kaynaklarla mukayesesi (ıı) - İSAM Kütüphanesi

advertisement
bilimname XIX, 2010/2, 153-193
HAK DİNİ KUR'AN DİLİ'NDEKİ ARAPÇA ŞİİRLERİN TEMEL
KAYNAKLARLA MUKAYESESİ (II)
Abdulkadir BAYAM
Yard. Doç. Dr., Erciyes Ü. İlahiyat F.
abayam@erciyes.edu.tr
!(alem Sı1resi
[VII, 5258'de] Kalem suresi 1. ayet -(03~ ~.9 ~ı_; 0} "Nun ve kalem ve ehl-i kalemin
satra dizdikleri ve dizecekleri hakkı için."te yer alan nıln (Lı)un "yazı hold<ası demek olan
divit" anlamına geldiğine İbn i\tıyye 1 ve er-Raz'i (ö. 6061121 O)'ye2 atfen, şair ismi
verilmeden şu beyit şahit getirilmektedir:
f?.....Jı E".ı.l~ 0~ı c..a!i- ~~ ~~.ı:! ı.§~ı ı.., ı~J
Vafir bahrindeiçi beyit, es-Sa'lebi'nin el-J(eşf ve'l-beyan'ında3 ni s petsiz olarak
şu rivayede geçmektedir:
rs-<......ıı co.ıJ~ 0~ı c..aJi - ~~ ~ ~ ı.9~ı ı.., ı~ı
[VII, 5277'de] Kalem suresi 16. ayet -ı{çj,;jı Jç ~ ~ .:~.) "Yakında Biz, onu o hortunızmwı
üzerinden damgalayacağız."in tefsirinde tıelirtildiğine göre ayette burun yerinde söylenen
hortum (1 _,b_,~JI), fıl ve domuz burunlarında kullanıldığı ve yüze, burna damga ve dağ en
çirkin şeyler olduğu için bu ifadede büyük bir aşağılama vardır. Hfılbuki yüzde burun, şeref
belirtisi sayılan, en muhterem secde yeri olan bir organdır. Hatta bazılarına göre cemfıl/
güzellik, burundadır ve şu beyit bununla ilgilidir:
~:b- d.l <.)IS J~ı ı.., ı~J ~ - Jb~ ı..A;~ı.9 ı..A;~ı ~ ~ı ~3
Tavil bahrindeiçi bu beyit, Bedrüddin el-1\yni (ö. 855/145l)'nin 1kdü'l-cüman'ında4
aynı rivayet! e Eslrudd!n Ebü Hayyan el-Endelüsl'ye nispet edilse de Ebu Hayyan,
el-Bahru 'l-muhit'te 5 bu beyti ismini beliıimediği bir edibe atfetmektedir. Bu
ı. İbn 1\tıyye, el-Muharreru'l-veciz, V, 345.
Fahruddin er-Rfızi, Mif!ıtilıu'l-ğayb, XXX, 77.
es-Sa'lebi, el-Keşfve'l-beyan, X, 6.
4
· Bedrüddin Mahmüd el-1\yni, 1kdii'l-cüm!ın fi tarihi elıli'z-zeman, thk. M. Muhammed Emin,
el-Hey'etü'l-Mısriyyetü'l-'amme, Kfıhire 1409/1989, Ili, 197.
5 Ebü Hayyan, el-Balırıı'l-Jnıthit, VTI!, 311.
2
3
·
Abdu/kadir Bayanı
154
eserde de rivayet, Hak Dini'nde geçtiği
şekildedir.
[VI!. 5294 'te] Kalem süresi 42. ayet \0_;.6; '·.! ~ .:ı~ı J! .)~j Jt.:. ~ ~ r~} "O
gün hacaktan açılır (işler güçleşir) ve secdeye davet ediHi·ler. o vakit güçfen yetmez. "te geçen
sak (..St.:.) kelimesinin "şiddet" anlamına da geldiğine İbn ~bbas'tan naklenkaili belirtilmeyep
şu beyit şahit getirilir ve ardından lugatçıların bu anlamda birçok beyit rivayet ettikleri ve
bunun da ilgili sözcüğün şiddet anlamında mecaz olduğunu itiraf anlamı ta~ıdığı bildirilir:
,jl... ~ ~ ypJı ..:...01.9.9 - Jl;.ı;~J y..ı-0 &_s§ W ,:ı..
Recez bahrindeki beyit, İbn Ebi Hatim (ö. 327/938)'in Tejstru'l-Kur'tmi'l.tizim·;nddi nispetsiz olarak ve şu rivayetle geçmektedir:
,jt...
J>. ~ y_r:Jı ..:...01.9.9- ,jl;.ı;~ı ypÖ d.ı.s§ ı).;,... J.9
[VII, 5295'te] Kalem suresi 42. ayette geçen sak (Jt.:.) kelimesinin Müşebbihe tarafın­
dan Allah'ın sakı olarak aniaşılmasına karşı Allah'ın cisimlikten yüce olduğu, İbn Mes'fıd (ö.
32/653) hadisi gibi gelen bazı rivayetleri cismani sak (bir cismin baldırı) şeklinde anlamanın
batı! olduğu, ayette "sak'"ın marife değil de nekre olduğu ifade edildiiçten sonra ilkin Hatim
(ö. m. 578)'in şu beyti aktarılır:
ı,.....t ypJI ~ı...,~ ü~ 0!.9- ~ y_p;ll d.!~ 0! y_p;JI ,Yi
Tavil bahrincieki beyit, Hatim et-Tai'ye aittirveDivan'ında7 aynı şekilde geçmektedir.
[VII, 5295'te] Daha sonra da aynı konuda İbnü'r-Rukayyat (ö. 75/694)'ın şu
beyti zikredilir:
ol;.bı!l ~ı r'~ ~- .Ş~.9 d.:'! ~ ~ı Jı:>.l;
Hafifbahrindeki beyit, 'Ubeydullah b. Kays er-Rukayyat'a aittir ve Diviin'ında8 şöy !edir:
~GiJı jl_;;;ıı ~.;.- 1:?~3 ~ .;. f-:1Jı ~jj
[VII, 5296-5297'de] Yine aynı ayette geçen sak ((§t.:.) kelimesinin tefsirinde EbU
Hayyan'dan9 naklen keşf-i sak (sakın açılması)ın işin şiddetinden ve gittikçe büyümesinden kinaye olduğu, Mücahid'e göre de bu şiddetin kıyametin ilk saati ve en fecisi
olduğu, ayrıca bunun Arap dilinde yaygın bir mecaz olduğu dile getirildi!,:ten sonra ilkin
Hiitim'in şu beytine yer verilir:
ı~ y_r:Jı ~ı...,~ ü~ 0!3- ~ ypJI d.!~ 0! y_pJI ;Pi
Abdurrahman b. Muhammed b. İdris er-Razi İbn Ebi Hatim, Tefsiru'l-Kurani'l-'Aziriı, thk. Es'ad
Muhammed et-Tayyib, Mektebetü Nizar Mustafa el-Baz, Mekke-Riyad 1417/1997, X, 3366.
7- Hatim et-Tai, Diwin, şerh: Ömer Fi\rıik et-Tabba', Şeriketü Dari'I-Erkam b. Ebi'l-Erkam-Di\ru'lkalem, Beyrut 1415/1995, s. 44.
ıı. 'Ubeydullfıh b. Kays er-Rukayyat, Divan, şerh: Ömer Hırıik et-Tabbi\', Şeriketü Dari'l-Erkam b.
Ebi1-Erkam-Daru1-kalem, Beyrut 1415/1995, s. 31.
9
- Ebu Hayyan, a.g.e., VTII, 316.
6.
Hak Dini Kuran Dili'ndeki Arapça Şiirlerin Temel Kaynaklarta lviukayesesi (II)
Tavil balırindeki bu beyit, Hltim et-Ta!ye aittir ve Dfvan'ında
10
155
aynı şekilde geçmektedir.
[VII, 5297'de] Sonra bir racizin şu beyitleri naldedilir:
4;§1j) ~ J&>JI ı,Ş.)I~ 0-c.:ı - 4;§Li.tıJ 0-c.:ı ~ 0-c ~-"
4;9!?- ~ FJI ı,Ş~ •!J=- - 4;§t.... ~ ~.ıS a...., ı}
Recez balırindeki bu beyitler, es-Sa'lebi'nin el-Keşf ve'l-beyan'ındaıı nispetsiz
olarak yer almaktadır. Rivayet farkı sadece ilk beyİtte şöyledir:
4;§1j) ~ ~1 ~Jj, 0-'>S -i,;§l.i.;;J 0-'>S ~ 0-'> ~-"
[VII, 5297'de] Ardından diğer bir racizin şu beytine yer verilir:
l.;ı~..9 ~ ":-'.r-!1 Cı~.:ı -J.:ı.l..t91,;§t.... ~ .:ı;-o-t JS
Recez balırindeki bu beyit, es-Sa'lebi'nin
olarak ve şu rivayede yer almaktadır:
el-Keşfve'l-beyan'ındaı 2
nispetsiz
l.;ı~ ~ y.rJI Cı~.s -l.:ı.:i...:..9 4;§L. ~~.ıS
[VII, 5297'de]
Peşi sıra diğer birinin şu
beyti aktarılır:
.jt.... ~ ~ ":-'PJI C..Ol9.;ı- 1.54 j..t .,:,T rl.ci ~
Recez bahrindeki beyit, Ebu Hayyan'ın
olarak ve şu rivayetle geçmektedir:
el-Bahru'l-muhft'indeı 3
nispetsiz
.jl.., ~ ~ ":-'?JI C..Ol9.;ı - 1.54 j..t 0! çl.ci 1~
[VII, 5297'de] Son olarak da bir şairin şu beyti iktihas edilir:
tJI~I.ı-!JI
0-c IJ.ı.s -!,;St.... ~ ~ ~
Meczuü'l-kamil balırindeki beyit, Ebu Temmam'ın Dfvanü'l-Hamase'sindeı 4
Tarafe b. el-' Abd (ö. m. 564)'in dedesi Sa'd b. Malik (ö. ?)'e şu rivayetle nispet
edilmektedir:
Hald<a Siıresil
5
Hatim et-Tai, Divan, s. 44.
es-Sa'lebi, el-Keşfve'l-beytm, X, 19.
12
es-Sa'lebi, a.g.e., X, 19.
ıı Ebıl Ha}'}'an, a.g.e., VIII, 316.
14
· Ebıl Temmam, Divii11ii'l-Haıruise, s. 90
ıs. [VII, 5323'te] Hakka sılresi 17. ayet {a;ıü .i.!.>_ii~~ .!J;j :~-;. ~j ~lo/ji _;li cli.;iıj)-"Öy/e J.d melek, kenarlan
üzerindedir ı•e üstlerinde o gün Rabbinin Arşırıı sekiz.hiimil/taşıyıcı olw:"in tefsirinde İbnü1'Arabi'nin, el-Fiititluitü'l-Mekkiyye'sinin hamele-i 'arş (arşın taşıyıcılarıla ilişkin on üçüncü babında
şu mealde bir nazıınla söze başladığı iffıde edilir:
Arş ve Harnilleri vallahi, Rahman ile mahmuldür, - Ve bu kavil, ma'kuldür.
Yoksa mahlılkun ne havl ü kudreti olur, - O olmasa? Akıl da böyle varid oldu tenzil de.
10-
1
'-
Abdu/kadir Bayanı
156
[VII, 5315"te] Hakka süresi ll. ayet {~~~jı ~ ~~~~~.),b t,j ~!} "Halbuki Biz. o
geçen el-ciiriye (~~l)nin ahd ile Hz. NUh'un
gemisi olduğu i:fade edildikten sonra mutlak olarak gemiye ciiriye (~~~JI) denmesinin de meşhur
olduğu hususunda kaili belirtilmeyen şu mısra şahit getirilir:
su kabmdığı vakit sizi akan gemide taşıdık."te
4.:J~ ~ ~ 4.:J~ ı)~
Basit bahrincieki bu mısra, Ebu Hayyan'ın el-Bahru'l-muhft'inde 16 nispetsiz
olarak ve aynı rivayetle yer almaktadır.
•
[VII, 5333'te] Hakka sfıresi 28. ve 29. ayetler {~tb.L:, ı)s. cli.; .~ı:; ı)s. ~i G/ "Hiçbir
benden yana malını, malıvaldu benden saltanat ve servetim."in tefsirinde
müfessirlerin anlatırnma göre 'Adudi.iddevle lakabını almış olan Fennil Hüsrev b. Büveyh
(ö.372/983) şu şiiri söylemiş ve kendine ga!Uibü'!-kaderlkaderi yenen demiş, ama çok geçmeden delinn iş, dili bu ayetten başkasını söylemez olmuş ve {.J.;;tb.L:, Js- cli.; .d;Jı:; ~ Jii Gj
diye diye can veımişti. İşte o şiir:
- -
şeye yaramac/ı
?-"'~h~.,:,.. ·~.9- ):>.l,l ~ Y! V"ls:Jı
y_r, ~
Remel bahrincieki bu beyitler, es-Se'alibi (ö. 429/l038)'nin Yetfmetü'd-dehı1 inde 17
'Adudüddevle lakaplı Fenna Hüsrev el-Büveyhl'ye aittir ve rivayet farkı, sadece ilk
Cisim ve ruh ve erzal< ve mertebe, - Burada senin tertibinden başka tafsil yok.
İşte Arş odur, suretini tahkik edebilirsin; -Ve Rahman ismiyle istiva eden me'muldür.
O Hamiller sekizdir, onları Allah bilir, - Bugün ise dörttür, buna niçin, yoktur.
Muhammed, sonra Rıdvan ve Malik, - Ve Adem ve Halil sonra Cibril.
Mildile İsnlt11i de ilhak et tam- Sekiz alnı açık yüzü pak"~ lc1-ı.r<-"
Bu nazmın Arapça aslı (basit bahrindedir), el-Fiitülılitü'l-lvfekkiyye'de şöyledir:
J~ Jj-UII.i.b; os-Lo!.>;- J9-"-"-" ~;l4 :ıİJI; j.._....ıı
J,J.'.'; j_u. "-! ~4- o'tıJ- ~ı.ü.o; ,§;.!.$ J:).;. ji;
~~ıs.Uı~.:,.it..ı-4.ı-"ı~'s-'lı'bıı·.~
Jı-olı ~;ll ~4 ,s,_;.....ull;- .,519-'-" : i L. 0! j.._..,..ıı,.o.ı.ü
J.,.ı..;"""t..ı~1.-,.,.ıı9 - ~.lı ı; 4w 1"-"'s
J.~ro-lj.,ı.;.;;,i;- ~t..ı;51ı-"'>ıro-l~
J.,J'-tH ~ .yw s~ -l.i.,o, ~ j.,Eı_,.,.,ı J~ J:l.ıı
Bkz. ivluhyiddin b.el-1\rabi, el-Fiitülıfıtil'l-Mekkiyye, ı, 225-226.
"' Ebü Han·an, el-Bahm'l-mulıit, VIII, 322.
17
· Ebü Mansür i\bdülmelil< b. Muhammed es-Se'alibi, Yetimetii'd-dehrfi me/ıasiııi ehli'l-'asr, thk
Muhammed Müfid Kumeyha, Daru1-kütübi'l-'ilmin•e, Beyrut 1403/1983, Il, 259.
Hak Dini Kur'an Dili'ndeki Arapça Şiirlerin Temel Kaynaklarla Mukayesesi (II)
157
iki beyitte şöyledir:
Müddessir Sillesi
[VU, 5450'de] Müddessir sılresi 4. ayet(~ ~~.9} "Ve elbiseni artık temizle. "te geçen
siyab (':-'9) kelimesiyle ilgili olarak elbise (siyab)nin bazen içindeki sahibinin kendisinden,
elbisesinin temizliğinin de kendisinin temizliğinden kinaye olduğu, "Falanın eteği temizdir:' dendiğinde onun iffetinin ve ahlakırun temizliğinin kastedildiği ifade edildiiçten sonra
bu konuya ilişkin beyider sıralanmalctadır. Gaylan b. Selerne (ö. 23/644) aşağıdaki beyitte
kendisinin ne fücur ne de bir leke ile kirlendiğini ve kirlenmeyeceğini anlatmıştır:
~~ ÖJ~ ..>o ~~ ~ - ?,liı '-:'~ ~ d..l!J J..o.::>--! ~!9
Tavll bahrindeki beyit, eski kaynaldardan et-Taberi'nin Cami'u'l-beyan'ında 18
daylan b. Selerne es-Se~afi'ye şu rivayetle nispet edilmektedir:
~ Q~ LJ.o ~.9 ~ - ?,liı ;;,;; ~ d..l!l J..o.::>--< .;),;ı
"'
...
...
p
...
...
-
[VII, 5450'de] Müddessir sılresi 4·. ayette yer alan siyab ('-:'9) kelimesiyle alakalı olara!<
~tere (ö. y. m. 600), ıY aşağıdaki beyitte si ya b ile nefisten kimiye etmiştir:
f~ ı...all ~ ~pı ~- ~~ J.;_#l
t...o)4 ~
Kamil balırindeki bey it, :A.ntere b. Şeddad'a aittir ve Divan'mda20 şöy !edir:
.
rP-~ ti.ıı cft ~pı ~- ~1:3 ~ ~J4 L~
- ...
- ...
[VII, 5450'de] Siyab (':-'9) kelimesiyle ilgili olara!< İmruülkays, aşağıdaki beyitte siyab
ile kalpten kinaye etmiştir: ~ ciı~ .:ı.o
\,>M ı,;ıW - ~ ~ cii.t... .ıS ı.!.U ..:ııs
Tavllbahrindeki beyit, İmruülkays'a aittir ve Di'van'mda21 şöyledir:
~ ~~ ~ ~~ J.:j -~ 0
cli.L.. ~ ~
Cıı~
[VII, 54.Sl'de] Ayrıca siyab (..,_,9), yakından bürüyen muhit ve zarflardan kinaye ve
mecazdır ki Leyla (ö. y. 80/700) da, aşağıdaki beyitte devenin üzerindeki insanları önce
esvfıba/giysilere,
sonra da koşan devekuşunun üzerindeki tüylere benzetmiştir:
~1 fı.....JI ~~ ~ ~- .S} :ıt9 ..Jl.Q..;. yi~\: ı..:,.~J
18
·
et-Tab eri, Cami'u'l-beytm, XXIIT, 4{)5-406.
Bu şfıirin ölüm tarihi, (m. 614 [?]) şeldinde de verilmeki:edir. Bkz. Cemfıl Muhtar, ''Antere'; DİA,
İstanbul 1991, III, 237.
20
· 'Antere b. Şeddad, Divan, şerh: Ömer Faruk et-Tabbfı~ Dfıru'l-kalem, Beyrut tsz., s. 59.
2
ı. İrnruülkays, Divan, s. 98.
19
·
Abdu/kadir Baytım
158
Tavil bahrindeki beyit, Leyla el-Ahyeliyye'ye aittir ve Dfvan'ında22
şöyledir:
ı_,Lıı t~l ~! ~ ~- ~ ~ ._s~ yı~4 Lo,_;;;)
"'
..
<=
..
Öte yandan ei-Ezheri (ö. 370/980)'nin Tehzfbii'lüğa'sında23 eş-Şemmah (ö. 22/643)'a
biraz
farklı
bir rivayetle nispet edilse de onun
Kıyamet
Dfvan'ında 24
bu beyte
rastlanmamıştır.
1
Sfrresi
Kıyamet sılresi 1. ayet <~ı;aiı i~ ~f ~} "Ya... yemin ederim o kalkım
gününe (yevm-i kıyameye)."te yer alan"~~·~ ye~i;inin olumsuz değil, "hayır vallahi,
[VII, 5472'de]
yok vallahi, değil vallahi" anlamına gelen "d.lll_9 ~" gibi, olumsuzdan sonra yemin olduğuna
İınruülkays'ın şu beyti şahit getirilir:
)i ı,ti rjD.Iı ı,r-~ ~- .ş->"ı..:.ıı a..:ı ~i3 ~
Mütekarib bahrindeki beyit, İrnruülkays'a aittir ve Dfvan'ında25 şöyledir:
··! ·j ·:~ıı .iS~-.':?~Ql i;:;ı. d..ıi~
.ı:: ':?' i r ıt' _-;.9 [VII, 5478'de] Kıyamet suresi ll. ayet {)j_; ~~)."Hayır hayır yok bir siper."te geçen
vezer (;j~)'in aslında ağırlık ınanasından "sarp ve sağlam dağ" anlamına geldiği, böyle dağ­
lar firarileıin sığındığı yerler olduğundan "gerek dağ gerek kale gerek silah gerek insan vs.
mutlaka sığınak, sığınacak yer veya si per" anlamında yaygın olduğu ifade edildikten sonra
bu hususta bir şairin şu beyti aktarılmalctadır:
~1.9 .ıSJ~ ü~l ~ - Jj.9 ~ ~ lo
1!1.>-=1
Mütekarib bahrincieki beyit, Ma'mer b. el-MüsennanınMecazü'l-Kuran'ında26
asıl ismi Reb!'a b. Abdiyaleyl olan İbnü'z-Zi'be es-Sekafi (ö. ?)'ye şu rivayetle
nispet edilmektedir:
.?.JI:ı ~_;,! ü~l ~ - jj_9 <).o ~ lo ..if~
İnsan Suresi
[VII, 5510'da]
-
- -
İnsan suresi 21. aye~ti:.; ad ~ J.9J ı_sl;.; ~.:;.ç..:,ı.; ~U"~ yl;i ~l~}
· {G~ ~ı). ~) "Üstlerinde yemyeşil ipekten ince·v; k;lı~ giysiler var. -GümüŞten bil;zikl~rle
süslenmişler. Rableri, onlara tertemiz bir içki/içecek sunmaktadu:"te geçen şarab (yı),),
bazılarına
Rabbfı.ni
göre sırf rtlhani bir şaraptır ve o da, Allah'tan başka bütün varlıl\lardan geçiren
tecelli dir. Bu konuda ilkin şfur isıni belirtilmeden şu beyte yer verilmektedir:
~ ~.9 t.9J.9 ;Ü ~.9 J~.9 - ols-'> ~.9 I..Ab.J.9 olo ~.9 ol:W
'-'Leyla el-Ahyeliyye, Diı,an, thk. Ömer Farük et-Tabba ', Daru'l-Erkam b. Ebi'l-Erkam, Beynıttsz., s. 83.
