelişimi halinde genital ödem ve
elefantiyazis(fil hastalığı) gelişebilir.
 Şiddetli olgularda bile bölgesel lenf nodüllerinde şişlik, ağrı ya da
duyarlık gelişmez.
 Bazı vakalarda karaciğer, dalak, kemik ve eklem tutulumu
bildirilmiştir.
13
Trikomonas Vajinalis
 Tek hücreli protozoon grubundan bir parazit,
 Erkekde daha belirtisiz olmasına karşın, kadında belirtilerin
ortaya çıkma olasılığı yüksek,
 Erkekte %80, kadında %50 sıklıkla belirti vermeyebilir,
 Belirti görülmesi halinde erkekte ağrılı idrar, peniste akıntı,
 Kadında ise köpüklü (kabarcıklı), kötü kokulu, yeşilimsi vajinal
akıntı,
 Kadın ve erkekte iç üreme organlarına ilerleyebilir, erkekte
prostat iltihabına yol açabilir,
 Ayrıca kadında vajinanın pH ortamını bozduğundan spermler
kolayca ölür ve geçici kısırlığa yol açabilir,
 Kısırlık sorunu olanların trikomonas vajinalis yönünden de
muayene edilmesi gerekir,
 Tedavi hekim tarafından etkene uygun ilaçlarla yapılır,
14
Cinsel Organ Siğilleri
(İnsan Papilloma Virüsü)
 Cinsel organlar, anüs ve boğazda karnabahar
görünümlü, ağrısız siğillerle kendini gösterir.
 Kadınlarda rahim ağzı kanserleri ile bu virüs
arasında yakın ilişki vardır. İnsan papilloma virüsü
testi pozitif olanların önemli bir kısmının(%25-30)
ileride rahim ağzı kanserine yakalanacakları
söylenebilir. Rahim ağzı kanserine yakalanmışların
tamamına yakınında insan papilloma virüsü testi
pozitiftir.
 Bu da, iki hastalık arasında ilişkinin çok yüksek
olduğunu göstermektedir. Siğiller zamanında hekim
tarafından tedevi edilmelidir. Aksi halde zamanla bu
siğiller artabilir.
 Aşı ile korunulabilir bir hastalık olmasına karşın,
henüz aşı takvimi kapsamında değildir. Ancak
kapsama alınması konusunda çalışmalar
sürmektedir.
15
Cinsel Organ Uçuğu
(Genital Herpes/HSV 2)
 Her türlü korunmasız cinsel ilişki ile bulaşır,
 Herpes simpleks virüsü 2(HSV 2) tarafından
meydana getirilir,
 Herpes simpleks virüsü 1(HSV 1), vücut
direncinin düştüğü durumlarda, özellikle
dudak ve burnun deri ve mukozasında uçuk
oluştururken, HSV 2 penis, vulva-vajen ve
anüs çevresinde uçuk oluşturmaktadır,
 Özellikle HIV/AIDS’de sözü edilen bölgelerde
acı veren uçuk yaralarına sıkça
rastlanmaktadır,
16
Sitomegalovirüs(CMV)
 Bu virüs sosyal yaşantı ile de bulaşmasına karşın,
cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlardandır.
 Genel nüfusta CMV pozitifliği yaklaşık %30 olmasına
karşın, çok eşli kişilerde ve seks işçilerinde sıklık
%70-90’lara kadar yükselebilmektedir.
 Bu virüs, vücut bağışıklık sistemi güçlü iken bulgu
vermez.
 Gereksiz yere antibiyotik, kortizon, kanser tedavisinde
kullanılan ve bağışıklık sistemini zayıflatan ilaç
kullanımı gibi durumlarda, daha önceden vücuda
alınmış olması halinde CMV aktif hale gelerek
hastalık tablosu ortaya çıkabilir.
 Hem HIV hem de CMV pozitif kişilerde, AIDS
basamağına yaklaşılması halinde körlüğe kadar giden
tablolar gelişebilir.
