SAYI : 2 KONU: ÖZBAKIM BECERİLERİ AYLIK BÜLTENLER SERİSİ EYLÜL, 2014 Tüm canlıların yaşamları diğerine bağımlılıkla başlar. İnsanoğlu da doğduğu andan itibaren annesine bağımlıdır. Bebeğin yaşamda tutunabilmesi süreci anneye bağımlı olmakla başlar, gelişmek ve büyümek için ise bu bağımlılığın bir süre devam edebilmesi gereklidir. Büyüme süreci ise bu sürecin tersine işlemesi demektir. Büyümek ötekine bağımlılığın hazır oldukça terkedilişi sürecidir. Bağımsızlık kazanma, bireyselleşme süreçleri hareket yeteneğinin gelişmesi ve beceri geliştirme ile birlikte hız kazanır. Özbakım becerilerini kazanmak bireyin bağımsız, yeterli ve kendine güvenen bir kişi olmasında çok önemli bir yere sahiptir. Büyümenin en önemli göstergesi kendi işini kendi yapabilmek değil midir? Anne babalara nasıl bir çocuk yetiştirmek istedikleri sorulduğunda en çok verilen cevaplardan biri “Kendi ayakları üzerinde durabilen bir evlat” cevabıdır. Kendi ayakları üzerinde olduğunu hissetmesi için kişinin ayaklarını farketmesi ve kullanma becerilerini geliştirmesi bir gerekliliktir. Özbakım becerilerini kazanmak doğal süreci içinde büyümenin bir parçası olsa da çocuğun kişilik yapısı(inatçı yapı), yaşam koşulları (hızlı günlük akış ya da izin vermeyen bakıcı ve aile yakınları, beklentilerin çok olduğu ya da çocuktan birşey beklenmeyen aile yapıları) bu süreci etkileyebilmektedir. Özbakım becerilerine yaşam becerileri de diyebiliriz. Bu şekilde bakıldığında anne babanın en önemli görevlerinden biri de çocuğuna yaşam beceri kazanması için deneme fırsatı vermesidir. Özbakım becerisi ne demektir? Çocuğun gelişim dönemine uygun olarak yapabilmesi beklenen, kendi bakımı ve yaşamını başka kişilerin yardımına ve varlığına ihtiyaç duymadan sürdürebilmesini sağlayan kişisel bakım becerilerinin tamamına özbakım becerisi denir. Bebeklikten itibaren, her yaş döneminde aşama aşama öz bakım becerisi kazanılır. Bu becerilerin kazanılması ve desteklenmesinde anne-babanın ve çocuğun içinde yetiştiği sosyal çevrenin çok önemli rolü bulunmaktadır. ÇOCUKLARIMIZDAN NELERİ BEKLEMELİYİZ? Özbakım becerilerinin gelişiminde, çocuğun fiziksel gelişimi çok önemlidir. Çocuğumuzdan, kazanmasını istediğimiz beceri için öncelikle o beceri ile ilgili fiziksel ve sosyal gelişiminin de tamamlanmış olması gerekir. Çok erken dönemden itibaren temelleri atılmaya başlanan; yemek yeme, giyinme-soyunma, temizlik, tuvalet vb. öz bakımla becerilerinin artık kazanılmış olması çok önemlidir. 4-5 yaş çocuğunun kazanması beklenen beceriler aşağıda sıralanmıştır. 36-60 Ay 1. Düğmesiz ve bağsız giysileri yardımsız giyinir. 2. Yardımla saçını tarar. 3. Giysisindeki büyük düğmeleri ilikler-çözer. 4. Giysilerinin önünü-arkasını ayırt eder. 5. Ellerini yıkar. 6. Dişlerini fırçalar. 7. Sözel ipuçları ile tabakları, peçeteleri, çatal ve kaşıkları doğru yerleştirerek sofra kurmaya yardım eder. 8. Boyuna uygun bir askıya ceketini veya hırkasını asar. 9. Masada kirlettiği kendine ait yeri temizler. 