İ Ş =A Ş BEYSAN SANAYİCİ VE İŞ ADAMLARI DERNEĞİ’NİN info@besid.org.tr HUKUKİ, EKONOMİK, MALİ, TİCARİ HAFTALIK E-BÜLTENİDİR Beysan Sanayi Sitesi Fuar Cad. No:15 Beylikdüzü/İSTANBUL Mart 2013/14 14. Hafta İçindekiler: - Maliye Vergi Kaçıranların Ensesinde - Dış Ticaret Açığının Beşte Biri Çin'e - İş Bulana, Yol Parası Devletten - Kriz Olmasaydı Savaş Çıkacaktı - Krizdeki Yunan Yatırımcı Gözünü İzmir'e Dikti - "Akıllı" KOBİ'lere 5 Milyon Euro Hibe - Vergi Oranları Düşebilir - "Maden İhracatı İlk 3 Ayda Yüzde 40 Arttı" - Savunma ve Havacılıkta En Fazla İhracat ABD'ye Yapıldı - Altın İthalatını İkame Edecek Rezerve Sahibiz - ABD'li Şirket Türkiye'ye 3 Milyar Dolar yatıracak - "İspanyolların Türkiye'ye Yatırım İştahı Arttı" - AB, Bölgede Söz Sahibi Olmak İstiyorsa Türkiye’ye İhtiyacı Var - Kutsal Topraklarda Türk Tekstiline Büyük İlgi - İnşaat Sektöründe Üretim ve Ciro Arttı www. besid.org.tr Tel: 0212 875 05 05 Bizden Haberler: Beysan Sanayi Sitesi İçin Ortak Sağlık Güvenlik Birimi(OSGB) Ticari Hayatımızda ki Yeni Zorunluluk: İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Kanunu Saygıdeğer Beysan Sanayicileri, 01.01.2013 tarihi itibari ile yürürlüğe giren “İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Kanunu” ticari hayatımıza yeni zorunluluklar getirmiştir. Artık her firma, bünyesinde “İş Güvenliği Uzmanı”,” İşyeri Hekimi”, “Sağlık Personeli” bulundurmak zorunda kalmıştır. Bu doğrultuda maliyetleri aşağı çekmek ve tüm sitemiz adına çalışacak, sekiz saat mesaii ile personelin hazır bulunacağı ortak sağlık güvenlik birimi oluşturulması için çalışma başlatılmıştır. Konu ile ilgili danışmanlık şirketlerinden optimum fiyat alabilmek adına siz değerli sanayicilerimizin Beysan Sanayi Sitesi Toplu Yapı Yönetimi tarafından gönderilecek olan, firmalarınıza dair basit bilgi formunu yönetim ile paylaşmanızı önemle arz ederiz. Beysan TYY Tel: 0212 422 07 11 GEÇMİŞ OLSUN SN. MAHMUT BAŞARAN! Rahatsızlığı sebebi ile operasyon geçiren Beysan Sanayi Sitesi Toplu Yapı Yönetimi Avukatı Sn. Mahmut BAŞARAN’ ı, BESİD olarak geçmiş olsun dileklerimizi iletmek üzere kaldığı Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde ziyaret ettik. Derneğimizin kurulmasında ön ayak olan, çalışmalarımızda değerli katkıları ile bizlere desteğini esirgemeyen Sn. Mahmut BAŞARAN, 04.04.2013 tarihinde, rahatsızlığı sebebi ile Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde bir operasyon geçirmiştir. Başarılı geçen operasyon sonucu BESİD olarak kendisini istirahat ettiği odasında ziyaret ettik. Yönetim Kurulu Başkanımız Sn. Zekeriya ACAR, derneğimiz adına ve ziyaretimize katılamayan diğer üyelerimiz adına geçmiş olsun temennilerini iletmiş bulunmaktadır. Bu vesile ile Sn. Mahmut BAŞARAN’ a tekrar geçmiş olsun diyor ve bir an önce sağlığına kavuşmasını diliyoruz. - İstanbul'a 3 Milyar $'lık Proje Hazırlıyor Bir Hikaye: - Doğruluk ve Cesaret... Hiçbir şeye ihtiyacımız yok, yalnız bir şeye ihtiyacımız vardır; Çalışkan olmak! “Düşünmek ve Söylemek Kolay; Fakat Yaşamak, Hele ki Başarı İle Sonlandırmak Zordur.” Ziya GÖKALP R 18 - 24 NİSAN 2013 TARİHLERİNDE KAZAKİSTAN’DAYIZ! PARLAYAN YILDIZ KAZAKİSTAN! Besid tarafından 18 Nisan 2013 Perşembe – 24 Nisan 2013 Çarşamba tarihleri arasında düzenlenmek üzere “Kazakistan İş ve Kültür Gezisi “ planlanmıştır. Astana ve Almatı şehirlerini gezip; Ticari temaslar kurmak için, T.C. Almatı Başkonsolosluğuna ve Türkiye- Kazakistan İş Adamları Derneği’ne ziyaretler gerçekleştireceğiz. Etkinliğimizin detayları ve kayıt için Tel: 0212 875 05 05, E-mail: info@besid.org.tr BESİD ve BEYSAN SANAYİ SİTESİ TOPLU YAPI YÖNETİMİ ÖĞLEN YEMEĞİ’NDE BİR ARAYA GELDİ Derneğimiz üyeleri ve Beysan Sanayi Sitesi Toplu Yapı Yönetimi üyeleri; BESİD Kurucu Üyemiz ve Beysan Sanayi Sitesi Toplu Yapı Yönetimi Yönetim Kurulu Saymanı Kahraman Vedat OKTAY ve BESİD Kurucu Üyemiz Samet OKTAY’ın 04.04.2013 Perşembe günü düzenlediği öğlen yemeğinde bir araya geldi. Maliye Vergi Kaçıranların Ensesinde Deniz yakıtlarında ciddi oranda vergi kaçırıldığı tespit edildi, sektöre 1 milyar lira ceza kesildi. 