TSKB GYO Faaliyet Raporu 2011 Sunuş Yönetim Kurulu Başkanı Mesajı Ömer Eryılmaz Yönetim Kurulu Başkanı Küresel finansal krizle su yüzüne çıkan ve çözülemeyen yapısal kırılganlıkların yanı sıra, 2011 yılında uluslararası ekonomiyi etkileyen pek çok gelişme yaşanmıştır. Gelişmiş ülkeler ve özellikle Euro bölgesi yapısal sorunlar ile karşı karşıya kalırken, bu sorunların çözümünün zor olduğu ve uzun zaman alacağı açıkça görülmektedir. Sayfa 8 TSKB GYO Faaliyet Raporu 2011 Değerli pay sahiplerimiz, iş ortaklarımız ve çalışanlarımız, Dünya ekonomisi, global faaliyetin zayıflaması, görece belirsiz bir ortama girilmesi, güven ortamının keskin bir düşüş göstermesi ve azalan risklerin yeniden artması gibi nedenlerle bıçak sırtı bir aşamada bulunmaktadır. Küresel finansal krizle su yüzüne çıkan ve çözülemeyen yapısal kırılganlıkların yanı sıra, 2011 yılında uluslararası ekonomiyi etkileyen pek çok gelişme yaşanmıştır. Yılın ilk yarısında Japonya deprem ve tsunami felaketiyle sarsılırken, çoğu petrol üreticisi olan Kuzey Afrika ve Orta Doğu ülkelerinde yaşanan huzursuzluklar giderek artmıştır. ABD ekonomisinde özel talebin canlandırılmasını hedefleyen önlemler sonuçsuz kalırken, Euro bölgesi 2011 yılının özellikle ikinci yarısında kamu borcunun ulaştığı seviyeler nedeniyle büyük bir finansal darboğaz ile karşı karşıya kalmıştır. Küresel sermaye piyasaları riskli varlıkların elden çıkarılması yönündeki güçlü eğilim nedeniyle zarar görürken, olumsuzlukların reel ekonomiler üzerindeki etkileri artmaya başlamıştır. Gelişmiş ülkeler ve özellikle Euro bölgesi yapısal sorunlar ile karşı karşıya kalırken, bu sorunların çözümünün zor olduğu ve uzun zaman alacağı açıkça görülmektedir. Bu görünümün bir sonucu olarak da bu ülkelere yönelik toparlanma beklentileri son derece zayıftır. Gelişmekte olan ekonomilere yönelik tahminler ise büyümenin devam edeceği, ancak özellikle daraltıcı politikalar ve zayıf uluslararası talep koşullarının etkisiyle göreceli olarak azalacağı ve bu ekonomilerin 2012 yılında yumuşak bir Sunuş iniş sergileyecekleri yönündedir. Keza, gelişmekte olan bölgenin itici güçleri konumundaki Çin, Brezilya ve Hindistan ekonomilerinin son dönem parametreleri bu öngörüyü destekler nitelikte sinyaller içermektedir. IMF’nin tahminlerine göre, dünya GSYH büyümesinin ılımlı bir düşüşle 2012’de %4’ler civarına gerilemesi beklenmektedir. Gelişmiş ekonomilerin 2011’de %1,5, 2012’de ise %2 oranında büyümesi öngörülmektedir. Bu öngörüler, AB alanındaki borç krizinin kontrol altına alınması ve ABD’de ekonomiye verilen destek ile orta vadeli mali konsolidasyon arasında optimal bir dengenin kurulması varsayımlarına dayanmaktadır. 2012 tüm dünya için zorluklar arz edecek bir yıl olmaya adaydır. Küresel finansal krizin geçtiğimiz yıl içinde ulaşmış olduğu yeni aşama, kamu kesimini konunun ana odağı haline getirmiştir. Önümüzdeki süreç gelişmiş ekonomiler için olduğu kadar aralarında ülkemizin de yer aldığı gelişmekte olan ülkeler açısında da dikkatle izlenmesi ve yönetilmesi gereken gelişmeler üretmeye adaydır. Türkiye ekonomisi 2011 yılında da güçlü performansını sürdürmüştür. Türkiye ekonomisi 2011’in ilk üç çeyreğinde güçlü bir performans sergileyerek önceki yılın aynı dönemine göre %9,6’lık büyüme sergilemiştir. Diğer taraftan, Euro bölgesindeki ekonominin zayıf görünümü ve yapısal sorunların devam etmesi ile ülkemizde Hükümetin aldığı önlemlerin etkisiyle özellikle yılın son çeyreğinde iç talepte Sayfa 9 yavaşlama başlamıştır. Bu gelişmenin sonucu olarak 2011 yılında büyümenin %8,3 mertebesinde gerçekleştiği tahmin edilmektedir. Küresel krizin ilk yılı sonrasında, güçlü iç talep ve artan dış ticaret açığı sonucunda, büyümeye başlayan cari açık 2011’de de bu eğilimini sürdürmüştür. 