HARMONĠK ELĠMĠNASYON SĠSTEMĠ TASARIM VE UYGULANMASI BarıĢ ÇELĠK YÜKSEK LĠSANS TEZĠ ELEKTRĠK ELEKTRONĠK MÜHENDĠSLĠĞĠ GAZĠ ÜNĠVERSĠTESĠ FEN BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ EKĠM 2010 ANKARA BarıĢ ÇELĠK tarafından hazırlanan HARMONĠK ELĠMĠNASYON SĠSTEMĠ TASARIM VE UYGULANMASI adlı bu tezin Yüksek Lisans tezi olarak uygun olduğunu onaylarım. Prof.Dr.M.Cengiz TAPLAMACIOĞLU ………………………………….. Tez DanıĢmanı, Elektrik-Elektronik Müh. A.D. Bu çalıĢma, jürimiz tarafından oy birliği ile Elektrik-Elektronik Mühendisliği Ana Bilim Dalında Yüksek Lisans Tezi olarak kabul edilmiĢtir. Prof.Dr.M.Cengiz TAPLAMACIOĞLU ………………………………….. Elektrik-Elektronik Müh. A.D., Gazi Üniversitesi Yrd.Doç.Dr.M.Hüsnü SAZLI ………………………………….. Elektronik Müh. A.D., Ankara Üniversitesi Yrd.Doç.Dr.Fırat HARDALAÇ ………………………………….. Elektrik-Elektronik Müh. A.D., Gazi Üniversitesi Tarih : 28 / 10 / 2010 Bu tez ile G.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü Yönetim Kurulu Yüksek Lisans derecesini onamıĢtır. Prof.Dr.Bilal TOKLU Fen bilimleri Enstitüsü Müdürü ………………………………….. TEZ BĠLDĠRĠMĠ Tez içindeki bütün bilgilerin etik davranıĢ ve akademik kurallar çerçevesinde elde edilerek sunulduğunu, ayrıca tez yazım kurallarına uygun olarak hazırlanan bu çalıĢmada orijinal olmayan her türlü kaynağa eksiksiz atıf yapıldığını bildiririm. BarıĢ ÇELĠK iv HARMONĠK ELĠMĠNASYON SĠSTEMĠ TASARIM VE UYGULANMASI (Yüksek Lisans Tezi) BarıĢ ÇELĠK GAZĠ ÜNĠVERSĠTESĠ FEN BĠLĠMLERĠ ENSTĠTÜSÜ Ekim 2010 ÖZET Teknolojideki geliĢmeler ile birlikte elektrik Ģebekelerinde değiĢik karakterlerde yükler ortaya çıkmıĢ, buna bağlı olarak elektrik kalitesinde istenmeyen durumlarla karĢılaĢılması kaçınılmaz hale gelmiĢtir. Güç kalitesinden bahsedebilmek için öncelikle süreklilik, limitlerde gerilim, limitlerde frekans, ve gerilim ve akımda düzgün sinüs dalgası formunun sağlanabilmesi gerekmektedir. Literatürde nonlineer yüklerin özellikle dağıtım Ģebekelerinde gerilim ve akım dalga Ģekillerinde bozunuma neden olduğu bilinmektedir. Bu nonlineer yüklere örnek olarak güç elektroniği elemanları, transformatörler, ark fırınları, statik VAR kompanzatörleri vb. elemanlar sayılabilir. Bu tez çalıĢmasında pasif harmonik filtreler kullanarak ortaya çıkan harmonik distorsiyonu azaltmak hedeflenmiĢtir. Bu tez çalıĢmasında; doğrusal olmayan bir yükün oluĢturduğu harmoniklerin azaltılması; Matlab ile yapılan simulasyon ile sağlanmıĢ, sonrasında simule edilen sistem pratikte uygulanarak karĢılaĢtırmalı sonuçları sunulmuĢtur. Bilim Kodu Anahtar Kelimeler Sayfa Adedi Tez DanıĢmanı : 905.1.150 : Enerji kalitesi, harmonikler, pasif filtreler : 111 : Prof. Dr.M. Cengiz TAPLAMACIOĞLU v DESIGN AND IMPLEMENTATION OF A HARMONICS ELIMINATION SYSTEM (M.Sc. Thesis) BarıĢ ÇELĠK GAZĠ UNIVERSITY INSTITUTE OF SCIENCE AND TECHNOLOGY October 2010 ABSTRACT Industrial developments have caused new loads which have different characters in electrical network. Therefore unexpected situations in power quality became inevitable. To be able to discuss about the power quality, first of all, continuity of the system, voltage and frequency in limits and providing smooth sinewave form are required. In the literature, it is well known that the non-linear loads cause distortion in especially voltage and current wave form. Some examples of these non-linear loads are; power electronics elements, transformators, arc furnaces, static VAR compensators, etc. The aim of this thesis is to reduce harmonic distortion by using passive harmonic filters. The reduction of harmonics which constituted by a non-linear load have been accomplished via Matlab simulation method and afterwards, the simulated model examined on designed practical simulation which includes comparative analysis of filtered and non-filtered systems have been given. Science Code Key Words Page Number Adviser : 905.1.150 : Energy quality, harmonics, passive filters : 111 : Prof. Dr. M. Cengiz TAPLAMACIOĞLU vi TEġEKKÜR ÇalıĢmam sırasında tüm yoğunluğuna rağmen bana zaman ayıran ve bilgi birikiminden yararlanmamı sağlayan değerli hocam Prof.Dr.M.Cengiz TAPLAMACIOĞLU’na saygı ve Ģükranlarımı arz ederim. YaĢantım boyunca, yanımda olduklarını eksilmeyen destekleriyle hissettiren aileme, sevgili eĢime ve yaĢam sevincim, kızım Ekin’ime en içten sevgi ve minnet duygularımla. vii ĠÇĠNDEKĠLER Sayfa ÖZET........................................................................................................................... iv ABSTRACT ................................................................................................................ v TEġEKKÜR ................................................................................................................vi ĠÇĠNDEKĠLER .......................................................................................................... vii ÇĠZELGELERĠN LĠSTESĠ ...................................................................................... ..xi ġEKĠLLERĠN LĠSTESĠ ........................................................................................... .xii RESĠMLERĠN LĠSTESĠ ........................................................................................... xiv SĠMGELER VE KISALTMALAR ............................................................................xv 1. GĠRĠġ .......................................................................................................................1 2. ELEKTRĠK ENERJĠSĠNDE KALĠTE KAVRAMI.................................................2 2.1. Elektrik Enerjisinde Kalite Kavramı ............................................................... 2 2.2. Elektrik Enerjisinde Kalite Bozulma Tanımları .............................................. 3 2.2.1. Kısa süreli gerilim kesintileri (Outage) ................................................ 3 2.2.2. Gerilim çökmesi (Voltage Sag) ............................................................ 3 2.2.3. Gerilim yükselmesi (Voltage Swell) .................................................... 4 2.2.4. Fliker ..................................................................................................... 4 2.2.5. Transientler ............................................................................................ 5 2.2.6. Gerilimde çentik (Notches) .................................................................. 5 2.2.7. Elektromanyetik giriĢim (EMI) ............................................................ 5 2.2.8. Doğru gerilim bileĢeni ........................................................................... 6 2.2.9. Frekans değiĢimi ................................................................................... 6 2.3. Elektrik Enerjisinde Harmonik Standartları .......................................................... 6 viii Sayfa 3. HARMONĠKLERĠN TANIMI VE ĠLGĠLĠ KAVRAMLAR .................................8 3.1. Harmonik Tanımı ............................................................................................8 3.2. Harmonik Seviyeleri ...........................................................................................9 3.3. Distorsiyon Durumunda Elektriksel Büyüklükler ...............................................10 3.4. Toplam Harmonik Distorsiyonu (THD) .............................................................12 3.5. Toplam Talep Distorsiyonu (TTD) .....................................................................13 3.6. ġekil (Form) Faktörü ...........................................................................................14 3.7. Tepe Faktörü .......................................................................................................14 3.8. Telefon EtkileĢim Faktörü (TEF) ........................................................................14 3.9. Transformatör K-Faktörü ....................................................................................15 3.10. Distorsiyon Güç Faktörü ...................................................................................16 4. HARMONĠKLERĠN MATEMATĠKSEL ANALĠZĠ ........................................... 18 4.1. Fourier Analizi ....................................................................................................18 4.1.1. Fourier katsayılarının analitik yöntemle bulunması .........................................22 4.1.2. Fourier katsayılarının grafik yöntemle bulunması ...........................................24 4.1.3. Fourier katsayılarının ölçme yöntemi ile bulunması ........................................33 4.2. Nonsinüsoidal Büyüklükleri Ġçeren Devrelerin Ġncelenmesi ..............................35 4.2.1. Sinüsoidal gerilim beslemeli lineer olmayan yük devreler ..............................35 4.2.2. Nonsinüsoidal gerilim beslemeli lineer devreler..............................................37 4.2.3. Nonsinüsoidal gerilim beslemeli lineer olmayan yük devreler ........................39 5. HARMONĠK KAYNAKLARI VE HARMONĠKLERĠN ELEKTRĠK GÜÇ SĠSTEMLERĠNE ETKĠLERĠ ....................................................................................41 5.1. Doğrusal Olmayan Elemanlar .............................................................................41 ix Sayfa 5.1.1. Transformatorler ..............................................................................................42 5.1.2. Statik dönüĢtürücüler .......................................................................................46 5.1.3. Generatörler......................................................................................................47 5.1.4. Ark fırınları ......................................................................................................47 5.1.5. Gaz deĢarjlı aydınlatma ....................................................................................48 5.1.6. Statik VAR kompanzatörleri ............................................................................50 5.1.7. Fotovoltaik sistemler ........................................................................................51 5.1.8. Bilgisayarlar .....................................................................................................51 5.1.9. Kesintisiz güç kaynakları .................................................................................52 5.1.10. Doğru akımla enerji iletimi ............................................................................53 5.2. Harmoniklerin Elektrik Enerji Sistemlerine Etkileri...........................................53 5.2.1. Harmoniklerin sisteme etkileri .........................................................................53 5.2.2. Transformatörler üzerine etkileri .....................................................................54 5.2.3. Döner makineler üzerine etkileri ......................................................................55 5.2.4. Ġletim sistemleri üzerine etkileri.......................................................................56 5.2.5. Kondansatör grupları üzerine etkileri...............................................................57 5.2.6. Harmoniklerin direnç üzerindeki etkisi ............................................................59 5.2.7. Harmoniklerin reaktans üzerindeki etkisi ........................................................60 5.2.8. Harmoniklerin kayıplar üzerindeki etkisi.........................................................61 5.2.9. Güç elektroniği elemanları üzerine etkileri ......................................................64 5.2.10. Koruyucu sistemler (Röleler) üzerine etkileri ................................................65 5.2.11. Harmoniklerin yol açtığı rezonans olayları ....................................................66 6. SĠSTEMLERDE HARMONĠKLERĠN ENGELLENMESĠ ................................. 68 x Sayfa 6.1. Aktif Filtreler ......................................................................................................68 6.2. Pasif Filtreler .......................................................................................................71 6.2.1. Seri filtreler ......................................................................................................72 6.2.2. Paralel (ġönt) filtreler .......................................................................................73 7. DENEYSEL BULGULAR VE TARTIġMA .......................................................78 8. SONUÇ VE ÖNERĠLER ................................................................................... ..90 KAYNAKLAR ....................................................................................................... ..92 ÖZGEÇMĠġ ............................................................................................................ ..94 xi ÇĠZELGELERĠN LĠSTESĠ Çizelge Sayfa Çizelge 2.1. IEEE 519’a göre dağıtım sistemleri için akım distorsiyonu limitleri ..... 7 Çizelge 2.2. IEEE 519’a göre maksimum gerilim distorsiyonu oranları .................... 7 Çizelge 4.1. f () değerleri ........................................................................................28 Çizelge 4.2. Temel bileĢen için yapılan hesaplamalar ...............................................29 Çizelge 4.3. 3’üncü harmonik için yapılan hesaplamalar .........................................30 Çizelge 4.4. 