07 Nisan 2013 Maliye Bakanlığı Vergi Denetim Kurulu (VDK), kayıt dışıyla mücadele kapsamında incelediği deniz yakıtları sektöründe vergi kaçakçılığını ortaya çıkardı. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, VDK tarafından, deniz yakıtlarında ciddi oranda vergi kaçırıldığının tespit edildiğini bildirdi. Bakan Şimşek, kayıt dışıyla mücadele kapsamında, VDK'nın birçok sektörü masaya yatırdığını hatırlatarak, deniz yakıtı ürünlerinde yaşanan usulsüzlüğe dikkati çekti. 2012'de vergi kaçıranlara 8,7 milyar lira ceza kesilmişti Maliye Bakanlığı, geçen yıl da ekonomik araç vergisiyle satılan lüks araçlara, vergi kayıp ve kaçağına neden olan sigara firmalarına, akaryakıt olarak kullanılan 10 numara yağlara ve daha birçok alana yönelik inceleme ve denetimler yapmış, bunların sonucunda vergi kaçırdığı tespit edilenlere yaklaşık 8,7 milyar lira ceza kesmişti. Kaynak:http://www.dunya.com/maliye-vergi-kaciranlarin-ensesinde-187731h.htm Dış Ticaret Açığının Beşte Biri Çin'e Türkiye'nin 2013 yılının ilk iki ayında 14 milyar 261 milyon dolar düzeyinde gerçekleşen dış ticaret açığının yüzde 22.4'ünü Çin'e verilen açık oluşturdu. Ocak-Şubat döneminde Türkiye Çin'e 3 milyar 198 milyon dolar açık verdi. 07 Nisan 2013 Türkiye'nin 2013 yılının ilk iki ayında 14 milyar 261 milyon dolar düzeyinde gerçekleşen dış ticaret açığının yüzde 22.4'ünü Çin'e verilen açık oluşturdu. Çin, Rusya ve ABD'nin de aralarında bulunduğu 3 ülkeye verilen açık ise 7 milyar 688 milyon dolarla dış ticaret açığının yüzde 54'ünü oluşturdu. ANKA'nın Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) verilerinden yaptığı belirlemeye göre, Türkiye 2013 yılının ilk 2 ayında toplam 23 milyar 934 milyon dolarlık ihracata karşılık, 38 milyar 195 milyon dolarlık ithalat gerçekleştirerek 14 milyar 261 milyon dolarlık dış ticaret açığı verdi. Bu açığın 7 milyar 688 milyon dolarlık bölümünü (yüzde 54) Çin, Rusya ve ABD'ye verilen dış ticaret açığı oluşturdu. Almanya ve ABD'nin de eklenmesiyle dış ticaret açığı 10 milyar 291 milyon dolara, 5 ülkenin toplam dış ticaret açığı içindeki payı ise yüzde 72'ye ulaştı. Buna 600 milyon doların üzerinde açığın verildiği diğer ülkeler İsviçre, Hindistan, İtalya, Güney Kore de eklendiğinde Türkiye'nin toplam 9 ülkeye verdiği açık 10 milyar 291 milyon doları ve yüzde 91.5 payı buldu. Çin'e verilen açık 3.2 milyar dolar 2013 yılının Ocak-Şubat döneminde Türkiye'nin 14 milyar 261 milyon dolar düzeyinde gerçekleşen dış ticaret açığının yüzde 22.4'ünü Rusya'ya verilen açık oluşturdu. Bu dönemde Türkiye'nin Çin'e yaptığı ithalat, 2012 yılının aynı dönemine göre yüzde 14.5 oranında artarak 3 milyar 808 milyon dolara yükseldi. Çin'e yapılan ihracat ise bu dönemde yüzde 71.4 artışla 611 milyon dolar düzeyinde gerçekleşti. Böylece yılın ilk 2 ayında Çin'e verilen açık yüzde 7.7 oranında artışla 3 milyar 198 milyon dolar oldu. Rusya'ya verilen açık 3.1 milyar dolar Bu yılın ilk 2 ayında Rusya'ya verilen dış ticaret açığı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1.6 oranında azaldı. Rusya, 3 milyar 78 milyon dolar dış ticaret açığı ve yüzde 21.6 payla Çin'den sonra Türkiye'nin en çok dış ticaret açığı verdiği ikinci ülke oldu. Türkiye'nin Rusya'ya ihracatı bu dönemde yüzde 20.1 oranında artarak 1 milyar 119 milyon dolar düzeyinde gerçekleşti. Söz konusu dönemde Rusya'ya yapılan ithalat yüzde 3.4 artışla 4 milyar 197 milyon dolar oldu. İran'a verilen dış ticaret açığı 1.4 milyar dolar İran, dış ticaret açığı verilen ülkeler arasında Çin ve Rusya'dan sonra üçüncü sırada yer aldı. Yılın ilk 2 ayında İran'a yapılan ihracat yüzde 4.3 oranında artarak 480 milyon dolara yükselirken, ithalat yüzde 8.1 azalışla 1 milyar 892 milyon dolar oldu. Türkiye'nin İran'a verdiği dış ticaret açığı 2012 yılının aynı dönemine göre yüzde 11.7 azalarak 1 milyar 412 milyon dolar düzeyinde gerçekleşti. İran'a verilen açığın dış ticaret açığı içindeki payı ise yüzde 9.9 oldu. Almanya'ya verilen açık 1.3 milyar dolar Türkiye'nin en çok dış ticaret açığı verdiği ülkeler sıralamasında Almanya dördüncü oldu. Türkiye'nin Almanya'ya yaptığı ihracatı bu dönemde yüzde 2 artışla 2 milyar 140 milyon dolar, ithalatı yüzde 23.3 artışla 3 milyar 549 milyon dolar düzeyine