DİYETİSYEN SÜMEYRA EZER Bilinçsiz yapılan diyet, obeziteye zemin hazırlıyor Beslenme ve Diyet Uzmanı Sümeyra Ezer, baharın gelmesi ile birlikte kolay ve zahmetsiz kilo vermek isteyenlerin başvurduğu şok diyet, ilaç ve bitkisel çaylar konusunda uyardı. Hızlı kilo vermeye yönelik bir dizi yöntem ve diyet listesinin, çanta ve çekmecelerdeki yerini aldığını söyleyen Ezer, bu yöntemlerin bilinçsizce uygulanmasının ileriki yaşlarda obeziteye yakalanma riskini arttırdığını kaydediyor. Diyetteki ana amacın öncelikle bireyin mevcut sağlığı korumak ve bu koruma kapsamında sağlıklı beslenme alışkanlığı edindirmek olduğunu söyleyen Ezer, sektörde yaşanan bilgi kirliliğinin ciddi boyutlara vardığından yakınıyor. Diyetisyen Ezer, kulaktan dolma bilgilerle yapılan bilinçsiz diyetlerin yaşam boyu sürecek kronik hastalıklara davetiye çıkardığını belirterek, bu diyetlerin bireylerin bağışıklık ve metabolik sistemlerini olumsuz etkilediğini de ifade ediyor. “Bilinçsizce yapılan diyet ve ilaç kullanımı kan şekeri regülasyonu ve kalp ritminde bozulma, tiroit bezi hasarı gibi pek çok kalıcı metabolik soruna sebep olabilir” diyen Ezer, “Doktor ve diyetisyen önerisi olmadan hiçbir destek ürünü bitkisel çay yada zayıflama ilacını kullanmayın” uyarısında bulunuyor. Genç Diyetisyen Sümeyra Ezer, konu hakkında şu bilgileri veriyor: Diyet yaparken dikkat edilmesi gerekenler: *Haftada 1 – 2 gün kırmızı et, haftada 2 – 3 gün beyaz et (tavukbalık-hindi) ,haftada 1-2 gün posa açısından zengin olan kuru baklagilleri tercih edin. Yemeklerinizde sıvı yağ kullanın. Et yemeklerinizi pişirirken ilave yağ eklemeyin. *Ana ve ara öğünlerinizi atlamayın. *Her öğünde 4 ana besin grubundan (et, süt-yoğurt, sebze, tahıl) uygun miktarda tüketin. *Günde en az 3 porsiyon çiğ sebze ve meyve tüketin. *Rafine (beyaz) tahıl ürünleri yerine tam taneli tahıl ürünlerini tercih edin. *Tuz tüketiminizi azaltın. *Günde en az 8-10 bardak su için. *Besinlerinizi pişirirken haşlama, ızgara, buğulama, fırında pişirme yöntemlerini kullanın. Kızartılmış besinleri tüketmeyin. *Diyetinize ilave olarak egzersizi de yaşam biçimi haline getirin. Dünya Sağlık Örgütü günlük egzersiz olarak en çok tempolu yürüyüşü önermektedir. Sağlığınız için günde yaklaşık 30 dakika egzersiz yapın. Kilo verme sürecinde en sık yapılan yanlışlar neler? Kilo verme amacıyla yapılan hatalar kişiden kişiye farklılık gösterse de, bu süreçte genel olarak karşımıza çıkan hatalar; • Aç kalarak kilo vermeye çalışmak, öğün atlamak • Çok hızlı kilo vermeye çalışmak • Tek tip beslenmeyle zayıflamaya çalışmak • Yeterli su içmemek • Ani kilo vermeye neden olan şok diyetler yapmak • Hızlı yemek • Yeterli düzeyde egzersiz yapmamaktır. İdeal kiloya ulaşmak için gerekli süre kişiden kişiye farklılık gösteriyor Diyette ideal kiloya ulaşmak için gerekli süre kişinin diyet başlangıcındaki ağırlığına göre farklılık göstermektedir. Genel olarak haftada 0.5-1 kg ağırlık kaybı ideal kabul edilmektedir. Daha hızlı ve ani kilo kayıpları bireyin sağlığı açısından pek çok sorun meydana getireceğinden kesinlikle önerilmemektedir. Bilinçsizce kullanılan zayıflama ilaçları birçok metobilik soruna davetiye çıkarıyor