GİRİŞİMSEL RADYOLOJİ ÜNİTESİ TANITIMI Girişimsel radyolojide ameliyatlardan farklı olarak büyük kesiler yerine iğne deliği küçüklüğündeki yollarla vücuda girilerek tanı ve tedavi işlemleri yapılıyor. Vücuda girim yapılırken hep Anjiyografi, Bilgisayarlı Tomografi ve Ultrasonografi gibi görüntüleme yöntemlerinin kullanılması körlemesine girimlerin yol açabileceği sorunları ortadan kaldırıyor. İşlemler yapılırken vücuda giriş bölgesi uyuşturulmakta ve damardan hastayı rahatlatacak ilaçlar verilmektedir, bu sayede hastalarımız hemen hiçbir acı hissetmemektedirler. Ağrısız ve riskleri oldukça az olan bu yöntemlerle, hastaların yaşam kalitesi artıyor ve hastanede kalış süresi kısalıyor. İşlemlerin büyük çoğunluğunda genel anestezi gerekmiyor, hastalar hastaneye yatırılıp işlem sonrası aynı gün ya da bir gün sonra taburcu ediliyorlar. Hastaların tedavi edici işlemlerde çoğunlukla yüksek teknoloji içeren cihazlar kullanılıyor. Bu malzemeler her işlem ve amaç için özel olarak tasarlanıp üretiliyor. Özel kartal erciyes hastanesi Radyoloji Kliniği Girişimsel Radyoloji Ünitesi’nde cerrahi müdahaleye gerek duyulmadan 60’a yakın hastalık tedavi ediliyor. Girişimsel Radyolojide karaciğer, meme, lenf bezleri, prostat, gibi birçok organdan biyopsiler alınabiliyor, kistler, apseler tedavi edilebiliyor, tıkanmış olan safra ve idrar yolları açılabiliyor, diyaliz kateterleri takılabiliyor, özellikle karaciğer tümörleri özel iğne ve ilaçlarla yakılmak suretiyle tedavi edilebiliyor. Batın bölgesine yönelik yapılan girişimsel işlemlere örnekler: Görüntüleme Eşliğinde Perkütan Abdominal Biyopsiler Perkütan Nefrostomi Antegrad Üreteral Stent Yerleştirilmesi Abdominal Abse ve Sıvı Koleksiyonlarının Perkütan Drenajı Kist hidatiğin ameliyatsız tedavisi Perkütan Transhepatik Kolanjiografi Biliyer Drenaj (safra yollarının tıkanıklığının açılması) Endobiliyer Stent Yerleştirme Lenfosel Drenajı ve Sklerozu Perkütan Gastrostomi ve Gastrojejunostomi Yerleştirilmesi Karaciğer tümörlerinin ameliyatsız tedavisi Niçin Girişimsel Radyoloji? Girişime uygun olan hastaları genel anestezi ve cerrahinin komplikasyonlarından korur. Başarı oranları cerrahi tekniklerle aynı hatta bazı işlemlerde daha yüksektir Toplam komplikasyon oranları daha düşüktür Ölüm riski, oranları çok daha düşüktür. Hastanede kalış süreleri daha kısadır. Toplam masraf daha azdır, ekonomiktir. Hasta açısından zahmete girmeden tekrarlanabilir. Özellikle bazı hasta gruplarında tek seçenektir. Diyaliz kateteri ve Santral venöz port takılması Genellikle boyundaki ana toplar damardan girilerek kalbe (kalbin sağ kulakçığına) takılan kateterlere santral venöz yol denir. Santral venöz yol çeşitleri arasında diyaliz tedavisi için kullanılan kısa dönemli (3 hafta) ve uzun dönemli (6ay-2 yıl) diyaliz kateterleri ve özellikle kemoterapi alan hastalarda kullanılan santral venöz port bulunmaktadır. Tüm girişimsel işlemlerde olduğu üzere ciltten girim bölgesi uyuşturulur, hastaya damardan rahatlatıcı ilaçlar verilir. İşlemler Ultrason ve Floroskopi eşliğinde görerek yapılır ve kateterin ucu kalbe tam yeri görülerek takılır. Bu sayede işlemlerin başarısı yüksektir, riski çok düşüktür. Varislerinizden Kolayca Kurtulabilirsiniz Varislerin tedavisinde dünyada son 10 yıldır endovenöz lazer ablasyon tedavisinin kullanımı yaygınlaşmış ve klasik cerrahi tedavinin yerini almıştır. Klasik cerrahi tedaviye göre birçok yönden üstünlüğü bulunan lazer ile varis tedavisinde %100 e yakın başarılı sonuçlar alınmaktadır. Prof. Dr. Ertuğrul MAVİLİ Radyoloji Kiniği-2013