Hasan El Benna - Risaleler Cilt 1 www.CepSitesiNet Degerli Okuyucu Bu Kitabin Txt İ Resimli Dosyadan Pdf Ye Çevrildiği İçin Malesefki Daha Fazla Düzenleme Yapilamamaktadir Kelime Hatalari Ve Eksik Yazilar Olabilmekte Hos Görünüze Sığınıyoruz HASAN ELBENNA HAKKINDA O Asrımızda islam davasının öncüsü olduğu için Hasan ElBennaya Imam ve Mürşidülam unvanları verilmiştir Başlattığı davayı yürütürken bir suikaste kurban gittiği için de şehid deniliyor Hasan ElBenna Hicri 1324 Miladi 1906 yılında Mısırın İskenderiye şehri yakınlarındaki Mahmudiye kasabasında dünyaya geldi Babasının adı Ahmed dedesinin adı Abdurrahman ElBennadır Babası ilim sahibi ve büyük muderrislerdendi Hasan elBenna ilk ve orta tahsilini kendi kasabasında yaptıktan sonra yüksek tahsil için başkent Kahireye gitti ve Kahire üniversitesinin DarulUlüm Fakültesinden mezun oldu Yüksek tahsilden soma Ismailiye şehrinde lise öğretmenliği yapmaya başladı Küçük yasta yeteri kadar din bilgisi almış çek miktarda ayet ve hadis ezberlemişti Müslümanlığını severek yapıyordu Yüksek tahsili sırasında kendini kitap okumağa vermişti Yeteri kadar islami bilgisi bulunduğu için daha çok islam ideolojisi dışındaki kitapları okuyor ve islam Bu bilgiler Zerkalinia ElAlam adlı kitabıyla Said Ramazan tevatır adlı eserindin derlenmiştir prensipleriyle mukayeseler yapıyordu İslam nizamı yanında bütün ideolojilerin sönük kaldığını gördükçe İslama daha çok sarılıyor ve onu içine sindire sindire yaşıyordu Hasan ElBenna islam dininin sahabe devrindeki yaşaniş şekline sonsuz hayranlık duyardı Islamın bugün de aynı şekilde yaşanmasını müslümanların o temiz ve berrak hayata tekrar kavuşmasını isterdi O hayata görüldüğü takdirde islam aleminin maddi ve manevi bütün problemlerinin çözüleceğine sonsuz inancı vardı lslamı iyi bilen herkesin bu inancı taşıyacağını söylerdi Müslüman olup ta bu inançtan mahrum yaşayan kimselerin islam dinini iyi öğrenmemiş olduklarını ve bu yüzden o inanca eremediklerin sık sık tekrarlardı Bu yönleriyle Onları mazur görmeye çalışarak lslamı birbirimize öğretmeliyiz Felaketler cehaletlerden doğar Her şeyden önce mukaddes dinimizi iyi öğrenmeye öğretmeye ve toplum olarak onu yaşamaya mecburuz derdi İmam Hasan ElBenna inandığı islam davasını gerçek Müslümanlara açmak ve aynı istikamette onları biraraya getirmek istiyordu Bunun için de halka inmek ve işe henüz bozulmamış olan halk tabakasından başlamak gerekiyordu ismailiyede öğretmenlik yaparken bu fikrini ilk defa kültürlü ve dindar olan yakın arkadaşlarına açtı Onları ikna etti Fikir birliğine vardılar Birlikte kahvelere gidiyorlar kahvede vakit öldüren muslümanlara son derece hoşgörü içinde sokuluyorlar onlarla tatlı tatlı sohbetler yapıyorlar ve günün birinde birkaçını alıp namaza götürmeye muvaffak oluyorlardı Sonra onlar da islamı ve müslümanların gerçek görevini daha iyi öğreniyor ve dava kervanına katılıyorlardı Böylece adetleri çoğaldı 1929 yılında merkezi ismailiyede olmak üzere ihvanı Müslimin Müslüman Kardeşler adlı malum teşkilatı kurdular Hasan ElBenna 23 yaşındaydı Teşkilata başkan seçildi Kendisine Mürşidülam unvanı verildi Artık şehir şehir köyköy kasaba kasaba dolaşarak konferanslar veriyorlar sohbetler yapıyorlar ve islam davasının önemini müslumanlar arasında yaymaya çalışıyorlardı Her gittikleri yerde teşkilatın bir şubesi açıldı Teşkilat her gün biraz daha genişliyordu Müslümanların kızlarını dini terbiyeyle yetiştirmek ve kadınları da bu davaya katmak için İsmailiyede bir de Müslüman Anneler Enstitüsü kuruldu Bu arada Hasan ElBennanın öğretmenlik görevi Kahireye nakledildi Dolayisiyle teşkilatın genel merkezi de Kahireye getirildi Müslüman Kardeşlerin son derece ihlas ve samimiyetle başlattıkları bu dava Kahirede büyük bir sevgiyle karşılandı Teşkilat çemberinin gün geçtikçe genişlemesi o gün için Mısırın sömürge gibi kullanan İngilterenin dikkatini çekmeye başlamıştı lhvanı Müslimin Teşkilatı islamın iyi öğrenilmesine toplum dertlerinin islam prensipleriyle tedavi edilmesine çok önem veriyordu Mısırın bir çok yerinde enstitüler okullar hastahaneler ve talim terbiye yerleri açtı Kahirede günlük lhvanı Müslimin gazetesi çıkarılıyordu Bu gazete Mürşidülam Hasan elBennanın minberi sayılıyordu Teşkilat gün geçtikçe genişledi ve Mısırın sınırlarını da aşarak bir çok arap ülkelerinde şubeler açıldı İslam aleminde en kuvvetli teşkilat haline geldi O tarihlerde Mısır krallıkla idare ediliyordu Kral ve Mısır hükümeti bu teşkilatın devamlı büyümesi karşısında endişe duymağa başladı Müslümanların islam prensiplerine bağlanarak birlik haline gelmesi İngiltere Fransa Amerika gibi batılı ülkeleri daha çok düşündürüyordu İslam alemi gerçek manada Kurana sarılıp tek kuvvet haline gelirse dünya stratejisi ters dönecekti özellikle İngiltere bu teşkilatın dağıtılması için Mısır hükümetine baskı yapmağa başladı Hükümet teşkilatın faaliyetlerini engelliyor ve kapatmak için bahaneler arıyordu Kapatmak mümkün olmadı Fakat büyük lider Hasan elBenna 1949 yılı Şubat Ayında tertiplenen bir suikastla şehid edildi Şehid olduğunda henüz 43 yaşını doldurmamıştı Seyyid Kutuplar Muhammed Kutuplar Şeyh Fergaliler Abdulkadir Udehier Said Ramazanlar ve daha yüzlerce islam mücahidi onun manevi medresesinde yetiştiler Bu yolda şehid olan bütün mücahitlere Hak Tealadan sonsuz rahmetler diler hayatta olanlara ise muvaffakiyetler niyaz ederiz DAVANIN ESASLARI GAYEMİZ ALLAH Ey Müslümanlar islam Davasının baştan sona kadar yegane gayesi insanların kalplerini temizleyen ruhlarını yücelten bir bağla Allah ile insanlar arasında hakiki bir irtibat kurmaktır Beşeriyete yaratıcısını doğrudan doğruya tanıtmaktır Göklerin ve yerin yaratılmasının Peygamberlerin gönderilmesinin asıl gayesi de budur Salih zatlar da ancak bu gayenin peşindedirler Bütün insanlar ve onların hareketleri ancak Allahı bilmekle düzelecektir Günümüzde bütün islam Ümmeti geçmiş milletleri helak eden şeyleri yapmaktadır Bunun içindir ki biz Müslüman Kardeşler islam ümmetinin Allahın emirlerine boyun eğen bir millet olmasını istiyoruz Bu da ancak müslümanların Allahı bilmeleriyle kalplerinin Allaha tamamen bağlanmasiyle gerçekleşecektir Allahı hakkıyle bilme hissi kulun kalbine sızınca jnsan eski halinden bambaşka hale döner Kalp yepyeni bir hale çevrilince insan da yönünü Hakka çevirir ferf Hakka dönünce aile de döner Aile Hakka yönelince millet te yönelir Zira millet cemiyetten aileden ve fertten başka bir şey değildir Bizler Gayemiz Allahtır diye haykırdığımızda Allahın kelamının her nizamdan üstün tutulmasını ve bütün müslümanların Allahı hakkıyle tanıyan kimseler olmalarını kasdediyoruz Gayemiz Allahtır Çünkü insanları Allaha davet ediyoruz Onların Allah için birleşmelerini istiyoruz Onlara Allahı tanıtıyoruz Kuranı Kerimin de ifade buyurduğu gibi sadece Allaha ibadet etmek için yaratıldığımızı çok iyi biliyoruz Ben insanları ve cinleri sadece bana ibadet etsinler diye yarattım Allahü Teala bir hadisi kudside şöyle buyuruyor Ey Kullarım Ben sizi az olan mahlukatı çoğaltayım diye değil veya ıssızlıktan dolayı sizinle ülfet edeyim diye değil yahut aciz kaldığım bir işte sizinle yardımlaşayım diye değil yada bana bir menfaat sağlamanız bir zararı önlemeniz için değil sizi ancak uzun zaman bana ibadet edesiniz çokça beni zikredesiniz sabahakşam teşbih edesiniz diye yarattım Biz Müslüman Kardeşler Allahü Tealanın Resulüne bildirdiği yüce emrine uymak istiyoruz Allahü Teala Peygamberine şöyle buyuruyor Resulüm de ki Şüphesiz ki benim namazım iba detlerim hayatım ve ölümüm alemlerin Rabbı olan Allah içindir Biz Resuiüllah SAV ın amcasının oğlu Abdullah b Abbas RA a yaptığı nasihati tutmak istiyoruz Peygamber Efendimiz SAV şöyle buyurmuştur Sen Allahın dinini koru ki Allah ta seni korusun Allahın dinini koru Onu yanında bulursun Bir sey istediğinde Allahtan iste Bir yardım dilediğinde Allahtan düa iyi bil ki bütün insanlar sana bir fayda temin etmek için bir araya gelseler Allahın sana yazdığından başka hiçbir menfaat sağlayamayacaklardır Yine bütün insanlar sana bir zarar vermek için birleşse Allahın takdir ettiğinden başka hiçbir zarar veremeyeceklerdir Kalemler kurudu Sayfalar dürüldü Biz sadece Allaha tevekkül ederiz Sadece Ondan yardım isteriz Yalnız Allahtan korkarız Allah bizimle beraber oldukça elbette ki bize kimsenin zulmü dokunamayacaktır Bütün dünyanın musibetleri başımıza gelse de devamlı huzur ve refah içerisinde olacağız Bunlar hakkıyle iman edenler ve Allahın zikri ile kalpleri huzura kavuşanlardır İyi bilin ki kalpler ancak Allahı zikretmekle huzura kavuşur ÖNDERİMİZ HZ PEYGAMBER Biz Allahü Tealanın lider seçmediği herhangi bir insanı lider edinip ne onun için haykırırız ne de ondan bizim için bağırıp çağırmasını isteriz Fakat biz Allahın Resulü olan Hz Muhammed SAV i gönüllerimizde yaşatıyoruz Diridir Resulüllah şüphesiz gönüllerimizde Zamanla görülüp anılacak dillerimizde Yemin olsun ki okuyan kelamullahı Sanki hisseder savtı Resulullahı Evet Peygamber Efendimiz SAV gerek kuvvet gerekse fazilet bakımından tam manasıyle bir liderdir Hiç kimse Resulüllah SAV gibi lider olamaz Hiçbir insanın siyaseti Resulüllahın siyasetine ulaşamaz Peygamber Efendimiz SAV şiddete dökülmeyen bir kuvvete acizlik derecesine ulaşmayan bir yumuşaklığa aldanmayan bir uyanıklığa müstakbeli bildirebilecek bir ferasete sahipti Bunlardan başka Allahın desteğine günah ve hatalardan korumasına ve tev fikine mazhardı Bu sıfatları haiz bir lider olan Hz Muhammed SAV in liderliğinden başka hangi liderlik yeryüzünde yaşamaya ebedi kalmaya daha layık olabilir Hangi siyaset Hz Muhammed SAV in siyasetinden daha üstün olabilir Peygamber Efendimiz SAV in güttüğü siyaset on sene zarfında yeni bir millet oluşturmuş yeni bir medeniyet ve devlet anlayışı getirmiştir Halbuki yeni bir ümmet olarak ortayı çıkardığı insanlar Hz Muhammed SAV in kurduğu medeniyet ve tesis ettiği devletten hiç bir şey bilmemekteydiler Bu liderlik Peygamber Efendimiz SAV in de hadisi şerifinde belirttiği gibi ilahi bir liderliktir ResuluHah SAV şöyle buyurmuştur iftihar etmiyorum ama ben Ademoğlunun efendisiyim iftihar etmiyorum ama ben geçmiş ve geleceğin en üstünüyüm Nice liderler vardır ki zamanla liderlikleri unutulmuş yok olmuştur Fakat Hz Muhammed SAV in liderliği daha da artmaktadır Getirdiği Şeriat daha da kökleşmekte ve yerleşmektedir Zamanlar geçtikçe Hz Muhammed SAV e inen islam Şeriatı daha da açıklığa kavuşmakta ve bütün rejimlerden mutlak bir üstünlüğe sahip olduğu güneş gibi ortaya çıkmaktadır Tenkidler bu Şeriatı Garrayı Muhammediyeyi ancak takviye etmiş ve Hak olduğunu açıkça ortaya koymuştur Nice liderler vardır ki tenkitlere karşı dayanamamış ve mukavemet edememiştir Müslüman olmayan liderler izzet ve şereflerini şiddet ve zulüm esasları üzerine bina ederler Aslında onlar izzet ve şereften mahrumdurlar Onlarca fetihler şahsi çıkarlarını sağlamak zulmetmek ve memleketleri yakıp yıkıp ocakları söndürmek içindir Ey Müslüman Senin Anayasan Kuranadır Kuranın zikri hidayettir Hükmü Haktır Biz liderimiz Hz Muhammeddir nidamızla şunu demek istiyoruz Gelin ey günümüzün liderleri gelin Hz Muhammed SAV in liderliğini birlikte okuyalım Siz partilerin liderisiniz Fakat hiçbir zaman bir ümmet lideri değilsiniz Halbuki Allahın Resulü Hz Muhammed SAV bütün insanlığın lideridir Siz mahalli liderlik mertebesine parti yoluyla ve ya maddi servetiniz yoluyla yahut şiddete başvurarak erdiniz Başkalarının sırtından geçinerek telafi ettiğiniz acizliğinizi hiçbir zaman unutamazsınız Fakat Resulullah SAV fakirlikle gurbetle ve cihadla Dünya liderliğine ulaşmıştır Birkaç yılda dünyaya hükmeden Allanın dinini yeryüzüne yayan bir ümmet meydana getirmiştir Ey günümüzün liderleri Siz liderliği elde etmeden önce bizim gibi insanlardınız Liderliği aldıktan sonra da eşidostu tanımayan putlar gibi oluyorsunuz Resulullah SAV ise Hicaza Yemene Iraka ve Şama hakim olmasına rağmen içi lif dolu deri döşekte yatıyor aile efradıyle beraber akşam yiyecek bir şey bulamıyor aylarca evinde tencere kaynamıyordu Çok kere gıdası hurma ve su idi ölüm döşeğinde yatarken sadece yedi dinarı vardı Bu paranın ruhunu teslim ederken yanında bulunmasını istememiş ve ehli beytine Bunu müslüman fakirteıe dağıtın buyurmuştu Kendisinin hizmetiyle meşgul olan ehli beyt bu emri yerine getirmeyi unutmuştu Hz Muhammed {SAV ayılıp kendine gelince ehli beytine o dinarları ne yaptıklarını sordu Hz Aişe dinarların aynen durduğunu söyleyince Resulullah SAV Hz Aişeye bunları getirmesini emretti Sonra dinarları eline alarak şu mübarek kelamı söyledi Bu dinarlar elinde bulunarak Allahı karşılarsa Muhammedin Rabbine karşı düşüncesi ne olabilir Hakikaten dünya Resulullah SAV ın elinde idi ama kalbine girememişti Dünya ona geldi o dünyadan yüz çevirdi Daha büyük makamları arzu etti Ne ipek elbiseleri giydi Ne işlenmiş taçlan başına koydu Kim dünyaya huzur ve saadet elbisesini giydirdi Yamalı gömleği değil Eğer dileseydi yeryüzündeki her şey elinde olacaktı Allahtan en üstün şeyleri istedi Ey günümüzün liderleri İşte Hz Peygamber SAV in liderliği budur Sizin liderliğinizle onun liderliği arasında herhangi bir irtibat buluyor musunuz Veya sizin siyasetiniz le onun siyaseti arasında herhangi bir benzerlik görüyor musunuz Bu mevzuda Avrupalı bir misyonerin şu sözü sizlere kafidir insanlık Muhammed SAV gibi bir zatın kendinden biri olmasıyla iftihar eder Zira okuryazarlığı olmamasına rağmen bir devlet tesis etmeyi bir ümmet meydana getirmeyi ve bir dini yaymayı başarmıştır İşte kendimize önder seçtiğimiz riz Muhammed SAV budur Biz Onun gösterdiği yoldan gidiyoruz Ona tabi oluyoruz Onun yürüdüğü yoldan yürüyoruz Şüphesiz ki Allahın Resulünde sizler için güzel nümune vardır Biz Onun mirasını ihya etmeye ve Onun izzet ve şerefini tekrar iade etmeye çalışıyoruz Ey Peygamberin ruhu Uzat başını şu cemaate bak Bu cemaat mirasın uğrunda dünya ve içinds bulunanı foda ediyor Bu cemaat sana ahdetmiştir ya sevdiğin zafere erecek Veya gayelerini müdafaa ederek can verecek Gayesi izzet ve şeref vasıtası kılıçtır Allahü Akber Bu grubun arzusunu Allahtan başka kim yerine getirebilir 1 Ahzab Suresi 21 ANAYASAMIZ KURAN Bizim Kurandan başka Anayasamız yoktur Kuranı Kerim yüce semadan Hz Muhammed SAV in kalbine muska yapılmak için sadece kabirlerde matemlerde okunmak için satırlara yazılıp ezberlenmek için kağıtlarını yüklenip ahlaki yönünü ihmal etmek için sözlerini ezber edip hükümlerini terketmek için~ inmemiştir Kuranı Kerim insanlığı hayır ve saadete kavuşturmak için inmiştir Şüphesiz ki size Allah katından Nur ve apaçık bir Kitab inmiştir Allahü Teala bu kitabla rızasına uyanları selamet yollarına sevkeder Onları emriyle karanlıklardan aydınlığa çıkarır ve onları doğru yola sevkeder Ey Müslümanlar Yabancıların kanunlarına razı olup ta ilahi nizama razı olmamanız ayıp değil midir Halbuki Allahü Teala Kuranı Kerimin hükümleriyle hükmetmeyen her milleti fasıklık ile vasıflandırıyor Allahın indirdiği ile hiikmetmiyenler işte onlar basıkların ta kendileridir Allahın indirdiği ile hiikmetmiyenler işte onlar kafirlerin ta kendileridir Allahın kitabı ile hükmetmiyen bugünkü müslümanlar şu misallerde zikredilen kimselere benzemektedirler a Elindeki lambayı söndürüp körden imdat bekleyen adama Ey Müslümanlar Allahü Tealanın kitabını bırakıp bu hale geldikten sonra elinde lamba bulunduğu halde onu söndürüp körlerden kılavuzluk bekleyen adam gibi oldunuz b Lambanın düğmesine basmayıp karanlıkta körü körüne dolaşan adam Bugün Allahın kitabını bırakan Müslümanlar önündeki lambanın düğmesine basıp her tarafı aydınlatmayan kendisini kuşatan karanlık içinde sağasola çarpan şuursuzca hareket eden bir cemaat gibidirler Hatta fasıklığı da az görerek Kuranla hükmetmiyenleri kafir ilan etmiştir c Dalgalara tutulan bir geminin yolcularına Günümüzde bütün alemi materyalizm akımı kaplamıştır Maddecilik insanları dalgalar içinde sağasola sallanan bir geminin yolcuları haline getirmiştir Bugün insanlık ızdırap içindedir Acı çekmektedir Şahsi çıkarların ve açgözlülüğün ateşinde yanıp kavrulmaktadır İnsanlık Kuranı Kerimin hidayetinden alınan tatlı sulara muhtaçtır Bu ilahi menba ile ızdırabının yaralarını yıkasın Huzur ve saadete ersin d Elindeki hazineleri bırakıp faizcilerden en yüksek oranda faizle ödünç para alanlara Bugün hukukçular Kuranı Kerimi bırakıp beşeri düzenlere başvurunca elindeki hazineleri bırakıp faizcilerden en büyük faizle ödünç para alanlara benzemişlerdir Şüphesiz ki akıllı bir kimse bunu yapamaz Yazıklar olsun hukukçulara yazıklar olsun Gayret sarfediyorlar hala birşey bulacaklar Ellerinde abı hayata davet eden Kuran En yüce metod ve mukaddes Ahkam Ey Müslümanlar Allanın kalb gözlerini Kuranı Kerimin nuruna kapattığı şu batılıların yollarını şaşırmış olmalarına hayret edilmez Çünkü Allahü Teala buyuruyor ki Allanın kendilerine nur bahşetmediği bir kimsenin nuru olamaznf Fakat ceplerinde ve evlerinde Kuranı Kerim bulunan şu müslümanların Kurandan uzak kalmaları çok hayret vericidir işte bu batılılar bazan nefsani yollara başvurarak bazan da kuvveti ve müsbet ilimleri kullanarak müslümanları Kuranı Kerimin nurundan ve doğru yolundan uzaklaştırmayı başarmışlardır Allahü Tealanın da buyurduğu gibi batılılar Dünya hayatının sadece dış görünüşünü bilirler ahiretten gafildirler Böylece müslümanlar Peygamber Efendimiz <SAV in bildirdiği şu hale gelmişlerdir Siz kendinizden öncekilerin yolunu karış karış adım adım izleyeceksiniz Hatta bir kertenkele deliğine girseler onları takip edersiniz Ashabı Güzin Bunlar Yahudi ve Hıristiyanlar mı deyince Peygamber Efendimiz SAV Ya kim olacak cevabını vermiştir Halbuki Allahü Teala müslümanları bu şekilde hareket etmekten şiddetle menetmiştir Ey iman edenler Eğer kafirlere itaat edecek olursanız sizi geriye çevirirlerde dünya ve ahirette hüsrana uğrayanlardan olursunuz Aslında sizin dostunuz Allahtır O yardım edenlerin en hayırlısıdır Anarşiye davet eden batılılara kulak verilirken Doğruluğu haykıran Kurandan yüz çevriliyor Vah Kurana Bir bak onun ulvi ahkamı ne oluyor Müslümanlar tarafından diri diri gömülüyor Bugün arap alemi mihnet içinde kıvranıyor Batının dayandığı anarşi onu yıkıyor İşte biz Müslüman Kardeşlerin kanun kabul ettiğimiz Anayasa olarak ilan ettiğimiz Kuranı Kerim işte budur insanı bela ve musibetlerden kurtaran ancak Kurandır Boynumuza takılan zillet ipinden içine battığımız fesattan kurtaracak da odur Kuranı Kerim her nesil için her zaman ve mekanda tatbiki elzem bir kitaptır 3 Ali Imran Suresi 149 Biz Kuranın her asırda ANAYASA olmasını istiyoruz Biz Kuranı kırılmaz süngülerle her tepeye dikmek istiyoruz Ya izzet ve şerefle dolu bir hayatı yaşamalıyız Veya ölümü tadıp mesuliyetten kurtulmalıyız YOLUMUZ CİHAD İnsanlara Allahı tanıtmak Hz Muhammed SAV in liderliğini bütün insanlığa kabul ettirmek ve bütün dünyayı Kuranı Kerimin nuru ile aydınlatma ancak ve ancak cihad yoluyla gerçekleşir Başka çıkar bir yol yoktur Hayat iman ve cihaddır Birçok insanlar biz Müslüman Kardeşlerin gayemizi gerçekleştirmek ve İslam ülkelerinin bir kısmını işgal edenlere karşı koymamız için maddi güçlere muhtaç olduğumuzu söylerler Öyledir ve bu bir gerçektir fakat bundan daha önemli olan şudur ki Her şeyden önce üstün ahlak temiz vicdan sarsılmaz imarv gibi manevi kuvvetlere muhtacız Biz hakkımızın olduğuna inanıp içinde bulunduğumuz bu tavrı değiştirdiğimiz zaman elbette ki maddi kuvvetleri her yönden elde edeceğiz Tarih bunun misalleriyle doludur Biz bunu ileri sürerken kendimizden bir şey icad etmiyoruz Bu fikrimizi en derin kamus uçsuzbucaksız deniz ve en sağlam Anayasa olan Allahü Tealanın kitabından alıyoruz Çünkü yüce Rabbimiz şöyle buyürüyor Şüphesiz ki bir millet kendini değiştirmedikçe Allah onların durumunu değiştirmez Kuranı Kerim birçok ayeti celilelerinde manevi kuvvetin maddi kuvvetten daha üstün olduğunu beyan buyurmaktadır Kuranı Kerim Beni israile ait bir hikayede zavallı bir milleti anlatıyor ve bunlara benzeyen her millet için kurtuluş yolunu gösteriyor Aslında itibar cephane ve