yükseldi. Türkiye'nin Almanya'ya verdiği dış ticaret açığı 1 milyar 319 milyon dolar düzeyinde gerçekleşti. Yılın ilk 2 ayında Türkiye'nin en çok dış ticaret açığı verdiği ülkeler sıralamasında ABD 5. sırada yer aldı. Ocak-Şubat döneminde Türkiye'nin ABD'ye yaptığı ihracat geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 13.5 azalışla 847 milyon dolar, ithalatı yüzde 3.4 azalışla 2 milyar 131 milyon dolar oldu. ABD'ye verilen dış ticaret açığı ise yüzde 4.6 artışla 1 milyar 284 milyon dolar düzeyinde gerçekleşti. Kaynak:http://www.dunya.com/dis-ticaret-aciginin-beste-biri-cine-187721h.htm İş Bulana Yol Parası Devletten Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, sosyal yardım alan vatandaşlar işe girse de bir defaya mahsus 15 gün içinde 326 TL ödeme kararı aldı. 06 Nisan 2013 Böylece maaş alana kadar vatandaşın zor durumda kalmaması sağlanacak. Sosyal Yardımlaşma Genel Müdürlüğü ve İŞKUR arasında imzalanan protokol ile sosyal yardım alan 23 bin 636 vatandaş işe yerleştirilirken, 61 bin vatandaşın ise iş ve meslek kurslarına katılması sağlandı. Protokol ile pilot il olarak seçilen Denizli’de sosyal yardım alan vatandaşlar İŞKUR’a sistem üzerinden bildiriliyor. Uygun bir işe yönlendirilen kişiye iş görüşmesine giderken yol parası (azami 4 kere) Vakıf tarafından veriliyor. Kişi işe başladıktan 15 gün sonra asgari ücretin brüt tutarının 1/3’ü (326 TL) kadar yardım veriliyor. Kişinin işine düzenli olarak devam etmesi durumunda ilk kışta kömür yardımı da yapılıyor. Kaynak: http://www.dunya.com/is-bulana-yol-parasi-devletten-187669h.htm Kriz Olmasaydı Savaş Çıkacaktı Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan, 2008 ekonomik krizin ABD tarafından çıkarıldığını belirterek "Savaş çıkarmadan kartları güzel dağıttı. Dünyada herşey ABD’nin planladığı çekilde gidiyor" dedi. 06 Nisan 2013 Tuzla’da Oruç Reis Denizciler Klubü’nün genç denizci üyeleriyle bir araya gelen DTO Başkanı Metin Kalkavan, küresel ekonomideki gelişmeleri değerlendirdi. Denizcilere deniz anlatmak istemediğini dile getiren Kalkavan, küresel ekonomide Amerika ve Çin’in ekonomi politikalarının deniz taşımacılığına etkilerini değerlendirdi. 2008 ekonomik krizini Amerika’nın çıkardığını savunan Kalkavan, "Şahsi görüşüm, kriz olmsaydı 3.dünya savaşı çıkacağı yönündeydi. Fakat ABD savaş çıkarmadan kartları çok güzel dağıttı. Hem krizi çıkardı hem de en hızlı toparlanan ve refah seviyesini yükselten ülke oldu. Herşey ABD’nin planladığı şekilde gidiyor. Şu an dünyada en çok yabancı yatırımcı çeken ülkesi ABD. Faizleri çok ciddi oranda düşürdüler ve yatırım yapan şirketlere ciddi teşvikler veriyor. Sanayi yatırımlarının başladığını göreceğiz. Gelecek dönemde Amerika yine öne çıkan ülke olacak. " ifadelerini kullandı. Türkiye’de faizler düşecek Çin’in dünyayı sanayisizleştirme gayretinin Amerika’dan sonra Avrupa’nın da fark ettiğini söyleyen Kalkavan, Türkiye’nin de bunu fark etmesi gerektiğini belirterek "Hızla giden bir kamyonun hızını kestiler, tekrar hızlanması zaman alacak. Gelecek dönemde Türkiye’de faizlerin daha da düşürüleceğini düşünüyorum" dedi. Kaynak:http://www.dunya.com/kriz-olmasaydi-savas-cikacakti-187682h.htm Krizdeki Yunan Yatırımcı Gözünü İzmir'e Dikti Ülkelerindeki kriz nedeniyle yatırımlarını Türkiye'ye yapmak isteyen Yunanlı yatırımcılar İzmir'de fizibilite çalışması yapıyor. 05 Nisan 2013 Ülkelerindeki kriz nedeniyle yatırımlarını Türkiye'ye yapmak isteyen Yunanlı yatırımcılar İzmir'de fizibilite çalışması yapıyor. İstanbul ve Ankara'ya oranla gayrimenkulde halen ucuz bir bir kent olarak tanımlanan İzmir, kentsel dönüşüm ile ilgili düzenlemeler sonrası yatırımcının gözdesi haline geldi. İzmir Emlak Komisyoncuları Odası Başkanı Mesut Güleroğlu, 1-2 yıldır gayrimenkul sektöründe büyük bir hareketlilik yaşandığını, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'ın yatırımcıya İzmir'i adres göstermesiyle bu ilginin katlanarak artığını ifade etti. Deniz kenarına sıkışık yapısı nedeniyle yeteri kadar arsa üretilemeyen İzmir'de, kentsel dönüşüm yasasının önemli bir fırsat oluşturacağını, bunun farkında olan yerli ve yabancı yatırımcıların kente odaklandığını