"Beşinci kuvvet: İzzet-i İslâmiyedir ki, i`lâ

advertisement
Sorularlarisale.com
"Beşinci kuvvet: İzzet-i İslâmiyedir ki, i’lâ-yı
kelimetullahı ilân ediyor. Ve bu zamanda i’lâ-yı
kelimetullah, maddeten terakkiye mütevakkıf..."
ifadesini devamıyla izah eder misiniz?
“Beşinci kuvvet: İzzet-i İslâmiyedir ki, i’lâ-yı kelimetullahı ilân
ediyor. Ve bu zamanda i’lâ-yı kelimetullah, maddeten terakkiye
mütevakkıf; medeniyet-i hakikiyeye girmekle i’lâ-yı kelimetullah
edilebilir. İzzet-i İslâmiyenin iman ile kat’î verdiği emri, elbette
âlem-i İslâmın şahs-ı mânevîsi, o kat’î emri istikbalde tam yerine
getireceğine şüphe edilmez. Evet, nasıl ki eski zamanda İslâmiyetin
terakkisi, düşmanın taassubunu parçalamak ve inadını kırmak ve
tecavüzatını def etmek, silâh ile kılıç ile olmuş. İstikbalde silâh, kılıç
yerine hakikî medeniyet ve maddî terakki ve hak ve hakkaniyetin
mânevî kılıçları düşmanları mağlûp edip dağıtacak.”(1)
Bu paragrafın kısa bir meali şöyledir:
Bu asırda İslam davasının yüceltilmesi, hakim kılınması ve insanlar nazarında etkin
ve tekili olmasının en büyük vesilesi, güçlü bir medeniyet kurmak ve maddi anlamda
gelişmekle mümkündür.
Medeniyet ve maddi gelişme üzerinde kısaca durmak gerekirse;
Bu asrın hakim cereyanı ve geçer akçesi ilim ve medeniyettir. Şayet ilim ve
medeniyet konusunda sınıfta kalmış isen, kimse seni ciddiye alıp elindeki değerleri
kabul etmez ve etmiyor. Bu yüzden elindeki değerleri insanlığa kabul ettirmek
istiyorsan, parlak bir medeniyet, sağlam bir ilmi alt yapı kurman gerekiyor.
Sokak ve caddelerin pislik içinde, trafiğin keşmekeş bir durumda, zengin tam zengin
fakir tam fakir bir ekonomik yapıda, rüşvet, hırsızlık, yolsuzluk diz boyu olmuş bir
ahlaki düzende, üretemeyen sürekli tüketen bir toplumda, baskı ve demir yumruk
ile yönetmeyi âdet haline getirmiş doğu toplumların elindeki dine ve değere kimse
iltifat etmez.
Bugün İslam ülkelerinin eğitim kurumlarından dünyada ses getirecek bir keşif ve
buluş çıkmıyorsa, dünyanın en iyi ilk yüz üniversitesi içinde hiçbir İslam üniversitesi
yoksa, prof ve doçentlik gibi unvanlar siyasi yardım ve ahbap çavuş ilişkisi ile elde
ediliyorsa, ilim alt yapımız ar-ge, inovasyon gibi değerlerden uzak ise, kimse kalkıp
page 1 / 2
seni ve dinini ciddiye almaz deniliyor.
Eski dönemlerde ilim ve medeniyet yerinde hissiyat ve kuvvet ön planda imiş, bu
sebeple İslam’ın önündeki engeller ve bağnazlıklar maddi kılıç ve güç ile
çözülüyormuş. Ama şimdi asır değişti, insanlık aydınlanma, sanayi devrimi ve bilgi
çağı gibi evreler ile ilim ve medeniyet aşamasına geldi. Artık işler kaba kuvvet ile
değil ilim ve ikna ile çözülüyor.
Bu yüzden İslam alemi İslam’a hizmet edip onu yüceltmek istiyorsa ilim, medeniyet,
ahlak ve sair alanlarda güzel bir tablo çizmek zorundalar. Gerisi laf-ı güzaf.
(1) bk. Hutbe-i Şamiye.
page 2 / 2
Powered by TCPDF (www.tcpdf.org)
Download