:ı:ı. Eb lı Mansür Muhammed b. Ahmed el-Ezheri, Tehzfbii'l-liiğa, thk. İbrahim el-İbyari, Daru'l-katibi'l1\.rabi, Kahire 1387/1967, (..,u), XY, 154.
21
eş-Şemmah b. Dırar ez-Zübyi'mi, Dtwin, thk. Salahuddin el-Hadi, Daru'l-me'arif, Kahire 1968.
25
· İmnıülkays. Dfwin, s. 58.
26. Ma'mer b. el-Müsenna, Mecazii'l-Kuran, II, 277.
Hak Dini Kur'an Dili'ndeki Arapça Şiirlerin Temel Kaynaklarta ıHukayesesi (II)
159
Tavil balırindeki beyit, İbnü'l-Hı.rız (ö. 632/1235)'a aittir ve Dfvan'ında şöyledir:
27
~ ~.9 t.9~.9 )b ~.9 j;.9 - ~ ~.9 ~.9 :Lo ~.9 ~ui.o
[VII, 5510'da] Sonra da İbnü'l-Farız'ın Hamriyye kasidesini bumana üzere
taiyyesindeki. şu beyirle de bunu kastettiği ifade edilmektedir:
..::..ı;.J ~)~ Lo ~ J~ - ı~ ~.9 .jiii ~ ı~l9.91)~
yazdığı, örneğin
Tavil bahrincieki bu beyte, İbnü'l-Farız'ın Divan'ında rasrlanmamıştır. Söz
konusu beyit, en eski kaynaldardan el-Veşşa (ö. 325/937)'nın el-Müveşşa'sında28
nispetsiz olaral< ve aynı rivayerle geçerken Zekeriyya el-Kazvini (ö. 682/1283)'nin
Asaru'l-bilatfmda29 ve Bahaüddin el-'Amill (ö.l03lll622)'ni.nKitabü'l-Keşkul'ünde30
el-Hüseyin b. Mansur el-Hallac (ö. 309/922)'a nispet edilmekte ve farldı rivayerlerle
geçmektedir.
NebeSfuesi
[VII, 5531'de] Nebe sillesi 7. ayet {ı;6_;l .Jı:;,.jıj} "Ve dağları birer kazık."te geçen ve
"yere ya da duvaraçakılan çivi ve kazık" anlamındaki veted (i,S)in çoğul u olan evtad (.:ı6_;1)
kelimesi açıldamrken Araplarda bir kazık çakılmadan bir ev kurulmayacağının mesel olduğu
ve el-Efveh (6. y. m. 570)'in şu beytinde direlderi olmadan bir ev kurulamayacağını, kazıklar
sağlam çalalmadan da bir direk dikilemeyeceğini söylediği belirtilmektedir:
.:ıü.9i 1.)".)3 ~ ı~ı .)~ ~.9 - J.o.ı>
d.)
~! ~ ~ ~ı.9
Basit balırindeki beyit, el-Efveh el-Ev di'ye aittir ve Dfvan'ında31 aynı şekilde geçmektedir.
[VII, 5537'de] Nebe suresi 10. ayet {ı.::.t;ı J;iıı ~j}- "Ve geceyi bir elbise yaptık "te geçen
ve "gece" alarnma gelen !ey! (~ı) ile alakah olarale gecenin karanlığıyla başkalarından, düş­
manlardan ve yırtıcı hayvanlardan gizleınek ... açıktan ulaşılaınayacak bittakım malesatlara
ul<!şmale için bit· pusu hizmeti görmek gibi nice yararlaı·ı bulunduğu ve el-Mütenebbi'nin
İbnü'l-Hırız, Diviin, şerh: Heysem Hilal, II. Baskı, Daru'l-marife, Beyrut 1426/2005, s. 122.
Ebü't-Tayyib Muhammed b. İshak b. Yahya el-Veşşa, el-Müveşşii evi'z-za~fve'z-zurafa, thk. Kemal
Mustafa, II. Baskı, Mektebetü'l-Hanci, Mısır 1953, s. 249.
29
· Zekerin•a b. Muhammed b. Mahmud el-Kazvini, A.siim'l-biliid ve ahbiıru'l-'ibiid, Daru Sadır,
BeyTut 1389/1969, s. 166.
30
Muhammed Bahaüddin el-'Aınili, Kitiibii'l-Keşkıll, el-Matba'atü'l-behiyye, Mısır 1302 h., s. 38.
ı. el-Efveh el-Evdi, Diviin (et-Taraifü'l-edebiyye'de), tahriç: Abdiliaziz el-Meymeni, Lecnetü't-te1if
ve'n-neşr, Kahire 1927, s. 10. Bu arada söz konusu beyit, Ebü'l-Esved ed-Düeli (ö. 69/688)'nin
Diva11'ında aynı rivayetle geçse de hem burada muhakkik tarafından düşiilen bir notta hem de
İbn 'Abdirabbih'in el- 'İkdii'ljerid'inde yine aynı rivayetle el-Efveh el-Evdi'ye nispet edilmektedir.
Bkz. Ebü'l-Esved ed-Düeli,Diviin, thk. Muhammed Hasan Ali Yasin, Müessesetti ifli't-tıba'a ve'ttasvir, Beyrut 1402/1982, s.182, 219; Ahmed b. Muhammed İbn 'Abdirabbih, el-'İkdii'l-ferid, thk.
Abdülmecid et-Terhini, Daru'l-kütübi'l-'ilmiyye, Beyrut 1404/1983, VI, 158.
'ri.
28
3
·
Abdu/kadir Bayanı
160
bu manada şöyle dediği ifade edilmektedir:
':'jS;j
~Wl ,:ıi ~;;;- ~ ı).c .Ş.Jıc. J:UI ("~ ~3
":"'?".:=ll J~..ı.JI 3~
d.:9 .!l.ılj3 - ~~ .ş~ .ı.uo~l ..s.:ı.ı .!ll9_g
Tavil bahrincieki bu beyitler, el-Mütenebbi'ye aittirve rivayet farkıDfvan'ında32
1
sadece ilk beyitte şöyledir:
ym
.sı ~3- ~" ı).c ~.u- ~~
r~ iS:9
- ~t;.iı
..
... ...
[VII, 5538'de] Nebe süresi 14. ayet -(ı.?-t,?-5 :ı.;; '?G·_:ı;~iı ~ 0)_9) "Ve o sıkışan (bulut)lardan şarıl şan! bir su indirdik.''te geçen mu'sırat (üG-;;~ ll)ın anlamlan üzerinde durulurken
haynunet/zamanı yaklaşmak manasıyla i'sar u~~!) dan büluğ çağına eren veya yirmisine
yaldaşan kıza mu'sir ~1) dendiği ve Ebü'n-Necm el-'İcli (ö. 130/747)'nin dipnotta geçen
şu beytinde de bu anlama işaret edildiğine ve olgun üzüm gibi sıkılıp usaresini/öz suyunu
çıkarma zamanı gelmiş şeylereveya cendere, mengene gibi sıkıp usaresini çıkartan kuwetlere
de mu'sıra (~1) dendiği belirtilmektedir:
l.c:>)...oS'! ü.:ı J9 3i ü~ J9- lıı..ı~ ~k lı>~l ~
Recez bahrincieki bu beytirı ikinci mısraı, es-Sa'lebi'nin el-Keşfve'l-beyan'ında33
biraz farklı bir ri vayetle Ebü'n-Necm 'e nispet edilirken İbn ManzGr'un Lisônii 'l"Arab'ında34 biraz daha farklı bir rivayetle Mansilr/Manzfır b. Mersed el-Esedl
(ö.?)'ye nispet edilmektedir. Öte yandan en eski kaynaklardan el-Halil b. Ahmed'in
Kitôbii '!- 'Ayn' ında 35 nispetsiz olarak ilk mısradan önce ve sonra birer ınısra
bulunarak şu ri vayetle geçmektedir (burada sadece ilgili mısralar verilmiştir):
lıı..ıl..o>.! ü.:ı J9 .91 d_,afl J9 - ı..ı.j~ ~k t.;;~ı ~
Telnıir Siı:resi
[VII, 5604'te] Tekvir süresi 8. ayet<+ ~;3 :;;jıı~!3t "Ve o diri gömülen sorulduğu
vakit.':te geçen ve "küçjikken diri olara!\: gömülen kızcağız" anlamındal<i mev'ude (ö;3 ~~),
ve'd (.:ılj)den türemiştir ve o da, Cahiliye Araplarının kız çoculdarını diri diri kabre gömme
adetlerine denir. Bu ayetin tefsirinde Arapların içindeve'di çirl<in görenlerin de bulunduğu,
el-Ferezdalc'ın dedesi Sa'sa'a b. Naciye el-Müc:lşı'i (ö. 9/630'dan sonra) Temim oğulları kabilesinden mev'fıdeleri fidye ile kurtardığı için şu beytinde onunla iftihaı· ettiği bildirilmektedir:
J..l_sj ~ J.:J!Jll\:>-ls - üiJ..ll!jll ~ .ş..iJI .Ş~.9
Mütekarib bal1rindel<i beyit, el-Ferezdal\'a aittir ve DiFt1n'ında36 şöyledir:
3
ı.
el-Mütenebbi, DMin, II, 935.
es-Sa'lebi, el-Keşfl'e'l-beyfm, X, 114.
:>ı. İbn Manzur, Lisfmü'l-'Ara b, ~). rv; 576; (ı..w...), XIV, 389.
35
el-Halil b. Ahmed, Kitabii'l-'Ayn, ~).ı, 295.
36. el-Ferezdak, Diva11, I, 173.
33
·
Hak Dini Kur'an Dili'ndeki Arapça Şiirlerin Temel Kaynaklarta Mukayesesi (II)
161
~~ ~ ~_;ıı ı;;ij '? - ı~ı;Jı ~ .ş~ı ~
[VII, 5610'da] Tekvir suresi 14. ayet<.:....;,;.! ı;;~ G;;f.) "Anlar bir nefis ne hazırlamıştu:"in
tefsirinde kaili belirtilmeyen şu beyitte olduğu gibi o glın sema sıyrılıp bütün hakikat açığa
çıktığı vakit insanın dünyada yaptığı arnelierin kendisini cehenneme mi yoksa cennete mi
götürdüğünü anlayacağı ifade edilir:
J~ fi ~ \)";Si - J~ı ~ıı.:ıı <Sjj ..s~
Recez balırindeki beyit, Bedi'uzzamfın el-Hemedani (ö. 398/IOOS)'ye aittir ve
Diı'an'mda37 şöyledir:
İnşiMk Suresi
[Vll, 5672'de] İnşikak suresi 2. ayet< ..:..i;._9 ~.Jl c..JJ3} "Ve Rabbini dinleyip haklandığı
(bu gerçekleştiği) vakit."te yer alan ezine C.:~,:,i)nin Uz~ (.:ı~b kelimesinden "kulaloermek,
dinlemek" manasma olaralç boyun eğme ve itaatte mecaz olduğuna ve şairin şu beytinde
de ezinu osi~l)nün o anlama geldiğine dikkat çekilmektedir:
ı~~i ~~~.;;ı.ıS::, .:ıı.s- ~.;;,.ıS::,~ ı~ ı~ı ~
Basit balu·indeki bu beyit, EbU Temmfun'mDivanü'l-Hamdse'sinde3 8 Ka'neb
b. Ümmi Sahi b (ö. y. 95/714)' e aittir ve aynı rivayet! e geçmektedir. Diğer yandan
es-Sa'leb!'nin el-Keşfve'!-beyfm'ında39 el-A'şa'ya aynı rivayetle nispet edilse
de bu şairin Divan'ında söz konusu beyte rastlanmamıştır.
[VII, 5680' deJİnşikilk süresi 19. ayet <&b,; ıE;1, ~;J) "Sizler binip binip geçeceksin iz
elbette tabakadan tabakaya."te geçen tabalZ L~) kelimesinin "bir zamandald insan topluluğu" anlamına da geldiği, söz konusu ibarenin "S}~ ~j" (ümmetten ümmete) şeklinde
anlaşıldığı ve Hz. el-'Abbas b. Abdilmuttalib'in Hz: Peygamberi överken söylediği aşağıdal\i
beyiderden ikincisinde geçen tabalç L~)ın da bu manada olduğu ifade edilir:
J9~ıi!JJ.s-'! 0ol.ö_g ı.i>J ~ı C.S~i 0..ı.l_g lcJ d_g
&1> ı~ ~u, ~ ı~ı - f>="J !)! ~!,.., ıJ.o JA.;;
Münserih balırindeki bu b~yitler, eski kaynaklardan et-Taberanl'nin el-Mu'cemü'laynı rivayetle (fakat ilk beyitle ikinci
kebfr'inde'10 el-'Abbas b. Abdilmuttalib'e
Bedi'uzzaman el-Hemedani, Divan, thk. Yüsri Abdülğarii Abdullah, III. Baskı, Daru'l-kütübi'l'ilmiyye, Beyrut 1424/2002, s. 145.
3
s. Ebu Temmam, Divanü'l-Hanıiıse, s. 290.
39
· es-Sa'lebi, el-Keşfve'l-beyiın, V, 63.
·ıo. et-Taberani, el-Mu'cemii'l-kebir, IV, 213.
37
·
Abdulkadir Bayanı
162
beyit yer değiştirmiş ve aralarına bir beyit girmiş olarak) nispet edilmektedir.
Bunun yanı sıra zikredilen il<.i beyitten sadece ikinci beyit, İbn 'Asakir'in Tarih u
medfneti Dımaşk'ında41 yer almakta ve Hassan b. Sabit'e farklı bir rivayetle nispet edilmektedir. Beyitlerin tamamı, İbn Kesir'in el-Bidaye ve'n-nihaye'sinde42
· hem el-'Abbas b. Abdilmuttalib'e hem de Hassan b. Sabit'e nispet edilmektedir
ve sadece ikinci beyitte çok az bir rivayet farkı görülmektedir. Bununla birlikte
Hassan'ın Divan'ında anılan beyitlere rastlanmamıştır. Ebü'l-Hasen el-Basri
(ö. 659/126l)'nin el-Hamasetü'l-Basriyye'sindeyse43 beyitler, Hureym b. Evs
b. Harise (ö. ?)'ye nispet edilmektedir ve sadece ilk beyitte çok az bir rivayet
farkı göze çarpmaktadır.
T:3.rık Slıresi
[VII, 5699' da] Tarık süresi 1. ayet { 0;tbJI; .~ıs} "Yemin olsun ogöğe ve Tanka."te yer
alan tank (0;tbJI)ın her ne olursa olsun g~~eleyin ortaya çıkıp göze gönle çarpan her şeye,
hatta hayali sıiretlere de dendiği belirtilir ve ismi açıklanmayan bir şfıirin şu beytine yer verilir:
<!A ~~ W....J~ ~.ı....- t:}J.A ~ ~~ Jl,#l0-ık
Kamil
aynı şekilde
balırindeki
bu beyit, el-Hfuis b. Hillize {ö. y. m. 570)'ye aittir ve Divan'ı.nda
geçmektedir.
44
[V ll, 5704 'te] Tarık süresi 7. ayet { ~ı)ıj ,:. i ~ıı i-!~ t_;;.~;ı. "Sulp!bel ile sineler arasın­
dan çzkar."in tefsirinde asıl teraib (y.ıi)ı)in göğüs tahtasının eksenini oluşturan ve boyundan
memeler arasına doğru inen kernilder olup etrafı itibarıyla sinenin gerdanhl( talclan yerine
ve hepsine dendiği ve imruülkays'ın şu beytinde ayna gibi cilalanmış diye nitelendirdiği
terilibin kemikler değil sinenin kendisi olduğu ifade edilmektedir:
.
~~...J\S' aı~ ~~- .i.:ılıi.o d-
•l..ô:! ~
Tavil balırindeki beyit, İmruülkays'a aittir ve Divan'ında4 ; da aynı şekilde
geçmektedir.
[VII, 5727'de] Tank süresi 9. ayet -(~ı;.ıı J;3 f~~ "Yoklanacağı gün bütün sırlar."te
geçen seraif (;ı;.ıı)in iyi ve kötü bütiin sırları kapsadığı ve ortaya çıkmasından korkulacak kötü sırlaiı içine alması sebebiyle büyül( bir uyarı bağlamında söylenmiş bulunduğu
açık olduğundan belli bazı sırlara mahsus kılınamayacağı, onun için el-Hasan el-Basri (ö.
Ttirihu m edineti Dımaşk, Ill, 409.
Kesir, el-Bidiiye ve'n-nih!ıye, IU, 369; VII, 201-202. Ayrıca yine aynı sayfalarda Hureym b. Evs'in
el-1\bbas b. Abdilmuttalib'i söz konusu beyitleri Hz. Peygamber' i övmek için söylerken duyduğuna
dair bir rivayet aktarılmalttadır.
43
· Ebü'l-Hasen Sadrudclin Ali b. Ebi'I-Ferec el-Basri, el-Hamiisetii'l-Basriyye, thk. Muhtaruddin
Ahmed, Haydariıbad 1964, I, 193.
41
· el-Haris b. Hillize, Divan, şerh: Ömer Faruk et-Tabba', Daru1-kalem, Beyrut ı 414/1994, s. 75.
45
· İmruülkays, Divan, s. 103.
41
·
İbn 1\sikir,
42. İbn
r
Hak Dini Kur'an Dili'ndeki Arapça Şiirlerin Temel Kaynaktarla lviukayesesi (II)
163
110/728)'nin şairel-Ahvas (ö. 105/723)'ın şu beytini işittiğinde <1.9;lbJJ.9 .~ı.;)tan46 ne kadar
gaflet etmiş diye şairin cahilliğini meydana koyduğu ifade ediln1elctedi.r:
)l_ı...JI ~
f'S: .)_s ö_,_,...,- W:..:JI.s ~1 ~ lo) ~ ~
Tavil bahrincieki beyit, el-Ahvas el-Ensari'ye aittirveDivan'ında47 şöyledir:
'·r:, ,,
-:, · ı.ı =-::.s 'Y-r'- _G;jr.s ..Jiiı
: ~..;ı';;'~
ı·~-~~·~
~:>-"" LrZ' r~-
[VII, 5729'da] Tank süresi ll. ayet (<i) '?'~ :~19)· "Yemin olsun o dönüşü olan/yağ­
murlugöğe."te geçen rec<.ı 8 C<i")l)ın ArapÇa'da "yağmur ve su" anlamında kullanımının
meşhur olduğu hususunda önceel-Hansa (ö. 24/645)'nın beyti şahit getirilir:
~Wl ~..ı..o.JI\) c."}IS- ~ı_,.. U;_s.-:ı.) ..S}
t'.).sJI t"S:
İlk mısraı kamil ve ikinci mısraı seri' balırindeki bu beyit (aşağıdaki iki mısra
ise seri'dir), tam ismi Tı.imadır bint·'Amr b. el-Haris olan el-Hansa'ya aittir ve
Dfvan'ında49 şöyledir:
.t;
~
'·-'J
t..:JI ~~~ . ''ı15- _:•- ~
~the
- :
ı.jl 'f!"Y
-r-.5~--
[VII, 5729'da] Sonra da el-Hüzeli'rıin beyti şahit getirilir:
~~ ~ \) tlllo -1~! Y~J c."}IS ~j
Seri' bahrindeki. bu beyi.t, asıl ismi Mrui.k b. 'Uveyrnir olan el-Mütenahhil
el-Hüzeli (ö. ?)'ye aittir ve Divanü'l-Hüzeliyyin'de50 şöyledir:
~~-"..)~k
-1~! y~ ~~15
~~
.....
..
A'Iasitresi
[VII, 5738'de] ~la süresi 1. ayet {J;.~ı.!Gj ~ı~} "Tesbih et Rabbinin yüce adım."in
tefsirinde ismi eksildikten uzak tutmanın en beliğ bir şekilde isim sahibini eksiklikten uzak
tutmak olduğu, çünkü isim sahibinin yücelik ve kutsiyetinin ismin yücelilç ve nezihliğiyle
ifade edildiği, bu nedenle burada bazılarının,,~ f'IWI ~~ ~ Js::Jl .J!" mısrfunda olduğu gibi
isim lafzı "kaynaştırma için fazladan zilcredilmiştir"51 dedikleri. bazılarının isimden kasıt
isim sahibidir ve bazıları da isim isim sahibinin aynısıdır dedikleri ve hepsinin maksadının
isınin tenzihinden isim salıibinin tenzihi olduğu ifade edilmektedir.