kaydeden Güleroğlu, Alsancak-Turan arasındaki yeni kent merkezinde yüksek yapılaşmanın önünün açılmasıyla İstanbul merkezli gayrimenkul şirketlerinin arazi alımları yaptığını, bazı projelerin ise inşaat aşamasında olduğunu kaydetti. Yeni rota İzmir İzmir'de gayrimenkul sektörünün temsilcilerinden Selim Gökdemir de yabancı firmalarla ortaklıkların başladığını, grup olarak da İsviçre merkezli bir grupla proje yürütmek üzere çalışma yaptıklarını söyledi. Son dönemde Yunanlı yatırımcıların ilgisinin artığına işanet eden Gökdemir, "Yunanistan'da krizden etkilenmeyen bir çok grup, yatırımlarını Londra gibi Avrupa kentlerine kaydırdı. Şu anda Avrupa'da en cazip yatırım ülkeleri Türkiye ve Rusya'dır. Türkiye'nin Rusya'ya göre daha az riskli olması bir adım öne çıkarıyor. Türkiye'de ilk kez yatırım yapacak yabancı gruplar da İstanbul ve Ankara'da rekabetin çok fazla kızışmış olması nedeniyle rotayı İzmir'e çeviriyor" dedi. Kaynak:http://www.dunya.com/krizdeki-yunan-yatirimci-gozunu-izmire-dikti-187567h.htm "Akıllı" KOBİ'lere 5 Milyon Euro Hibe İnternet ekonomisinin gelişimine katkı verecek KOBİ'lere 5 milyon euroya kadar hibe verilecek. 05 Nisan 2013 Avrupa Birliği (AB), gündelik hayatı daha "akıllı" hale getirecek "Geleceğin İnterneti" projelerini hazırlayacak KOBİ'lerin katılacağı konsorsiyumlara, proje başına 5 milyon euroya kadar hibe desteği verecek. İnternet teknolojilerinin hayatın içerisinde daha fazla yer alması amacıyla hazırlanacak projelere, Türkiye'deki koordinasyonu Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) tarafından yürütülen AB 7. Çerçeve Programı'nın Bilgi ve İletişim Teknolojileri alanından toplam 130 milyon euroluk fon sağlanacak. Proje çağrıları kapsamında Ar-Ge, Eşgüdüm ve Destek Eylemi projelerine internet kullanım alanlarındaki servis ve uygulamaların geliştirilmesine yönelik hibe desteği verilecek. Çağrıdan, yazılım alanında yer alan KOBİ'ler başta olmak üzere özel sektör firmalarının da ağırlıklı olarak yararlanması bekleniyor. Kaynak: http://www.dunya.com/akilli-kobilere-5-milyon-euro-hibe-187572h.htm Vergi Oranları Düşebilir Maliye Bakanı Şimşek twitter üzerinden röportaj verdi. 05 Nisan 2013 Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, çözüm sürecinin bütçeye olumlu etki yapacağını ve terörle mücadele için kullanılan kaynakların ülkenin uzun vadeli geleceğine aktarılacağını bildirdi. Bakan Şimşek, "Süreç ayrıca kara para ve kayıt dışılıkla mücadele alanlarında elimizi daha da güçlendirecek. Vergi oranları bile düşebilir" dedi. Şimşek, ilk kez sosyal paylaşım sitesi Twitter üzerinden The Wall Street Journal (WSJ) Türkiye'nin sorularını yanıtladı. Şimşek, "Çözüm süreci ekonomiyi nasıl etkileyecek ve politik risk priminde düşüş bekliyor musunuz?" soruları üzerine, çözüm sürecinin başarıyla tamamlanmasının, Türkiye'nin ekonomik anlamda sıçrama yapması, büyüme potansiyelinin yükselmesi, kaynakların daha etkin, verimli kullanılması ve uzun vadeli geleceğe yatırılması anlamlarına geldiğini ifade etti. Bakan Şimşek, çözüm sürecinin başarıyla tamamlanmasının ayrıca, "geçmişte terörle mücadelede harcanan yaklaşık 300 milyar dolarlık kaynağın eğitim, altyapı ve Ar-Ge'ye harcanması, Türkiye'nin pozitif enerjisinin yapısal reformlara odaklanması, bölgesel kalkınmışlık farklarının azalması, ülkenin bölgesel ve küresel siyasi rolünün güçlenmesi" demek olduğunu belirterek, Türkiye'nin daha saygın bir aktör olacağını kaydetti. Şimşek, "Çözüm sürecinin başarıyla tamamlanması ülkedeki güven ortamının iyileşmesi, politik risklerin azalması demektir. Çözüm sürecinin önemine Standard and Poors (S&P) da yakın zamanda yaptığı not artışında vurgu yapmıştır" değerlendirmesinde bulundu. Kaynak:http://www.dunya.com/vergi-oranlari-dusebilir-187617h.htm "Maden İhracatı İlk 3 Ayda Yüzde 40 Arttı" En büyük müşteri yine Çin oldu, Afrika pazarı yüzde 566 büyüdü. 