BEÜ ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ HEMŞİRELİK HİZMETLERİ MÜDÜRLÜĞÜ HİZMET İÇİ EĞİTİM Modern anlamda transfüzyon; Tam kan yerine, kanın sadece hastaya gerekli bileşenlerinin belirlenip uygulanmasıdır. Transfüzyon neden yapılır? Kan hacmini sağlamak, Dokulara oksijen taşınmasını sağlamak, Kanama ve koagülasyon bozukluklarını düzeltmek, İmmünolojik eksikliği gidermek…. Tam kan Hücresel bileşenleri Eritrosit Trombosit Granülosit Plazma bileşenleri Taze donmuş plazma(tdp) Albumin İntravenöz immunglobulin Kriopresipitat Pıhtılaşma faktörleri TAM KAN Tanım Bir ünite 450 ml kan ve 63ml CPDA-l (antikoagulan solüsyon), 112gr/dl hgb, %35-45 htc içerir. Labil koagülasyon faktörleri (V ve VII) yoktur. +2 - +6 alarmlı ve ısı kontrollü, onaylı kan merkezi dolabında saklanmalıdır. Buzdolabından çıkarıldıktan sonra 30 dk içinde transfüzyona başlanmalıdır. Ne zaman kullanmalı? Hipovolemi oluşturan akut kan kaybında eritrosit replasmanı amaçlı, “Exchange” transfüzyon (Kan değişimi), Eritrosit süspansiyonu ve konsantreleri temin edilemeyen ancak eritrosit transfüzyonu gerektiren hastalarda endikedir. Kontrendikasyonları Aşağıdaki durumların varlığında dolaşım yüklenmesi riski vardır; Kronik anemi Kalp yetmezliği Kronik anemi ile seyreden hastalıkların anemisinin düzeltilmesinde tam kan kullanılması önerilmez. Uygulama Alıcı ile ABO ve RhD uygun olmalı Kan torbasına asla herhangi tıbbi bir ilaç eklenmemeli Transfüzyon 4 saat içinde bitirilmeli ERİTROSİT KONSANTRESİ Tanım Plazmasının çoğu uzaklaştırılmış 150-200 ml eritrosit, Hgb yaklaşık 20gr/100ml (1 ünitede yaklaşık 45 gr) Htc %55-75 +2 - +6 alarmlı ve ısı kontrollü, onaylı kan merkezi dolabında saklanmalıdır. Buzdolabından çıkarıldıktan sonra 30 dk içinde transfüzyona başlanmalıdır. Ne zaman kullanılmalı? Anemik hastalarda, Akut kan kaybında kristaloid ve replasman sıvıları ile beraber kullanım. UYGULAMA Alıcı ile ABO ve RhD uygun olmalı Kan torbasına asla herhangi tıbbi bir ilaç eklenmemeli Transfüzyon 4 saat içinde bitirilmeli, Transfüzyon akışını sağlamak için Y tipi infüzyon setinden 50-100 ml serum fizyolojik eklenebilir. ERiTROSİT SÜSPANSiYONU 100 ml normal salin, adenin, glukoz, mannitol (SAG-M) veya eşdeğer ek solüsyon eklenmiş minimal plazma içeren 150-200 ml eritrosit, Hgb yaklaşık 15 gr/100 ml (1 ünitede yaklaşık 45 gr), Htc % 50-70, Raf ömrü yaklaşık 42 gün. +2 - +6 alarmlı ve ısı kontrollü, onaylı kan merkezi dolabında saklanmalıdır. Buzdolabından çıkarıldıktan sonra 30 dk içinde transfüzyona başlanmalıdır. Ne zaman kullanılmalı? Anemik hastalarda, Akut kan kaybında kristaloid ve replasman sıvıları ile beraber kullanım. KONTRENDİKASYONLARI Yenidoğanların kan değişimi (exchange) transfüzyonlarında önerilmez. Ek solüsyon; plazma, %45 albumin, kristalloid sıvı veya serum fizyolojik ile değiştirilebilir. Uygulama Alıcı ile ABO ve RhD uygun olmalı, Kan torbasına