Bu mısraın da içinde bulunduğu tavil balırindeki beyit, Lebid b. Rebi'a'ya aittir
.... Tarık, 86/1.
.,,_ el-Ahvas el-Ensari, Şi'ru'l-Aiıvas el-Ensfıri, thk. ~dil Süleyman Cemal, el-Hey'etü'l-Mısriyyetü1'amme, Kahire 1970, s. 118. Ayrıca bkz. el-Ahvas ei-Ensari, Şerlııı Diwini'l-Ahvas el-Ensari, şerh:
Mecid Tarad, Daru'l-kitabi'I-'Arabi, Beyrut 1415/1994, s. 70.
""· Kelime, Hak Dini'nde geçtiği şekliyle yazılmıştır.
49
· ei-Hansa, Divan, şerh: Hamdıi Tamınas, IL Baskı, Daru'l-marife, Beyrut 1425/2004, s. 122.
50
· Divanii'l-Hüzeliyyin, II. Baskı, Dfıru1-kütübi'l-Mısriyye, Kahire 1995, II, 12.
sı. Buna göre beyitte yer alan "selam ismi"nden kasıt, "selam"dır.
Abdu/kadir Bayanı
164
ve Divan'ında 52 şöyledir:
jJ:;ıol ~ ~ıs ~;; ~ ~.9 - ~ ç)L;JJ ~"""'' (>.3 ~;;Jı u-1!
[VII, 5759'da] Xla süresi 6. ve 7. ayetler~~ ~_;.:kJı ~ .tiı 4ı.ıı ;G ~ ~! .~~ .!ıi)i:.)­
"Bundan böyle sanaKuran okutaeağız da unutmayacaksın. YalinzAllah'ın dilediği bi:ışka.
Çünkü O, açığı da bilirgizliyi de." ile ilintili olarak kaili belirtilmeyen şu beyit şahit getirile- 1
rek istisnanın nefiyde/olumsuzda tekit/pekiştirme için kullanılmasının da meşhur olduğu
vurgulanır:
yjt..s:JJ & .:ı.o Jj~S 0tY -~~.,:,i Y.}:- ~ ~ ~3
Tavil balırindeki beyit, en-Nabiğa ez-Zübyani'ye aittir ve Dfvan'ında53 şöyledir:
~ı:s:ıı ?~ 0: j~ ~- ~~ j ~ ~ ~ 'Jj
Gaşiye stl.resi
[VII, 5775'te] Gaşiye suresi 6. ayet~~ .).., ~~ rı;i, ~.;.Ş). "Yiyecekleri yok ancak
bir kum diken."in tefsirinde bir tür diken yi da yere yapışık dikenli bir ağaç olan şibrık
(..:9:2' )ın kuruyup çöp olmuş haline, bir görüşe göre de üzerinde yayılan hayvanın yağ ve et
bağlamadığı fena bir meraya dari' (<:>_),)ismi verildiği b elirtil dikten sonra ilkin İbn 'Ayzare5~
el-Hüzeli (ö. ?)'nin beyti zikredilir:
::ı:ıp- V:!~' a..:.oı;) ·~..~.:>- - ~ ~~ r.)iı>
l:f ~:ı
Kamil balırindeki beyit, Kays b. 'Ayzare el-Hüzeli'ye aittir ve Dfvanü'lHüzeliyyfn'de;5
şöyledir:
->:ı.;; ~~ ~~4 ~~:ı;. - ıJ$.9- <:>_),ıı
rj;, l} ~
... ...
...
....
[VII, 5775'te] Sonra da Ebu Züeyb (ö. y. 27 /648)'in beytine yer verilir:
~bı.JI <~-"' 0~ lıu...,..ö Jl..a:ı-
15.9j 1:.1 ı,:P 0Vl..:S~I \.?'-J
Tavil balırindeki beyit, Ebu Hayyan'ın el-Bahru'l-muhft'inde56 asıl ismi
Huveylid b. Halid olan Ebtı Züeyb el-Hüzeli'ye aynı rivayede nispet edilirken
daha önceki bir eser olan İbn 'Atıyye'nin .el-Mulıarreru 'l-vecfz'inde57 aynı şaiı·e
şu rivayetle nispet edilmektedir:
~eı~t.u...;-Ö.lli;:ı-~ı~ı.._;;::..:ıvı..:s~ıi.?'-J
Bununla birlikte Ebu Züeyb el-Hüzeli'nin ne Dfviin'ında58 ne de
şiirlerini
bir araya .
Rebi'a, Divan, s. 79.
Divan, s. ıs.
;.ı. Hak Dini Kuran Dili'nde "İbn Azzare" biçiminde yazılıdır. Bkz. Hak Dini, VII, 5775.
55
DfvamTI-Hiizeliyyin, III, 73.
56. Ebu Han·an, el-Bahrıll-mulıit, VIII, 460.
5
'· İbn i\tıyye. el-Muharreru'l-vecfz, V, 473.
55
Ebfı Züeyb el-Hüzeli, Divan, şerh: Sfıhfun el-Mısri, ei-Mektebü'l-İslami, Beyrut 1419/1998.
5
z. Lebid b.
53
·
en-Nabiğa ez-Zübyani,
Hak Dini Kur'an Dili'ndeki Arapça Şiirlerin Temel Kaynaklada ıHıtkayesesi (II)
165
getiren Divanii'l-Hiizeliyyin'de anılan beyte rastlanabilmiştir.
[VII, 5780'de] Gaşiye suresi 15. ve 16. ayeter <J5~ ~Gj~ .~~ ~J~~) "Dizilmiş
koltuklar, yastıklar, serilmiş nefis döşemeler."in tefsirinde ıs: ayette geçen ve "dayanmak
için koyulan koltuk yastığı" anlamındaki nümruka (~~)run çoğul u nemarık (ı..9J~) ile 16.
ayette geçen ve "nefis, kıymetli döşeme" anlamındaki zürbiyye (~~j)nin çoğulu z;rabi (Cr.@
birbirinin yerine de kullanıldığından el-Cevheri'nin es-Sıhah'ınıiı. bunların arasını ayırdiğı,
nitekim Hind'in şu recezinde de nemarık (ı..9J~)ın zerabi (l;>!@ anlamında kullanıldığı, çünkü
adeten yastık üzerinde yürünmeyeceği ifade edilmektedir:
.j).o.;JI ~ ~- .j)b ü~ .pj
Meczfıü'r-recez balırindeki beyit, en eski kaynaldardan el-Vakıdi'nin el-Meğazfsinde 59
yalın bir şekilde Hind' e aynı rivayet! e ve İbn İshak'ın es-Sfretü 'n-nebeviyye'sinde 60
daha açık bir biçimde Hind bint 'Utbe (ö. 14/635)'ye, ama daha farklı bir rivayetle
nispet edilmektedir. İbn Kuteybe (ö. 276/889)'nin Edebii 'l-kiitib'inde 61 yine
Hind bint 'Utbe'ye Elmalılı ile aynı rivayede nispet edilmektedir. Buna karşılık
Ebu ·Ubeyd el-Bekrl (ö. 487/1094)'nin Mu'cemü mesta'cem'inde62 Hind bint
Beyaza (ö. ?)'ya aynı rivayetle ve ez-Zebidi'nin Tôcü'l- 'arus'unda63 ez-Zerka
ei-İyadiyye (ö. ?)'ye iki mısra arasına bir mısra girmiş olarak nispet edilmektedir. 64
Fecr Sılresi:
[VII, 5802'de] Fecr sılresi 7. ayet< :~ı '?'~ f.>!)- "Yüksek sütuntarla dolu İreme"te geçen
İrem (r.)!} ileilgili üç görüşe yer verilmektedir. Bunlardan ikincisi şöyledir: er-Razi'nin nakline
göre Ebu Rükayş, İrem (r.)!)in çoğulu durumundaki
ve şu mısraı inşad etmiştii:
üri'ım (çJd), '~d'ın kabirleridir" demiş
~ı .ş:;ı~ r.ıui ~&ı
Recez bahrincieki bu rnısra, en eski kaynaldardan el- Halii'inKitabü'l- .:4.yn'ında65
nispetsiz olarak ve aynı rivayede yer alırken mısraı da içren beytİn tamamı, Ru'be
b. el-' Accac'a aittir ve Dfvdn'ında66 şöyledir:
el- Yakıdi, Kitabifl-Meğiizi, ı, 225.
İbn İshak, es-Siretii'n-nebeviyye, I, 335.
oı. Ebu Muhammed Abdullah b. Müslim İbn Kuteybe, Edebü'l-katib, Dfıru Sadır, Beyrut 1387/1967, s. 92.
r,ı. Ebu 'Ubeyd Abdullah b. Abdi!'aziz el-Bekri, lviu'cenıü me'sta'cem min esmai'l-bilad ve'i-mevazı',
thk. Mustafa es-Seld<a, 'Aiemü1-kütüb, Beyrut tsz., I, 70.
63. ez-Zebidi, Tacii'l-'anls, (J;.1,), XXVI, 66.
&ı. Ayrıca bu beytin devamında gelen"~LiS 1~ .:ıı" recezinin Hi nd bint Tarık b. Beyaza el-İyadiyye (ö.
?)'ye ait olduğuna ilişicin bilgi verilmektedir. Bkz. Ebü'l- Kasım Abdurrahman b. Abdiilah el-Has'aıni
es-Süheyli, er-Ravzu'l-üniif, ta'lik: Mecdi b. Mansur, Daru'l-kütübi'l-'ilmiyye, Beyrut tsz. III, 248.
65
· el-Halil b. Ahmed, Kitabü'l-fl.yn, (,o)),VIII, 296.
66. Ru'be b. el-'Acdk, Divan, s. 24.
59
60·
Abdu/kadir Bayanı
166
:,
....... "'...
~ .. ı .......... ::
_...
~ı <:?:?'%5 ~- ~...., p
G,p-,j
;':..
<>-: ~;!.~
[VII, 5805'te) Fecr suresi 10. ayet \::6j~ı..ş~ .)_;t.~s}" Ve o kazıkların sahibi FiraJiun'cı''te
geçen ve "kazı k" anlamındaki veted (.is) in çoğul u olan ev ta d c~G;h [~6~1 ı.s.)] ile ilgili olarak
bunun Firavun'un askerinin ve konduldan yerlerde çaktıldarı çadır kazıklarının çolduğıı,
işkencelerinin şiddeti ve şilirio şu mısrada dediği gibi kuvvetli mülk ve rica! sahibi olması
anlamlarından kinaye olduğu ifade edilir:
.:ıt;3 yı ~lı l!llo J.lô ~
Bu mısraın da içinde bulunduğu ka.rnil balırindeki beytin tamamı, el-Mufaddal
ed-Dabbi'nin el-Mufaddaliyyat'ında67 el-Esved b. Ya'fur en-Nehşeli (ö. y. m.
600)'ye şu rivayetle nispet edilmektedir:
:.6j~ı ~ ~ j,t:; ~- 4 ~ı~~~~;
..
... -
:s
....
-....
~
... -
..
...
•
Beled Sitresi
[VII, 5839'da] Beled sılresi 10. ayet<~~~ ~~J;,j) "(Ona) İki de tepe gösterdik. "te geçen
ve "iyilik ve kötülük yolları" anlamına da gelen necdeyn (.J:!~I)in açıldamasında insanın
çok zalim ve çok cahil olmasının da olgunluk ve yükselişinin de genel olarak mutlaka fıtrat/
yaratılış gereği değil, tali sebepler ve illetler nedeniyle olduğu, bu nedenle şu beyti söyleyen
şrurin nefislerde zulmü yaratılıştan ve doğal sayıp da yalnız iffeti sonradan ortaya çıkan bir
illet ile ilietlenmiş saymasının doğru olmadığı, insanın iyiliğe da kötülüğe de istidatlı olara!<
ikisine de tali sebep ve illetle yürüdüğü, hangisini hedeflerse ona gittiği ifade edilmektedir:
~ ~ a.b.\9 ~ ll> - J:?'i ~ls U"~' ~ ı.).o ~ı
Kamil ball!'indeki bu beyit, el-Mütenebbi'ye aittir veDivan'ında68
şöyledir:
~
die 1.) - ~Cı~ IY's-ıilJı
~1$
- ':J akl§
"' ...... " ...
- ~
.....
Şems
Sitresi
(Vll, 5856'da] Şems sılresi 7. ayet <lkı_;.:. ı.;;_;~_;~ "Ve birnefseve onu düzenleyene."in
tefsirinde dipnotta istihdam konusuna şöyle değmili~: Bir zamir, merciinden murad edilen
anlamdan diğer bir anlamda kullanılırsa ona istihdam denir. Örneğin kaili belirtilmeyen şu
beyitte şair, "bir kavmin arazisine sema indiğinde biz o semayı otlatırız, o kavim öfl<elense
bile" dediğinde ilkin semayı "yağmur" anlamına, sonra ona raci olan ~~j'dald zamiri "ot"
anianuna kullanaral< istihdam yapmıştır:
~~ l,g)IS' ~!.9 ()~J- ~,gS UÖJ~ .t.....Jı Jjlll>J
Vafir bahrindeld bu beyit, ez-Zebidi'nirı Tacü'l-arıJs'unda69 çok az bir rivayet
farkıyla el-Ferezdak'a nispet edilse de şairin Dfvan' ında ilgili şii re rastlanmamıştır.
67
· el-Mufaddal
ed-Dabbi, Divfınü'l-Mıifaddaliyyat, s. 449.
ei-Mütenebbi, Divan, I, 490.
69
· ez-Zebidi, Tfıcii'l-ariis, (s..,.....), XXXVIII, 303.
,;ıı.
Hak Dilıi Kur'au Dili'udeki Arapça Şiirlerili Temel Kayuaklarla Mukayesesi (II)
167
Lebld b. Rebl'a'nın amcası Mu'avvid el-Hukema lakaplı
Muaviye b. Malik (ö. ?)'e çok az bir rivayet farkıyla nispet edilmektedir. Öte
yandan en eski kaynaklardan İbn Kuteybe'nin Edebii '1-kôtib'inde 71 nispetsiz
olarak ve aynı rivayetle geçmektedir.
Lisônü '1- 'Arab'da
70
[VII, 5863'te] Şems suresi 10. iiyet-(Gıt.:~ ~.:;_,li ~.9} "Ve ziyan etmiştir/zarara uğra­
mıştıronu kirletip gömen."teyer alan dessa (_;,;) fiilinin mastan olan tedsiye (a;..,~)nin ve bu
fiilin aslı kabul edilen dessese (U...:.~) fiilinin mastarı olan tedsis (V":"":ı:i)in "çok dess yapmal<
(bir şeyi gömmek) ve desise/hile yapmal<, bir şeyi desise/hile ile boiup fenalaştırmak ve pek
örtüp gizlemek. gömmek" manalarma geldiği ifade edildilcten sonra bu anlam çerçevesinde
şair ismi verilmeden şu beyit naldedilir:
~
J.o!Ji .c.o cill~- ~is [)Al' ..::....,...,, ~Ş.iJI ..:.Ji.9
Tavil balırindeki beyit, el-Ezheri'nin Tehzibü'l-liiğa'smda72 Tay kabilesine
mensup bir adama farklı bir rivayerle nispet edilirken daha eski bir kaynak
durumundaki İbn Düreyd'in Cemheretü'l-liiğa'sında73 nispetsiz olarak ve şu
rivayede geçmektedir:
~ J,ı} ~ ,ill~ - c...,..~\9 Ip~ .ş.lJI 2;1.9
DuhaSô.resi
[VIII, 5899'da] Duha süresi 6. ayet-(-ss~~ .!ı~
filr "O, seni biryetim iken barmdırmadı
mı?"in tefsirinde Hz. Peygarnber'i dedesi Abdülrrluttalib'in de vefatından sonra koruması
altına
alan an1cası Ebu Talib'in, kardeşi ~bbas'a anlattığına göre Hz. Peygamber, küçüklü-
ğünde çocuklar oynarlarken de onlarla beraber durmazdı ve büyük bir feyiz alametiydi. Bu
hususta kaili belirtilmeyen şu beyit zilcredilrniştir:
I)Llı~l &L..ı ~~~}i- o~ ö,ı...... ~ y~ J.&.o)l ı)
Karnil bahrincieki beyit, Muhammed-i 'Avfl (ö. 629/1232)'nin Lühabü'lelbab'ında74
nispetsiz olarak ve şu r~vayetle geçmektedir:
.:ıı..;:.;.ıı ~ı.;:, ~~ı )i- ;ı,~ ~~ı.;.:.~~~~~
İnşircih Sô.resi
[VIII, 5922'de] İnşirah süresi 4. ayet 16)-.) di G§.:;j) "Ve yükseltmedik mi senin şamnı?"in
tefsirinde belirtilcliğine göre Allah denili~ce-c:uıı ~! dJ!~) Hz. Peygamber de beraber anılır
o. İbn Manzılr, Lisanü'l-'Arab, (~),XIV, 399.
;ı. İbn Kuteybe, Edebü'l-ktitib, s. 100.
7
n el-Ezheri, Telızibü'l-lüğa, thk. Ahmed Abdül'alim el-Berdılni, ed-Daru'l-Mısriyye, Kahire tsz.,
(t...w), XIII, 41.
73
· İbn Düreyd, Cenıheretü'l-liiğa, II, 1058.
7
''· Muhammed-i 'Avfi, Lübtibü'l-elbab, nşr. Sa'id-i Nefisi, Çap-ı ittihad, ysz. 1333 hş., s. 66.
Abdu/kadir Bayanı
168
(<!lll j;,j ~),bu nam ve şan, birlikte anılma ise heryüksekliğin üzerindedir. Nitekim Hz.
Hassan'ın şu beyti bu yüksekliğe işarettir:
~..3 t~ ~.#-o <!lll 0.o - ~~ ö~ ~)'i
~~ ı)~j.c.JI ~JI ı.) JlS 1~! - ıı.o...l -.,1! ~1 f-"'1 d.ltfl ~~
Tavil balırindeki bu beyitler, Hassan b. Sabit'e aittir ve
geçmektedir.
Dfvan'ında75 aynı şekild~
TinStiresi
[VIII, 5936'da] Tin süresi 4. ayet<\""'~~~ ı.) .Sı.;;.itıı ~..ii!! "Biz, insanı en güzel bir
biçimde yarattı k. "te geçen takvim (1"-'_s.Q:; fı(eli~esi ~Çılda~ırken bir başka deyişle gerek fiziki
ve bedeni bakımdan gerek ahlak ve maneviyat itibarıyla ruhani bakımdan insanın en güzel
bir kıvaına erebilecek en güzel bir biçimde yaratıldığı hususunda Hz. Ali'nin şu beyitlerine
yer verilmiştir:
~ l.o.9 o!l;.o l!ljb.,9- ~ ~.9 ~ 1!1,913.:ı
~~ı ~ı..ıı ~#1 ~.9- .xf= f.P.'
I!Ui ~_)j.,9
Mütekarib balırindeki bu beyitler, Hz. Ali'ye aittir ve Divan'ında 76 şöyledir:
_ra;3La~ o!l;.o ~,9b~ - ~ k_9 4 ~_91_9.:ı
~~' (Ji:sJı .s#'4.9 -.d=
rP. clii ~.9
Alak Stiresi
[VIII, 5957'de] Atak süresi 9. ve 10. ayetler (J;; 1~! ı:i.;,C .~ .ş.liı ~tl) "Baksana o
nehyedene. Bir laı!u namaz laldiğında." ile ilgili olarak Ebu Bayyan'dan şöyle nakledilmiştir:
"et-Tebriz! şöyle demiştir: Burada namazla kastedilen, öğlenamazı dır. Denilmiş
ki bu, İslam'da ilk kılınan cemaat (namazı)tir. Ebu Bekir, Ali ve ilk müsliimanlardan
bir cemaat beraberdi, bunlar namaz kılarlarken Ebü Talib, oğlu Cafer'le uğramıştı, ona
haydi aıncanın oğlunun yanında sen de kıl dedi ve sevinerek gitti. Ebu Tiilib, şu beyitleri
söylüyordu:
Münserih balırindeki bu beyitler, EbU Ta.Iib'e aittir ve Dtvan'ında78 şöyledir.
Hassan b. Sabit, Divan, s. 49.
Ali b. Ebi Talib, Dtvan, ysz. 1382/1963, s. 57. Diğer baskıda ise ... ~iJL~ L:ı ...,...,..,.; L:ı9 ... rivayetiyle
yer almaktadır. Bkz. Ali b. Ebi Talib, Divan, Beyrut 1405/1985, s. 86.
n. Ebu Hayyan, el-Bahru'l-muhit, VIII, 493.
7s. Ebu Talib, DMm, s. 22.
75
·
76
·
Hak Dini Kur'an Dili'ndeki Arapça Şiirlerin Temel Kaynaktarla Mukayesesi (II)
169
...,.,JJıs
..
..~~ 0... ı~ı ~- ~
- ... 1~3 Ç.k. 0ı
'
ı,?.is ~ ~ ı)))
'
'
v>-i - ~
ıJ.!I ı_;,iı3 ~.li-i ~
~
.J~- ~s~~
...