silaha değil bunları kullanan manevi kuvvetedir Bunları sevk ü idare eden manevi ruhadır Sarhoş ve ayyaş kişiye zenginliğin faydası ne olabilir Korkak ve hain için silahın değeri ne olabilir Güzel ahlakla silahlanmayan bir orduda sayının değoıi ne olabilir Çünkü isyanlar nimetleri giderir Musibetleri artırır azmi kırar vicdanları köreltir vatanperverlik ruhunu öldürür kahramanlığı şehameti ve yiğitliği söndürür Bu ise başarısızlığın ta kendisidir Bir kavim kendilerinde olan iyi hali değiştirmedikçe Allah da onlara ihsan ettiği nimeti değiştirmez Gerçekten Allah her şeyi işiten ve bilendir Allah bir şehri misal veriyor ki o şehir emniyet ve huzur içinde bulunuyordu Oraya her yerden bol bol rızık geliyordu Nihayet o şehir Allahın nimetlerine karşı nankörlük etti Allah ta o şehrin halkına yaptıklarının cezası olarak açlık ve korku elbisesini giydirdi Eğer o memleketlerin halkı iman edip Allahtan korkmuş olsalardı muhakkak ki üzerlerine gökten ve yerden bereket kapılarını açardık Fakat onlar yalanladılar Biz de elde ettiklerinin cezası olarak onları azabımıza uğrattık Hz Ömer manevi kuvvetin ehemmiyetini bildiği için iranı fetheden ordunun kumandanı Sad b Ebi Vakkasa şu mektubu göndermiştir Sana ve beraberinde olanlara Allahtan korkmayı tavsiye ederim Çünkü Allahtan korkmak düşmana karşı en büyük hazırlıktır Size düşmanlarınıza karşı herhangi bir günah işlemekten şiddetle kaçınmanızı tavsiye ederim Çünkü askerin günahları kendileri için düşmanlarından daha tehlikelidir Müslümanlar düşmanlarının günahkar oluşu sebebiyle zaferi kazanırlar Günah işlemekte düşmanlarla eşit olursak düşmanlarımız bizden daha iyi sayılır Eğer biz düşmanımızı manevi üstünlüğümüzle yenemezsek maddi gücümüzle hiçbir zaman yenemeyiz Çünkü biz ne sayı bakımından ne de hazırlık bakımından düşmanlarımız gibiyiz Düşmanlarımız bizden daha fenalar dolayısıyle bize galib gelemezler demeyin Zira bir milletin işlediği günahın cezası olarak Allah o millete daha fena bir milleti musallat kılar Ebu Bekr etArabi şöyle der Bir savaşta günahkar kimselerle beraber ordunun bir safında idik Aniden kuvvetli bir rüzgar ve iğnenin ucu gibi hafif bir yağmura tutulduk Rüzgar ve yağmurlar sanki düşmanı bize doğru itiyor bizde de korku ve endişe husule getiriyordu Nihayet düşmanlar bize galib geldi Evet Biz manevi kuvvetin önemini müdrikiz Bunun için nefsimizle cihad etmekteyiz Bunun yanında Allahın düşmanlarıyla da cihad edeceğimiz günü bekliyoruz Ah Keşke sevketse bizi pırıl pırıl gerçekler Makamların en yücesi Cihadı Ekbere Fethetmeye müşriklerin ülkesini Çevirelim bahçelere mekteplere o yerleri Allahın düşmanlarını kendimize düşman Dostlarını dost edinip olsak pür iman EN YÜCE TEMENNİMİZ ALLAH YOLUNDA ŞEHİD OLMAK* Biz ölümün tehlikelerle dolu bir hayattan ebedi nimet ve saadetlerle dolu gerçek bir hayata geçiş köprüsü olduğunu biliyoruz O halde biz ölümden nasıl korkarız Peygamber Efendimiz SAV in şu sözü bu yolda canlarımızı feda etmemiz için kafirdir Allahü Teala yolunda cihad için çıkan kimseye kefildir Kim sadece benim yolumda cihad etmek ve bana iman ettiği için Peygamberimi tasdik ettiği için evinden ayrıtırsa bu kimse onu cennete koyacağımı veya elde edeceği mükafatıyle evine çevireceğimi garanti etmiş olur Muhammedin nefsi yedi kudretinde olan Allaha yemin ederim ki Allah yolunda alınan her hangi bir yara kıyamet gününde aynı şekilde görülecek Rengi kan renginde ve kokusu misk kokusunda olacaktır Muhammedin nefsi yedi kudretinde olan Allaha yemin ederim ki eğer müslümanlar için zorluğa sebep olmasaydım Allah yolunda cihad eden hiç bir müfrezeden geri kalmazdım Muhammedin nefsi yedi kudretinde olan Allaha yemin ederim ki isterdim Allah yolunda cihad edip öldürüleyim sonra yine cihad edip öldürüleyim sonra yine cihad edip öldürüleyim Ve Allahü Tealanın Kuranı Aziminde bizlere beyan ettiği şu ayeti cetile kafidir Sakın Allah yolunda can verenleri ölü sanmayın Hakikatte onlar Rableri katında diridirler rızıklandırılırlar Allahın lütfundan kendilerine arkadan kavuşamıyanlara kendileri için korku olmadığını ve mahzun olmayacaklarını müjdelerlerde Ey Müslümanlar Şunu da bilmek gerekir ki ölümden korkana ayeti celilenin bir tesiri olmaz O ayeti kerime ne kadar yüce ne kadar ulvi olsa da ölümü hayata tercih eden kimse için ölümle hayat müsavidir Peygamberimiz SAV bize Hak uğrunda ölmekten korkmamayı öğretmiştir Hiçbir şey bizi korkutamıyacaktır ölümü hayata tercih eden bir milletin önünde hiçbir şey duramayacaktır Ey Müslümanlar işte davamız bu Esasını teşkil eden prensipler de bunlardır Bütün gücümüzle açıkça Allaha davet ediyoruz Başarıya ereceğimize tamamen güveniyoruz Başka hiç bir şeye önem vermiyoruz Ve sallallahü ala seyyidina Muhammedin ve ala alihi ve sahbihi vesellim MÜSLÜMAN KARDEŞLER İslama hizmeti hedfil alan birçok cemiyetler bulunmaktadır Bunun neticesi olarak ta çeşitli Cihad metodları ve çeşitli gayeler ortaya çıkmıştır Allaha hamdolsun bütün bu kuruluşlar faydalıdır inşallah hem müslümanlar için ve hem islam için hayırlı ve faydalı olacaklardır Bütün bu cemiyetler islam kültürünü yaymaya cahilliği önlemeye hastahaneler Dispanserler okullar kurmaya iyilik yapmaya yardımda bulunmaya milleti irşad etmeye çalışmaktadırlar Şüphesiz ki bütün bunlar hoştur güzeldir Bu faaliyetlerin daha da çoğalmasını istenilen gayeye kavuşmasını candan temenni etmekteyiz Ancak yaşamak isteyen istikbalini kurmak isteyen genç bir millet daha başka türlü tedaviye muhtaçtır Bu tedavi yolu millet için daha faydalı ve gayesine ulaştıran daha yakın bir yol olabilir Bu yol Eğitim ve öğretim yoludur insanları üstün bir ahlak sarsılmaz bir iman samimi bir inanç sahibi yapmanın çaresi burada yatar islami müesseselerden hangisi bu tedavi yoluna başvursa millete büyük faydası dokunacaktır Kalkınmaya yardım edecektir Gaye ve hedeflere ulaştıracak en kısa yolu gösterecektir İşte Müslüman Kardeşler Cemaati her şeyden önce bu gaye için kurulmuştur Müslüman Kardeşler Cemaati dersler okutur konferanslar verir binalar tesis ederler Müslüman Kardeşler müteaddit mescidler çeşitli okullar fabrikalar ve enstitüler kurmuşlardır Fakat asıl gayeleri bunların üstündedir O da insanları yetiştirmek ahlak kalesini kurmak insanı yüce amellere sevkeden doğru itikada ulaştırmaktır Hakkının ne olduğunu bilen bir millet elbette ki ondan asla taviz vermeyecektir Başkaları da böyİe bir milletin hakkına saldırmaya cesaret edemiyeceklerdir Şayet hakkını bilen bir milletin hakkı çeşitli baskılar altında çiğnenilse veya gafletinden cehaletinden istifade edilerek hakkı elinden alınsa bile bunu idrak eden o millet elbette susmayacaktır Çiğnenilen hakkını istemesini bilecektir Böylece ne hak kaybolacak ne millet susacaktır izzet ve şeref ruhuna işlemiş bir millete hiçbir kimse dokunamaz Çünkü böyle bir millete dokunmadan meydana gelecek zararın elde edilecek kardan çok büyük olduğunu herkes bilir Fakat kendi kendine ihanet eden bir millet insanlara karşı da zelildir Kendi şahsiyetini korumayan kimsenin şahsiyetini başkaları korumaz Bir milletin başkasını kendine tercih etme ruhu ve kardeşinin kusurlarını affetme ahlakı kuvvetlenir de birbirini sevme ve birlikte yaşama derecesine varırsa böylebir millete elbette ki bölücüler giremeyecek düşmanlar saldıramıyacaktır Çünkü birlik her kuvvetin üstünde bir kuvvettir Rabbinin tek olduğunu herşeyi takdir edenin sadece Allahü Teala olduğunu Hakka yardım edip batılı ezdiğinde mükafat bulacağını bilen bir millet elbette ki Allahtan başka hiçbir kimseden korkmaz Hak ve Adalet uğrunda kurban ettiği hiç bir şeye üzülmez Üstün gayesi uğrunda elinde bulunan her şeyi seferber etmek o millete zor gelmez islam Dini bütün bu faziletleri ihtiva etmektedir Bir ümmetin fazilette ve kemalde nümunei misal olması ve gerçek müslüman olması için İslamı doğru olarak bilmesi ve İslamın şuuru ile yaşaması kafidir Müslüman Kardeşler bilsin ki cemaatlerinin vazifesi budur Birinci gayeleri kendilerini islam esasları üzerine yetiştirmektir islami esaslara karşı geljn herhangi bir kimse Müslüman Kardeşlerden olamaz Bir müslüman hiçbir zaman zelil ve rezil olamaz Bencil ve cimri de olmaz Müslüman hain ve yalancı olamaz Korkak ve pısırık olamaz Müslüman ancak Rabbinden korkar Ve ancak günah işlediği için korkar Müslüman ancak Allah için çalışır Namazın asla ihmal etmez zekatını yerine verir Hiçbir zaman dünyasını dinine tercih etmez Kendini zelil düşürmez Bu sıfatları haiz olmayan müslüman kardeşler cemaatinden değildir Böyle bir kişi ya kendisini ıslah edip bize gelmeli veya başka renklerden cemaatler aramalıdır Allahü Ekber Velizzetü lil müslimin GENÇLERE SESLENİŞ Ey iman edenler Rasuli Zişan size hayat verecek olan Şeriat Emirlerine sizi davet ettiği zaman Allahın Rasulünün bu davetini kabul edin Rahman ve Rahim olan Allahın adıyla başlarım Allaha hamd Rasulüne aline ashabına ve onlara tabi olanlara salat ü selam olsun Ey Rasulüm de ki Size sadece bir tek nasihat ediyorum Allah için ikişer ikişer teker teker kalkınız Sonra da arkadaşınızda delilikten bir eser olmadığını ve Onun ancak şiddetli bir azabdan sizi korkutan bir peygamber olduğunu düşününüz Yine de ki Ben yaptığım bu tebliğ vazifesinden dolayı sizden bir ücret istemedim Ücretiniz sizin olsun Benini mükafatımı Allah Telala verecektir O her şeye şahiddir Yine onlara de ki Muhakkak ki benim Rabbim hakkı yerli yerine koyar O bütün gayblara tamamiyle vakıftır Ey Rasulüm onlara de ki Hak din olan islam gelmiştir Batıl kaybolmuştur ve geri dönmeyecektir 11 Enfal Suresi 24 Onlara de ki Ben yanılırsam bunun zararı banadır Eğer hidayete erişmişsem bu Rabbimin bana vahy etmesi sebebiyle olur Muhakkak ki O her şeyi işitir ve hem size hem de bana çok yakındır Ey gençler Kendisinden başka hiçbir mabud olmayan Allah Tealaya hamd ederim Islahatçıların önderi mücahidlerin seyyidi olan Peygamberimiz SAV aline ashabına ve tabiine salat ü selam ederim Gençler Bir fikir ancak kuvvetle inanıldığı uğrunda ihlas ve hamaset gösterildiği gerçekleşmesi için gayret ve fedakarlıkta bulunulduğu zaman başarıya ulaşır Bu dört esas yani İman ihlas Hamaset ve Amel müdahit gençlerin hususiyotlerindendir Çünkü imanın esasını uyanık kalp İhlasın esasını arınmış gönül hamasetin esasını sağlam şuur amelin esasını ise kuvvetli azim teşkil eder Bütün bu esaslar ancak mücahit gençlerde bulunur Bu sebeple gerek mazide gerekse hali hazırda bütün milletlerde görülen kalkınma ve ilerlemenin teineli direği belkemiği gizli sırrı fikri hareketlerin bayraktarları gençler olmuştur Ashabı Kehf Rablerine iman etmiş olan gençler topluluğu idi ve biz de onların hidayetlerini ziyade eylemiştik Ey gençler Bu sebeple vazifeniz çoktur mesuliyetiniz büyüktür milletinizin üzerinizdeki hakkı her gün biraz daha artmaktadır Dolayısıyle omuzlarınızdaki emanet yükü ağırlaşmaktadır Çok düşününüz çok çalışınız Hareket tarzınızı stratejinizi iyi ayarlayınız kurtarmaya koşunuz ve milletinizin hakkını kamilen eda ediniz Eğer bir genç müreffeh zengin sözü geçer ve gelişmiş bir cemiyet içinde yetişirse milletinden daha çok kendini düşünür Hiç bir derdi olmadan oynar eğlenir Ama bir genç başkalarının istila ve istibdadı altında kaldığı için elinden alınmış haklarının gasbolmuş kültürünün kaybedilmiş hürriyetinin şeref ve haysiyetinin geri alınması için çalışan ve devamlı Cihad eden bir cemiyet içinde yetişirse o gencin başta gelen vazifesi milletinin işlerini kendi işlerine tercih etmektir Kendinden daha fazla milleti için çalışmaktır Böyie bir genç bunu yaptığında hem dünyada zafer meydanlarında peşin mükafata nail olacaktır hem de ahirette Allahın mükafatını kazanacaktır Allaha hamdolsun ki biz birinci gruptan değiliz ikinci guruptanız Hak ve hakikat yolunda durmadan Cihad eden bir milletin içinde doğup büyüdük Arkadaşlar Hazırlanınız Zafer Müminlere çok yakındır Çalışan say ü gayret gösterenlerin başarısı çok büyük olacaktır Gençler Ağyarla işbirliği yapmak değişik davet yollarına < başvurmak birbirine zıt plan ve projeler hazırlamak layık olmadığı halde lider ve başkanlığa talip olmak kalkınmakta olan bir millet için en tehlikeli şeylerdendir Çünkü bu bütün çalışmaları aksatır kuvveti parçalar ve gayeye ulaştırmaz Bunun içindir ki ıslahatçıların davet yollarını incelemeleri ve en iyisini seçmeleri geekir Bu sebeple Müslüman kardeşlerin davasını kısaca açıklamayı kendime vazife bilirim MÜSLÜMAN KARDEŞLER DAVASI — Veya H 14 Asırda İslam Davası — Gençler Seksiz şüphesiz iman ettik Sarsılmaz bir inançla inandık ki bu çilekeş dünyayı kurtaracak şaşkınlık içerisinde kalan bu insanlığı doğru yola sevkedecek tek bir nizam vardır O da İSLAM Bu nizam ilan edilmesi müjdelehmesi uğrunda malıncanın feda edilmesi gereken bir nizamdır islam dini dosdoğru bir dindir Onda batıl asılsız hiçbir şey yoktur Ona uyan en doğruyu bulmuştur Allah kendinden başka ibadete layık hiçbir ilah olmadığını açıkladı Melekler ve ilim sahipleri de buna hakkıyte iman ettiler Ondan başka hiçbir ilah yoktur O azizdir Her şeye galibdir Hakimdir yüce hikmet sahibidir Doğrusu Allah katında hak din ancak İslam dinidir Bugün sizin için dininizi kemale erdirdim üzerinizdeki nimetimi tamamladım Ve size din olarak islamı seçtim islam dini ve Müslümanlar çok güç devirler yaşamışlardır ard arda hadiseler yağmur gibi yağan musibetler görmüşlerdir islam düşmanları bunu fırsat bilerek islamın nurunu söndürmeyedeğerini düşürmeye müslümanları saptırmaya İslam kanunlarını tenfiz etmemeye ordularını zayıflatmaya ve hükümlerini değiştirmeye çalıştılarislam saltanatının ortadan kalkması cihanşümul hilafetinin parçalanması islam ordusunun bozulması ve ümmetinin zeli bir durumda kafirlerin pençesine düşmesi islam düşmanlarına daha büyük bir imkan vermiştir Öyleyse biz müslümanların ilk vazifesi insanlara islam dinini noksansızziyadesiz doğru olarak öğretmektir Davamızın nazari kısmı işte budur Davamızın diğer yönünü ise müslümanları İslamı tatbik etmeye onu yaşamaya sevketmek teşkil eder Bütün bunlarda dayanağımız hiçbir tarafından batıl sokulamayan Allahın kitabı Rasulüllahdan vırid olan sahih hadisler ve islam Ümmetinin muazzez ecdadının tarihidir Gayemiz sadece Allahın rızasını kazanmak vazifemizi ifa etmek ve insanlığı hidayete sevketmektir Başka bir şey değil Düşüncemizi gerçekleştirmek için cihad edeceğiz Sağ kaldıkça uğrunda çalışacağız Bütün insanları Ona davet edeceğiz Ya fikrimiz galip gelir izzetle yaşarız veya yolunda şerefle can veririz Her zaman sıloganımız şu olacaktır Allah gayemiz Peygamber rehberimiz Kuran Anayasamız Cihad yolumuz Allah yolunda canvermek en büyük temennimizdir Gençler Allah sizi kendine iman etme islama girme ve onunla yetişme şerefiyle müşerref kıldı Bu sebeple sizleri bütün dünyaya rehberler insanlığa mürşit ve hocalar kılmıştır Siz insanlar için çıkarılan en hayırlı bir ümmetsiniz İyiliği emreder kötülükten nehyedersiniz Allaha hakkıyla iman edersiniz Ey müslümanlar Sizi şerefli ve mümtaz bir ümmet kıldık ki insanlara karşı şahidler olasınız Gençler Allah sizi iman etmeye insanlar arasında değerinizi bilmeye düşmanlarınız zelil olmanızı istese de dünyanın efendisi olduğunuza inanmaya başkaları maddi kuvvetleriyle size galip gelseler de cihanın mürşitleri olduğunuzu idrak etmeye davet ediyor Hayırlı akibet Allahtan korkanlarındır Gençler İmanınızı yenileyin Gayenizi hedefinizi bilin En güçlü kuvvet imandır imanın neticesi birliktir Birliğin sonu ise tam bir zaferdir Öyle ise gelin iman edin Kardeşçe birbirinize sarılın Durmadan çalışın cihad edin Bundan sonra da zaferi bekleyin Bugün bütün dünya şaşkın bir halde ve ızdırap içindedir Hakim olan düzenler insanlığın dertlerine çare bulamamaktadır Bu dertlerin çaresi ancak islamdadır Öyle ise Bismillah deyip bu alemi kurtarmaya koşun Çünkü herkes bir kurtarıcı bekliyor O da meşalesini taşıdığınız bu islam nizamıyla olacaktır Gençler Müslüman kardeşlerin metodu belli aşmak istedikleri merhaleler belirlidir Biz ne yapmak istediğimizi ve emellerimizi hangi yolla gerçekleştirebileceğimizi pekala biliyoruz Gerçekleştirmek arzusunda olduğumuz noktalar şunlardır 1 Her şeyden önce düşüncesiyle inancıyla ahlakıyla şuuruyla hareketiyle ve bütün tasarruflarıyla İslamı yaşayan bir fert istiyoruz 2 Bütün bu sayılanları tatbik eden bir aile istiyoruz Bunun içindir ki erkek kadar kadına da önem veririz Gençler kadar ihtiyarlara ve çocuklara da önem veririz Bizim aile anlayışımız işte budur 3 Bu islami esaslardan ayrılmayan müslüman bir toplum istiyoruz Bunun içindir ki davamızın her eve girmesine sesimizin her yerde işitilmesine ve düşüncemizin köykente varmasına çalışırız Bu yolda baş vurmadık hiçbir çare bırakmıyacağız 4 Şu insanları camilere götüren milleti islam yoluna sevk eden müslüman bir nizam güçlü bir iktidar istiyoruz 5 — Bunlardan sonra batılıların parçaladıkları islam ülkesinin her parçasını biraraya getirip tek devlet yapacağız Bunun içindir ki bu siyasi bölünmeleri asla tasvib etmiyoruz islam vatanını kolayca yutmak için küçük devletçikler haline getiren Milletlerarası Anlaşmaları katiyyen doğru bulmuyoruz Müslümanların hürriyetlerinin ellerinden alınıpzulmedilmelerine karşı elbetteki susmayacağız üzerinde La ilahe İllallah sesini yükselten tek bir müslümanın bulunduğu her yeri bizim vatanımız sayarız Onu kurtarmaya parçalarını biraraya getimeye çalışacağız Alman Milliyetçiliği Reich damarlarında Alman kanı taşıyan bütün insanları birleştirmeyi gaye edinir de islam Akidesi her güçlü Müslümana dindaşlarını korumayı nasıl farz kılmaz islam dini ırk bağını hiçbir zaman dini rabıtadan kuvvetli görmez islamda Akide her şeyin üstündedir Biz Allahu Tealanın sancağının asırlarca ezan sesleriyle inlemiş Allahu Ekber sedalarıyla çalkalanmış islam şerefine naii olmuş memleketlerde dalgalanmasını istiyoruz ispanya Sicilya Balkanlar Güney kalya ve Akdeniz adaları birer İslam ülkeleriydi Tekrar İslam bayrağı altına girmelidirler Akdeniz ve Kızıldeniz evvelce olduğu gibi tekrar birer islam Gölü halini almalıdır italyalı Senyör Mussolini eski Roma imparatorluğunu tekrar ihya etmeyi tabii bir hak kabul ederse ki bu imparatorluk zulüm ve gasb esasları üzerine kurulmuştu Adalet ve hakkaniyet temelleri üzerine kurulan insanların arasında huzur ve saadeti temin etmeyi güden islam hilafetini tekrar ihya etmek elbetteki bizim de tabii hakkımızdır 7 Davamızı bütün aleme duyurmayı herkese tebliğ etmeyi şımarık kişileri buna boyun eğdirmeyi istiyoruz Böylece hiçbir şirk kalmasın Yeryüzünde tamamen Allahın dini hakim olsun İşte o gün müminler Allahın yardımıyla sevinirler Allah dilediğine yardım eder O herşeye galiptir en merhametli olanıdır Bu aşamaların her birinin kendine göre planlan gerçekleştirme yolları vardır Fakat biz sözü kısa kesmeyi daha uygun bulduk Yardım Allahtandır O bize kafidir O ne güzel mevla ne güzel vekildir Diğer yandan acizlerin korkakların beyinsizlerin düşüncemizinbir hayal olduğunu gerçekleşmesi mümkün olmayan bir kuruntu bir vehim olduğunu söylemeleri bizleri yolumuzdan engelleyemez davamızdan geri koyamaz Bu çeşit düşünceler sahibinin acizliğini gösterir islamda böyle bir düşünce yoktur islam zilleti acizliği asla kabul etmez Ne var ki bugün müslümanların kafasına bu tür fikirler yerleşmiş ve müslüman düşmanlarının galibiyetine yol açmıştır İşte kalpleri harap eden imanı zaafa uğratan ve müslümanları çökerten hastalık budur Açıkça haykırıyoruz ki bu metoda inanmayaıl bunun tahakkuku için çalışmayan herhangi bir müslümanın islamla alakası yoktur O kişi kendisi için başka bir fikir başka bir din arasın Gençler Azminiz sizden önce bu yolu tutup islamı yayanların azminden daha az olmasın Gevşeklik uyuşukluk göstermeyin Korkak pısırık olmayın Daima Allahu Tealanm şu kelamını gözünüzün önünde bulundurun O kimseler ki İnsanlar sizin aleyhinize toplandılar onlardan sakının denilince bu onların imanını artırdı Da Ve Allah bize kafidir O ne güzel vekildir Hakiki müslüman bir fert olmak için kendimizi yetiştireceğiz Müslüman bir yuva kurmak için ailemizi yetiştireceğiz Memleketimizde Müslüman millet var olsun diye