asla herhangi tıbbi bir ilaç eklenmemeli, Transfüzyon 4 saat içinde bitirilmeli, Eritrosit konsantresi ya da tam kandan daha iyi akım hızı sağlanır. LÖKOSİTİ AZALTILMIŞ ERİTROSİTLER Tanım Lökosit filtresi kullanılarak filtrelenmiş olarak hazırlanan bir ünitede ˂5x10 6 lökosit bulunduran eritrosit süspansiyonu ya da konsantresi, TROMBOSiT KONSANTRESİ Tanım Bir donasyondan elde edilen trombositler ve 4-6 donörden hazırlanmış üniteler şeklinde iki şekilde elde edilir. İçinde en az 55x109trombosit ˂1.2x109 eritrosit ˂0.12x 109lökosit bulunmalıdır. Daha uzun süreli saklamaya uygun ve onaylı torbalarda olmadığı sürece ajitasyonla/sallanarak 20-24°C‘ de 72 saate kadar saklanabilir (2-6 °C‘ de saklanmamalıdır). Uygunluk testi gerekli değildir. ABO uyumlu olması önerilmektedir. Rh negatif kişiler, süspansiyonun içindeki eritrosit miktarı çok az da olsa immünize olmamaları için Rh negatif ürün almalıdırlar . Ne zaman kullanılmalı? Trombositopeni, ve trombosit fonksiyon bozukluğuna bağlı kanamalarda, Kemik iliği yetersizliğinde görülen trombositopeniye bağlı kanamaların önlenmesinde kullanılır. Kontrendikasyonları Cerrahi hastalarda preoperatif ciddi trombosit yetersizliği olmadığı sürece kanamayı önlemek için endike değildir. İTP (idyopatik trombositopenik purpura) TTP (trombotik trombositopenik purpura) DİK (dissemine intravasküler koagülopati) Hipersplenizm olgularında endike değildir. Uygulama Havuzlanmış trombositler genellikle havuzlandıktan sonraki ilk 4 saat içinde infüze edilmelidir. Trombosit fonksiyonlarını bozacağından asla buzdolabına konmamalıdır. Trombositler için kan setleri dışında özel bir infüzyon setine ihtiyaç yoktur. 30 dk içinde infüze edilmelidirler. Doğurganlık çağında RhD negatif bir bayana RhD pozitif trombosit konsantresi verilmemelidir. Mümkün olduğunca ABO uygun tormbosit verilmelidir. TAZE DONMUŞ PLAZMA (TDP) Tanım Tam kandan plazmanın ayrılması (ilk 6 saat içinde) ve hızla -25 °C ya da daha alt ısıda soğutularak hazırlanır. (200-300 ml) Normal plazma düzeylerinde stabil koagülasyon faktörleri, albumin ve immünglobulin içerir. Faktör VIII düzeyi normal taze plazma düzeyinin %70’i kadardır. -25 °C ve daha altı ısıda 1 yıl süreyle saklanabilir. Kullanılmadan önce kan merkezinde plazma eritici cihazlar ile 30-37°C‘ de çözdürülmelidir. Eridikten sonra buzdolabında 2-6°C‘ de saklanmalıdır, mümkün olan en kısa sürede (20 dk içinde) kullanılmalıdır . Plazma eritrosit içermediği için cross-match gerekmez, ancak hasta ile aynı kan grubundan plazma kullanılması önerilmektedir . Transfüzyon dozu genelde 10-15 ml/kg İnfüzyon hızı 200 ml/saati geçmemelidir. Ne zaman kullanmalıyız? Multipl koagülasyon faktör eksikliklerinin yerine konması; Karaciğer hastalığı Warfarin (antikoagülan) aşırı dozu Masif transfüzyon alan hastalarda koagülasyon faktör eksiklikleri, TTP (trombotik trombositopenik purpura) DİK (dissemine intravasküler