- ji:,.ı ~ <tl.Jis
....
Kadir Stiresi
[VIII, 5984'te] Kad.ir süresinin tefsirinin sonunda el-.A.lusi'den79 yapılan alıntı ya
göre Sofıyye ıstılahında Kadir gecesi, Allah yolunu tutaı1ın, Halde'ın mahbubuna
nispetle kadir ve mertebesini tanıyacağı özel bir tecelliye erdiği gecedir ki, o gece
Allah yolunu tutanın ayn-ı ceme 80 ve marifette baliğler/yetişkinler makamına ilk
girmesi vaktidir. Nitekim İbnü'I-Hirız, bu anlamda şu beyti çok güzel söylemiştir
ki onda ayrıca Cuma gününün Kadir gecesinden daha faziletli olması görüşüne
de iş~ret vardır:
Tavil balırindeki beyit, İbnü'l-Farız'a aittir ve Dfvan'ında81 aynı şekilde geçmektedir.
Beyyine Stiresi
[VIII, 5986'da] Beyyine süresinde ayetlerin tefsirine başlaı1rnadan önce verilen
bilgide rnufassalların 82 evvelinin nereden başladığı hakkında ihtilaf edilmişse de
salıili olan H ucurat'tan başlamasıdır dendikten sonra İbn Ebi Şerif'in 83 bu ihtilafı
şöyle nazmettiği ifade edilmektedir:
~3 ..SIS3 CılSI..:ığ :..S~- (}i ciJ34 ı:i~ J.:ı.ğ.o
~~~~ l;jjl~ ·~ ·~3- ~~ .~3 ,ı!Uo ·~l.:r3
Tavil balırindeki bu beyitler, İbn ı..bidin (ö. 1252/1836)'inMinhatü'l-Halı!(mda84
İbn Ebi Şerif (ö. 923/151 7)'e aynı rivayetle nispet e<lilrnektedir.
el-A.ıüsi, Riihu'l-meant, XXX,
199-200.
cem; tam cem hfıli, cem halinin ta kendisi. Bu hfılde bulunan süfi, her şeyi yok ve fani, sadece
Allah'ı var ve baki olarak görür. Bkz. Süleyman l.nudağ, Tasavvııf Terimleri Sözlüğü, Il. Bask,,
Marifet Yay., İstanbul 1995, s. 74.
sı. İbnü1-Fıirız, Dtvtın, s. 49.
sı. Hucurat süresinden Burüc süresine kadar "tıvfıl-i mufassal'; oradan Beyyine süresine kadar "evsat-ı
mufassal" ve bundan sonrakilere de "kısar-ı mufassal" denir. Bkz. Hak Dini, VIII, 5986.
83. Hak Dini Kur im Dili'nde "İbn Şerif" biçiminde yazılıdır. Bkz. Hak Dini, VIII, 5986.
84· Muhammed Emin b. Ömer İbn 'Abidin,Minhatü'l-Htılık 'ale'l-Balıri'r-raik, el-Matba'atü1-'ilrniyye,
Mısır 1311 h., I, 360.
79
·
00· Ayn-ı
Abdu/kadir Bayanı
170
Adiyat Sitresi
[VIII, 6018'de] Acliyat sılresi 2. ayet <~j§ Ü~J~~) "Çakarak da ateşler saçan."in
anlamlarından biri de, "~\ üı;..,.~~" yani "işi baş~. istediklerini bulmuş, gaza veya hac
her ne ise isteklerinde başarıli olmuş olanlar"dır. Çünkü hacetini bitirmiş, işinde başarılı
olmuş kimseye"..;,.:i.ij .s)3i" (O çakmağını çaktı) denilir ki "muradına erdi" demektir. Bu şekilde
münciha, cem:iatin vasfı olup"~ c&~" (muradına eren toplum) manasma dönüktür
yahut atların süvarilerinin vasfını açıldamadır. Bu manada Cerir'in şu beyti zikredilmiştir:
l.:ıüj ly.ı.S ı::ıı ~b.sl.s - l.:ılr." ~.ıS\ .:ıj~l Ü.J..<.S
Vafir balırindeki beyit, Cerir b. 1\tıyye'ye aittir ve Divan'ında85 şöyledir:
66~ ı;.:l§ ı::,ı ~G.9ls- r,ı~ ~jl ~}ııı u~;
Kari'a Sitresi
[VIII, 6034'te] Kari'a sılresi 6. ayet <~JI~ Gili ~ t:ı~) "İşte o vakit mizanları/tartıları
ağır basan kimse."te çoğul sigasıyla "~jl~" buyurulması, ya <&J..:.~ı ;ı.;. 2;.15) 86 "Ad gönderilen Resulleri ya/anladı" ayetind;ki çoğul (&J.,:.~ı) gibi tazirn/yüceitme için veya
"~1 ~ 2;G" (Saç ayrım yerleri/başın ortası, tepe lcısımları ağardı) cümlesindeki çoğul
(~~~)gibi parçaları/kısımları bakımından yahut şairin şu mısraındaki çoğul(<.>"~)
gibi itibari değişimle fertlerinin çoğalması bakımındandır denmiştir:
<.>"~ e.ı....t .sli.9.Y. 0\ıW
Kamil bahrindeki bu
Divanü'l-Hamase'sinde87
aittir ve
mısraın
el-Eşter
da içinde bulunduğu beyit, Ebu Temmam'ın
en-Neha'i/Malik b. el-Hfuis (ö. 37/657)'e
şöyledir:
[VIII, 6037'de] Kari'a sılresi 9., 10. ve ll. ayetler <~ı;. j6 .~ ~ .!ıG;1 ~;.~ı;,~~). "O
vakit onun anası lıfıviyedir. Ve bildin mi haviye nedir? ](ızıŞmış bir ateş."in tefsirinde "ü"mmi
haviye" ile ilgili açıldamaya göre Araplar bir kimsenin helakine dua konumunda kinaye
yoluyla "~l 0_;,; (Anası ağlayıp düşesi, bayılası) derler. Bununla birlikte" d.uı .;]3@" (Allah canını
n
alası, kahrolası) duası gibi"~~ 0_;,; duası da, her zaman meydana gelmesi istenen dualardan
n
olmayıp taaccüp, tal<dir ve övgü için de söylenir. İşte bu hususta Ka'b b. Sa'd el~Ganevi (ö.
y. m. 612)'nin şu beytinin bu kabilden meşhurolduğu ifade edilmiştir:
y.s~ !.>:=" J::l!l.:ıY. ı::,ı...s -~.:ı~ ~1 ~ l.o d.oi .:.ı~
ss. Cerir b. 'Atıyye, Divan, s.
""Şu'ara,
113.
26/123.
"'· Eblı Temmam, a.g.e., s. 27.
Hak Dini Kur'an Dili'ndeki Arapça Şiirlerin Temel Kaynaklarla 1Hukayesesi (Jfj
171
Tavil bahrindeki beyit, el-Asma'i (ö. 216/83l)'nin el-Asma'tyyat'mda88 Ka'b
b. Sa'd el-Ganevi"ye şu rivayetle nispet edilmektedir:
~ :-:
• 3.9:
',,;,1 ';•l;t;; -G~t<:.,:.~!,II~Lo.;,;iu.:-­
u:: c>:-"
~
:9 -- c..-:·!Jib
[VIII, 6037'de] Sonra el-Hamase'nin
şu
beyitlerinin de o kabilden
olduğu
belirtilmiştir:
Lo~~ y~i L><> .:ı~ -1~>"' f-9: ~ l~lc ~i Ü!Jib
lc.L..ı ..:ıs-oJI ~ L><> 1~_,: .:ıis - ~.;_,.,.; ~ ı...aı[3[3A ,:,i IJ!i
tc_,si ..:ı_g.c.Jı ~ G.:..a 1.3G .:,s;ı3 - ö_ri ı_g;ıs:ı ı3) ~i .sJS
Tavil bahrincieki bu beyitler, Ebu Tenımam'ın Dfvanü'l-Hamase'sinde89
Ümmü's-Sarih el-Kindiyye (ö. y. m. 609)'ye90 aynı rivayetle nispet edilmektedir.
TeMsür Sftresi
[VIII, 6045'te] TekilsUr suresi 2. ayet -(~ti;J1 ~jj .);}:'Ta ziyaret edişinize kadar
kabirieri "in tefsirinde bu ayete verilen anlamlar uzerinde durulurken kab ir ziyaretinin ölüm
halinden veya ölümden ibaret olduğu hususunda önce el-Ahtal'ın şu beyti alctanlınıştır:
~ .;3~ .gi .:ıtc..aıı~Sı~ - ~ ~ fwı ~~ 1)1
Recez bahrindeki bu beyit, İbn Manzfır'un Lisanü'l-'Arab'mda91 Müdrik b.
Hısn
el-Esedl (ö. ?)'ye farklı bir rivayetle nispet edilmektedir. Bunun yanı sıra
97711 570)'nin Tejsfru :~-Siraci 'l-nıiinfr'inde92 el-Ahtal'a az bir rivayet
farkıyla nispet edilse de bu şiiiri n Divan' ında 93 söz konusu beyte rastlanmamıştır.
Diğer yandan daha eski kaynaklardan İbn Di.ireyd'in Cemheretü 'l-liiğa'sında94
nispetsiz olarak ve şu rivayetle geçmektedir:
eş-Şirb!ni (ö.
~ )_g~ _;i ~LJ.ı1 ~~~ - ~ ~ fWI ~~ .;J
Sonra da Cerir'in el-Ahtal'a şöyle dediği ifade edilmiştir:
t.Aı.;lsj f~i ~ts - ı!.Ulc J!i .;#1 .;lj
Mütekarib bahrindeki bu beyit, Cerir b. 'Atıyye'ye aittir ve Dfvan'ında95 şöyledir:
Ebu Sa'id 'Abdülmelik b. Kureyb ei-Asma'i, el-Asma'iyyat, thk. Muhammed Nebi! Tarifi, II. Baskı,
Dfıru Sadır, Beyrut 1425/2005, s. lll.
89
· Ebu Temmam, Divanü'l-Hamase, s. 167.
90
Bu şairin adı, Üm mü Sari' ei-Kindiyye şeklinde de geçmektedir. Bkz. Yakut ei-Hamevi, Mu'cemü'lBiildan, II, 200.
9
ı. İbn Manzfır, Lisanü'l-'Ara b, (-'-"-"), lll, 266.
qı Muhammed b. Ahmed eş-Şirbini, Tefsinı's-Siriici'l-miiııir, Daru'l-kütübi'l-'ilmiyye, Beyrut tsz., IV. 675.
ı ei-Ahtal, Şi'ru'l-Ahtal, thk. Fahruddin Kabave, IV. Basla, Daru1-fikr, Dımaşk 1416/1996.
9>. İbn Düreyd, Cemheretii'l-lüğa, (,.,....,),II, 659. Aynı eserde III, 1300'de ise rivayet biraz daha farklıdır.
95. Cerir b. 'Atıyye, Divan, s. 235.
68
9
·
172
Abdu/kadir Bayanı
Asr Sitresi
[VIII, 6070'te] Asr süresi ı. ayet {;,;jıj) "Yemin olsun ki asra."te geçen asr ~lı),
çoğunlulda dehr ile tefsir edilirken millessirler dehr ve zaman demişler ve asrı c;lehr ile
tefsirde ve dehir ve zamana yeminin hikmetinde de birkaç açıklama şeldi ortaya koymuş­
lardır. İşte bunlardan ikinci açıklama şeldinde (dehrin Yüce Yaradan'ın kudretini gösteren
her türlü acayiplilderi kapsayıcı olması) zamanın nasıllığıyla ilgili olarak bir Arap şairinin
şu beytine yer verilmiştir:
.UlS"p ..S} ~.9 .:ı~ı ~ -t.ı.ı ı.?.rrJ ~ .)le.)ll
Kfunil
balırindeki
beyit, Nizamüddin
en-Nisabılri
..s).g
(ö. 730/1329)'nin Tejsfru
Garaibi'l-l(ur'tm"ıncJ.a96 nispetsiz olarak ve şu rivayede geçmektedir:
<GlS"p ..s;J. ~3 ..:ı~ı ~ -Lı.ı ..Ş.P.j ~ ı.Jlc)ll
,ds
[VIII, 6072'de] (Asr sılresi 1. ayette) Dödüncü açıklama şekline göre, insan
ömrünün hasılı/semeresi demektir, zaman geçtikçe insanın ömrü eksilir ve bu
nedenle kendisinden bir cüz gitmiş bulunur. Bu konuda kfıili belirtilmeyen şu beyit
zikredilmiştir:
Vafir balırindeki beyit, en-Nisaburi'nin Tejsfru Garaibi'l-Kuran'ıııda97 nispetsiz
olarak şu rivayede yer almaktadır:
~ •<f" ~:ı-~ r r:ı: .ro le ı:ıı
[VIII, 6072'de] (Asr süresi 1. ayette) Dördüncü açıldama şeldinde insanın geçen
cüzünün yerine ne kazandığını hesap etmeyip gün geçtil<Çe büyüdüğünü zarınettiği, hatta
vakit geçirmekle eğlendiği ve rahat ediyorum diye sevindiği ifade edilerek yine şair ismi
verilmeden şu beyit zikredilmiştir:
J::o-~ 1 .:ı.o ~ ~ r:H. JS".g - ~ r~~4 ~)ı.;J uı
Nizamüddin el-Hasen b. Muhammed b. Hüseyin el-Kummi en-NisabCıri, Tefslrn Garaibi'l-Kuran
ve reğaibi'l-Furkan, tahriç: Zekeriyya 'Umeyrat, Daru'l-kütübi'l-'Umiyye, Beyrut 1416/1996, VI, 558.
97
· en-NisabCıri, Tejstrn Garaibi'l-Kııran, VI, 558. Aynca ilk mısra, es-Se'alibi'nin et-Temstl ve'lmııhiidara'sında Cahza el-Bermeki {ö. 324/936)'ye nispet edilmektedir ve beytin tamamı şöyledir:
%.
~_;.o p~_;.o t..l;!- ı;J.;.i JU ...S .s.WI.;,is log
Bkz. Eb ii. Mansıir 'Abdilimelik b. Muhammed es-Se'a.Jibi, et-Temstl ve'l-mulıiidara, thk. Abdülfettah
Muhammed ei-Hulv, II. Baskı, ed-Daru1-'Arabiyye, ysz. 1983, s. 107.
Hak Dini Kur'an Dili'ndeki Arapça Şiirlerin Temel Kaynaktarla ıHukayesesi (II)
173
98
Basit bahrincieki beyit, İbn 1\saldr'in Tarfhu medineti Dımaşk'ında hem
el-Fudayl b. 'İ yaz (ö. 187/803)'a hem de Muhammed b. Yezdiid el-Merrfızl (ö.
230/844)'ye nispet edilerek çok az bir rivayet farkıyla geçmektedir. Daha esld
kaynaklardan İbn Ebi'd-Dünya'nın Kilabii 'z-Ziihd'ünde ise 99 nispetsiz olarak
ve şu rivayet! e geçmektedir:
-F~ 1 .:ı.o ~ ~ ('.9:! 1-:ı- ~ ('~~4 t.)n.;J ~~
[VIII, 6073'te] Yine dördüncü açıklama
şeklinde
az önceki beytin
ardından
Elmalılı, şu açıklamayı yapmıştır:
"Bu itibar ile asra yeminde şu mana olur: O acayip olan asra, zamana iyi dild<at
ediniz, çünkü o geçtikçe insan büyüyorum, çoğalıyorum, yaşıyorum zannıyla sevinir,
halbuld o asır süreidi onun ömrünü yemekte, o geçen gece ve gündüz vücudunu
kemirmekte ve bu suretle o her an hüsran içinde kalmal<tadır. Ancal< iman edip de
güzel arneller yapanlar... müstesnadır. Onlar ziyan etmez, kardadırlar. Bu m ana iledir
Id "1332" hicri yılı (m. 1914) umumi harp (Birinci Dünya Savaşı)ten önce tetldkat-ı
şer'iyye meclisi reisi il<en vefat eden üstadım Büyük Harndi Efendi namıyla tanınan
el-Hac Mahmud Harndi b. Ahmed b. Abdillahel-Kayseri '1\llah ona rahmet eylesin" Hazretlerinin vefatı ve Ball<an muharebesinin üzürıtüleri dolayısıyla yazdığım
ü~l ..ı.ı:.):; ~1 t.:>J- ü4 1.>"~1 o)"l.l; #
ül.ı.sı...JI ~ 1.>"~1 V".S.:>- ~ aı,~.S ~.s~ ~1
...tJJ ÜÜJ.:>o ~ ~ IJ.:iıS -l=ü ~ ~1 eı.JI ..ı.ı:..s
matlaıyla başlayaı1
mersiyede şöyle demiştim:
u~~~~~ ~yı, .:ı.o- ı..;t,...s üfo öi:=Jiw!
"ül.QS~I ~-"...S ~ IR~- ~.S l.tı.ı:SJ 0:: .9J.c.ll.9
Elmalılı Muhammed Harndi Yazır'ın
bu beyitleri/ 00 kamil bahrindedir.
[VIII, 6073'te] (Asr suresi 1. ayette) Beşinci açıldama şeldinde belirtilcliğine
9
ıı. İbn 'Asakir, Tarilıu medineti Dımaşk, XLVIII, 451; LVI, 238.
Ebu Bekir Abdullah b. Muhammed İbn Ebi'd-Dünra. Kitabii'z-Zülıd, thk. Yasin Muhammed esSevvas, Daru İbn Kesir, Dımaşk 1420/1999, s. 190. Bu eserde Yezid er-Rakaşi'nin ilgili beyti şahit/
delil getirdiği ifade edilmektedir.
100
· Muhsin Macit, Elmalılı'nın edebiyat sevgisiyle Farsça ve Türkçe şürler yazdığım, günümüze iki
manzume, bir tarih beyti ve "Biz Neyiz" başlıklı gazeli bıraktığım, müellifin yeğeni Fatına Pal<süt'ten
naklen de alimin biiyük bir şiir defterinin bulunduğunu, ama bu şiirlerden bize ulaşanların bir
gazel ve üç manzumeden ibaret bulunduğunu ifade etmektedir. Bkz. Muhsin Macit, "Eimalılı
Harndi Yazır'ın Bir Gazeli Etrafında'; Elnıalılı Muhammed Ham di Yazır Sempozyumıı 4-6 Eylül
1991, s. 331. Yine Nazif Öztürk de, 1991'de Elmalılı'nın torunuyla yaptığı görüşmenin sonunda
onda ınahfı.ız bulunan müellife ait mevkllfatı ineelediğini ve bunların içinde :i.lime ait noksan bir
divanı da gördüğünü bildirmektedir. Bkz. Nazif Öztürk, "Eimalılı M. Harndi Yazır'ın Metrukatı
Hakkında Ön Rapor'; Elmalılı Muhammed Harndi l'cızır Sempozyumu 4-6 Eylü/1991, s. 335-337.
99
•
Abdulkadir Bayanı
174
göre birtakım kimseler gördülderi fenalıldan, çektilderi hüsranları hep dehre,
zamana dayandırarak zamandan şikayet ederler ve zamanların uğursuzluğundan
bahsederler. Aşağıda nispeti verilmeyen beyitle fesat ve fenalığın zamanda değil
insanların kendilerinde olduğu ifade edilmiştir:
~w ~.9 .:ıto}ı ..ı....5 Lo.9 - .:ıw
4! .:ıtoyı .:ı.sı~
Vafır bahrincieki beyit, İbn 'Abdirabbih (ö. 328/940)'in el-1kdü'ljerfdindeıoı
Ebü Meyyas (ö. ?)'a, es-Se'alibl'nin ei-Müntehal'indeıoı Meymfin b. Kays isimli
el-A'şa el-Ekber'e (Divan'ında bu beyte rastlanmamıştır) ve Ahmed el-Beyhak1
(_ ö. 458/1 066)'nin e::.-Ziilıdii '/-kebi'r'inde 103 Ebü'l-Mehli'ıl (ö. ?)'e farklı rivayetleri e
nispet edilmektedir. el- 'İkdii'l-ferfd'de rivayet şöyledir:
/ıt.o)ı ..ı.....s L..s ı3 _;_;j '?="'.s - ~w~ ~Lo)! .:.ı.sı~
[VIII, 6082'de] Asr süresi 3. ayet(;._~~ ı~ıS}_s ~~ ı~ıS}_s c,ı.;.ı~ıı~_s ı;,;;r ~.iJı ~!t
"Ancak o kimseler başka Id iman edip safllı arneller işlediler ve hip liakka ilasiyetleşdler ve
sabra vasiyetleştiler."in tefsirinde övülen ve tavsiye edilen sabrın iman ve iyi amel ile Hak
ve hayır yolunda sabır olduğu, her kötülüğe katlanmanın, her zillete boyun eğmenin vs.
sabırla ilgisinin bulunmadığı, merkebe özgü ywnuşaklığın yerildiği ve "hiç kızgınlık belirtileri
göstermeyen hilimde/yumuşaldıkta hayır yoktur:' diyen şrurin şu beytirlin Hz. Peygamber'in
hoşuna gittiği belirtilmek1:edir:
!.ı~ .:ıi o~ ~ ;~151! - 4! ı)SJ fll~!