 Kaldıki HIV pozitif’li bireylerde zayıf bağışıklık sistemi
nedeniyle her türlü viral, bakteriyel, mantar ve
paraziter hastalıklar gelişebilmektedir.
17
Sarılık(Hepatit B-C)
 Hepatit B ve C, cinsel yolla bulaşan önemli enfeksiyonlardandır,
 Hepatit-B’nin bulaşma eğilimi, diğerine kıyasla çok daha yüksektir,
 Farklı özelliklere sahip olmalarına karşın her ikisinin de etkeni
virüslerdir,
 Her ikisi de karaciğerde tahribat yaparak siroz ve karaciğer
kanserine neden olmaktadır,
 Karaciğer koması ve ölümle sonuçlanan vakalar çoktur,
 Tanı ve tedavisi, ilgili hekim tarafından yapılmalıdır,
 Koruma çok önemlidir,
 Yalnızca hepatit-B’nin aşısı vardır ve aşı takvimi
kapsamındadır.Hepetit-C’nin henüz aşısı yoktur,
 Taşıyıcı sıklığı oldukça yüksektir,
18
HIV/AIDS
“HIV” nedir ?
Human Immunodeficiency Virus
(İnsan Bağışıklık Yetmezliği Virüsü),
Dış ortama dayanıksız, yaklaşık 20 dakikada ve 1/10
sulandırılmış klorlu çamaşır suyunda kısa sürede(birkaç
dakika) ölür.
“AIDS” Nedir ?
Acquired Immunodeficiency Syndrome
(Kazanılmış Bağışıklık Yetmezliği Sendromu)
19
HIV/AIDS
HIV (+) Pozitif Ya Da Taşıyıcı Nedir?
• HIV ile infekte,
• ELİSA testi pozitif,
• Hastalık belirtisi yok,
AIDS Vakası Nedir?
• HIV ile infekte,
• İmmün yetmezlik bulguları var,
20
HIV/AIDS Sıklığı Nedir?
•
•
Dünyada ilk vaka 1981 yılında,
Türkiye de ilk vaka 1985 yılında belirlendi.
•




•
Dünyada 34 milyon kişi (2010 )
Her gün 7397 kişiye yeni HIV Enf.tanısı konuyor,
Çoğunluk 25 altı yaş grubu,
3-4 kişi ölüyor(1 dakikada ),
5-6 kişi HIV(+) oluyor(1 dakikada),
Türkiye de yaklaşık 10 bin kişi kayıtlı vaka(2015),
300 000–600 000 kişi tahmini(Kayıtlı vakaların 50 ve 100’le çarpımı),
%19.2’si AIDS
-%70 Erkek
%80.8’i HIV+
-%30 Kadın
HIV(+) En Çok Hangi Yaş Grubunda Sıktır?
•
•
15-29 yaş grubunda
HIV ( + )’ lilerin %29.4’ü (15-29 yaş ),
21
HIV/AIDS’te Klinik Süreç
1.HIV’in Vücuda İlk Girişi/Pencere Dönemi;
 İnsan vücuduna girdikten yaklaşık 15 gün
içerisinde henüz bir başka kişiye
bulaşmaz,
 Ancak 15 günden sonra cinsel ilişkiyle bir
başka kişiye bulaşabilecek hale gelir,
 Henüz yeterli düzeyde antikor
gelişmediğinden elisa kan testi negatif
sonuç verir,
 Bu süre bulaşma devam etmesine karşın,
testlerin negatif sonuç verdiği bu döneme
“pencere dönemi” adı verilmekte,
2.HIV Taşıyıcılığı Dönemi; (Elisa 2 kez,
Western Blod 1 kez +)
 Yaklaşık 3-12 hafta sonra yeterli düzeyde
antikor gelişir, testler pozitifleşir,
 Klinik bulgular yoktur,
3.Pre-AIDS Dönemi;
 Nezle, grip gibi basit enfeksiyonlar uzun
sürer,
 CD4’ler hafif azalmış, viral yük hafif