halkımızı yetiştireceğiz Biz de müslüman halkımızın arasında olacağız ve sarsılmaz adımlarla kendi çizdiğimiz gayeye değil Allahın bizim için takdir ettiği hedefe ulaşacağız Kafirler istemese de Allah mutlaka nurunu tamamlayacaktır i — Biz Müslüman Kardeşler — hedefimize ulaşmak için sarsılmaz yıkılmaz bir imana sahip kişiler hazırladık Bıkmaz usanmaz elemanlar yetiştirdik Allaha güvenen zatlar kahramanlar büyüttük Biz Allah yolunda şehid giderek Rablerini karşıladıkları günü en bahtiyar gün sayan ruhları taşımaktayız Hakiki Müslümanlar olarak içte ve dışta takip edeceğimiz siyaset İslamdan aldığımız bu metoda göre ayarlanmıştır İslamda din ve devlet ayrımı yoktur Hakiki Müslümanlar islamı gerçeği ile anlayanlar bunu pek iyi bilmektedir Bizi yolumuzdan çevirmek isteyenler bizden uzak olsunlar Çünkü O ya islamın düşmanı ya da onu bilmeyen bir cahildir Üçüncü bir ihtimal yoktur Gençler Müslüman Kardeşleri Kendilerini Yalnız İbadete veren Namnz Oruç Zikir ve Tesbihden başka bir şey bilmeyen zavallı kişiler olarak zannedenler aldanmaktadır Müslüman Kardeşler islamı böyle anlamıyorlar Onlar İslamı hem inanç hem ibadet hem vatan hem milliyet hem madde hem mana hem ilim hem kanun hem müsamahakar hem kuvvetli bir nizam olarak tanımış ve iman etmişlerdir İslamın cihanşümul bir nizam olduğuna dünya ve ahireti tanzim ettiğine inanmışlardır Bundan Müslüman Kardeşlerin ibadetleri ihmal ettikleri ve —Allah Korusun— Rablerine karşı olan vazifelerini ifa etmedikleri manası çıkarılmamalıdır Onlar ibadetlerini gereği gibi yaparlar Allah Tealanın kitabını okurlar Allah Tealayı zikrederler Bununla beraber ahiretierine zarar vermeyecek bir şekilde dünyadan nasiplerini almayı unutmazlar Çünkü onlar Allah Tealanın şu kelamını bilirler Ey Muhammed de ki Allahın kulları için yaTattığı zınetleri helal ve temiz rızıkları kim haram edebilir Müslüman kardeşler sahabeyi kirama verilen geceleri abit gündüzleri mücahid namının en üstün unvan olduğuna ve bu ünü taşıyanların büyük zatlar olduklarına inanmışlar ve bunlar gibi olmaya çalışmaktadırlar Başarı Allahtandır Müslüman kardeşlerin vatanperver olmadıklarını sananlar da aldanmaktadırlar Müslüman kardeşler vatanları için en samimi olan insanlar vatan uğrunda canını feda eden fertler vatana çalışanları en çok takdir eden kişilerdir Ancak müslüman kardeşlerin milliyetçiliğiyle kuru milliyetçiik güdenlerin milliyetçiliği farklıdır Müslüman kardeşlerin milliyetçiliği islama dayanır Müslüman kardeşler vatanları olan Mısır için çalışırlar onun için cihad ederler Çünkü Mısır islam ülkelerinden biridir Diğer yandan Müslüman kardeşler sadece Mısır İçin değil bütün İslam alemi için çalışırlar cihad ederler Halbuki kuru milliyetçiler yalnız kendi vatanlarının hudutlarını savunurlar Bunu Allanın kullarına farz kıldığı cihadı yapmak için değil şan ve şeref kazanmak için gösteriş yapmak için şahsi çıkarları için yaparlar Müslüman kardeşlerin herhangi bir müslümanın yaşadığı topraktan bir karış taviz verilmesini affedilmez hıyanet saymaları vatanlarını candan sevdiklerine yeterli bir delildir Yine müslüman kardeşleri tenbelliğe ve ihmale davet eden bir cemaat sananlar aldanmaktadırlar Müslüman kardeşler müslümanın her hayırlı işin lideri olmasını ilan ederler Müslüman kardeşler liderlikten başkasına razı olmazlar Çalışma ve cihad etmeden gayrisini kabul etmezler Sıhhatte kuvvette ilimde ve malda herkeeten üstün olmaya çalışırlar Her hangi bir hususta geri kalmak bizim düşüncemize zararlıdır islamın hükümlerine zıttır Bununla beraber insanların arasında yaygın olan ve onları sadece kendilerini düşünmeye sevk eden aşırı maddeciliğe kesinlikle karşıyız Çünkü böyle düşünen bir insan bütün imkanlarını vakitlerini ve gayretlerini sadece kendi çıkarları için kullanır ve başkalarnı asla düşünmez Milletinin durumuyla alakadar olmar Halbuki peygamber efendimiz SAV şöyle buyuruyor Müslümanların durumu ile alakadar olmayan müslümanlardan değildir Diğer hadisi şerifte Allah herşeye karşı iyilikte bulunmayı Farz kıldı Yine müslüman kardeşleri millet arasında tefrika çıkarıyorlar diye itham edenler de aldanmaktadırlar Biz İslamın insanlar arasındaki münasebetlere saygı gösterilmesini emrettiğini ve buna büyük önem verdiğini çok iyi bilmekteyiz Bu konuda Allahu Feala şöyle buyuruyor Ey insanlar doğrusu biz sizi bir erkek ve bir kadından yarattık Birbirinizle tanışıp anlaşasınız diye sizi milletler kabileler halinde yarattık Diğer yandan İslam dini bütün insanların refahı için Alahtan bir rahmet olarak gelmiştir Vazifesi bu olan bir dinin insanları böldüğü tefrika yaptığı iddia edilebilir mi Bilakis Kuran insanların birlik ve beraberliğini emreder Biz Allanın peygamberleri arasında hiçbir ayıcıralık ayrım yapmayız der islam dini hatta kızgınlık anlaşmazlık ve kavga halinde bile tecavüzde bulunmayı yasaklamış ve adaleti elden bırakmamayı emretmiştir Bir millete karşı olan öfkeniz sizi adaletsiz davranmaya sürüklemesin Adaletli davranın Keza islam dini bir vatanda yaşayanlara —tünleri farklı bile olsa iyilikte bulunmayı emretmiştir Allah sizinle din uğrunda savaşmayan sizi memleketinizden çıkarmayanlara iyilikte bulunmanızı ve adaletli davranmanızı yasaklamaz Yine islam müslüman memleketinde yaşayan Ehli Kitaba insaflı davranmayı güzel muamelelerde bulunmayı emretmiştir islamda Bize ne varsa onlara ehli kitaba da o vardır Bizim mesul olduğumuzdan onlar ehli kitab da mesuldür hükmü vardır Biz bütün bunları biliyoruz Dolayısıyle ırk ayrımına gurupçuluğa davet etmeyiz Fakat birliği sağlayalım diye imanımızı satamayız Birliği temin için inan cımızı harcayamayız Birlik için müslümanların menfaatini yok edemeyiz Hak ve Adaletle olan birliği kabul ederiz Bundan başkasına başvuranı yerinde durdurur hatasını gözleri önüne sereriz izzet ancak Allahın Rasulunün ve Müminlerindir Son olarak Müslüman kardeşlerin belirli bir teşkilat hesabına çalıştıklarını veya belli bir cemaate dayandıklarını zannedenler de aldanıyorlar Müslüman Kardeşler her yerde ve her zaman islam ve Müslümanlar için çalışırlar Allahın kendilerine verdiği rızıkları onun rızasını kazanma yolunda harcarlar Şimdiye kadar hiçbir kimseye yardım talebi için el uzatmamışlardır Kimsenin desteğini istememişlerdir Bununla iftihar ederler Gençler Sizleri bu ulvi esaslara bu sağlam kaidelere davet ediyoruz Eğer fikrimize inanır yolumuzu tutar bizimle beraber islam yolunda gider inancınız uğrunda her gayreti sarf edersen iz dünya ve ahirette sizin için en hayırlı olan bir yolu tutmuş olursunuz Allah geçen asırlarda ecdadımız vasıtasıyla ger pekleştirdiğini sizinle gerçekleştirecektir Şayet bunu yapmayıp çeşitli fikirler arasında tereddüt eder başarısız metodlarla yürümekte ısrar ederseniz haliniz perişandır Allahın ordusu az da olsa çok ta olsa hep ileriye doğru gidecektir Zafer ancak Aziz ve Hakim olan Allahın katındadır KURAN BAYRAĞI ALTINDA MÜSLÜMAN KARDEŞLER Şehid Hasan elBennantn bu risalesini mazideki şeref haysiyetine susayan gençliğe yol ayrımında şaşr kın şaşkın duran bir ümmete zamanın alnına iftihar eserlerini yazan o mübaret şehid kanlarının varislerine dünyada hakimiyeti ahirette saadeti arzu eden her millete Takdim ediyoruz Bu risale şerefli canlı mazimizden genç fakat istikrarsız günümüze intikal eden bir risaledir Yeniden dirilen bugünün mesud yarınları için hazırladığı bir azıktır Ey gençler Ey yaşamak isteyen şaşkın Ey Allahın dinine hizmet etmeye aşık olan Ey AMah rızası için canını kurban etmek isteyen Hidayet buradadır Doğru yol buradadır Hikmet buradadır Doğruluk buradadır Fedakarlık zevki cihad lezzeti buradadır Şu halde sen de yılmayan orduya koş Peygamberin Efendisinin SAV bayrağı altında çalış Müslüman kardeşler ordusuna katıl Böylece artık fitne sona ersin ve yeryüzünde tamamen Allahın dini hakim olsun KURAN BAYRAĞI ALTINDA MÜSLÜMAN KARDEŞLER Bu risale merhum Hasan elBennanın 4 Nisan 1939 14 Safer 1358 h sah günü Kahirede bulunan Müslüman Kardeşler lokalinde yaptığı konuşmanın metnidir Allaha hamdolsun Onun Resulü Hz Muhammed SAV aline ve ashabına salatü selam olsun Sizi islam selamı ile selamlarım Bu selam Allahın katından olan mübarek ve güzel bir selamdır Allahın selamı rahmeti ve bereketi üzerinize olsun Ey Müslüman Kardeşler Ey insanlar Zamanımızda hamile günlerin doğurduğu çeşitli hadiselerin çığlıkları arasında dünyanın dörtbir yanına yayılan insanları ümit ve vaadlerle aldatan çeşitli izm ve akımların çarpıştığı bir zamanda biz Müslüman Kardeşler davamızı takdim ediyoruz Davamız sessizdir Fakat esen kasırgalardan daha kuvvetlidir Davamız mütevazidir Fakat yüksek dağlardan daha yücedir Davamız muayyendir Fakat yeryüzünün bütün hudutlarından daha geniştir Davamız aldatıcı manzaralardan yalancı görünüşlerden uzaktır Hakkın azametiyle ilahi vahyin güzelliğiyle ve Allahın yardımıyla kuşatılmıştır Davamız şahsi gayelerden nefsi arzulardan ferdi menfaatlerden beridir Ama bu davaya inananlara onun uğrunda çalışanlara dünyada hakimiyeti ahirette cenneti kazandırır İSLAMIN İLK DAVETİ IŞIĞINDA Ey Müslüman kardeşler Ey insanlar Kainatı inleten şu ilahi nidayı dinleyin islamın ilk devirlerinde haykıran bu nida bugün de manen haykırıyor Ey örtüye bürünen Habibim Kalk ve uyar Rabbine tekbir getir Bu nida ile beraber Allahü Tealanın şu kelamının sırrı da nida ediyor Sen emrolunduğun şeye sımsıkı sarıl Müşriklerden yüz çevir Ve ilahi nida vahiy lisanı ile bütün insanlara hitap ederek şöyle diyor De ki Ey insanlar Doğrusu ben göklerin ve yerin sahibi kendinden başka ilah bulunmayan dirilten ve öldüren Allahın hepinize gönderdiği peygamberiyim Allaha ve okuryazarlığı olmadığı halde size Onun haberlerini getiren peygamberine iman edin O peygamber de Allaha ve kelamına iman eder O peygambere uyun ki doğru yolu bulaşınız İSLAMİ HÜKÜMLERE KARŞI NE DURUMDAYIZ Ey müslüman Kardeş Ey insanlar Allah size lider gönderdi Kanun koydu Hükümlerini açıkladı Kitabını indirdi İyi ve temiz şeyleri helal kıldı Murdar şeyleri de haram kıldı Bize hayr ve saadet yolunu gösterdi Doğru yola irşad etti Acaba siz gönderdiği Peygamberine uydunuz mu Kanunlarına hürmet gösterdiniz mi Hükümlerini tatbik ettiniz mi Kitabını takdis ettiniz mi Helal gördüğü şeyleri helal haram kıldığı şeyleri haram saydınız mı Açıkça cevap verin susmayın Gözünüzü açıp bir bakın ne hale gelmişsiniz Tatbik ettiğiniz tüm kanunlar islamla alakası olmayan İslamdan alınmayan İslama dayanmayan ve taklid edilen bir takım kanunlardır iç idarede devletler arası münasebetlerde adliye teşkilatında savunmada fert ve devletin iktisadi sisteminde eğitim ve kültür siyasetinde aile hukukunda hatta ferdin şahsi harekatında bile tatbik ettiğimiz kanunlar islamın ruhuna ters düşmektedir idarecilere ve idare edilenlerehakim olan ruh islamdan ve emirlerinden çok uzaktır Geriye ne kaldı ki Söyleyin geriye kalanları Sadece fakirlerin ve acizlerin gittikleri şu muazzam camiler mi Çok azları hariç içlerinde huşu ve huzurdan uzak ibadetler yapılan mescidler mi Tembellik ve yemeiçme için bir vasıta haline getirilen Mübarek Ramazan ayı mı Çok az kişiler bu ayda nefislerini arındırır ruhlarını temizlerler iman edip iyi amel işleyenler hariç bunlar da çok azdır ya islam riyakar teşbihler süslü elbiseler aldatıcı sakallar çeşitli mevlidlermerasimler klişeleşmiş ifadelerden mi ibaret Allahın büvük rahmeti ve alemler için yüce nimeti olan İslam bu mudur Milletlerin hastalıklarını tedavi eden insanların meselelerine çözüm yolu getiren her şeyi düzeltmek için en muazzam ve sarsılmaz kaideleri ihtiva eden Kuranı Kerim Nizamı bu mudur BATI TAKLİTÇİLİĞİ AKIMI Ey Müslüman Kardeşler Ey insanlar Şu gerçeği itiraf etmeliyiz ki müslümanlar derin gaflete dalıp zevk ve sefaları peşinde koşarken çok kuvvetli yıkıcı bir akım akıl ve fikirleri tesir altına almış onlara hakim olmuştur Böylece birtakım fikirler doğmuş birtakım görüşler ve felsefeler ortaya çıkmıştır Yepyeni fakat temelsiz birtakım medeniyetler kurulmuştur Bu davalar bu görüşler bu felsefeler bu asaletsiz medeniyetler islam fikriyle yarışa girmişler Müslümanlara kendi memleketlerinde saldırmışlardır Müslümanları her taraftan kuşatmışlar memleketlerine evlerine hatta harimi ismetlerine kadar girmişlerdir Bununla da yetinmemişler Müslümanların kalplerine akıllarına ve hislerine hakim olmuşlardır Bu zararlı cereyanları hakim kılmak için çeşitli aldatıcı yollara kuvvetlere başvurulmuş ve bütün müslüman milletler tesir altında bırakılmıştır Hatta islami ciddiyetle müdafaa eden devletler bile bu akımlara kapılmış bunları körükörüne kabul etmişlerdir Bunun neticesi olarak bütün müslüman milletlerde manevi ve ahlaki yönden melez bir nesil türemiş bu nesil islamdan daha çok islami olmayan fikir ve görüşlere bağlanmıştır Bu melez nesil fikri siyasi ve idari yönden islam liderliğini eline geçirmiş müslüman milletleri gaflet içinde istediği yola koşturmuştur Müslümanlar ne yaptıklarını nereye gittiklerini bilmez olmuşlardır Müslümanların arasında batıl inanç ve fikirlere davet eden sesler yükselmiş müslümanlara Artık islam prensiplerinden elinizde kalan şu birkaç şeyi de bırakın Bizimle beraber siz de isteyerek hayatın şartlarını yaşamın icaplarnı kabul edin Eskimiş kokmuş fikirlerden kafanızda ve kalbinizde ne kalmışsa atın Aldatıcı iki yüzlü ve softa olmayın Gelin Garplılar gibi hareket edin Fakat müslümamz da deyin demek istemişler ve onları bu yola çekmişlerdir Şu gerçeği bilmeliyiz ki Biz islam Nurundan islami esaslar ve hükümlerden çok uzaklaştık Evet İslam Dini her faydalı şeyi almamızı nerede bulursak hikmeti kabul etmemizi emreder Fakat Allahın dininden olmayan şeylerde başkalarına benzememizi islam inanç ve farzlarını ceza ve hükümlerini bir tarafa atıp dünyaya dalan ve şaytanlara kapılan bir milletin peşinde koşmamızı şiddetle yasaklar Hakikaten ilim ilerledi Teknik gelişti Fikir çeşitli merhaleleri aştı Servetler arttı Dünya zinetlerle doldu insanlar nimetlere garkolup zevku sefaya daldılar Fakat bunlar insanlığa bir saadet getirdi mi Bunlardan herhangi biri bu dünya hayatında insanlar için emniyet temin etti mi insanların ruhlarını sükunete kalplerini huzura kavuşturdu mu Yatakta uyuyan insan emniyet içinde mi Gözler yaş akıtmaktan uzak kaldı mı Suçlara karşı savaş açıldı mı Cemiyet canilerin şerrinden kurtuldu mu Sayılması mümkün olmayan milyonlarca açların karnı doydu mu Fakirler zenginleşti mi Her tarafı kaplayan çeşitli eğlence yerleri ve çirkef mahaller üzgünlerin kederlerini giderdi mi Bağrı yanıklara çare buldu mu İnsanlar rahat ve huzura erdi mi Saldırganların düşmanlığından zalimlerin zulmünden emin oldu mu Ey insanlar Bunlardan hiçbiri gerçekleşmemiştir öyleysegünümüzün bu yaldızlı medeniyetinin diger medeniyetlerden üstün tarafı nedir Bu yıkıcı akımların zararı sadece bunlar da değildir Görmez misin Bu asrın kanunları felsefeleri ve görüşleri birbirini çürütmekte birbirini yok etmekte insanları uzun tecrübelere sürükleyip büyük kurbanlar verdirdikten sonra başarısızlığa uğratmaktadır Mahrumiyet acısını tattırmaktadır VAZİFEMİZ Şu halde Müslüman Kardeşler olarak bizim vazifemiz nedir A — özet olarak vazifemiz Materyalist medeniyetin şehvet ve zevk medeniyetinin yıkıcı akımlarınm karşısına dikilmek Bu materyalist medeniyet Müslüman milletleri yakıp yıktı Müslümanları Hz Muhammed SAV in rehberliğinden Kuranı Kerimin doğru yolundan uzaklaştırdı Bütün alemi Kuranı Kerimin hidayet nurundan mahrum etti Yüzlerce sene müslümanları geri bıraktı Bu şehvetperest medeniyet islam ülkelerinden çekilip milletimiz şerrinden kurtuluncaya kadar savaşalım Bununla da kalmayıp o medeniyetin kaynağına varalım Onu kendi memleketinde dahi yok edelim Böylece bütün dünya Muhammed SAV in adını çağtrrın Kuranı Kerimin hükümlerini öğrensin islamın gölgesiyle gölgelensin işte o zaman hakiki müs lümanın arzusu gerçekleşecektir Yeryüzünde hiç bir fitne kalmayacak sadece Allahın dini hakim olacaktır Enindesonunda emir Allahındır O gün müminler sevineceklerdir Allahın yardımıyla O dilediğine yardım eder Allah herşeye galibdir Rahimdir B — Biz Müslüman kardeşlerin kısaca vazifesi bu iken geniş planda vazifemiz şudur 1 islami bir iç nizamı temin etmeliyiz Böylece şu ilahi ferman gerçekleşecektir Aralarında Allahın indirdiği kitap ile hükmet Beşeri arzularına uyma Allahın sana indirdiği şeylerin bir kısmından seni şaşırtmalarından sakın 2Devletlerarası münasebetleri islami tarzda tanzim etmeliyiz Bu şekilde şu ilahi kelam gerçekleşecektir Ey müslümanlar sizi şerefli ve mümtaz bir ümmet kıldık ki insanlara karşı şahidler olasınız Bu Peygamber de size karşı şahid olsun 3 — Adli teşkilatı şu ayete mutabık olarak tanzim etmeliyiz Hayır Rabbine yemin olsun ki aralarındaki ihtilaflarında seni hakem yapmadıkça sonra da verdiği hükmü seve seve kabul edip ona boyun eğmedikçe iman etmiş olamazlar 4 — Askeri nizamı islami ruha uygun kılmalıyız icabettiğinde seferberliği ilan etmeliyiz Savaş kendiniz için kolay olsada zor olsada hepiniz Cihada çıkın Allah yolunda mallarınızla canlarınızla cihad edin 5 — Hem fert hem devlet için bağımsız bir iktisadi nizamı gerçekleştirmeliyiz Bu nizamın esasını şu ayet teşkil edecektir Allahın sizler için medarı hayat kıldığı mallarınızı beyinsizlere vermeyin 6 — Cehaleti ortadan kaldıracak Kuranı Kerimin ilk inen şu ayetine uygun düşecek bir eğitim ve kültür sistemi takip etmeliyiz Yaratan Rabbinin adıyla oku 7 — Çocukları ve genç müslüman erkek ve kadınları yetiştirecek mükemmel bir aile nizamı tesis etmeliyiz Şu ilahi kelamı gerçekleştirmeliyiz Ey iman edenler Kendinizi ve çolukçocuğunuzu yakıtı insanlar ve taştan ibaret olan ateşten koruyun 8 — Ferdin şahsi harekatını da tanzim etmeliyiz Allah Tealanın şu kelamında kasdedilen kurtuluşu gerçekleştirmeliyiz Amdolsunki nefsini temizleyen kurtuluşa ermiştir 9 —Müslüman bir millette hem idareciye hem de idare edilene hakim olacak islami bir ruhu aşılamaIıyız Bu ruh şu ilahi kelamden alınmalıdır Allahın sana verdiği şeylerde ahiret yurdunu ara Dünyada olan nasibini de unutma yeryüzünde fesatı arama Hülasa biz Müslüman fert Müslüman halk Müslüman ev Müslüman idare istiyoruz islam Devletlenne önderlik eden müslümanları birleştiren islamın izzet ve şerefini tekrar iade edenmüsiümanların gasbedilen ülkelerini tekrar fetheden sonra da cihad bayrağını ve Aliaha davet sancağını yüklenen bir islam Devleti istiyoruz Böylece bütün dünya İslam Nizamı İle nurlansın islami saadete kavuşsun istiyoruz VASITAMIZ Ey insanlar İşte gayemiz işte metodumuz Acaba gayemizi gerçekleştirmek için vasıtamız nedir İman ve Cihad Bizim vasıtamız da ecdadımızın başvurdukları vasıtalardır Bizim silahımız da liderimiz Hz Muhammed SAV ve Ashabının —sayıları ve servetleri az olmasına rağmen— büyük gayretle bütün inkarcılara karşı kullandıkları silahtır Evet Birinci vasıtamız imandır Yeniden bütün dünyaya karşı cihad etmek için yükleneceğimiz silah Hakiki iman ve Allahın yardımına güvenme silahı olacaktır Hz Muhammed SAV ile beraber cihad eden o Sahabei Kiram Allaha Allahın yardım ve desteğine kalpten iman etmişlerdi Eğer Allah size yardım ederse hiçbir kimse size galip gelemez Bu Sahabei Kiram önderleri Hz Muhammed SAV e onun doğruluğuna ve liderliğine iman etmişlerdi Andolsun ki sizler için Allahın Resulünden güzel numuneler vardır Sahabei Kiram islam metoduna islamın üstünlüğüne ve faydalı olduğuna da iman etmişlerdi Doğrusu sizlere Allahdan bir Nur ve apaçık bir kitap gelmiştir Allah rızasına uyanları bu kitap vasıtasıyla kurtuluş yoluna sevkeder Sahabei Kiram islami kardeşliğe ve islami kardeşliğin icap ettirdiği hak ve hukuka ve bu kardeşliğin kudsiyetine de iman etmişlerdi Müminler ancak kardeştir Sahabei Kiram Allahın kendilerine vereceği mükafaatın büyüklüğüne ve çokluğuna da iman etmişlerdi Çünkü onların Allah yolunda karşılaşacakları herhangi bir susuzluk yorgunluk açlık kafirleri kızdıracak herhangi bir yere ayak basmaları ve düşmana verdikleri herhangi bir zarar mukabilinde kendilerine iyi bir amel yazılır Doğrusu Allah iyilikte bulunanların mükafatını zayi etmez Allah CC Sahabei Kiramı insanlığı