F
ı.) _P. ~.9
Tavil bahrincieki bu beyit, Ebu Zeyd el- Kureşi'nin Cemheretii eşari'l-L4rab'ırıda ıo.ı
ve el-Cahız'ın Resaif'indeıos en-Nil.biğa el-Ca'dl'ye aynı rivayetle nispet edilmektedir.
Hüıneze
Suresi
[VIU, 6087' de) HUmeze süresi l. ayet (ö~ ö~ J$:J ~.9) "Veyl bütün '7ıümeze lümeze"
gürulıuna!(İnsarıları) diliyle çekiştiren, kaş vegozüyle işaretleryapıp alay eden he1jesat kişi-
nin, vay lıiiline!'te geçen hümeze (~)nin aslının "kırıcı" ve lümeze (ö~)nin aslının da "ta'n
edici/ayıplayıcı, saplayıcı" anlamından olduğu ve "fü'ale" kalılıının o kişinin alışmış olduğu
adeti bulunduğunu gösterdiği ifade edilerek ismi belirtilmeyen şairin şu mısraı aktarılır:
o~l j.<ı~l..:.Jis ~i w!s
ıoı. İbn :-\bdirabbih, el- 'İkdii'l-forid,
II, 188.
Ebu Mansur es-Se'alibi, el-lviüntehal, şerh: Ahmed Ebu Ali. el-Matba'atü't-ticariyye, İskenderiye
1901, s. 143.
ıru. Ebu Bekir Ahmed b. el-Hüseyin el-Beyhaki, Kitabü'z-Zülıdi'l-kebir, thk. ~ir Ahmed Haydar,
Daru1-cimi.n ve Müessesetü1-kütübis-sekatiyye, Beyrut 1408/1987, s. 123-124.
ı~>t. Ebu Zeyd el- I<ureşi, Cemlıeretü eş ari'!-'Arab, s. 33.
ıU5. el-Caluz, Resailü'l-Cahız, I, 364.
102
Hak Diııi Kur'an Dili'ndeki Arapça Şiirlerin Temel Kaynaklarla ıVIukayesesi (Il)
175
[VIII, 6087'de] Elmalılı, İbn Cerir (et-Taberi)'in de Ziyadel-Xcem (ö. y.l00/718)'in
biraz önceki mısraın da içinde bulunduğu şu beytiyle hümezenin "insanları gıybet
edip buğzettiren'; lümezenin de "gıybet edip ta'n eyleyen/ayıplayan" demek olduğu
hususunda istişhat ettiğini ifade eder:
oj.ol!l j.c~l .::..3\9 ~i .:ıı.s -~.iS~':) I~J .ş:ı;r. ı:)JJ
Basit bahrincieki beyit, Ma'mer b. el-Müsenna'nınMecazü'l-Kurl:hı'ındaı 06 ve
et-Taberi'nin Cami;u '!-b~yan'ında 101 Ziyad el-A'cem'e aynı rivayetle nispet
edilmektedir.
[VIII, 6092'de] Hümeze silresi 4. iiyet (.Q;,;.jı ı.} S~ )IS} "Hayır cela.lim hakkı için
atılacaktır o tamuyalhutameye"te yer alan hutame (~ı) ile ilgili açıklamada kızgın ateşin
doğasında önüne geleni kırıp geçirmek, mahvetmek ve yalayıp yutmak bulunduğundan
böyle kırıp geçirici, yalayıp yutucu ateş kavramıyla cehenneme "hutame" dendiği, bunun
gibi çok yiyici obur/elcil kimseye de bu ismin verildiği ve bunun "J~ı 435'?" ı.} Wi5" (sanki
içinde fırın var gibi her verileni yalayıp yutuyor) demek olduğu ifade edilir: Seri' bahrincieki bu mısra, er- Rağıb el- İsfehani'nin el-Niüfrediit'ında 108 herhangi
bir şaire nispet edilmeden şu şekilde yer almaktadır:
~~P.~QiS
FilSliresi
[VIII, 6120'de] Fil sılresinde fil kıssasıyla ilgili rivayetler ele alınırken
Abdülmuttalib'in Kabe'nin kapısının halkasını tutarakşöyle dediği ifade edilmektedir:
l!l.l~ ~IS d.b-J- ~ ~l,jJ ~
l!l.lb...l_sJ.i:~b....s-~~':1
l!l.IIJ.ı L>.>"\9-~.s ~JIJ..:...S w!
Bu beyitlerle ilgili dipnotta da bazı rivayetlerde son beyitten önce şu il<i beytin
de yer aldığına dild<at çekilmiştir:
l!l.l~ ı~ ı;
J:QJI.s- ~;:ı~~ l.s;-<
l!l.l)l:; l_s.:SJ L>.s %<- ~~ <!)~
l.sJ..o.$;
Meczfıü'l-kfunil bahrincieki ilk üç beyit (... ~ı ..J! ("-">~). Adülmuttalib b. Haşim'e aittir
ve Divdn'ında 109 rivayet farkı, sadece ilk beyitte şöyledir:
..;u~ ~l9 ,J;.j t -~ ifil! .Sı ;,;,~
Meczuü1-kamil bahrinde olan dipnottald ild beyit (...l_s;-<) de, Abdülmuttalib'e aittir
ı06.
Ma'm er b. ei-Müsenml, Mecazil'l-Kuran, II, 311.
et-Tab eri, Cfmıi'u'l-beyiin, XXIV, 616.
ıos. er-Rağıb el-İsfeharu, el-Müfrediit, s. 123.
09
' · Abdülmuttalib b. Haşim, Diı,an, s. 30.
107
•
Abdu/kadir Bayanı
176
ve Dfvan'ında
110
aynı şekilde
geçmektedir.
[VIII, 6120-612l'de] Fil kıssasına ilişkin olarakAbdülmuttalib'in beyitlerinden sonra
'İkrime
b. /\rnr b. Haşim b. Abdi Menfıf (ö. 13/634)'ın da şu beyitlerine yer verilmektedir:
J#:ill ~ ~117"511- .:ı~ eY. .:ı.9-'":ırı ~i~'::}
JJ..)>:dl
ü'::J.si ~.9 ~~- ~l9 ~.9 •!? ı):!
.:ı.s-= CJi.s y; ~ ofol- .:ı.9-'" Flc.b ~~ ~
Re cez bahrincieki bu beyitler, Abdülmuttalib b. Haşim'e aittir ve Divan'ında ı ı ı
ikinci beytİn ikinci mısraının ve üçüncü beytİn ilk misraının bulunmadığı dikkati
çekmektedir:
~ı~ ~ı i::'::Jı- ;~.:;;;.:,~ı ).i~
-
-
-
;s=-.., a.s ~~~- ~l9 ~~'.ı: .:ı:ı
[VIII, 6122'de] Filla.ssasından bahsedilirken Nüfeyl (ö. ?)'in Ebrehe'nin ordusunun başına geleni görünce şu beyti söylediği ifade edilmektedir:
~l>ı.ll ~ y.#-oJI f~:ırı.s - ~tbJI d.J~!3 .;Wl ~j
Recez balırindeki bu beyit, İbn Hişam'ın es-Sfretü'n-nebeviyye'sindeıı 2 Nüfeyl
b. Habib'e aynı rivayetle nispet edilmektedir.
Yine belirtilcliğine göre Nüfeyl, bir de şu gazeli söylemişti:
~ t~~l ı>" ~\.ı.o.:ııj- l;:..:ıJ ~ ~ ~ '::Ji
l;:,Glo ...,.....,.....o.~ı ~ ISJ.) - 4!.} '::}[9 ~1 ~ ~.:ıJ
~ ül9 lo ~ ~:?"'i:; ~.9 - \?.>"i Ü..l=-.91j1Jkl 1~!
~ ~ ö;~ ~.9 - !.>!6 Cıj<O-!i ~~ d.J.JI ü..!=-
4.:ı .:ı~ ..p ,:,\s - J.:.ıi.i ı>"
J4 f_s.all JS.s
Vafir balırindeki bu gazel, yine İbn Hişam'ın es-Sfretü'n-nebeviyye'sinde113 Nüfeyl'e
nispet edilerek geçmektedir. Rivayet farla. ise sadece ilk ~<i beyitte şu şel<ildedir:
~ t~~l ~~~- t;,i.:~~ ~ ~ ~ '::Ji
\;:i; lo ~..:JI ~ 15JJ- 0 '::J_s. ~i_;~ ~.:ı;
[VIII, 6137'de]
Elmalılı,
-
-
Muhammed Abduh (ö. 1323/1905)'un Fil suresinde
Abdülmuttalib b. Haşim, a.g.e., s. 30-31.
Abdülmuttalib b. Haşim, Divan, s. 13. Ayrıca söz konusu beyitler, İbn Hişfım'ın es-Siretü'unebeviyye'sinde 'İkrime b:Amir b. Haşim'e Elmalılı ile aynı rivayetle ve es-Sa'lebi'nin el-Keşf ve'lbeyan'ında Abdullah b. Ömer b. Mahzüm (ö ?)'a farklı rivayetle nispet edilmektedir. Bkz. İbn Hişam,
es-Siretü'n-nebeviyye, I, 66; es-Sa'lebi, el-Keşfve'l-beyim, X, 290.
112 İbn Hişam, es-Siretü'n-nebeviyye, I, 68.
m İbn Hişam, es-Stretii'ıı-nebeviyye, I, 68.
110
·
ııı.
Hak Dini Kur'an Dili'ndeki Arapça Şiirlerin Temel Kaynaklarta Mukayesesi (II)
177
geçen kuşlar ve taşıdıldaı·ı taşlarla ilgili ilginç sözlerini aletarırken o alıntı da ruspetsiz
olaral< şu beyit de yer almıştır:
.~:>-l.sJI ıı;j ~ J.ı:; - .i:T 4.1 ·~ J5 !.}3
Mütekarib bahrincieki bu beyit, Ebü'l-'Atahiye'ye aittir ve Dfvan'ında 114
şekilde geçmektedir.
aynı
[VIII, 61 44'te] Elmalılı, Fil suresinin tefsirinde fil val<asını ele alan birkaç şhlrin
beyiderini sırasıyla sunmalctadır. Bu şairler, Allah'ın Habeşliler'e neler yaptığını ve
onların hilesini Kureyş'ten nasıl geri çevirdiği ni zikrediyorlardı. Onlardan Abdullah
b. ez-Ziba'ra b. 'Adi b. Kays b. 'Adi (ö. y. 15/636) şöyle demiştir:
~..P rl.ı~ ~ ~JS c.; tS' - ~~
as:.. 0.6.ı .J.o ı.sJS:;3
~3.>: fü~l ı).o .)ıY:, ~ ~~- W? ı)ld IS_,...;Jl ~ ~
~~~ı~ ;.Ss-)3 -ISG lo~ ~ıP-i Jll.u
~ y~f!ı.ı.:s.ı ~ ~ ~- ~.;lı-9!3~ ~wl ı:,~
~ .:ı~ı
Js9 ıJ.o d.!JI3 - ~ ~P-3 .:ıt.. ~ .:.;ıs
Kamil bahrincieki bu beyitler, İbn Hişam'ın es-Sfretü'n-nebeviyye'sinde 115
Abdullah b. ez-Ziba'ra'ya aittir ve rivayet farkı sadece 3. ve 4. beyitlerde şöyledir:
~ .:;:la>l:;>-Jl ~ J.,...Js- .sl; Lo~~ ..ı.;-oi ~ı..,
r wt.
~~~!;;-, y~~l ~ ~ ~~- ~) 19.3~ wi
[VIII, 6144'te] Ebu Kays Sayfi b. ei-Eslet b. Cüşem b. Vail (ö. 1/622), şöyle demiştir:
rj; o~ lo J5 ~! .;. -~ı J.:9 rs: ~ ıJ.o3
rp;ıs cUl;lı3".;-t J93 - cı.ı~;Si C:>J ~ı:,...,
~
ow o~ 1~!- ~~ d.b.5"" IF. .lS3
~ .)tS' ıJ.o ~4 •4 .lS3 - ~~.:ıl Y..:ıi3 ~sS
rj.C)ı <JJ Jio ~-~ı:,. ~s9 ıJ.o J...>)s
~ı ~ı_;D l.s'<lı J93 - ~;~i ~ı~~;;
Mütekfuib balırindeki bu beyitler, İbn Hişam'ın es-Sfretü 'n-nebevı)~'e'sinde 116 Ebu Kays
Sayfi b. el-Eslet'e aynı rivayetle nispet edilmektedir.
[VIII, 6144-6145'te] Haniflerden Ümeyye b. Ebi's-Salt b. Ebi Rebi'a es-Sekafi
de şöyle demiştir:
. ;.#JI ~~ ~ IŞJ~ ~- .:..~li ~J .:.ı~T
ı ı+.
Ebü'l-'Atahiye, Divan, s. 122.
a.g.e., I, 72.
116
İbn Hişam, a.g.e., I, 73.
ıı 5 . İbn Hişam,
0!
Abdulkadir Bayam
178
J.9J.io ~ı...:,. ~ - J,S;S Jta;.iis J:lll ~
J~ ~ı.,.;; ö~- ~J .YJ Jta;.il ~ ~
J~ .uis ~':! Jl:; - ı.P ~~ J:iıll ~
Js.~=
w .J>-.a &o- J=S LcS w!P.JI
aaı...t.oj~
J~ y:ıp.)l ıjı C..._s~ J- ~i ö..ı.:S ı!l~ &o d)?
J~.ı.St...F~-~ıy.~ı~o~
J~ ~JI 0-:!:> ~!
- a.Ul ~ 4..o~J ~~ 0-:!:> JS
Hafifbalırindeki bu beyitler, Ümeyye b. Ebi's-Salt'e aittir ve Divan'ının şerhinde 1 17
rivayet farkı, 1., 3., 4., 5. ve 8. beyitlerde şöyledir:
)~ı ~! ~ <ŞJ~ k- Cı~4 ı.;,.J ü~T 0ı
~~~ı.,.;; ö~- ~ ~J Jla;Jil*-:! ~
.i~ .uis ~-! Jı:,- ~ ~
'ı,s..bo..o w .J>-.a &o )ı§ - LoS ı:,ı.r.Jı aaı... ı;;j~
~ ~JI ~:ı~!- <t.UI ~ 4..o~J r~ 0 :ı J5
Kureyş
Suresi
[VIII, 6152'de] Kureyş suresi 1. ayet {~j ..s~~} "İlafi için (alıştınlması dolayısıyla)
Kureyş'in. "te geçen Kureyş (~j )'e Kureyş de~ilm;sinin "ticaret ve kazanma" manasma gelen
tekarı·uş (.}~)tan olduğu 118 belirti!dikten sonra Ru 'be b. el-' Accac' ın şiiri nakl edilmiştir:
.;.~ı~~.)lS"..ıS
.;. 3~ı J:.SW &o ~13
.;.~~..>"d ~-".9 ~
Recez
balırindeki
bu
şiir,
Ru'be b. ei-'Accac'a aittir ve
Divan'ında 119 aynı şekilde
geçmektedir.
[VIII, 6152'de] Aynı ayette geçen Kureyş (~j) kelimesinden tasgirin/küçültrnenin
tazirn/yüceltrnek için olduğunda şüphe bulunmadığı ve kaili belirtilmeyen şu beyitte geçen
düveyhiye (~3~)nin tasgirinin de tazim için olduğunun meşhur olduğu ifade edilmiştir:
J.oU~I ~ ~ ~..s:ı- ~ J::i-JJ <..9.9"' V"lii J5:ı
Ümeyye b. Ebi's-Salt, Şerhıı DMini Ünıeyye b. Ebi 's-Salt, s. 47. Öteyandan İbn Hişam'ın es-Siretü'nnebeviyye'sinde önce İbn İshak'tan naklen Ebü's-Salt b. Ebi Rebi'a es-Sekafi'ye nispet edilirken daha
sonra aynı beyitlerin Ümeyye b. Ebi's-Salt b. Ebi Rebi'a es-Sekafi (ö. 5/626)'ye de nispet edilerek
rivayet edildiği ifade edilmektedir. Rivayet, Elmalılı ile aynıdır. Bkz. İbn Hiş:lm, a.g.e., I, 74-75.
118
· İbn Hişam, es-Siretü'n-nebeviyye, I, 111-112.
119
· Ru'be b. ei-'Acc:lc, Dfva11, s. 78.
117
·
Hak Dini Kur im Dili'ndeki Arapça Şiirlerin Tenzel Kayuaklarla
lvlukay~sesi
(Il)
Tavil babrindeki beyit, Lebid b. Rebi'a'ya aittir ve Divan'ında
179
120
aynı şekildedir.
[VIII, 6156'da] Kureyş süresi 2. ayet -{:_(;,ıı_9 :Glıı al;.~ ~~!)"Sefere iliijları (alıştı­
rılmaları) yazm, kışm."te geçen rıhlet (.ll;}ı)in, cins isim olarak bir ve daha çokseferide
kapsayabildiği
Abdişems,
ve ismi belirtilmeyen şairin, dört kardeşi (Abdimenaf oğulları olan Haşim,
lvluttalib ve Nevfel) övdüğü şu beyitlerle bu manayı anlattığı ifade edilmiştir:
....§lı.o ~ J~ ..:J_jj )U:, -
dJ.::,.;
J~J J:r)l ~i 1:
..J~~~ a.ı.:,.} w.PIJI.s- ~ısi .:ı-c~~ w.sk-"~ı
..Jt:-aW ~ 0~t.all_s - .j..il; ~s: v-ds 0~!JI.s
..JISJlS' ~.ı#~ ı.?>'- ~.ı#) ~ 0#1i>Jl.s
Kamil bahrincieki bu beyiderden sadece birinci, ikinci ve dördüncü beyitler,
en eski kaynaldardan İbn Hişam'ın es-Sfretü'n-nebeviyye'sinde 121 Matrud b. Ka'b
el-Huza'l (ö. ?)'ye farklı bir rivayetle ve ikinci ile dördüncü beyitlerin yerleri
değişmiş olarak nispet edilmektedir. Yine sadece birinci ve ikinci beyitler, İbn
Hablb'in el-Miinemmak'ında 1 ~ 2 farklı bir rivayetle ve el-Ya'kübl (ö. 292/905'ten
sonra)'nin Tdrih'inde 123 birinci beyit aynı rivayetle ve ikinci beyit çok az bir
rivayet farkıyla Matrüd'a nispet edilmektedir. Beyitlerin tamamı ise, Muhammed
eş-Şam! (ö. 942/1 536)'nin Siibiilii '1-hiidd ve 'r-reşdd'ında 114 Abdullah b. ez-Ziba'ra
(ö. y. 15/636)'ya nispet edilmektedir ve sadece dördüncü beyİtte rivayet farkı
göze çarpmaktadır. Son esere göre daha eski olan el-Maverdi (ö. 450/1 058)'nin
en-Niiket l'e '/- 'uyun'unda 125 ilgili beyitler, nispetsiz olarak geçmektedir ve sadece
dördüncü beyitte göze çarpan rivayet farkı şöyledir:
~1"-"'#~ı..?>--\""'~~.:ı#li.Jl.s
Ma'fuı
Sitresi
[VIII, 6164'te] Ma'ün süresinin tefsirinin başında ma'iın (.:ı~~~) kelimesi açıklanırken
bunun Hz. Ali'den, oğlu Muhmammed b. Hanefiyye'den, İbn 'Abbas'tan, İbn Ömer'den, Zeyd
b. Esleın'den, Dahhak ve İkrime'den rivayeten "zekat" manasma tefsir edildiği ve er-Ra'i (ö.
90/709)'nin şu beytinde de bu manada kullanıldığı belirtilmiştir:
~.J-13 ~y..o ölS'j)l ~- WJ.s-ai .).c 4.iJ ıS) yy
wı ~...s ~~to -ı~
120
·
w f;ı....~ı ~ f.s5
Lebid b. Rebi'a, Divfm, s. 132.
m. İbn Hişam, es-Siretii'11-nebeviyye, ı, 202-203.
122
İbn Habib. el-Mii11emmak, s. 37-38.
1 3
~ Ahmed b. Ebi Ya'küb b. Cafer b. Ve hb b. Viizıh, Triri/m'l- Ya'kıibi, Dfıru Sa dır, Beyrut tsz., !, 244.
m. Muhammed b. Yusuf es-Sfılihi eş-Şfııni, Siibiilü'l-lıiida ve'r-reşadfi sireti Hayri'!- 'ibfid, thk. Mustafa
Abdülvahid, Vezaretü'l-cvk:if, Kiihire 1418/1997, ı, 317.
1
:!5. ei-Maverdi, en-Niiket ve'!-'uyü11, VI, 347.