5’inci harmonik için yapılan hesaplamalar ...........................................31 Çizelge 5.1. Mıknatıslanma Akımlarının Oranı ........................................................44 Çizelge 5.2. Sıcakta haddelenmiĢ sacların özellikleri ...............................................45 Çizelge 5.3. Kristalleri yönlendirilmiĢ saclar ............................................................46 Çizelge 5.4. Tipik bir ark fırınına ait harmonik değerleri .........................................48 Çizelge 5.5. Fluoresant lamba harmonik distorsiyon değerleri (Akım için) .............49 Çizelge 5.6. Fluoresant lamba harmonik distorsiyon değerleri (Gerilim için) .........50 Çizelge 5.7. Magnetik balastlı fluoresant lamba harmonik spektrumu .....................50 Çizelge 5.8. Tristör kontrollu reaktörde harmonikler ve genlikleri ..........................51 Çizelge 6.1. Aktif ve pasif filtrelerin karĢılaĢtırılması ..............................................77 Çizelge 7.1 Güç faktörü düzeltilmesinde kullanılan KC katsayı tablosu ..................81 xii ġEKĠLLERĠN LĠSTESĠ ġekil Sayfa ġekil 4.1. Grafik metotla fourier analizinin yapılması………………………………24 ġekil 4.2. Analiz edilen dalga……………………………………………………….28 ġekil 4.3. Filtre tipi analog harmonik genlik analiz…………………………………34 ġekil 4.4. Dijital harmonik analizörü………………………………………………..35 ġekil 5.1. Nonlineer olmayan yükler ile harmonik akım kaynakları………………..41 ġekil 5.2. Fotovoltaik Enerji Üretimi Blok ġeması…………………………………51 ġekil 5.3. PC bilgisayarlara ait harmonik distorsiyonu……………………………..52 ġekil 5.4. Kesintisiz güç kaynağının prensip Ģeması………………………………..52 ġekil 5.5. Doğru akım enerji iletim hattının prensip bağlantı Ģeması……………….53 ġekil 6.1. Aktif filtre ile harmoniklerin giderilmesi………………………………...69 ġekil 6.2. Aktif filtre düzenekleri ................................................................................. a) Paralel bağlı aktif filtre, b) Seri bağlı aktif filtre………………………70 ġekil 6.3. Pasif filtre düzenekleri a) Endüktif düĢük geçiren filtre, b) Kapasitif yüksek geçiren filtre .......... 71 ġekil 6.4. Bir devrede seri filtrenin kullanımı .......................................................... 72 ġekil 6.5. Bir devrede paralel filtrenin kullanımı ..................................................... 73 ġekil 6.6. Tek ayarlı filtre ve empedans değiĢimi .................................................... 74 ġekil 6.7. Çift ayarlı filtre ve empedans değiĢimi .................................................... 75 ġekil 6.8. Birinci, ikinci, üçüncü dereceden ve C tipi sönümlü filtreler ................. 76 ġekil 6.9. Yüksek geçiren sönümlü pasif filtre için frekans-empedans iliĢkisi ........ 76 ġekil 7.1. Filtre uygulanmadan önce sistemin THDI seviyesi ............................... 79 ġekil 7.2. Filtre uygulanmadan önce sistemin THDV seviyesi................................79 xiii ġekil Sayfa ġekil 7.3. Filtre uygulanmadan önce sistemin akım-gerilim grafiği ……...……...80 ġekil 7.4. Sistemin Matlab Simulink ile yapılmıĢ simülasyonu…………………..80 ġekil 7.5. Filtre uygulamasından sonra sistemin THDI seviyesi ...……...………..84 ġekil 7.6. Filtre uygulamasından sonra sistemin THDV seviyesi ...…..………..…85 ġekil 7.7. Filtre uygulaması sonrası sistemin akım-gerilim grafiği ……...…….…85 ġekil 7.8. Filtreden önce sistemin akım-gerilim grafiği ……………...……….…86 ġekil 7.9. Filtreden önce sisteme ait akım harmoniği frekans spektrumu….….…86 ġekil 7.10. Filtreden önce sisteme ait gerilim harmoniği frekans spektrumu.……..87 ġekil 7.11. Filtreden sonra sisteme ait akım-gerilim grafiği …………...……….…87 ġekil 7.12. Filtreden sonra sisteme ait akım harmoniği frekans spektrumu…….…88 ġekil 7.13. Filtreden sonra sisteme ait gerilim harmoniği frekans spektrumu….…88 xiv RESĠMLERĠN LĠSTESĠ Resim Sayfa Resim 4.1 Uygulanan filtre devresinin resmi ............................................................89 xv SĠMGELER VE KISALTMALAR Bu çalıĢmada kullanılmıĢ bazı simge ve kısaltmalar, açıklamaları ile birlikte aĢağıda sunulmuĢtur. Simgeler Açıklama f Frekans DC Doğru Akım AC Alternatif Akım h Harmonik Derecesi t Zaman T Peryot pftoplam Toplam Güç Faktörü pfdist. Distorsiyon Güç Faktörü IK Kısa Devre Akımı I1 Temel BileĢen Akımı n Harmonik Mertebesi D Distorsiyon Gücü C Kompanzasyon Sisteminin Kapasitansı P Aktif Güç S Görünür Güç Q Reaktif Güç U ġebeke Gerilimi K K Faktörü Gerilimim Faz Açısı Açısal Frekans I Akım v(t), i(t) Periyodik DeğiĢen Gerilim Fonksiyonunun Ani Değerleri ve Akım xvi Vn, In Periyodik DeğiĢen Gerilim ve Akım Fonksiyonunun n’inci Harmoniğe ait Etkin Değerleri L Endüktans X Reaktans Kısaltmalar Açıklama IEEE Instıtute of Electrical and Electronics Engineers (USA) IEC International Electrotechnic Commission THD Toplam Harmonik Distorsiyon THDV Gerilimin Toplam Harmonik Distorsiyonu THDI Akımın Toplam Harmonik Distorsiyonu TDD Toplam Talep Distorsiyonu PCC Besleme Noktası IGBT Integrated Gate Bipolar Transistor UPS Uninterruptable Power Supply TEF Telefon EtkileĢim Faktörü EMI Electromagnetic Interferance 1 1. GĠRĠġ Elektrik enerjisi en temiz, kontrolü ve kullanımı en kolay enerjidir. Bu haliyle yaĢam döngüsünün devamı açısından vazgeçilmezlerden biri olarak yerini almıĢtır. Günümüzde elektrik enerjisi termik, hidroelektrik, nükleer santraller yoluyla üretilebildiği gibi rüzgar, güneĢ ıĢığı ve biyokütle gibi yenilenebilir enerjilerden de elde edilebilmektedir. Üretilen bu enerji Generatör, Transformatör, Ġletim ve Dağıtım Hattından oluĢan Elektrik ġebekesi ile üretim noktasında yükseltilerek yüke kadar ulaĢtırılır. Elektrik ġebekesinin son noktasında yük diğer bir deyiĢle tüketici yer almaktadır. ÇeĢitli yollarla üretilerek tüketicinin kullanımına sunulan Elektrik Enerjisi bu yönüyle ürün tanımının içine girer. Bu nedenle bir ürün olan Elektrik Enerjisi de belirli kalite standartlarını taĢımalıdır. Enerji kalitesinin Elektrik ġebekesinin her noktasında tanımlanması mümkündür, ancak tüketici için önem taĢıyan besleme noktasındaki (PCC) kalitedir. Elektrik Enerjisinde kalite genel olarak limitlerde genlik, limitlerde frekans, sürekli ve bozulmamıĢ bir sinüzoidal gerilimin varlığı olarak ifade edilebilir. Üç fazlı sistemlerde ise her faz eĢit genlikte olmalı ve aralarında 1200 faz farkı olmalıdır. Fakat sanayinin ve buna bağlı olarak üretim yöntemlerinin geliĢmesi ile enerji kalitesini bozucu yüklerde çeĢitlenmiĢ ve artmıĢtır. 2 2. ELEKTRĠK ENERJĠSĠNDE KALĠTE KAVRAMI 2.1 Elektrik Enerjisinde Kalite Kavramı Elektrik enerjisini üreten, ileten ve dağıtan kuruluĢların görevi kesintisiz, ucuz ve kaliteli bir hizmeti tüketicilerine sunmaktır. Bir güç sisteminde akım ve gerilim; istenilen genlikte, 50 Hz frekansında, sinüs formunda değiĢim göstermelidir. Yerel Ģebeke operatörü bu beslemeyi kendi kontrolü dıĢındaki bazı problemler sebebiyle ideal düzeyde tutamaz ve belirli sınırlar içinde kalmasına çalıĢır. Güç kalitesi problemleri de frekans, gerilim veya dalga Ģeklinin bu verilen sınırlar dıĢına çıkmasıyla baĢlar. IEEE 1159 (1998) standardına göre güç kalitesi, kaynak gerilimin sinüsoidal dalga Ģeklinde bozulma miktarı ile tanımlanmaktadır. Enerji kalitesi; enerjinin sabit gerilimde, sabit frekansta, sinüsoidal formda ve sürekli olması olarak tanımlanabilir. Ancak bu tür enerji pratikte bir takım zorluklara yol açar. Güç sistemine bağlanan bazı elemanlar ve bunların yol açtığı olaylar sebebiyle tam sinüsoidal formdan sapma genellikle harmonik adı verilen bileĢenlerin ortaya çıkması ile ifade edilir ve buna sebep olan etkenlerin baĢında elektrik devrelerinde kullanımı gittikçe yaygınlaĢan nonlineer, doğrusal empedans göstermeyen elemanlar gelir. Ancak üretilen enerjinin gerilime etkide bulunabileceği düĢünüldüğünde, enerji kalitesi kavramı üzerinde yapılan belirlemelerin büyük çoğunlukla sistem gerilimi hakkında olduğu görülür. Her ne kadar kısa devre olayında olduğu gibi büyük akım değiĢiklikleri gerilimde de önemli farklılaĢmalara neden olsa da temel ölçüt gerilimdir [1]. Kullanıcı açısından enerji kalitesi sorunu “Kullanıcı aletlerinin yanlıĢ veya hiç çalıĢmamasına neden olacak gerilim, akım ve frekanstaki değiĢmeler” olarak 3 tanımlanabilir [1]. Tüketiciye sunulan enerjinin kaliteli olmasının kesintileri minumuma indireceği ve dolayısıyla iĢletmede verimliliği artıracağı kesindir. Elektrik ġebekelerinde birçok farklı biçimde bozulmalar meydana gelebilmektedir. ġebekedeki bozukluklar aĢağıdaki Ģekillerde ortaya çıkabilir. 2.2 Elektrik Enerjisinde Kalite Bozulma Tanımları 2.2.1 Kısa süreli gerilim kesintileri (Outage) ġebeke arızaları nedeniyle ortaya çıkan ve en az bir yarım dalga boyu süresince gerilim değerinin sıfır olmasıyla görülen bir durumdur. Kısa süreli gerilim kesintilerinde süresine bağlı olarak ani, bir anlık ve geçici tip olmak üzere üç farklı tipten söz etmek mümkündür [1]. 2.2.2 Gerilim çökmesi (Voltage Sag) Gerilim çökmesi 10 ms ile 1 dakikalık süre boyunca anma geriliminin etkin değerinin % 10’u ile % 90’ı arasındaki bir değere düĢmesi olarak tanımlanır. % 10’luk bir gerilim çökmesi gerilimin etkin değerindeki % 10’luk bir azalma ile 0,9 birim değerlik değere düĢmesi anlamına gelmektedir. Gerilim çökmesi endüstriyel ve ticari tüketicilerin en çok karĢılaĢtığı ve etkilendiği olaylardan biridir [1]. Gerilim çökmeleri enerji dağıtım sisteminde arızalar, sisteme bağlı yüklerin aniden artması, atmosferik olaylar veya asenkron motor gibi büyük bir yükün devreye girmesi sonucunda oluĢabilmektedir. Enerji sisteminde arızaları önlemek mümkün değildir. Yıldırım ve benzeri bir olay sonucu gerilim çökmesi meydana geldiğinde, gerilim anma değerinin % 50’sine kadar olan değere 4 veya 7 peryodluk süre için düĢebilir. Bu gerilim seviyesinde birçok yük devre dıĢı kalır. Gerilim çökmesinin 4 sonucunda oluĢabilecek durumlardan birisi yüklerin özellikle motorların devreden çıkması veya verimlerin düĢmesidir. Gerilim çökmelerine karĢı cihazların duyarlılığı rastgele oluĢabilir. Gerilimle ilgili bozulmaların % 87’si gerilim çökmeleri ile ilgilidir [1]. Enerji iletim ve dağıtım sisteminde meydana gelen arızaların büyük bir çoğunluğu tek faz nötr arızalarıdır. 2.2.3 Gerilim yükselmesi (Voltage Swell) Anlık gerilim yükselmesi, 10 ms ile 1 dakikalık süre boyunca anma geriliminin etkin değerinin % 10’u ile % 80’i arasındaki bir değere anlık olarak yükselmesi olarak tanımlanır. Gerilim yükselmesi sistemde meydana gelen arızalar, büyük bir yükün devreden çıkması veya büyük bir kapasitör bankın devreye girmesi durumunda ortaya çıkabilir. Bir arıza süresince oluĢan anlık gerilim yükselmesi sistem empedansına, arızanın yerine ve topraklamaya bağlıdır. Bu olayın etkisi, aĢırı ısınmadan dolayı cihaz arızalarıdır [1]. 2.2.4 Fliker Fliker IEC 161-08-13 standardı uyarınca luminans veya spektral dağıtımı zamanla dalgalanan bir ıĢık uyarıcısı tarafından endüklenen görsel doyumda kararsızlık izlenimi olarak tanımlanabilir. Bu tanımı biraz açmak gerekirse; gerilim dalgalanması lambaların luminansında fliker diye adlandırılan görsel olguya neden olabilen değiĢikliklere yol açar. Fliker olgusu belli bir eĢik değerin üzerinde rahatsız edici olmaktadır. Dalgalanmanın genliğinin artıĢıyla rahatsızlık çok hızlı bir Ģekilde artar. Hatta belli tekrarlama 5 oranlarında, küçük genlikler bile rahatsız edici olabilir [1]. Fliker’in ortaya çıkma nedeni ark fırını gibi dalgalı aĢırı yüklerdir. 2.2.5 Transientler Transient olgusu birkaç milisaniye veya daha az süren, çoğunlukla yüksek sönümlü, kısa süreli salınımlı veya salınımsız fazla gerilim olarak nitelendirilebilir [1]. Geçici fazla gerilimler genellikle yıldırım, anahtarlama veya sigortaların çalıĢmasından kaynaklanırlar. Geçici fazla akımın yükselme süresi bir mikro saniyeden birkaç milisaniyeye kadar değiĢkenlik gösterebilir. 2.2.6 Gerilimde çentik (Notches) ġebeke geriliminin bir tam dalgasında, doğrultucu darbe sayısı kadar tekrarlanan çökmelerdir. Gerilim dalgasında tekrarlı çentik biçimi kırpılmalar doğrultucuları besleyen trafo ve hat endüktansının anahtarların aktarımını geciktirmesi ile ortaya çıkar [1]. 2.2.7 Elektromanyetik giriĢim (EMI) Elektromanyetik giriĢim; sinüs dalgasına çok yüksek frekanslı dalgaların binmesidir. Yüksek frekanslı gürültü olarak da ifade edilebilir. Hem Ģebeke hattından hem de elektromanyetik dalga olarak ortama yayılabilir [1]. EMI oluĢumunun nedenleri olarak anahtarlamalı güç kaynakları, motor kontrol devreleri, telsiz yayınları ve güç hatları üzerinden yapılan haberleĢmelerden bahsedilebilir. Harmoniklerden farkı frekansının çok yüksek oluĢudur. 6 2.2.8 Doğru gerilim bileĢeni Alternatif gerilimin, pozitif yarım dalga ve negatif yarım dalga alanlarının birbirine eĢit olmamasıdır. 2.2.9 Frekans değiĢimi Frekansın anma değerinden sapmasıdır. Nedeni elektrik Ģebekesi ve generatörlerin ayar düzeneklerinin yetersizliğidir. 