10. Gece gereksinim duyduğunda uyanır ve tuvalete gider. 11. Burnunu mendille siler. 12. Ev işlerine yardım eder. 13. Kendisine ait eşyaları toplar. 14. Yemek yerken uygun araç-gereci kullanır. 60-72 Ay 1. Elini, yüzünü yıkar, kurular. 2. Kendi kendine giyinir-soyunur. 3. Giysilerindeki düğmeleri çözer-ilikler. 4. Yemek yerken uygun araç-gereci kullanır. 5. Dişlerini fırçalar. 6. Saçlarını tarar. 7. Bıçakla yumuşak nesneleri keser. 8. Bıçakla ekmeğine yumuşak nesneleri sürer. 9. Ayakkabılarını bağlar. 10. Tabağına servis tabağından yiyecek alır. 11. Duruma ve hava şartlarına uygun giyecekleri seçer. 12. Tuvalet gereksinimi ile ilgili işleri yapar. Yaşamın ilk altı yılını kapsayan dönem çocukların gelişimlerinin hızlı olduğu, karakter ve kişilik yapısının şekillenmeye başladığı en önemlisi bazı temel alışkanlıkların kolayca kazandırılabildiği çocuğun yaşamındaki en önemli yıllardır. Bu dönemde çocuğa kazandırılacak temel alışkanlıklar, zamanla, yönlendirmeyle ve özellikle de tekrara bağlı olarak kazanılmış davranışlara dönüşmektedir. Kazandırılan bu temel alışkanlıklar; bireyin yaşadığı doğal ve toplumsal çevreye uyumunu sağlayan davranışlardır, bu davranışlar bir kez kazanıldıktan sonra tekrarlanarak çoğu kere yaşam boyu varlıklarını sürdürürler. Çocuğa bu önemli dönemin başlangıcında iyi ve doğru alışkanlıkların kazandırılmaya çalışılması çok önemlidir. ÇOCUĞUN YAŞAMI İÇİN ONA YAPACAĞIMIZ EN BÜYÜK YARDIM; ONUN KENDİ AYAKLARI ÜZERİNDE DURABİLMESİNE İZİN VERMEKTİR... YEMEK YEME Öz bakım becerilerinden biri olan yemek yeme konusundaki tutumlar çok erken yaşta ortaya çıkar ve zamanla gelişir. Çocuğun okul öncesi çağlarda kazandığı yemek yeme alışkanlığı hayatının daha sonraki dönemlerini etkileyecek, yaşanılan olumsuzluklar ileride ortaya çıkabilecek beslenme sorunlarının temelini oluşturacaktır. Çünkü beslenme çocuğun fiziksel, zihinsel, duygusal gelişmesini ve sosyal davranışlarını doğrudan etkilemektedir. En temel ihtiyaç olduğu için kazanılması en kolay beceri olmasına rağmen, yemek yeme, anne- babanın en fazla sorun yaşadığı alan olabilmektedir. Çocuğun yemeğe karşı tutumu bebeklikten itibaren gelişmektedir. Yemeğin karın doyurmadan öte anlamları vardır. Fakat, yemek yemek gibi fiziksel bir ihtiyaca çok anlamlar yüklemek de doğal gelişimin seyrini olumsuz etkileyebilmektedir. Yemek yeme konusunda aşırı duyarlı olmak yemek yeme alışkanlığının sorun haline dönüşmesine sebep olmaktadır. Vücudumuza başka biri tarafından besin verilmesi ancak bebeklikte olabilir. Daha büyük yaşta çocuğun reddetmesi gerekir ama sevgiyle verildiği için almalıyım diye düşünür, reddedemez, ben kendim beceremediğim için alıyorum diye düşünür. “Ben zaten yeterince iyi olsam bunu yapmazdı annem” diye düşünür çocuk, çocukta özgüven zedelenebilir Yeme alışkanlığını kazandırmak için en