06 Nisan 2013 Madencilik sektörü, ihracatını 2013 yılının ilk çeyreğinde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 40,23 oranında artırdı. Sektörün ihracatı Ocak-Mart 2013 döneminde 1 milyar 170 milyon dolara ulaştı. İstanbul Maden İhracatçıları Birliğinden (İMİB) yapılan açıklamaya göre, sektör ihracatında Çin'in liderliği ilk çeyrekte de devam etti. En fazla ihracat yapılan ülkeler sırasıyla Çin, ABD, Belçika, Irak ve İtalya oldu. Madencilerin Çin'e olan ihracatı söz konusu dönemde 2012 yılının ilk 3 ayına göre yüzde 101,5 artarak 604 milyon 633 bin dolara çıktı. Kaynak:http://www.dunya.com/maden-ihracati-ilk-3-ayda-yuzde-40-artti-187672h.htm Savunma ve Havacılıkta En Fazla İhracat ABD'ye Yapıldı Bu yılın ilk çeyreğinde, savunma ve havacılık sanayi sektöründeki ihracatın yüzde 39'u ABD'ye gerçekleştirildi. 06 Nisan 2013 Türkiye'de bu yılın ilk çeyreğinde, savunma ve havacılık sanayi sektöründeki ihracat, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11,5 artarken, gerçekleştirilen ihracatın yüzde 39'u ABD'ye yapıldı. Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) kayıtlarından derlenen bilgiye göre, Türkiye'de, savunma ve havacılık sanayi sektöründe ihracat yapan firmalar, ocak-mart performansını geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 11,5 arttırarak, 272 milyon 234 bin dolara yükseltti. Türkiye'nin söz konusu dönemdeki ihracatının yüzde 0,8'ini kapsayan "savunma ve havacılık sanayi" sektörü, geçen yıl 1 milyar 262 milyon 371 bin dolar ihracat gerçekleştirmişti. Sektörde bu yılın ilk üç ayında ihracat yapılan ülkeler arasında ilk sıralarda ABD, Bahreyn ve İtalya yer aldı. ABD'ye 105 milyon 269 bin dolar, Bahreyn'e 24 milyon 755 bin dolar, İtalya'ya 17 milyon 105 bin dolar ihracat yapıldı. En fazla ihracat, Ankara'dan Söz konusu dönemde savunma ve havacılık sanayi sektöründe en fazla ihracat 104 milyon 891 dolar ile Ankara'dan gerçekleşti. Bu yılın mart ayında savunma ve havacılık sanayi ihracatı geçen yılın aynı dönemine göre 10,2 oranında düşüşle 108 milyon 122 bin dolar oldu. Ülkeler bazında ise sektördeki ihracatta ilk sırada 42 milyon 529 bin dolarla ABD yer alırken, bu ülkeyi 24 milyon dolarla Bahreyn izledi. Geçen ay en fazla ihracat, 36 milyon 616 bin dolarla İstanbul'dan yapıldı. Kaynak:http://www.dunya.com/savunma-ve-havacilikta-en-fazla-ihracat-abdye-yapildi-187695h.htm Altın İthalatını İkame Edecek Rezerve Sahibiz 06 Nisan 2013 Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Türkiye'de altın üretimini önümüzdeki yıl 36 tona çıkarmayı hedeflediklerini belirterek, "İthalatın tamamını karşılayacak rezervin Türkiye'de olduğuna inanıyoruz ve bunun gerek özel, gerekse kamu şirketleri ile beraber çıkartılmasının önünü açıyoruz" dedi. Bakan Yıldız, çeşitli ziyaret ve toplantılar için geldiği Gümüşhane'de, Vali Yusuf Mayda'yı makamında ziyaret ederek ildeki çalışmalar hakkında bilgi aldı. Gümüşhane Valiliği ve milletvekillerinin Maden Tetkik Arama (MTA) irtibat bürosu isteğini son derece makul karşıladıklarını ifade eden Bakan Yıldız, "MTA Bölge Müdürlüğü Gümüşhane'de hangi statüde olursa olsun mutlaka bir irtibat bürosu kuracak. Gümüşhane ile yapılan çalışmalarını buradan sevk ve idare edecek" diye konuştu. Bakan Yıldız, Türkiye'de 2012'de üretilen altının 23-24 ton olduğunu kaydederek, şunları söyledi: "İçinde bulunduğumuz yılda da 30 tonlara çıkmış oluyoruz. Önümüzdeki yıl da hedefimiz 36 tonlara çıkmak. Bunun nerede ise beşte biri Gümüşhane'den çıkıyor. İthalatın önlenmesinde, cari açığın azaltılmasında en büyük katkı koyan illerden biri Gümüşhane'dir. Toplam ithalatımıza baktığımızda halkımızın, vatandaşımızın alışkanlığı altın üzerinden tasarruf etmektir. İthalatın tamamını karşılayacak rezervin Türkiye'de olduğuna inanıyoruz ve bunun gerek özel gerekse kamu şirketleri ile beraber çıkartılmasının önünü açıyoruz. Tabii ki özel şirketlerimize düşen görevler de var. Özellikle çalıştıkları ve bulundukları ilin vergi dairelerine tabi olmalarını tavsiye ediyoruz. Meşakkatini çeken vatandaşımızın toplam vergiden, genel bütçeden aldığı payın artması son derece doğaldır, normal ve doğrudur. O açıdan gittiğimiz yerlerde, özellikle nüfusu 100-150 bin civarında olan bu tür illerimiz için bu gelirin daha da önemli olduğu kanaatindeyiz." Kaynak:http://www.dunya.com/altin-ithalatini-ikame-edecek-rezerve-sahibiz-187686h.htm ABD'li Şirket Türkiye'ye 3 Milyar Dolar yatıracak Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Amerikalı Energy Allied firmasının, Türkiye'ye 3 milyar dolarlık yatırım planladığını açıkladı. 