kurtarmak için seçmiş ve bunları bu sebeple üstün kılmıştır Sa habei Kiram insanlar için yaratılan en hayırlı ümmet olmuştur imana davet eden Allah elçisini işitince hemen iman etmişlerdir Allahtan niyazımız odur ki Allah imanı nasıl Sahabei Kirama sevdirmişse bizlere de sevdirsin Kalplerini nasıl imanla süslemişse bizim kalbimizi de imanla tezyin etsin İKİNCİ VASITAMIZ CİHADDIR Sahabei Kiram davalarının ancak cihadla fedakarlıkla can ve malı Allah yoluna kurban etmekle zafere kavuşacaklarını çok iyi bilmişler canlarını ve mallarını Allah yoluna harcamışlar Allah için hakiki cihadı yapmışlar kendilerine seslenen şu ilahi kelamı dinlemişlerdir De ki Babalarınız oğullarınız kardeşleriniz eşleriniz aşiretiniz hazırladığınız mallar durgunluğa uğramasından korktuğunuz alışverişiniz ve hoşlandığınız yurtlar sizin için Allahtan Onun Resulünden ve Allah yolunda cihad etmekten daha sevgili ise o halde AllaTı emrini gönderinceye kadar bekleyin Sahabei Kiram bu ilahi nidayı duymuş canü gönülden kalpden herşeylerini Allah yoluna harcamış Allahın kendileriyle yaptığı alışverişe istekleriyle katılmışlardır Bunlar ölümü karşılarken şöyle haykmnışlardır Sadece Allah razısı için Alaha kavuşuyorum Bunlardan biri Ebubekr bütün malını Allah yolunda sarfettikten sonra şöyle der Çolukçocuğuma Allahı ve Resulünü bıraktım Yine Sahabei Kiramdan biri boynu kılcın altında iken şöyle der Müslüman olarak öldürüldükten sonra Allah rızası için ölümüm nasıl olursa olsun benim için önemli değildir Evet Sahabei Kiram böyle idi Hakikaten cihad ediyorlardı Büyük fedakarlıklara katlanıyorlardı Büyük kurbanlar veriyorlardı Biz de bunlar gibi olmaya çalışıyoruz Bunların izinden yürümek istiyoruz Bunların yaptıklarını yapmaya gayret ediyoruz Allahın bize yardım edeceğine güveniyoruz Bizi destekleyeceğinden şüphe etmiyoruz Şüphesiz ki Allah dinine yardım edenlere yardım eder Doğrusu Allah çok kuvvetlidir ve herşeye galiptir Onlar ki eğer yeryüzünde kendilerini selahiyet sahibi kıisak namazlarını gereği gibi kılar zekatlarını verirler İyiliği emrederler kötülüğe mani olurlar işlerin sonu Allaha varır BU BİR HAKİKAT Mİ YOKSA HAYAL Mİ Bunu dinleyen zayıf imanlılar şöyle diyeceklerdir Bunların anlattıkları hayalin ta kendisidir Bu sözler bir gurur eseridir imanla cihaddan başka vasıtaları olmayan şu adamlar çeşitli silahlara ve çeşitli güçlere karşı nasıl dayanacaklar Haklarına nasıl kavuşacaklar Halbuki bunlar her zaman arslanın ağzı ile pençesi arasındadırlar Evet Çokları bunu diyecekler Belki de böyle ¦demekte mazur sayılacaklardır Çünlü onlar ümitsizliğe kapılmışlar kendilerine bile güvsnemez olmuşlardır Kuvvet ve kudret sahibi Allah ile olan irtibatlarından bile ümitlerini kesmişlerdir Biz ise bu iman ettiğimiz gerçeklerin uğrunda azimle yürümenin bir hakikat olduğunu söylüyoruz Ve Allahın şu kelamını okuyup onun emrini yerine getirmeye çalışıyoruz Düşmanınız olan kavmi savaşmak için aramakta gevşek davranmayınız Eğer siz acı çekiyorsanız şüphesiz ki onlar da sizin çektiğiniz gibi acı çekiyor lar Halbuki siz onların Allahtan ümit etmediği şeyeri ümit edersiniz Ecdadımızdan kıtalar fetheden yer yüzünde islami saltanatı hakim kılan kahramanların sayısı azdu Kullandıkları vasıtalar da güçlü ve kuvvetli değildi Fakat onlar mümindi Mücahitti Biz Resulüllah SAV şu hadisi şerifi buyururken nasıl hazırlanmışsa öyle hazırlanacağız Habbab bin cErett bir rivayetinde diyor ki Bir gün Resul efendimiz SAV Kabenin gölgesinde bir elbiseyi yastık etmiş yetarken ondan şöyle bir rrzuda bulunduk Ey Allahın Resulü Bizim için yardım dileğinde bulunmaz mısınız Bizim için Allaha dua etmez misiniz Peygamber efendimiz şöyle buyurdu Sizden öncekilerden bazı kişiler bir çukura konur testere ile ikiye biçilirdi Ne varki bu hal onu dininden ayıramazdı Bazılarının da et ve sinirleri kemiğine işleyen demir taraklarla taranırdı ama bu hal onu dininden döndüremezdi Aiaha yemin ederim ki elbette bu emir tamamlanacaktır Yolcu Sanadan Hazremevte kadar gidecek ve Allahtan veya koyunlarını yiyecek kurttan bcşka hiçbir şeyden korkmayacaktır Fakat siz acele ediyorsunuz Peygamber efendimiz SAV bu hadisi şerifi buyurduğunda müslümanlar henüz islamı gizli yaşıyorlardı Evet Biz sadece din uğruna hicret eden Suraka bin Malik ile ona Kisra surlarının fethedileceğini haber veren Resulüllah SAV nasıl hazırlandılar ise öyle hazırlanıyoruz Biz Resulüllahın Hendek kazarken Allahu Ekber nidaları arasında Rum kasırlarının fethini haber vererek hazırlanışı gibi hazırlanıyoruz Berra bin Azib bir rivayesinde diyorki Resulüllah hendek kazmamızı emretti Hendekte kazmaların sökemediği bir taşa rastlandı Bunu Resulullaha haber verdiler Peygamber efendimiz geldi taşın üzerine çıktı kazmayı aldı Bismillah diyerek taşa vurdu Taşın üçte biri kırıldı Resulüllah Allahu Ekber Şamın anahtarları bana verildi Allaha yemin ederimki Şamın kırmızı saraylarını burrdzn görüyorum dedi Sonra bismillah deyip bir kazma daha vurdu Taşın üçte biri daha kırıldı Ve Resulullah Allahu Ekber Acemisfanın anahtarları bana verildi Allaha yemin ederim ki buradan Medaini ve onun beyaz saraylarını görüyorum dedi Yine Bismillah deyip son kazmayı vurunca taşın tamamı söküldü Resulullah Allahu Ekber Yemenin anahtarları bana verildi Allaha yemin ederim ki buradan SANAnın kapılarını görüyorum Dedi iki cihanın efendisi Hazreti Muhammed SAV bunları buyururken Müşrikler Medinenin her tarafını kuşatmışlardı O vakti hatırla ki gözler dönmüş yürekler gırtlaklara dayanmıştı BUNDAN SONRA NE OLDU Bu alem Peygamber Efendimiz SAV in davasına boyun eğdi Kuranı Kerimin ayetlerini yad etti Resulullaha tabi olanların kalplerine hidayet güneşi doğdu Kainat nurla doldu Dünya üzerinde sulh bayrağı dalgalandı İnsanlık adaletli bir idareden doğan huzur ve saadetin tadını tattı Hazreti Muhammed SAV in yetiştirdiği halifelerin idaresi altında olanlar huzur ve emniyet içinde yaşadı Rum imparatorluğu ve köşkleri fethedildi Acem ülkeleri müslümanlara boyun eğdi Yer yüzü islama teslim oldu hidayete kendi isteğiyle boyun eğdi Artık yer yüzünde Peygamber rüzgarları esiyordu Vahyin nefis kokusuyla dolu badisaba yelleriydi bu Dünyayı Allahın rahmeti kapladı Allah Kafirleri kinleriyle beraber geri çevirdi Hiçbir hayır kazanamadılar Allah savaşta yardım olarak iman edenlere yeter Allah en kuvvetli ve her şeye galiptir Allah ehli kitaptan kafirlere yardım edenleri kalelerinden indirdi Kalplerine korku saldı Onların kimini öldürüyor kimini de esir atıyordunuz Allah sizleri onların yerlerine yurtlarına mallarına hiç ayak basmadığınız yerlere varis kıldı Allah her şeye Kadirdir Ey insanlar Biz de bugün aynı hazırlıkla hazırlanacağız Yakın geçmişte ecdadımız nasıl muzaffer olduysa biz de muzaffer olacağız Zafer ancak Aziz Hakim olan Allahın katındadır Yakında bizim için de Allah Tealanın şu vaadi gerçekleşecektir Biz ise istiyorduk ki güçsüz sayılanlara iyilikte bulunalım Onları önderler kılalım Onları varisler yapalım Onları yeryüzünde yerleştirelim Sabret şühhesiz ki Allahın vaadi haktır Hakiki iman etmeyenler seninle istihza etmesinler BİZİM DE BİR DEVLETİMİZ OLSAYDI Bizim de hakiki müslüman sağlam imanlı düşünce ve tatbikatında müstakil elinde bulunan islamın büyük bir hazine olduğunu bilen azametini takdir eden milletinin içindeki hastalıklardan kurtuluş çaresinin islamda olduğuna iman eden ve bu mukaddes dinin bütün insanlar için bir doğru yol olduğunu tasdik eden bir idaremiz olsaydı ondan islam namına dünyaya el uzatmasını başka devletleri islamı araştırmaya sevketmesini isterdik Bu müslüman devletimiz müslüman olmayan devletleri çeşitli uyarmalarla delillerle temsilciler göndererek ikna eder islama çekerdi Böylece islami devletimiz diğer devletler arasında hem siyasi yönden hem de manevi yönden büyük bir itibar kazanırdı Millete canlılık verir onları nura sevkederdi Bu devlet milletin kalbine çalışnrfa gayretini yerleştirir ruhlarını canlandırırdı Ne acayipdir ki komünizm kendisini ilan edecek ona davet edecek uğrunda mal ve canını harcayacak ve insanları zorla kabullenmeye sevkedecek bir devlet bulsun da İslamDini böyle bir devlet bulamasın Yine ne gariptir ki Faşizm ve Nazizm teorileri kendilerini takdis edecek aşjrı derecede sevecek uğrunda cihad edecek onlara uymakla iftihar edecek onları öğretmek için bütün nizamlara başvuracak milletler bulunsun da islam dini böyle bir millet bulamasın Keza çeşitli sosyal ve politik doktrinler canlarını akıllarını düşüncelerini kalemlerini mallarını ve bütün çabalarını yoluna vakfederek ölümü göze alıp onu gerçekleştirmeye çalışacak çok kuvvetli yardımcılar bulsun da islam dini böyle yardımcılar bulamasın çok acı Bütün bu rejimlerin güzel taraflarını alıp kötülüklerini atan islam dinine davet edici bir islam hükümeti bulunmasın Bu devlet insani problemlerin hakiki çözümünü taşıyan ve cihanşümul bir nizam olan islamı diğer milletlere tanıtmasın vermesin Halbuki islam kendine daveti farz kılmış bütün bu beşeri nizamlar ortaya çıkmadan çok önce dine davet etmeyi bir vazife olarak müslüman fert ve cemaata yüklemiştir İçinizden hayra davet edecek iyiliği emredecek kötülüğe mani olacak bir cemaat bulunsun işte onlar kurtuluşa erenlerdir20 Fakat bizim idareciler bunu nereden yapacak Bizimkiler hep yabancıların dizi dibinde yetiştiler Onların fikirleriyle yoğuruldular Elbette onların izlerinden koşacaklardır Yabancıları razı etmek için yarışa gireceklerdir Yabancıların tesiri altında kalmadan hareket etmenin bizim idarecilerin hatırlarına dahi gelmediğini söylersek mübalağa etmiş olmayız Mısırda birçok idarecilere bu isteğimizi arzettik isteklerimizin hiçbir netice vermemesi gayet tabii idi Çünkü islamı bizzat kendilerinde ailelerinde ve hususi işlerinde yaşamayan liderler onu başkalarına öğretemezler Başkalarını İslama davet edemezler Zira kaybedilen bir şeyin başkasına verilmesi düşünülemez Kardeşler Bu bizim idarecilerin başarabileceği bir vazife değildir Tecrübeler bu vazifeyi yerine getirmekten aciz olduklarını isbat etmiştir Bu vazife yeni neslin vazifesidir Bunun için yeni nesli bu vazifeye davet edin Onları yetiştirmek için ciddiyetle çalışın Yeni nesle fikren aklen ruhen ve kalben bağımsız olmayı öğretin Onların heyecanlı ruhlarını islamın azameti ve güzelliğiyle doldurun Yeni gelen nesli Hz Muhammed ŞAV in sancağı altında asker edin işte bu nesilden bizzat kendisi çalışıp başkalarını mesud eden bir müslüman idareci bulacaksınız DAVAMIZIN HUSUSİYETİ Ey Müslüman Kardeşler Ey insanlar islam Dinine uygun bir siyaset takip etmek davamızın esasından olmasına rağmen biz bir siyasi parti değiliz Hayırhasenat yapma en büyük maksatlarımızdan olmasına rağmen biz bir Hayır Cemiyeti değiliz Bedeni ve ruhi eğitimler en önemli vasıtalarımızdan olmasına rağmen biz bir spor kulübü değiliz Biz bu teşkilatlardan değiliz Çünkü bu teşkilatları belirli gayeler kısa bir müddet için meydana getirir Hatta bazan idarecilik unvanlarını alabilmek ve birtakım insanları biraraya getirebilmek gayesiyle kurulurlar Ey insanlar Bizler hem düşünce hem de inanç sahibiyiz Hem nizam hem de metod sahibiyiz Bizim davamız muayyen bir yere mahsus değil muayyen bir ırka ait değildir Coğrafi hudutlar davamızın önüne duramaz Bu dava yeryüzüne islam hakim oluncaya kadar sürecek olan bir davadır Çünkü bu Alemlerin Rabbı olan Allahın nizamıdır Allahın Resulü MuhammedülEmin SAV in yürüdüğü yoldur Ey insanlar Biz Resulullah SAV in ashabının varisleriyizPeygamberimiz ve Onun güzide ashabından sonra islam bayrağını yükseltenleriz Biz de Sahabei Kiram gibi O yüce Resulün SAV davasını yayan Kuranı Kerimi ezber eden ve islam dinini müjdeleyenleriz Yakında elbetteki onun haberini öğreneceksiniz Ey Müslüman Kardeşler Dereceniz budur Kendinizi küçümsemeyin Kendinizi başkalarıyla ölçmeyin Davanızı yayarken müminlerin yolundan başka bir yoldan gitmeyin Allahın nurundan Resulullahın sünnetinden aldığımz bu davayı ihtiyaçların doğurduğu kısı ömürlü davalarla ölçmeyin Şimdiye kadar Allah yoluna davet ettiniz Durmadan oihad ettiniz Bu mütevazi çalışmanızın meyvesi olarak Resulullah SAV rehberliğini ilan edep 31 Sad Suresi 88 Kuran Nizamının hakim olmasını isteyen çalışmanın gerekli olduğunu ileri süren gayenin sadece Allah için olmasını candan dileyen seslerin yükseldiğini gördünüz Yine yaptığımız bu mütevazi çalışmanın semeresi olarak Allah yolunda gençlerden akan pak kanları gördünüz Allah yolunda şehid olmayı candan arzu edenleri duydunuz Bunlar beklediğimizden daha üstün başarılardır Gayretinizi sarfetmekte devam edin çalışın Allah CC sizinle beraberdir O yaptıklarınızı zayi etmeyecektir Bugün bize katılanlar yarışı kazanacaklardır Muhlis olup ta bizden geri kalanlar ise yarın bize ek olacaklardır Her zaman şeref öncülerindir Kim davamızı alay ederek veya küçümseyerek yahut başarıya kavuşacağından ümitsiz olarak yüz çevirirse gelecek günler hatasının büyüklüğünü gösterecektir Allah hak olan davamızı onun güttüğü batıl davaya çarpıp onu mahvedecektir Ey çalışan müminler Ey ihlaslı mücahitler Bize gelin bize Doğru yol buradadır Hakikat buradadır Bizden ayrılarak kuvvetlerinizi parçalamayın İşte yolum budur Doğrudur Buna uyun Batıl Yola sapmayın ki sizi Allahın yolundan ayırmasınlar Allah bunu size tavsiye etmiştir Umulur ki sakınırsınız 32 Enam Suresi 153 CİHAD RİSALESİ Alemlerin Rabbı olan Allaha hamd olsun Mücahitlerin önderi Müttekilerin lideri Nurlu müminlerin kumandanı Efendimiz Hz Muhammed SAV e Onun aline ashabına ve kıyamete kadar davası uğrunda cihad edenlere salatü selam olsun CİHAD HER MÜSLÜMANA FARZDIR Allahü Teala cihadı lüzumlu ve mecburi bir vazife olarak her müslümana farz kılmıştır Cihada son derece teşvik etmiş şehitlerin ve gazilerin sevabını bol bol vereceğini beyan buyurmuştur Şehitlerin mertebesine ancak onların izinden giden ve başlattıkları mukaddes cihada gönül verenler ulaşabilecektir Allahü Teala Şehidlere dünya ve ahirette hiç kimseye verilmeyen maddi ve manevi meziyetler bahşedecektir Temiz ve pak olan kanlarını dünyada zafer nişanesi ahirette de kurtuluş alameti kılmıştır Cihaddan geri kalan ve cihada iştirak etmeyenlere Cenabı Hak en şiddetli azabı vaadetmiştir Bu gibi insanları en çirkin ve kötü sıfatlarla vasıflandırmıştır Korkaklıklarını ve cihaddan geri kalmalarını kınamış acizlik ve zaafiyetlerini ortaya koymuştur Allah CC onlara dünya üzerinde öyle bir ziüet verir ki bundan ancak cihad etmeleri sayesinde kurtulabilirler Fakat Uhud dağı kadar altın sarfetseter ahiret günündeki azapdan yine de kurtulamazlar Cenabı Hak cihaddan geri kalmayı ve ondan kaçmayı en büyük günahlardan sayar Helak edici yedi büyük günahtan biri olarak gösterir Eski veya yeni bütün ilahi ve beşeri nizamlar içinde cihada ve Askeri Nizama önem verme bakımından ve bütün gücüyle Hakkı Müdafaa için milleti topyekun seferberliğe davet etme yönünden İslam Nizamının bir benzerini gösteremezsiniz Kuranı Kerimin ayetleri Resulullahın mübarek hadisleri bu üstün manalarla dolup taşmaktadır islam Dini en sade bir dille ve en açık bir üslupla cihada askerliğe ve harbe davet eder Müslümanların her zaman karada denizde ve havada asrın en modern silahlarıyla donatılmalarını ister Biz bu risalede islamın Cihad hakkındaki görüşünü tamamen inceleyecek değiliz Sadece bir kısmını zikredeceğiz Cihad hakkında zikredeceğimiz ayeti kerimeleri ve hadisi şerifleri uzun uzun izah etmeyeceğiz Zira bu iki kaynaktaki mükemmel lafızlar kolay ibareler açık manalar ve ruhani kuvvet okuyucuyu fazla izaha muhtaç etmeyecektir CİHAD HAKKINDA KÜRANI KERİMDEN BAZI AYETLER 1 Hoşunuza gitmediği halde cihad üzerinize farz kılındı olur ki hoşunuza gitmeyen bir şey sizin için daha hayırlıdır Hoşunuza giden şey ise sizin için daha kötü olabilir Allah bilir siz bilemezsiniz1 2 Ey iman edenler siz yeryüzünde dolaşan veya cihad eden kardeşlerine Onlar yanımızda olsalardı ölmezler veya öldürülmezlerdi diyen kafirler gibi olmayın Onlar bunu söylediler ki Allah kalplerine nedamet versin Allah hem diriltir hem de öldürür Allah yaptıklarınızı görür Yemin olsun ki Allah yolunda öldürülür veya ölürseniz Allahın sizi affetmesi ve size rahmette bulunması onların toplayacağı şeylerden daha hayırlıdır Yemin olsun ki ölseniz de öldürülseniz de Allah katında toplanacaksınız Dikkat ediniz Birinci ayette Allah yolunda ölçmek ve savaşmak Mağfiret ve Rahmetle yanyana zikredilmiştir ikinci ayette ise bu beraberliği göremiyoruz Çünkü burada Cihad yoktur Ayet korkaklığın müminlerin değil kafirlerin sıfatı olduğuna işaret ediyor Bakınız Şu ayeti celile korkakların karşısında Şehid olanları nasıl vasıflandırıyor 3 Sakın Allah yolunda can verenleri ölüler sanmayın Hakikatte onlar Rableri katında diridirler rızıklendırılırlar Allahın lutfundan kendilerine verdiği nimetlerle sevinç içindedirler Kendilerine arkadan kavuşamıyanlara kendileri için korku olmadığını ve mahzun olmayacaklarını müjdelerler}7 Geri kalan kısmı için Kuranı Kerime müracaat edebilirsin 4 O halde geçici dünya hayatını ahirete değişenler Allah yolunda savaşsınlar Allah yolunda savaşan kimse öldürülse de galip gelse de biz ona büyük bir mükafat vereceğiz Ayeti celilenin devamı için Kuranı Kerime müracaat edebilirsin Kuranda Allahu Telalanın müslümanları nasıl uyanıklığa davet ettiğini yerine göre ordular veya cemaatler yahut fertler haJinde cihad etmeye teşvik ettiğini göreceksin Yine cihaddan geri kalanları korkakları eyyamcıları menfaatperesetleri nasıl tenkit ediyor zayıfların himayesine ve mazlumların kurtarılmasına nasıl dikkati çekiyor Cihadı oruç ve namazla bir tutup islamın temel esaslarından olduğunu nasıl ilan ediyor kararsızların tereddütlerini nasıl siliyor müşahede edeceksin Keza Allahu Tealanın korkakları cesaretle ölümü karşılamaya nasıl teşvik ettiğini göreceksin Allahu Teala Kuranda korkaklara muhakkak surette öleceklerini eğer mücahit olarak ölürlerse büyük mükafatlar kazanacaklarını harcadıkları can ve malın karşılığının kaybolmayacağını beyan ediyor 5 El enfal suresi bütünüyle savaşa ve onda se batlı t lmaya teşvik eder Savaşa ait birçok hükümleri açıklar Bunun içindir ki önceki müslümanlar bu sureyi harp marşı kabul etmişlerdi Harp şiddetlenince bu sureyi okurlardı Misal olarak bu suredeki şu ayeti celilelere göz atalım a Ey iman edenler Allahın ve sizin düşmanlarınızı yıldırıp korkutmanız için onlara karşı gücünüzün yettiği kadar kuvvet ve savaş atları hazırlayın b Ey peygamber iman edenleri savaşa teşvik et Eğer sizden sabreden yirmi kişi bulunursa onlardan ikiyüz kişiye galip gelir Yine sizden yüz kişi bulunursa kafirlerden bin kişiye galip gelirler Zira inkar edenler şuursuz bir zümredir 6 Tevbe suresi de bütünüyle cihada teşvik eder ve cihadın hükümlerini beyan eder Allahu Teala Tevbe suresinde anlaşmalarını bozan müşrikler hakkında şöyle buyuruyor a Onlarla savaşın Böylece Allah sizin elinizle onları azaplandırsın rezil etsin sizi onlara galip getirsin müminlerin gönüllerini hoşnut etsin kalplerindeki öfkeyi gidersin Allah dilediğinin tevbesini kabul eder Allah her şeyi bilicidir hikmet sahibidir Allahü Teala kitap ehliyle savaşma konusunda da şöyle buyurur b Kitap ehlinden Allaha ve ahiret gününe iman etmeyen Allah ve resulünün haram kıldığını haram 5 Enfa Suresi 60 C Enfal Suresi 65 7 Tevbe 14 saymayan hak dini kabul etmeyenlerle size boyun eğinceye ve bizzat kendileri cizye verinceye kadar savaşın Nihayet cihadı haykıran ayetlerle umum seferberliği ilan ediyor ve sonunda şöyle buyuruyor c Savaş kendiniz için kolay olsada zor olsada hepiniz cihada çıkın Allah yolunda mallarınızla canlarınızla cihad edin Eğer bilirseniz bu sizin için daha hayırlıdır Bunun peşinden cihaddan geri kalan korkak ve adilerin tutumunu tenkit ederek ebediyyen cihad şerefinden mahrum kaldıklarını şöyle ifade buyurur d Cihaddan geri kalanlar Allahın peygamberine karşı gelip yerlerinde oturup kalmalarına sevindiler Allah yolunda mallariyle canlarıyle cihad etmeyi çirkin gördüler Bu sıcakta harbe çıkmayın dediler Ey Resul de ki Cehennem ateşi daha sıcaktır keski bunu buseydiler Yaptıklarının cezası olarak az gülsünler