koagülopati) TDP uygulamasında dikkat edilmesi gereken noktalar Özellikle hızlı infüzyonlarda akut allerjik reaksiyonlar sık görülmektedir. Hayatı tehdit eden ciddi anafilaktik reaksiyonlar oluşabilir. Tek başına hipovolemi kullanım endikasyonu değildir. Kan Transfüzyonunda Dikkat Edilecek Noktalar-1 Mümkün olduğu sürece alıcıya kendi ABO ve RhD grubundan kan verilmelidir. Çok acil durumlarda 0 grubu kanla transfüzyon yapılabilir. Transfüzyona başlamadan önce mutlaka cross- match yapılmalıdır. Ameliyat masasında ve tüm uygulamalarda hastaya verilecek kanın gerçekten o kişiye ait olup olmadığı bir kez daha kontrol edilmelidir. Kan Transfüzyonunda Dikkat Edilecek Noktalar-2 Kan verilmeden önce sadece özel kan ısıtıcılarında ısıtılmalıdır. Eğer infüzyon hızı 100 ml/dk dan hızlı ise soğuk kan kalp durmasına neden olur. Kanın son kullanma tarihi kontrol edilmelidir. Üstte kalan plazmanın görünümüne, rengine, yapısına bakarak, kanın hemolizli olup olmadığına dikkat edilmelidir. Kan Transfüzyonunda Dikkat Edilecek Noktalar-3 Transfüzyon öncesi veya transfüzyon sırasında hastaya bir sıvı vermek gerekiyorsa, bu sıvı serum fizyolojik dışında bir sıvı olmamalıdır. Dextroz etkileşiminde eritrositler hemolize uğrayabilirler. Serum fizyolojik dışında verilecek maddeler ayrı bir damar yolundan uygulanmalıdır. Kanın içine başka ilaçlar (örn: antihistaminik) konmamalıdır. Kan Transfüzyonunda Dikkat Edilecek Noktalar-4 Transfüze edilen hasta aşağıdaki şekilde takip edilir; Transfüzyon öncesi, Transfüzyon başlayınca, Transfüzyonun 15. dakikasında, Transfüzyon sırasında en azından her saat, Transfüzyon bitiminde, Transfüzyondan 4 saat sonra, Tehlikeli transfüzyon reaksiyonlarının klinik belirtileri genellikle erkenden ortaya çıktığından (ilk 15 dakika) kan çok yavaş verilmeli ve hasta yakından izlenmelidir. Hastanın; Genel görünüşü, Isısı Nabzı Kan basıncı Solunum sayısı Sıvı dengesi - Aldığı oral ve IV aldığı sıvı - İdrar atımı Kontrolleri yapılamlıdır. Kan Transfüzyonunda Dikkat Edilecek Noktalar-5 Transfüzyon ile ilgili her türlü bilgi hasta dosyasına mutlaka kaydedilmelidir. Transfüzyon başlangıç saati, Transfüzyon bitiş saati, Transfüzyon edilen ürünün tipi ve hacmi, Transfüzyon edilen ürünün özgün donasyon numarası, Yan etkileri, Transfüzyona kadar geçen süre içinde kan klinikte doğru saklama koşullarında muhafaza edilmelidir. Mümkün olan her koşulda hasta ve hasta yakını kan transfüzyonu konusunda bilgilendirilmelidir. Kan istem formundaki tüm ayrıntılar kurallara uygun, tam ve doğru olarak doldurulmalıdır. Kan Transfüzyonunda Dikkat Edilecek Noktalar-6 Tam kan, eritrosit süspansiyonu, ve taze donmuş plazma kan bankasındaki soğutuculardan çıkarıldıktan sonra 30 dk içinde kullanılmalıdır. Bu süre içinde transfüzyon başlatılmayacak ise bu işe uygun bir soğutucuda 2-6 ̊ C de saklanmalıdır. Eğer uygun bir soğutucu yok ise kan kullanılacak ana