önemli adım, çocuk çatal kaşık kullanır hale geldikten sonra, nasıl yerse yesin, çocuğun kullanmasına fırsat vermektir. Tabi ki ilk acemilik döneminde dökme-saçma olabilmekte yemek süresi daha uzun olabilmektedir. Bu süreçte fırsat vermeyen annelerin çocuklarının ilerleyen dönemlerde el becerilerini kullanmada, kişisel sorumlulukları almada en önemlisi de kendilerine güvenme konusunda sorun yaşadıkları bilinmektedir. • • Çocuklara 2-3 yaş itibari ile masada anne baba ile oturup kendi başına yemek yeme fırsatı verilmelidir. Tüm ailenin birarada olduğu zaman birlikte yemek yenilmesi alışkanlığın gelişmi için önemlidir.Yemek saati sakin ve keyifli bir zaman olmalıdır. • • • • Yemek yemenin doğal ve fiziksel bir ihtiyaç olduğunu unutmayın. Çocuğun anne babaya karşı kullandığı bir koz haline dönüşmesine izin vermeyin. Tabağındakini kendi başına bitirme mutluluğunu yaşayabilmesi için tabağa az koyarak bittiğinde tekrar istemesini sağlayabilirsiniz. Ara öğünlerde abur cuburu sınırlayabilirsiniz. Yemek yemeyi bir baskı unsuru, ceza konusu haline getirmekten kaçının. TEMİZLİK ALIŞKANLIKLARI Çocuklar temel alışkanlıklarını ya anne babayı örnek alarak ya da onlarla inatlaşarak edinirler. Bu sebeple, el yüz yıkama, diş fırçalama gibi temel alışkanlıkların oluşmasında anne babaların tutumları çok önemlidir. Alışkanlıkları edinirken sürekli anne babasından yardım alan ya da sürekli anne babasından uyarı alan çocukların bu becerileri edinirken çok zorlandığı bilinmektedir. Çocukların bu alışkanlıkları edinirken kullandıkları yöntemler; izlemek ve uygulamaktır. Bu sebeple yaşamın ilk yıllarından itibaren çocuklara elyüz yıkama, diş fırçalama, giyinme gibi konularda fırsat vermek çok önemlidir. Küçük yaşlarda anne babaların keyifle yaptıkları hizmetler çocuğun yaşı ilerledikçe anne baba ve çocuk arasında çatışma konusu haline gelmektedir. Başlarda anne baba yemekten sonra çocuğun ağzını keyifle ıslak mendille silerken buna alışan çocuk ileriki yaşlarda kalkıp elini yıkamak konusunda zorluk yaşar anne baba ise hala yapamıyor olmasından sıkıntı duymaya başlar. Çocuk alışageldiği sistemin devam etmesini ister anne baba ise kendi sorumluluklarını almasını diler. Çocuğun ilerleyen yaşlarda sosyal duygusal ve kişilik sorunları ile karşılaşmamaları için bu tür öz bakım becerilerinin yaşamın ilk yıllarından itibaren gelişmesi için çocuğa fırsat tanınmalıdır. KENDİ KENDİNE GİYİNME 5 yaşındaki bir çocuk kendi başına pantolonunu giyebilir ve bir alışkanlık olarak her sabah da giyinebilir. İnsan yavrusu beyin ve sinir sistemi tamamlanmamış olarak dünyaya gelir. Beyin hücreleri birbirleriyle her an yeni bir bağlantı kurarak beyini oluşturmayı sürdürür, birlikte ateşlenen nöronlar yeni bağlantılar oluşturur. Beyin hücreleri çalıştıkça beynin yapısı değişir. Beyin kendisini yeniden düzenler. Deneyim beynin fiziksel yapısını değiştiriyor. Nöron aktif olup ateşlendiğinde