artmıştır,
4.AIDS Dönemi;
 Yaşam koşulları ile de ilişkili olarak HIV
pozitifli, AIDS basamağına 2-10, ortalama
8 yılda gelebilir. Ancak HIV/AIDS
tedavisindeki gelişmelere bağlı olarak bu
değerler önemli ölçüde değişmiş,
HIV/AIDS’lilerin sağ kalım süresi ve
yaşam kalitesi artmıştır,
 Kilo kaybı, halsizlik, yorgunluk kasık ve
koltuk altlarında şişlik (lenfadenopati),
ağız, yemek borusu, deri, anüs ve cinsel
organlarda yineleyen ve iyileşmeyen
inatçı uçuk, pamukçuk (mantar), yara ve
lekeler, kanser ortaya çıkar,
 Nedeni bilinmeyen uzun süreli ateş ve
gece terlemesi ,
 Verem, sıtma, akciğer, beyin ve göz
hastalıklarında artma ve iltihaplanmalar,
 Bağışıklık sistemi tümüyle çökmüş
olduğundan, her türlü hastalık ortaya
çıkabilir. Grip ve zatürre gibi basit ve
kolay tedavi edilebilir hastalıklardan hasta
22
ölebilir,
HIV/AIDS
23
HIV/AIDS’in Bulaşma Yolları Nelerdir?
Aile ve toplumun gelişmişlik düzeyi önemli:
• Korunmasız her türlü cinsel ilişki;
 Heteroseksüel----- Vajinal-Anal-Oral
 Biseksüel-----------Vajinal-Anal-Oral
 Homoseksüel-----  Anal-Oral
• Anneden bebeğe;

Gebelik,
 Doğum,
 Emzirme,
• Kan ve kan ürünleriyle;
 İnfekte kan nakli,
 Pencere Dönemi(3-12 hafta),
 Ortak enjektör,traş bıçağı kullanımı,
24
HIV/AIDS’in Bulaşma Yolları
Bulaşma Yolu




Heteroseksüel(kadın-erkek)
Homoseksüel/Biseksüel
Damar içi madde kullanımı
Bilinmeyen
Türkiye(%)
Dünya(%)
56,3
8,7
3,4
+++
70-90
10
20-30
+
25
HIV(+) bir anneden bebeğe, hastalığın geçme riski
nedir?
 Genel olarak %30-50
 Gelişmekte olan ülkelerde %44
 Gelişmiş ülkelerde %13-25
HIV(+)’ li birinde kullanılan enjektör ucunun diğer
bireye batması durumunda bulaşma riski nedir?
 HIV
(%0,3)
 Hepatit-C (%3-4)
 Hepatit-B (%30)
26
Testten geçirilmiş ve sonucu negatif olan kan
hastaya güvenle verilebilir mi?
 Evet, Eliza testi güvenilirliği %98-99 arasındadır,
 Yeni enfekte durumunda 3-12 hafta içinde test negatif
olabilir(Pencere Dönemi),
 Kesin tanı= Eliza 2 kez (+), Western Blod 1 kez (+),
27
HIV/AIDS hangi durumlarda bulaşmaz?
•
•
•
•
•
•
•
•
Sosyal öpüşme,
Tokalaşma,
Giysiler,
Ortak kullanılan tabak, çatal, kaşık, vb.
Hava yolu, damlacık, tükrük, ter, vb.
İdrar, dışkı, lavabo, klozet, vb.
Karasinek, sivrisinek, bit, pire, vb.
Aynı ortamda bulunma(çalışma, okulda okuma, araçla
yolculuk etme vb.,),
28
Sosyal Öpüşme, Tokalaşma,
Giysiler
29
Ortak kullanılan
tabak, çatal, kaşık vb.
Hava yolu, damlacık,
tükrük, ter
30
İdrar, dışkı, lavabo,
klozet vb.
Karasinek,sivrisinek,
bit, pire
31
Bir işyerinde HIV(+)’ li birinden diğer çalışanlara
hastalık bulaşır mı?