kadar kan merkezinde muhafaza edilmelidir. Kan Transfüzyonunda Dikkat Edilecek Noktalar-7 Kullanılmayan kan ve kan ürünleri kayıt edilmek, saklanmak ya da imha edilmek üzere kan merkezine tekrar gönderilmelidir. Trombosit konsantreleri kan merkezinden çıkartılırken ısısını 20-24 ̊ C arasında koruyacak bir taşıyıcı içine konulmalıdır. Asla buzdolabına konmamalıdır. En kısa sürede hastaya verilmelidir. Gelen kanı; - Hemoliz yönünden, - Renk yönünden ( eritrositlerde daha koyu renk ile karakterlenen bakteriyel kontaminasyon), - Torbada delik yada kaçak olup olmadığı, yönünden mutlaka kontrol ediniz. Kan Transfüzyonunda Dikkat Edilecek Noktalar-8 Hasta bilgileri ile kan merkezinden gelen kan/kan ürünü - • • üzerindeki bilgileri karşılaştırarak mutlaka kontrol edin. Hastanın kimlik bilgileri ve cinsiyeti Yatış protokol numarası Yattığı servis/ünite Kan grubu Kan ürünü seri numarasını kontrol edin, Kanın son kullanma tarihini kontrol edin. İNFÜZYON SÜRELERİ KAN/ KAN ÜRÜNLERİ BAŞLANGIÇ SÜRESİ UYGULAMA SÜRESİ Tam kan ve eritrosit süspansiyonları Soğutucudan çıktıktan sonraki 30 dk içinde 4 saat içinde (ortam ısısıyüksek ise daha çabuk) Trombosit konsantreleri Hemen 20 dk içinde TDP Mümkün olan en kısa zamanda 20 dk içinde KAN TRANSFÜZYONUNU KOMPLİKASYONLARI Kan ve kan kompenentleri infüzyonuna bağlı meydana gelen istenmeyen reaksiyonlar Kan Transfüzyon Reaksiyonları’dır. Sıklığı: %5-10 Transfüzyon sırasında karşılaşılan her belirti ve bulgu, yaşamı tehdit eden transfüzyon reaksiyonu kabul edilmeli ve aynı anda tanı ve tedaviye başlanmalıdır. Kan tranfüzyonu yararlı olduğu kadar aynı zamanda tehlikeli bir tedavi yöntemidir. Mortalite oranı küçük cerrahi girişimlere oranla daha yüksektir. Kan transfüzyonuna bağlı yan etkiler iki grupta toplanabilir; A. Erken transfüzyon reaksiyonları B. Geç Transfüzyon reaksiyonları A. Erken transfüzyon reaksiyonları A.1. Akut Hemolitik reaksiyonlar (En korkulanı) Nedeni: Yanlış Kan Grubundan transfüzyon. Klinik tablo; ölüme giden Kardiyovasküler çöküşten hafif hemoliz sonucu gelişen anemiye kadar farklı şekilllerde görülebilir. Titreme, ateş (ilk belirti), taşipne, nefes darlığı, siyanoz, infüzyon bölgesinde ağrı, göğüs, sırt ve bel ağrısı, ajitasyon hipotansiyon ve şok. Hemoglobinüri, anüri ve oligüri gelişebilir. Tedavi Kan transfüzyonu sonlandırılır. Kanın ve hastanın grubu, koagülasyon testleri, trombosit sayısı ve Hb değerleri kontrol edilir. İdrar sondası yerleştirilir, hematüri kontrol edilir. Mannitol ve intravenöz sıvı ile osmotik diürez sağlanır. (oluşan immünkompleksler renal tübüllere zarar vererek böbrek fonk boz, oligüri ve anüriye yol açmasını önlemek) A.2. Febril Nonhemolitik Transfüzyon Reaksiyonları (FNHTR) En sık görülen ( %45-50) yan etkilerdendir, hayatı tehdit eden bir olay değildir. Transfüzyon sonrası başka bir nedene bağlı olmadan vücut ısının 1C veya daha fazla artması (0.5-1 