3. CENGİZ HAN DESTANI (CENGİZNAME) Bu destan, 13. yüzyılda Orta Asya'da yaşayan Türk boyları arasında meydana gelmiştir. Cengizna-mede Moğol hükümdarı Cengiz Han'ın yaşamı, kişiliği ve fetihleri anlatılır. Orta Asya'da yaşayan Türkler özellikle de Başkurt, Kazak ve Kırgız Türkleri, Cengiz destanını çok severek günümüze kadar yaşatmışlardır. Cengizname'de, Cengiz bir Türk kahramanı olarak kabul edilmektedir ve hikaye Türk tarihi şeklinde anlatılmaktadır. 17. yüzyılda Orta Asya Türkçesinin büyük yazan Ebü'I Gazi Bahadır Han, "Şecere-i Türk" adlı eserinde "Cengizname"nin 17 varyantını tespit ettiğini söylemektedir. Bu bilgi, bu destanın, Orta Asya'daki Türkler arasındaki yaygınlığını göstermektedir. Orta Asya Türkleri, Cengiz'i İslam kahramanı olarak da görmüşler ve ona kutsallık atfetmişlerdir. Batıdaki Türkler tarafından ise Cengiz hiç sevilmemiştir. Arap tarihçilerinin, bu hükümdarı İslamiyet düşmanı olarak göstermeleri ve tarihi olaylar da bunda etkili olmuştur. Moğolların Anadolu'ya saldırgan biçimde gelip burayı yakıp yıkmaları, Bağdat'ın önce Hülagu daha sonra Timurlenk tarafından yakılıp yıkılması, Timurlenk'in Yıldırım Beyazıt'la sebepsiz savaşı gibi tarihi gerçekler, Cengiz'in de diğer Moğollar gibi sevilmemesine yol açmıştır. 4. TİMUR VE EDİGE DESTANI Edige destanı, 15. yüzyılda yaşamış bir tarihi kişilik olan Nogay beylerinden Edige'nin kahramanlıkları etrafında oluşmuştur. Destanda Altınordu hükümdarı Toktamış Han ile Edige arasındaki mücadeleler anlatılır. Yine Edige Timur'un kızını ve bazı askerlerini kaçıran ve herkese meydan okuyan Kare Tiyin'i öldürür ve Timur'un gözüne girer. Timur'un yardımıyla Toktamış üzerine açılan sefer kazanılır, Altınordu Hanlığı yıkılır. Sonunda Edige, Nogay halkının başına geçer, han olur. Bu destan Nogay ve Kıpçak Türkleri arasında yayılmıştır. Destanın 6 değişik biçimi tespit edilmiştir. 5. BATTAL GAZİ DESTANI (BATTALNAME) Battalname, 9. yüzyılda Müslüman Türk ve Arapların Anadolu'ya yaptıkları akınları ve Bizanslılarla çarpışmalarını anlatır. Bu destanın asıl kahramanı, soyu Peygamb er'e dayandırılan Battal Gazi ile Malatya Beyi Ömer'dir. "Battal", Arap dilinde "kahraman" demektir, Battal Gazi, Arap kahramanına verilen unvandır. Türklerin Müslüman olmalarından sonra Battal Gazi destan tipi Türkleştirilmiş, önceki destan epizotlarıyla zenginleştirilmiş ve anlatım geleneği içine alınmıştır. 12. ve 13. yüzyıllarda Battalname adı ile ve nesir biçiminde yazıya geçirilmiştir. Hikayeci aşıkların repertuarlarınca da yer almıştır. Seyyid Battal adıyla da anılan bu kahraman çok bilgili, dindar ve cömerttir. Battal Gazi, İslamiyet'i yaymak için yaptığı mücadelelerde insanların yanında büyücü, cadı ve dev gibi olağanüstü güçlerle de savaşır. "Aşkar Devzade" isimli atı da kendisi gibi kahramandır. Bu destan; Arap, Fars ve Türklerin 10. - 20. yüzyıllar arasında oluşturdukları ortak İslam kültür dairesinin ürünlerinden biri olmakla beraber, Orta Asya'da yaşayan Türkler arasında da yayılmıştır. 6. DANİŞMEND GAZİ DESTANI (DANİŞMENDNAME) Danişmend-name, 11. yüzyılda yaşamış Türk devlet adamı Melik Danişmend Gazi'nin hayatını, savaşlarını, Anadolu'daki bazı şehirleri fethini ve çeşitli kerametlerini anlatır. Danişmend Gazi Destanı, üç ayrı kişi tarafından farklı yüzyıllarda kaleme alınmıştır. Hem tarihi olayların hem de metinlerin yazıya geçirilişi açısından bu eser, Battal Gazi Destanı ve Saltık Gazi Destanı zincirinin ikinci halkasını oluşturur. Danişmend Gazi Destanı, Battal Gazi Destanı'nın tamam olduğunu, Battal Gazi ve gaza arkadaşlarının ebediyete intikal ettiğini bildiren cümlelerle başlar. Eserin şimdiye kadar on dokuz nüshası tespit edilmiştir. Tokatlı Arif Ali'nin kaleme aldığı Danişmend Gazi Destanı Oğuzcanın Anadolu'da hakim duruma geçtiği yıllarda yazılmıştır ve oldukça sadedir. Baştan sona kadar nazım-nesir iç içe olan eser, bu yönüyle incelendiğinde türünün diğer örnekleri olan Battal Gazi Destanı