Evrim, İktisat ve Sosyal Teori: Aykırı Yol Arkadaşları? Hüseyin Özel Hacettepe Üniversitesi İktisat Bölümü ozel@hacettepe.edu.tr Evrimsel İktisat Sempozyumu Ankara. 19-20 Kasım2009 Hacettepe Üniversitesi İktisat Bölümü Özet: Bu sunuş, evrim düşüncesinin hem iktisat hem de giderek sosyal teorideki rasgele kullanımının yaratabileceği sakıncalar üzerinde durmaktadır. Genel olarak sosyal teoride evrim düşüncesi, eğretileme (metafor) düzeyinde, varlık felsefesi (ontoloji) düzeyinde ve nedensel mekanizmalar düzeyinde kullanılmakta, ancak bu üç düzeyi birbirinden ayırmak neredeyse olanaksız görünmektedir. Dolayısıyla sunuş öncelikle bu düzeyler arasındaki ayrım ve ilişkiler üzerinde odaklanmaktadır. İkinci bir sorun da, gerçekten de biyolojide belirlenebilecek kuram ya da nedensel mekanizmaların, doğal dünya ile insan dünyası arasındaki süreksizlik ilişkisi dikkate alındığında, sorgulanmaksızın toplumsal ilişki ve süreçlere uygulanmasının ne kadar doğru olduğudur. Evrim Düşüncesi Eğretileme (Metafor) (“Evrimci El”) Varlık Felsefesi (“Vizyon”) (“BeingBecoming) Nedensel Mekanizma (“Doğal Seçilim”) Temel Hipotez: Eğretilemeler, varlık felsefesi görüşünden, o da nedensel mekanizma görüşünden ayrı tutulmalıdır. Çünkü; 1. “Teşbihte Hata Vardır”: Eğretilemeler , kimi zaman yararlı olsa da, “Duhem-Quine” sorunundan kaçamaz. Yani gerçeklik, her türlü eğretilemeyi destekler görünebilir (eğretilemeleri birbirinden ayırmak mümkün değildir). 2. Varlık Felsefesi ≠ Nedensel Mekanizma: Farklı varlık felsefesi görüşleri, farklı mekanizmalara yol açabilir. “Yanlış” bir varlık felsefesi, “doğru” bir mekanizmayı geçersiz kılabilir. Örnek 1: Eğretileme: “Görünmez El” - “Evrimsel El” 1. Görünmez El (Invisible Hand): Uyumlu (harmonious) düzen; sosyal kontrat yaklaşımı; bireyci ve liberal teori ; 1a. Senkronik Düzen: Adam Smith?; Walrascı Genel Denge İktisadı; 1b. Diyakronik (Evrimsel) Düzen: Hayek; “Kendiliğinden Düzen” Anlayışı. 2. “Evrimsel El” Dinamik Düzen): Sistem/yapı/kurum vs. nin ortaya çıkma ve yeniden üretim sürecinde farklılık ve değişimi öne çıkarır (Dosi). Kusurlu (dışsallıklar, periyodik krizler vs.) ve etkin olmayan durumlara olanak verir (Adam Smith? Keynes?? Marx, Veblen, Weber, Polanyi, Schumpeter). Örnek 2: Makina – Organizma Eğretilemeleri (Özel 2009) Sav: İktisatta “Newtoncu” mekanik anlayıştan “Darwinci”/organizmacı görüşe geçilmiştir (ya da geçmek gerekir). Gerçek: “Organizma” eğretilemesi, arkasında pekala mekanik bir varlık felsefesini benimsiyor olabilir. “Mekanik-Organizmacı” varlık felsefesinin özellikleri: 1. “Parçacık” (corpuscularian) görüşü: Organizmayı oluşturan temel birim “parçalardır” (gen, atom, birey); 2. İndirgemecilik (Yöntembilgisel bireycilik): Analiz, bütünün parçalarına inmeyi gerektirir. 3. Parçalar arasındaki nedensellik ilişkisi mekanik ve doğrusaldır (Humecu anlamda: “Her A olayı, arkasından B olayını getirir”). 4. Parçalar, bütün içerisinde işlevsel bir biçimde ilişkilidir; öyle ki, hepsi birlikte bir işlevi (ya da belirli işlevleri) yerine getirir. 