saat içinde), baş ağrısı ve bazen döküntü ve bulantı. Tam kan ve eritrosit süspansiyonlarında görülme sıklığı: %6 Trombosit süspansiyonlarında görülme sıklığı %30 civarındadır. Tedavi: Transfüzyon hızının azaltılması ve antipiretik uygulaması ile kontrol altına alınır. A.3. Allerjik Transfüzyon Reaksiyonları Ürtiker ile başlar nefes darlığı ve anaflaksiye kadar gidebilir. Deri aşırı duyarlık belirtileri; eritem, ürtiker ve kaşıntı sık görülür. Ağır reaksiyon geçiren vakalarda yıkanmış eritrosit kullanmak gerekebilir. Tedavi:Oral veya parenteral antihistaminikler proflaktik ve tedavi amacı ile verilebilir. A.4. Anaflaktik Transfüzyon Reaksiyonları Ani bir kötülük hissi, ciltte yaygın kızarma (flushing), ürtiker, larinks ödemi ve bronkospazm. Nedeni bilinmeyen allerjenler veya anti IgA antikorlarıdır. Ölümcül olabilir, 10 ml gibi az transfüzyonlarda bile reaksiyon gelişebilir. Şüphe anında transfüzyon durdurulur. Tedavi: Hemodinamik destek ve solunum desteği sağlanır. A.5. Transfüzyonla İlişkili Akut Akciğer Hasarı(tralı) Solunum sıkıntısı, siyanoz, öksürük. Semptomlar ani ve şiddetlidir. Çoğunlukla transfüzyonu izleyen ilk saatlerde ortaya çıkar. Lökosit antikorlarının alıcı lökositleri ile reaksiyona girmesi sonucu akciğer dokusunda sekestrasyon ve kapiller geçirgenlik artar. Tedavi: Transfüzyonun kesilmesi ve destek tedavisi (çoğunlukla mekanik ventilasyon gerekir). A.6. İmmün Nedenlere Bağlı Olmayan Transfüzyon Reaksiyonları Mekanik, kimyasal veya bakteri kontaminasyonuna bağlıdır. Hızlı transfüzyon uygulanması, ısı farklılıkları, SF dışında diğer sıvılarla karıştırılması. Masif transfüzyonlar hipotermiye, sitrat toksitesine, hemostaz bozukluklarına, asit-baz dengesizliklerine ve dolaşım yüklenmesine neden olurlar. A.7. Akut Bakteriyel Transfüzyon Reaksiyonları Ürünün bakteri ile kontamine olması, vericinin enfeksiyonu, alım esnasında aseptik teknik kullanılmaması, saklama ve uygunsuz taşıma koşulları ve transfüzyon süresinin 4 saati aşması. Yüksek ateş, şok, ağrı ve hemoglobinüridir. Kan ürünlerinin incelenmesi, plazmada hemoliz, pıhtı, renk değişimi, gaz oluşumu varsa kullanılmamalıdır. B. Kan Transfüzyonuna Bağlı Geç Komplikasyonlar Geçikmiş Hemolitik Transfüzyon Reaksiyonu Transfüzyona Bağlı Graft Versus Host Hastalığı (TR- GVHD) Posttransfüzyon Purpurası Demir Yüklenmesi B.1. Geçikmiş Hemolitik Transfüzyon Reaksiyonları Önceden transfüzyon uygulanmış veya gebelik nedeniyle duyarlılaşmış alıcılarda, subgrupların eritrosit antijenlerine karşı antikor gelişebilir ve bu durum sonraki transfüzyonlarda geçikmiş tipte hemolize yol açabilir. B.1. Geçikmiş Hemolitik Transfüzyon Reaksiyonları Görülme oranı 1/500 ve çoğunlukla kadınlarda görülür. Transfüzyon sonrası Hb düşüşü, ikteri ve Hemoglobinüri ve böbrek fonksiyonlarında yetersizlik görülebilir. Öldürücü değildir, tedavi gerektirmez. Sonraki transfüzyonlarda sorun