43 dosya: türkmeneli

advertisement
Suriye’nin kuzeyinde bulunan
Halep tarih boyunca ticaretin merkezi olmuş ve önemli ticaret yollarına geçiş üssü olmuştur. Ekonomik açıdan her dönem önemli bir
yere sahip olmasına rağmen siyasi
istikararı devamlı olmadığı için çok
büyük gelişme kaydedememiştir.
16. Yüzyılda Osmanlı hakimiyeti
altına girmesi ile sağlanan siyasi istikrar neticesinde bölgenin mühim
ticari ve kültür merkezlerinden birisi
olmuştur.
Şehrin tarihine baktığımızda
ilk olarak M.Ö. 3000 yılına ait çivi
yazılı Akad tabletlerinde adı geçmektedir. M.Ö. 18. yüzyılda Yamhad Krallığına başkentlik yapan
şehir, daha sonra Hitit Krallığının
kontrolüne girmiştir. Asur ve Pers
hâkimiyetinin etkin olduğu kente,
Helenistik dönemde Suriye Kralı
Seleukos Nikator egemen olmuş
ve kentte önemli imar faaliyetleri
gerçekleştirmiştir.1 Roma İmparatorluğu M.Ö. 64 yılında hakimiyeti
altına almış ve Bizans döneminde
de önemli ticaret merkezleri arasında olmuştur. Bizanslılar döneminde kent Hristiyanlık merkezi haline
getirilmiştir.
İslamiyetin doğuşundan sonra
Halep üzerine seferler düzenlen-
miş ve şehir M.S. 637’de İslam
hâkimiyetine girmiştir. Daha sonra Emevi ve Abbasi hükümranlığı
altına giren Halep, Tolunoğulları,
Hamdaniler, İhşidler ve Fatımilerin
de mücadele ettiği bir şehir olmuştur. Suriye’ye Türklerin gelişi, 1063
yılında Oğuzların Ön Asya’ya doğru ilerlermesiyle bir kolunun bölgeye yerleşmesi ile başlamıştır. Bölgede hızla yayılan Türkler, 10691070 yıllarında Kurlu ve Atsız Beyler önderliğinde Güney Suriye’yi
tamamen ele geçirmiş, burada
başkenti Remle olan bir Türkmen
beyliği kurmuşlardır. 1070 yılında
Mısır seferine çıkan Selçuklu Sultanı Alparslan ise Halep’i kuşatmıştır. Sonuç alınamamış ve daha
sonra 1078 yılında Suriye Selçuklu
Meliki Tutuş tarafından kuşatılmıştır. 1086 yılında Anadolu Selçuklu
Devletine bağlanmıştır.
Selçukluların 1118’e kadar devam eden hakimiyetinden sonra
Halep, Artukluların eline geçmişse
de, bu hâkimiyet uzun sürmemiş
1128’de Atabeg Zengi’nin yönetimine girmiştir.2 1183’te Eyyubi
egemenliğine giren şehirde, rahat
bir dönem yaşanmış ve ticaret yeniden canlanmıştır. 1260 yılında
Moğol, 1400’de Timur hakimiyetine giren Halep, Timur döneminde
tahribata uğramıştır. Memluklular
döneminde şehir, kalkınma yaşanmasına rağmen kıtlık, veba salgını
ve doğal afetlerden kurtulamamıştır. Avrupa ile İran arasındaki ticaretin üssü olan Halep, Cenevizlilerin buradan Avrupa’ya yaptığı ipek
ticareti ile yeniden kalkınma sağlamıştır.
Osmanlı Devleti Yavuz Sultan
Selim döneminde, 1516’da Mercidabık (Halep’in kuzeyinde) meydan
muharebesinde Memlukluları mağlup etmiştir. Doğu’nun iki önemli
ticaret merkezi olan Halep ve Şam
şehirleri, Osmanlı hakimiyeti altına
girmiştir. Halep, Osmanlı’nın en
mühim ticaret merkezi olmakla beraber Antep ve Antakya’yı kapsayan büyük bir eyaleti konumundaydı. Osmanlı için her alanda önem
arzeden Halep, Acem seferlerinde
üs olarak da kullanılmıştır.
Osmanlı Devleti’nde Bursa ve
İstanbul’dan sonra en önemli dokumacılık merkezi Halep olmuştur. İpekli dokumaları ve sabunları
Halep’in en önemli ihraç malları
olmuştur. Osmanlı’nın bölgeyi hakimiyeti altına almasından itibaren
Venedikliler, ilk konsolosluğu açmış ve şehrin ticari önemini bir adım
daha öne çıkarmıştır. Daha sonra
bölgede ticaret yapan İngilizler,
Fransızlar ve Hollandalılar Halep’te
konsolosluklar ve acentalar kurmuştur. Böylece kent doğu-batı
ticaretinde mühim bir uğrak noktası olmuştur. Bundan dolayı, kent
üzerinde önemli çalışmalar yapan
Bruce Masters tarafından “Osmanlı İmparatorluğu’nun Kervan
Kenti” olarak adlandırılmıştır. Arap
harfleriyle ilk matbaa İstanbul’dan
önce Halep’te kurulmuştur.
Osmanlı döneminde Halep’te
sağlanan siyasi istikrar, şehrin gelişmesine büyük katkı sağlamıştır.
19. yüzyıla gelindiğinde Halep’in
siyasi ve iktisadî durumu, Şam ve
Beyrut’un yükselişi ile sarsılmaya başladı.3 20. yüzyılın başlarında İstanbul ve Kahire’den sonra
Osmanlı’nın üçüncü büyük kenti
Halep’ti. I. Dünya Savaşı sonucunda önce Arapların, ardından
da 27 Ekim 1918’de İngilizlerin işgaline uğradı ve böylece 402 yıllık
Osmanlı hâkimiyeti son bulmuştur.
Savaş sonucu Osmanlı Devleti’nin
imzaladığı Sykes-Picot Mütarekesi
sonucu, kurulan Suriye Krallığına
Yıl:1 | Sayı:3 | Gökkubbe |
43
DOSYA: TÜRKMENELİ
D
oğu ile Batı arasında
önemli bir ticaret merkezi,
Fırat ile Asi nehri arasında
uzanan ve birçok medeniyete ev
sahipliği yapan bir şehirdir; Halep.
Tarih boyunca birçok devletin hakimiyeti altına girmiş, bazı zamanlar çok parlak dönemler geçirmiş
bazı zamanlar mücadelelere ve
buhranlı dönemlere tanık olmuştur.
Köklü ve çok eski bir tarihe dayanan Halep’in ismi ilk olarak “Ebla
Tabletleri”nde anılmaktadır. Şehir
adını Arapça’da “süt sağan” anlamına gelen “Halebü’ş-şehbâ” kelimesinden almaktadır.
Download