2.3 Elektrik Enerjisinde Harmonik Standartları Elektrik enerji sistemlerinde bulunan harmoniklerinin miktarını sınırlamak maksadıyla kullanılan iki ayrı yöntem vardır. Bunlardan birincisi, IEC (International Electrotechnic Commission) tarafından da tercih edilen herhangi bir doğrusal olmayan yükün bağlandığı noktada uygulanan yöntemdir, ikinci yöntem, ise IEEE (Institute of Electrical And Electronics Engineers) tarafından benimsenen, birden fazla doğrusal olmayan yükün beslendiği bir veya daha fazla merkezi noktada uygulanan bir yöntemdir [2]. IEC tarafından öngörülen sınırlama mantığında, tek tek her bir yükten kaynaklanan harmoniklerin sınırlandırılması söz konusudur. Böylece harmoniklerin toplamsal etkisinin de sınırlandırılacağı kabulüne dayanır. Bu mantık düĢünsel bazda etkin olmakla birlikte uygulamada harmonik sınırlamalar için yapılan kabuller nedeniyle gerçekle oldukça çeliĢmektedir. IEEE tarafından öngörülen sınır ölçütler hem akım ve hem de gerilim harmoniklerine sınırlar getirmeleri bakımından daha etkin ve sınırlayıcı olarak görülmektedir [2]. Birçok ülkede harmoniklerin sınırlandırılması için toplam harmonik distorsiyonu 7 (THD) kriterine göre çeĢitli standartlar mevcuttur. Müsaade edilen maksimum gerilim ve akım distorsiyonu IEEE (standart 519-1992)’de belirtilmiĢtir. Buna göre birçok endüstriyel tesis için maksimum müsaade edilen THD % 5, herhangi bir harmonik bileĢen içinse % 3’tür [11]. IEEE (519-1992)’nin dağıtım sistemleri için akım distorsiyonu limitleri Çizelge 2.1. de, gerilim distorsiyonu limitleri ise Çizelge 2.2. de verilmiĢtir. Çizelge 2.1. IEEE 519’a göre dağıtım sistemleri için akım distorsiyonu limitleri IK/I1 <11 11≤h<17 17≤h<23 23≤h<35 35≤h THD <20 4 2 1.5 0.6 0.3 5 20<50 7 3.5 2.5 1 0.5 8 50<100 10 4.5 4 1.5 0.7 12 100<1000 12 5.5 5 2 1 15 >1000 15 7 6 2.5 1.4 20 IK : Kısa devre akımını I1 : Temel bileĢen akımını h : Harmonik derecesini göstermektedir Çizelge 2.2. IEEE 519’a göre maksimum gerilim distorsiyon oranları Maksimum Distorsiyon (%) Sistem Gerilimi <69 kV 69-138 kV >138 kV Tek Harmonik Değeri 3,0 1,5 1,0 Toplam Harmonik Değeri 5,0 2,5 1,5 8 3. HARMONĠKLERĠN TANIMI VE ĠLGĠLĠ KAVRAMLAR 3.1 Harmonik Tanımı Günümüzde endüstriyel sistemlerin modernizasyonu ve elektriksel cihaz ve makinalar hakkında çok fazla bilgi sahibi olunması, güç elektroniğinde de oldukça büyük bir geliĢmeye imkân tanımıĢtır. IGBT gibi Bu geliĢim sonucu, tristör ve yüksek frekanslarda anahtarlama yapabilen sistemler endüstride oldukça sık kullanılmaya baĢlanmıĢtır. Bu sistemler, elektriksel karakteristiklerinden dolayı lineer olmayan (Non-lineer) yüklere ihtiyaç duyarlar. Lineer olmayan yük, akımı ile gerilimi arasında bir iliĢki olmayan yük demektir. Yük kaynağı olan gerilim ve akım eğrileri sinüsoidal değildir. Fourier analizine göre, sinüsoidal olmayan bu terimler harmonik olarak adlandırılırlar [3]. Enerji dağıtım sistemlerinde sinüs formundaki bir gerilim kaynağı yarı iletken teknolojiye sahip bir sisteme uygulanırsa (DC veya AC Sürücü, UPS, vb.) sistemin vereceği akım cevabı kare dalga Ģeklinde olacaktır [4]. Sinüs formunda ve sistem empedansı oranında genliğe sahip olması gereken bu akım dalga Ģeklinin kare dalga olmasının nedeni içerdiği temel Ģebeke frekansı dıĢındaki sinüs dalgalarıdır. Temel Ģebeke frekansı (50 Hz) dıĢındaki diğer sinüs formundaki bu akımlara “Harmonik” denir. Harmonikler genel olarak doğrusal olmayan elemanlar ile nonsinüsoidal kaynaklardan herhangi birisi veya bunların ikisinin sistemde bulunmasından meydana gelirler. Akım-gerilim karakteristiği doğrusal olmayan elemanlara nonlineer elemanlar denir. Harmonikli akım ve gerilimin güç sistemlerinde bulunması, sinüsoidal dalganın bozulması anlamına gelir. Bozulan dalgalar 9 nonsinüsoidal dalga olarak adlandırılır. Bu dalgalar, fourier analizi yardımıyla temel frekans ve diğer frekanslardaki bileĢenler cinsinden ifade edilebilir. Bu analiz ile nonsinüsoidal dalgalar, frekansları farklı sinüsoidal dalgaların toplamı Ģeklinde matematiksel olarak yazılabilir. Bu sayede harmoniklerin analizi kolaylıkla yapılabilir. Harmonikler güç sistemlerinde; ek kayıplar, ek gerilim düĢümleri, rezonans olayları, güç faktörünün değiĢmesi vb. gibi teknik ve ekonomik problemlere yol açar [5]. 3.2 Harmonik Seviyeleri Yukarıda bahsedilen yarı iletken teknolojiye sahip olan bir cihazın üreteceği harmonik akımların hangileri ve hangi mertebelerde olduğu bu cihazın darbe sayısına yani içerdiği tristör veya diyot gibi elemanların adetlerine bağlıdır. Günümüz 3 fazlı elektrik teknolojisinde diyot ve tristörler bir cihaz içerisinde 6 adet veya 12 adet kullanılarak 6 darbeli veya 12 darbeli sistemler olarak adlandırılırlar. 6 darbeli bir sistem için; 𝑛 = ℎ𝑞 ± 1 (3.1) Formülünde h: darbe sayısı, q: sıra ile ilerleyen tam sayı olmak üzere; n= 6 x 1±1= 5 ve 7 n= 6 x 2±1=11 ve 13 n= 6 x 3±1=17 ve 19 n= 6 x 4±1= 23 ve 25 gibi harmonik akımlar üretilecektir [6]. Üretilecek b u harmoniklerin temel Ģebeke frekansındaki akıma olan yüzdesel değerleri ise; 10 %= 100 𝑛 (3.2) formülü ile hesaplanabilir. Örnek; 5’inci Harmonik yüzdesel değeri % = 100 / 5 = % 20 7’nci Harmonik yüzdesel değeri % = 100 / 7 = % 15 11’inci Harmonik yüzdesel değeri % = 100 / 11 =%9 13’üncü Harmonik yüzdesel değeri % = 100 / 13 =%8 17’nci Harmonik yüzdesel değeri % = 100 / 17 =%6 19’uncu Harmonik yüzdesel değeri % = 100 / 19 =%5 23’üncü Harmonik yüzdesel değeri % = 100 / 23 =%4 25’inci Harmonik yüzdesel değeri % = 100 / 25 =%4 3.3 Distorsiyon Durumunda Elektriksel Büyüklükler Bir fazlı sistemlerde ani güç, gerilim ve akımın ani değerlerinin çarpımına eĢittir. 𝑝 𝑡 =𝑣 𝑡 𝑖 𝑡 (3.3) Gerilim ve akımın ani değerleri, 𝑣 = 2𝑉 sin 𝜔𝑡 (3.4) 𝑖 = 2𝐼 sin 𝜔𝑡 − 𝜑 (3.5) olduğu varsayıldığında ani güç ifadesi, 11 𝑝 = 2𝑉𝐼 sin 𝜔𝑡 sin 𝜔𝑡 − 𝜑 = 𝑉𝐼 cos 𝜑 − 𝑉𝐼 cos(2𝜔𝑡 − 𝜑) = 𝑃 − 𝑃 cos 2𝜔𝑡 − 𝑄 sin 2𝜔𝑡 (3.6) olur. Burada; 𝑝 = 𝑉𝐼 cos 𝜑 (3.7) 𝑄 = sin 𝜑 (3.8) olarak tanımlanır. Harmonik içeren gerilimin en genel durumda, M 𝑣 𝑡 = 2 𝑉𝑚 cos 𝑚𝜔𝑡 + 𝛼𝑚 (3.9) m=1 Ģeklinde olduğu ve harmonik içeren akımın da N 𝑖 𝑡 = 2 𝐼𝑛 cos 𝑛𝜔𝑡 + 𝜃𝑛 (3.10) n=1 olduğu kabul edilirse ani güç, ∞ ∞ 𝑝 𝑡 = 2𝑉𝑚 𝐼𝑛 cos 𝑚𝜔𝑡 + 𝛼𝑚 cos 𝑛𝜔𝑡 + 𝜃𝑛 𝑚 =1 𝑛=1 biçiminde yazılabilir. Bu eĢitlik düzenlendiğinde; (3.11) 12 ∞ 𝑝 𝑡 = 𝑉𝑚 𝐼𝑚 cos 𝜃𝑚 (1 + cos 2𝑚𝜔𝑡 + 2𝛼𝑚 − 𝑉𝑚 𝐼𝑚 sin 𝜃𝑚 sin 2𝑚𝜔𝑡 + 2𝛼𝑚 + 𝑚 =1 ∞ ∞ 𝑉𝑚 𝐼𝑛 cos 𝜃𝑛 {cos( 𝑚 − 𝑛 𝜔𝑡 + 𝛼𝑚 − 𝛼𝑛 ) + cos( 𝑚 + 𝑛 𝜔𝑡 + 𝛼𝑚 + 𝛼𝑛 )} − 𝑚 =1 𝑛=1 𝑚 ≠𝑛 ∞ ∞ 𝑉𝑚 𝐼𝑛 sin 𝜃𝑛 {sin( 𝑚 + 𝑛 𝜔𝑡 + 𝛼𝑚 + 𝛼𝑛 ) − sin( 𝑚 − 𝑛 𝜔𝑡 + 𝛼𝑚 − 𝛼𝑛 )}) 𝑚 =1 𝑛=1 𝑚 ≠𝑛 (3.12) elde edilir. Bu eĢitliklerden de görüldüğü gibi gerilim ve akımın harmonik içermesi durumunda ani güçte dört bileĢen ortaya çıkmaktadır. BileĢenlerden biri doğru bileĢen olup, diğerleri Ģebeke frekansının iki katı frekansta salınan bileĢenlerden oluĢmaktadır. Ani güç ifadesinin ortalama değeri alınırsa, ∞ 𝑃= 𝑉𝑚 𝐼𝑚 cos 𝜃𝑚 (3.13) m=1 elde edilir. Ani gücün ortalaması sonucunda elde edilen değer ile her bir harmoniğin ortalama güçlerinin toplamı aynıdır. Dolayısıyla harmonikler aktif gücün hesabına etki etmemektedir. 3.4 Toplam Harmonik Distorsiyonu (THD) Harmonik büyüklüklerin sınırlanmasını amaçlayan standartlarda çok kullanılan toplam harmonik distorsiyonu gerilim ve akım için sırasıyla, 𝑇𝐻𝐷𝑉 = ∞ 2 𝑛=2 𝑉𝑛 𝑉1 𝑇𝐻𝐷𝐼 = ∞ 2 𝑛 =2 𝐼𝑛 𝐼1 (3.14) ifadelerinden yararlanılarak bulunur. Görüldüğü gibi THD, harmonik bileĢenlerin etkin değerlerinin temel bileĢen etkin değerine oranıdır ve genellikle yüzde olarak 13 ifade edilir. Bu değer, harmonikleri içeren periyodik dalga Ģeklinin tam bir sinüs dalga Ģeklinden sapmasını belirlemede kullanılır. Sadece temel frekanstan oluĢan tam bir sinüs dalga Ģekli için THD sıfırdır. Toplam harmonik distorsiyonunun gerilim için diğer ifadeleri; 𝑉 2 − 𝑉12 𝑇𝐻𝐷 = 𝑉1 1 𝐼 2 − 𝐼12 𝑇𝐻𝐷 = 𝐼1 2 1 2 (3.15) ve benzer Ģekilde, n’inci harmonik mertebesindeki gerilim ve akım için tekli harmonik distorsiyonları sırasıyla, 𝐻𝐷𝑉 = 𝑉𝑛 𝑉1 𝐻𝐷𝐼 = 𝐼𝑛 𝐼1 (3.16) olarak tanımlanır. 3.5 Toplam Talep Distorsiyonu (TTD) Toplam talep distorsiyonu, bir yüke ait değer olup toplam harmonik akım distorsiyonu olarak aĢağıdaki gibi tanımlanır: 𝑇𝑇𝐷 = ∞ 2 𝑛=2 𝐼𝑛 𝐼𝐿 (3.17) Burada IL yük tarafından besleme sisteminin ortak bağlantı (PCC) noktasından çekilen temel frekanslı maksimum akımdır. Pratikte ilgili Ģebeke için genellikle 1 yıl öncesinden baĢlanarak hesaplamanın yapılacağı ana kadar olan süre zarfında yük tarafından talep edilen maksimum akımların ortalaması olarak hesaplanır. 14 3.6 ġekil (Form) Faktörü Nonsinüsoidal bir dalga için Ģekil faktörü: kf = Etkin Değer / Ortalama Değer olarak tanımlanır. BozulmuĢ sinüzoidal bir dalganın bozulma ölçütünü verecek olan bu faktör, sinüsoidal bir dalga için; 𝑇𝐻𝐷 = 𝐼𝐻 𝐼𝐹 (3.18) olarak hesaplanır. 3.7 Tepe Faktörü Bu faktör, nonsinüsoidal akım veya gerilimin tepe değeri ile temel bileĢenin etkin değeri arasında tanımlanır. Harmonik bileĢenlerin en basit biçimde ortaya konmasını sağlayan bu faktör; Tepe Faktörü = Tepe Değer / Temel BileĢenin Etkin Değeri eĢitliği ile hesaplanır. Sinüsoidal bir dalga için bu değer, 2 dir. 3.8 Telefon EtkileĢim Faktörü (TEF) Elektrik enerji sistemindeki harmonik akım ve gerilimlerinden kaynaklanan telefon gürültü değerinin belirlenmesine yarayan bir büyüklüktür. TEF değeri, telefon sisteminin ve insan kulağının değiĢik frekanslardaki gürültüye olan duyarlılığına dayalı olarak ayarlanır. Bu büyüklük gerilim için; 15 𝑇𝐸𝐹𝑉 = ∞ 𝑛=1 𝑤𝑛 𝑉𝑛 2 𝑉𝑒𝑓 (3.19) ve akım için; 𝑇𝐸𝐹𝐼 = ∞ 𝑛=1 𝑤𝑛 𝐼𝑛 2 𝐼𝑒𝑓 (3.20) Ģeklinde bulunur. Burada wn , n’inci mertebeden harmonik frekansı için iĢitsel ve endüktif kuplaj etkisini yapılan hesaba katan bir katsayıdır [24]. 3.9 Transformatör K-Faktörü Transformatörlerin lineer olmayan yükleri beslemesi sonucu transformatör üzerinden akan yük akımı, harmonik bileĢenleri içerir. Standart transformatörlerin harmonik akımlarına bağlı olarak nominal gerilim ve akım değerlerinde meydana gelen düĢüĢlerin belirlenmesinde kullanılan bir büyüklüktür. Bu değer anma gücü 500 kVA’nın altında olan transformatörler için tanımlanmıĢtır. Diğer bir deyiĢle, transformatör K-faktörü, harmonik akımlar mevcut olduğu zaman standart transformatörlerin yüklenme kapasitesindeki azalma miktarlarını hesaplamak için kullanılan bir kavramdır [24]. Doğrusal olmayan yükleri besleyen bir transformatör için K-Faktörü; ∞ 𝐾= 𝑛=1 𝐼𝑛 𝑛 𝐼1 2 (3.21) olarak tanımlanır. Transformatörün etkin akımına göre normlaĢtırıldığında, K-Faktörü aĢağıdaki Ģekli alır. 16 𝐾= ∞ 2 𝑛=1 𝑛𝐼𝑛 ∞ 2 𝑛=1 𝐼𝑛 ∞ 𝑛=1 = 𝑛𝐼𝑛 ∞ 𝑛=1 2 = 𝐼2 𝑛 𝐼 𝐼𝑛 2 𝐼1 ∞ 𝑛=1 = 𝐼1 𝑛 𝐼𝑛 2 𝐼1 (3.21) 1 + 𝑇𝐻𝐷𝐼2 Burada I etkin akımı, In n’inci harmonik bileĢen akımını belirtmektedir. 3.10 Distorsiyon Güç Faktörü Harmonikler içeren gerilim ve akımın etkin değerleri; 𝑇𝐻𝐷𝑉 100 2 𝑇𝐻𝐷𝐼 1+ 100 2 𝑉 = 𝑉1 1 + 𝐼 = 𝐼1 (3.23) (3.24) olarak ifade edilebilir. Aynı Ģekilde toplam güç faktörü, gerilim ve akımın toplam harmonik distorsiyon değerleriyle, 𝑃 𝑝𝑓𝑡𝑜𝑝𝑙𝑎𝑚 = 𝑉1 𝐼1 1 + 𝑇𝐻𝐷𝑉 100 2 1+ 𝑇𝐻𝐷𝐼 100 2 (3.25) olarak ifade edilir. Bu eĢitlik aynı zamanda; 𝑝𝑓𝑡𝑜𝑝𝑙𝑎𝑚 = cos 𝜃1 − 𝛿1 𝑝𝑓𝑑𝑖𝑠𝑡 . (3.26) 17 ifadesi ile de verilebilir. Burada ilk terim ( cos(θ1-δ1) ) kayma güç faktörü, ikinci terim (pfdist.) distorsiyon güç faktörü olarak bilinir. Kayma güç faktörü 1’den büyük olamaz. Bu sebeple 𝑝𝑓𝑡𝑜𝑝𝑙𝑎𝑚 ≤ 𝑝𝑓𝑑𝑖𝑠𝑡 . (3.27) olacaktır. Yüksek akım distorsiyonlu tek faz doğrusal olmayan yükler için toplam güç faktörü daha da düĢmektedir. Rezonansa neden olma olasılığından ötürü bu gibi yükler için güç faktörü düzeltici elemanlar kullanılmalıdır. Distorsiyon güç faktörünü iyileĢtirmenin bir baĢka yolu da doğrusal olmayan yükler tarafından üretilen harmonikleri yok etmek için pasif ve aktif filtreler kullanmaktır. 18 4. HARMONĠKLERĠN MATEMATĠKSEL ANALĠZĠ 4.1. Fourier Analizi J. Fourier nonsinüsoidal periyodik dalgaların genlik ve frekansları farklı birçok sinüsoidal dalgaların toplamından oluĢtuğunu, baĢka bir deyiĢle; bütün dalgaların genlik ve frekansları farklı (temel dalga frekansının tam katları) olan sinüsoidal dalgalara ayrılabileceğini göstermiĢtir. Bu Ģekilde elde edilen seriye “Fourier Serisi”, bu seri elemanlarına da “Fourier BileĢenleri” adı verilir [7]. Herhangi bir periyodik dalganın fourier serisine açılabilmesi için Dirichlet koĢulları olarak bilinen koĢulların sağlanması gerekir [24]. 𝑓 𝑡 =𝑓 𝑡+𝑇 ifadesiyle belirlenen devirli herhangi bir fonksiyon Ģu Ģartları sağladığında fourier serisine açılabilir; 1) Fonksiyon süreksiz ise, T periyodu içerisinde sonlu sayıda süreksizlik noktası bulunmalıdır. 2) Fonksiyonun T periyodu için sonlu ortalama değeri bulunmalıdır. 3) Fonksiyonun sonlu sayıda pozitif ve negatif maksimum değerleri olmalıdır. Dirichlet Ģartları olarak adlandırılan bu Ģartlar sağlandığında fonksiyonun fourier açılımı vardır. Elektrik enerji sistemlerindeki dalga Ģekilleri her zaman bu koĢulları sağladığından fourier bileĢenlerinin elde edilmesi mümkündür [7]. 19 Fourier serisinin elde edilme iĢlemi dalga analizi veya harmonik analizi olarak da tanımlanır. Periyodik fonksiyonlar fourier serisine açıldıklarında birinci terimi bir sabit, diğer terimleri ise bir değiĢkenin katlarının sinüs ve cosinüslerinden oluĢan bir seri halinde yazılabilir. Bu tanımdan hareketle T periyot boyunca sinüsten farklı bir biçimde değiĢen f (t) dalgası fourier’e göre; 𝑓 𝑡 = 𝐴0 + 𝐴1 cos 𝑡 + 𝐴2 cos 2𝑡 + 𝐴3 cos 3𝑡 + ⋯ … … … … … … + 𝐴𝑛 cos 𝑛𝑡 + 𝐵1 sin 𝑡 + 𝐵2 sin 2𝑡 + 𝐵3 sin 3𝑡 + ⋯ … … … … . +𝐵𝑛 sin 𝑛𝑡 (4.1) ∞ 𝑓 𝑡 = 𝐴0 + 𝐴𝑛 cos 𝑛𝑡 + 𝐵𝑛 sin 𝑛𝑡 𝑛 =1 (4.2) 𝑓 𝑡 = 𝐶0 + 𝐶1 sin 𝑡 ± 𝜑1 + 𝐶2 sin 2𝑡 ± 𝜑2 + 𝐶3 sin 3𝑡 ± 𝜑3 +. . . … + 𝐶𝑛 sin 𝑛𝑡 ± 𝜑𝑛 (4.3) ∞ 𝑓 𝑡 = 𝐶0 + 𝐶𝑛 sin 𝑛𝑡 ± 𝜑𝑛 𝑛 =1 (4.4) Ģeklinde yazılabilir [9]. Bu denklemlerde; t : Bağımsız değiĢken (elektrik enerji sistemlerinde t = wt olmaktadır.) A0 : “0” indisi ile gösterilen sabit terim (doğru veya ortalama değer olup literatürde A0 yerine 𝐴0 2 ’de kullanılmaktadır.) “1” indisi ile gösterilen birinci terime, temel bileĢen adı verilir. Temel bileĢen aynı zamanda tam sinüsoidal dalgaya karĢılık düĢen dalgayı belirler. 2, 3, 4,…, n indisi ile gösterilen bileĢenlere ise harmonik adı verilmektedir. 20 𝐴1 , 𝐴2 , 𝐴3 , … . . , 𝐴𝑛 , 𝐵1 , 𝐵2 , 𝐵3 , … … , 𝐵𝑛 f(t) fonksiyonunun fourier katsayılarıdır, integral alınarak bulunur. n : 1, 2, 3,…, n (pozitif tam sayı) harmonik mertebesi. Elektrik sistemlerinde; 𝑓 𝑡 = 𝐴0 + 𝐴1 cos 𝑤𝑡 + 𝐴2 cos 2𝑤𝑡 + 𝐴3 cos 3𝑤𝑡 + ⋯ + 𝐴𝑛 cos 𝑛𝑤𝑡 + 𝐵1 sin 𝑤𝑡 + 𝐵2 sin 2𝑤𝑡 + 𝐵3 sin 3𝑤𝑡 + ⋯ + 𝐵𝑛 sin 𝑛𝑤𝑡 (4.5) ∞ 𝑓 𝑡 = 𝐴0 + 𝐴𝑛 cos 𝑛𝑤𝑡 + 𝐵𝑛 sin 𝑛𝑤𝑡 𝑛 =1 (4.6) veya 𝑓 𝑡 = 𝐶0 + 𝐶1 𝑠𝑖 𝑛 𝑤𝑡 ± 𝜑1 + 𝐶2 sin 2𝑤𝑡 ± 𝜑2 + 𝐶3 sin 3𝑤𝑡 ± 𝜑3 + ⋯ +𝐶𝑛 sin 𝑛𝑤𝑡 ± 𝜑𝑛 (4.7) ∞ 𝑓 𝑡 = 𝐶0 + 𝐶𝑛 sin 𝑛𝑤𝑡 ± 𝜑𝑛 (4.8) 𝑛=1 Ģekline dönüĢür [7]. 