yaratır. B.2. Transfüzyona bağlı Graft Versus-Host Hastalığı (TRGVHD) Alıcının bağışıklık sisteminin bozuk olduğu (KİT,HD, İntraüterin tr. yapılan fetüs, İmmün Yet. Prematüre) durumlarda meydana gelen ve genellikle öldürücü bir durumdur. Vericinin T lenfositleri ile alıcının hücrelerinin birbirini etkilemesi sonucu hücre hasarı meydana gelir. B.2. Transfüzyona bağlı Graft Versus-Host Hastalığı (TRGVHD) Hastalığın başlama zamanı transfüzyondan sonra 4-30 günler arasındadır. K.iliği, GİS, KC, AC ve cilt tutulur. Kemik iliği tutulumu ile alıcının kök hücreleri vericinin lenfositleri tarafından tahrip edilir ve bunun sonucunda ağır pansitopeni gelişir B.2. Transfüzyona bağlı Graft Versus-Host Hastalığı (TRGVHD) Diğer dokuların tutulumu ile ateş, deride makülopapüler döküntüler, bulantı, kusma, sulu veya kanlı diyare, karaciğer enzimlerinde yükselme ve hiperbilirubinemi meydana gelir. B.3. Demir Yüklenmesi Kan kaybı olmayan ve sık transfüzyon uygulanan hastalarda aşırı demir birikimi oluşabilir. Kalp, KC ve endokrin organlarda birikerek KC ve Kalb yetmezliğine yol açabilirler. Şelasyon ( demiri uzaklaştırıcı tedavi) uygulanır. B.4. Transfüzyonla Geçen Enfeksiyonlar Viral enfeksiyonlar Kronik taşıyıcılık Latent dönemi olan persistan enfeksiyonlar Viruslar : (HBV,HCV, HIV-1,2, HAV) Prionlar (içinde nükleik materyal bulunmayan asellüler mo. lar), sifiliz, sıtma, CMV, EBV, ParvovirusB19, human herpesvirus 8, GB virus C, TT virus, babezyoz, kala-azar Parazitler: Malarya, tokoplazmosis, Transfüzyonla bulaşan bakteriler ve mantarlar… TRANSFÜZYONLA BULAŞAN ENFEKSİYONLAR HIV HCV HBV SİFİLİZ 1/676.000 1/103.000 1/63.000 NADİR HTLV-1,HTLV-2 - Lökositten fakir komp. sıfıra yakın CMV – Seronegatif komponent kullanımı ile 1/7.500 HPB-B 19 – Hemolitik anemiler,immünyetmezlikli hastalar ve hamileler risk grubu Malarya – 1/400.000- 1/4.000.000 Bakteriyal Sepsis ES:1/1.000.000 Trombosit ile morbidite: 1/10.000 HDV Hapatitis E TTV EBV HHV 6-7-8 Mikrofilariasis Chagas Hastalığı Toxoplazma Babesiosus CJD Lyme Hastalığı HAV Başlıca ölüm nedenleri - Grup uyuşmazlığı - Akut kalp yetmezliği - Hepatit - Gr (-) bakteri sepsisleridir. Transfüzyon pratiğinde temel ilkeler -1 Kan komponentlerinin saklanması: Işık ile temas etmemesine dikkat edilmelidir (Isı monitörü olan özel kan saklama dolaplarında saklanmalı) Hastaya verilmeden önce 2 dk süreyle yumuşak hareketlerle çalkalanarak hücresel ve plazma kısımlarının karışması sağlanmalıdır. Transfüzyon pratiğinde temel ilkeler -2 Damar yolu önceden açılmalı ve akım problemi olmamalıdır. Kübital bölgedeki venler tercih edilmelidir (Santral venöz kateterler olabilir). Transfüzyon pratiğinde temel ilkeler -3 Eritrosit süspansiyonu için damar yolu katateri olarak 18 numara (yeşil) ya da daha kalın, çocuklarda 22 (mavi) numara katater kullanılmalıdır. Daha ince katater kullanıldığında çocuklarda akım problemiyle karşılaşılabilir, infüzyon