5. Organizma, uyarlanan bir bütündür; her zaman “en iyi” sonucu yaratacak biçimde evrilir. Sosyal Teoride Evrim Kavramının Kullanımında Sorunlar: 1.Belirsizlik: “Evrim” teriminden ne anlaşılması gerektiği açık değildir. Genellikle eğretileme olarak kullanılır; ancak nedensel mekanizma muamelesi görür. “Charles Darwin gezegenimizdeki organik doğanın gelişme yasalarını keşfetti. Marx, insanlık tarihinin ilerleme ve kendisini geliştirmesinin temel yasasısını keşfetti” (Engels). “’Biyolojik’ sıfatı kullanılsın ya da kullanılmasın, evrim ilkesinin canlı şeylerin dünyası için geçerli olduğu sağlam bir biçimde temellenmiştir.... Organik evrim ya da değişmenin bu türden temel kavramları olan seçilim, uyarlama, farklılaşma ve bütünleşme, toplum ve kültür alanına yerinde bir biçimde uyarlandıklarında, ilgi alanımızın temelinde yer almaktadırlar.” (Parsons) “Evrim (hem doğal hem de toplumsal), kendi kendisini sürdüren, kendi kendisini dönüştüren ve kendi kendisini aşan, zaman içinde belirli bir yöne giden ve bu yüzden de tersinmez olan, ilerleyişinde daha taze yenilikler, daha çok çeşitlilik, daha karmaşık örgütler, daha yüksek farkındalık düzeyi, ve giderek artan bilinçli zihinsel etkinlik yaratan bir süreçtir.” (Huxley) “Evrim, biçimlerin zamansal bir dizisi diye tanımlanabilir: bir biçim diğerinden doğar; kültür bir aşamadan diğerine ilerler. Bu süreçte zaman, biçimdeki değişme kadar tamamlayıcı bir etkendir. Evrimci süreç tersinmez ve yinelenmez niteliktedir.... Evrimci süreç, hem zamansal, ve hem de bu yüzden tersinmez ve yinelenmez olması bakımından tarihsel süreç ya da yayılma sürecine benzer.” (White) “Biyolojik ve kültürel alanların ikisinde birden evrim eşzamanlı olarak iki yönde devinir. Bir yandan, uyarlayıcı ayarlamalarla çeşitlilik yaratır: yeni biçimler eskilerden farklılaşır. Öte yandan, evrim ilerleme yaratır: daha yüksek biçimler, daha düşüklerden doğar ve onları aşar. Bu yönlerden ilki, Özgül Evrim ve ikincisi de Genel Evrimdir.... evrimin bu iki yönünü incelemek için farklı bir sınıflama gerekmektedir. Aynı soydan gelenlerle ilgilendiğinden, spesifik evrim incelemesi, filojenetik [bir organizma ya da organizma grubunun evrimci gelişimi) sınıflama kullanır. Genel evrimin bakış açısında vurgu, ilerlemenin kendisinin niteliği üzerine kaydırılır ve biçimler, filojeniye herhangi bir gönderme olmadan gelişme aşamaları ya da düzeylerine göre sınıflanırlar.” (Sahlins) Örnek: Evrimsel Sosyal Teori (Bhaskar) Soy (lineage) = tarih Kopyalayıcı (replicator) = sosyal yapı Etkileşimci1 (interactor1) = pratik /kurum Etkileşimci2 (interactor2) = eyleyen (agent) Çevre (environment) = biyosfere yerleşmiş olan etkileşimciler topluluğu. Schumpeterci “Gelişme”: “Ekonomik sistemin bir normdan ötekine, aradaki geçişin küçük küçük parçalara bölünemeyecek biçimde olduğu biçimdeki geçişi” (Schumpeter 2005: 11). Gelişme, “sonuçları bilinmeyen bir gelişen (emergent) süreçtir”. (Foster 2000: 323). Ancak, “Seçilim Birimi” ya da Evrilen Nedir?” (Araz –Takay ve Özel, 2008), a. Tarih, Toplum (Marx), Kurumlar (Kurumsal İktisat), Kapitalizm (Schumpeter) b. Firmalar c. Teknoloji, Bilgi d. Hepsi? Sosyal Teoride Evrimin Kullanımındaki Sorunlar: 2. İşlevselcilik / Uyarlamacılık (Optimizasyon): Bir nedensel mekanizma olarak evrim süreci, seçilim biriminin çıkarları (hedefleri, vs.) ile açıklanabilecek bir optimizasyon süreci olarak anlaşılır. “Bir tavuk yalnızca, bir yumurtanın başka yumurtalar üretme yoludur” (Samuel Butler) “Canlılar, genlerin varoluşlarını sonsuza kadar sürdürmesi için geliştirilen hayatta kalma makineleridir” (Dawkins) Evrimci “Açıklama” Aşamaları (Cohen): (i) İşlevsel