𝐴𝑛 cos 𝑛𝑤𝑡 + 𝐵𝑛 sin 𝑛𝑤𝑡 = 𝐶𝑛 sin 𝑛𝑤𝑡 ± 𝜑𝑛 eĢitliğinde; (4.9) 21 𝐶1 𝑠𝑖 𝑛 𝑤𝑡 ± 𝜑1 terimine, fonksiyonun 1’inci harmoniği veya temel dalga denir. C1, C2, C3,……………., Cn : Harmoniklerin genlikleri olup [10], 𝐶𝑛 = 𝐴2𝑛 + 𝐵𝑛2 (4.10) 𝐵𝑛 𝐴𝑛 (4.11) 𝜑𝑛 = tan−1 eĢitlikleri yazılabilir. φ1, φ2, φ3,……………., φn: harmoniklerin faz açıları. w : açısal frekans. Genel olarak sinüsoidal olmayan periyodik bir fonksiyon fourier serisine göre, sonsuz sayıda harmoniklerin toplamına eĢittir. Bununla beraber uygulamalarda sonsuz harmonik mertebesi daima sonlu değer alır. Uygulamada, serinin genellikle ilk 3 ya da 4 terimi ele alınır. Böylece elde edilecek etkin değerler ideale çok az hata ile yaklaĢmıĢ olurlar ve hesaplar kolaylaĢır [11]. Yukarıdaki fourier serilerinin katsayılarının bulunmasında Ģu yöntemler kullanılır; a) Analitik yöntemle bulunması, b) Grafik yöntemle bulunması, c) Ölçme yöntemiyle bulunması, ç) Bilgisayar destekli analiz yöntemleriyle bulunması. 22 4.1.1. Fourier katsayılarının analitik yöntemle bulunması Fourier katsayıları ( A0, An, Bn ) analitik yöntemle aĢağıdaki formüllerle bulunabilir; 2𝜋 1 𝐴0 = 2𝜋 1 𝐴𝑛 = 𝜋 1 𝐵𝑛 = 𝜋 (4.12) 𝑓 𝑡 𝑑𝑡 0 2𝜋 𝑓 𝑡 cos 𝑛𝑤𝑡 𝑑𝑡 (4.13) 𝑓 𝑡 sin 𝑛𝑤𝑡 𝑑𝑡 (4.14) 0 2𝜋 0 Periyodik fonksiyonun değiĢimini gösteren eğrinin Ģekline göre açılımda bazı harmonikler bulunmayabileceği gibi bazen de yalnız cosinüslü veya sinüslü terimlerin sadece bir kısmı mevcut olabilir. Bu Ģekilde açılımda bir takım kısaltmalar yapılabileceğini önceden kestirmek mümkündür. Rastlanan baĢlıca durumları Ģöyle sıralayabiliriz [10]. a) y f (t) fonksiyonunun değiĢimini gösteren eğri birbirinin aynı fakat ters iĢaretli iki yarım periyottan oluĢuyorsa bu takdirde 𝑓 𝑇 2 + 𝑡 = −𝑓 𝑡 sağlanır. ġu halde A0 olmalı ve aynı zamanda t’nin çift katlarının cosinüsleri ve sinüsleri bulunmamalı, yani bunların katsayıları sıfır olmalıdır [12]. Bu kısaca; 𝐴0 = 𝐴2𝑛 = 𝐵2𝑛 = 0 olarak ifade edilebilir. Böylece açılım daha basit olan; 𝑓 𝑡 = 𝐴1 cos 𝑤𝑡 + 𝐴3 cos 3𝑤𝑡 + ⋯ + 𝐵1 sin 𝑤𝑡 + 𝐵3 sin 3𝑤𝑡 + ⋯ Ģeklini alır. (4.15) 23 b) Periyodik fonksiyonun değiĢimini gösteren eğri, a Ģıkkındaki Ģartı gerçeklemekle beraber, ayrıca her yarım periyotluk kısım 1 4 periyoda karĢılık gelen noktadan geçen bir düĢey eksene göre simetriktir. Bu taktirde f (t) f (t) Ģartı sağlanır. Öyleyse; 𝐴1 = 𝐴2𝑛 +1 = 𝐵2𝑛 = 0 olması gerekir. Bunda önceden a Ģıkkında bulunan Ģartı da ekleyerek t’nin yalnız tek katlarının cosinüs’lerinin bulunacağı görülür. O halde açılım; 𝑓 𝑡 = 𝐵1 sin 𝑤𝑡 + 𝐵3 sin 3𝑤𝑡 + ⋯ + 𝐵2𝑛+1 sin 2𝑛 + 1 𝑤𝑡 (4.16) Ģeklinde olur, yani açılımda sadece tek harmonikler mevcuttur. c) Eğri, fonksiyonun sıfır değerine karĢılık gelen eden noktaya göre simetrikse f(-t) = f(t) Ģartı sağlanır. Buradan; 𝐴0 = 𝐴1 = 𝐴2 = 𝐴3 = ⋯ = 𝐴𝑛 = 0 Ģartı bulunarak açılım, 𝑓 𝑡 = 𝐵1 sin 𝑤𝑡 + 𝐵2 sin 2𝑤𝑡 + 𝐵3 sin 3𝑤𝑡 + … + 𝐵𝑛 sin 𝑛𝑤𝑡 (4.17) Ģeklinde yazılır. ç) Eğrinin bir periyoda karĢılık gelen düĢey bir simetri ekseni bulunması hali. Yani; f(-t) = f(t) Ģartı gerçeklenmiĢtir. Bu Ģart c) Ģıkkındaki Ģarta benzer fakat sadece bir iĢaret farkı vardır. O halde; 𝐵1 = 𝐵2 = 𝐵3 = ⋯ … … . . = 𝐵𝑛 = 0 Ģartı bulunarak açılım; 24 𝑓 𝑡 = 𝐴0 + 𝐴1 cos 𝑤𝑡 + 𝐴2 cos 2𝑤𝑡 + 𝐴3 cos 3𝑤𝑡 + ⋯ + 𝐴𝑛 cos 𝑛𝑤𝑡 (4.18) Ģeklinde yazılır. 4.1.2. Fourier katsayılarının grafik yöntemle bulunması Genellikle cihazların osilografik kayıtları çoğu zaman alınır. Böylece cihazlara ait akım ve gerilim Ģekilleri üzerinde yorum yapmak mümkün olur. Ayrıca devrelerin ve makinelerin nonsinüsoidal dalgaların bulunduğu koĢullarda çalıĢtığının pratik analizleri de yapılır. Fourier katsayılarının ( A0, An, Bn ) analizi yapmak gerekir [12]. ġekil 4.1. Grafik metotla fourier analizinin yapılması [10]. belirlenebilmesi için dalga 25 Fourier denklemindeki katsayıların belirlenmesinde sıklıkla kullanılan bir metod; dalgayı eĢit aralıklı dikey parçalara bölmek ve her birinin ortalama ordinatlarını ölçmektir. Daha sonra ölçülmüĢ değerlerle ilgili sinüs ve cosinüs fonksiyonlarının toplamını içeren iki denklemi kullanmaktır. Grafiksel iĢlemde sonucun iyi derecede doğruluğa sahip olması için çok fazla sayıda ordinat tahmin edilmeli ve bu tahminler büyük bir dikkatle yapılmalıdır. Ayrıca basit dahi olsa uzun hesaplamaları kolaylaĢtırmak için temel bileĢen ve harmonik bileĢenler için değerleri düzenli bir Ģekilde çizelge haline getirmek gerekir. Nonsinüsoidal dalga simetrik ise yani, aynı pozitif ve negatif dalgalara sahip ise sadece bir yarı dalga değisimini analiz etmek ve temel bileĢenler ile tek harmonikler için hesaplamalar yapmak gerekir [14]. ġekil 4.1. de x ekseni boyunca elektriksel derece olarak 180 𝑚 aralıkla m adet dikey parçaya bölünmüĢ bir simetrik nonsinüsoidal dalganın pozitif yarı dalgası görülmektedir. Birbirini takip eden bölümlerin ortalama ordinatları orijinde sırayla ,,,… ,m açıları da y1 , y2 , y3,…… , ym ’e kadar değerlere sahiptir. Temel bileĢenler için Fourier eĢitlikleri aĢağıdaki eĢitlikler kullanılarak belirlenebilir; 𝐴1 = 2 𝑦 cos 𝛼1 + 𝑦2 cos 𝛼2 + 𝑦3 cos 𝛼3 + ⋯ + 𝑦𝑚 cos 𝛼𝑚 𝑚 1 (4.19) 𝐵1 = 2 𝑦 sin 𝛼1 + 𝑦2 sin 𝛼2 + 𝑦3 sin 𝛼3 + ⋯ + 𝑦𝑚 sin 𝛼𝑚 𝑚 1 (4.20) bu denklemleri, 2 𝐴1 = 𝑚 2 𝐵1 = 𝑚 𝑚 𝑦𝑖 cos 𝛼𝑖 (4.21) 𝑦𝑖 sin 𝛼𝑖 (4.22) 𝑖=1 𝑚 𝑖=1 olarak da basit bir Ģekilde ifade edebiliriz. Aynı Ģekilde 3’üncü harmonik için; 26 2 𝐴3 = 𝑚 2 𝐵3 = 𝑚 𝑚 𝑦𝑖 cos 3𝛼𝑖 (4.23) 𝑦𝑖 sin 3𝛼𝑖 (4.24) 𝑖=1 𝑚 𝑖=1 n’inci harmonik için; 2 𝐴𝑛 = 𝑚 2 𝐵𝑛 = 𝑚 𝑚 𝑦𝑖 cos 𝑛𝛼𝑖 (4.25) 𝑦𝑖 sin 𝑛𝛼𝑖 (4.26) 𝑖=1 𝑚 𝑖=1 Ģeklinde yazılabilir. Ġstenilen doğruluk derecesine göre bölünme sayısı belirlenip düzgün bir Ģekilde bölme iĢlemi yaptıktan sonra herhangi bir harmonik için sinüslü veya cosinüslü terimlerinin katsayılarının belirlenmesi için aĢağıda gösterilen yol izlenir [14]; a) Orijinden dikey olarak bölünmüĢ kısımların orta noktalarına kadar ölçülen açıları hazırladığımız Çizelgenin 1’inci kolonuna yazılır. b) Sinüs ve cosinüs iĢlemleri yardımıyla sinnve cosn’nın değerleri her bir açı için bulunur. Burada iĢaretlerin doğru olup olmadığına dikkat edilmelidir. c) Bölünen parçaların orta noktalarına karĢılık gelen y değerleri ölçülüp açıların yanına yazılır. 27 ç) Sinüslü terimlerin katsayısı olan An’i bulmak için ycosn çarpımına bir kolon daha yapılır. Aynı Ģekilde Bn’i bulmak için ysinnçarpımları bulunur ve bir kolon daha d) yapılır. e) Bulunan ycosnveysinn çarpımları cebirsel olarak toplanır. f) Verilen eĢitlikler kullanılarak gerekli değerler bulunur. Bunu daha iyi açıklayabilmek için bir örnek verelim: Örnek: Tipik bir simetrik nonsinüsoidal akım olan transformatör uyarma akımının pozitif yarı dalgası ġekil 4.2’de gösterilmiĢtir. Bu dalgayı grafik metod ile analiz edelim [15]. Çözüm: Böyle bir dalga, çok güçlü bir temel bileĢen üzerine eklenmiĢ oldukça baskın 3’üncü harmonik ve zayıf bir 5’inci harmoniğe sahiptir. 5’inci harmonikten sonraki harmonikler fazla etkili değildir ve bu analizde göz önüne alınmayacaktır. Yukarıda verilen iĢlem sırasını izleyerek fourier katsayıları için çizelge ve hesaplamalar yapılır. Daha sonra dalganın eĢitliği sinüs ve cosinüslü terimlerden oluĢan bir fonksiyon olarak ifade edilir. 28 ġekil 4.2. Analiz edilen dalga [16]. Çizelge 4.1. f () değerleri [16]. 𝛼 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 1 1.3 2.4 3.1 3.7 4.4 5.2 6.1 7.3 9.3 11.5 13.6 15 15.5 14.4 11.7 6.6 2.8 0.5 29 Çizelge 4.2. Temel bileĢen için yapılan hesaplamalar [16]. 𝛼(𝐷𝑒𝑟𝑒𝑐𝑒) sin 𝛼 cos 𝛼 𝑦 𝑦 sin 𝛼 𝑦 cos 𝛼 10 0.1736 0.9848 1.3 0.226 1.280 20 0.3420 0.9397 2.4 0.821 2.555 30 0.5000 0.8660 3.1 1.550 2.680 40 0.6480 0.7660 3.7 2.380 2.840 50 0.7660 0.6428 4.4 3.370 2.830 60 0.8660 0.5000 5.2 4.510 2.600 70 0.9397 0.3420 6.1 5.720 2.090 80 0.9848 0.1736 7.3 7.190 1.268 90 1.0000 0.0000 9.3 9.300 0.000 100 0.9848 -0.1736 11.5 11.310 -1.995 110 0.9307 -0.3420 13.6 12.760 -4.650 120 0.8660 -0.5000 15.0 15.000 -7.500 130 0.7660 -0.6428 15.5 11.880 -9.960 140 0.6428 -0.7660 14.4 9.250 -11.030 150 0.5000 -0.8660 11.7 5.850 10.130 160 0.3420 -0.9397 6.6 2.260 -6.200 170 0.1736 -0.9848 2.8 0.485 -2.755 180 0.0000 -1.0000 0.5 0.000 -0.500 103.862 -36.877 TOPLAM A1 ve B1 katsayılarının bulunabilmesi için sırasıyla, EĢ. 4.25 ve EĢ. 4.26’dan yararlanılarak; 2 𝐴𝑛 = 𝑚 ve 𝑚 𝑦𝑖 cos 𝑛𝛼𝑖 𝑖𝑠𝑒 𝑖=1 𝐴1 = 2 ∗ −36.877 = −4.10 18 30 2 𝐵𝑛 = 𝑚 𝑚 𝑦𝑖 sin 𝑛𝛼𝑖 𝑖𝑠𝑒 𝐵1 = 𝑖=1 2 ∗ 103.862 = 11.54 18 elde edilir. Çizelge 4.3. 3’üncü harmonik için yapılan hesaplamalar [16]. 𝛼(𝐷𝑒𝑟𝑒𝑐𝑒) 3𝛼 sin 3𝛼 cos 3𝛼 y ysin 3𝛼 ycos 3𝛼 10 30 0.500 0.866 1.3 0.65 1.13 20 60 0.866 0.500 2.4 2.08 1.20 30 90 1.000 0.000 3.1 3.10 0.00 40 120 0.866 -0.500 3.7 3.20 -1.85 50 150 0.500 -0.866 4.4 2.20 -3.81 60 180 0.000 -1.000 5.2 0.00 -5.20 70 210 -0.500 -0.866 6.1 -3.05 -3.28 80 240 -0.866 -0.500 7.3 -6.32 -3.65 90 270 -1.000 0.000 9.3 -9.30 0.00 100 300 -0.866 0.500 11.5 -10.00 6.75 110 330 -0.500 0.866 13.6 -6.8 11.78 120 360 0.000 1.000 15.0 0.00 15.00 130 390 0.500 0.866 15.5 7.75 13.40 140 420 0.866 0.500 14.4 12.50 7.20 150 450 1.000 0.000 11.7 11.70 0.00 160 480 0.866 -0.500 6.6 5.72 -3.30 170 510 0.500 -0.866 2.8 1.40 -2.43 180 540 0.000 -1.000 0.5 0.00 -0.50 14.83 30.44 TOPLAM A3 ve B3 katsayılarının bulunabilmesi için sırasıyla, EĢ. 4.25 ve EĢ. 4.26’dan yararlanılarak; 31 2 𝐴𝑛 = 𝑚 𝑚 (𝑦𝑖 cos 𝑛𝛼𝑖 ) 𝑖𝑠𝑒 𝐴3 = 2 ∗ 30.44 = 3.38 18 (𝑦𝑖 sin 𝑛𝛼𝑖 ) 𝑖𝑠𝑒 𝐵3 = 2 ∗ 14.83 = 1.64 18 𝑖=1 ve 2 𝐵𝑛 = 𝑚 𝑚 𝑖=1 elde edilir. Çizelge 4.4. 5’inci harmonik için yapılan hesaplamalar [16]. 𝛼(𝐷𝑒𝑟𝑒𝑐𝑒) 5𝛼 sin 5𝛼 cos 5𝛼 y y sin 5𝛼 y cos 5𝛼 10 50 0.766 0.643 1.3 1.00 0.81 20 100 0.985 -0.174 2.4 2.36 -0.42 30 150 0.500 -0.866 3.1 1.55 -2.68 40 200 -0.342 -0.940 3.7 -1.26 -3.17 50 250 -0.940 -0.342 4.4 -4.13 -1.50 60 300 -0.866 0.500 5.2 -4.50 -2.60 70 350 -0.174 0.985 6.1 -1.06 6.00 80 400 -0.643 0.766 7.3 4.70 5.59 90 450 1.000 0.00 9.3 9.30 0.00 100 500 0.643 -0.766 11.5 7.40 -8.82 110 550 -0.174 -0.985 13.6 -2.36 -13.40 120 600 0.866 -0.500 15.0 -13.00 -7.30 130 650 -0.940 -0.342 15.5 -14.55 5.30 140 700 -0.342 0.940 14.4 -4.92 13.50 150 750 0.500 0.866 11.7 5.85 10.14 160 800 0.985 0.174 6.6 6.50 1.15 170 850 0.766 -0.643 2.8 2.15 -1.58 180 900 0.000 -1.000 0.5 0.00 -0.50 -4.97 5.25 TOPLAM 32 A5 ve B5 katsayılarının bulunabilmesi için sırasıyla, EĢ. 4.25 ve EĢ. 4.26’dan yararlanılarak; 2 𝐴𝑛 = 𝑚 𝑚 (𝑦𝑖 cos 𝑛𝛼𝑖 ) 𝑖𝑠𝑒 𝐴5 = 𝑖=1 2 ∗ 5.25 = 0.58 18 ve 2 𝐵𝑛 = 𝑚 𝑚 (𝑦𝑖 sin 𝑛𝛼𝑖 ) 𝑖𝑠𝑒 𝐵5 = 𝑖=1 2 ∗ −4.97 = −0.55 18 elde edilir. Bu dalga için ordinat akım olduğu için fourier eĢitliği; 𝑖 = −4.10 cos 𝛼 + 11.54 sin 𝛼 + 3.38 cos 3𝛼 + 1.64 sin 3𝛼 + 0.58 cos 5𝛼 − 0.55 sin 5𝛼 olur. Bu eĢitliği, daha çok istenilen EĢ. 4.8’deki formda elde edebilmek için, I1 , I2, I3 akımlarının büyüklüklerini EĢ. 4.10’dan ve φ1, φ2, φ3 açılarının da EĢ. 4.11’den belirlenmesi gerekir. Bunlar; 2 𝐼1 = −4.10 + 11.54 𝐼3 = 3.38 2 + 1.64 𝐼5 = 0.58 2 + −0.55 2 2 = 12.25 = 3.76 2 = 0.80 33 𝜑1 = tan−1 𝜑3 = tan−1 𝜑5 = tan−1 11.54 −4.10 1.64 3.38 = −70.440 = −25.880 −0.55 = −43.470 0.58 𝑖 = 12.25 sin 𝛼 − 70.440 + 3.76 sin 3𝛼 + 25.880 + 0.80 sin 5𝛼 − 43.470 Böylece akım eĢitliği; 𝑖 = 12.25 sin 𝛼 − 70.440 + 3.76 sin 3𝛼 + 25.880 + 0.80 sin 5𝛼 − 43.470 Ģeklinde elde edilir [16]. 4.1.3. Fourier katsayılarının ölçme yöntemi ile bulunması Elektrik devrelerinde f(t) fonksiyonu bir devrenin herhangi bir yerindeki gerilim değiĢimi olabilir. Zamana göre periyodik olarak değiĢen böyle bir gerilimde harmoniklerin ölçülmesi için çok çeĢitli ölçme düzenleri geliĢtirilmiĢtir [10]. Bu ölçme düzenlerinin çoğunun kullandıgı yaygın yol, çok dar bantlı ve orta frekansı değiĢtirilebilen bir filtre ile harmoniklerin süzülerek bir voltmetre ile ölçülmesi temeline dayanır. Böyle bir düzenin basitleĢtirilmiĢ blok diyagramı ġekil 4.3. de gösterilmiĢtir. 34 ġekil 4.3. Filtre tipi analog harmonik genlik analizörü [17]. Bu tür düzenler “harmonik genlik analizörü” ya da “dalga analizörü” olarak isimlendirilir. Bunlara harmonik genlik analizörü demek daha doğrudur. Çünkü bu tür analizörlerle harmoniklerin faz açıları ile ilgili hiçbir bilgi elde edilememektedir [10]. Harmoniklerin ölçülmesi için kullanılan ölçme düzenlerinin bir kısmı da dijital harmonik analizörleridir. Bir dijital harmonik analizörünün basitleĢtirilmiĢ blok diyagramı ġekil 4.4. de verilmiĢtir. Bu analizörün belirgin bir üstünlüğü incelenecek iĢaretin sadece bir periyodunun ele alınmasının yeterli oluĢudur. Yöntemin baĢarılı olabilmesi için iĢaret/gürültü oranının çok büyük olması gerekir. BaĢka bir tabirle bir periyotta alınan örneklerin diğer periyotlardakilerle aynı olup olmadığı ya da örnek alma sırasında geçici bir bozulma olup olmadığı problemi vardır. Bu problemi gidermek için sadece bir periyot değil de birkaç periyod incelenerek ortalama alınır. Bunun sonucu olarak da sistemde yazma ve tekrarlama için ayrı bir bölüm gerekliliği ortaya çıkar. 35 ġekil 4.4. Dijital harmonik analizörü [10]. Görülüyor ki örnek alma ve dijital hesaplama ile harmonikler faz açıları ile birlikte ölçülebilmektedir. Üstelik hassasiyet de artırılmıĢ olur. Harmonikleri faz açıları ile birlikte ölçebilecek analog türde ölçü düzenleri henüz pek geliĢtirilememiĢtir. Bunun nedeni elektroniğin birçok dallarında olduğu gibi harmonik analizinin en çok uygulandığı yerlerde bile harmoniklerin faz açılarının bulunmasına çok fazla ihtiyaç duyulmayıĢına bağlıdır [16]. 4.2. Nonsinüsoidal Büyüklükleri Ġçeren Devrelerin Ġncelenmesi Elektrik enerji sistemlerinde nonsinüsoidal iĢaretlerin ortaya çıkması, besleme kaynağının ve devre parametrelerinin karakteristikleriyle yakından bağlantılıdır. Bu konuda besleme geriliminin lineer ve lineer olmayan yük olması durumları için, gerek lineer gerekse lineer olmayan yük devrelerine iliĢkin analiz aĢağıda özetlenmiĢtir [10]. 