süresi uzayabilir ve basınca bağlı olarak hemoliz gelişebilecektir. Transfüzyon pratiğinde temel ilkeler -4 Akım problemlerinde en uygun yöntem komponentin dilüsyonudur. Kan komponentinin dilüsyonu için SF ve zorunlu hallerde %5’lik albümin solüsyonları kullanılabilir. Diğer solüsyonlar (dekstroz) hemolize neden olur. Kan ürünlerine ilaç eklenmemelidir. Transfüzyon pratiğinde temel ilkeler -5 Transfüzyon takibi: İlk 5 -10 dk önemli Olası transfüzyon reaksiyonlarını saptamak ve önlemek için yavaş (2-5 cc/dk) yapılmalıdır. Daha sonra hastanın tolere edebileceği infüzyon hızında ve transfüzyon bitinceye kadar saat başı vital bulgular (nabız, solunum,kan basıncı, ateş) izlenmelidir. Transfüzyon pratiğinde temel ilkeler -6 Eritrosit içermediğinden taze plazma,taze donmuş plazma, trombosit gibi ürünlerde cross- match yapmaya gerek yoktur. Ancak hasta ile donörün uygun grupta olmaları gerekir. Dondurulmuş ürünler 30-37C de çözündükten sonra kullanılmalıdır. İnfüzyon Hızı Tam kan ve eritrosit süspansiyonu için 1-3 saattir. Transfüzyon 4 saat süreyi geçmemelidir. Kapalı lan sistem herhangi bir nedenle açılırsa 24 saat içinde kullanılmalıdır (maksimum raf ömrü +4 C de 24 saattir). Transfüzyon pratiğinde temel ilkeler -7 Kan komponentlerinin ısıtılması, kanın soğuk veya aşırı ısıtılmış olarak verilmesi damarlarda spazma yol açar. Soğuk kanın hızlı verilmesi kardiyak arreste yol açabilir. Kanı ısıtmak için özel cihazlar vardır. Asla kalorifer, sıcak su gibi ortamlar kullanılmamalıdır. Kanın ısıtıldığı ortam 42 C’yi aşmamalıdır. Transfüzyon pratiğinde temel ilkeler -8 komponentlerinin filtrasyonu Pıhtı ve hücre kümelerini tüm kan komponentleri mutlaka standart filtreli kan verme setleri ile infüze edilmelidir. Mikroagregatlar AC dolaşımında mikroembolilere yol açarak solunum sıkıntısına yol açar. Kan Transfüzyon pratiğinde temel ilkeler-9 Bunları engellemek içinde özel filtreler kullanmak gerekir. Ancak bunlar pahalıdır ve bunların kullanımında akım hızı yavaşlar. Lökosit filtresi kullanımı ile CMV EBV, HTLV gibi virüslerin bulaşma oranı azalır. Transfüzyonu Yapan Hemşirenin Görev ve Sorumlulukları-1 Transfüzyon öncesi testleri uygun kanı kan merkezinden temin etmek, Kan ve kan ürünü etiketindeki bilgileri kontrol etmek (Hasta adı,kan grubu, cross-match sonucu), Uygun transfüzyon setlerini seçmek ve kullanmak, Transfüzyon sırasında hastayı izlemek, Transfüzyon reaksiyonlarını rapor etmek ve hasta dosyasına kaydetmek, Transfüzyonu Yapan Hemşirenin Görev ve Sorumlulukları-2 Kan ve kan ürünü ile transfüzyonun seyri konusunda tüm bilgileri hasta dosyasına kaydetmek, Transfüzyon yapılacak kanın tüm uygunluk belgelerini transfüzyon öncesi kontrol etmek. Günümüzde tansfüzyona bağlı ölümlerin çoğu bu duruma dikkat edilmemesinden kaynaklanmaktadır. Transfüzyonda en önemli faktör; hastaya minimum zararla maksimum yarar sağlamayı unutmamaktır.