Abdu/kadir Bayam
ıso
Kamil bahrincieki bu beyitler, er-Ra'i en-Nümeyri'ye aittir ve
farklılık, sadece ilk beyitte şöyledir:
Dfvan'ında 1 ~ 6
")(,} ~~ ~ı5)1 J;.- ~ı.s-;1 ~~-.s) y-_;
Kevser Suresi
[VIII, 6206'da] Kevser sılresi 2. ayet {;;.iıs .!G~ ~} "Sen de Rabbin için namaz kıl
ve kurban kesiver."te geçen ";;il.9" emriyle kastedilen şey açıklanırken cumhurun görüşüne
karşıt olan görüşe de yer verilmiştir. Buna göre Ebü'l-Ahvas, "P.JI.9" emrinin "göğsünü kıbleye
tekabül ettir:' anlamına istikbal-i kı ble ile emrolunduğunu söylemiştir. el-Ferra da, bu kanaate
varmış ve tevilinde şöyle demiştir: _;;.63 ~j~ (iniş yerleri karşı karşıya olur) tabirinde olduğu
gibi "karşı karşıya tekabül" anlamına gelir, şu beyit de bu manadandır:
ptz..Jı ~~ı J.cııi .J:.w3 - JJ~..o ~ .;:...;1 J.cıı ~ 4i
Tavil balırindeki beyit, nispetsiz olarak ve aynı rivayetle İbrahim el-Harbi (ö. 285/898)'nin
Garibii'l-hadfs'inde 127 geçmektedir.
Kafirun Suresi
[Vlll, 6225'te] Kafirün süresi 4. ve 5. iiyetler-(~l G.)3 ~ı.;~~.9·~~ G~ı.; Gl~.9) "Hem
ben tapıcı değilim sizin taptıklarınıza. Hem de siz tapıcılarda/ı değilsiniz benim mabUdurna."
ile alakalı olarak şöyle bir açıklama yapılmıştır: Bu ilçi ayet, ilk bal<ışta öncelillerin bir tel<ı·arı
gibi görünür. Bunda müfessirlerin ilçi bakış açısı vardır: Biri sadece telçit ile tal<viye için tekrar edilmiş olmasıdır Içi üçüncü' olumsuz cümle isim cümlesi olarak daha güçlü bir şekilde
birinciyi, dördüncü de aynıyla üçüncüyü aıılam bal<ımından tekit eder denmiştir. el-Ferra,
buna kanaat getirmiş ve şöyle demiştir:
"Kur'an, Arap diliyle iruniştir. Telçit ve aıılatmal< için kelamı tekrar etmek de onların
Kabul eden "bela bela" (evet evet) der; kaçınan "la la" (hayır hayır) der.
Tekasür süresi 3. ve 4. ayetler -(0~ j_;.:.% ~ .~~ j_;.:.
de bunun üzerinedir::ııs
adetlerindendiı:
el~Ferra,
ir
bu hususta şu beyitleri inşad etmiştir:
ı~3i3 ~ tı::ı~ \?.:.~i - ~ 0-o ~ ıŞ-=- ~3 ~ıs­
~ ~ ..§~ ~3 ~ ~- Ô3~ ~ ~ y[,Sı.ll._§ı:ıj
41 ~~ lsJ3 {'S:. - ô..uS ~ cıt... ~
Tavil bahrincieki birinci beyit, el-Ferranın inşadışeklinde ve kamil bahrincieki
ikinci bey it de, nispetsiz olarak eş-Şerif el-M urtezanın Emalf'l-Murtezd'sında 1 ~ 9 şu
rivayetle geçmektedir:
Beyitler için bkz. er-Ra'i en-Nümeyri, Dfva11, thk. Reinhard Weipert, Beyrut14Dl/1980, s. 229-230.
Ebu İshak İbrahim b. İshak el-Harbi, Garibü'l-hadts, thk. Süleyman b. İbrahim b. Muhammed
el-'Ayid, Merkezi.i'l-bahsi'l-'ilmi, ysz. 1405/1985, Il, 445.
ı2R ei-Alfısi, Rulıu'l-me'iıni, XXX, 251.
""'·eş-Şerif el-Muıteza, Emali'l-Murteza, I, 121.
126·
127
•
Hak Dini Kur'an Dili'ndeki Arapça Şiirlerin Temel Kaynaklarla lviukayesesi (II)
ısı
ı~ji3 ~ ~J ~.)~i-~ 0-o ~ <ŞJls:. fS3 ~
~ ~ ~~ f$3- fS --~:9:ıi-~ ~ -yf)i,ıı .ki
iS
Meczılü'l-kfunil bahrincieki üçüncü beyit (... '>Le,) de, Abid/'Ubeyd b. el-Ebras {ö. m.
554)'a aittir ve Dfvan'ındaiJ 0 aynı şekilde geçmektedir.
Tehhet Suresi
(Vlll, 6263'te] Tebbet sılresi 4. ayet <~JI ~~ 43I;ıj)i> "](arısı da odun hamalı
olarak. "te yer alan hammalete'l-hatab (~JI ~tf;. )a açılilik getirmek üzere ez-Zemahşer1'den
şu
nakilde bulunulmuştur:
-
"İnsanlar arasında koğuculuk eden bozguncuya "~ ~JI ~" (aralarında odun
taşıyor) denir ve bu, "aralarında ateş yalayor, şerre sebebiyet veriyor" afllamındadır. Nitekim
~}1 ~~ ~ı ıJ=! .j;..oJ ~3 - a..~-*' ~ ..l.b:ü ~ ~ı ~
diyen şair bu
anlamı söylemiş ve
ğından dolayı şerrin
bir yaş odun demesi dEi dwnanı çok olacaçok olacağına işaret etmiştir:: 131
Tavil bahrincieki beyit, ez-Zemahşeri'nin el-Keşşafıı 32 ve daha pek çok kaynakta nispetsiz olarak ve Elmalılı'daki gibi aynı rivayetle geçerken daha önceki
kaynaklardan İbn Faris (ö. 395/1004)'in Mu 'cemü Mekayfsi 'l-lüğa'sındaı 33 yine
nispetsiz olarak ve şu rivayetle geçmektedir:
~}1 ~~ ~ ıJ=! ~ ~3- ~ J;2: ~ ~ ~ Jl:;!l ~
[VIII, 6265-6266'da] Tebbet sılresi 5. ayet '.ı...:.;; 0-o j;;. lb.J.:::> tJr "Gerdanında bir ip
ı::
-
-
...
--
ki fitillisinden."te yer alan mesed (.ı...:.;;) kelimesiyle ilgili olarak ez-Zemahşeri'den naklen
onun "liften olsun, deriden olsun ya da başkalarından olsun ipierden şiddetli bükülmüş
olanı" demek olduğu ve şairin "~~i .:ro .r>i .ı.....o3 " (Develerden daha hızlı, daha lavralcgeçen 134
mesed) dediği 135 ifade edildikten sonra dipnotta bu ibarenin de içinde bulunduğu iki
beyte yer verilmektedir:
..§Jlb y~ Jiı>
y.P-! ~-"ıs- J.ıl... ~ <1,9)~11!1.)"" .:ıı
._§lt.a::.- ~,9 y~~ ,:,....! ~~i .:ro Y"i .ı.....o,sı
·'Abid/'Ubeyd b. el-Ebras,Divan, şerh: Eşref Ahmed 'Adre, Daru1-kitabi'l-'Arabi, Beyrut 1414/1994,
s. 118. Şairin ölüm tarihi, el-Klam'da ise (ö. y. m. 600) şeklinde verilmek-tedir. Bkz. ez-Zirikli, elA'lam, IV. 188.
13
ı. ez-Zemahşeri, el-Keşşaj; VI, 457.
m ez-Zemahşeri, a.g.e., VI, 457.
133
· Ebü'l-Hüseyin Ahmed İbn Fiı.ris,.Mu'cemiiMekayisi'l-liiğa, thk. Abdiisselam Muhammed Harun,
Daru'l-fikr, ysz. 1399/1979, (...,.b_,.), II, 79.
J3.1. Elmalılı, bu ibarede geçen "~l" fiilini "~l" şeldinde algıladığı için olsa gerek ona ism-i tafdil anlamı
130
vermiştir.
135
·
ez-Zemahşeri, el-Keşş!ıf. VI,
458.
Abdulkadir Bayant
182
Recez bahrincieki bu beyiderden ikinci beytin ikinci mısraı ilk olarak el-Halil b.
Ahmed'inKitabü'l-Ayn'ında 136 ve ikinci beytİn ilk mısraı Ma'meı: b. el-Müsenna'nın
Mecôzii '!-Kur 'ôn'ında 137 nispetsiz görülse de el-Cevher1'nin es-Stlıôlı'ında 138
sadece ikinci beytİn yer aldığı ve 'Umare b. Tarık (ö. ?)'a az bir rivayet farkıyla
nispet edildiği, İbn Manzfır'un Lisônii 'l- 'Arab'ında ise 139 ilk mısra hariç diğer r
mısraların bulunduğu ve 'Umare b. Tarık ile 'Ukbe el-Hüceym'i (ö. ?)'ye nispet
edildiği görülmüştür. Lisônü '[- 'Arab'da rivayet şöyledir:
.S)b yj;. y~ ~ij
... ...
.. ... ""'
'
.yt.Q;.
:ıi.9 ylJ~ ~ - .y~l.y, ;.oi ~.9
......
.
......
.
--~...
::
;:;.
[VIII, 6264-6265'te] Yine Tebbet suresi 5. ayette yer alan cid (..ız?-)in 'unuk (~)gibi
sade boyun değil, özellikle gerdanlık gibi zinet eşyalarıyla süslü veya süslenmeye layık
güzel hoş görünen boywuar hal<l<ında söylendiği ve "odun hammalı" diye tahkirden sonra
"j;;. ~ ~" denseydi fazla bir ınana olamayacağı ve ismi belirtilmeyen şairin ı>o .;ı..-i.9"
"~ ~ı ..1:'?-
sözünde de d d (~)in zinet ve medilı ile söylendiği ve tahkirden sonra ~"
"G,..lz?- denerek kadının kadınlık onurunu tehyiç etmek suretiyle bu durumun feciliğini bir
telfciiı olduğu ifade edilir.
Kamil bahrincieki bu mısra, el-Alüsi'nin Ruhu'l-meanf:sinde 140 nispetsiz olarak
aynı rivayetle yer almaktadır:
İhlas Sitresi
[VIII, 6274-6275'te] İhlas sılresi ı. ayet {.!;.l.illı;.;, .J§)"De, 0: Allah tek bir (.!.!>-i)dir."in
tefsirinde Fahruddin er-Razi'den nal<len:
"Burada(.!.!>-\ ,dlll .~)üç lafız vardır. Herbiri, tatipierin malçan-ılarından bir malçama
işarettir. Birinci makam, mukarrepler mal,amıdır lci Allalı'a gidenlerin malçamlarının en
yükseğidir. Bw-ılar ki eşyanın var oluş açısından tek tek mahiyederine ve halukaderine
bakmışlar, Allah'tan başka mevcut görmemişlerdir, çünkü lizatihi varlığı zorunlu olan
ancak Halç Teala'dır, O'nw1 dışındalciler lizatilU mün-ıl\Ündir, lizatihl mümkün olan da var
oluş açısından tek tek balolınca ma'dılmdur (yok hül®ündedir):''"' dendikten sonra 1.
dipnotta şu ifadeye yer verilmekte ve kaili belirtilmeyen bir mısra zilçredilmektedir:
"Bu ifadeye iyi dil<lçat etmeli vahdetçilik diye mümlcinattan ibaret olan aleıni varlığı
zorunlu göm1ek isteyen panteistlerin küfür ve il h adına düşmekten salonmalıdır, mümlcinat
vücuda gelmek için iliete muhtaçtır, varlığı kendisinden olmayan şeyler haddizatında kendine
el-Halil b. Ahmed, Kitiıbii'l-:4yn, ~).lll, 7.
Ma'mer b. el-Müsenna, Mecazii'l-Kuran, II, 315.
138
· el-Cevheri, es-Sılıiıh, (....,._.,),II, 539.
u9. İbnlvlanzür, Lisanü'l-'Ara b,(.......,_,), III, 402. Ayrıca Lisfınü'l-'Arab'da sadece ikinci beyit de, Elmalılı'daki
gibi aynı rivayetle Osman b. Tarık'a nispet edilmiştir. Bkz. İbn Manzür, Lisanii'l-'Arab, ~j), X, 148.
1·10· el-Alüsi, Rulıu'l-nıe'fmi, XXX, 264.
ı+ı. Fahruddin er-Razi, Mefatihu'l-ğayb, XXXII, 179.
1
36.
137·
Hak Dini Kur'an Dili'ndeki Arapça Şiirlerin Teme/Kaynaklarla Mukayesesi (II)
183
kalınca yok demektir, onun için "Jk4 4.l!l ~ t.ı "~ J5 ~i"dır':
Tavil bahrincieki bu mısra, Lebid'e aittir ve Divan'mda 142 beytin tamarnı şöyledir:
.1
.,..
.,..
J.ilj .iiG~ :ıl ~
...
l
.1
_.
:!.J..-11
.-
J53 - Jb4 d.IJI ~ la •& J5 )ll
..
..
tl--
[VIII, 6279'da] İhlas süresi 1. ayette geçen ehad (.;.;.i) kelimesi, olumluda üç şekilde
kullanılır ki bunlardan biri de ayette görüldüğü gibi mutlaka vasıf/sıfat olarale kullanılmasıdır
ve bu ancak Allah'ın vasfında geçerlidir. Aslı vehad (.;.;._9)dir, fal<at vehad (.;.;._9) başkasında
kullanılır. Bu hususta en-Nabiğa'nın beytine yer verilir:
J.:>-_s ~L ~ J:J.:?-JI
l§..i: - '"-! J~ı J~ J.S.sl}:rJ ı:,ls
Basit balırindeki beyit, en- Nabiğa ez-Zübyaru'ye aittir ve Divan'ında143 şöy Iedir:
.l.:>-3 ~~ -fo J:I::.jı ~~- 4 )~ı Jlj ~.9 ~ C,is
...
#"'
..
..
[VIII, 6308'de] İhlas süresi 2. ayet -(~ı .illı} "Allah, o eksiksiz sameddir."te geçen
samed (~ı) kelimesi hal<.l<ında İbn Cerir et-Taberi'den şu nal<ilde bulunulmuştur:
"Araplara göre sam ed,".;§~ :i;.l ~ .ş .ılı 4! ~ .ş .ılı J;.:;ı" dür yani "üzerinde hiç kimsenin
bulunmadığı, kendisine başvurulur seyyit"-demektir, eşrafina da öyle isim verirler, şairin
şu
sözü bundandır:
IM«~ı ~lJ.3 ~~ ıJ.! _g~- .l..ıj ~\§.d'-: trWı fo_ )Jj
Tavil bahrincieki beyit, İbn Hişfun'ın es-Siretü'n-nebeviyye'sinde 145 Hind bint
Ma'bed b. Nadle (ö. ?)'ye ve el-Cevher'i'nin es-Sıhah'ında 146 EsedliSebreb. 'Amr
(ö. ?)'a aynı rivayet! enispet edilmektedir.
Sonra da aynı konuda ez-Zibrikan'ın «..ı.o..:ı "'="':ıl! ~J )l_s" sözüne yer verilir.
Basit balırindeki bu rnısra, en eski kaynalrlardan Ma'mer b. el-Müsenna'run
Mecazü'l-](uran'ında 141 ez-Zibrikiin b. Bedr'e nispet edilmektedir. Bunun yanı sıra
mısramn da içinde bulunduğu beytin tamamı, el-Kurtubi'nin el-Cômi' liahkômi 'IKur 'tin'ında 148 aynı şaire şu rivayetle nispet edilerek yer almaktadır:
J;.;, ~ )IJ ~ :ıl_g -ı_s~ı_s ~ı'}"'~!~ ı_s~
Felak Silresi
[VIII, 6352-6353'te] Felal< Stiresinin başında Felal< ve N as sfueleri Meld<i midir
14
ı. Lebid b.
Rebra, Diı•an, s. 132.
ez-Zübyani, Divan, s. 33.
1.._,_ et-Taberi, Cami'u'l-beyan, XXIV, 737.
145
· İbn Hişam, es-Siretü'n-nebeviyye, Il, 213.
1
'6. ei-Cevheri, es-Sıhtilı, (,...;..),IL 652.
147
· Ma'mer b. ei-Müsenna, Mecazü'l-Kuran, II, 316. ·
1
""- el-Kurtubi, el-Cami' lialıkaıni'l-Kuran, XX, 245.
ı-ı3. en-Nabiğa
Abdu/kadir Baynm
184
yoksa Medeni midir tartışmasında es-Süyfıti (ö. 911/lSOS)'nin el-İtkan'ından uzun
bir alıntı yapılmakta ve bu alıntı içinde Ebu'I-Hasen b. el-Hassarı 49 ( ö. 61111214)'ın
en-Nasi/ı ve '1-mensı//ı adlı kitabında yirmi sürenin ittifakla Medeni, on iki sürenin
ihtilaflı, geri kalanların da ittifakla Mekki olduğunun zikredildiği ve ayrıntılı bilgi
için şu kasidenin nazmedildiği bildirilmektedir:
J~l.)-4 ~Lo~} ~.9 -ı~.., <!.UI y\:5' ~ ~1,.., ~
~
.J-4 J~..oJI ~ d.I)JII)..o - ~ .:,..> J~..oJI ~ •'-?- ~.9
yi:.:>- ı.}3 1 .ı.: ı.}
_pb t.o3 - dj?.-'> J.:9 ~ r.lA1 t.o.s
):ı;Ji.g t; 1 W~ ~JIJJ.J!_- ~"" ~.ıll.s f::-'JI ~
_r.;=) ~ ?.....JI
J.sSJ - ..1§3 yı:s:.ll rl ı.} J,a;JI .J>JI..ü
;ı .J-4 ~Jı J.:9 ~.u 015' t.o - cJ_>; .s~ı rl ı.}.s 0i~ı rl
~ ı.} 0i)Ji J.9-"' .J-4 0.9~- cJ_>; .ı.§ '-"'Wl ;:i>' Ö?.-'> ~.9
r.di~Şiı JIAi~l ı.} ~JI '-"""'ib.s - ~.si ~~ Jl~ .J-4 BJis
}.lll ~Şi> yl):>-~ı3 J_s;.ıı öJ.9-"'.9-
a:.w;)w ..:ı~ 0! <!.UI ~_,:;3
J.J. ı.} .)ıli ül~l.9 t~l.9~ <!.UI 0b.;:.ol ~ ~1.9
a..s:.... <!.UI ~ ÖJ.9-"'.9
- a!;)'-?-.., lAı~...9 ~..ı.:,.Ji ~
}J.cJ i;IS'.:U ~1 ÖJ.9-"'.9 - ~ ~l.ıi;JI <!.UI ~ ÖJ.9-"'.9
p l ~ ~ ~~.9~1.9- ~ ~_p.:df.s ~'ılb.U.s
_pi ı.} J~~l ..::..,.aJı...; ..ı.§.s - d) öl.s}l 4-} Wiıii~Ş.l111.l...:.
~IS' ~}1[91\S '-"'Wl }Si.s- cJ_}j ı.:;z.o ~ ~"" ~}l,ğ
_#1 ı.) ı)::JI Js§ ~ ~ -lAı..~Jı>l.t 0=-}1 ÖJ.9-"' ~.9
J.lıll.siı ~l_g .)1üall ~ - ~ .ı.§ 0:ui.9"".U ÖJY.9
ifo.. ~.9- ~ ~ .ı.§ 1 ..1All a.td.s
1 ..~A~~ ""'~" ;); 0uiı.sı>.s - tıa.ılb ...sı...,3i .:,..o <!.Uı ~ JS.s
~t,ğ Jl.)l}llAı~
J~l.:,..> IŞi ,-,;;Tö ·1 ~J.9- d) öl_s}l 4-} ~I~Ş.llll~.s
yt=
ı.} '-"'Wl ...S~ .:,..> ~ >tS - d.I}J ıf"" cll~ 15.9-"' Lo.s
)::ı;JI.)-4 J:ô.:,. d) ...S~))! -J.ıi=
•'-?- ...9~ JS ~
Basit bal1rindeki bu beyitler, es-Süyı1ti'nin el-İtkan'ındaıso el-Hassar diye
ıı 9-
Hak Dini [(uran Dili'nde "el-Hassad" şeklinde yazılıdır. Bkz. Hak Dini, VIII, 6352.
ıso. Celalüddin Abdurrahman es-Süyuti, el-İtkan fi 'ulumi'l-Kur'!m, III. BaslG, Şeriketü Mektebeti ve
Matba'ati Mustafa el-Babi el-Halebi ve evladihi, Mısır 1370/1951, I, 11-12. Öte yandan el-İtkfin'ın
diğer baskısında ise 6. beyitten (... ,ıi_,..a.ıı,ol) sonra Elmalılı'da yer almayan bir beyit (....:m .;LS ;rf) vardır.
3., 5. ve 12. beyitlerde de rivayet farkı şöyledir:
,..b..;-.,-Jı,~.,-Jı_,..;-i.ı~..o,-...ı.>-'?'-'>~~Fı...,,
_,.,.h,tıj -- -f~ı..:J-;9-l-.;..,..,l.i.S.Jıpl~J.:,bı.;.,~..:.;
~.:ı-o-~ı ~J-.0.1 ro-lı- tyJ·~ Hı.:ıLS.l;!.ll• .;LS ;rf
~,;.ı~~ı.;,;->"9- lcı-ı.,iL.ö.;Jl..lıl ~ Ö;;->"9
Bkz. es-Süy(ıti, el-İtkan, thk. Şu'ayb el-Arnavut, ta'lik: Mustafa Şeyh Mustafa, Müessesetü'r-risale
Hak Dini Kur'an Dili'ndeki Arapça Şiirlerin Temel Kayuaklarla ıHukayesesi (II)
185
tanınan
Ebü'I-Hasen Ali b. Muhammed'e nispet edilmektedir. Adı geçen eserde
rivayet farkı, sadece 1., 3. ve 5. beyitlerde şöyledir:
Js-i' .:ro~ Lo~ .?s- 1~ d.l.ll '-:-'l:S .:;>- .)JL. ~
yC:>- ı)s ,s,ı.; ı) pb Los - .:t:i.>'?"'> ~ ~ i..w Los
~ ~ ?..:;oJI LJ_ş,~ - .ıSs '-:-'ts:.JI ii ı) J,a;.ll u'>J6ü
[VIII, 6407'de] Felak sılresi 5. ayet-(~ 1;! ..~,.,ı;~ ~.9} "Ve şerrinden bir hasetçinin
haset ettiği zaman. "in tefsirinde İbn Sina (ö. 428/1 Ö37)'nın şu sözleri aktarılmaktadır:
"-(~ ı;ı ..~,.,ı;).