Diyet tedavisi ile birlikte ya da herhangi bir diyet uygulamaksızın günümüzde pek çok birey kilo verme sürecinde hızlı sonuç almak adına zayıflama ilaçları kullanımına yönelmektedir. Bireylerin kendi insiyatifleri doğrultusunda, bilinçsizce kullandıkları bu ilaçlar, kan şekeri regülasyonu ve kalp ritminde bozulma, tiroit bezi hasarı gibi pek çok kalıcı olabilecek metabolik sorun meydana getirebilmektedir. Bu nedenle bitkisel ya da kimyasal her türlü zayıflama ilacı mutlaka doktor önerisi ve kontrolü altında kullanılmalıdır. Zayıflamak isteyen bir birey öncelikle mutlaka diyet ve düzenli egzersiz yapmalıdır. Ancak ağırlığı ciddi oranda fazla olan obez bireyler bazen diyet ve egzersizle yeterli düzeyde kilo verememektedir. Böyle bir durumda zayıflama ilaçları tedavinin bir parçası olabilir. Ancak bu konuda da kararı verecek kişi yine doktor olmalıdır. Ani kilo kayıpları böbrek ve karaciğerde sağlık sorunlarına sebep oluyor Bireylerin sağlıklı bir zayıflama süreci içerisinde olmalarını sağlayan en temel faktörlerden biriside ağırlık kaybının yağ dokusundan gerçekleşmesidir. Uygulanan şok diyetler ya da kişinin kendisini aç bırakması gibi durumlarda meydana gelen ani ağırlık kaybı, yağ dokusu yerine kas dokusu ve vücuttan aşırı miktarda su kaybedilmesi şeklinde olacaktır. Bu durum böbrek, karaciğer, kalp gibi organlarda ve sindirim sisteminde oluşabilecek sağlık sorunlarına zemin hazırlamaktadır. Ayrıca hızlı verilen kiloların daha sonra fazlasıyla geri alındığı da günümüzde bilimsel verilerle kanıtlanmıştır. Kişi kilo verme sürecinde nasıl bir yol izlemeli? Diyete başlamadan önce, mutlaka doktor kontrolünden geçilmelidir. Kişi doktorunun kendisi için uygun gördüğü sağlık kontrollerini yaptırdıktan sonra, bir diyetisyene başvurarak, diyetisyenin kişinin yaşını, fiziksel özelliklerini, sağlık durumunu, günlük aktivitesini göz önüne alınarak hazırlayacağı ‘kişiye özel‘ diyet programına göre beslenmesini planlamalıdır l İdeal diyet menüsünde en sık kullanılması gereken gıdalar: *Sebze ve meyve grubu besinler diyetin en önemli parçalarından birini oluşturmaktadır. Bu besinlerin lif oranı yüksek olduğu için hem kan şekerini dengelemeye yardımcı olurlar, hem de kişinin daha uzun süre tok kalmasını sağlarlar. Ayrıca lifli besinler, bağırsaktan yağların emilimini azaltacağından zayıflamaya da yardımcı olurlar. *Birey diyetinde dört ana besin grubu olan süt, et, tahıl, sebzemeyve grubu besinleri her öğünde beslenme programına uygun şekilde tüketmelidir. Aksi takdirde çeşitli vitamin ve mineral eksiklikleri ve kas dokusunda kayıplar oluşabilmektedir. *Aralarda sağlıklı atıştırmalıklar olarak 8-10 adet badem, 3-4 adet ceviz, 1 yemek kaşığı kuru üzüm ya da 4 adet kuru kayısı tüketilebilir. Yağlı tohumlar vücudumuz için elzem olan omega-3 yağ asitleri, kuru meyveler ise lif açısından zengin yiyeceklerdir. *Tüm bunların yanında günde mutlaka 1.5-2 litre su tüketilmelidir. Vücudumuzun her türlü işlevini sağlıklı şekilde gerçekleştirebilmesi için su elzemdir. Su vücudumuzdan toksinleri atmaya yardımcı olurken aynı zamanda metabolizmayı da hızlandırıcı özelliği ile ideal bir diyetin vazgeçilmezleri arasındadır.