2011 yılının Kasım ayı itibarıyla, cari açık 70,2 milyar dolar seviyesine çıkmış bulunmaktadır. 2011’in ilk yarısında iç talebi kontrol altına almak hedefiyle uygulamaya koyulan kredi artış hızını yavaşlatmaya yönelik politikalar, yılın son çeyreğinde ekonomik faaliyetteki yavaşlama ile birleşerek ithalat artışını frenlemiştir. Tüm bu gelişmelerin ışığında 2011 yılı cari açığının 75,3 milyar dolar düzeyinde gerçekleşeceği öngörülmektedir. Merkezi yönetim bütçesi, sıkı bir şekilde korunan mali disiplin ve güçlü iç talep paralelinde sağlanan yüksek vergi tahsilatına bağlı olarak 2011 yılında da güçlü performansını sürdürmüştür. Ancak, petrol başta olmak üzere emtia fiyatlarında görülen artışlar, 2011 yılında üretim maliyetlerini artırmıştır. Bu durum ÜFE üzerinde yukarı yönlü bir baskı yaratırken, Türk Lirası’nda yaşanan değer kaybının ithalat maliyetlerini artırmak suretiyle üretici fiyatları enflasyonuna yansıdığı görülmektedir. Yılın ilk üç çeyreğinde hedeflerle uyumlu bir seyir izleyen TÜFE, Türk Lirası’ndaki değer kaybı, ÜFE’deki yüksek artışın yarattığı maliyet baskısı ve fiyat ayarlamaları sonucunda, 2011 yılının son çeyreğinde yükselerek %5,5’lik hedefin üstünde ve %10,45 düzeyinde gerçekleşmiştir. TSKB GYO Faaliyet Raporu 2011 Sunuş Sayfa 10 Yönetim Kurulu Başkanı Mesajı 2012 yılında Türkiye’nin ana ihraç pazarlarındaki gelişmeler, ekonomik faaliyetler üzerinde etkili olacaktır. Sorunların devam ettiği AB’de büyüme zayıf bir performans sergilerken, bu durumun dış ticaret kanalıyla ülkemize yansıması beklenmektedir. Diğer taraftan, küresel koşulların kötüleşmesi durumunda diğer gelişmekte olan ülkelerle beraber Türkiye’ye yönelik sermaye akımlarında da gerileme yaşanması olasıdır. İç talep dinamiklerinde öngörülen değişimin de etkisiyle, ekonomik büyümenin önümüzdeki dönemde bir miktar hız kaybetmekle birlikte hedefe yakın bir seyir izleyeceği tahmin edilmektedir. Sektörümüze dair algımız ve beklentilerimiz olumludur. Türkiye gayrimenkul sektörü 2010 yılında olduğu gibi 2011 yılında da dünya gayrimenkul sektöründen ayrışmasını pozitif anlamda sürdürmüştür. ABD ve AB’nin aksine, Türkiye gayrimenkul sektörü ekonomik faaliyetteki canlılığa paralel olarak yılı iyi sonuçlar ile kapatmıştır. Türkiye ekonomisindeki güçlü büyüme inşaat ve gayrimenkul sektörünü 2011 yılında da desteklemeye devam etmiştir. İnşaat sektörü 2010 yılında olduğu gibi 2011 yılında da ülkemizde en hızlı gelişme kaydeden faaliyet alanı olmayı sürdürmüştür. İnşaat sektörünün en önemli itici gücü kamu sektörünün inşaat harcamaları olurken, konut yapı ruhsat başvuru sayılarındaki artış devam etmiş ve konut satışları yüksek seyrini korumuştur. Gayrimenkul sektörü pek çok farklı sektörü tetikleyerek iş alanı yarattığından, sektörü canlandırmaya yönelik alınan önlemlerin uzun soluklu olması, ekonomiye ve istihdama katkı sağlamaktadır. Bununla birlikte, sektörde seçicilik ve farklılaşma önemini artırmış, uzun vadeli yatırım karar ve politikaları iş planlarının ana unsuru haline gelmiştir. Bu eksende, ülkemizin makroekonomik istikrarının devamı büyük önem taşımaktadır. TSKB GYO, 2011 yılında paydaşları için