çok ağiasınlar Ey Peygamber Allah seni cihad sonunda tekrar onlardan bir zümreye döndürürse senden cihada çıkmak isteyenlere de ki Benimle asla çıkmayacaksınız benimle beraber hiç bir düşmanla savaşmayacak sınız çünkü ilk defa oturup kalmaya razı oldunuz Artık geri kalanlarla oturun Sonra Allahu Teala başta müminlerin Efendisi Hz Muhammed olmak üzere mücahidleri övüp Resulullahın ve Ashabı kiramının vazifelerinin cihad olduğunu şu ayetlerle açıklıyor e Ancak Peygamber ve onunla beraber iman edenler mallarıyla canlarıyla cihad ettiler işte bunlara çok ve hayırlı nimetler vardır Ebedi kurtutuşa erecek te bunlardır H f Allah onlara ebedi kalacakları altından ırmaklar akan cennetler hazırlamıştır Büyük kurtuluş budur Bunun arkasından Allahın müminlerle yaptığı yüce alış veriş beyan olunur g Şüphesiz ki Allah Allah yolunda savaşarak öldüren ve öldürülen müminlerin canlarını ve mallarını vereceği cennet karşılığı satın alır Bu Tevratta İncilde ve Kuranda Onun gerçek olan vaadidir Kim Allahtan daha çok verdiği vaadi yerine getirebilir O halde yaptığınız alışverişle sevinin işte büyük kurtuluş budur |3 7 — KITAL SÜRESİ MUHAMMED SÜRESİ Allahü Tealanın kitabında tam bir surenin nasıl savaş suresi diye adlandığını bir düşünün Bilindiği gibi askeri nizamın temeli itaat ve disiplindir Allahü Teala bu iki esası kitabındaki iki ayetinde toplamıştır İtaat etmek Muhammed suresinde şöyle beyan edilir a iman edenler keşke cihad hakkında bir sure indirilmiş olsaydı derler Ama muhkem hükmü baki bir sure indiriliptn orada savaş zikredilince kaleplerinde manevi hastalık olanların ölüm sarhoşluğuyla bayılmış kimselerin bakışıyla sana baktıklarını görürsün Korktuklarının başlarına gelmesi onlar için daha iyidir Onların vazifeleri itaatte bulunma ve gerçeği söylemektir iş ciddileşince Allaha karşı samimi olsalardı kendileri için daha hayırlı oiurdu İntizam ve disiplin ise Saff suresinde zikrolunmuştur b Şüphesiz ki Allah kendi yolunda kenetlenmiş bir bina gibi saf yaparak savaşanları sever 8 Fetih Suresinde bütünüyle Hz Muhammedin cihadlarından birini ve mübarek ağacın gölgesinde yapılan ve zaferi kazandıran şanlı ölüm kalım biatini bizlere bildirmektedir Bunu şu ayeti celilede görürüz Muhakkak ki Allah o ağacın altında sana söz verirken müminlerden razı olmuş kalplerinde bulunanı bilmiş güven vermiş ve kısa zamanda zaferle mükafatlandırmıştır Keza almakta oldukları birçok ganimetlerle de mükafatlandırmıştır Allah her şeye Galipdir ve hikmet sahibidir6 Ey kardeşim bu zikredilen ayetler cihadı ve üstünlüğünü açıklayan iman edenleri bunu yapmaya teşvik eden mücahitleri büyük sevaplarla ve güzel mükafatlarla müjdeleyen ayetlerden sadece bir kısmıdır Allahü Tealanın kitabı bu gibi ayetlerle doludur Kuranı Kerimi oku Bu mevzudaki ayetleri düşün ve incele Nice bilmediğin şeyler göreceksin Müslümanların bu sevabı kazanmaktan gafil olduklarına hayret edeceksin Sana bu konuda bazı hadisi şerifler de nakledeceğim 1 — Ebu Hüreyre RA bir rivayetinde diyor ki Peygamber SAV in şöyle buyurduğunu işittim Nefsim yedi kudretinde olan Allaha yemin ederimki kendilerini techizatlandıramadığım için benimle beraber cihada çıkamadıklarından üzülecek olan mümin erkekler olmasaydı Allah yolunda savaşan hiçbir müfzereden geri kalmazdım Nefsim yedi kudretinde olan Allaha yemin ederim ki şunu temenni ederim Allah yolunda öldürüleyim sonra dirileyim tekrar öldürüleyim sonra dirileyim tekrar öldürüleyim sonra dirileyim tekrar öldürüleyim 2 — Ebu Hüreyre RA dan Resulullehın şöyle buyurduğu rivayet olunur Nefsim yedi kudretinde olan Allaha yemin ederimki Allah yolunda yaralanan her kişi kimin Allah yolunda yaralandığını Allah daha iyi bilir Kıyamet gününde rengi kan renginde kokusu ise misk kokulu olarak gelir 3 — Enes RA rivayet ediyor ve diyor ki Amcam Enes b Nadr Bedir muharebesinde bulunmamıştı Amcam dedi ki Ey Allahın Resulü müşriklerle yaptığın ilk savaşta bulunamadım Allaha yemin ederim ki bana müşriklerle savaşı gösterseydi Allahü Teala ne yapacağımı insanlara gösterecekti Uhud savaşında müslümanlar ilk defa yenilince Amcam Enes şöyle dedi Ey Rabbim şu arkadaşlarımın yaptığından affetmeni dilerim Şu müşriklerin yaptıklarından da beriyim Sonra ileriye doğru devam etti Sad b Muaz ile karşılaştı ve ona şunları söyledi Ey Saad cenneti istiyorum Nadrın Rabbine yemin ederim ki Uhud dağı tarafından cennetin kokusunu alıyorum Saad dedi ki Ey Allahın Resulü Ben onun yaptığına kadir olamadım Ravi Enes b Malik RA dedi ki Biz amcamda seksen küsur kılıç mızrak veya ok yarası gördük onu öldürülmüş bulduk Müşrikler azalarını kesip atmışlardı Onu ancak kız kardeşi parmaklarından tanıyabildi Enes dedi ki Şu ayetin onun ve benzerlerinin hakkında indiğini zannediyoruz iman edenlerden Allaha verdiği ahitte sadık olan adamlar vardır 4 — Ümmü Harise RA dan rivayet olunur ki bu kadın peygamberimize gelerek Ey Allahın Nebisi Bana Hariseyi anlatır mısın Harise Bedir savaşında atıcısı meçhul bir okla yaralanıp ölmüştü Eğeı Harise Cennette ise sabredeyim başka yerde ise onun için çok ağlıyayım demişti Resulüllah Ey Ümmü Harise Onun yeri cennet içinde cennetlerdir Oğlun CennetülFirdevse erdi buyurdu Bak kardeşim Cennet onlara bela ve musibetleri nasıl unutturuyor Onları zorluklara karşı sabretmeye nasıl sevkediyor 5 — Abdullah b Ebi Evfadan Peygamberimizin şöyle buyurduğu rivayet edilir iyi bilin ki cennet kılıçların gölgesi altındadır 6 — Halid elCuheninin oğlu Seyyid Hz Resulüllahın şöyle buyurduğunu haber verir Kim Allah yolunda cihad eden bir gaziyi donatırsa cihad etmiş sayılır Yine kim Allah yolunda cihad eden bir gazinin geride hayırlı bir vekili olursa cihad etmiş sayılır 7 — Ebu Hüreyre RA Peygamberimizden şu sözleri naklediyor Kim Allaha iman edip sevap vaadini tasdik ederek yolunda cihad için at beslerse kıyamet gününde o atın yediği içtiği ve tersi terazisinde olacaktır Allah yolunda hazırlanan herşey at misalidir 8 — Ebu Hüreyre RA anlatıyor Peygamber efendimizden Allah yolunda cihad etmeye ne eşit olabilir diye soruldu Hz Resulüllah SAV ona kadir olamazsınız dedi İki veya üç kere bunu tekrarladılar her defasında ona kadir olamazsınız cevabını verdi Nihayet dedi ki Allah yolunda cihad eden kimse mücahidin savaştan dönmesine kadar ara vermeden oruç tutan namaz kılan ve Kuran okuyan kimseye benzer 9 — Ebu Said elHudri RA Resulüllahın şöye buyurduğunu rivayet ediyor insanların iyisini ve kötüsünü sizlere bildireyim mi Ölüm kendine gelinceye kadar atının veya devesinin sırtında yahut yaya olarak Allah yolunda çalışan kimse insanların hayırlılarındandır Allahın kitabını okuyupta ondan öğüt almayan fenalıklardan vazgeçmeyen kimse ise insanların kötülerirdendir 10 — İbni Abbas RA Resulullahın şöyle buyurduğunu işittim diyor İki gözü ateş yakmayacaktır Bunlar Allah korkusundan ağlayan göz ile Allah yolunda geceleyin nöbetçilik eden gözdür 11 — Ebu Umeyre RA in oğlu Peygamber efendimizin şu sözlerini naklediyor Allah yolunda ölmeyi bütün köylü ve şehirlilerin mallarını bana bağışlamalarından daha çok severim 12 — Saad bin Raşid RA anlatıyor Sahabelerden biri Resulüllaha Ey Allahın Resulü neden müminler kabirlerinde imtihan edilirlerde yalnız şehid olan imtihan edilmez diye sordu Resulüllah şu cevabı verdi Şehidin başında dönen kılıçların şimşeği ona imtihan olarak yeter 13 — Ebu Hüreyreden Hz Peygamberin şöyle buyurduğu rivayet olunur Şehidin öldürülmekten duyduğu acı ancak sizin ısırılmaktan duyduğunuz acı kadardır 14 — İbni Mesud RA Resulullah SAVJ in şu sözlerini naklediyor Rabbimiz Celle ve ala hazretlerinin çok beğendiği bir kişi vardır ki o kişi Allah yolunda cihad eder arkadaşları mağlup olduğunda mesuliyetini müdrik olarak tekrar cihada döner Kanının son damlasına kadar savaşır ve şehid olur Allahü Teala meleklerine Benim kuluma bakın huzurumda ereceği nimetlerimi isteyerek ve azabımdan korkarak tekrar cihada döndü ve kanını akıttı Şahid olun ben onu affettim der 15 — Abdul Hayr dedesinden şunları naklediyor Çok üzülmesi sebebiyle yanlarında yara çıkan Ümmü Halade adında bir kadın Allah yolunda öldürülen oğlunu Resulüllaha sormaya geldi Sahabelerden biri Kendin yaralı olduğun halde oğlunu sormaya mı geldin deyince kadın Ben oğluma acırım hayatıma acımam diye cevap verdi Sonra Resulullah o kadına Oğlun için iki şehid mükafatı var dedi Kadın Niçin diye sordu Peygamberimiz de Çünkü onu ehi kitap öldürdü buyurdu Bu hadisi şerifte Kitap ehliyle savaşmanın vacip olduğuna ve onlarla savaşanın mükafatının iki kat olduğuna işaret vardır Cihad yalnız müşriklere karşı değil islamı tanımayan herkese karşı yapılır 16 — Hanifin oğlu Sehl RA Hz Peygamberin şu sözlerini naklediyor Kim Allahü Teaiadcn samimi olarak şehid olmayı dilerse yatağında dahi ölse Allah onu şehidler makamına erdirir 17 — Fatikin oğlu Hüreym Resulüllahın SAV şöyle buyurduğunu söylüyor Kim Allah yolunda birşey harcarsa yed i yüz kat sevap yazılır 18 — Ebu Hüreyreden rivayet olunur ki Resullüllahın Ashabından biri bir yayladan geçerken tatlı suyu olan bir pınarcığa rastladı ve insanlardan ayrılsamda bu yaylada otursam dedi Bunu Resulüllaha açıkladı Resulullah da şöyle buyurdu Bunu yapma Çınkü herhangi birinizin Allah yolunda mücadele vermesi evinde yetmiş yıl namaz kılmasından daha üstündür Allahın sizi affetmesini ve cennete koymasını sevmezmisiniz Allah yolunda Cihad edin Kim Allah yolunda devenin iki sağılımıf arasındaki vakit kadar savaşırsa cennet ona farz olur 19 — MadiKeribin oğlu Mikdamdan Resulullahın şu sözleri rivayet olunmuştur Allah katında şehide has altı meziyet vardır 1 — ilk akan kanının damlasıyla affedilir 2 — Cennetteki yerini görür kabir azabından kurtulur 3 — Büyük korkudan emin olur 4 — Başına şeref tacı konur o tacir bir yakutu dünya ve içinde bulunan şeylerden daha hayırlıdır 5 — Yetmiş iki huriyle evlendirilir 6 — Akrabalarından yetmiş insana şefaatta bulunmasına izin verilir 20 — Ebu Hüreyrenin bir rivayetinde Hz Peygamberin şu sözlerini görüyoruz Kim Allahın huzuruna üzerinde cihaddan bir eser olmaksızın çıkarsa kendisinde eksiklik bulunarak huzura varmış olur 21 — Enes RA dan Resulullahın şu sözleri rivayet olunuyor Kim samimi olarak şehid olmayı dilerse şehidliğe eremese de o mertebe ona verilir Deveyi sağmadan önce yavrusuna biraz emzirilir sonra sanılıp yine yavrusu emmeye bırakılır Burada iki emzirme arasındaki zaman kastedilmektedir 22 — Hz Osman b Affan RA şu hadisi şerifi rivayet etmiştir Kim Allahü Tealanın yolunda tek bir gece nöbet tutarsa o gece oruç tutulan namaz kılınan bin gece gibidir w 23 — Ebu Derda RA Resulullahın şu sözlerini rivayet ediyor Denizde yapılan bir savaş karada yapılan on savaş gibidir Denizde başı dönen kimse Allah yolunda kanına bulanmış kimse gibidir 24 — Cabir bin Abdullah RA der ki Uhud savaşında Amrın oğlu Abdullah öldürülünce Resulüliah Ey Cabir Allahü Tealanın babana ne dediğini sana haber vereyim mi dedi Evet dedim Resulüliah buyurdu ki Allah başkalarına ancak perde arkasından konuştu Fakat babanla karşı karşıya konuştu ve Ey kulum dile benden vereyim sana dedi Baban Ey Rabbim Beni dirilt ikinci kez senin yolunda öldürüleyim dedi Allahü Teala İnsanların tekrar dünyaya dönmiyeceklerini ezelde takdir ettim dedi Baban Ey Rabbim bunu geride bıraktıklarıma bildir dedi Allahü Teala şu ayeti celileyi indirdi Sakın Allah yolunda can verenleri ölüler sanmayın 25 — Enes b Malik babasından naklen şu hadisi şerifi rivayet ediyor Allah yolunda savaşan bir mücahidi yolcu ederken sabah veya akşam yolculuğuna yardımda bulunmayı dünya ve içindeki şeylerden daha fazla severim4 26 — Ebu Hüreyre RA Hz Peygamberin şu sözlerini naklediyor Allahın elçileri üçtür 1 — Gazi 2 — Hacceden 3 — Haccı Umre yapanlardır 27 — Ebu Derda RA şu hadisi şerifi rivayet etmiştir Şehid ailesinden yetmiş kişiye şefaat eder 28 — Abdullah b Ömer RA den gelen bir rivayetle Peygamber Efendimiz SA şöyle buyuruyor Bir şeyi veresiye satın alıpta tekrar onu satan kişiye satın alınan değerden daha azına peşin olarak sattığınızda hayvancılığa ve ziraate çok önem vererek dünyaya dalıp cihad gibi farzları bıraktığınızda Alah sizi zelilliğe düşürür Tekrar dininize dönünceye kadar sizi bundan kurtarmaz rasulüllah ve Ashabı müşriklerden önce Bedire vardılar Müşrikler gelince Resulüllah buyurdu ki Eni göklerle ver kadar olan cennete hazır olun Humamın oğlu Umeyr Ne hoş ne iyi dedi Resufüllah Bunu sana söyleten nedir dedi Umsyr Vallahi Ya Resulallah cennet ehli olmayı ümit etmekten başka bir şey değil dedi Resulullah Cennet ehlindensin dedi Ebu Hüreyre der ki Umeyr ok yeleğinden hurmalar çıkarıp yemeğe başladı Sonra Yemin olsun ki hurmalarımı yeyinceye kadar yaşarsam bu uzun bir hayattır dedi Hurmaları attı sonra savaştı ve şehid oldu 30 — Ebu İmran RA şunları anlatıyor Biz istanbulda idik Rumlar bize karşı büyük bir ordu çı* kardılar Müslümanlardan da düşman kadar veya daha fazla asker düşmanın karşısına çıktı O zaman Mısırın Valisi Ukbe b Amir idi Müslüman ordusunun başında da Ubeydin oğlu Fudale bulunuyordu Müslümanlardan bir kişi rum ordusuna hücum edip saffı yardı ve içlerine girdi Askerler bağırarak Sübhanallah kendi eliyle kendini tehlikeye atıyor dediler Bunun üzerine Ebu Eyyub elEnsari Hazretleri ayağa ksktı ve şunları söyledi Ey insanlar siz kendinizi ellerinizle tehlikeye atmayın Ayeti celilesini böyle mi anlıyorsunuz Böyle mi tevil ediyorsunuz Bu ayet biz ansar hakkında indi Allah islam zafere erdirip taraftarlarını çoğaltınca bir kısmımız diğerlerimize Resulullahtan gizli şöyle dedik Mallarımız zayi oldu mademki Allahü Teala İslam aziz kıldı yardımcılarını çoğalttı artık biz mallarımızın başında kalalım Zayi olanı tekrar elde etmeye çalışalım Bunun üzerine Allahü Teala bize cevaben Peygamberine Kendinizi elinizle tehlikeye atmayın ayetini indirdi Bunun için burdaki tehlikenden maksat malların başını beklemek onları düzeltmeye çalışmak ve cihadı terketmek demektir Ebu Eyyub istanbulda vefat edinceye kadar Allah yolunda cihad etti ve oraya defnedildi Ey kardeşim düşün Eba Eyyub elEnsari bunu söylerken gençlik devresini aşmış bir piri fani ihtiyardı Bununla beraber Allahın desteği ve İslami izzet sayesinde kalben ruhen imanen bir kahramanlık numunesi idi sözleri rivayet ediyor Kim cihad etmeden ve cihad etmeyi gönlünden geçirmeden ölürse bir çeşit münafık olarak ölmüştür Cihad hakkında varid olan hadisler bir kitaba sığmayacak kadar çoktur Büyük hadis kitaplarına müracaat ediniz İSLAM HUKUKU ALİMLERİNCE CİHADIN HÜKMÜ Cihadın üstünlüğünü bildiren ayeti celilerleri ve hadisi şerifleri gördük islam hukuku alimlerinin ci hadın hükümleri ve ona hazırlanmanın ehemmiyeti hakkındaki görüşlerinden bir kısmını nakletmek isterim Böylece müslüman milletlerin her asırda ittifak ettikleri Cihad mevzuundaki dini hükümleri nasıl bırakıp onlardan uzaklaştıklarını göreceğiz Şimdi her mezhebe göre Alimlerin görüşlerini birlikte dinleyelim 1 — Hanefi Mezhebine Göre Cihadın Hükümleri MecmaülEnhur adlı kitabın müellifi Hanefi mezhebine göre cihadın hükümlerini tesbit ederek şöyle diyor Cihadın lügat manası Gücün yettiği işi yapmak ve sözü söylemektir Cihadın dini mefhumu ise İnkarcıları öldürmek mallarını ganimet olarak almak mabedlerini yıkmak ve putlarını kırmaktır Yani Müslümanlarla savaş halindeki kafirlerle İslam ülkesinde yaşayıp anlaşmayı bozan gayri müslimlerle İslam dinini terk edenlerle ve islam devletine karşı çıkanlarla sonuna kadar savaşıp hak dini kuvvetlendirmek — Savaşa önce bizim başlamamız Farzı kifayedir Yani İslama davet kendilerine ulaştığı halde onu reddedenler bizimle savaşmasalarda bizim savaşa başlamamız farzdır islam halifesinin her yıl müslümanlarla savaş halinde olan ülkeye bir veya iki defa müfreze göndermesi gerekir Müslümanların da buna yardımcı olmaları icabeder Bir kısım müslümanlar bunu tahakkuk ettirdikleri takdirde diğer müslümanlardan mesuliyet kalkar Yeterli değil iseler en layık olanlar da cihada katılır Bunlar da kafi gelmiyor da bütün müslümanların cihad etmesi gerekiyorsa o takdirde cihad namaz gibi Farzı ayn olur Herkesin yapması gereken farz olur Cihadın farz olduğuna dair deliller şunlardır Müşrikleri öldürün ¦ ve Cihad kıyamete kadar bakidir Onu bütün müslümanlar terkederse hepsi günahkar olurlar Eğer düşman İslam ülkelerinden birine veya herhangi bir kısmına galip gelirse cihad Farzı ayn olur Kadın erkeğinden köle efendisinden çocuk anababasından borçlu alacaklısından izinsiz cihada giderler Bahr adlı kitapta da şöyle denir Doğuda bir müslüman kadın esir edilirse kadın o yağmacıların kalesine girmeden batılı müslümanların onu kurtarmaları gerekir 2 — Maliki Mezhebine Göre Cihadın Hükümleri Maliki mezhebine ait Bulğetüssalik adlı kitabın müellifi şöyle der Allahın dinini yüceltmek için Allah yolunda her yıl cihad etmek Farzı kifayedir bir kısım müslümanlar bunu yaparsa diğerlerinden sorumluluk kalkar Aşağıdaki hallerde Cihad herkesin yapması gereken Farzı ayn olur a Halifenin emriyle Farzı ayn olur b Bir yere saldıran düşmanın saldırısını önlemekten aciz kalındığında farzı ayn olur Bu hallerde kadına köleye borçluya izin verilmese de bunlar için cihad farzı ayndır c Ayrıca Adak ile de cihad farzı ayn olur Anababa çocuklarını ancak farzı kifaye olan cihattan alıkoyabilirler Esaretten kurtulmak için fidye verecek malı bulunmayan bir müslüman esiri fidye verip erüretten kurtarmak da farzı kifayedir 3 — Şafii Mezhebine Göre Cihadın Hükümleri Nevevi MetnülMinhac adlı kitabında derki Resulüllahın devrinde cihad farzı kifaye idi farzı ayn diyenler de vardır Peygamberimizden sonra ise kafirlerin iki haline göre cihadın hükmü değişir a Kafirler ülkelerinde kaldıkları takdirde cihad etmek farzı kifayedir Yani müslümanlardan ehil kimseler bunu yaparlarsa diğerlerinden sorumluluk kalkar b Şayet kafirler ülkemizi işgal ederlerse o takdirde cihad farzı ayn olur İşgal olunan ülkenin insanları güçlerinin yettiği ölçüde kendilerini savunmalıdırlar Borçlular fakirler küçükler ve kölelerin de izin almaksızın cihada katılmaları gerekir 4 — Hanbeli Mezhebine Göre Cihadın Hükümleri İbni Kudarrje Muğni adlı kitabında şöyle diyor Cihad farzı kifayedir Bir zümre 6unu yaparsa diğer müslümanlardan sorumluluk kalkar Şu üç yerde farzı ayn olur yani her müslümanın yapması gerekir a iki ordu karşı karşıya geldiğinde mevcut olan her kişi savaşa katılmalıdır orayı bırakıp gitmesi dinen haramdır b Kafirler bir şehri işgal ettiklerinde oranın halkının bunlara karşı savaşmaları ve kafirleri memleketten çıkarmaları Farzdır c Halifenin savaşa davet ettiği kişiler daveti kabul edip cihad etmeleri lazımdır Bu da en az her yıl bir defa olmalıdır imamı Ahmed ibni Hanbel buyuruyorki Farzlar hariç cihattan üstün bir amel bilmiyorum Denizde cihad etmek karada cihad etmekten efdaldir Enes ibni Malik buyuruyor ki Resulüllah uyuduktan sonra gülerek uyandı Enesin halası Ümmü Haı i ram Neye güldün Ya Resulallah deyince Peygam berimiz Ümmetimden Allah yolunda savaşanları gör¦ düm tahtlarında oturan krallar gibi bu denizin üstünde oturup yol alıyorlar buyurdu Hadisin devamı Ümmü Haram Peygamberimizden bunlardan olması için dua etmesini diledi Resulüllah da dua etti Ümmü Haram yaşadı Kıbrıs adasını fetheden müslümanların donanmasma katıldı Kıbrısta vefat etti ve orava defnedildi Kıbrısta Ümmü Haramın adiyle bir mescit ve makam bulunmaktadır 5 — Dört Mezhebin Haricindeki Zahirilere Göre Cihadın Hükümleri İbn Hazm Muhalla adlı kitabında şöyle der Cihad müslümanlara farzdır Cihadı müslüman ülkelerini savunabilen düşmanlarla kendi ülkelerinde savaşabilen ve müslümanların hudutlarını koruyabilen bir grup yaparsa diğer müslümanlardan cihad etme vazifesi düşer Aksi takdirde düşmez Allahü Teala kitabında Savaş kendinize kolay olsada zor olsada hepiniz cihada çıkın mallarınızla canlarınızla cihad edin buyuruyor Cihada gitmek için anababanın izin vermesi şarttır Fakat düşman müslümanlardan bir topluluğa saldıracak olursa cihad onlara yardım edebilecek herkese farz olur Bu durumda anababanın izni sorulmaz Ancak anababadan birinin veya her ilcisinin yok olacaklarından