.).o_;), beden ve kuvveleri ile nefs-i natılca arasında meydana gelen
niza'/çekişme aemektir. Haset eden, hayvanİ ve nebati kuvveti bakımından bedendir, haset
edilen de nefs-i natıkadır, bu suretle beden, nefs üzerine bir vebaldir. O halde ondan yüz
çevirdiği surette o nef.~in hali ne güzeldir! Ve eğer onunla kirlenmemişse ondan ayrılmakla
ne büyük lezzete erecektir!" 151
Ardından bu da mananın bir özü ve isliazenin ruhunu beyandır denerek
konuyla ilgili şair ismi belirtilmeden şu beyte yer verilmektedir:
,jWJ ~J4 ~ t.9)4 .::J\9 - ~lb.o ~!.9 ~~ ı.)ı: J.:Si
Basit bahrincieki bu beyit, Ebü'l-Feth el-Büsti'ye aittir ve Dtvan'ında 151 şöyledir:
~Wl~ -tt..~. ~t.. G3\9 _ı.I~La9 ·,_Si...,~ ~:ıı ı. 'ı ;;j
u •\'"'""'· ~.
~
<.l""""t..r'"~
...
..
-
-
....
-
Sonuç
Muhammed Harndi Yazır, Hak Dini Kuran Dili isimli tefsirinin tamamında
160 küsur defa Arapça şiire müracaat etmiştir. Burada dildcat çeken
bir nokta da, onun bazı şiiriere değişilc münasebe~erle birkaç kez yer vermesidir. Örneğin
Elmalılı
görülebildiği kadarıyla
Ebü'l- Feth el-Büsti'nin üç kez geçen "... ~ı ı.)ı: ~i" beyti gibi ...
Temel kaynaldara ulaşılaral< Elmalılı'nın ele aldığı Arapça şiirlerin önemli bir
kısmının şairleri tespit edilmiştir. Bu şairler, tabakalarına göre şöyle tasnif edilebilir: 153
Beyrut 1429/2008, s. 36-37.
XXX, 285.
ısı. Ebü'I-Feth el-Büsti, Divan, s. 183.
Not: [VI, 4569'da] Necm sılresi 1. ayet~;.; ı;ı ~~~"O yıldıza yemin ederim indiği dem"te geçen necm
(~ı) kelimesinin anlamları üzerinde aiırulurken onun ahid !arnı ayrılmamak şartıyla Süreyya
(Ülker yıldızı)ya isim olarak da kullanıldığı ifade edilir ve bu hususta Arapların $Lh.c. ~~ cJ.b t;f'
"$Lu..S ..,...cl.ıJI ~~ (Ülker akşam doğarsa çoban örtü ister) meseli şahit getirlir.
Aslında meczılü'r-remel bahrinde bir beyit olan bu söz, en eski kaynaklardan İbn Kuteybe'nin Kitiibii'lMe'fmi'l-kebir'inde nispetsiz olarak şu rivayetle yer almaktadır:
naşirlın,
ısı. el-Alılsi, Rıllıu'l-meani,
$Lu..S ..,...cl.ıJI ~1- ,Liu:; ~1 cJ..b
Bkz. İbn Kuteybe, Kitabii'l-Meani'l-kebf~fi eby!ıti'l-me'fınf, tashih: F. Krenkow, Dfıru'n-nehdati'l­
hadise, Beyrut tsz., I, 375.
153
Şairler, tabakaianna göre tasnif edilirken Hakim Habib el-Kurayti'nin sözlüideri de göz önünde
186
Abdu/kadir Bayam
Cahiliye şairleri: Sa'd b. Malik el-Bekri (ö. ?), İmruülkays b. Hucr (ö. y. m. 54045), 'Abid/'Ubeyd b. el-Ebras (ö. m. 554), el-Haris b. Hillize (ö. y. m. 570), el-Efveh
ei-Evdi (ö. y. m. 570), Hatim et-Tru (ö. m. 578), Abdülmuttalib b. Haşim (ö. y. m.
579), Nüfeyl b. Habib (ö. ?), Mu'avvid el-Hukema lakaplı Muaviye b. Malik (ö. ?),
'Adi b. Zeyd el-'İbadi (ö. y. m. 590), 'Antere b. Şeddad (ö. y. m. 600), el-Esved q.
Ya'fur en-Nehşeli (ö. y. m. 600), en-Nabiğa ez-Zübyani (ö. y. m. 604), Ümmü's-Sarih
el-Kindiyye (ö. y. m. 609), Züheyr b. Ebi Sülma (ö. m. 609), el-Mütenahhil el-Hüzeli
(ö. ?), Kays b. 'Ayzare el-Hüzeli (ö. ?), Harise b. Şerahil (ö. ?), Dübeyye b. Haremi
eş-Şeybam es-Sülemi (ö. ?), İbnü'z-Zi'be es-Sekafi (ö. ?) ve el-Xşa el-Kebir (ö. 7/629).
Mu hadram şairler: Ka'b b. Sa'd el-Ganevi (ö. y. m. 612), EbU Talib (ö. m. 620),
Ebu Kays Sayfi b. el-Eslet (ö.l/622), Ümeyye b. Ebi'-Salt (ö. 5/626), Zeyd b. Harise
(ö. 8/629), Mıkyes b. Dababe/Subabe (ö. 8/630), Ebu Dücane Simak b. Hareşe
el-Ensari (ö. 11/632), en-Nemir b. Tevleb (ö. y. 14/635), Abdullah b. ez-Ziba'ra (ö.
y. 15/636), el-'Abbas b. Mirdas (ö. y.18/639), Safvan b. el-Mu'attal {ö.19/640), Halid
b. el-Velid (ö. 21/64-2), Amr b. Ma'dikerib (ö. 21/64-2), Gaylan b. Selerne es-Sekafi
(ö. 23/644), el-Hansa (ö. 24/645), el-'Abbas b. Abdilmuttalib {ö. 32/653), Lebid b.
Rebi'a el-'Amiri (ö. 41/661), ez-Zibrikan b. Bedr (ö. y. 45/665), en-Nabiğa el-Ca'di
(ö. y. 50/670) ve Hassan b. Sabit (ö. 54/674).
İslam! sairler (İslamiyyun): el-Eşter en-Neha'i/Malik b. el-Haris (ö. 37/657),
Ali b. Ebi Talib (ö. 40/661), Harise b. Bedr el-Gudaru (ö. M/684), Yezid b. Müferriğ
el-Himyeri (ö. 69/688), 'Ubeydüllah b. Kays er-Rukayyat (ö. 75/694), Leyla el-Ahyeliyye
(ö. y. 80/700), er-Ra'i en-Nümeyri (ö. 90/709), es-Sımmet b. Abdiilah el-Kuşeyri (ö.
y. 95/714), Ka'nel1b. Ümmi Sahib (ö. y. 95/714), el-Merrar b. Munkız el-'Adevi (ö.
y. 100/718), Ziyadel-Xcem (ö. y. 100/718), Küseyyir 'Azze (ö. 105/723), el-Ahvas
el-Ensari (ö.105/723), Cerir b. 'Atıyye (ö. 110/728), el-Ferezdak (ö.ll0/728), Zü'rrumme (ö. 117/735), Ru'be b. el-'Accac (ö.145/762) ve Müdrik b. Hısn el-Esedi (ö. ?).
lviiivelied şair/er: Abdullah b. el-Mübarek (ö. 181/797), Ebu Nüvas (ö.198/814),
Ebü'I-'Atahiye (ö. 21 1/826), Di'bil b. Ali el-Huza'i (ö. 246/860), el-Hüseyin b. Mansur
el-Hallac (ö. 309/922), Ebü't-Tayyib el-Mütenebbi (ö. 354/965), Adudüddevle lakaplı
Fenml Hüsrev el-Büveyhl (ö. 372/983), es-Sahib b. 'Abbad (ö. 385/995), Bedi'uzzarnan
el-Hemedani (ö. 398/1008), Ebü'l-Feth el-Büsti (ö. 400/1010), Ebü'l-'Ala el-Ma'arri
(ö. 449/1057), Siracüddin Ali b. Osman el-Fergani (ö. 569/1173'ten sonra), Ebü'lHasen Ali b. Muhammedel-Hassar (ö. 611/1214), İbnü'l-Farız (ö. 632/1235), İbnü'l­
'Arabi (ö. 638/1240), el-Busiri (ö. 696/1296), İbn Ebi Şerif (ö. 923/1517), Fuzüli (ö.
963/1556), Kazım el-Ezri el-Bağdadi (ö. 1211/1796), Ziya Paşa (ö. 1297/1880) ve
bulundurulmuştur. Bkz. Hakim Habib el-K.urayti,Mu'cemü'ş-Şuimii'l-calıiliyyin ve'l-mulıadramin,
Mektebetü Lübnan naşin1n, Beyrut 2001; Mu'cemü'ş-Şu'arai'l-İslamiyyiıı, Mektebetü Lübnan
naşirün, Beyrut 2005.
Hak Dini Kur'an Dili'ndeki Arapça Şiirlerin Temel Kayııaklarla iviukayesesi (II)
Elmalılı
187
Muhammed Harndi Yazır.
Ayrıca kaynaklarda "übJ ü j ~" ifadesinin geçtiği bir beytin Hanife oğullanndan ismi
belirtilmeyen bir şaire, bir beytin (...~ı ._:. . . .,.3 ) ismi verilmeyen bir edibe, diğer bir beytin
(... ..::..........,~ .ş.iJI ~i.s) Tay kabilesine mensup bir adama ve bir konuyla ilgili iki beytin
.;i J.c.9iı
(... c)L:JI 3 i...~l de ismi açıklanmayan bir cahiliye şairine nispet edildiği görülmüştür.
Elmalılı'nın farklı şiirlerine en çok başvurduğu şairler, Hassan b. Sabit, İmruüll<ays,
Lebid b. Rebi'a, Hz. Ali, el-Mütenebbi, Cerir b. 'Atıyyeve Ru'be b. el-'Accac'dır. Bunun yanı sıra
aynı şiirine birkaç kez müracaat ettiği şairler ise Ebü'I-'Atahiye, Hatim et-Tai, Abdülmuttalib
b. Haşim, Lebid b. Rebi'a, en-Nabiğa ei-Ca'di, Hz. Ali ve Ebü'l-Feth el-Büsti'dir.
Elmalılı'nın ele aldığı bazı şiirlere, herhangi bir şairin divanmda ya da divanının şer­
hinde rastlanmamıştır. Bunlaı; kaynaldarda birden fazla kişiye nispet edilmektedir. Mesela
el-Ftidayl b. 'İyaz (ö. 187/803)'a ve Muhammed b. Yezdad ei-Merrılzi (ö. 230/844)'ye nispet
edilen beyit (. .. r~~4 e:)ı.:J ü!J gibi. ..
Müellifın eserinde şair ismi belirtmeksizin yer verdiği bazı şiirler de, kaynaldarda aynı
şekilde hiçbir şaire nispet edilmemektediı: Örneğin(... ~ .;t.:.jll LS).:ı) beyti gibi. ..
Bazı şiirler, hem Elmalılı tarafindan hem de diğer kaynaldar tarafindan aynı şaire
nispet edilmesine rağmen o şairin divanında ilgili şiire rastlanmamıştır. Mesela el-Ahtal'a
nispet edilen bey it (. .. r611 ~ ._:.J) gibi. ..
Hak Dini Kur'an Dili'ndeki Arapça şiirlerin belli bir kısmı, temel kaynaldarda
aynı ıivayetle geçerken belli bir kısmı da farldı rivayerlerle geçmektedir. Bize göre
bu, müfessirin genelde daha önceki tefsirlerden ya da bazı ikinci el eserlerden yaptığı
nakilden kaynaklanmaktadır. Çünkü müfessir, Arapça şiiri, alıntıladığı pasaj da nasıl
geçiyorsa o şekilde sunmaktadır.
Son olarak şunu ifade etmeliyiz ki Elmalılı Muhammed Harndi Yazır, eşsiz
eserinde kendi kaleminden çılcan Arapça şiiriere de yer vererek hem edebi zevkini
ve hünerini göstermiş hem de Arapça'ya şiir yazacalc kadar vruaf olduğUnu ortaya
koymuştur.
Bibliyografya
el-'Abbas b. Mirdas, Divan, thk. Yahya el-Cebbıiri, Müessesetü'r-risale, Beyrut 1412/1991.
Abdullah b. el-Mübarek, Divan, thk. Mücahid Mustafa Behcet, Daru'l-vefa,
1409/1989.
Abdülmuttalib b.
1430/2009.
Haşim,
Divan, derleme: el-Hüseyin b. Haydar-Mahbiib
'Abid/'Ubeyd b. el-Ebras, Divan,
1414/1994.
şerh: Eşref
el-Mansılre
el-Haşimi,
ysz.
Ahmed 'Adre, Daru'l-kitabi'l-'Arabi, Beyrut ·
Abdu/kadir Bayanı
188
Abidin Paşa, Tercüme ve Şerh-i Kaside-i Bürde, Mahmud Bey Matbaası, İstanbul 1324 h.
'Adi b. Zeyd el-'İbadi, Divan, thk. Muhammed Ce bbar Mu'aybid, Şeriketü Dari'l-cumhuriyyet
li't-tab' ve'n-neşr, Bağdat 1965.
Ahmed el-Beyhaki, Ebü Bekir, Kitabü'z-Zühdi'l-kebir, thk. 'Amir Ahmed Haydar, Daru'lcinan ve Müessesetü'l-kütübi's-sekafiyye, Beyrut 1408/1987.
el-Ahtal,
Şi'ru'l-Ahtal,
thk. Fahruddin Kabave, IV. Baskı, Daru'l-tlkr, Dımaşk 1416/1996.
el-Ahvas el-Ensari, Şi'ru'l-Ahvas el-Ensari, thk. 'Adil Süleyman Cemal, el-Hey'etü'lMısriyyetü'l-'aınıne, Kahire 1970.
_ _ __,Şerh u Divani'l-Ahvas el-Ensari, şerh: Mecid Tarad, Daru'l-kitabi'l-'Arabi, Beyrut
1415/1994.
Ali b. Ebi Talib, Divan, derleme: 'Abdül'aziz el-Kerem, Matba'atü'l-Kerem, ysz. 1382/1963.
_ _ _,Divan, şerh: Na'im Zerzür, Daru'l-kütübi'l-'ilmiyye, Beyrut 1405/1985.
Ali b. Osman el-Fergani. Siracüddin, Kasidetü Bed'i'l-emali, Raşid Efendi Kütüphanesi
(Kayseri), nr. 1078/8, vr. 198b.
'Alkaıne
b. 'Abede el-Fahl, Divan, şerh: Sa'id Nesib Mekarim, Daru Sadır, Beyrut 1996.
_ _ _ _, Şerhu Divani 'Alkame b. 'Abede el-Fahl, takdim: Hanna Nasr el-Hitti, Daru'lkitabi'l-'Arabi, Beyrut 1414/1993.
el-Alusi, Ebü'l-Fazl Şihabüddin es-Seyyid Mahmud, Ruhu'l-me'ani fi tefsiri'l- Kur'ani'l-'Azim
ve's-seb'i'l-mesani. Daru ihyai't-türasi'l-'Arabi, Beyrut tsz.
'Amr b. Ma'dikerib, ez-Zübeydi, Şi'ru 'Amr b. Ma'dikerib, derleme: Mutii' et.aı:arabişi, Il.
Baskı, Matbü'atü Mecma'i'l-lüğati'l-'Arabiyye, Dımaşk 1405/1985.
'Antere b. Şeddad, Divan, şerh: Ömer Faruk et-Tabba', Daru'l-kalem, Beyrut tsz.
el-Asma'i, Ebu Sa'id 'Abdülmelik b. Kureyb, el-Asma'iyyat, thk. Muhammed Nebil Tarifi, II.
Baskı, Daru Sadır, Beyrut 1425/2005.
el-A'şa
Ateş,
el-Kebir, Divan, thk. M. Muhammed Hüseyin, Mektebetü'l-adab, Kahire 1994.
Süleyman, Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali, Kılıç Kitabevi, Ankara 1980.
Bahaüddin el-ı.mili, Muhammed, Kitabü'l-Keşkul. el-Matba'atü'l-behiyye, Mısır 1302 h.
el-Basri, Ebü'l-Ha sen Sadruddin Ali b. Ebi'l-Ferec, el-Hamasetü'l-Basriyye, thk. Muhtaruddin
Ahmed, Haydarabad 1964.
Bedl'uzzaman el-Hemedani, Divan, thk. Yüsri Abdülğani Abdullah, III. Baskı, Daru'l-kütübi'l·nmiyye, Beyrut 142412002.
Bilgin, Mustafa, "Hak Dini Kur'an Dili'; DİA, İstanbul 1997, XV, 163.
Bedrüddin el-'Ayni, Mahmüd b. Ahmed, 'İkdü'l-cüman fi tarihi ehli'z-zeman, thk. M.
Muhammed Emin, cl-Hcy'etü'l-tvlısriyyetü'l-'amme, Kahire 1409/1989.
el-B!runi, Ebü'r-Reyhan Muhammed b. Ahmed, el-Asaru'l-bakiye 'ani'l-kuruni'l-haliye,
nşr. C. Eduard Sachau, Leipzig 1878.
el-Busiri, Muhammed b. Sa'id, el-Bürde, thk. Abdurrahman Hasan Mahmüd, Mektebetü'ladab, Kahire tsz.
el-Cahız,
Ebu Osman 'Amr b. Bahr, Resailü'l-Cahız, thk. Abdüsselam Muhammed Harun,
Mektebetü'l-Hanci, IGıhire 1399/1979.
Hak Dilli Kur'an Dili'11deki Arapça Şiirlerili Temel Kay11ak/arla J'vfukayesesi (II)
189
Cerir b. 'Atıyye, Divan, şerh: Kerem el-Büst:i.ni, D:i.ru Beyrut li't-tıb:i.'a ve'n-neşr, Beyrut 1406/1986.
el-Cevheri, İsmail b. Hammad, es-Sıhah Ta.cü'l-lüğa ve sıhahu'l-'Arabiyye, thk. Ahmed
Abdülğafi.ır 'Attar, IV. Baskı, Daru'l-'ilm li'l-mel:i.yin, Beyrut 1990.
el-Cürcani, Ali b. Abdilaz iz, el-Vesata beyne'l-Mütenebbi ve husumihi, thk. Muhammed
Ebü'l-Fazl İbrahim-Ali Muhammed ei-Bec:i.vi, ei,Mektebetü'l-'asriyye, Beyrut 142~/2006.
Di'bil b. Ali ei-Huza'i, Divan, şerh: Hasan Hamed, D:i.ru'l-kit:i.bi'I-'Arabi, Beyrut 1414/1994.
Divanü'I-Hüzeliyyin, Il. Baskı, D:i.ru'l-kütübi'I-Mısriyye, Kiıhire 1995.
Ebü Hayyan el-Endelüsi, Muhammed b. Yusuf, Tefsiru'I-Bahri'l-muhit, Mektebetü'nnasri'l- hadise, Ri ya d tsz.
Ebü Nüvas, Divan,
şerh:
Ali
Fa'fır,
Il.
Baskı,
D:i.ru'l-kütübi'l-'ilmiyye, Beyrut 1414/1994.
Ebü Talib, Divan, şerh: Muhammed Altuncı, Daru'l-kit:i.bi'l-'Arabi, Beyrut 1414/1994.
Ebu Temmam, Divanü'l-Ha mas e, şerh: Ahmed Hasan Besec, Daru'l-kütübi'l-'ilmiyye, Beyrut
1418/1998.
Ebü 'Ubeyd ei-Bekri, Abdullah b. Abdil'aziz, Mu'cemi.i me'sta'cem min esmai'l-bilad ve'lmevazı', thk. Mustafa es-Sekka, 'Aiemü'l-kütüb, Beyrut tsz.
Ebü Zi.ieyb el-Hi.izeli, Divan, şerh: Süham ei-Mısri, ei-Mektebü'I-İsl:i.mi, Beyrut 1419/1998.
Ebi.i'I-'Atahiye, Divan, Daru S:i.dır-Daru Beyrut, Beyrut 1384/1964.
Ebi.i'l-Esved ed-Düeli, Divan; thk. Muhammed Hasan Ali Yasin, Müessesetü if li't-tıba'a
ve't-tasvir, Beyr(ıt 1402/1982.