04 Nisan 2013 Teksas'taki 3 günlük temaslarını tamamlayarak Los Angeles'a hareket eden Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, görüşemlerine ilişkin düzenlediği basın toplantısında, ABD ile ticarette federal boyutta ilişki kurmanın süreci uzattığını, kıta büyüklüğündeki ülkede merkezde kalmak yerine mümkün olduğunca eyaletlere temsilcilik açma yöntemini benimsediklerini anlattı. Türkiye'de yatırım yapmaya hazırlanan bir şirketle son aşamaya gelindiği gazetecilerle paylaşan Çağlayan, enerji ve petro–kimya alanında Türkiye'ye yatırım yapmak isteyen Energy Allied'la görüşmelerde son aşamaya gelindiğini, teşvik kapsamında Türkiye'ye gelecek olan Amerikan firmasının 3 milyar dolarlık yatırım planladığını belirtti. Kömür, amonyum, üre ve sülfirik asit üretmek için Türkiye'de tesis kurmayı planlayan Energy Allied'ın aynı zamanda dizelin alternatifi bir yakıt üretme konusunda da iddialı olduğuna dikkati çeken Çağlayan, böyle bir durumda Türkiye'nin yüzde 70'in üzerinde dışa bağımlı olduğu bir alanda iç üretime sahip olacağını ve bu üretimin ham maddesi olarak Türkiye'nin kendi kömürünün kullanılacağını anlattı. 4 bin kişiye istihdam Çağlayan, ithalatı azaltıp, ihracatı artıracak bu tarz yatırımları stratejik yatırımlar olarak gördüklerini, Mısır asıllı olan ve dedeleri Türk olan Mike Nasser'ın başında olduğu Energy Allied'in projesinin isminin ''Kömürden Gaza Dönüşüm'' olduğunu belirterek, bir kaç yılda tamamlanması planlanan yatırımın, Türkiye'nin yıllık ithalatını 1,5 milyar dolar azaltacağını, 4 bin kişiye istihdam sağlayacağını bildirdi. Kaynak:http://www.dunya.com/abdli-sirket-turkiyeye-3-milyar-dolar-yatiracak-187451h.htm "İspanyolların Türkiye'ye Yatırım İştahı Arttı" Başbakanlık Yatırım Ajansı Başkanı İlker Aycı: "İspanyollar, Türkiye ile ilgili yatırım iştahlarını artırmış durumdalar" 04 Nisan 2013 Türkiye-İspanya hükümetler arası ikili zirve kapsamında geçtiğimiz kasım ayında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki heyetin Madrid'e yaptığı ziyaretin "çok olumlu sonuçlarının alındığını" belirten Aycı, "İspanyollar, Türkiye ile ilgili yatırım iştahlarını artırmış durumdalar. Belki bütün yatırımlar BBVA'nın Garanti Bankası'na yaptığı yatırım kadar çok ölçekli değil ama yine de önemli düzeyde. BBVA'nın bu yatırımdan ve Türkiye'deki bankacılık sisteminden çok memnun olması, açıkçası İspanya'daki şirketler nezdinde ki pozisyonumuzu çok güçlendiren bir unsur" diye konuştu. Türkiye'nin gerçekten büyüyen ve gelişen bir pazar olması, bölgesindeki ekonomik ağırlığının çok ciddi olması, güçlü maliyesi, dinamik özel sektörü, kriz yönetimi, dinamik orta sınıfı, ihracat potansiyeli ve çevre ülkelerle olan yakın ilişkilerinin Türkiye'ye güç verdiğini anlatan Aycı, İspanyolların da bunun farkında olduğunu vurguladı. İspanya İşverenler Konfederasyonu (CEOE) ile işbirliği mutabakatı imzalayan Aycı, burada yaptıkları görüşmelerle ilgili de, "Türkiye'nin Afrika'ya doğru ilerlemesi İspanyolların ilgisini çekiyor. Asya'da, Orta Doğu'da ve Kuzey Afrika'da çok etkili olduğumuzu bildiklerini söylüyorlar ve 'Buralara giderken İspanyol firmaları da yanınıza almanızı istiyoruz' diyorlar" değerlendirmesini yaptı. CEOE ile imzalanan mutabakat gereği projelere odaklanmış, sektörel toplantılar yapılacağını kaydeden Aycı, ilk toplantının her iki taraftan 15'er kişilik grupların katılımıyla Madrid'de olacağını dile getirdi. Aycı, İspanyolların Anadolu'da büyüyen firmaları tanımak istediklerini ve buradaki yükselen firmalarla iş yapmayı hedeflediklerini de anlattı. Kaynak:http://www.dunya.com/ispanyollarin-turkiyeye-yatirim-istahi-artti-187492h.htm AB, Bölgede Söz Sahibi Olmak İstiyorsa Türkiye'ye İhtiyacı Var EuroFinance'ın 9.'sunu düzenlediği "Türkiye'de Nakit, Hazine ve Risk Yönetimi" konulu konferansta Şimşek "Ortadoğu'ya ve Afrika'ya, kısmen Asya'ya açılımımız Avrupa'daki riski önemli ölçüde yönetmemize yardımcı oldu" dedi. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, EuroFinance'ın 9.'sunu düzenlediği "Türkiye'de Nakit, Hazine ve Risk Yönetimi" konulu konferansta yaptığı konuşmada Ortadoğu ve Afrika (MENA) bölgesi ile ilişkilerin güçlendirilmesinin, Türkiye'yi AB nezdinde daha değerli bir ülke kıldığını dile getirerek, "Açık ve net konuşuyorum. AB dünyada söz sahibi olmak istiyorsa, hele bu bölgede söz sahibi olmak istiyorsa, Türkiye'ye muazzam bir şekilde ihtiyacı var. O nedenle bu politika, bizim risk yönetimimizin temel unsurlarından bir tanesiydi ve başarılı olduk" dedi. Şimşek, global risklerden bahsedilince akla ilk gelenin Avro bölgesindeki kriz olduğunu hatırlatarak, "Avrupa Birliği (AB) 5 yılını kaybetti. AB bizim için çok önemli. Çünkü en büyük ihracat pazarımız. Zamanında ihracatımızın neredeyse yüzde 58-59'u AB'ye yapılıyordu. AB, bizim küresel doğrudan yatırımların yüzde 75-80'ine tekabül ediyor" ifadelerini kullandı. AB'deki riskin Türkiye'yi nasıl etkilediğini anlatan Şimşek, "Ticaret kanalıyla, yani dış ticaretimizi etkiliyor. İmalat sanayimizi ve istihdamımızı etkiliyor. Sermaye kanalıyla, özellikle doğrudan yatırım kanalıyla etkiliyor. Turizm kanalıyla ve beklentiler kanalıyla etkiliyor. Her gün ekranlarda 'Avrupa'da kriz var' derseniz yatırımcıların ve tüketicilerin yatırım ve tüketim kararları bir miktar ötelenebiliyor. Özellikle zaruri olmayan harcamalar öteleniyor" diye konuştu. Kaynak:http://www.dunya.com/ab-bolgede-soz-sahibi-olmak-istiyorsa-turkiyeye-ihtiyaci-var-187538h.htm Kutsal Topraklarda Türk Tekstiline Büyük İlgi Türkiye Moda ve Hazır Giyim Federasyonu Başkan Yardımcısı İsa Dal, hükümetin Arap ülkeleriyle olumlu ilişkilerinin özellikle kutsal topraklarda Türk tekstil ürünlerine olan talebi artırdığını söyledi. 05 Nisan 2013 Dal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, özellikle kutsal topraklarda Suudi Arabistan yetkililerinin inanç turizmi için otellerin yatak kapasitesini artırmaya gitmesiyle, ev tekstilinde Türk çarşaf, havlu ve bornozuna önemli bir pazar imkanı doğduğunu belirtti. Hükümetin Arap ülkeleriyle ilişkilerinin ekonomik ve birçok açıdan Türkiye'ye olan ilgiyi artırdığını ifade eden Dal, şöyle konuştu: "Bunun yanı sıra vatandaşlarımızın inanç turizmine yönelik Suudi Arabistan'a yaptıkları seyahatlerle ilişkilerin olumlu bir yönde ilerlediğini görüyoruz. Hükümetin Arap bölgesiyle olumlu ilişkileri kutsal topraklarda Türk çarşaf, havlu ve bornozuna talebi artırdı. Özellikle önümüzdeki 5 yıl içerisinde Suudi Arabistan'da inanç turizmine yapılan yatırımların yanı sıra yeni 70 adet beş yıldızlı otel yapılacak. Bunlar da yaklaşık 30 bin yatak kapasitesi anlamına geliyor. Bunun sektöre yansıması da Türkiye'ye bakan yönü ile 1 milyar doların üzerinde bir alım hacmi oluşuyor. Bu fırsatları iyi değerlendirmemiz ve bu pastadan payımızı almamız gerekir. Bu da bizim önümüzdeki yıllarda bölgeye olan ihracatımızı artıracak, bölgedeki ticaret hacmimizi geliştirecek." Kaynak:http://www.dunya.com/kutsal-topraklarda-turk-tekstiline-buyuk-ilgi-187546h.htm İnşaat Sektöründe Üretim ve Ciro Arttı 05 Nisan 2013 İnşaat sektöründe geçen yılın dördüncü çeyreğinde üretim ve cirolarda artış görüldü. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), ''İnşaat Ciro ve Üretim Endeksleri 2012 Yılı 4. Dönem'' sonuçlarını açıkladı. Buna göre, üç aylık inşaat ciro endeksi, geçen yılın dördüncü döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 11,5 arttı. Bina inşaatı ciro endeksi yüzde 15,1 artarak 198,3'den 228,2'ye, bina dışı inşaat sektörü ciro endeksi de yüzde 7,1 artarak 256,9'dan 275,2'ye yükseldi. Üç aylık inşaat sektörü üretim endeksi ise geçen yılın dördüncü çeyreğinde 2011 yılının aynı dönemine göre yüzde 0,6 arttı. Bina inşaatı üretim endeksi yüzde 0,1 azalarak 117,1'den 116,9'a düşerken, bina dışı inşaat sektörü üretim endeksi ise yüzde 3,3 artarak 159,7'den 164,9'a çıktı. İnşaat sektörü üretim endeksi 2012 yılında yüzde 0,5, ciro endeksi de yüzde 6,4 arttı. Kaynak:http://www.dunya.com/insaat-sektorunde-uretim-ve-ciro-artti-187551h.htm İstanbul'a 3 Milyar $'lık Proje Hazırlıyor Ekonomi Bakanı Çağlayan ABD'de, Universal'in de içinde olduğu konsorsiyumun İstanbul'a plato projesi üzerinde çalıştığı bilgisini verdi. 