-Hayır
32
HIV/AIDS’de Genel Profilaksi(Koruma)
• Birincil Koruma; Sağlamken korunma, virüsü almadan ve AIDS




basamağına gelmeden önce alınacak önlemler,
Tek eşlilik,
Kondom(Erkek, Kadın Kondomu),
Kontrol edilmiş kan,
Ortak enjektör, jilet, diş fırçası kullanmamak,
• İkincil Koruma; Erken tanı ve tedavi,
 Erken bulgular (Üç aydır süren ishal, ateş, zayıflama, halsizlik, sık sık
zatürre vb.),
 Kan testi (Elisa, Western Blod),
• Üçüncül Koruma; Tekrarları ve komplikasyonları önleme,
 Düzenli kontroller,
 İlaçları düzenli kullanma,
33
HIV/AIDS’den korunma
 Güvenli cinsel davranış ve kondom
 HIV’li anneye gebelik sırasında hekim önerisiyle antiretroviral ilaç
verilmesi, bebeğe geçiş olasılığını önemli ölçüde azaltmakta(%3050’lerden %5’lere düşmekte),
 HIV’li anne bebeğine doğar doğmaz ilaç verilirse, HIV almış bile
olsa, bulaşma olasılığı azalır,
 HIV’li anne bebeğinde kan testi negatif ise emzirilmemeli,
 Kan ve doku nakli öncesi mutlaka kontrol edilmeli,
 Tek kullanımlık enjektör kullanılmalı,
 Her birey için ayrı jilet kullanılmalı,
 Manikür, pedikür, dövme, epilasyon aletleri iyi sterilize edilmelidir.
34
HIV/AIDS Tedavisi;
• Antiretroviral ilaçlarla yapılıyor,
• Kombinasyon(3-4 tür ilaç),direnç gelişimini önlemek için,
• Tedavi parametreleri;
 Viral yük (500-1000-5000 kopya),
 CD4 sayısı(Normal 1000-1200, HIV/AIDS’de yılda 50-100 düşer),
•
Tedavide 2-4 ay hasta ağırlaşır, sonra hızla iyileşir,
Sonuç;
HIV / AIDS en çok 15-29 yaş grubunda ve erkeklerde daha sık,
Hızlı bir şekilde yayılmakta,
Her türlü cinsel ilişkiyle bulaşır,
(Heteroseksüeller arasında daha yaygın)
 HIV / AIDS bir homoseksüel hastalığı değil,
 Cinsel yolla bulaşmada korunmalı cinsel ilişki ve bariyer yöntemler
(kondom,diyafram,spermisit) etkili,
 Tedavide başarılı gelişmeler var, yaşam kalitesi ve ömür artar,



35
HIV/AIDS’de Ayrımcılık Sorunu
• HIV/AIDS’li bireylere ve yakınlarına karşı yaygın bir
ayrımcılık yapılmakta,
• Bu kişiler suçlanmakta, aşağılanmakta, damgalanmakta,
işlerini ve gelirlerini kaybedebilmekte,
• Bu durum, HIV/AIDS’li bireylerin sağlık ve danışmanlık
hizmeti veren kurumlara başvurmalarını olumsuz yönde
etkilemekte,
• Bu üzücü durum insan haklarına da aykırı,
• Her sağlık sorunu gibi HIV/AIDS de bir hastalık,
• Herkes gibi onların da insanca sevgi ve saygı görmeye
hakları var,
• Eğitim ve bilgilenmeyle her sorun gibi HIV/AIDS’de
çözülebilir ve korunulabilir,
36
DEĞERLENDİRME SORULARI
1. Cinsel Yolla Bulaşan Enfeksiyonlar(CYBE) nelerdir? Adlarını
yazınız.
2. CYBE’lerin % kaçı belirtisiz seyreder?
3. HIV’in Latince ve Türkçe açılımını yazınız.
4. AIDS’in Latince ve Türkçe açılımını yazınız.
5. “HIV pozitif” ya da “taşıyıcı” ne anlama gelmektedir? Açıklayınız.
6. “AIDS vakası” ne anlama gelmektedir? Açıklayınız.