korkarsa yok olma ihtimali olanı bırakıp harbe gidemez 6 — Şevkani EsSeylülCerrar adlı eserinde der ki Kuranı Kerimden ve Hadisi Şeriflerden cihadın farziyetini gösteren deliller yazılamayacak kadar çoktur Fakat cihad farzı kifayedir Bir kısım insanlar bunu yaparlarsa diğer insanlardan düşer Hiçbir kimse yapmadığı takdirde her gücü yetene farzdır Keza halifenin cihada davet ettiği kimseye de cihad farzı ayn olur İşte müslüman kardeş islam dinini yaymak için cihadın müslümanlara farzı kifaye olduğuna dair bütün ilim sahiplerinin nasıl ittifak ettiklerini gördün Keza kafirlerirt saldırılarını önlemek için de farzı ayn olduğunu öğrendin Bilindiği gibi bugün müslümanlar başkalarına boyun eğmiş ve kafirlere mahkum olmuşlardır Toprakları işgal edilmiş ırz ve namuslarına saldırılmış idarelerine düşmanları hakim olmuş İslamı yaymak bir yana kendi ülkelerinde dini şiar edinemez ve ibadetleri yapamaz olmuşlardır Şu halde her müslümanın cihad için hazırlanması cihad etme isteğinde bulunması ve fırsat gelince hsmen savaşa girişmesi mecburi bir dini vazife bir farzı ayn olmuştur Şunu da hatırlatmak bu konunun icabı olduğu kanaatindeyim Müslümanlar cihad etme ruhu ve şuurunun yok olduğu bu karanlık çağdan önceki bütün asırlarda cihadı terketmemişler ve ondan asla taviz vermemişlerdir Hatta alimler sofiler ve sanatkarlar dahi cıhad etmek için hazır vaziyette bulunmuşlardır Mesela Abdullah ibn elMübarek adlı islam hukuku alimi vakitlerinin çoğunu cihad etmeye adamıştı Zeydin oğlu Abdulvahid adlı sofi de böyle idi Zamanında tarikatların Şeyhi olan Şakiki Belhi talebeleriyle birlikte cihada giderdi Buhari adlı hadis kitabını şerheden ElBedr elAyni ismindeki islam Hukuku ve hadisi şerif alimi bir sene cihad eder bir sene okur bir sene de hacca gider haccederdi Esed ibnülFurat adlı zat Kadı ve aynı zamanda Deniz kuvvetleri kumandanı idi İmam Şafii zaman zaman atış talimleri yapar ve hep hedefe isabet ettirirdi İşte geçmişlerimiz böyleydiler Allah onlardan razıolsun Onlar nerde biz nerdeyiz MÜSLÜMANLAR NİÇİN SAVAŞIRLAR Birçokları uzun zaman islam cihadı farz kılıyor savaşı helal görüyor diye ona dil uzattılar Böylece şu ayeti celilenin sırrı ortaya çıktı Onlara hem dış alemde hem de kendi özvarlıklarında delillerimizi göstereceğiz Böylece onun hak olduğunu görsünler Şimdi ise savaşa hazırlanmanın barış için en emin yol olduğunu itiraf eder oldular Allah müslümanlara cihadı bir saldırı vasıtası çıkar sağlamak için bir araç olarak değil islam dinini korumak barışı sağlamak ve müslümanların yüklendikleri büyük vazifeyi başa/maları için farz kıldı Bu vazife insanları doğru yola ve adalete sevketme vazifesidir Diğer taraftan İslam savaşmayı farz kıldığı gibF barışa da davet eder Allahü Teala kitabında Ey Muhammed eğer onlar barışa yanaşırlarsa sende yanaş ve Allaha tevekkül et buyurur Müslüman cihada çıktığında yalnız bir şey düşünürdü O da Allahın dinini yüceltmek için savaşmak i layı Kelimetullah Müslümanın dini bu temiz gayeye başka bir gaye eklemesini haram kılıyordu Cihadı makam elde etmek için yapmak haram desinler için yapmak haram mal kazanmak için yapmak haram ganimet mallarından bir şeye sahip olmak için yapmak haram Haksız olarak başkalarına galip gelme maksadıyla yapmak haramdır Mücahide helal olan tek şey canını kanını inancı uğruna ve insanların hidayeti yolunda feda etmektir Şu hadisi şerifler de bunları beyan etmektedir a Müslimin oğlu Haris şöyle der Resulüllah bizi müfreze olarak bir yere gönderdi Gideceğimiz yere varınca atımı koşturup arkadaşlarımı geçtim Halk beni çığlıkla karşıladı Onlara La ilahe illallah deyin kendinizi kurtarırsınız dedim Bunu dediler Ben de onlara dokunmadım Arkadaşlarım beni tenkit ettiler ve Bizi ganimetten mahrum bıraktın dediler Geri dönünce de yaptığımı Resulullaha anlattılar Resulüllah bu hareketimi hoş gören bir tavırla bana Şüphesiz ki Allah sana her kişiye mukabil şu kadar mükafat yazdı Ben ise ileride de seni takdir etmeleri için sana bir tavsiye yazacağım dedi ve yazdı mühürledi bana verdi b Hadinin oğlu Şeddadtan rivayet olunur ki Bir köylü gelip Resulullaha iman ettikten sonra Seninle hicret edeceğim dedi Resulüllah bunu bazı Ashabına tavsiye etti Sonra Resulüllah bir cihattan elda ettiği ganimetleri taksim ederken On da bir pay verince Adam bu ne diye sordu Senin ganimet payın dediler Bunun üzerine Resulullaha dönerek Ben sana bunun için tabi olmadım dedi ve eliyle boğazını göstererek şuramdan okla vurulayım da cennete gireyim diye tabi oldum dedi Resulüllah Eğer Allaha karşı samimi isen o da sana karşı samimi olur buyurdu Biraz sonra düşmanla savaşa girişildi ve o kişiyi işaret ettiği yerden vurulmuş olarak Resulullaha getirdiler Resulüllah Bu o adam mı diye sordu Evet dediler Resulüllah Allaha karşı sadık idi Allah ta ona sadık oldu buyurdu Sonra Hz Peygamber kendi cübbesiyle onu kefenledi ileri götürüp cenaze namazını kıldı Namazda Ey Rabbim bu senin bir kulundur Yolunda cihad için çıktı ve şehid oldu ben de buna şahidim dediği duyuldu c Ebu Hüreyreden rivayet olunur ki bir adam Ey Allahın Resulü dünya malı için Allah yolunda cihad etmek isteyen var dedi Bu söze karşılık Resulullah Ona mükafat yoktur buyurdu Adam bunu üç kere tekrarladı Resulullah da her defasında Onun ecri yoktur diye cevap verdi d Ebu Musadan rivayet olunur ki Resulullaha kahramanlık için veya kızgınlık sonucu veya gösteriş için savaşanlardan hangisi Allah yolunda savaşmıştır diye sorulunca Resulullah Ancak Allahın dinini yüceltmek için savaşan Allah yolunda savaşmıştır diye cevap verdi Sahabei kiramın fethettikleri ülkelerdeki şanlı tarihlerini okursan nefsani arzulardan ve şahsi çıkarlardan ne derece uzak olduklarını ve asıl gayeye yöneldiklerini görürsün Bu gaye Allahın dini yücelsin diye yaratılanlara Hakkı göstermek gayesidir Böylece Sahabeleri milletlere hakim olup esaretleri altına almak ve dünya malı elde etmekle itham etmenin ne derece yanlış olduğunu anlamış ve görmüş oldun İSLAM CİHADINDA MERHAMET islamda cihad en üstün gayeyi güttüğü için bunu gerçekleştirecek yolun da en güzel yol olması gerekir Allahu Teala haksız tecavüzü haram kılarak şöyle buyuruyor Tecavüzde bulunmayın Zira Allah saldıranları elbette sevmez w Allah düşmanlara karşı bile adaletli olmayı emretmiştir Bir millete karşı olan öfkeniz sizi adaletsizliğe sürüklemesin adaletli davranın Bu takva sahibi olmaya daha yakındır5 Müslümanlar savaştıklarında haddi tecavüz etmezler Karşı taTafa bir fenalık yapmazlar Başkalarına ibret olması için ölülerin azalarını kesmezler hırsızlık etmezler yağma yapmazlar ırza tecavüz etmezler kısaca hiçbir eziyet yapmazlar Müslümanlar barış halinde en iyi barışçılar oldukları gibi savaş halinde de en hayırlı savaşçılardır Nitekim bunu şu hadislerden pek güzel anlayacaksın a Hz Büreyde RA buyuruyor ki Resulü Ekrem Efendimiz birini orduya veya bir müfrezeye kumandan yaptığında kendine en yakın olanlar hakkında Allahtan korkmasını ve beraberindeki müslümanlara iyi davranmasını emrettikten sonra şöyle derdi Allahın yolunda Allahın ismiyle cihad edin Allahı inkar edenlerle savaşın Cihad edin fakat ganimete hıyanet etmeyin Sözleşmenizi bozmayın Kimseyi hayret verici bir şekilde öldürmeyin Çocukları öldürmeyin b Ebu Hüreyde RA bir rivayetinde Resuiuklah herhangi biriniz savaştığınızda yüze vurmaktan kaçınsın buyurdu diyor 67 c Ibni mesudun bir rivayetine göre Resulullah SAV Adam öldürmekten en çok çekinen kimseler Müminlerdir buyurmuştur ss d Yezidin oğlu Abdullah Resulullah SAV Yağma yapmayı ve hayret verici bir şekilde öldürmeyi yasakladı diyor Bundan başka kadınların küçüklerin ihtiyarların ve yaralıların öldürülmesinin yasaklandığına keza din adamlarının inzivaye çekilenlerin ve savaşa katılmayanların galeyana getirilmemelerine dair hadisi şerifler de vardır Bu merhamet nerede Medeniyetçilik güdenlerin vahşi tecavüzleri feci muameleleri nerede Bu umumi ilahi adalet nerede Milletlerarası kanunlar neredel Ey Allahım Sen müslümanlara dinlerini öğret Bu alemi karanlıklardan kurtar islam nuruyla nurlandır amin SONSÖZ Ey kardeşleri Allahu Teala güzel ölümle ölmeyi gerçekleştirenlere Şerefli bir ölümle ölmeyi başaranlara dünyada aziz bir hayat ahirette ebedi nimetler bahşeder Bizi zelil düşüren acizlik ancak dünyayı sevmekten ve ölümü çirkin görmemizden doğmaktadır Kendinizi büyük ibadete cihada hazırlayın Ölümü içten isteyin ki size hayat bahşedilsin iyi bilin ki ölüm elbette gerçekleşecektir ve tek bir defa olacaktır Eğer Allah yolunda ölürseniz hem dünyayı hem de ahireti kazanırsınız Elbetteki sizlere Allahın takdir ettiğinden başka birşey isabet etmiyecektir Allahü Tealanm şu kelamını iyi dinleyin Sonra o kederin arkasından üzerinize öylebir emniyet öylo bir uyku indirdiki O içinizden bir zümreyi buruyordu Bir zümrede canları sevdasına düşmüştü Allaha karşı cahiliyet zannı gibi bir zan besliyordu Bu işten bize ne diyorlardı De ki Bütün emir Allahındır içlerinde sana açmadıkları birşey gizliyorlar Bu bize ait bir şey olsaydı burada öldürülmezdik diyorlar De ki Evlerinizde olsaydınız dahi ölmeleri takdir olunanlar şüphesiz ki ölüp düşecekleri yerlere gideceklerdi Allah sinenizde gizli tuttuklarınızla sizi imtihan etmek ve kalbinizdeki inançlarınızı vesveseden arındırmak için bunu yaptı Şüphesiz ki Allah kalplerinizin içinde olanları çok iyibilicidir Aziz olarak ölmeye çalışın ki tam mutluluğa eresiniz Allah bize de size de yolunda şehid olma faziletini nasip etsin Amin AYDINLIĞA DOĞRU 1 Ali Imran Süresi ayet MUKADDİME 1366 H Receb ayında Müslüman Kardeşlerin Umum Mürşidi olan Şehid Hasan elBenna bu konuşmasını o zamanın Mısır ve Sudan kralı olan 1 Faruka o günün başbakanı sayın Mustafa enNehhas Paşaya çeşitli islam ülkelerinin reis ve krallarına ve İslam memleketlerinde dini ve dünyevi bakımdan ileri gelen şahsiyetlere göndermişti Bu risalenin ihtiva ettiği görüş ve tavsiyeler müslümanlar için çok önemlidir Bu tavsiyelerin gerçekleşmesini Allahtan dileriz Allaha hamdolsurv Peygamberimiz Hz Muhammed sav aline ve ashabına salat ü selam olsun Ey Rabbimiz Bize katından rahmet ver Bizi işlerimizde başarılı kl{ Mısır başkenti Kahire 1366 h Receb avı Muhterem Allahın selamı rahmeti ve bereketi üzerinize olsun Bizleri bu mektubu yüce makamınıza takdim etmeye sevkeden sebep Allahın sizi başlarına lider kıldığı bu ümmeti doğru yola irşad etme arzusudur Bu milleti en güzel yola sevkedecek bunun için en güzel metodu çizecek bu ümmeti hatalardan anarşiden koruyacak acı ve uzun tecrübelerden kurtaracak doğru bir yolu göstermektir Bunun peşinden hiçbir şeyde gözümüz yoktur Yeter ki vazifemizi yerine getirelim gereken nasihati verelim Allahın vereceği mükafat elbette daha hayırlı ve daha ebedidir I — İDARECİNİN MESULİYETİ Muhterem Allah bu milletin idaresini sizin elinize vermiştir Bu milletin maslahatını bütün işlerini halini ve istikbalini korumanız için size teslim etmiştir Siz Allahü Tealanın huzurunda bütün bunlardan mesulsünüz Şu nesil sizin vasıtalarınız olduğu gibi gelecek nesil de yetiştireceğiniz meyveler olacaktır Bir liderin bütün milletten mesul olması ne büyük bir sorumluluktur Bjr milletin bütün işini üzerine alan kişinin yüklendiği emanet ne kadar ağırdır Hepiniz çobansınız Hepiniz idareniz altında bulunanlardcn mesulsünüz Adalet numunesi halife Ömer RA şöyle buyuruyor Irakta bir devenin ayağı kayşa adli ilahide oraya yol yapmadığımdan mesul tutulacağım Keza Hz Ömer RA halifenin mesulİyetinirt ağırlığını bir cümlede şöyle ifade ediyordu Temennim odur ki hilafetten mesuliyetsiz yakamı kurtarayım ne lehime ne de aleyhime olsun II — BİRİNCİ KISIM a Geçiş Devri Milletlerin hayatında en çok dikkat edilmesi gereken ve en tehlikeli olan devir bir halden diğer hale geçiş devridir Çünkü geçiş devrindş gelecek devrin programları hazırlanır planları çizilir Milletin nasıl yetiştirilmesi isteniyorsa ona göre kaideler konur Bu çizilen planlar hazırlanan programlar ve konulan kanunlar şayet açık uygun faydalı değerli ise o milleti uzun bir hayatla ve gerçekleştireceği büyük işlerle liderlerini üstün başarılarla müjdele Bu milletin mürşidlerini büyük mükafatlarla hatıralarının unutulmamasıyla ve tarihin kendilerine insaf edeceğiyle müjdele b İki Yol Ayrımında Yapılacak vazife ikiye ayrılır Birincisi Milleti siyasi kayıtlardan kurtarmak ve hürriyetine kavuşturmaktır Böylece kaybettiği istiklali ne ve egemenliğine tekrar kavuşsun ikincisi Milletimizin diğer milletler arasında yerini alabilmesi ve içtimai ilerlemede başkalarıyla yarışa girebilmesi için bu milleti yeniden teşkilatlandırmaktır Artık siyasi çatışma bir an içinde olsa susmuştur Milleti yeni bir döneme götürüyorsunuz önümüzde iki yol vardır — Bu iki yoldan birincisi islam yolu islam hukuku ve islam Medeniyetidir ikinci yol Batının yolu batının düzenleri ve programlarıdır Bu iki yoldan hangisini kabul ederseniz milletle beraber o yolda yürümek mecburiyetindesiniz Bunlardan herbirinin kendine ait hususiyetleri meziyetleri tesirleri neticeleri davet edenleri ve propagandacıları vardır Biz müslümanların hali hazırda ve istikbalde tutmaları gerekli olan yolun sadece islam yolu olduğu inancındayız c islam Yolunu Tutmanın Meziyetleri Biz milletimizi islam yolunda yürütürsek birçok faydalar elde ederiz 1 — Siyasi istiklalimizi kazandıktan sonra içtimai ve iktisadi istiklalimizi de gerçekleştirmiş oluruz Çünkü İslam Nizamı daha önceden tecrübe edilmiş ve insanlık için faydalı olduğuna tarih şahid olmuştur islam Nizamı insanlık için en kuvvetli en faziletli en merhametli en lütufkar ve en üstün bir ümmet ortaya çıkarmıştır islam Dininin müslümanların kalbinde yeri olması saygı değer olması her müslümanı onu allamaya kabul etmeye ve onun yolunda yürümeye kolaylıkla sevkedecektir Yeter ki müslümanlar islam yoluna tevcih edilsinler Bundan başka İslam dinini tatbik edersek hayatımızı örf ve adetlerimize elimizde bulunan kanunlara göre tanzim etmiş oluruz Başkasından bir şey almayız Bu da bizleri kendi milletimizle iftihar etmeye başkalarının yanında küçük düşmemeye götürecektir İşte hakiki içtimai istiklal budur 2 — islam yolunda yürümek hem Arap ve hem de islam birliğini teminat altına alacak ve kuvvetleştirecektir Bütün islam alemi bizi sevecek bizimle kaynaşacak bize destek olacak bizden yardım alacak ve bize yardım edecektir Elbette ki bunda büyük faydalar vardır Aklı olan bunu inkar edemez 3 — İslam Nizamı hem manen hem maddeten umumi heyet için en güzel yaşama sistemidir İslam Dininin hususiyetlerinden biri de budur islam Dini hayat nizamını iki esas üzerine kurar Faydalı şeyleri almak zararlı şeylerden kaçınmak 4 — İslamı tatbik etmemiz bizleri birçok zorluklardan kurtaracaktır İslam yolunda yürürsekJsamı bilmediği için onun tatbikinden mahrum olan devletlerin düştükleri çeşitli problemlerden uzak oluruz Günümüzdeki kanunların çözmekten aciz kaldıkları birçok meselelere çare buluruz Bemard Shavvun şu sözünü hatırlayalım Bütün dünya yeni çağında Hz Muhanimed gibi bir zata ne kadar muhtaçtır Hz Muhammed önüne çıkan halledilmesi güç bir meseleyi bir fincan kahve içerken çözüyordu 5 — Bütün bunlardan sonra islam yolunda yürürsek Allahın yardımı bizimle olacaktır Zayıf düştüğümüzde bizi kuvvetleştirecektir Zor durumlarda bizi kurtaracaktır Zorlukları kolayca aşmamızı sağlayacaktır Bizlere devamlı ileri erhrini verecektir Bakınız Allahu Teala ne buyuruyor Düşmanınız olan milleti savaşmak için aramakta gevşek davranmayın Siz acı çekiyorsanız Şüphesiz onlar da sizin gibi acı çekiyorlar Halbuki siz onların Allahdan beklemediklerini ümid ediyorsunuz Allah herşeyi bilendir hikmet sahibidir d Günümüzdeki Batı Medeniyeti Bir zamanlar ilmi ilerlemesi neticesinde kendi devletlerine milletlerine boyun eğdiren Batı Medeniyeti bugün iflas etmiştir çökmüştür Temelinden sarsılmıştır Kanun ve nizamları yıkılmıştır işte siyasi temelleri diktatör rejimler tarafından yıkılmaktadır işte iktisadi esasları krizlerle dolmuştur Milyonlarca muhtaçlar işsizler ve açlar bu düzenin geçersizliğine yetersizliğine şahittirler işte içtimai esasları her yerde meydana gelen çarpışmalar birbirini takip eden devrimler acaip fikirler bu temelleri kökünden kazıyor Artık insanlık kendini nasıl tedavi edeceğini şaşırmış yolunu kaybetmiştir Toplantılar başarısızlıkla sonuçlanıyor anlaşmalar çiğneniyor belgeler yırtılıyor Aynı zamanda Birleşmiş Milletler de ruhsuz nüfuzsuz bir bölge haline gelmiş oluyorlar Dünyanın süper devletleri bir yandan başkalarıyle barış sözleşmeleri imzalarken diğer yandan en büyük zulümleri işliyor en büyük tokatlan vuruyor Bütün dünya batının bu zalim ve tamahkar siyaseti yüzünden dalgalar arasında çırpınan her taraftan kasırgalara maruz kalan kaptanı şaşkın olan bir gemi gibi olmuştur Artık bütün insanlık azab çekmekte acılar içinde kıvranmakta huzursuz bir hayat yaşamaktadır Aç gözlülük ve materyalizm ateşleriyje yanıp kavrulmaktadır İnsanlık Hak Din olan İslamın tatlı suyuna son derece muhtaç olmuştur islamın o tatlı suyu insanlığın perişanlık izlerini yıkasın ve insanları mutluluğa kavuştursun Tarihte dünyanın liderliğini ilk önce şarklılar yapmış sonra Yunan ve Romalılar devrinde liderlik Garba geçmiş daha sonra Hz Musa Hz isa ve Hz Muhammed SAV in peygamberlikleriyle tekrar doğuya dönmüştür Ne yazık ki sonra doğu uykuya dalmış gaflete düşmüş batı kalkınmış ilerlemiş böylece batı tekrar dünya liderliğini devralmıştır Fakat bugün batı zulme girişmiş vurup kırıyor ne yapacağını şaşırmış başını sağa sola vuruyor Artık bütün dünya Allahın sancağı altında gölgelenen Kuranı Kerimin bayrağını elinde tutan kuvvetli ve metanetli iman ordusundan destek alan doğulu bir zatın insan liderleiğini almasını bekliyor Böylece bütün dünya müslüman olsun huzura kavuşsun ve bütün kainat şu ilahi kelamı haykırsın Bizi buna eriştiren Allaha hamdolsun Allah bizi doğru yola eriştirmeseydi biz doğru yolu bulamazdık Söylediklerimiz hayal değildir bilakis tarihi bir hakikat tarihi bir hükümdür değişmez Şayet biz bu şerefe nail olamazsak Allah müminlere karşı alçak gönüllü kafirlere karşı güçlü ve izzetli Allanın kendinin sevdiği ve kendisini seven bir millet getirir O millet Allah yolunda savaşır Hiç bir kınayanın kınamasından çekinmezler Bu Allahın dilediğine verdiği bir lütfudur Evet biz dünya liderliğini üzerimize olmasakta Allah onu yapacak kimseyi gönderecektir Fakat bu fazileti biz de kazanmak bu şeref defterine biz de kaydolmak istiyoruz Rabbin dilediğini yaratır ve dilediğini seçer III — İSLAM MÜSLÜMANLARA KEFİLDİR islam gelişmekte olan bir milletin muhtaç olduğu herşeyi temin etmeye kefildir islam gelişmekte olan bir milletin muhtaç olduğu herşeyi temin etmeye kefildir Dünyada hiçbir düzen islam dini kadar gelişmekte olan milletlerin ihtiyaçlarını karşılayamaz Kuranı Kerim bu hususları açıkça beyan etmektedir Kuranı Kerim bazen kısaca bazan da çok tafsilatlı olarak kalkınmak isteyen bir milletin ihtiyaçlarını zikreder Gereken ilaçlarını tavsiye eder Kim ki Kuranın izinde yürürse istediğine ulaşacaktır a İslam ve Ümit Gelişmekte olan bir millet herşeyden önce büyük ümitlere muhtaçtır Kuranı Kerim müslümanları bu şuurla doldurmuştur Kuranı Kerim müslümanlara ümit verirken yüce bir üslub kullanmıştır Bu üslub ölü olan bir ümmete hayat verir ümit verir azim verir Kuranı Kerimin ümitsizliği inkara giden bir yol yesi sapıklığın bir alameti sayması yeter En zayıf bir millet bile Kuranı Kerimin verdiği şu müjdeleri dinlese Kuranı Kerimde zikredilen kıssaları okusa elbette ki iman ve maneviyat bakımından en kuvvetli bir millet olur Tehlikeler ne olursa olsun ileri doğru atılır istediği kemale ve olgunluğa erinceye kadar en büyük işleri yapar Gel birlikte şu ketamı ilahiyi okuyalım Biz de istiyorduk ki güçsüz sayılanlara iyilikte bulunalım Onları önderler kılalım ve onları varisler yapalım Gevşemeyin mahzun olmayın İman ediyorsanız mutlaka en üstünüsünüz Eğer size bir yara isabet ettiyse şüphesiz o kavme de o kadar yara isabet etmiştir Biz o günleri insanlar arasında döndürürüz Ehli Kitabdan iman etmeyenleri ilk sürgünde yerlerinden çıkaran