yeni bağlantı oluşturuyor, buna beynin “ rewiring” süreci denilir. Beyin uygulama fırsatı buldukça gelişir, kullanılmayan merkezler körelir. Bu yüzden çocuğun "istesem pantolonumu kendim giyerim” düşüncesinin ona bir faydası yoktur, “Uykum olsa da ; yorgun da olsam ; her koşulda kendim giyinirsem ben bu işi yapabiliyorum “diye düşünmeli. Bu yaşta çocuğu giydirmek onun ilerde bir yabancının onu giydirip soymasına izin vermesi ile aynı şey, kendi kendine yapabildiğinde bir başkasının bedenine dokunmasına da izin vermeyecek, kendi bedeninin sınırlarını öğrenebilecektir. ÇOCUKLAR ÖZBAKIM BECERİSİ KAZANIRKEN ANNE BABA NE YAPABİLİR? “Hadi evladım” demek şunlara sebep olabilir: Beğenilmiyorum… beceremiyorum…. Yavaşım… Özgüveni yaralanıyor, çocuk madem beğenilmiyorum çabalamama gerek yok, diye vazgeçiyor. Resimli Hatırlatmalar: Çocuklara sürekli hatırlatmalar yapmak ve sürekli “hadi” kelimesini kullanmak her anne baba için sıkıcı ve yorucudur. Sürekli uyarıldığını düşünen çocuk ise tepkisel davranmaya başlayabilir. Bunları engellemek için beklediğiniz davranışları resimli ve renkli notlar hazırlayıp görebileceği yerlere asarak hatırlatabilirsiniz. Örneğin banyo aynasına diş fırçalayan bir çocuk resmi asabilirsiniz. Model Olun: Çocuklar anne babanın farketmediği zamanlarda bile anne babalarını izlemeye devam ederler. Anne babalık birşey öğretmeye, kazandırmaya çalışmadan yaşamsal becerilerin, değerlerin doğal yaşantı içerisinde çocuğa örnek olarak gerçekleştirilir. Keyifli Hale Getirebilirsiniz: El-yüz yıkama, giyinme gibi faaliyetleri angarya halinden çıkarıp keyifli zaman paylaşımı haline dönüşebilir. Temizlik: Temizlik önemli bir değerdir fakat sınırlarının iyi çizilmesi gerekmektedir. Bazen kirlenmemek için yaşam tecrübelerini sınırlandırma noktasına kadar gidilebilmekteidr. Asıl çocuklara kazandırılması gereken kirlendikten sonra nasıl temizlenmesi gerektiğidir. Olumlu Gelişmeleri Ödüllendirebilirsiniz: Ödül ilgi gösterilen davranışın pekişmesine ve gelişmesine yardımcı olur. Davranışı farkedip, farkettiğinizi bir aferin ile ya da başkalarının yanında olumlu bir gelişme oalrak anlatmanız çocuğunuz için çok büyük bir ödüldür. En güzeli- en hızlıyı beklemeyin: Her yeni kazanılan becerinin ilk dönemleri acemilik sürecidir. Acemilik döneminde çocuğunuzdan hızlı ve en güzel şekilde yapmasını beklemek, kendine güvenini, becerinin tam yerleşmesini olumsuz etkileyecek ve çocuğunuzun isteğini kıracaktır. Çocuğa okul öncesi dönemde kazandırılacak öz bakım becerileri, bir yönüyle onun gelecek yaşantısına güvenle bakılmasını sağlayacaktır. KAYNAKÇA: ONUR; Prof.Dr.Bekir “Gelişim Psikolojisi”; İmge Kitabevi,1995 , Ankara Özel Okullar Derneği ; “Okul öncesi Eğitim Sorunlar ve Çözümler Sempozyum Bildiri Metinleri” TavsiyeEdiyorum.com Psikolog Dalya Benbasa, seminer notları Özel Üsküdar SEV İlköğretim Okulu Rehberlik ve Psikolojik Danışma Servisi