05 Nisan 2013 Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, "Entertainment Development Partners (EDP), Hollywood'daki film platoları ve turizme yönelik tesislerinin bir benzerini Türkiye'de de kurmak istiyor" dedi. ABD'nin California eyaletinde, dünya sinema sektörünün merkezi Los Angeles kentinde, Hollywood film sektörü temsilcileri ile yaptığı görüşmelerin detaylarını değerlendiren Bakan Çağlayan, aralarında Universal Studios'un da yer aldığı üçlü konsorsiyum şirketi EDP'nin kendilerine bir teklif sunduğunu söyledi. Proje ile ilgili detaylı bilgi veren Çağlayan, "EDP Türkiye'de nasıl bir yapılanmaya gidebileceği ve yatırımın nasıl fırsatlara dönüşebileceği konusundaki çalışmalarını bize sundu. Hollywood'daki film platoları ve turizme yönelik tesislerinin bir benzerini Türkiye'de de kurmak istiyorlar. Türkiye'nin eğlence sektörüne yönelik geleceği le ilgili de bir çalışma yapmışlar. Hatta Türkiye'de kurmayı planladıkları platolar için bir isim ve yer bile beğenmişler" diye konuştu. Kaynak:http://www.dunya.com/istanbula-3-milyar-lik-proje-hazirliyor-187554h.htm Bir Hikaye: Doğruluk ve Cesaret... Bir zamanlar Uzak Doğu'da, artık yaşlandığını ve yerine geçecek birini seçmesi gerektiğini düşünen bir imparator varmış. Yardımcılarından ya da çocuklarından birini seçmek yerine; kendi yerine geçecek kişiyi değişik bir yolla seçmeye karar vermiş. Bir gün, ülkesindeki bütün gençleri çağırmış ve; "Artık tahttan inip yeni bir imparator seçme vakti geldi. Sizlerden birini seçmeye karar verdim." demiş. Gençler şaşırmışlar. Ancak o sürdürmüş konuşmasını; "Bugün hepinize birer tohum vereceğim. Bir tek tohum... Ama bu çok özel bir tohum. Evlerinize gidip onu ekmenizi, sulayıp büyütmenizi istiyorum. Tam bir yıl sonra, büyüttüğünüz o tohumla buraya geleceksiniz. Sizi, yetiştirdiğiniz o tohuma göre değerlendirip, birinizi imparator seçeceğim." Gençlerin arasında Ling adında biri varmış. O da diğerleri gibi tohumunu almış ve evinin yolunu tutmuş. Eve gidip heyecanla olayı annesine anlatmış. Annesi bir saksı ve biraz toprak bulup, onun tohumu ekmesine yardım etmiş. Sonra birlikte dikkatlice sulamışlar. Her gün sulayıp büyümesini bekliyorlarmış. Yaklaşık üç hafta sonra diğer gençler tohumlarının ne kadar büyüdüğünü anlatırken, Ling hayretle kendi tohumunda hiçbir değişiklik olmadığını görüyormuş. Üç hafta, dört hafta, beş hafta geçmiş... Hala hiçbir şey yokmuş. Diğerleri yetişen bitkilerinden söz ederken Ling çok üzülüyormuş. İmparatorun onu beceriksiz sanmasından çok endişeleniyormuş. Ancak, arkadaşlarına hiç bir şey demiyor sabırla bekliyormuş. Sonunda bir yıl bitmiş ve tüm gençler bitkilerini imparatorun huzuruna getirmişler. Ling, annesine boş saksıyı götüremeyeceğini söyleyince, annesi ona cesaret verip; saksısını götürüp dürüst bir şekilde olanları imparatora anlatmasını istemiş. Ling, annesinin sözünü tutmuş ve boş saksıyla saraya gitmiş. Saraya varınca; gördüğü bitkilerin güzellikleri karşısında şaşırmış. Sonra imparator gelmiş ve bütün gençleri selamlamış. Ling, arkalarda bir yerlere saklanmaya çalışıyormuş. "Ne büyük bitkiler, çiçekler ve ağaçlar yetiştirmişsiniz. Bugün biriniz imparator olacak." demiş imparator. Aniden arkada elinde boş saksısıyla Ling'i fark etmiş. Hemen muhafızlarına onu öne getirmelerini emretmiş. Ling çok korkmuş. "Sanırım beceriksizliğimden dolayı beni öldürtecek," demiş. Ling öne geldiğinde imparator adını sormuş. "Adım Ling." demiş. Tüm gençler gülüşüp onunla alay etmeye başlamışlar. İmparator onları susturmuş. Ling'e bakıp kalabalığa doğru dönmüş. "Yeni imparatorunuzu selamlayın. Adı Ling'" demiş. Ling inanamamış. Çünkü tohumunu bile yetiştirememiş, nasıl imparator olurmuş? İmparator devam etmiş:"Bir yıl önce burada herkese bir tohum verdim. Siz ekip, sulayıp bir yıl sonra getirecektiniz. Ama hepinize kaynamış tohum vermiştim. Asla büyümeyecek olan... Ancak Ling'in dışında herkes ağaçlar, bitkiler ve çiçekler getirdi; çünkü tohumun büyümediğini fark edince hepiniz onu bir başka tohumla değiştirdiniz. Oysa sadece Ling, içinde benim verdiğim tohum olan boş saksıyı getirme cesaret ve dürüstlüğünü gösterdi. Onun için yeni imparatorunuz o olacak!”