Allahtır Halbuki siz çıkacaklarını sanmamıştımz Onlar da kalelerinin kendilerini Allahtan koruyacağını sanmışlardı Fakat Allahın azabı kendilerine beklemedikleri yerden geldi Allah kalblerine korku saldı öyleki evlerini hem kendi elleriyle hem de müminlerin elleriyle harap ediyorlardı Ey akıl sahipleri Bundan ibret alın Yoksa siz kendinizden evvel geçenlerin hali başınıza gelmeden Cennete gireceğinizi mi sandınız Onlar o kadar yoksulluk ve sıkıntıya düştüler Sarsıldılar Peygamber ve beraberindeki müminler Allahın yardımı ne zaman gelecek diyordu İyi bilin ki Allahın yardımı pek yakındır b İslam ve Milli Şuur Kalkınmakta olan milletler faziletli şerefli meziyetli ve eşsiz tarihin sahibi olduğunu gösterecek bir milliyetçiliğe ve mukaddesatçılığa da muhtaçtırlar Böylece yeni gelen nesil canlarıyla ve mallarıyla izzet ve şerefleri uğrunda çalışsınlar islam vatanını mesud etmeye ve muazzez kılmaya uğraşsınlar Sen bu mefhumu adaletli faziletli merhametli bir tarzda İslamdan başka hiçbir nizamda göremezsin Çünkü izzet ve şerefinin Allah tarafından Kuranı Kerimde zikredildiğini bilen bir millet elbetteki dünyayı ve dünyadaki her şeyi ilahi izzeti uğrunda feda eden bir millet olacaktır Alahü Teala müminleri nasıl tanıtıyor Siz insanlar için çıkarılmış en hayırlı bir ümmetsiniz iyiliği emreder kötülüğe mani olursunuz Böylece sizi seçkin bir ümmet kıldık ki insanlara karşı şahitler olasınız Bu peygamber de size şahid olsun İzzet sadece Allahın peygamberinin ve müminlerindir Bu asırdaki milletler izzet ve şerefi milletinin ruhuna yerleştirmeye çalışmıştır Bunun içindir ki Almanyada Alman milleti diğer milletlerden üstündür italyada italyanlar diğer milletlerden üstündür ingilterede Ey Britanya Yüce ol Hükmet Sloganlarını duyduk Fakat bu sloganların ortaya koyduğu şuurla müslümanın islamdan aldığı şuuru arasındaki fark Müslüman yücelerek Allaha kavuşur Müslüman olmayanların şuuru ise boş ve yavan sözlerdir Diğer yandan islam izzet ve şeref duygusunun ga yesini belirtmiş gayeyi aşmamayı emretmiş izzet ve şerefin ırkçılık yalancı övünmeler için değil insanlığı hayra ve saadete kavuşturmak için olduğunu beyan etmiştir Allahü Teala şöyle buyuruyor Siz iyiliği emreder kötülüğe mani olursunuz Bundan şu anlaşılır Müslüman insan hayırlı ve faziletli şeylere yardım eder Adi ve rezil şeylere karşı çıkar üstün ahlak kaidelerine hürmet eder Her işinde iyilikle muamele eder işte bu şuur önceki müslümanlarda görülmemiş bir adaleti eşsiz bir merhameti meydana getirmiştir Fakat Batılıların izzet ve şeref anlayışı ırkçı ve fanatiktir Dolayısıyle batılıların bu anlayışı onları çatışmaya zayıf milletlere saldırmaya sevketmiştir İslam dini izzet ve şerefi emrederken hayırlı tarafları almış fena ve kötü tarafları tamamen yasaklamıştır İslam Dini islam Vatanının hudutlarını genişletmiş Vatanın hayrı için çalışmayı memleketin hürriyeti ve izzeti uğrunda kurban olmayı emretmiştir İslam biliminde Vatan şunları ihtiva eder 1 Belirli bir bölge 2 Bütün diğer islami bölgeler 3 Ecdadımızın değer biçilmez kanlarıyla yoğurdukları Allahın izzetli ve şerefli sancağını üzerine diktikleri islam topraklarıdır Müslüman Allahın huzurunda niçin bütün bu islami bölgeleri mesud etmek için çalışmadığından sorumlu tutulacaktır 4 Müslümanın Vatanı daha da genişler bütün dünyaya şamil olur Allahın şu kelamını işitmezmisiniz Fitne tamamen yok oluncaya ve yalnız Allahın dini hakim oluncaya kadar onlarla savaşın{ Böylece İslam Dini Hususf milliyetçilik şuuruyle Cihanşümul Milliyetçilik şuurunu birbiriyle bağdaştırmış bulunuyor Bütün insanlığın saadeti ancak bu yolla gerçekleşecektir Diğer bir ayette Allahu Teala şöyle buyuruyor Ey insanlar Doğrusu biz sizi bir erkek ve bir kadından yarattık Ve birbirinizle tanışasınız diye Sizleri milletler kabileler halinde yarattık c islam ve Askeri Kuvvet Kalkınmakta olan milletler kuvvete ve milletini askerlik ruhuyle yetiştirmeye de muhtaçtır Bilhassa barışın ancak savaşa hazır olduğunda garanti edileceği ve bütün insanların sloganının Kuvyet hakkı yerine getirmek için en güvenilir yoldur Hazır ol cenge ister isen sulhü salah olduğu bu çağda elbette ki kuvvete ihtiyaç vardır İslam bundan gafil değildir Bilakis cihad etmeyi ve cihada hazırlıkta bulunmayı farzlarından biri kılmıştır islam bu vecibeyi namaz ve oruçtan farklı görmemiştir İslam Dininin Kuranı Kerimde Resulullahın hadisi şeriflerinde bu mevzuya verdiği önemi eski ve yeni hiç bir nizam vermemiştir Kuranı Kerimin güçlü olmaya ne derece önem verdiğini şu ayetlerde müşahede edebiliriz Ey iman edenler Allahın ve sizin düşmanınızı yıldırıp korkutmanız için onlara karşı gücünüz yettiği kadar kuvvet ve savaş atları hazırlayın Hoşunuza gitmediği halde Cihad size farz kılındı Olur ki hoşunuza gitmeyen şey sizin için daha hayırlıdır Hoşunuza giden şey ise sizin için daha kötü olabilir Namazda zikirde ibadette duada okunan ve kesin emirle başlayan şu talimat gibi hiçbir askeri talimat var mıdır O halde geçici dünya hayatını ahirete tercih edenler Allah yolunda savaşsınlar Bu ayetin peşinden Cihad karşılığında ne verileceğini de şöyle açıklıyor Allah yolunda cihad eden öldürülse de galib gelse de biz ona büyük bir mükafat vereceğiz Bunun arkasından aile ve vatanı koruma duygusunu galeyana getirerek şöyle buyuruyor Size ne oluyor da Allah yolunda harb etmiyorsunuz — Rabbimiz halkı zalim olan şu şehirden bizi kurtar Katından bize bir dost bir yardımcı yolla diyen aciz erkekler kadınlar ve çocuklar için savaşmıyorsunuz Bu ayeti Kerimeyi müteakiben müslüman mücahidlerin gayelerinin şerefli olduğunu dinsizlerin gayelerinin ise adi ve basit olduğunu beyan ediyor Böylece müminlerin mesud hayatlarının ve manevi değerlerinin korunması yayılması için Allahın rızasını almak kafirlerin ise maneviyatsız madde için korkakça savaştıklarını beyan etmiş bulunuyor Bunu şu ayeti celile ifade ediyor iman edenler Allahın yolunda savaşırlar kafirler ise putlar uğrunda harbederler Ey iman edenler şeytanın dostlarıyla savaşın Şüphesizki şeytanın hilesi zayıftır Bu ayeti kerimeden sonra Allahü Teala vazifeyi eda etmekten korkanları basit meşuliyetleri alıp kahramanlık yapmaktan kaçınanları şiddetle tenkid ediyor tutumlarının hatalı olduğunu açıklıyor Savaşa çıkmalarının kendilerine bir zarar vermeyeceğini bilakis büyük mükafatlar kazanacaklarını savaştan geri kalmalarının onlara bir fayda temin etmeyeceğini ölümden kurtuluş olmadığını açıklıyor ve şöyle buyuruyor Kendilerine — Ellerinizi savaştan çekin namaz kılın zekat verin denilenleri görmedin mi Bunlara cihad etme farz kılınınca içlerinden bir grup Allahtan korkduğu kadar hatta daha fazla insanlardan korkar Bunlar Ey Rabbimiz Niçin şu savaşı bize farz kıldın Ne olurdu bizi bir müddet daha geri bıraksaydın demektedirler Onlara şöyle söyle Dünyanın zevki ve metaı pek değersizdir Ahiret ise takva sahipleri için daha hayırlıdır Kıl kadar zulme uğramayacaksınız Nerede olursanız olun ölüm sizi yakalayacaktır Hatta sağlam kalelerin içinde olsanız dahi Şimdi Allah rızası için konuş Hangi askeri takım korur Günümüzdeki askeri kuvvetler ise ancak şahsi çıkarlar için birtakım menfaatlar için harekete geçer islam dininde devletlerarası hukukunun harple ilgili kanunları mevcuttur Allahu Teala bir ayette şöyle buyuruyor Bir kavmin hiyanetinden korkarsan onlarla yaptığın anlaşmayı kendilerine at ki iki taraf müsavi olsun Çünkü Allah hainleri sevmez Resulullah SAV in ve ondan sonra gelen halifelerinin ordu kumandanlarına tavsiyeleri en büyük şefkat ve merhamet nümunesidir Resulullah şöyle buyuruyor Hiyanet etmeyin Ganimet mallarından bir şeyi saklamayın İbret verici bir şekilde öldürmeyin Kadınları çocukları ihtiyarlerı öldürmeyin Meyve veren bir ağacı kesmeyin Yaralı adamı öldürmeyin Mabedlerine çekilmiş insanları göreceksiniz Onları inzivaya çekildikleri şeyle başbaşa bırakın Bu hadisi şerif şu kitaplarda değişik rivayetlerle zikredilmiştir Müslim Ebu Davud ibn Mace Muvatta Tirmizi Ahmed b Hanbel Evet İslamın Askeri Nizamı budur Adalet hamisi kanun ve Nizam Poisidir Bugünkü Avrupa Askeri Nizamı ise herkesin bildiği gibi Zulüm ve menfaat Askeridir Acaba hangi grup daha hayırlıdır d İslam ve Sıhhat Gelişmekte olan milletler güçlü ve faziletli bir orduya muhtaç oldukları kadar bu ordunun sıhhatli ve sağlam vücutlu olmasına da muhtaçtırlar Kuranı Kerim bu hakikate işaret ederek Talutun sıhhatli ve güçlü olduğunu bu nedenle lider olma selahiyetini haiz olduğunu beyan buyuruyor Kuranı Kerim bunu izah ederken hürriyeti ve istiklali uğrunda çalışmakta olan bir milleti bize tanıtıyor Allah o millet için aklı ve bedeni kuvvetli bir lider seçmiştir Musa İsrailoğullarına dedi ki Allah Talutu beğenip sizin üzerinize seçmiştir Ona hem bilgi hem de vücut bakımından üstünlük vermiştir Resulullah SAV de birçok hadisi şeriflerinde bu hakikati açıklamış müminleri bedeni kuvvetlerini korumaya teşvik etmiştir Sahih bir hadisi şerifte şöyle buyuruluyor Kuvvetli mümin zayıf müminden daha hayırlıdır Diğer bir hadiste Vücudunun da sende hakkı vardır Varid olmuştur Diğer yandan Resulullah SAV birçok sıhhat kaidelerini müslümanlara izah buyurmuştur Bilhassa Tıp iiıninin yarısı sayılan Korunma İlmi ilmi Vikaye ne ait birçok hadisi şerifleri bulunmaktadır Bir hadisinde şöyle buyuruyor biz yalnız acıktığında yemek yiyen ve yediğimizde tam doymadan iştahla kalkan bir milletiz Peygamber Efendimizi SAV içtiği suyun temizliğine dikkat ederdi Resulullah SAV tatlı suları arardı Peygamber Efendimiz SAV durgun sulara bevletmeyi çiş ve abdest bozmayı nehyetmiş taun kolera hastalığına yakalanan bir şehrin karantina altına alınmasını kimsenin oradan çıkmamasını oraya girmemesini emretmiştir Ayrıca Resulullah SAV atıcılık binicilik koşu yüzme gibi beden eğitimi dallarına büyük bir önem vermiş ümmetini bunları yapmaya bunlara önem vermelerine teşvik etmiştir Bir Hadisi Şerifte Kim atıcılığı öğrenir de sonra da unutursa o benden değfldir 29 buyurulmuştur Keza Resulullah SAV vücuda dikkat etmemeyi evlenmemeyi ve Allaha yakın olayım diye bedene işkencede bulunmayı vücudu zayıf düşürmeyi yasaklamıştır Resulullah SAV bütün bu hususlarda mutedil davranmayı tavsiye etmiştir Kardeşim Sana zikrettiğimiz bu hakikatler ile islamın son derece Umumi sıhhate önem verdiğini sıhhati koruma hakkında titiz davrandığını bu sahada faydalı olan her şeye kapılarını sonuna kadar açtığını gördün e İslam ve İLİM Milletler kuvvete muhtaç oldukları kadar bu kuvveti destekleyen hayırlı yola sevkeden ve muhtaç olunan icad ve keşifleri bulan İLME de muhtaçdır İslam dini hiçbir zaman ilme karşı değildir Bilakis ilmi de kuvvet gibi farz saymıştır Kuranı Kerimin ilk inen ayetinin OKU diye emrettiği delil olarak yeter Yaratan rabbin adıyla oku O insanı bir kan pıhtısından yarattı Oku Kabbin sonsuz ikram sahibidir O kalemle öğretendir O insana bilmediğini öğretmiştir Resulullah SAV Bedir savaşında esir alınanların serbest bırakılmaları için fidye olarak Müslümanlardan on kişiye okuma yazmayı öğretmeyi şart koşmuştu Böylece okuryazar seviyesini yükseltmeye çalışmıştı Allahu Teala alimlerle cahilleri bir tutmamış aralarındaki farkı beyan ederek şöyle buyurmuştur Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu Bunları ancak akıl sahipleri düşünürler M İslam alimlerin mürekkebini şehitlerin kanı ile bir tutmuştur Kurani Kerim şu iki ayette bizlere ilimle kuvvet arasında büyük bir münasebet olduğunu beyaı buyurmaktadır Müminlerin hepsi de savaşa çıkacaK değildirler içlerinden her guruptan bir cemaat cihada çıkmalı bir kısmı da din hususunda ihtisas yapmalı ve geri döndüklerinde onları uyarmalıdır ki onların da yanlış hareketlerinden çekinmeleri mümkün olsun Ey iman edenler Kafirlerden sizi takip edenlerle savaşın Sizi kendilerine karşı sert bulsunlar Bilinkr Allahu Teala takva sahipleriyle beraberdir Kurani Kerim dini ilimleri dünyevi ilimlerden> ayırmamış her ikisinin de elde edilmesini emretmiştir Bütün dünyevi ilimleri tek bir ayeti celilede toplamış bunları bilmeyi teşvik etmiş ve müsbet ilimleri bilmenin Allahtan korkmaya bir vesile olduğunu beyan etmiştir Maddi ilimleri ihate eden ayeti celile şudur Allahın gökten su indirdiğini görmez misiniz Biz gökten inen o su ile çeşitli renk ve tiplerde meyveler meydana getirdik Dağlarda da beyaz kırmızı simsiyah çeşitli renk ve tiplerde tabakalar ve hatlar vardır insanlar haşaratlar ve hayvanlar da çeşitli renk ve tiplerdedirler Ayeti celilenin Allahın gökten su indirdiğini görmez misiniz kısmı Astronomi gökbilim ilmine ve yerle gök arasında irtibat bulunduğuna işaret eder Ayetin Biz gökten inen o su ile çeşitli renk ve tiplerde meyveler meydana getirdik kısmı ise botanik ilmini bitkiler hakkında göstermektedir Ayeti celilenin Dağlarda da kırmızı beyaz sim siyah çeşitli renk ve tiplerde tabakalar ve hatlar vardır bölümü de Jeoloji yer bilimi ilmine işaret etmektedir Ayetin İnsanlar haşaratlar veya hayvanlar da çeşitli renk ve tiplerdedirler kısmı ise biyoloji canlı bilim ilmine işaret etmektedir Bu ayeti celilenin dünyevi ilimlerden herhangi birini içine almadığı söylenebilir mi Allahu teala bu ayetin hitamında şöyle buyuruyor Allanın kullarından ancak alimler ondan hakkıyla korkarlar Bu ayeti celilede Cenabı hakkın insanlara kainatı incelemelerini emrettiğini insanları dünyevi ilimlere teşvik ettiğini kainatın inceliklerini ve sırlarını bilenleri AHahı bilenler ve Allahtan korkanlar saydığını görürüz AHahım Sen müslümanlara dinlerini öğret i islam ve Ahlak Gelişmekte olan bir millet her şeyden daha ziyade ahlaka muhtaçtır Faziletli metanetli bir ahlaka büyük üstün ve ümitli bir ruha muhtaçtır Çünkü böyle bir millet bu asrın ihtiyaçları ile karşı karşıya kalacaktır Ancak bu milletin sağlam ve dürüst imanı sarsılmaz azmi büyük fedakarlıkları çok sabırlı olması faziletli ve üstün ahlakı her asrın ihtiyacını karşılayabilir Böyle mükemmel bir insanı böyle kuvvetli bir ruhu ancak islam meydana getirir İslam nefsi İslah etmeyi ve temizlemeyi kurtuluşun temeli saymıştır Yemin olsun ki nefsini temizleyen kurtuluşa ermiştir Nefsinin içyüzünü gizleyen ise ziyana uğramıştır islam milletlerin durumlarının değişmesini ahlaklarının değişmesine nefislerinin iyi veya kötülüğüne bağlı olduğunu bildirmiştir Şu ayeti celile bu hakikati şöyle beyan ediyor Şüphesiz ki bir millet kendini değiştirmedikçe Allah ta onların durumunu değiştirmez Sen üstün ahlakın unsurlarını beyan eden ayeti celiteleri dinlediğinde nefisleri nasıl ıslah ettiğini ve onları vazifeye nasıl hazırladığını onları süzüp temizlediğini görürsün Şu ayeti misal alalım İman edenlerden Allaha verdiği ahitte sadık olan adamlar vardır Onlardan bir kısmı bu uğurda canını Vermiş kimi de beklemektedir Allaha verdikleri ahdi asla değiştirmemişlerdir Bu sebeple Allah sadıkları doğruluklarına mukabil mükafatlandırır Allah yolunda harcamayı kendini feda etmeyi sabretmeyi zorluklara katlanmayı şiddetlere galip gelmeyi şu ayeti celile övüyor ve bunları yapmaya teşvik ediyor Onlara Allah yolunda erişecek herhangi bir susuzluk yorgunluk açlık kafirleri kızdıracak herhangf bir yere ayak basmaları düşmana ve/dikleri herhangi bir zarar karşılığında kendilerine iyi bir amel yazılır Doğrusu Allah iyilikte bulunanların mükafaatmı zayi etmez Allah onları yaptıklarının en güzeliyle mükafatlandırsın diye harcadıkları az veya çok her nafaka katettikleri her yol kendileri için kaydedilir 38 Hiçbir şey islam kadar şuur veremez vicdanı uyandıramaz Nefse karşı içten bekçi dikemez Nefse karşı dikilen bekçi en hayırlı muhafaza edendir Hiçbir kanun islam Dini olmaksızın işlerin gizli taraflarını ve gerçek yüzlerini düzenleyemez g islam ve iktisad Gelişmekte olan bir millet iktisadi sahasını tanzim etmeye muhtaçtır Nitekim çağımızda en önem verilen meselelerden biri de budur islam bu sahayı ihmal etmemiştir Bilakis temel kaidelerini koymuş gelişmesine mani olmamıştır Şu ayeti celileyi okuduğunda malın korunmasının emredildiğini malın değerine önem verildini görürsün Allahın sizler için medari hayat kıldığı mallarınızı beyinsizlere vermeyin Gelirle gider arasında denge kurmayı şu ayette müşahede edebiliriz Elini boynuna bağlayıp cimri kesilme Elini tamamen açıp ta müsrif olma Resulullah SAV da iktisad eden muhtaç olmaz buyuruyor Bu hadisi şerif hem fert için hem de cemiyet için geçerlidir Diğer bir hadisi şerifte Peygamber Efendimiz şöyle buyuruyor İyi adama hayırlı mal ne güzel yakışır İslam her hayırlı iktisadi nizamı kabul eder Müslümanları ona teşvik eder Buna hiçbir zaman mani değildir islam fıkhı Mali Muamelelere ait hükümlerle doludur Mali muamelelerin nasıl ve ne şekilde yapılacağını açıkça belirtmiş daha fazlasına ihtiyaç bırakmamıştır Kısaca Bir millet ümit ve vatanperverlik duygusuna ilime kuvvete sıhhata ve sağlam temellere dayanan bir iktisadi nizama sahipse şüphesiz ki o millet en kuvvetli millettir istikbal onun içil açıktır Hele menfaatperesetlik başkasına tevacüz gurur bencillik ve zulüm kirlerinden temizlenirse bütün alem için de hayır ve saadeti temenni Ediyorsa o millet yenilmez sarsılmaz ve yıkılmaz islam Dini bütün bu meziyetleri bu faziletleri teminat altına almıştır Kalkınmak isteyen bir müslüman milletin islamdan yüz çevirmesine dair hiçbir delil yoktur Tek yol islamdır h İslamın Umum Nizamı Buraya kadar zikrettiklerimizle muazzez İslam Şeriatının tek bir yönünü açıklamış bulunuyoruz Bu da Milletin Kalkınmasına ait olan bölümüdür Fakat tüm olarak İslam Nizamının eşsizliğini anlatmak geniş incelemeleri ve sayısız kitapların yazılmasını icab ettirir Çok kısa olarak şunları özetleyebiliriz islam Nizamı gerek fert gerek aile gerek millet gerek hükümet ve gerekse milletler arası münasebetler bakımından her şeyi ihtiva etmiştir Bu mevzuları tanzim ederken çok dikkatli davranmış faydalı şeyleri seçip almış ve faydasızları bırakmıştır İslam Nizamı insanlığın bildiği eski ve yeni nizamlardan en faydalı ve en mükemmel olanıdır Bu hükmümüzü tarih teyid etmektedir Araştırmalar da bunu ispatlamaktadır islamın en yüce nizam olduğunu eskiden belirli kişiler kabul ediyorlardı Şimdi ise bunu her insaf sahibi itiraf etmektedir Araştırıcılar incelemelerinde derine daldıkça kıyamete kadar baki olan bu islam nizamının şimdiye kadar akıllara gelmeyen güzelliklerini keşfedeceklerdir Şu ayeti celileyi buyuran Allahü Teala ne kadar doğru söylemiştir Onlara hem dış alemde hem de kendi özvarlıklarında delillerimizi göstereceğiz Böylece onun hak olduğunu görsünler Rabbinin her şeye şahid olması yetmez mi IV — İSLAM AZINLIKLARI HİMAYE EDER YABANCILARIN HAKLARINI KORUR Muhterem Birtakım insanlar İslama sarılıp onu hayat nizamının temeli kabul etmenin müslüman Devletlerde yaşayan azınlık gayri müslimlerin varlığına ters düştüğünü zannederler ve ilerlemek içjn en kuvvetli temel olan milli birliğe karşı olduğunu sanarlar Aslında hakikat bunun aksinedir Hikmet sahibi her şeyden haberdar bütün milletlerin geçmişini hali hazırını ve geleceğini bilen Allahü Tealanın koyduğu islam Nizamı bu meselelere karşı ihtiyatlı davranmış problemleri kökünden halletmiştir islam Nizamı azınlıkta bulunan gayri müslimleri korumaya dair apaçık nasslar getirmiştir Bu hususta şu ayeti celileden daha açık ne istenebilir Allah sizinle din uğrunda savaşmayan sizi yurdunuzdan çıkarmayanlara iyilikte bulunmanızı ve adaletli davranmanızı yasaklamaz Çünkü Allah adaletli olanları sever Bu ayeti celile sadece azınlıkta olanları korumayı değil onlara iyilik etmeyi de tavsiye ediyor Keza islam Dini hem insani birliğe önem vermiş hem de dini birliği ilan etmiştir insani birliğe misal Ey insanlar Doğrusu biz sizi bir erkek ve bir kadından yarattık Birbirinizle tanışasınız diye sizleri milletler ve kabileler halinde yarattık islamın dini birliğe ehemmiyet verdiğini ve bu vasıta ile taassubu kökünden kaldırdığını müslümanlara bütün Hak dinlere iman etmelerini farz kıldığını şu ayeti celilede bulursun Deyin ki —Biz Allaha bize indirilmiş olana ibrahime ismaile ishaka Yakuba ve torunlarına indirilmiş olanlara Musaya ve isaya verilmiş olanlara ve bütün