4.2.1. Sinüsoidal gerilim beslemeli lineer olmayan yük devreleri Pratikte en çok karĢılaĢılan durum olup elemanlarından en az biri lineer olmayan yük olan tek fazlı bir devreye, 𝑒 = 𝑉𝑚 sin 𝑤𝑡 = 2𝑉 sin 𝑤𝑡 (4.27) 36 biçiminde sinüsoidal bir gerilim uygulanması halinde devreden, 𝑁 𝑖= 2 𝐼𝑛 sin 𝑛𝑤𝑡 + 𝜑𝑛 (4.28) 𝑛=1 olarak ifade edilen N mertebeli harmonikleri içeren bir akım akacaktır. Bu durumda Ģebekeden çekilen (ortalama) güç: 𝑃 = 𝑉𝐼1 cos 𝜑1 (4.29) olur. , besleme gerilimi (V ) ile yük akımının temel (besleme frekansı) bileĢeni I1 arasındaki açıdır. Burada, besleme gerilimi sadece temel harmonik bileĢeni içerdiğinden, (ortalama) güç sadece temel bileĢen akımı ile besleme geriliminin bileĢiminden oluĢmaktadır. Bu devredeki diğer değerlerden; etkin gerilim, 𝑉= 𝑉𝑚 (4.30) 2 etkin akım, 𝑁 𝐼𝑛2 𝐼= 𝑛=1 (4.31) görünür güç, 𝑆 = 𝑉𝐼 (4.32) 37 reaktif güç, (4.33) 𝑄 = 𝑉𝐼1 sin 𝜑1 güç faktörü, 𝑃 𝐼1 cos 𝜑1 = 𝑁 2 𝑆 𝑛=1 𝐼𝑛 (4.34) Ģeklinde ifade edilebilir [7]. 4.2.2. Nonsinüsoidal gerilim beslemeli lineer devreler Lineer bir tek fazlı devreye, 𝑁 𝑒= 2 (4.35) 𝑉𝑛 sin 𝑛𝑤𝑡 + 𝜑𝑛 𝑛=1 Ģeklinde N mertebede harmonik içeren bir sinüsoidal bir gerilim uygulansın. Bu durumda akacak akım harmonikleri yük empedansı lineer olması sebebiyle sadece besleme gerilimi harmoniklerine bağlı olacaktır. Böylece devreden, 𝑁 𝑖= 2 𝐼𝑛 sin 𝑛𝑤𝑡 + 𝜑𝑛 − 𝜑𝑛 (4.36) 𝑛=1 akımı akacaktır. Burada, 𝐼𝑛 = 𝑉𝑛 𝑍𝑛 𝑍𝑛 = 𝑍𝑛 𝜑𝑛 𝑍𝑛 = 𝑅𝑛2 + 𝑋𝑛2 (4.37) 38 Ģeklindedir. Burada; Zn : n. harmoniğe iliĢkin empedansın genliği n: n. harmonik akımın faz açısı Gerilim ve akımın etkin değeri; 𝑁 𝑉𝑛2 (4.38) 𝐼𝑛2 (4.39) 𝑉= 𝑛=1 𝑁 𝐼= 𝑛=1 olup böyle bir devrede aktif güç, 𝑁 𝑃= 𝑉𝑛 𝐼𝑛 cos 𝜑𝑛 (4.40) 𝑛=1 Görünen güç ise, 𝑁 𝑁 𝑉𝑛2 𝑆= 𝑛=1 𝐼𝑛2 (4.41) 𝑛=1 eĢitlikleri ile verilebilir. Burada, 𝑁 2 𝑉𝑛2 𝐼𝑛2 𝑆 ≠ 𝑛 =1 (4.42) 39 eĢitsizliği gerçeklenmektedir. Güç faktörü, 𝑁 𝑛=1 𝑉𝑛 𝐼𝑛 𝑃 = 𝑆 cos 𝜑𝑛 𝑁 2 𝑛=1 𝑉𝑛 (4.43) 𝑁 2 𝑛=1 𝐼𝑛 reaktif güç, 𝑚 =𝑁 𝑁 𝑁 𝑆 2 − 𝑃2 = 2 𝑉𝑛2 𝐼𝑚 − 𝑉𝑛 𝑉𝑚 𝐼𝑛 𝐼𝑚 cos 𝜑𝑛 − 𝜑𝑚 𝑉𝑛 𝐼𝑛 sin 𝜑 + 𝑛=1 𝑚 =1 𝑛=1 (4.44) olacaktır [7]. 4.2.3. Nonsinüsoidal gerilim beslemeli lineer olmayan yük devreler Lineer olmayan yük bir devreye ani değeri, 𝑁1 𝑒= 2 𝑁2 𝑉𝑛 1 sin 𝑛1 𝑤𝑡 + 𝜑𝑛 1 + 𝑛 1 =1 𝑉𝑛 2 sin 𝑛2 𝑤𝑡 + 𝜑𝑛 2 (4.45) 𝑛 2 =1 ve etkin değeri, 𝑁1 𝑁2 𝑉𝑛21 + 𝐸= 𝑛 1 =1 𝑉𝑛22 (4.46) 𝑛 2 =1 Ģeklinde olan bir gerilim uygulandığında, devreden geçen yük akımının ani değeri; 40 𝑁1 𝑁3 𝑖𝑦 = 2 𝐼𝑛 1 sin 𝑛1 𝑤𝑡 + 𝜑𝑛 1 − 𝜓𝑛 3 + 𝑛 1 =1 𝐼𝑛 3 sin(𝑛3 𝑤𝑡 + 𝜑𝑛 3 − 𝜓𝑛 3 ) (4.47) 𝑛3 biçiminde olup, etkin değeri, 𝑁3 𝑁1 𝐼𝑛21 + 𝐼𝑦 = 𝑛 1 =1 𝐼𝑛23 (4.48) 𝑛 3 =1 olmaktadır. (bu akımda yük empedansı, n1 grubu besleme gerilim harmonikleri için n1 faz açılı ve endüktif olarak kabul edilmiĢtir). Böyle bir devrede zamandan bağımsız olan ortalama güç; 1 𝑃𝑦 = 2𝜋 𝑁1 2𝜋 0 𝑒𝑖𝑦 𝑑𝑤𝑡 = 𝑉𝑛 1 𝐼𝑛 1 cos 𝜑𝑛 1 (4.49) 𝑛 1 =1 yazılabilir. Görüldügü gibi güç, sadece aynı frekanslı terimlerin bileĢenlerinden transfer edilmektedir. Yüke iliĢkin görünür güç; 𝑁1 𝑆𝑦 = 𝑁2 𝑉𝑛21 + 𝑉𝑦2 𝐼𝑦2 = 𝑛 1 =1 Ģeklinde yazılabilir [7]. 𝑉𝑛22 𝑛 2 =1 𝑁3 𝑁1 𝐼𝑛21 + 𝑛 1 =1 𝑉𝑛23 𝑛 3 =1 (4.50) 41 5. HARMONĠK KAYNAKLARI VE HARMONĠKLERĠN ELEKTRĠK GÜÇ SĠSTEMLERĠNE ETKĠLERĠ Tüketiciler elektrik enerjisinin, kalitesinden önemli derecede etkilenirler. Güç kalitesi olarak belirtilen enerjinin belli Ģartları taĢıma gerekliliği, artık vazgeçilmez bir olgudur. Güç kalitesini olumsuz etkileyenlerden biri de harmoniklerdir. Harmoniklere doğrusal olmayan yükler neden olurlar. ġekil 5.1. de lineer olmayan yüklerden bazıları görülmektedir. ġekil 5.1. Nonlineer olmayan yükler ile harmonik akım kaynakları [18]. 5.1 Doğrusal Olmayan Elemanlar Harmoniklerin oluĢmasının baĢlıca sebebi elektrik devrelerinde kullanılan lineer olmayan devre elemanlarıdır. Bu devre elemanlarının gerilimi ile akımı arasındaki bağıntının lineer olmayıĢından harmonikler oluĢmaktadır. Magnetik devrelerin aĢırı doyması, elektrik arkları ve güç elektroniğindeki sinüsoidal gerilimin anahtarlanması ve kıyılması lineer olmayan olaylardır. Harmoniklerin oluĢmasına neden olan kaynakların baĢlıcaları Ģunlardır: a) Transformatörler 42 b) Statik dönüĢtürücüler (Konvertörler) c) Generatörler ç) Ark fırınları e) Gaz deĢarjlı aydınlatma armatürleri f) Statik VAR kompanzatörleri g) Fotovoltaik sistemler h) Bilgisayarlar ı) Kesintisiz güç kaynakları i) Doğru akım ile enerji iletimi j) Elektrikli ulaĢım sistemleri 5.1.1 Transformatörler Güç sistemlerindeki en önemli eleman olan transformatörler, demir çekirdeği bulunan bobinden oluĢtuğu için harmoniklere yol açmaktadır [18]. Demir çekirdeğinin mıknatıslanma karakteristiği lineer olmadığından, transformatör doyuma gitmekte ve harmonik üretmektedir. Transformatörler sinüsoidal gerilimle çalıĢma altında lineer mıknatıslanma karakteristiği bölgesinde sinüsoidal çıkıĢ büyüklüğü verecek Ģekilde tasarlanırlar. Transformatörlerin nominal değerlerinin dıĢında çalıĢması nüvede daha çok doymaya ve harmonik akımları seviyesinde hızla artmaya sebep olabilir [18]. Mıknatıslanma akımı harmonikleri günün erken saatlerinde en yüksek seviyeye ulaĢır. Çünkü sistem yükü az olup, gerilim yükselerek aĢırı uyarma meydana gelir, aĢırı uyarmayla oluĢan akım harmoniklerinde 3’üncü, 5’inci ve 7’nci harmonikler etkili olur [18]. Akım Ģiddeti bakımından en önemli harmonik 3’üncü harmoniktir. 3 ve 3’ün katı harmonikler arasında 360 derecenin tam katları kadar faz farkı olduğundan hepsi aynı fazdadır. Harmonik akımları transformatörün primer reaktansı, hattın reaktansı ve generatörün kaçak reaktansı üzerinden geçerek harmonik gerilim düĢümü meydana getirir; 43 generatörde sinüs Ģeklinde emk üretildiği halde çıkıĢ uçlarındaki gerilim Ģekli bozulabilir. Bununla beraber mıknatıslanma akımlarıın Ģebekeye geçip geçmemesi transformatörun bağlantı grubu, primerin yıldız bağlı olması halinde yıldız noktasının Ģebekenin nötrüne bağlı olup olmaması ve transformatördeki manyetik devrenin geometrik yapısına bağlı olarak değiĢmektedir. Transformatörlerin harmonik üretme özelliği, demir çekirdeğin mıknatıslanma karakteristiğinin lineer olmayıĢından ileri gelir. Transformatörler doyuma gitmekte ve harmonikler üretmektedirler. Transformatörlerin nominal değerlerin dıĢında çalıĢması nüvede daha çok doymaya sebep olur. Doyma harmonik akımların seviyesinde hızlı artmaya sebep olur. Transformatörlerde genelde iki türlü harmonik oluĢur. Bu harmonikler akım hamonikleri ve gerilim harmonikleri olarak sınıflandırılırlar. Akım devresinde akan yüksek harmoniklerden dolayı ilave Joule (R.I2 ) kayıpları oluĢur. Çekirdek demir kayıpları artar. HaberleĢme devreleri üzerinde manyetik etkiler yapar. Gerilim harmoniklerinin etkileri dielektrik zorlanmasını artırır. HaberleĢme devrelerine elektrostatik etki yapar. Transformatörün endüktansı ile transformatöre bağlı tüketicilerin kapasitesi arasında rezonans oluĢmasına sebep olur [18]. Bu etkiler istenmeyen etkilerdir. Akım Ģiddeti bakımından en önemli harmonik 3’üncü harmoniktir. 3 ve 3’ün katı harmoniklerin en önemli özellikleri, bunlar arasındaki faz farkının 360 derecenin tam sayı katlarına eĢit olması, yani bunların hepsinin aynı fazda olmalarıdır. Üç fazlı transformatörlerde mıknatıslanma akımı transformatörün bağlama Ģekline ve manyetik devresinin yapısına bağlı olarak değiĢir. 3 ve 3’ün katı harmonikler çeĢitli bağlantı grupları ile yok edilebilirler. 5’inci ve 7’nci harmoniklerin etkileri soğukta haddelenmiĢ ve kristalleri yönlendirilmiĢ saclar kullanılarak azaltılabilir [18]. 44 Transformatörlerde mıknatıslanma akımının 3 ve 3’ün katı harmoniklerin Ģebekede bulunmasını önlemek için primer yıldız bağlı transformatörlerin yıldız noktası, Ģebekenin nötr hattına bağlanmaz veya sargıların biri üçgen bağlanır veya büyük güçlü transformatörlerde olduğu gibi üçgen bağlı tersiyer sargı kullanılır. Transformatörlerde kristalleri magnetik yönlendirilmiĢ saclar kullanarak harmoniklerin etkileri azaltılabilir. 1600 Gauss’ta kristalleri magnetik yönlendirilmiĢ saclardan oluĢan trafo çekirdeklerinde muhtelif harmoniklerin etkin değeri ile toplam mıknatıslanma akımının etkin değeri arasındaki oranlar. Çizelge 5.1. de verilmiĢtir Çizelge 5.1. Mıknatıslanma Akımlarının Oranı [18]. Harmonik BileĢenler 𝐼𝜇𝑛 𝐼𝜇 1 3 5 7 9 0.86 0.40 0.23 0.12 0.07 Mıknatıslanma akımlarının harmoniklerinin tepe değerleri, temel mıknatıslanma akımının tepe değerinden oldukça küçüktür. Transformatörlerin mıknatıslanma akımları nominal akımlarının % 0.5 ile % 1’i kadardır. Buna rağmen seri bağlı generatör, hat ve transformatör reaktansları frekansla orantılı arttıklarından, özellikle düĢük yüklerde yüksek harmonik akımlarının bunlar üzerinde sebep oldukları reaktif gerilim düĢümleri büyük değerler alır. Mıknatıslanma akımlarının Ģebekeye geçiĢleri aĢağıdaki faktörlere bağlıdır [18]. a) Transformatör sargılarının bağlanıĢ tarzı (bağlama grubu). b) Primlerdeki yıldız bağlı sargılarda, yıldız noktasının Ģebekenin nötr hattına bağlanıp bağlanmamasına. c) Transformatorlerde mıknatıslanmanın serbest veya zorunlu olmasına. 45 Buna rağmen Ģebekeden 5’inci ve 7’nci harmonikler geçmeye devam eder. Bu tür harmonikler rezonansa sebep olabilir. Bunu önlemek için transformatörlerde konstruktif tedbirlere baĢvurulabilir. ġebekedeki mıknatıslanma akımını düĢürmek için en uygun tedbir manyetik endüksiyonu düĢük tutmaktır. Transformatörlerde soğuk haddelenmiĢ ve kristalleri yönlendirilmiĢ sac kullanmakla bu sonuca ulaĢılmaktadır. Bu tür sacları kullanmakla harmonikler değerlerinin 1/5’ine kadar düĢmektedirler. Böylece harmoniklerin tehlikesi büyük çapta önlenmiĢ olur. Çizelge 5.2. de Sıcakta haddelenmiĢ yüksek alaĢımlı saclardan imal edilmiĢ bir transformatörde mıknatıslanma akımının harmoniklerinin temel harmoniğe oranları gösterilmiĢtir [18]. Çizelge 5.2. Sıcakta haddelenmiĢ sacların özellikleri [18]. Çekirdek Endüksiyonu 𝐼3 𝐼1 𝐼5 𝐼1 𝐼7 𝐼1 𝐼9 𝐼1 (Gauss) 10000 -0.162 0.05 0.011 0.009 12000 -0.287 0.095 -0.013 0.01 14000 -0.528 0.267 -0.013 0.062 16000 -0.658 0.331 -0.121 0.031 18000 -0.658 0.275 -0.053 -0.018 Çizelge 5.3. de magnetik endüksiyonu ortalama 16000 gauss olan soğukta haddelenmiĢ ve kristalleri yönlendirilmiĢ bir transformatörde mıknatıslanma akımının harmoniklerinin temel harmoniğe oranı gösterilmiĢtir [18]. 46 Çizelge 5.3. Kristalleri yönlendirilmiĢ saclar [18]. 𝐼3 𝐼1 0.08 𝐼5 𝐼1 0.44 𝐼7 𝐼1 0.27 𝐼9 𝐼1 0.14 5.1.2 Statik dönüĢtürücüler Güç elektroniği düzenekli donanımlar önemli birer harmonik kaynağıdırlar. Genel anlamda doğrultucular, eviriciler, frekans çeviricileri kıyıcılar birer harmonik kaynağıdırlar. Bu cihazlar elektronik anahtarlama prensibiyle çalıĢtıklarından harmonik üretmektedirler. Harmonik kaynaklarından biri de bir fazlı ve üç fazlı hat komutasyonlu konvertörlerdir. DC iletim sistemleri, akü ve fotovoltaik sistemler hat komutasyonlu konvertörler üzerinden beslenir [18]. Büyük güçlü konvertörün kullanım alanlarından biri de elektrikli ulaĢımdır. Üç fazlı konvertörün bir fazlı konvertöre üstünlüğü, 3 ve 3’ün katı harmonikleri üretmemesidir. Ġdeal bir dönüĢtürücünün ürettiği harmonik bileĢenleri, 𝑛 = ℎ𝑞 ± 1 (5.1) ile belirlenir. Burada h: darbe sayısı, q: 1’ den sonsuza herhangi bir sayı, n: harmonik mertebesini göstermektedir. Böylece, üç darbeli doğrultucu 3 ve 3’ün katları hariç tüm harmonikleri üretir. 6 darbeli bir doğrultucu, 5., 7., 13., 17., 19., 23., 25., harmonikleri üretir. 12 darbeli doğrultucu ise 11., 13., 23., 25., 35., 37., v.b. harmonikleri üretir. Genellikle, endüstriyel tesislerde 6 darbeli doğrultucular kullanılmaktadırlar. Temel bileĢen akımı (I1) ile harmonik bileĢen akımı ( In ) arasında, 47 𝐼𝑛 𝐼 = 𝐼1 𝑛 (5.2) eĢitliği vardır [18]. 5.1.3 Generatörler Dönen makineler makine ve endüvi oluk sayısına bağlı olarak harmonik üretirler [7]. En doğal harmonik üreticileri generatörlerdir. Alan Ģekline ve manyetik devrenin doymaya ulaĢmasına yada magnetik direncin değiĢimine bağlı olarak harmonik üretirler. Bu nedenlerden dolayı generatör sargılarının yıldız bağlanması ve yıldız noktasının yalıtılması tercih edilir. Generatör dört iletkenli bir Ģebekeye bağlı ise, bu koĢulda nötr hattı zigzag bağlı bir bobinle oluĢturulan suni yıldız noktasına bağlanır. Stator sargı adımlarının uygun seçildikten sonra kiriĢlenme yolu ile alan eğrisindeki 3’üncü harmonik ile 5’inci ve 7’nci harmonikler gerilim eğrisinde tamamen ortadan kaldırılabilirler. Burada dikkate değer en düĢük harmonik 2’nci harmoniktir [7]. 5.1.4 Ark fırınları Ark fırınları, kaynak makineleri gibi normal iĢlemlerini ark ile sürdüren tesisler önemli harmonik kaynakları arasında sayılabilirler. Harmoniğin üretilme nedeni, ark direncinin lineer olmaması yani ateĢleyici elektrotlarının akım gerilim karakteristiğinin lineer olmayıĢıdır [7]. Tipik bir ark fırınında 2., 3., …9 mertebeli akım harmonikleri bulunur. En büyük harmonik bileĢeni temel bileĢenin % 30’u kadardır. Çizelge 5.4. de bir ark fırınına ait harmonik değerleri verilmiĢtir [18]. 48 Çizelge 5.4. Tipik bir ark fırınına ait harmonik değerleri [18] (%) GENLĠK N Ortalama En büyük 2 4….9 30 3 6….10 20 4 2….6 15 5 2….10 12 6 2….3 10 7 3….6 8 9 2….5 7 5.1.5 Gaz deĢarjlı aydınlatma Fluoresant, civa ve yüksek basınçlı sodyum lambalar, xenon vb. gibi gaz deĢarjlı aydınlatma elemanları, Ģebekeden harmonikli akımların çekilmesine neden olurlar. Çizelge 5.5. ve Çizelge 5.6. da flouresan lambaya ait harmonik değerleri verilmiĢtir [18]. 49 Çizelge 5.5. Fluoresant lamba harmonik distorsiyon değerleri (Akım için) [18]. Manyetik Balast Elektronik Balast THDI THDI Harmonik BileĢenler Faz Nötr Faz Nötr 1 12.8 171.2 16.3 44.0 3 10.6 169.8 3.6 11.9 5 6.7 16.6 11.7 31.6 7 1.6 3.3 5.2 3.7 9 0.8 12.7 3.9 20.1 11 0.2 2.3 3.5 2.0 13 0.3 2.5 3.4 4.1 15 0.1 3.4 2.1 10.1 17 0.1 0.0 2.1 3.2 19 0.0 0.7 2.2 3.1 21 0.0 0.5 2.0 9.1 23 0.0 0.0 1.7 1.5 25 0.0 0.4 1.9 3.7 27 0.0 0.0 1.7 8.2 29 0.0 0.0 1.5 3.0 31 0.0 0.0 1.5 3.5 33 0.0 0.0 1.4 6.4 (n) 50 Çizelge 5.6. Fluoresant lamba harmonik distorsiyon değerleri (Gerilim için) [18]. Manyetik Balast Elektronik Balast THDI THDI Harmonik BileĢenler Faz Nötr Faz Nötr 1 12.8 171.2 16.3 44.0 3 10.6 169.8 3.6 11.9 5 6.7 16.6 11.7 31.6 7 1.6 3.3 5.2 3.7 9 0.8 12.7 3.9 20.1 11 0.2 2.3 3.5 2.0 (n) Kompakt fluoresant lambalarda kullanılan elektronik balastlar da önemli harmonik kaynaklarıdır. Çizelge 5.7. de magnetik balastlı bir fluoresant lamba harmonik akımlarının temel bileĢene oranı verilmiĢtir [18]. Çizelge 5.7. Manyetik balastlı fluoresant lamba harmonik spektrumu [18]. Harmonikler 1 3 5 7 9 11 13 15 17 19 21 100 19.9 7.4 3.2 2.4 1.8 0.8 0.4 0.1 0.2 0.1 (n) 𝐼 (%) 𝑛 𝐼1 5.1.6 Statik VAR kompanzatörleri Statik VAR kompanzatörleri genel itibari ile sinüsoidal dalganın belirli açılarla kesilmesine neden olur. Böylece dalga Ģekli sinüzoidalden uzaklaĢır. ÇalıĢma prensibi, L ve C elemanları üzerinden kesilen bu dalgalar ile reaktif gücün ayarlanma prensibine dayanır. 