Ebi.i'l-Feth el-Büsti, Divan, thk. Düriyye ei-Hatib-Lütfi es-Saka!, Matbi.ı'atü Mecma'i'l-lüğati'I­
'Arabiyye, Dımaşk 1410/1989.
ei-Efveh ei-Evdi, Divan (et-Tar:i.ifü'l-edebiyye'de), tahriç: Abdülaziz ei-Meymeni, Lecnetü'tte'lif ve'n-neşr, Kahire 1927.
Elfü leyle ve leyle, Şeriketü Mektebeti ve Matba'ati Mustafa el-B:i.bi el-Halebi ve evladihi,
Mısır 1380/1960.
Elmalılı
Muhammed Harndi Yaz ır Sempozyumu 4-6 Eylül 1991, TDY Yay., Ankara 1993.
Ergin, Ali Şakir, "Ferezdak'; DİA, İstanbul 1995, XII, 373-374.
el-Ezheri, Ebfı Mansur Muhammed b. Ahmed,
Berdüni, ed-Daru'I-Mısriyye, K:i.hire tsz.
Tehzibi.i'l-li.iğa,
thk. Ahmed Abdül'alim ei-
_ __,Tehzibü'l-li.iğa, thk. İbrahim ei-İbyari, Daru'l-katibi'I-'Arabi, Kahire 1387/1967.
Fahruddin er-Razi, Mefatihu'l-ğayb, Daru'l-fikr, Beynıt 1401/1981.
el-Ferezdak, Divan, Daru Sadır, Beyrut 1386/1966.
Fuzı1li, Muhammed b. Süleyman, Musahhah ve İlaveli Külliyyat-ı Divan-ı Fuzüli, Matba'a-i
Ahmed Kamil, İstanbul 1329 h.
el-Halll b. Ahmed, Ebi.ı Abdirrahman el-Ferahidi, Kitabi.i'l-'Ayn, thk. Mehdi el-Mahzi.ımiİbrahim es-Samerrai, Müessesetü'l-a'lemi li'l-matbi.ı'at, Beyrut 1408/1988.
el-Hansa, Divan, şerh: Hamdü Tammas, II. Baskı, Daru'l-marife, Beyrut 1425/2004.
el-Haris b. Hillize, Divan, şerh: Ömer Fartık et-Tabba', Daru'l-kalem, Beyrut 1414/1994.
Hassan b. Sabit el-Ensari, Divan, şerh: Ömer F:i.rük et-Tabba', D:i.ru'l-kalem, Beyrut 1413/1993.
Abdulkadir Bayam
190
Hatim et-Ta i, Divan, şerh: Ömer Faruk et-Tabba', Şeriketü Dari'!-Erkarn b. Ebi'!-Erkam-Daru'lkalem, Beyrut 1415/1995.
el-Heceri, Ebu Ali Harun b. Zekeriyya, et-Ta'likat ve'n-nevadir, nşr. Hamed el-Casir, ysz.
1413/1~}92.
İbn 'Abdirabbih, Ahmed b. Muhammed, el-'İkdü'l-ferid, thk. Abdülmecid et-Terhini, Daru'l-
kütübi'l-'ilmiyye, Beyrut 1404/1983.
İbn 'Abidin, Muhammed Emin b. Ömer, Minhatü'l- Halık 'ale'!- Bahri'r-rail<, el-Matba'atü'l-
'ilmiyye,
Mısır
1311 h.
İbn 'Asakir, Ebü'I-Kasım, Tarihu rnedineti Dımaşk, thk. Muhibbüddin Ebü Sa'id Ömer b.
Garame, Daru'l-fikr, Beyrut 1418/1997.
İbn 'Atıyye, Ebu Muhammed Abdiiihak b. Galib, el-Muharreru'l-veciz fi tefsiri'l-Kitabi'l-'aziz,
thk. Abdiisselam Abdüşşiıfi Muhammed, Daru'l-kiitübi'l-'ilmiyye, Beyrut 1422/2001.
İbn Düreyd, Ebu Bekir Muhammed b. el-Hasen, Cemheretü'l-lüğa, thk. Remzi Münir
Ba'lebekki, Daru'l-'ilm li'!-melayin, Beyrut 1987-1988.
İbn Ebi'd-Dünya, Ebu Bekir Abdullah b. Muhammed, Kitabü'l-Ehval, thk. Mecdi Fethi es-
Seyyid, Mektebetü Ali Yasir, el-Cize 1413/1993; Kitabü'z-Zühd, thk. Yasin Muhammed
es-Sevvfıs, Daru İbn Kesir, Dımaşk 1420/1999.
İbn Ebi Ha tim, Abdurrahman b. Muhammed, Tefsiru'l-Kur'ani'l-'Azim, thk. Es' ad Muhammed
et-Tayyib, Mektebetü Nizar Mustafa el-Baz, Mekke-Riyfıd 1417/1997.
İbn Hıris, Ebü'l-Hüseyin Ahmed, Mu'cemü Mekayisi'l-lüğa, thk. Abdiisselam Muhammed
Harun,
Daru'l-fıkr,
ysz. 1399/1979.
İbn Habib, Muhammed el-Bağdadi, el-Münemmak fi ahbari Kureyş, thk. Hurşid Ahmed
Faruk, Dfıiretü'l-me'arifi'l-Osımi.niyye, Haydarabad 1964.
İbn Hacer el-'Askalani, Ebü'l-Fazl Ahmed b. Ali, el-İsabe fi temyizi's-sahabe, thk. Ali
Muham_med el-Becavi, Daru'!-ci!, Beyrut 1412/1992.
İbn Hişfun, Abdiilmelik b. Hişam b. Eyytıb el-Himyeri, Kitabü't-Tican
thk. Merkezii'd-dirasat ve'l-ebhasi'l-Yemeniyye, II.
Baskı,
fi müluki Himyer,
San'a 1979.
_ _ _ , es-Siretü'n-nebeviyye, thk. Ömer Abdiisselam Tedmürl, III. Baskı, Daru'l-kitabi'l'Arabl, Beyrut 1410/1990.
İbn İshak, Muhammed, es-Siretü'n-nebeviyye, thk. Ahmed Ferid el-Mezidi, Daru'l-kütübi'l-
'ilmiyye, Beyrut 1424/2004.
İbn Kays er-Rukayyat. 'Ubeydu!lah, Divan, şerh: Ömer Farük et-Tabba', Şeriketil Dari'!-Erkarn
b. Ebi'l-Erkam-Daru'l-kalem, Beyrut 1415/1995.
İbn Kesir, 'İmadüddin Ebü'l-Fida İsınail b. Ömer, el-Bidaye ve'n-nihaye, thk. Abdullah b.
Alıdilmuhsin
et-Türki, Hicr li't-tıba'a ve'n-neşr, ei-Cize 1418/1998.
İbn Kuteybe, Ebü Muhammed Abdullah b. Müsliın, Edebü'l-katib, Dfıru Sfıdır, Beyrut 1387/1967.
_ _ __,Kitabü'l-Me'fmi'l-kebir fi ebyati'l-me'ani, tashih: F. Krenkow, Daru'n-nehdati'lhadise, Beyrut tsz.
İbn Manzur, Cema!üddin Muhammed b.lvfükerrem, Lisanü'l-'Arab, Dfıru Sadır-Dfıru Beyrut,
Beyrut 1388/1968.
r
Hak Dini Kur'an Dili'ndeki Arapça Şiirlerin Temel Kaynaklarla ıHukayesesi (II)
191
İbn Sa'd, Ebu Alıdillah Muhammed, et-Tabaldtü'l-kübra, thk. İhsan ~bbas, Daru Sadır,
Beyrut 1960-1968.
İbnü'I-Farız, Divan, şerh: Heysem Hilal, Il. Baskı, Daru'l-marife, Beyrut 1426/2005.
İbnü'l-Kelbi, Ebü'l-Münzir, Kitabü'l-Esnam, thk. Ahmed Zeki Paşa, III. Baskı, Daru'l-kütübi'lMısriyye,
Kahire 1995.
İbrahim el- Harbl, Ebu İshak b. İshak, Garibü'l-hadls, thk. Süleyman b. İbrahim b. Muhammed
el-'Ayid, Merkezü'l-bahsi'l-'ilmi, ysz. 1405/1985.
İmruülkays, Divan, şerh: Ömer Faruk et-Tabba', Daru'l-kalem, Beyrut tsz.
K1zım
el-Ezri el-Bağdadi, Divan, el-Matba'atü'l-Mustafaviyye, Bombay 1320 h.
el-Kazvinl, Zekeriyya b. Muhammed, Asaru'l-bilad ve ahbaru'l-'ibad, Daru Sadu~ Beyrut
1389/1969.
el-Kurayti, Hakim Habib, Mu'cemü'ş-Şu'arai'l-cahiliyyin ve'l-muhadramin, Mektebetü
Lübnan naşirun, Beyrut 2001.
_ , Mu'cemü'ş-Şu'arai'l-İslamiyyin, Mektebetü Lübnan naşirun, Beyrut 2005.
el- Kureşi, Ebu Zeyd, Cemheretü
eş'ariVA.rab,
Daru Sadır, Beyrut tsz.
el-Kurtubl, Ebu Abdiilah Muhammed b. Ahmed, el-Cami' liahkami'l-Kur'an, thk. Hişam
Semir el-Buhfıri, Daru 'alemi'l-kütüb, Riyad 1423/2003.
Küseyyir 'Azze, Divan, şerh: Mecid Tarad, Daru'l-kitabi'l-~rabi, Beyrut 1413/1993.
Lebid b. Rebi'a el-'Amiri, Divan, Dfıru Sadır, Beyrut 1386/1966.
Leyla el-Ahyeliyye, Divan, thk. Ömer Faruk et-Tabbil ', Daru'l-Erkam b. Ebi'l-Erkam, Beyrut tsz.
Macit, Muhsin, "El malılı Harndi Yazır'ın Bir Gazeli Etrafında'; Elmalılı Muhammed Harndi
Yazır Sempozyumu 4-6 Eylül1991, ss. 331-334.
el-Makdisi, el-lv1utahhar b. Tahir, Kitabü'I-Bed' ve't-tarih, nşr. Clement Huart, Daru Sadır,
Beyrut tsz.
Ma'mer b. el-Müsenna, Ebu 'Ubeyde, Mecazü'l-Kur'an, thk. M. Fuat Sezgin, IL Baskı,
Müessesetü'r-risale, Beyrut 1401/1981.
el-Maverdi, Ebü'l-Hasen Ali b. Muhammed b. Habib, en-Nül<et ve'l-'uyıln, thk. es-Seyyid b.
Abdilmaksud b. Abdirrahim, Daru'l-kütübi'l-'ilmiyye, Beyrut tsz.
Mecmfı'u eş'ari'l-'Arab
ve hüve m üştemil 'ala Divani Ru'be b. el-'Accac, nşr. W. b. Ahlwardt,
Dfını İbn Kuteybe, Kuveyt tsz.
el-Mufaddal ed-Dabbi, Ebü'l-Abbas b. Muhammed, Divanü'l-Mufaddaliyyat, Matba'atü'Iabai'l-yesu'iyyin, Beyrut 1920.
Muhammed-i 'Avfi, Lübabü'l-elbab, nşr. Sa'id-i Nefisi, Çap-ı ittihad, ysz. 1333 hş.
Muhammed b. Süleyman el-Halebi, Nuhbetü'l-leali lişerhi Bed'i'l-emali, HakikatKitabevi,
İstanbul1996.
Muhammed eş-Şami, Sübülü'l-hüda ve'r-reşad fi sireti Hayri'l-'ibad, thk. Mustafa
Abdülvahid, Vezfıretü'I-evkaf, Kahire 1418/1997.
Muhtar, Cemal, ·~ntere'; DİA, İstanbul1991, III, 237.
Muhyiddin el-'Arabi, Muhammed b. Ali, el-Fütfıhatü'l-Mekkiyye, tashih: Ahmed Şemsüddin,
Daru'I-kütübi'l-'ilıniyye, Beyrut 1420/1999.
Abdulkadir Bayam
192
Mukatil b. Süleyman, Ebü'I-Hasen, Tefsiru Mukatil b. Süleyman, thk. Ahmed Ferid, Daru'lkütübi'l-'ilıni}')'e. Beyrut 1424-/2003..
ıY1ütemmiın b. Nüveyre, Divan, thk. İbtisam es-Saffar, Matba'atü'l-irşad, Bağdat 1968.
el-Mütenebbi, Ebü't-Tayyib, Divan, thk. Ömer F;i.rük et-Tabba', Di\ru'l-Erkam b. Ebi'l-Erkam,
Beyrut tsz.
en-Nabiğa
ez-Zübyani, Divan, şerh: Hamdü Taınmas, Il. Baskı, Daru'l-ma'rife, Beyrut 1426/2005-
en-Neınir b. Tevleb, Divan (Şu'ara İsiamiyyün'da), thk. Nüri Hammüdi el-Kaysi, II. Baskı,
'Alemü'l-kütüb, Beyrut 1984.
Nizamüddin en-Nisaburi, el-Hasen b. Muhammed, Tefsiru Garaibi'l-Kur'an ve reğaibi'l­
Furkan, tahriç: Zekeriyya 'Umeyrat, Daru'l-kütübi'l-'ilmiyye, Beyrut 1416/1996.
Özcanoğlu, Muzaffer, "Adi b. Zeyd'; DİA. İstanbul 1988, I, 382.
Öztürk, Nazif, "Eimalılı M. Harndi Yazır'ın Metrukatı Hakkında Ön Rapor'; Elmalılı Muhammed
Haındi Yazır Sempozyumu 4-6 Eylül 1991, ss. 335-338.
er- Rağıb el- İsfehani, Ebü'l- Kasım, el- Müfredat fi ğaribi'l- Kur'an, thk. Muhammed Senid
Kilani, Şeriketü Mektebeti ve matba'ati Mustafa el-Babi el-Halebi ve evladihi, Mısır
1381/1961.
er-Ra'i en-Nümeyri, Divan, thk. Reinhard Weipert, Beyrut 1401/1980.
es-Sahib b. 'Abbad, Divan, thk. Muhammed Hasan Ali Yasin, II. Baskı, Daru'l-kalemMektebetü'n-nehda, Beyrut-Bağdat 1394/1974.
es-Sa'lebi, Ebü İshak Ahmed b. Muhammed, el-Keşf ve'l-beyan, thk. Ebü Muhammed b.
'Aşür, Daru ihyai't-tünisi'l-~rabi, Beyrut 1422/2002.
es-Se'alibi, Ebü Mansür 'Abdülmelik b. Muhammed, ei-Müntehal. şerh: Ahmed Ebü Ali, elMatba'atü't-ticiiriyye, İskenderiye 1901.
_ _ __, et-Temsil ve'l-muhadara, thk. Abdülfettah Muhammed ei-Hulv, II. Baskı, edDaru'l-'Arabiyye, ysz. 1983.
_ _ _ , Yetimetü'd-dehr fi mehasini ehli'l-'asr, thk. Muhammed Müfid Kumeyha, Daru'lkütübi'l-'ilmiyye, Beyrut 1403/1983.
es-Süheyli, Ebü'l- Kasım Abdurrahman b. Abdillah, er-Ravzu'l- ünüf, ta'lik: Me edi b. Man sür,
Dfıru'l-kütübi'l-'ilmiyye, Beyrut tsz.
es-Süyuti, Celalüddin Abdurrahman, el-İtkan fi 'ulümi'l-Kur'an, III. Baskı, Şerikeili Mektebeti
ve Matba'ati Mustafa el-Babi el-Halebi ve evladihi, Mısır 1370/1951.
_ _ _, el-İtkan, thk. Şu'ayb el-Arnavut, ta'lik: Mustafa Şeyh Mustafa, Müessesetü'r-risiıle
naşirün, Beyrut 1429/2008.
eş-Şemmah
b. Dırar ez-Zübyani, Divan, thk. Salahuddin el-Hadi, Daru'J-me'arif, Kahire 1968.
Şen gün,
Necdet, "Eimalılı Muhammed Ham di Yazır'ın Hak Dini Kur'an Dili Adlı Tefsirindeki
Türkçe Şiirlerin Değerlendirilmesi'; iSTEM, Sayı: 9, 2007, ss. 163-185.
eş-Şerif el- Murteza, Ali b. el-Hüseyin, Emali'l-Murteza Gureru'l-fevaid ve düreru'l-kalaid,
thk. Muhammed Ebü'l-Fazl İbrahim, Daru ihyai'l-kütübi'l-~rabiyye, ysz. 1373/1954.
eş-Şirbini, Muhammed b. Ahmed, Tefsiru's-Siraci'l-münir, Daru'l-kütübi'l-'ilmiyye, Beyrut tsz.
et-Taberani, Ebü'l-Kasım Süleyman b. Ahmed, el-Mu'cemü'l-kebir, thk. Harndi Abdülmecid
es-Selefi, ll. Baskı, Mektebetü İbn Teymiye, Kahire 1405/1984.
Hak Dini Kur}m
Dili'ııdeki
Arapça Şiirlerin Temel Kaynaklarta ıHukayesesi (If)
193
et-Taberi, Ebü Ca'fer Muhammed İbn Cerir, Cami'u'l-beyan 'an te'vili ayi'l-Kur'an, thk.
Abdullah b. Alıdilmuhsin et-Türki, Hicr li't-tıbii.'a ve'n-neşr, Kahire 1422/2001.
_ _ _ , Tarihu't-Taberi Tarihu'r-rusül ve'l-mülılk. thk. Muhammed Ebü'l-Fazl İbrahim,
II. Baskı, Daru'l-me'arif, Kahire tsz.
et-Tahavi, Ebü Cafer Ahmed b. Muhammed, Şerhu me'ani'l-asar, thk. Muhammed en-NeccarMuhammed Seyyid Cad el-Hak, 'Alemü'l-kütüb, ysz. 1414/1994.
Tüccar, Zülfıkaı~ '"'Nabiga ei-Ca'di'; DİA, İstanbul 2006, XXXII, 260-261.
Uludağ, Süleyman, TasavvufTerimleri Sözlüğü, II. Baskı, lVIarifet Yay., İstanbul1995.
Uzun, Taceddin, "Aikame b. Abede'; DİA, İstanbul 1989, Il, 466.
Ümeyye b. Ebi's-Salt, Şerh u Divani Ümeyye b. Ebi's-Salt, takdim ve ta'lik: Seyfüddin elKatib-Ahmed 'İsam ei-Katib, Daru Mektebeti'l-hayat, Beyrut 1980.
el- Vakıdi, Ebiı Abdiilah Muhammed b. Ömer, Kitabü'l-Meğazi, thk. Marsden Jones, ı.lemü'l­
kütüb, Beyrut 1404/1984.
el- Veşşa, Ebü't-Tayyib, el-Müveşşa evi'z-zarf ve'z-zurafa, thk. Kemal Mustafa, II. Baskı,
Mektebetü'I-Hand, Mısır 1953.
el-Ya'kılbi,
Ahmed b. Ebi Ya'küb, Tarihu'l-Ya'kılbi, Daru Sadır, Beyrut tsz.
Yakut el-Hamevi, Ebü Abdillah, Mu'cemü'l-Büldan, Daru Sadır, Beyrut 1397/1977.
Yavuz, Yusuf Şevki, "Eimalılı Muhammed Ham di'; DİA, İstanbul 1995, XI, 62.
Yazır, Elınalılı
Muhammed Haındi, Hak Dini Kur'an Dili: Yeni Mealli Türkçe Tefsir, T.C.
Diyanet İşleri Reisliği Neşriyatı, Matbaai Ebüzziya, İstanbul 1935-1939.
Yezid b. Müferriğ el-Himyeri, Divan, thk. Abdillkuddus Ebu Silih, II. Baskı, Müessesetü'rrisale, Beyrut 1402/1982.
ez-Zebidi, Muhammed ıvıurteza el-Hüseyni, Tacü'l-'arıls min cevahiri'l-Kamıls, thk.
Abdüssabür Şahin, ei-Meclisü'l-vatani li's-sekafe ve'l-fünun ve'l-adab, Kuveyt 1422/2001.
ez-Zemahşeri, Ebü'l-Kasım Mahmud b. Ömer, el-Keşşaf'an hakaikı ğavamizı't-tenzil ve
'uyfıni'l-ekavil
fi vücfıhi't-te'vil, thk. Adil Ahmed Abdülmevcud-Aii Muhammed
Mu'avviz, Mektebetü'l-'ubeykan, Riyad 1418/1998.
_ _ _, Rebi'u'l-ebni.r ve nusılsu'l-ahbar, thk. 'Abdülemir Mühennii, Müessesetü'l-a'leıni
li'l-matbü'at, Beyrut 1412/1992.
ez-Zirildi, Hayruddin, el-A'lam, XII. Baskı, Diiru'l-'ilm li'l-melayin,_Beyrut 1997.
Ziya Paşa, Eş'ar-ı Ziya, Mihran Matbaası, İstanbull298 h.
_ _ _, Külliyyat-ı Ziya Paşa, Yeni Matbaa, İstanbul 1342/1924.
Züheyr b. Ebi Sülma, Divan, şerh: Ömer Faruk et-Tabbii.', Daru'l-kaleın, Beyrut tsz.
Zü'r-rumme, Divan, şerh: Abdurrahman ei-Mustavi, Daru'l-ınarife, Beyrut 1427/2006.
Download