peygamberlere Rableri tarafından verilmiş olanlara iman ettik Onlardan hiçbirini diğerinden ayırd etmeyiz Biz Allaha teslim olanlardanız Şimdi onlar da sizin iman ettiğiniz gibi iman ederlerse muhakkak doğru yolu bulmuşlardır Şayet yüz çevirirlerse şüphesiz ki onlar ihtilaf içindedirler Onlara karşı sana Allah yetecektir O her şeyi işiten ve bilendir Siz Allahın boyası olan İslama sarılın Kimin boyası Allanın boyasından daha iyi olur İslam Dini bütün dinlerin birliğine saygı gösterdiği gibi islami birliği kutsal saymıştır Müminler ancak kardeştir öyleyse kardeşlerinizin arasını bulun Allahtan korkun Umulur ki merhamet olunursunuz Adalet ve insaf temeli üzerine kurulan islam Dinine tabi olanların milli birliği parçalayacakları asla düşünülemez Bilakis islam milli birliğe dini birlik sıfatını getirerek bu birliği daha da kuvvetlendirmiş ve kutsallaştırmıştır İslamsız bir milli birlik dağılmaya mahkumdur Kuranı Kerim kendileriyle alaka kurmamız icab edenleri sınırlamış ve bizlere bildirmiştir Allah yalnız sizinle din uğrunda savaşanları sizi yurtlarınızdan çıkaranları ve yurdunuzdan çıkarılmanıza yardım edenleri dost edinmenizi yasaklar Kim onları dost edinirse işte onlar zalimlerin ta kendileridir Dünyada insaflı olan hiçbir kimse bu ayeti celilenin izah ettiği zorba insanların en sevmediği bir millet içinde dahi olmasını onlar arasında fitne ve fesat yaymasını nizam ve intizamını bozmasını istemez işte islamın gayrımüslim azınlıklara karşı tutumu budur Burada zulüm yok insaf ve adalet vardır islarmn yabancılara karşı tutumu ise doğru ve samimi oldukları müddetçe onlarla sulh içinde yaşama ve iyilikte bulunmadır Şayet vicdanları körelir suçları çoğalırsa o takdirde ne yapacağımızı Kuran bize bildirmiştir — Ey iman edenler Sizden olmayanları yakın dostlar edinmeyin Onlar sizi sapıtmaktan geri kalmazlar Sıkıntıya düşmenizi isterler Kinleri ağızlarından fışkırmaktadır Sinelerinde gizledikleri ise daha büyüktür Eğer düşünürseniz sizlere ayetlerimizi açıkladık Siz o kimselersiniz ki onlar sizi sevmezken siz onları seversiniz Böylece islam dini bütün bu yönleri en güzel şekilde tanzim etmiştir V — İSLAM GARBLA OLAN MÜNASEBETLERİNİ BULANDIRMAZ Yine bir kısım insanlar yeni hayatımızda islam nizamının bizleri batı devletlerinden uzaklaştırdığını alakalarımız istikrara kavuşurken islam dininin tekrar bunları bulandırdığını sanarlar Bu gibi kanaatler asılsız ve hayalden ibarettir Şayet Avrupa devletleri bize karşı kötü niyetli ise ler İslama uysak ta uymasak ta bizden razı olmayacaklardır Yok eğer bize karşı samimi ve sadık iseler bize güveniyorlarsa kendi liderlerinin dahi her devletin başkalarının hakkına dokunmamak şartıyla kendi sınırları dahilinde istediği düzeni tatbik edebileceğinde hür olduğunu açıklamalıdırlar Bütün devlet adamlarının islam dininin beynelmilel şerefinin tarihte bilinen en mukaddes bir şeref olduğunu bilmeleri gerekir Milletler arası şeref ve haysiyeti korumak için islam dininin koyduğu kaideler en faydalı ve en sağlamkaidelerdir Milletlerarası anlaşmalara bağlı kalma hakkında İslam Dini şöyle buyuruyor Ahdi yerine getirin Doğrusu verilen ahidde mesuliyet vardır Fakat anlaşma hükümlerinde size karşı bir eksiklik yapmayan ve aleyhinizde kimseye yardım etmeyen müşriklerle yaptığınız anlaşmaya sonuna kadar riayet edin Şüphesiz ki Allah kendinden korkanları sever Müşrikler size karşı doğrulukla hareket ettikleri müddetçe siz de kendilerine doğrulukla muamele edin5 Mültecilere ikram edilmesi hakkında şöyle buyuruluyor Şayet müşriklerden biri sana sığınacak olursa onu koru ki Allahın kelamını dinlesin Sonra onu emniyet içinde olacağı yere kavuştur Bu ayeti celileler müşriklere karşı nasıl muamele edileceğini beyan buyuruyorlar Semavi dinlere iman eden ehli kitaba elbette daha iyi davranılacaktır Garblıların bu kaideleri koyan ona tabi olanları bu yola sevkeden islam dinini müslümanlarla olan münasebetleri bakımından bir garanti bir teminat saymaları gerekir Şunu demek istiyoruz ki islami nazariyelerin devletler arası münasebetlerde hakim olması Avrupa için de daha faydalı ve en sağlam kaidelerdir VI — DOĞUDA KALKINMA ESASLARI BATIYA UYMAZ Bazı doğu devletlerinin islamı bırakıp batı devletlerini körükörüne taklit etmeyi tercih etmelerinin sebebi şudur Bu doğu devletlerinin liderleri batı medeniyetini okuyup onun tesiri altında kalmışlardır Kalkınmanın ancak dini ortadan kaldırmakla kiliseleri yıkmakla papaların nüfuzundan kurtulmakla ve papazların ağızlarını tutmakla gerçekleşebileceğine inanmışlardır Ayrıca medeniyetin sadece millette bulunan dini nüfuzu tamamen yok etmekle dini tamamen devletten ayırmakla tahakkuk edebileceğine inanmışlardır Evet Bunları yapmak batılılar için doğru sayılsa bile islam milletlerinde asla doğru değildir Çünkü islami hükümlerin tabiatı başka hiçbir dinin hususiyetlerine benzemez Müslüman din adamının nüfuzu salahiyeti mahduttur sınırlıdır Bunun içindir ki islam kaideleri asırlarca devam etmiş insanları ilerlemeye götürmüş ilmi desteklemiş ve alimleri korumuştur Avrupada yapılanı islami bir ülkede yapmak doğru olmaz Bu mevzu çok önemlidir Bu mevzuda çeşitli kitaplar yazılmıştır Bu risalede mevzuyu kısaca hatırlatma bakımından açıklamayı vazife biliyoruz Her insaflının bu hususta bizimle beraber olacağı kanaatindeyiz Şu halde bazı doğu memleket liderlerinin kafasına yerleşen bu yıkıcı şuur bizim ilerlememiz için rehberixniz olamaz Bizim kalkınmamız her şeyden önce faziletli bir ahlaka şerefli bir ilme faydalı bir kuvvete dayanmalıdır Zaten islam da bunu emreder VII — DİN BAŞKA DİN ADAMLARI BAŞKADIR Batılıların yolunda giden bazı beyinsizlerin ileri sürdükleri delillerden biri de şudur Müslüman din adamları Miltf Kalkınmaya karşıdır Zalimlere karşı yumuşaktırlar Şahsi menfaatlerini dünyevi çıkarlarını millet ve memleket menfaatlerine tercih ederler Bunların doğru olduğunu kabul etsekte bu din adamlarının zaafiyetinden ileri gelmektedir Din böyle mi emrediyor Padişah ve kumandanların kapılarını kırıp içeri giren onları tenkid eden sonra emir veren hediyelerini kabul etmeyen hak ve hakikati açıklayan milletin isteklerini amirlere aktaran o faziletli ve celal sahibi islam alimlerinin nezih yaşayışı bu iddia edilenleri yalanlıyor Müslüman din alimleri silahı omuzuna alıp zalim ve diktatörlerin karşısına çıkmışlardır islam Devletinin doğusunda ibn el Eşasın yanında fakihlerden müteşekkil orduyu tarih unutmamıştır İslam Devletinin batısın da Kadi b Yahya elLeysi elMelikinin başkaldırması gözlerden uzak değildir işte islam dininin hükümleri budur Geçmiş müslüman din adamlarının misk kokan tarihçei hayatları budur 0 beyinsizlerin iftiralarından bir eser var mı islam Dininden çıkanların mesuliyetini dine yükleme insafsızlık değil mi Bu iftiralar bir kısım insanlar hakkında doğru olsada herkes için doğru olamaz Hususi bir münasebetten dolayı doğru sayılsa bile her zaman doğru kabul edilemez Şarkın kalkınma tarihinde her milletten olan müslüman din alimlerinin yeri bellidir Mısırda elEzherin Filistinde Meclisi Alanın Hindistanda Mevlana EbulKelam ve arkadaşlarının Endonezyada müslüman liderlerinin sarfettiği gayretler yaptıkları işler unutulmamıştır Şu halde müslüman alimlerinin ilerlemeye karşı oldukları iddiası iftiradır Kuru milliyetçilik namıyle müslüman milleti dininden çevirmek için din alimine iftira edilemez Şayet yapılan iftiralar gerçek ise din adamlarını İslah etmek müslüman millet için daha faydalı değil midir Din adamlarını öldürmeden daha güzel olmaz mı Diğer yandan dilimize geçen takliden söylenen bazı tabirler Din Adamı tabiri de bunlardan biridir bizim örf ve adetlerimize uymaz Çünkü bu tabirler batılıların papazlık düzeninde mevcuttur islam örfünde Din Adamları tabiri her müslüman içine alır VIII — CESARETLİ VE BAŞARILI BİR ADIM Bütün bu izahlardan sonra Hak yol olan islamr bırakıp şehvani arzular ve geçici zinetler yolu olan Avrupanın yoluna uymakta mazur sayılamayız Avrupanın yolunda zinetler süsler lezzetler zevkler her şeyi helal görmek mevcuttur Bütün bunlar adi nefsin sevdiği ve hoşlandığı şeylerdir Kuranı Kerim bize bunları beyan ediyor ve tenkid ediyor Kadınlar oğullar kantar kantar altın ve gümüşler besili atlar hayvanlar ve ekinler gibi nefsani şeyleri sevmek insanlara yaldızlı görünmüştür Bunlar dünya hayatının geçici lezzetleridir İslam yolu ise izzet ve şeref yoludur Hak ve Hakikat yoludur Kuvvet ve bereket yoludur Doğruluk ve fazilet yoludur Ey Müslüman Liderler Müslümanlarla birlikte bu sağlam yoldan yürüyün ki Allah sizleri muvaffak etsin işte Kuranımız bize şöyle sesleniyor De ki Size bunlardan daha hayırlısını haber vereyim mi Allahtan korkanlar için altlarından ırmaklar akan cennetler vardır Orada ebedi kalacaklardır O cennette tertemiz zevceler ve Allahın rızasına ermek vardır Allah kullarını görücüdür Milletleri zevkü sefaya düşmeleri perişan etmiştir Avrupayı da zevkü sefa peşinde koşmakla açgözlülük kökünden sarsmıştır Bir şehri yoketmek istediğimiz zaman o şehrin zevkine düşkün olanlarına emrimizi göndeririz Buna rağmen yoldan çıkarlar Artık o şehir yok olmayı hak eder Biz de onu yerle bir ederiz6 Allahü Teala Peygamber Hz Muhammedi bütün alemlere rahmet olarak gönderdi ve Onunla beraber kıyamete kadar nur ve hidayet olan Kitabını indirdi Peygamber Efendimiz SAV in rehberliği hadisi şeriflerinin devam etmesiyle sürüp gitmektedir Kuranı Kerimin yüce saltanatı delillerinin kuvvetli olmasıyla hüküm sürmektedir insanlık muhakkak surette Resulullahın liderliğini ve Kuranı Kerimin saltanatını ister istemez kabul edecektir Aflahü Tealanın şu kelamı gerçekleşecektir Müşrikler hoşlanmasalar da Allah dinini bütün dinlerden üstün kılacaktır Ey Müslüman Liderler Çilekar hasta ve huzursuz bu alemi kurtarmak için Kuranı Kerimin eczanesinden Resululiahın SAV namiyle ilk şeriat Nacı alan siz olun Evet Bu cesaretli ve —inşallah başarılı bir adım olacaktır Eninde sonunda emir Allahındır Allah iradesini yerine getirmekte her şeye galibdir fakat insanların çoğu bunu bilmezler işte o gün müminler Allahın yardımıyla sevineceklerdir Allah dilediğine yardım eder O her şeye galibdir ve rahimdir IX — NELER YAPILMALIDIR Fiili İslah için atılacak adımlar Yeniden kalkınmamız için müslüman milletinde na sil bir şuur ve ruhun hakim olması gerektiğini açıkladıktan sonra bu şuurun meydana getireceği bazı fiili neticelere temas etmek istiyoruz Burada sadece mevzuların başını zikretmekle iktifa edeceğiz Çünkü bu mevzulardan herbirinin geniş araştırma ve incelemeye muhtaç olduğunu biliyoruz Çünkü milletimizin bütün ihtiyaç ve isteklerini kalkınması için icab eden şeyleri tamamen tesbit ettiğimizi söyleyemeyiz İleri sürdüğümüz bu arzuların kısa bir zamanda gerçekleşeceği kanaatinde değiliz Biz bu isteklerin birçoğunun önünde çeşitli engellerin bulunduğu ve bu engelleri aşabilmek için uzun düşünmelere büyük inayetlere ve sarsılmaz bir iradeyo gerek olduğunu düşünüyoruz Bununla beraber samimi gayretin elinden hiçbir şeyin kurtulamıyacağı hayır yolunu tutan kuvvetli irade sahibi bir milletin elbette ki muvaffak olacağına inanıyoruz Öyle ise hep birlikte Allaha yönelin muvaffakiyet Allahtandır Hakiki islami Ruha dayanarak yapılması istenilen başlıca ıslahatlar şunlardır A — Siyasi Adli ve İdari Sahalarda > 1 Partizanlık kaldırılmalı milletin siyasi gücü tek bir safta toplanmalıdır 2 Hukukun bütün dallarında islam Şeriatına uygun olacak şekilde ıslahat yapılmalıdır 3 Orduyu kuvvetlendirmen orduya islami cihad ruhu ve heyecanı verilmelidir 4 Zayi edilen Hilafeti tekrar diriltmeye ciddiyette çalışmak için bütün islam memleketleri —bilhassa Arap Devletleri— arasındaki bağlar kuvvetlendirilmeli 5 Devlet dairelerinde bütün memurları islami hükümlerden mssul olduklarını hissettirecek derecede islami şuur yayıimalıdır 6 Devlet memurlarının şahsi tutumları murakabe edilmeli şahsi davranışı ile vazife esnasındaki davranışı birbirinden ayırt edilmemeli 7 Yazkış dairelerde çalışma saati ileri alınmalı Bu yolla dini vecibelerin yerine getirilmesine yardım edilmeli Gece geç vakitlere kadar geçen zaman kaybı önlenmeli 8 Rüşvet ve iltimasa son verilmeli Vazife sadece ehil olanlara ve kanuni şartları haiz olanlara verilmeli 9 Devletin bütün işleri islam terazisiyle tartılmah Toplantılar davetler sohbetler hapishaneler ve hastaneler İslama ters düşmeyecek sakilde tanzim edilmeli Çalışma vakitleri namaz vakitleriyle çatışmayacak şekilde ayarlanmalıdır 10 Ezher mezunları askeri ve idari vazifelerde çalıştırılmalı bu yolla yetiştirilmelidir B — içtimai ve ilmi Sahalarda 1 Milleti adabı muaşerete hürmet etmeye alıştırmalı Bu hususta kanuni müeyyidelerle beraber irşad yoluna da başvurulmalı Adab ve ahlaka muhalif suçlar şiddetle cezalandırılmalıdır 2 Kadını hem yüceltecek hem de iffetini koruyacak şekilde Kadın Davasını İslama uygun olarak hailetmeli Bu yolla içtimai yönden en önemü mesele olan bu mevzuu ifrat ve tefrite dalanların sapık görüşüne ve kiralık kalemlerine bırakmamalıdır 3} Gizliaçık her türlü fuhuş önlenmeli Fuhuş ne şekilde olursa olsun faili recmedüecek bir suç sayılmalıdır 4 Kumarın oyun milli piyango yarış vs bütün çeşitleri kaldırılmalıdır 5 Afyon eroin haşhaş vs gibi her çeşit içkiye karşı savaş açılmalı içki tamamen yasaklanmalı millet onun şerrinden kurtarılmalıdır 6 Açıklık çıplaklık önlenmeli kadınlar icabeden hususlarda irşad edilmeli Açıklık hususunda asla müsamaha edilmemeli Bilhassa öğretmen talebe doktor vb hanımlara karşı sıkı tedbirler alınmalı 7 Kızları eğitme programları tekrar incelenmeli Çeşitli eğitim kademelerinde erkek ve kız eğitim metodu farklı olmalı 8 Kız ve erkek talebelerin birlikte okumalarına mani olunmalı Kendisine helal olmayan bir kadınla herhangi bir erkeğin başbaşa kalması cezalandırılması gereken bir suç sayılmalı 9 Evlenmeye ve nesli artırmaya çeşitli yollarla teşvik etmeli Aileyi koruyacak yuva kurmaya teşvik edecek evlenme problemini çözecek kanuni tedbirler alınmalı 10 Barlar pavyonlar kapanmalı dans ve benzeri oyunlar yasaklanmalıdır 11 Tiyatrolar ve sinema filimleri sıkı sansürden geçirilmelidir 12 Türkü ve şarkılar temizlenmeli iyisi seçilip alınmalı bunlara sıkı sansür konulmalıdır 13 Millete verilen konferanslar açık oturumlar vb islami değer taşıyanları seçilmeli Radyo ve Televizyon yurtsever ahlaklı ve faziletli şahsiyetler yetiştirmek için kullanılmalıdır 14 Nefsi arzuları uyandıran romanlar fesat tohumu saçan kitaplar toplatılmalı fuhuş ve fücuru yayan insanların şehevani arzularını istismar eden basına el koyulmalıdır 15 Yazlıklar ve plajlar cinsi anarşi ve müstehcenlikten uzak bir şekilde tanzim edilmelidir 16 Bütün kahvehanelerin açılış ve kapanış saatleri tayin edilmeli kahvecilerin ne yaptıkları kontrol edilmeli Faydalı şeyler tavsiye edilmeli onların uzun zaman kahveyi açık tutmalarına müsaade edilmemelidir 17 Kahvehaneler okumayazma bilmeyenleri okuryazar yapmak için kullanılmalı Bunun için öğretmenler ve talebeler yardımda bulunmalıdır 18 Gerek iktisadi gerek ahlaki yönden zararlı adetlere karşı savaşmalı Milleti bu zararlı adetlerden kurtarıp faydalı adetlere sevketmeli Mesela Düğünlerde mevlidlerde bayramlarda matemlerde ve çeşitli münasebetlerde görülen adetler düzeltilmelidir Bu yönde bizzat devlet örnek olmalıdır 19 Hisbe Teşkilatı kurulmalı Ramazanda oruç yeme kasden namazı terketme dine küfretme vb İslama aykırı hareketle/i işleyenler cezalandırılmalıdır 20 Köylerdeki okulları camilerin yanında yapmalı Hem okul hem cami vazifetemizlik ve itina gösterme bakımından güzelce tanzim edilmeli Böylece küçük talebeler de namaz kılmaya alıştırılmalı Yaşı geçmiş büyükler ilimden nasibini almalıdır 21 22 Bütün okul ve üniversitelerde Din Dersi mecburi sayılmalıdır Hususi okullarda da Kuranı Kerimi ezber Hisbe demek her müslümanın dine karşı suçtan adli makamlara bildirme mecburiyetinde olması demektir Böyleca herkes savcı vazifesini yapacaktır lemeye teşvik edilmeli din ve dil sahalarında ilmi diplomaları elde etmek için Kuranı Kerimi ezberleme şartı koşulmalıdır Ayrıca her okulda Kuranı Kerimin bir kısmı ezberletilmelidir 23 İstikrarlı bir eğitim sistemi konulmalı bu sistemle eğitim geliştirilmeli seviyesi yükseltilmeli gayeleri bir olan eğitim müesseseleri birleştirilmeli millette mevcut olan çeşitli kültürler birbirine yakınlaştırılması Eğitimin birinci merhalesi yurtseverlik ruhunu güzel ahlakı aşılayacak bir merhale olmalıdır 24 Eğitimin bütün merhalelerinde düve edebiyata önem verilmeli Eğitimin birinci merhalesinde yabancı dil bırakılıp yalnız Arapçaya önem verilmelidir 25 İslam Tarihine Milli Tarihe ve islam Medeniyeti Tarihine önem verilmelidir 26 Yavaş yavaş milletin kıyafetini birleştirme yolları düşünülmelidir 27 Dil örf adet ve kıyafet bakımından evlerdeki batıcılık ruhu kaldırılmalı bütün bunları millileştirmen Bilhassa sosyetelerin evlerinde bu gerçekleştirilmelidir 28 Basını ıslah etmeli yazar ve muharrirler is lami mevzularda yazmaya teşvik edilmelidir 29 Sıhhate dair uyarılarda bulunmak hastahaneleri doktorları seyyar klinikleri artırmak ve tedavi yollarını kolaylaştırmak suretiyle kamu sağlığına önem verilmelidir 30 Nizam ve intizama riayet edilmesi temizliğe dikkat edilmesi suların klorlanması kültür vasıiları ve istirahat yerleri bakımından köye önem verilmelidir C — iktisadi Sahalarda istenilen Islahat 1 Zekatın toplanma ve dağıtılması islam şerja tının emirlerine göre tanzim edilmeli Zekat vasıtasıyla DarülAceze Yetimler Yurdu Düşkünler Evi ve Askeri Kuvvetleri Güçlendirme Vakfı gibi hayır müesseseleri kurulmalıdır 2 Faiz derhal yasaklanmalıdır Bankalar faizsiz olarak tanzim edilmeli Devlet kendine ait faiz alacaklarından vazgeçmeli bu yönde örnek olmalıdır 3 iktisadi projelere teşvik edilmeli iktisadi müesseseler çoğaltılmalıdır Yabancıların elinde olan iktisadi müesseseler millileştirilmelidir 4 Halkı karaborsacılık yapan şirketlerin zulmünden korumalı onlara hadleri bildirilmeli millet için mümkün olan her faideli şey yapılmalıdır 5 Dar gelirli memurların maaşlarını artırarak ek ödenekler ve mükafatlar vererek durumlarını düzeltmeli Yüksek dereceli memurların aylıklarını azaltmalı 6 Vazifeler açıkça belirtilmeli memurlar sadece zaruri vazifelerde çalıştırılmalıdır işler memurlara adaletli dağıtılmalı bunda dikkatli davranılmalıdır 7 Zirai ve Teknik sahalarda teşvikte bulunulmalı üretim bakımından köylülere ve teknisyenlere önem verilmelidir 8 işçilere içtimai ve teknik açıdan gereken alaka gösterilmeli çeşitti yönlerde seviyelerini yükseltmeye çalışılmalıdır 9 Çorak araziler ihmal edilmiş maden ocakları vs gibi tabii kaynaklar işletilmelidir 10 Üretim ve işletme bakımından zaruri olan projeler lüks olanlara tercih edilmelidir Hülasa Müslüman kardeşlerin davası budur Bunu takdim ediyoruz Biz canımızı düşüncemizi ve bütün gücümüzü İslam Milletini yükseltmek ve ilerletmek isteyen herhangi bir devlet veya kuruluşun emrine veriyoruz Feda olmayı kabul ederiz Feda oluruz Umarız ki böylece vazifemizi ifa ettik Sözümüzü söyledik Din Nasihattir Allah için Resulü için Allahın kitabı için müslüman liderler için ve bütün müsiümanlar için Allah bize yeter Allahın seçtiği kulları üzerine selam olsun BİRİNCİ KİTABIN SONU Bandrol uygulamasına ilişkin usul ve esaslar hakkında yönetmeliğin 5maddesinin ikinci fıkrası çerçevesinde bandrol taşıması zorunlu değildir Son Bu Kitap bizzat benim tarafımdan [ [ ByIgleoo ]] tarafından www.CepSitesiNet - www.MobilMp3Net - www.ChatCepCom Siteleri için hazırlanmıştır EBook ta kimseyi kendime rakip olarak görmem bizzat kendim orjinalinden tarayıp Ebook haline getirdim lütfen emeğe saygı gösterin Gösterinki ben ve benim gibi insanlar sizlerden aldığı enerji ile daha iyi işler yapabilsin Herkese saygılarımı sunarım Sizlerde çalışmalarımın devamını istiyorsanız emeğe saygı duyunuz ve paylaşımı gerçek adreslerinden takip ediniz Not Okurken gözünüze çarpan yanlışlar olursa bize öneriniz varsa yada elinizdeki kitapları paylaşmak için bizimle iletişime geçin Teşekkürler Ne Mutlu Bilgi için Bilgece yaşayanlara By-Igleoo www.CepSitesiNet