51 Çizelge 5.8. de 25’inci mertebeye kadar olan harmoniklerin en büyük genlikleri verilmiĢtir. Tam iletimde temel bileĢen genliğinin yüzdesi olarak verilen değerler, faz ve hat akımlarının her ikisi için de aynıdır [18]. Çizelge 5.8. Tristör kontrollu reaktörde harmonikler ve genlikleri [18]. Harmonik 3 5 7 9 11 13 15 17 19 21 23 13.8 5.05 5.29 1.57 1.05 0.75 0.57 0.44 0.35 0.29 0.24 Mertebesi Harmonik Genliği 5.1.7 Fotovoltaik sistemler Bu sistemler elektrik enerjisini fotovoltaik yoldan elde eden sistemler olup, ürettikleri doğru akımı alternatif akıma dönüĢtürmek için konvertörleri kullanırlar. Dolayısıyla harmoniklere yol açarlar [18]. ġekil 5.2. Fotovoltaik Enerji Üretimi Blok ġeması 5.1.8 Bilgisayarlar Bilgisayar sistemleri, hem harmonik üreticisidir. Hem de harmonik bileĢenlerden son derece etkilenirler. ġekil 5.3. de bir bilgisayarın akım dalga Ģekli ve harmonik spektrumu verilmiĢtir [18]. 52 ġekil 5.3. PC bilgisayarlara ait harmonik distorsiyonu [18]. 5.1.9 Kesintisiz güç kaynakları Kesintisiz Güç Kaynakları alternatif gerilimi doğru gerilime çevirerek enerjiyi depolanması ve sonra evirici yardımı ile alternatif akıma çevirerek elektrik kesintisi anında tüketiciye iletmesi esasına göre çalıĢır. Gerek doğrultucu gerekse çıkıĢta evirici tarafında harmonikler oluĢtururlar. ġekil 5.4. Kesintisiz güç kaynağının prensip Ģeması [18]. 53 5.1.10 Doğru akımla enerji iletimi Bünyesindeki dönüĢtürücü elemanlar nedeni ile Ģebekede birer harmonik kaynağı gibi davranırlar. ġekil 5.5. Doğru akım enerji iletim hattının prensip bağlantı Ģeması [18]. (1. Generatör, 2. Yükseltici Transformatör, 3. Doğrultucu, 4. Ġletim Hattı, Evirici, 6. Alçaltıcı Transformatör) 5. 5.2 Harmoniklerin Elektrik Enerji Sistemlerine Etkileri 5.2.1 Harmoniklerin sisteme etkileri Harmonikler güç sistemlerindeki tüm elemanları etkilerler. Dolayısıyla güç sistemleri bundan olumsuz yönde etkilenir. Harmonikler gerilim ve akımın dalga Ģeklini bozmaları sonucu enerji sistemlerinde meydana getirdikleri etkileri genel olarak Ģöyle sıralanabilir. 1. Enerji sistemindeki elemanlarda kayıpların artması, 2. Transformatörlerin aĢırı ısınması, 3. Dönen makinalarda moment salınımlarının ve aĢırı ısınmaların oluĢumu, 4. Gerilim düĢümünün artması, 5. Generatör ve Ģebeke gerilimi dalga Ģeklinin bozulması, 6. Kompanzasyon tesislerinin aĢırı reaktif yüklenmesi, 7. Endüksiyon tipi sayaçlarda yanlıĢ ölçmeler, 8. ġebekede rezonans olayları, rezonansın neden olduğu aĢırı gerilim ve akımlar, 9. Kontrol devrelerinde çalıĢma bozuklukları, 54 10. Korumada hatalı çalıĢma , 11. Dielektrik malzemesinin delinmesi, 12. MikroiĢlemcilerin hatalı çalıĢması, 13. Sesli ve görüntülü iletiĢim araçlarında parazit ve anormal çalıĢma, 14. Güç faktörünün değiĢimi. 5.2.2 Transformatörler üzerine etkileri Transformatörlerde meydana gelen akım ve gerilim harmoniklerinin neden olduğu problemler Ģöyle sıralanabilir: Akım harmonikleri sargı bakır kayıplarında (I2R) ve kaçak akı kayıplarında artıĢa, çekirdek kaybının artmasına ve haberleĢme sistemlerinde kötü etkiye neden olur. Gerilim harmonikleri ise fuko ve histerezis akımlarından dolayı demir kayıplarında artıĢa ve yalıtımın zorlanmasına neden olur. Transformatör endüktansı ve transformatörlere bağlı bir tüketicinin kapasitansı arasında rezonans meydana gelebilir. Akım ve gerilim harmonikleri transformatörlerde ek ısınmalar oluĢturur. Harmonik akım ve gerilimlerinin oluĢturduğu transformatör kayıpları frekansa bağlıdır. Manyetik çekirdekteki alternatif manyetik alanın yön değiĢtirmesi, yüksek frekanslarda daha hızlı olduğundan manyetik çekirdekteki hiterezis kayıpları artar. Ayrıca zamanla değiĢen manyetik akı, iletkenleri kestikçe değiĢken manyetik alan çekirdek dilimlerinde eddy akımları oluĢturur. Bu durum ek kayıplara neden olur. Yani frekans arttıkça transformatördeki eddy kayıpları artar. Bu yüzden transformatörün ısınmasında yüksek frekanslı harmonikli bileĢenler, düĢük frekanslı harmonikli bileĢenlerden daha önemlidir. IEEE transformatörün yük akımındaki harmonikler için bir limit saptamıĢtır. Buna göre akım için THD limiti % 5’tir. Gerilim için ise yüksüz durumda % 10, anma yükünde % 5’tir [19]. 55 5.2.3 Döner makineler üzerine etkileri Gerek gerilim gerekse akım harmonikleri döner makineler üzerinde olumsuz etkiler yapar. Bu etkilerden birincisi, ek (harmonik) kayıplardır. Harmoniklerin varlığı diğer elemanlarda olduğu gibi stator sargılarında, rotor devresinde, stator ve rotor saçlarında ek kayıplara yol açar. Stator ve rotor uç sargılarında harmonik akımlarının oluĢturduğu kaçak alanlarda ek kayıplar meydana getirir. Örneğin 16 kW’lık bir indüksiyon motoru 60 Hz temel frekanslı sinüsoidal gerilimle beslenirken oluĢan toplam kayıp 1303 W iken, kare dalga ile bir besleme yapıldığında toplam kayıpların 1600 W’a çıktığı gözlenir [19]. Harmoniklerin yol açtığı diğer bir olay da, harmonik momentleridir. Nonsinüsoidal gerilim uygulandığında motor veriminde ve momentinde bir düĢüĢü olur. Harmoniklerin ortalama moment üzerindeki etkisi çoğu zaman ihmal edilebilir ancak önemli sayılabilecek moment salınımlarına yol açabilir. Sinüs biçimli olmayan bir beslemeye sahip üç fazlı bir indüksiyon motorundaki harmonik akımlarının oluĢturduğu akı yoğunluğu dalgaları arasındaki etkileĢim gürültüye neden olabilir. Ayrıca harmoniklerin, hava aralığında bir bileĢke akı üretmesi nedeni ile indüksiyon motoru kalkıĢ yapamayabilir veya limitlerin çok altındaki düĢük hızlarda çalıĢabilir [20]. ÇeĢitli harmonik çiftleri (5 ve 7 gibi) motor-yük sisteminde veya türbingeneratör gruplarında mekanik salınımlara neden olurlar. Harmonik akımları ve temel frekans manyetik alanı arasındaki etkileĢimin neden olduğu salınım momentleri bir mekanik rezonans frekansına uyduğu zaman mekanik salınımlar oluĢur. Örneğin; 5’inci ve 7’nci harmonikler generatör rotorunda 6’ncı harmonik frekansında sürekli bir bükülmeye neden olurlar. Eğer mekanik titreĢimin frekansı elektriksel frekansa yakın olursa yüksek mekanik cevaplar oluĢabilir [21]. 56 Standartlar, motorlar için kesin gerilim veya akım harmonik sınırlamaları vermemesine rağmen, indüksiyon motorları için % 5’lik bir gerilim harmoniği sınırlaması kabul edilebilir [21]. 5.2.4 Ġletim sistemleri üzerine etkileri Ġletim sistemi (hava hattı veya yer altı kablosu) üzerindeki etkileri, iki bölüm altında incelemek mümkündür. Bunlardan birincisi akım bileĢenlerinin oluĢturduğu ek I2R kayıplarıdır. Bu kayıplar; ∞ 𝐼𝑛2 𝑅𝑛 𝑃𝐾 = (5.3) 𝑛=2 Ģeklinde verilebilir. Deri etkisi ihmal edilir ise Rn R (hattın omik direnci) yazılabilir. Diğer taraftan harmonik akımların hat boyunca çeĢitli devre elemanları üzerinde oluĢturduğu gerilim düĢümleri de ayrı bir etkidir. n. akım harmoniğinin oluĢturduğu gerilim düĢümü; ∆𝑉 𝑛 = 𝐼𝑛 𝑍𝑛 (5.4) olarak yazılabilir. Kablolu iletim durumunda harmonik gerilimler, tepe gerilim değeri ile orantılı olarak dielektrik zorlanmayı arttırırlar. Bu da kablonun kullanım ömrünü kısaltır. Aynı zamanda hata sayısını ve bu nedenle de onarım masraflarını arttırır. AĢırı gerilimler nedeni ile yalıtkan kablolarda delinme meydana gelebilir. Harmoniklerin korona baĢlangıç koruma ve sönme seviyeleri üzerindeki etkileri, gerilimin tepeden tepeye değerinin bir fonksiyonudur. Tepe gerilimi ise, temel ve harmonik gerilim arasındaki faz iliĢkisine bağlıdır [22]. 57 5.2.5 Kondansatör grupları üzerine etkileri Gerilim bozulmasından en çok etkilenen eleman, güç faktörü düzeltiminde kullanılan kondansatör gruplarıdır. Kondansatörlerde en önemli problem, aĢırı etkin akımlardır. Diğer bir problem de tepe geriliminin oluĢturduğu yalıtım zorlanmasıdır. Kapasitif reaktans frekansla ters orantılı olarak değiĢtiğinden, temel bileĢendeki değeri Xc olan kapasitif reaktans, harmonik mertebesi n olan bir akımda; 𝑋𝐶𝑛 = 𝑋𝐶 𝑛 (5.5) değerini alır, yani akımın frekansı büyüdükçe kapasitif reaktans küçülür. Bu nedenle, kondansatörler harmonik frekanslarında daha büyük akımlar çekerler ve aĢırı yüklenirler. n’inci harmonik için Un harmonik gerilimi altında kondansatörün çektiği akım; 𝐼𝑛 = 𝑛𝜔𝐶𝑈𝑛 (5.6) değerini alır. Burada, temel bileĢen açısal frekansıdır. Kondansatör uçlarındaki gerilimin etkin değeri; ∞ 𝑈𝑛2 𝑈𝐶 = (5.7) 𝑛=1 olur. Kondansatör akımının etkin değeri, aynı Ģekilde harmonik akımlarının karesel ortalamasına eĢittir, 58 ∞ 𝐼𝑛2 𝐼𝐶 = (5.8) 𝑛=1 Bu akım, harmonikli gerilimin etkin değerine eĢit bir sinüs biçimli gerilim altında kondansatörün çektiği akımdan büyüktür. Kompanzasyon tesislerinin tasarımında bu durumların göz önüne alınması gereklidir. Gerilim bozulması durumunda kondansatörlerde oluĢacak ek kayıplar; 𝑛 𝐶 tan 𝛿 𝑛 𝜔𝑛 𝑉𝑛2 (5.9) 𝑛=2 olarak ifade edilir. Burada; tan 𝛿 𝑛 : kayıp faktörü 2fn 𝑉𝑛 : n. geriliminin etkin genliği Gerilim harmoniklerinden dolayı kondansatör gücü de artar. ġebeke iĢletmesinde sadece temel bileĢene ait güç önem taĢır. Buna karĢılık, kondansatörün dielektrik kayıpları, yani ısıl zorlanma bakımından toplam kondansatör gücü geçerlidir. Dolayısıyla ısıl zorlanmada artar. Temel bileĢeni ve harmonikleri içeren toplam reaktif güç ifadesi; ∞ 𝑄𝑇 = 𝑄𝑛 (5.10) 𝑛=1 olarak verilir. Toplam reaktif güç ifadesi, reaktif gücün anma değerini aĢmamalıdır. TS 804’ e göre sinüs biçimli gerilim altında anma etkin gerilimi için % 110, anma etkin akımı için ise % 130 olarak sınır değer konmuĢtur. Kondansatör 59 karakteristikleriyle ilgili standartlar, sinüs biçimli olmayan bir dalga uygulandığında, güvenilir bir iĢletme amacıyla aĢılmaması gereken sınırlamaları içerir. IEEE standartlarına göre, kondansatör için gerilim, akım ve reaktif güç sınırlamaları Ģöyledir: Anma etkin gerilimi : % 10 Anma etkin akımı : % 180 Anma reaktif gücü : % 135 Tepe gerilimi : % 120 Genelde, kondansatör keskin bir rezonans koĢulunda bulunmadıkça gerilim bozulması arızaya neden olacak kadar büyük değildir. Endüstriyel güç sistemlerinde daha sık karĢılaĢılan harmonik problemlerinin ilk belirtilerinden biri kondansatör gruplarında oluĢan arızadır. Daha önce açıklandığı gibi, genelde tüm harmonik problemleri öncelikle paralel bağlı kondansatör gruplarında ortaya çıkar. Rezonans olayları sonucunda oluĢan aĢırı gerilim ve akımlar, kondansatörde ısınmayı ve gerilim zorlanmalarını artırarak ömürlerini kısaltırlar [23]. 5.2.6 Harmoniklerin direnç üzerindeki etkisi Harmoniklerin frekansının artması ile deri etkisi (skin effect) sonucu iletkenin kullanılan kesiti azalmaktadır. Ġletkenin temel bileĢen omik direnç değerine harmoniklerden dolayı Rh direnci ilave olmaktadır. Harmonikli akıma gösterilen omik direnç değeri R = R0 + Rh olmaktadır. Deri etkisi ile oluĢan direnç değeri literatürde yaygın olarak kabul gören ampirik bir bağıntıyla hesap edilebilir. 𝑥 = 1,585. 10−4 𝑓 𝑅0 (5.11) 60 olmak üzere, 0≤𝑥≤3 𝑖ç𝑖𝑛 𝑅 = 𝑅0 𝐾1 𝑥>3 𝑖ç𝑖𝑛 𝑅 = 𝑅0 𝐾2 (5.12) dir. Burada, 𝐾1 = 𝐾2 = 1 2 1+ 𝑥4 +1 48 (5.13) 𝑥 + 0.26 2,828 (5.14) dir. Burada, f : frekans R0 : Doğru akım direnci R : Deri etkisi dahil direnç olarak tanımlanmıĢtır [23]. 5.2.7 Harmoniklerin reaktans üzerindeki etkisi Elektrik Ģebekelerinin (hatların, motorların, transformatörlerin v.b.) modellenmesinde reaktanslar oldukça geniĢ bir yer tutmaktadır. Temel frekanstaki değeri XL olan bir endüktif reaktansın, n’inci harmonikteki endüktif reaktansı; 𝑋𝐿𝑛 = 𝑛𝑋𝐿 değerini alır. Benzer Ģekilde, temel frekanstaki değeri reaktansın, n’inci harmonikteki kapasitif reaktansı; (5.15) XC olan bir kapasitif 61 𝑋𝐿𝑛 = 𝑛𝑋𝐿 (5.15) değerini alır. Her iki durum içinde, reaktansın lineer bir eleman olduğu kabul edilmektedir [21]. 5.2.8 Harmoniklerin kayıplar üzerindeki etkisi Harmonikli akım akan devreler Ģebekeden, 𝑋𝐶𝑛 𝑋𝐶 = 𝑆= 𝑛 𝑁 𝑆𝑛2 𝑛=1 (5.17) Ģeklinde ifade edilen görünür güç çekerler. Burada Sn, n’inci. harmoniğe ait görünür güçtür. n 1 temel bileĢen gücü olduğu için, Ģebekeden çekilen harmonik güç, 𝑁 𝑆𝑛2 𝑆ℎ = 𝑛=2 (5.18) olacaktır. Omik direnci R olan bir iletkenden geçen ve N tane harmoniği içeren bir akımın ani değeri; 𝑁 𝑖 𝑡 = 𝑖𝑛 (𝑡) 𝑛=1 olmak üzere etkin değerinin, (5.19) 62 𝑁 𝐼𝑛2 𝐼= (5.20) 𝑛=1 olduğu bilinmektedir. Bu durumda n. harmonik için “akım harmoniği oranı” tanımlanırsa; 𝛼𝑛 = 𝐼𝑛 𝐼1 𝑛 = 2,3 … … … … … . , 𝑁 (5.21) dir. Üç fazlı sistemlerde oluĢacak toplam omik kayıplar; 𝑁 𝑅𝑛 𝐼𝑛2 𝑃𝐾 = 3 (5.22) 𝑛=1 dir. Burada, Rn : n. harmonik frekansındaki direnç In : n. harmonik akımının etkin değeridir. Direncin frekansla değerinin artması ihmal edilirse toplam omik kayıplar; 𝑁 𝑃𝐾 = 3𝑅𝐼 2 = 3𝑅𝐼12 1 + 𝛼𝑛2 (5.23) 𝑛=2 Ģeklinde ifade edilebilir. Formülden de görüldüğü gibi, akım harmoniği arttıkça omik kayıplarda artmaktadır [23]. Manyetik çekirdekli bir elemanda (motor, transformatör v.b.) oluĢacak demir (nüve) kayıpları ise Ģu Ģekilde ifade edilebilir; Manyetik çekirdekli bir elemana uygulanan gerilimin ani değeri, 63 𝑁 𝑣 𝑡 = 𝑣𝑛 (𝑡) (5.24) 𝑛 =1 ve etkin değeri, 𝑁 𝑉𝑛2 𝑉= (5.25) 𝑛=1 olmak üzere oluĢacak demir kayıpları 𝑁 2 𝑉𝑛2 𝑃𝐹𝑒 ≅ 𝐶𝑚 𝑉 = 𝐶𝑚 (5.26) 𝑛=1 veya n’inci harmonik için tanımlanan “gerilim harmoniği oranı” ifadesi, 𝛽𝑛 = 𝑉𝑛 𝑉1 (5.27) kullanılarak, 𝑁 𝑃𝐹𝑒 ≅ 𝐶𝑚 𝑉12 (1 + 𝛽𝑛2 ) 𝑛=2 Ģeklinde yazılabilir. Burada; PFe : demir kaybı Cm : makinenin yapısı ile ilgili bir sabit : gerilim harmoniği oranıdır. (5.28) 64 Harmonikli gerilim uygulanan bir kapasite elemanındaki kayıplar ise; 𝑁 𝐶 tan 𝛿 𝜔𝑛 𝑉𝑛2 (5.29) 𝑛=1 Ģeklinde hesaplanabilir. Burada; tan 𝛿 = 𝑅 1 𝜔𝐶 (5.30) ile ifade edilir. tan 𝛿: kayıp faktörü 2f n n. harmonik için açısal frekans Vn : n. harmoniğin etkin değeri [23]. 