BULGARİSTAN’DAKİ İSLAMLAR BAKİ SARISAKAL BULGARİSTAN’DAKİ İSLAMLAR Bu ay iptidalarına doğru Filibe’den varit olan bir mektupta her türlü vesait mayişattan hemen büsbütün mahrum olmuş olan Bulgarların İslamlara reva görmekte oldukları muamelat bildiriliyor: Filibe’de olduğu gibi Bulgaristan’ın İslamlarla meskûn kasabalarında da Bulgar ordusu için lüzumu olan bütün ihtiyacat cebren İslam mağazalarından ve Arap zürralardan tedarik edilmekte alınan eşya ve erzak için para değil ilmühaber bile verilmemektedir. Filibe’nin mühim tüccarlarından bir efendinin Avrupa’dan celp etmiş olduğu bir vagon şeker mumaileyhe gümrük resmi olan altmış lira tesviye ettirildikten sonra ordu namına hükümeti askeriye tarafından müsadere edilmiştir. Filibe Diğer bir tüccarın dahi mağazasından kırk kadar çuval pirinç kaldırılmış ve İslam bakkallarına varıncaya kadar efradı İslamiye Makedonya ve Edirne vilayetinde İslam kanı içmek, İslam ırz ve namusu izharla meşgul olan Bulgar vahşetlerini beslemeye mahkûm edilmiştir. Elhasıl bir İslam tüccara gerek Avrupa’dan ve gerek şimdiye kadar gizlenen mahallerden emval gelir gelmez Bulgarlar “ Asker için “ diyerek kargalar gibi üzerlerine üşüşmektedirler. Harbin peyda etmesinden evvel tevkif edilmiş olan Filibe erkânı İslamiyesi geçen ay nihayetinde tahliye edilmişlerdir. Ancak bu tahliye dahi mücerret kurtulan İslamlardan daha kolaylıkla ordu namına para çekmek, asker namına erzak cebretmek için vuku bulduğu bildiriliyor. Geçen hafta ajanslarında Bulgaristan’ın on altı ve on yedi yaşındaki gençleri taht silaha celp etmekte olduğunu bildiriyordu. Bu havadis dahi mezkûr mektupta teyit edilmektedir. Edirne Tren İstasyonu Bundan başka o zamana kadar hasta bakıcılıklarında, askeri terziliklerinde istihdam edilmekte olduğu istihdam edilmekte olan on dört- on beş yaşlarındaki Bulgar kopilleri de ahiren silahlandırılmışlardır. İkinci bir mektubun fıkrat atiyesini bilhassa intizar nısfına arz ederiz: “ Açlık günlerinin nefretini hissettikçe dişimizden, tırnağımızdan arttırdığımız, elde avuçta saklayabildiğimiz vesait maişetimizi Bulgarlar, bin küfürle, bin eza ve hakaretle alıyor, her gün bizi soyuyorlar. Bugün Bulgaristan İslamlarının hayatı iktisadiyesi mahvedilmiştir. Rodop Dağlarında meskûn yüz elli bin İslam Pomakların Hıristiyanlığı kabul edenleri, her adımda muvaffakiyet badeleri içmekle kabarmış olan gurur ve vahşetleri Bulgaristan İslamlarının bütün maneviyatını taraç etmiştir. Düşmanlarımıza, malımızla, canımızla, hizmet ettiriyorlar, siz orada halamı uyuyorsunuz. “ Bu mektupta biz daha acı şeyler bulduk. Fakat komaratlor hepimizin yüreğini yaktığı için burada neşrini muvafık görmedik. Bulgarların erzak tedarikinde takip ettikleri hattıhareketleri ve vaziyet vesaiki pek güzel göstermektedir ve nihayet şunu da göstermektedir ki öbür gün muhasamatın tekrar mübaşereti halinde celadetli muharip kardeşlerimiz karşılarında açlıklarından, İslam kanı içmekten hayal şekline girmiş