değer üretmeyi sürdürmüştür. Ticari gayrimenkul alanında farklılaşmaya dönük bir yaklaşım ile faaliyetlerini sürdüren Şirketimiz, 2011 yılında düzenli kira geliri akışını yükseltmeye yönelik çalışmalar gerçekleştirmiştir. Gayrimenkul sektörü yabancı sermaye akışının yönelebileceği alternatif bir yatırım aracı olarak da önemlidir ve potansiyel arz etmektedir. Yabancı sermayenin uzun vadeli bir yatırım tercihi olarak gayrimenkul sektörüne yönelmesi cari açığın finansman kalitesine olumlu katkıda bulunacaktır. Uluslararası arenada olağanüstü gelişmelerin olmayacağı varsayımı altında, 2012 yılında, ülkemiz gayrimenkul sektörü için olumlu sonuçların elde edileceğini ve gelişmenin devam edeceği bir yıl olacağını öngörüyoruz. Konut sektörü canlılığını korurken, arzdaki artışın rekabet koşullarını keskinleştirmesi beklenmektedir. AVM yatırımlarının tüm hızıyla devam edeceği bu süreçte, yabancı yatırımcı ilgisinin de canlı seyredeceğini düşünmekteyiz. Gelişme kaydetmesini öngördüğümüz bir diğer alan ise nitelikli ofis projeleri olacaktır. Ülkemiz ekonomisinde son 10 yılda kaydedilen gelişmelere paralel olarak, başta İstanbul olmak üzere tüm büyük şehirlerimizde dünya standardında ofis arzına olan ihtiyaç hızla artmaktadır. TSKB GYO Faaliyet Raporu 2011 TSKB GYO, 2011 büyüme yol haritasında, yeni bir kilometre taşı olan Adana Projesine başlamıştır. TSKB GYO, 2011 yılında paydaşları için değer üretmeyi sürdürmüştür. Yıl sonu itibarıyla 12,2 milyon TL’lik kira geliri kaydeden Şirketimiz, kira gelirlerini bir önceki yıla oranla artırma başarısı göstermiştir. Kira gelirlerimizdeki büyüme, yıl boyunca Pendorya’da yürüttüğümüz proaktif pazarlama çalışmaları ve bunun sonucunda kiralanma oranında ulaştığımız artışın bir sonucudur. Ticari gayrimenkul alanında farklılaşmaya dönük bir yaklaşım ile faaliyetlerini sürdüren Şirketimiz, 2011 yılında düzenli kira geliri akışını yükseltmeye yönelik çalışmalar gerçekleştirmiştir. Pendorya’nın ikinci yılı geride kalırken, verimliliğe ve etkinliğe önem veren iş yaklaşımımız, proaktif pazarlama ve yönetim stratejimizle birleşmek suretiyle, toplam giderlerimizin kontrolüne imkan sağlamış ve faaliyet kârlılığımızı önemli oranda arttırmamızda rol oynamıştır. Sunuş 2011’in önemli faaliyetlerinden biri de Adana Otel Projesi kapsamında Divan Grubu ile işletme sözleşmesi imzalanması ve otel inşaatı çalışmalarına başlanması olmuştur. Şehir merkezinde son derece prestijli bir noktada bulunan proje, Adana’nın büyük şirketlerinden Bilici Yatırım ile ortaklaşa gerçekleştirilmektedir. 2013 yılının ilk yarısında tamamlanmasını öngördüğümüz proje kapsamında yapılacak olan beş yıldızlı otelin işletmeciliği Türkiye’de otel sektöründe marka olmuş Divan Grubu tarafından yürütülecektir. 2012 yılında Türkiye GYO piyasasındaki konumumuzu güçlendirmeyi hedefleyen Şirketimiz; temkinli ve risk yönetimine odaklı yaklaşımlarından ödün vermeden, yeni projeleri değerlendirmeye ve mevcut portföyünü en verimli şekilde yönetmeye devam edecektir. TSKB markasından güç alarak yolumuzda ilerlerken, ana hedefimiz, istikrarlı bir şekilde büyümeye devam etmek olacaktır. Sayfa 11 Şahsım ve Yönetim Kurulumuz adına TSKB GYO üst yönetimine ve çalışanlarına, 2011’un dalgalı piyasa ortamında kaydettikleri performans için teşekkür etmek isterim. Ortaklarımızı ve Genel Kurulumuzu saygıyla selamlar, 2011 yılı faaliyet raporumuzu değerlendirmelerinize sunarım. Ömer Eryılmaz Yönetim Kurulu Başkanı