5.2.9 Güç elektroniği elemanları üzerine etkileri Güç elektroniği elemanları birçok durumda çok önemli bir harmonik kaynağı olmalarının yanı sıra, harmonik bozulmaya karĢı çok duyarlıdırlar. Bu elemanların düzenli çalıĢmaları gerilimin sıfır geçiĢlerinin doğru belirlenmesine bağlıdır. Sıfır geçiĢ noktası birçok elektronik kontrol devresi için kritik noktalardır. Harmonik bozulmasının bu noktaları kaydırması sonucu oluĢan komütasyon hataları, elemanın çalıĢmasını olumsuz yönde etkiler. Ayrıca, gerilimin tepe değerine göre cevap vererek çalıĢan elemanlarda da sorunlar çıkabilir. Buna en güzel örnek diyottur. Eleman, dalga Ģeklinin etkin değerine tam olarak karĢılık gelmeyen tepe değerine karĢı duyarlı olduğundan, harmoniklerin varlığında düzenli çalıĢmayabilir. Güç elektroniği cihazlarına ait diğer arızaları Ģöyle sıralayabiliriz; a) Ölçme cihazlarında hatalar 65 b) Röleler ve kesicilerde oluĢan arızalar c) Sıfır gerilim geçiĢli ateĢleme devrelerinin kararsız çalıĢması ç) Motor kontrolleriyle ilgili parazitler [23]. 5.2.10 Koruyucu sistemler (Röleler) üzerine etkileri Bilindiği gibi koruyucu sistemler çoğunlukla temel gerilim ve akımlara göre tasarlanırlar. Tepe gerilimine, akım veya gerilimin sıfır geçiĢlerine göre çalıĢan röleler harmonik distorsiyonundan çeĢitli biçimlerde etkilenirler. Olabilecek harmoniklerin süzüldüğü veya ihmal edilebilir düzeyde olduğu kabul edilirse, elektromanyetik röle uygulamalarında (aĢırı akım koruması gibi) yüksek harmoniklerin çok fazla etkinliğinin olmadığı söylenebilir. Ancak özellikle mesafe korumalarında, harmonik akımları (özellikle 3’üncü harmonik bileĢeni) büyük oranda ölçme değerlendirme hatalarına ve toprak rölelerinin hata yapmasına neden olabilmektedir. Dijital mesafe koruma sistemlerinde, akım ve gerilim harmoniklerinin mutlaka filtre edilmesi gerekmektedir. Rölelerin harmoniklerden baĢlıca etkileniĢ biçimleri Ģunlardır; a) Röleler daha büyük tepe değerleri ile yavaĢ çalıĢmak yerine daha küçük tepe değerleri ile hızlı çalıĢma eğilimi gösterirler. b) Statik rölelerin çalıĢma karakteristiklerinde önemli değiĢiklikler gözlenir. c) AĢırı akım ve gerilim rölelerinin çalıĢma karakteristikleri değiĢir. ç) Harmonik bileĢene bağlı olarak rölelerin çalıĢma momentlerinin yönü değiĢebilir. d) ÇalıĢma zamanları, ölçülen büyüklükteki frekansın bir fonksiyonu olarak oldukça büyük bir farklılık gösterebilir. 66 e) Dengeli empedans röleleri hem ayar ötesi hem ayar gerisi çalıĢma gösterebilirler. f) Fark röleleri yüksek hızla çalıĢmayabilirler. Genelde rölelerin çalıĢmasını etkileyen harmonik seviyeleri, diğer elemanlar için kabul edilebilir maksimum harmonik seviyelerinden daha büyüktür. Bununla birlikte, koruyucu elemanlar (röleler) üzerinde yapılan testlerden % 20’lik bir harmonik seviyesine kadar rölelerde fazla bir iĢletme probleminin oluĢmadığı gözlenmiĢtir [22]. 5.2.11 Harmoniklerin yol açtığı rezonans olayları Bilindiği gibi endüktif reaktans, frekans ile doğru orantılı olarak artmasına ragmen, kapasitif reaktans frekans ile ters olarak azalır. Rezonans frekansında endüktif reaktans kapasitif reaktansa eĢit olur. Sistem rezonansı, harmonik frekanslarından birine yakın bir değerde oluĢursa, aĢırı seviyede harmonik akım ve gerilimleri ortaya çıkaracaktır. Sistemdeki rezonans durumları, harmonik seviyelerini etkileyen çok önemli bir etkendir. Seri rezonans harmonik akım akıĢı için düĢük bir empedans göstermesine rağmen, paralel rezonans yüksek empedans gösterir. Rezonans durumları bir sorun oluĢturmadığında sistem önemli seviyelerdeki harmonik akımlarını taĢıyabilir. Bu nedenle, sistemin cevap karakteristiklerini analiz etmek ve sistem rezonans sorunlarını gidermek çok önemlidir [10]. Paralel rezonans olayı en çok karĢılaĢılan problemlerden biridir. Doğrusal olmayan yüklerin ürettiği harmonik frekanslarından birinin yakınında, kondansatör grupları ile sistem endüktansı arasında paralel rezonans oluĢabilir. Paralel rezonans olayı sırasında kondansatör uçlarındaki gerilim aĢırı yükseldiği için kondansatör zarar görebilir. Bu durum endüstriyel yüklerde ve sistemlerde yaygın olarak görülen bir olaydır. 67 Genel olarak, baradan enerji sistemine akan akım küçük ancak harmonik gerilim değeri yüksek ise rezonansın enerji sistemi tarafında oluĢacağı söylenebilir. Eğer baraya bağlı yükler harmonik akımlar çekiyor ve bu durum barada harmonik gerilimlerin oluĢmasına neden oluyorsa, rezonansın sistemin endüktansı ve yük kondansatörü arasında oluĢacağı söylenebilir [7]. Seri rezonans, rezonans frekansıyla uyuĢan harmonik akımlarına düĢük bir empedans yolu sağlar; böylece harmonik akımlarda bir büyüme söz konusu değildir. Ancak harmonik akımlar Ģebekenin istenmeyen kısımlarına akabilirler. Bunun sonucunda iki tür sorun ortaya çıkabilir: a) Rezonans devresi ile hat boyunca seri bağlantılı devreler varsa, önemli ölçüde parazitler oluĢabilir [10], b) Rezonans yolundaki harmonik akımlar nedeniyle kondansatör grubunda aĢırı gerilim harmonikleri oluĢabilir ve bobin sargılarının izolasyonu zorlanır. Kondansatör uçlarındaki gerilim Ģebeke geriliminin Xc/R katına çıkar [10]. Rezonansların oluĢması sistemde arıza ve hasarlar meydana getirebilir. Harmonik rezonansının etkisi sistem yükünün az olduğu zamanlarda, örnegin gecenin geç saatleri ve tatil günlerinde daha fazladır. Yük seviyesi arttıkça akımın akabilecegi daha küçük empedans yollarından dolayı rezonans nedeniyle oluĢan harmonik artıĢı zayıftır. Birçok endüstriyel tesiste oldugu gibi, devreler daha az yüklendiklerinde ve yüklerin tümü motor olduğunda, rezonans nedeniyle oluĢan harmoniklere karĢı daha duyarlı olurlar [10]. 68 6. SĠSTEMLERDE HARMONĠKLERĠN ENGELLENMESĠ Harmonikler nedeniyle oluĢacak zararlı etkilerin engellenmesi sadece tasarımda alınacak tedbirlerle mümkün olmamaktadır. Harmonik akımların Ģebekeye geçmesini önlemek için ek devrelere ihtiyaç vardır. Devreye yerleĢtirilen ve istenen harmonik akımının süzülmesini sağlayan bu devrelere “harmonik filtresi“ adı verilir. Harmonik filtrelerin amacı bir yada daha fazla frekanstaki akım veya gerilimlerin yani harmoniklerin etkisini azaltmaktır. Harmonik filtrelerinin görevleri harmonik üreten bir cihazdan beslenen yükün gerilim dalgasını düzeltmek, AC sisteme katılan istenmeyen harmonik bileĢenleri önlemek ve radyo frekans giriĢimlerini elemek Ģeklinde özetlenebilir [11, 15-17]. ĠĢlev bakımından filtreler ikiye ayrılır; a) Filtrelerin kontrollü akım ya da gerilim kaynağına sahip olduğu “aktif” filtreler, b) Filtre bileĢenlerinin direnç endüktans ve kondansatör gibi pasif elemanlardan oluĢturulduğu “pasif” filtreler. 6.1. Aktif Filtreler Harmoniklerin ortadan kaldırılması için geliĢtirilmiĢ elemanlardır. Bu filtreler ileri güç elektroniği temellerine dayanır ve pasif filtrelerden çok daha pahalıdır. Aktif filtreler birden fazla harmonik frekansı için adreslenebilir ve enerji kalitesini etkileyen problemleri ortadan kaldırabilir. Aynı zamanda en önemli üstünlükleri mevcut dağıtımda değiĢiklikler yapıldığında bile etkili harmonik kompanzasyonuna devam edebilmeleridir. Aktif filtrenin çalıĢma prensibi, doğrusal olmayan yükün çekeceği temel bileĢen dıĢındaki akımı karĢılamaktır. Buna göre aktif filtreler yük tarafından çekilen 69 harmonikleri analiz ederek harmonik bileĢenleri uygun bir fazda yüke uygularlar. Doğrusal olmayan bir yük Ģebekeye bağlandığında IĢ Ģebeke akımını çeker. Bu akım temel bileĢen yanında harmonik bileĢenleri de içermektedir. 𝑁 𝐼ş = 𝐼1 + 𝐼𝑛 = 𝐼1 + 𝐼𝐻 (6.1) 𝑛=2 Ģeklinde harmonik bileĢen akımlarını sağlayan bir eleman olması durumunda Ģebekeden sadece temel bileĢen akımı çekilir. Aktif filtre akımı için de, 𝐼𝑓𝑣 = 𝐼ℎ (6.2) yazılabilir. Buna göre aktif filtrelerin Ģebekeden harmonik akımların çekilmemesine neden oldukları sonucuna varılabilir. ġekil 6.1. de aktif filtre ile harmoniklerin giderilmesi gösterilmiĢtir. ġekil 6.1. Aktif filtre ile harmoniklerin giderilmesi [24]. 70 Aktif filtreler devreye seri ve paralel olmak üzere iki Ģekilde bağlanabilirler. Paralel filtre, tesiste var olan pasif filtre ile kombine olarak çalıĢabildiğinden daha çok kullanılır. ġekil 6.1-a. da paralel bağlı aktif filtre, ġekil 6.1-b. de ise seri bağlı aktif filtre gösterilmiĢtir. a) b) ġekil 6.2. Aktif filtre düzenekleri a) Paralel bağlı aktif filtre, b) Seri bağlı aktif filtre [25]. 71 6.2. Pasif Filtreler Pasif filtreler, kaynak ile alıcı arasına konulan ve temel frekans dıĢındaki bileĢenleri yok eden seri bağlı kondansatör ve endüktans bileĢimidir. Bazı durumlarda omik direnç de ilave edilebilir. Pasif filtrelerde amaç, yok edilmek istenen harmonik bileĢen frekansında rezonansa gelecek L ve C değerlerini belirlemektir. Her bir harmonik bileĢen için onu rezonansa getirecek ayrı bir filtre kolu gereklidir. “Q” kalite faktörüne göre filtreler yüksek geçiren veya düĢük geçiren filtreler olarak ayrılırlar. ġekil 6.3-a. da endüktif düĢük geçiren filtre, ġekil 6.3-b. de de kapasitif yüksek geçiren filtre gösterilmiĢtir. Yüksek Q filtresi, düĢük harmonik frekanslarından birine ayarlanır. DüĢük Q filtresi ise geniĢ bir frekans aralığında düĢük bir empedansa sahiptir ve yüksek seviyeli harmonikleri süzmek için kullanıldığından yüksek geçiren filtre olarak da düĢünülür. a) b) ġekil 6.3. Q tipi pasif filreler a) DüĢük Q tipi filtre., b) Yüksek Q tipi filtre [25]. Q kalite faktörü 𝑄= 𝑋𝑟 𝑅 Ģeklindedir. (6.3) 72 Harmoniklerin engellenmesi için pasif filtreler olarak seri filtreler ve paralel filtreler kullanılmaktadır. 6.2.1. Seri filtreler ġekil 6.4. de bir devrede seri filtrenin kullanımı gösterilmiĢtir. ġekil 6.4. Bir devrede seri filtrenin kullanımı [25]. Seri filtreler, harmonik kaynağıyla Ģebeke arasına seri olarak bağlanır ve harmonik akıĢına yüksek empedans gösterirler. Bu yüzden seri filtrelerin ayarlanmıĢ olduğu frekansta yüksek empedans vardır. Seri filtre belirli bir frekansa ayarlandığı için, sadece o frekans bileĢenine yüksek empedans, temel frekansta düĢük empedans gösterirler. Seri filtrelerin en büyük dezavantajları devreye seri olarak bağlandıklarından tam yük akımını taĢımak ve hat gerilimine göre yalıtılmak durumunda olmalarıdır. Bununla birlikte rezonansa yol açmamaları en büyük avantajlarıdır. 73 6.2.2. Paralel (ġönt) filtreler Paralel filtrenin bir devreye bağlanıĢı ġekil 6.5. de gösterilmiĢtir. ġekil 6.5. Bir devrede paralel filtrenin kullanımı [25]. Ġstenmeyen harmonik bileĢen akımları düĢük empedanslı bir paralel yol yardımıyla toprağa aktarılarak sistemde dolaĢmaları engellenebilir. Harmonik kaynağıyla Ģebeke arasına paralel olarak bağlanırlar. Bu tip filtrelerde amaç, düĢük bir Ģönt empedans yoluyla istenmeyen harmonik akımlarının filtre üzerinden geçmesinin sağlanmasıdır. Ayrıca temel frekansta reaktif güç sağlayarak güç faktörü düzeltiminde de kullanılırlar. Tasarımları kolaydır. Ancak paralel filtre bileĢenleri mevcut Ģebeke empedanslarıyla birbirini etkileyerek rezonansa neden olurlar. Paralel filtrelere örnek olarak tek ayarlı filtreler, çift ayarlı filtreler ve sönümlü filtreler verilebilir. Tek Ayarlı Filtreler Tek ayarlı filtreler, seri RLC devresinden meydana gelmektedir. Yapısı ġekil 6.6. da 74 gösterilmiĢtir. ġekil 6.6. Tek ayarlı filtre ve empedans değiĢimi [25]. Tek ayarlı filtreler, düĢük empedans veya kısa devre oluĢturarak ayarlanan frekanstaki harmonik akımının bastırılmasını sağlarlar. Tek ayarlı filtre için ω açısal frekansındaki filtre empedansı Zf 𝑍𝑓 = 𝑅 + 𝑗 𝜔𝐿 − 1 𝜔𝐶 (6.4) ifadesiyle hesaplanabilir. Çift ayarlı filtreler Adından da anlaĢılacağı gibi iki ayrı frekansa ayarlı olup ayarlandıkları bu frekanslarda düĢük empedans göstererek bu frekanstaki harmonik bileĢenlerin 75 süzülmesini sağlarlar. En önemli özelliği temel frekansta güç kaybının az olmasıdır. Ayrıca endüktansların sayısının ayarlanması ile yüksek gerilimlerde bütün darbe gerilimlerini denetim altına alırlar. Örnek bir çift ayarlı filtre ve filtrenin empedans değiĢimi ġekil 6.7. de gösterilmiĢtir. ġekil 6.7. Çift ayarlı filtre ve empedans değiĢimi [25] Sönümlü filtreler Sönümlü filtreler, yüksek dereceli (örneğin 17 ve üzeri) harmonikleri filtrelemek için kullanılır. Bu nedenle yüksek geçiren filtre olarak adlandırılırlar. Buna göre, bu filtreler yüksek frekansa küçük empedans, düĢük frekansa da yüksek empedans gösterirler. ġekil 6.8. da birinci, ikinci, üçüncü dereceden ve C tipi sönümlü filtreler gösterilmiĢtir. 76 ġekil 6.8. Birinci, ikinci, üçüncü dereceden ve C tipi sönümlü filtreler [25]. Bu filtreler karĢılaĢtırıldığında, her filtrenin farklı özellikleri vardır. Örneğin birinci dereceden sönümlü filtreler temel frekansta aĢırı kayıplara sahiptirler ve bu sebeple yaygın olarak kullanılmazlar. Ġkinci dereceden filtreler iyi bir filtreleme performansı sağlamakla beraber temel frekans kayıpları gösterirler. Üçüncü dereceden filtrelerin en temel özelliği temel frekans kayıplarının olmamasıdır. C tipi filtrenin performansı, ikinci ve üçüncü dereceden filtreler arasında olup temel frekans kayıplarının azlığı önemli bir avantajıdır. ġekil 6.9. da yüksek geçiren sönümlü paralel pasif filtre için frekans-empedans iliĢkisi gösterilmiĢtir. Benzer Ģekilde, aktif ve pasif filtrelerin karĢılaĢtırılması Çizelge 6.1. de verilmiĢtir. ġekil 6.9. Yüksek geçiren sönümlü paralel pasif filtre için frekans-empedans iliĢkisi [25]. 