miskin Bulgarlar veya henüz validelerinin kucağından ayrılmış çocukları göreceklerdir. Nihayet bu mektubun muhteviyatı Bulgarların askerleri için nihayet İslamları bile fedai mülke muameleye sevk ettiklerini gösteriyor ki bu sırada bu nokta bizim için dost malunet ve fedakarayi uzatmak için bir gayret teşkil eylemelidir. Mezalim ve Avrupa Matbuatı: Bugün Dedeağaç’ta irtikâp olunan mezalim, hemen Makedonya’dakilerin sırasına geçecek derecede müthiştir. Burada bulunan Avrupalılarla ahali- i mahalliye bunca mezalime karşı nasıl olup da Avrupa’nın lakayt kaldığına bir türlü mana veremiyorlar. Fiel hakika gerek Bulgarlar ve gerek diğer müttefikeyn tarafından icra olunan mezalimin binde biri Türkler tarafından yapılacak olsa idi o zaman başka bir netice husule getirmesi, böyle bir hal karşısında bütün devletler donanmalarını seferber hale vazetmeleri pek mamuldü. Fakat bu gün masumeleri katl, meskenleri ihrak edenler Hıristiyan olmadığı için iş bir aks oluyor. Epey zamandan beri bilcümle mesaiye rağmen Dedeağaç mezalimi hakkında kati malumat ahzı kabil olamamıştır. Hâlbuki bugün gayet iyi bir membadan malumat atiye istihsal olunmuştur: Teşrinisani’nin on dokuzuncu gününe kadar kemali intizamla Dedeağaç tarikiyle asker nakliyatına devam olunmuştur. Fakat ayın on dokuzundan sonra hattın kesildiği anlaşılır anlaşılmaz, 100 kişilik bir Bulgar çetesi şehre dahil olarak icra edilmedik mezalim bırakmamıştır. Komitecilerin Rumlar tarafından da pek büyük bir hüsnükabul görmüşlerdir. Dedeağaç’ta bulunan hafif bir Osmanlı müfrezesi bila mukavemet şehri terk etmeye emcbur olmuştur. Dedeağaç Adliye Dairesi 1 Hatta Ömer Yaver Paşa’nın Dedeağaç İstasyonu’na bir telgraf çekerek şehre duhul eden Bulgar kuvvetinin ne kadar olduğunu sorması üzerine Rum olan şimendifer müstahdemininden birinin Bulgar kuvvetini 6-7 bin raddesinde gösterdiği katiyen temin olunuyor. Rum istihdamının bu muharebede Hükümeti Osmaniye aleyhinde büyük bir faaliyet gösterdiği tezahür ediyor. Yaver Paşa bunun üzerine kuvvetleri müteaddit yerlerde hatları bozmak gibi tedbirle şimendifer hattını bozmuştur. Rumlar, Selanik’te olduğu gibi her yerde Bulgarlara rehberlik etmişlerdir. Komiteciler ilk evvela ekserisi kadın, çoluk çocuk ve ihtiyarlardan mürekkep olmak üzere 350 milliyetçiye mesken teşkil etmekte olan bir Camiyi bombayla berhava etmişler ve bundan sonra evlerin yağmasına ibtidar olunmuştur. 1 İstanbul üniversitesi Nadir Eserler, 90581 /16 Bulgarlar kıymetli eşyaları almakla iktifa etmeyerek alamadıkları eşyayı da tahrip eylemişlerdir. Sokakta tesadüf edilen bir Müslüman’ın şehit edilmesi unutulmamıştır. Bulgarlar zavallı kadın ve genç kızları evlerinde boğazlamışlardır. Bu suretle 350 masumun kanına girilmiştir. Rayişipost gazetesi şayanı itimat bir zat tarafından ita olunan bir rapor neşrediyor. Bu raporda yanız Kosova Vilayetinde şehit edilen biçarelerin adedi 25.000 küsuru buluyor. 2 Kosova Vilayet Haritası 2 Tanin 3 Şubat 1913