7. Türkiye’de HIV/AIDS en çok hangi yaş grubunda görülür?
8. Türkiye’de HIV/AIDS en çok hangi cinsiyette görülür?
9. HIV/AIDS başlıca hangi yollarla bulaşır?
10.HIV/AIDS’te “pencere dönemi” nedir? Açıklayınız.
11.HIV/AIDS hangi durumlarda bulaşmaz? Yazınız.
12.CYBE’lerin genel özelliklerini yazınız.
13.CYBE’lerin tedavisinde uyulması gereken ilkeleri yazınız.
37
KAYNAKLAR
Onul, B., (1980). “İnfeksiyon Hastalıkları”. Ankara: Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Yayını. Sayı 391. Altıncı
Basım.
Aksakoğlu, G., (1983). “Bulaşıcı Hastalıklarla Savaş İlkeleri”, Ankara: Hacettepe Üniversitesi- Dünya Sağlık
Örgütü Hizmet Araştırma Ve Araştırıcı Yetiştirme Merkezi Yayını no;3.
Ergör, G., Serdar, B.,(1998). “HIV/AIDS Epidemiyolojisi ve Korunma”. Güncel Bilgiler Işığında HIV/AIDS.
(Editör: Serhat Ünal), Ankara: Bilimsel Tıp Yayınevi
Tümer, A., Ünal, S. (2006). HIV/AIDS Epidemiyolojisi ve Korunma, Güncel Bilgiler Işığında HIV/AIDS. (Edit.
Serhat Ünal., Aygen Tümer). Ankara: Bilimsel Tıp Yayınevi.
Sağlık Bakanlığı. (2010). “HIV/AIDS Verileri”. Ankara: Hıfzıssıhha Mektebi Müdürlüğü.
Önder, Ö.R. (2006). “Cinsel sağlık ve üreme sağlığı (CSÜS) el kitabı”. Özürlüler Eğitim Vakfı., Sağlık Bakanlığı
ve Türkiye Üreme Sağlığı Programı. Ankara: İsmat Matbaacılık.
Çokar, M., Ortaylı, N. (2003). “Üreme Sağlığı”.Öğretmen ve öğretmen adayları için cinsel sağlık eğitimi. Milli
Eğitim Bakanlığı. İnsan Kaynağını Geliştirme Vakfı., Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu. İstanbul: Uygun
Matbaası.
Güler, Ç., Akın, L(Ed.)., (2006). “Halk Sağlığı Temel Bilgiler”. Ankara: Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri
Basımevi.
Akın, L., (2006). “Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıkların Kontrolü”. Halk Sağlığı Temel Bilgiler”. Güler, Ç., Akın,
L(Ed.). Ankara: Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Basımevi.
Akın, L., Bertan M.,(1997). “Bulaşıcı Hastalıkların Kontrolü”. Halk Sağlığı Temel bilgiler (Editör:Münevver
Bertan, Çağatay Güler). Ankara: Güneş Kitabevi.
Case Definitions for Surveillance of Severe Acute Respiratory Syndrome (SARS)”. Erişim: www. Who.
İnt/Crs/Sars/Casedefinition/en/.24.09.2003.
UNAIDS”Reports on the global HIV/AIDS egidemic 2002”. Erişim: www.unaids.org.15.9.2003.
Sağlık Bakanlığı. Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü” HIV/AIDS Verileri. 30. Haziran 2009.
Ustaçelebi, Ş., (2006). İnsan yetmezlik virüsü. Güncel Bilgiler Işığında HIV/AIDS. (Edit:
Serhat Ünal., Aygen
Tümer). Ankara: Bilimsel Tıp Yayınevi.
UNAIDS., (2010). “HIV/AIDS Epidemiyolojik Verileri. Türkiye.
UNAIDS., Reports on the global HIV/AIDS epidemic 2010. Erişim: http//www.unaids.org
28.07.2012.
http://www.google.com 21.08.2012.
38
http://www.saglik.tr 21.08.2012.
TEŞEKKÜRLER
39
Download