77 Çizelge 6.1. Aktif ve pasif filtrelerin karĢılaĢtırılması. [25] KONU PASĠF FĠLTRE AKTĠF FĠLTRE Harmonikli akımların kontrolü Her harmonik frekansı için bir filtre ister Aynı anda bir çok harmonik akımı kontrol edebilir Harmonik frekanslarının değiĢiminin etkisi Filtrenin etkinliği azalır Etkilenmez Empedans modifikasyonu etkisi Rezonans riski vardır Etkilenmez Akım yükselmesi riski AĢırı yüklenme ve bozulma riski vardır AĢırı yüklenme riski yoktur Sisteme yeni yük ilave edilmesi Filtrenin değiĢtirilmesi gerekebilir Herhangi bir probleme yol açmaz Sistemdeki temel dalganın frekans değiĢimi DeğiĢtirilmesi gerekir Ayar ile uyum mümkündür Boyutlar ve ağırlık Harmonik genliği ve derecesine göre değiĢken Küçüktür Maliyet Ġlk maliyet çok düĢük ama bakım yüksek Ġlk maliyet çok yüksek ama bakım düĢük 78 7. DENEYSEL BULGULAR VE TARTIġMA Meskenlerde kullanılan bir çok elektriksel cihazın gücü 0 ila 3 kW arasında değiĢmektedir. Mevcut çalıĢmada doğrusal olmayan böyle bir yükün Ģebeke üzerinde meydana getirdiği harmonik distorsiyonun elimine edilmesi maksadıyla aĢağıda özellikleri verilen sistemin tüm elemanlarının ve değiĢkenlerinin Matlab Simulink programı kullanılarak similasyonu yapılmıĢ, buna göre ihtiyaç duyulan filtre özellikleri tespit edilerek filtre uygulaması öncesi ve sonrası Ģebekeden çekilen akıma ait harmonikler tespit edilmiĢtir. Harmoniklerin elimine edilmesi amacıyla tek ayarlı pasif filtre uygulaması yapılmıĢtır. Müteakiben devre fiziki olarak gerçekleĢtirilerek Matlab Simulink programı ile elde edilen sonuçlar uygulama sonucunda elde edilen sonuçlarla karĢılaĢtırılmıĢtır. Bu amaçla deney düzeneğinde gücü yaklaĢık olarak 1.3 kVA olan, 800 W aktif güç çeken ve güç katsayısı 0.6 olan bir doğrusal olmayan yük kullanılmıĢtır. Bu sistemin Matlab Simulink programı ile oluĢturulmuĢ simülasyon devresi ġekil 7.4. de verilmiĢtir. Filtre devresi uygulanmadan yapılan simülasyon sonucunda sistemin akım ve gerilim için THD seviyesi sırasıyla ġekil 7.1., ġekil 7.2. de ve Akım-Gerilim grafiği ġekil 7.3. te verilmiĢtir. 79 ġekil 7.1. Filtre uygulanmadan önce sistemin THDI seviyesi ġekil 7.2 .Filtre uygulanmadan önce sistemin THDV seviyesi 80 ġekil 7.3. Filtre uygulanmadan önce sistemin akım-gerilim grafiği ġekil 7.4. Sistemin Matlab Simulink ile yapılmıĢ simülasyonu Filtre devresi uygulanmadan alınan THD seviyeleri akım için % 43, gerilim için % 0 seviyelerindedir. IEE 519-1992 harmonik standardına göre THD seviyeleri akım için 81 %10, gerilim için % 3’ün altında olmalıdır [24]. Sistemimizde akım için ciddi oranda aĢılmıĢtır. Sistemdeki THD seviyesini düĢürebilmek için baskın olan 3, 5 ve 7’nci harmoniklerin elimine edilmesi denenecektir. Bu maksatla sistemde tek ayarlı paralel filtrelerin kullanılması uygun değerlendirilmiĢtir. Filtreleme esnasında sistemin ihtiyaç duyacağı reaktif gücün filtreler tarafından karĢılanacağı kabul edilmiĢtir. Buna göre deney düzeneğinin ihtiyacı olan kompanzasyon gücünün tespit edilmesi gerekmektedir. Deney düzeneğinin filtreleme iĢlemi öncesi güç faktörü 0,6 olarak ölçülmüĢtü. Güç faktörünün 0.98’e çekilmesi maksadıyla ihtiyaç duyulacak kapasitif reaktif gücün belirlenmesi gerekmektedir. Bu amaçla Çizelge 7.1. de verilen ve kapasitif reaktif gücün aktif güce oranını belirleyen KC değeri belirlenir. Çizelge 7.1. Kapasitif reaktif gücün aktif güce oranını gösteren KC tablosu 82 Çizelge 7.1’den KC değeri 1.130 olarak belirlenir. : Aktif güç P Q1 , 1 : Güç faktörü düzeltilmeden önceki çekilen reaktif güç ve güç faktörü Q2 , 2 : Güç faktörü düzeltildikten sonra çekilen reaktif güç ve güç faktörü : Güç faktörünü düzelmek için gerekli kapasitif reaktif güç olmak üzere; QC 𝐾𝐶 = 𝑄𝐶 = tan 𝜑1 − tan 𝜑2 𝑃 (7.1) ve 𝑄𝐶 = 𝐾𝐶 𝑃 (7.2) olacaktır. Kondansatör reaktansı ise; 𝑈2 𝑋𝐶 = 𝑄𝐶 (7.3) eĢitliğinden elde edilir. Reaktans kullanılarak kondansatör değeri aĢağıdaki eĢitlik yardımıyla bulunur. 𝐶= 1 2𝜋𝑓𝑋𝐶 Rezonans frekansı eĢitliği; (7.4) 83 𝑓= 1 (7.5) 2𝜋 𝐿𝐶 idi. Tek ayarlı pasif filtrede kullanılacak kondansatör değerinin bulunmasıyla rezonans frekansı eĢitliğinden gerekli endüktans değeri de kolayca hesaplanabilir. Buradan hareketle EĢ. 7.2. kullanılarak filtre düzeneğinde kullanılması uygun olan kondansatör grubunun gücü bulunur. Öyleyse; 𝑄𝐶 = 1.130𝑥800 = 904 𝑉𝐴 ve Ģebeke gerilimi U=220 V olduğuna göre; EĢ. 7.3 kullanılarak; 𝑋𝐶 = 2202 ≅ 53,54 Ω 904 buradan hareketle, EĢ. 7.4 kullanılarak; 𝐶= 1 1 = ≅ 60𝜇𝐹 2𝜋𝑓𝑋𝐶 2𝑥3.14𝑥50𝑥53,54 bulunur. 3’üncü, 5’inci ve 7’nci harmoniklerin etkisini azaltmakta kullanacağımız filtrelerin herbir kolunda reaktif gücün eĢit olarak tüketildiğini kabul ederek, 𝐶3 = 𝐶5 = 𝐶7 = 𝐶 = 20𝜇𝐹 olur. 3 Kondansatör gücünü tespit ettiğimize göre rezonans frekansı eĢitliğinden istifade ederek herbir harmonik için tasarlanacak filtrelerde kullanılacak endüktans değerleri de belirlenebilir. Burada dikkat edilmesi gereken olgu sistemin rezonansa girmesini önlemek için harmonik frekanslarından farklı frekans kullanılmasıdır. 3’üncü harmonik için f3 =148 Hz, 5’inci harmonik için f5 = 248 Hz ve 7’nci harmonik için f7 =348 alınmasıyla rezonans riski ortadan kaldırılır. O halde EĢ. 7.5. den 84 3’üncü harmonik için; 𝐿3 = 1 1 = ≅ 54 𝑚𝐻 olarak; 2 2𝜋𝑓3 𝐶3 2𝑥3.14𝑥148 2 20𝑥10−6 5’inci harmonik için; 𝐿5 = 1 1 = ≅ 20 𝑚𝐻 olarak bulunur. 2𝜋𝑓5 2 𝐶5 2𝑥3.14𝑥248 2 20𝑥10−6 ve son olarak 7’nci harmonik için; 𝐿7 = 1 1 = ≅ 10 𝑚𝐻 olarak bulunur. 2 2𝜋𝑓7 𝐶7 2𝑥3.14𝑥348 2 20𝑥10−6 Elde edilen bu değerlere sahip tek ayarlı paralel filtrelerin sistem simülasyonuna uygulanmasıyla gözlemlenen THD seviyeleri akım ve gerilim için sırasıyla ġekil 7.5. ve ġekil 7.6. da görülmektedir. Filtre uygulaması sonrasında elde edilen akım-gerilim grafiği ġekil 7.7. de verilmiĢtir. ġekil 7.5. Filtre uygulamasından sonra sistemin THDI seviyesi 85 ġekil 7.6. Filtre uygulamasından sonra sistemin THDV seviyesi ġekil 7.7. Filtre uygulaması sonrası sistemin akım-gerilim grafiği Sistemin Matlab simülasyonu ile elde edilen sonuçların pratik uygulama sonuçları ile karĢılaĢtırılması maksadıyla yukarıda verilen hesaplamalarla elde edilen değerlere uygun olarak devre tasarımı gerçekleĢtirilmiĢtir. 86 GerçekleĢtirilen uygulama devresi ile elde edilen sonuçlara iliĢkin Fluke 43B cihazıyla yapılan ölçümlere iliĢkin sonuçlar aĢağıda verilmiĢtir. ġekil 7.8. Filtreden önce sistemin akım-gerilim grafiği ġekil 7.9. Filtreden önce sisteme ait akım harmoniği frekans spektrumu 87 ġekil 7.10. Filtreden önce sisteme ait gerilim harmoniği frekans spektrumu. ġekil 7.11. Filtreden sonra sisteme ait akım-gerilim grafiği. 88 ġekil 7.12. Filtreden sonra sisteme ait akım harmoniği frekans spektrumu. ġekil 7.13. Filtreden sonra sisteme ait gerilim harmoniği frekans spektrumu. Yukarıda verilen hesaplamalar ile belirlenen elektriksel elemanlar kullanılarak oluĢturulan sisteme ait THDI % 39.1, THDV % 2.7 olarak gözlenmiĢ, filtre devresinin uygulanması ile birlikte sistemde mevcut harmonikler elimine edilerek Toplam Harmonik Distorsiyon oranları sırasıyla akım ve gerillim için % 9.3 ve % 2.7’ye düĢerek standartlarla belirlenen oranlara çekilmiĢtir. 89 Simülasyon devresi ile uygulama devresi arasında THD oranları arasında görülen fark simülasyon devresindeki elemanların tamamen ideal olması, uygulamada kullanılan elemanların ise ideal elemanlar olmaması ile Ģebekede var olan harmonikler ile açıklanabilir. Uygulama devresinin Ģebeke yerine nispeten çok daha temiz bir enerji kaynağı (UPS gibi) ile beslenmesi durumunda mevcut THD oranlarının çok daha aĢağılara çekilebileceği açıktır. Resim 7.1. Uygulanan filtre devresinin resmi. 90 8. SONUÇ VE ÖNERĠLER GeliĢmiĢ güç elektroniği sistemlerinin hızla artan uygulama alanları nedeniyle, elektrik sistemlerinde gözlenen harmonik kirlenmeler giderek artmakta ve enerji kalitesi de düĢmektedir. Bu kirlenmeler, iĢletmedeki hassas elektronik cihazlara zarar vermekte ayrıca sistemde kesici, Ģalter gibi devre açıcı elemanlarda gereksiz açma kumandalarına, sigorta atmalarına, kondansatör patlamalarına, PLC’lerde program silinmesine ve bilgisayarların hatalı çalıĢmasına neden olabilmektedir. Harmoniklerin tesisteki en ciddi olumsuz etkisi ise sistemde rezonans riski ortaya çıkarmasıdır. Ayrıca, sistemde harmoniklerin bulunması durumunda, kendileri harmonik yaratmayan tüketiciler de, devre elemanlarında oluĢan ilave ısınmalar nedeni ile faydalı biçimde kullanmadıkları bir enerji yüzünden fazladan para ödemek zorunda kalabilmektedirler. Harmonikler iletkenlerde, trafolarda v.b. her türlü devre elemanlarında, normal Ģebeke koĢullarında tükettikleri bakır ve demir kayıplarına ilave olarak kayıplar oluĢturmakta, bu kayıplar harmoniklerin derece ve mertebelerine göre enerji faturalarına belli miktarlarda ilave bedel bindirmektedirler. Harmoniklerin bir diğer olumsuz etkisi olan, elektrik enerjisinin kalitesizliği sebebi ile makine verimlerinde ve iĢ kalitesinde azalmalar uygun filtreleme sistemlerinin tesisi ile ortadan kaldırılmalı veya asgari seviyeye indirilmelidir. Bu tez çalıĢmasında 1.3 kVA’lık Cos𝜑 = 0.6 olan doğrusal olmayan bir sistem için 3, 5 ve 7’nci harmonikleri elimine eden filtre tasarımı önce Matlab programı vasıtasıyla simüle edilmiĢ, sonrasında uygulama gerçekleĢtirilerek simülasyon sonucunda elde edilen değerler ile uygulama neticesinde elde edilen değerler karĢılaĢtırılmıĢ, simulasyon neticeleri ile ölçüm sonuçlarının birbiriyle uyumlu olduğu ve % 39.1 91 olan THDI değerinin % 9.3’ e düĢerek standartlarla belirlenen oranlara çekildiği gözlenmiĢtir. 92 KAYNAKLAR 1. Çelik,Ç., “Dağıtım Sistemlerinde Enerji Kalitesi” Yüksek lisans Tezi, Gazi Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Ankara, 3-4, (2008) 2. Bayram, M., Elektrik Tesisleri ile Ġlgili Sorular ve Çözümleri, Birsen Yayınevi, Ġstanbul, (1999) 3. Demirkol,Ö., “Harmonik Ġçeren ve Dengesiz ġebekelerde Ölçme ve Kompanzasyon” Yüksek lisans Tezi, Sakarya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Sakarya, 21-47, (2006) 4. Ertan, U., Elektrik ġebekelerinde Harmonikler, Kaynak Dergisi, Sayı:4, 1994 5. Argın, M., Güç Sistem Harmonik Filtreleri, Yüksek Lisans Tezi, Yıldız Teknik Üniversitesi, Ġstanbul, 63-64, (2000) 6. Kocatepe, C., Demir, A; Güç Sistemlerinde Harmonik Üreten Elemanlara Genel BakıĢ, Kaynak Elektrik Dergisi, Sayı:113, (1998) 7. Arrıllaga, J, Smıth, B.C, Watson, N.R and Wood, A.R, “Power System Harmonic Analysis”, John Wiley&Sons, Norwich, 207-2008, (1997) 8. Bateman, A, and Stephens, I.P, “The DSP Handbook”, Pearson Education, England, (2002) 9. IEEE Working Group on Power System Harmonics, “Power Systems Harmonics: An Overview”, IEEE Trans. On Power Apparatus and System, PAS 102(8), 2455-2460, (1983) 10. BaĢman,F., “Elektrik Enerji Sistemlerinde Harmonik ve Filtreleme” Yüksek lisans Tezi, Sakarya Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Sakarya, 9-28, (2006) 11. Arrıllaga, J, and Watson, N.R, “Power System Quality Assessment”, John Wiley&Sons, England. (2001) 12. Tey, L.H and So, P.L, “DSP-Controlled Active Filters for System Harmonics Compensation”, PowerCon, Volume:1, 453-458, (2002) 13 Korurek, M, ve Yazgan, E, “Tıp Elektroniği”, ĠTÜ, Ġstanbul (1996) 14. Van, W.J “Power Quality, Power Electronics and Control”, The European Power Electronics Association, (1993) 93 15. Bölat, V,. “Üç Fazlı AA Güç Dağıtım Sistemlerinin Enerji Kalite Problemlerinin Çözümünde Paralel Aktif Filtre Temelli Uygulanmalar”, Doktora Tezi, İ.T.Ü, Fen Bilimleri Enstitüsü, Ġstanbul, (2003) 16. Ġnan, A., “Lineer Olmayan Yükleri Ġçeren Enerji Sistemlerin Harmonik Kayıpların Yapay Sinir Agları ile Analizi ve Filtre Maliyetlerinin Kestirimi.” Doktora Tezi, Yıldız Teknik Üniversitesi, Ġstanbul, (1999) 17. Emanuel, A.E, and Wang, X, “Estimation of Loss of Life of Power Transformers Suppying Nonlineer Loads”, IEEE Trans. On Power Apparatus and Systems, PAS 104(3), 628-636, (1985) 18. Adak, S, “Enerji Sistemlerinde Harmonik Distorsiyonunun Azaltılması” Doktora Tezi, Yıldız Teknik Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Ġstanbul, 9-48, (2003) 19. Erkan, Enver, “Nonlineer Yüklerde Güç Faktörünün ĠyileĢtirilmesi”, Yüksek Lisans Tezi, Marmara Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Ġstanbul, (1996) 20. Tok, S.S., “Enerji Sistemlerinde Meydana Gelen Harmoniklerin Analizi Harmonik Standartları ve Ölçüm Teknikleri”, Yüksek Lisans Tezi, Yıldız Teknik Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Ġstanbul, (1998) 21. YeĢil, M., “Enerji Sistemleri Üzerindeki Nonlineer Yüklerin Etkileri ve Alınabilecek Önlemler”, Yüksek Lisans Tezi, Marmara Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Ġstanbul, (1996) 22. Ġnan, A., Attar, F., “Güç Sistemlerinde Harmoniklerin Etkileri ve Bir Harmonik Kontrol Kartı Modeli”, Kaynak Elektrik Dergisi, Sayı:98, (Nisan-1997) 23. Filiz, C., “Güç Sistemlerinde Harmonikler ve Filtrelemelerinin Ġncelenmesi”, Yüksek Lisans Tezi, Kırıkkale Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Kırıkkale, (2006) 24. Kocatepe, C., Uzunoğlu, M., Yumurtacı, R., KarakaĢ, A., ve Arıkan, O., “ Elektrik Tesislerinde Harmonikler”, Birsen Yayınevi, Ġstanbul, 2003, s. 7-1 – 13-15. 25. Sucu, M., “Elektrik Enerji Sistemlerinde OluĢan Harmoniklerin Filtrelenmesinin Bilgisayar Destekli Modellenmesi ve Simülasyonu”, Yüksek Lisans Tezi, Marmara Üniversitesi Elektrik Eğitimi Anabilim Dalı, Ġstanbul, 51-80, 92-94, ( 2003). 94 ÖZGEÇMĠġ KiĢisel Bilgiler Soyadı, adı : ÇELĠK, BarıĢ Uyruğu : T.C. Doğum tarihi ve yeri : 06.05.1977 Çorum Medeni hali : Evli Telefon : 0 (422) 336 68 51 Faks : 0 (422) 336 68 55 e-posta : brsclk@gmail.com Eğitim Derece Eğitim Birimi Mezuniyet tarihi Yüksek lisans Ufuk Üniversitesi / ĠĢletme A.D. 2008 Lisans K.T.Ü. / Elk.Elo.Müh.Böl. 2000 Lise Mehmet Akif ERSOY Lisesi 1994 ĠĢ Deneyimi Yıl Yer Görev 2000-2010 Hv.K.K.lığı Subay Yabancı Dil Ġngilizce