T. B. M. M. B : 3 25 . 1 . 1973 O : 1 Halik Kurtuluş Ordusun'un eseridir.» Buyuru­ nuz, aynen yazmış. Efendamı, «yeşil ordu, ge­ rilla çeteleri» yapmış, İstiklâl Savaşını. Hepsi var, bunun içinde. Atatürk vaır, İnönü var, Kâ­ zım Karabekir var, Alili F u a t Paşa var; ismen ide var.. «Osmanlı paşaları, zafer yaklaşınca za­ fere sahip çıkmışlar, gerillâ liderlerini büyük toprak sahiplerinle ve büyük burjuvaziye yarattı* mıak için imha etmişlerdir.» En büyük suçlarını da yazıyor Mustafa Kemal ve 'arkadaşlarının. «Mustafa Suphi ve 14 arkadaşını Kemalistler Karadeniz'de katlettiler» diyor. «Ve İstiklâl Sa­ vaşının yönünü değiştirdiler» diyor. Çünkü Moskova ajanı Mustafa Suphi ve 14 'arkadaşına teslim edeeefcmişiz, Ankara'da Hükümeti. yaparmış, daha sonra da Amerikan emperyalizımine kapıları -açmış.. Hele 1946 dan sıonra De­ mokrat Parjti Türkiye'yi tam bir Amerikan müs­ temlekesi haline getirmek için kurulmuş, ona hizmet etmiş. Hele 27 Mayısın izahı var, çek şık; meğer 27 Mayıs'm tek sebebi, «.Türkiye'de Moskova ile birtakım ilişkiler kurulmasını dü­ şünen ve tam o sırada Moskova'ya bir Devlet seyehatı yaparak Rusya ile ticarî, iktisadî an­ laşma yapmaya hazırlanan Menderes'i...» ıböyle yazıyor.» elemine edip, bertaraf edip, onun ye­ rine NATO'ya OENTO'ya sadık oldukları bili­ nen ve CIA'den (Amerikan entelijansından) beslenen birtakımı sulbayların iktidarını getirmefcmiş, tezvir budur. Arkadaşlar, «Kemjalizmdn nazi ve faşizm kar­ ması etkilerle geliştiğini», yazıyor. «Subayların İstiklâl Savaşımdan sonra onbin'lerce dönüm araziyi gaslbederek ve özel bankalar kurarak büyük kapitalistler halime geldiklerini ve Türk Silâhlı Kuvvetlerinin o gün, bugün İstiklâl Sa­ vaşından bu yana büyük finanış kapitalin em­ rinde olduğu» iddiası var. Alçakça, en büyük düşman gördükleri Türk Silâhlı Kuvvetlerini taihrip kampanyasıdır, bu. OYAKItan, Reneault'dan, yahancı sermaye ortaklığından, yaban­ cı sermaye işbirliğinden, Türkiye'de bugün üze­ rine bir hayli toprak örtülmüş olan ANTların ve benzeri dergilerin yaptıkları bütün tezvirler­ den parçalar var, burada. Kimidir bunu yayınla­ yan diye merak ede/bilirsiniz. İlân etmişler, ba­ şında. «Bütün anti faşist deımıokraıtik kuvvetler, hep el ele verdik» diyor. Yurt içinde ve yurt dı­ şında faşizme karşı çalışan bütün kuvvetler, TİP, Halik Kurtuluş Ordusu, Halik Kurtuluş Cephesi, Çin taraftarı olan, Moskova taraftarı olan hepsi, Mao taraftarı olan... Hepsi, hepsi birleşmişler, yazıyorlar ve «bir ara­ da demokratik mukavemet cephesi olduk, içerde ve dışarda bu savaşı yapacağız» diyorlar. Suçlamadığı, küfretmediği, tezvir bulaştır­ madığı kimse yoktur. 12 Mart'm izahına gelin­ ce; sıkı durunuz, 12 Mart'ı Amerikan Sefaretin­ de 8 Mart günü tezgâhlamışlar, meğer; CIA ajanları ile bâzı Türk Subayları. 12 Mart da Amerikan'ın eseıriymiş. Çünkü artık "VVaşington Damirel'den ümidi kesmiş, yerine kendisine da­ ha sadık birisini getirmiş. Yialbancı sermayeye daha çok hizmet edecek, finans kapitale, dış serraıayeye kapıları açacak birisini aramış, bula •bula da Karaosmanıoğlu'nu bulmuş zahir. (Gü­ lüşmeler) Böyle böyle birtakım tezvirlerle dolu, baştan sona kadar her hadiseyi, ta İstiklâl Sa­ vaşından başlııyarak, Atatürk'ün bütün reform­ larının yüzeysel olduğunu, köklü reform, yapıl­ madığını, asıl köklü reformun köklü dönüşüm­ lerin şimdi yapılmasına çalışıldığını, fakat bu­ na bütün tutucu kuvvetlerin karşı çıktığını ve Türkiyetâeki mücadelenin aslında bu mücadele olduğunu yazıyor. Değerli arkadaşlarım, bu kitalbın içinde 'Cumhuriyet Halk Partisinin tarihi ile ilgili tez­ virler de tümen tümen. «ÖHP tek parti yöneti­ minde, özellikle işçiyi ezmeğe, köylüyü ezmeğe önem vermişımiş, iSosyalistlerin hepsini ağızları­ nı açınca hapsetmiş. Nazım Hikmet bunların haşlıca örneği imiş. CHP iktidan emperyalist­ lerle işbirliği yapmış, nazi emperyaldsleriylle haşlatmış, ticaretinin yarısını nazi Almanya ile Reyeıfendiler, TİP konusu karşımıza geliyor; Avrupa Konseyinde yanımda Le Monde Gazete­ si vardı. Türkiye'den, Hacettepe'de memur ol­ duğunu söylediler, Autun isminde bir zatın im­ zası ile yazılan bir yazı var. «Efendim, TİP demiofcratik sosyalistmiş yahut bilimsel sosyalistmiş de komünfetımiş, değilmiş, tartışılahilirımiş...» falan falan, eveleme, gevelenme bir yazı. Altında Le Monde'nun bir notu arkadaşlar. Bi­ zle sempatisi olan bir gazete değil, ama Allah söyletiyor. Parantezi açmış diyor ki, «Le Monde'nin bu yazısında adı greçen Behice Boran Türkiye İşçi Partisinin Çekoslovakya'nın Sov­ yet Rusya tarafından işgalinle taraftar olan — 113 —