Tez: ineğin kuyruğu sinekleri kovmakta işlevseldir. (ii) Sonuç Tezi : Bu yüzden, inekler kuyruk geliştirir; (iii) (ii) içinde dile getirilen bağlantının kuramsal olarak işlenmesi (Darwinci doğal seçilim); (iv) Ele alınan durumun ayrıntılı doğal tarihi (kuyruksuz / kısa kuyruklu inekler ortadan kalkar). Örnek 1: “Tarihsel Materyalizm” (á la Cohen) Örnek 2: “Kendiliğinden Düzen” (á la Hayek) İşlev Biçimleri (Mahler ve Bunge, 2001): İçsel (biyotik) Etkinlik (İşlev1): Bir organizma sistem ya da altsistemindeki (bir doku ya da organ gibi) gerçekleşen bütün süreçler (örnek: karaciğerde gerçekleşen biyokimyasal süreçler). Bu kavram hiçbir evrimsel, uyarlanmacı ya da teleolojik içerik taşımaz. Dışsal (biyotik) Etkinlik (İşlev2): Organizma sistem/altsisteminin bir bütün olarak organizmayla ya da organizmanın kendisinin çevresiyle ilişkisi içinde oynadığı rol. Altsistemin parçası olduğu süpersistemin içinde yerine getirdiği işlevler. (örnek: karaciğerin diğer organlarla etkileşimi) Bu haliyle çok geneldir; her türlü işleve göndermede bulunur. Spesifik hale getirilmelidir. Toplam İşlev (İşlev3): İçsel ve dışsal etkinlikler birbirine bağımlı olduğu için, bu ikisinin birlikte, etkileşim içindeki durumları. (örnek: ayakların yerine getirdiği işlev, kasların hareketini sağlayan fizyolojik süreçlere bağlıdır.) Bunların kimileri organizma için yararlıdır (kalbin işleyişi gibi), kimi de yararsızdır (apandisit gibi); Uygunluk (Aptation) (İşlev4): Organizma için yararlı olan işlevlerin herhangi birisi. [Eğer işlev nötr ise bu durumda “uygun olmama” (nullaptation) “işlev görmeme” (dysfunction) adını alır.] Uyarlanma (Adaptasyon) (İşlev5): Uygunluğun tesadüfen ya da arızi olarak ortaya çıkması değil, seçilimin ürünü olması durumu. Bütün uyarlanmalar uygunluk özelliğine sahiptir; ancak tersi doğru değildir. Uyarlanma özelliğine sahip olmayan uygunluk durumları “uyarlanamama” (malaptation) denir. İşlev Biçimleri Arasındaki Mantıksal İlişki (Doğa Bilimleri) İçsel etkinlik (işlev1) Toplam Etkinlik (işlev3) Dışsal etkinlik (işlev2) Aptasyon (İşlev4) Adaptasyon (İşlev5) İşlev Biçimleri Arasındaki Mantıksal İlişki (Sosyal Teori) İçsel etkinlik Teleo(sosyo)işlev1 Dışsal etkinlik Toplam Etkinlik Uygunluk (İşlev4) Teleo(sosyo)işlev3 Teleo(sosyo)işlev5 Adaptasyon Teleoişlev5 Teleo(sosyo)işlev2 Teleoişlev : İşlevin belirli bir hedefe (amaca) yönelmiş olması. Bireysel düzeyde [“görünür” (manifest) işlev] ya da sistem düzeyinde [“örtük” (latent) işlev] gerçekleşebilir. Sosyal Teoride İşlevselcilik Biçimleri 1.“Biçimselci” (formalist): Birleşim bakımından farklı iki sistemin içsel etkinliklerinin(işlevler) öz bakımından aynı olması. (teleoişlev1) 2.“Kara kutucu” (black boxist): Birleşim bakımından farklı iki sistemin, aynı dışsal etkinlikleri gerçekleştirmesi. Bu durumda işlevselcilik, sözkonusu sistemlerin iç işleyişlerini dikkate almaz. (teleoişlev2) 3.“Uyarlanmacı” (adaptationist): Belirli türden sistemler belirli işlevi (“amacı”) yerine getiriyorsa sözkonusudur. (teleoişlev4-5). 4.“Erekselci” (teleological): Sosyal ya da teknolojik işlevler, teleoişlev olduğunda geçerlidir. Bunlar kişi ya da gruplar için yararlı olan ya da yararlı olması planlanan işlevlerdir. (teleoişlev5). Sosyal Teoride Evrimin Yarattığı Sorunlar: 3. Niyetli İnsan Eyleyeni (Intentional Human Agency): Evrim süreci insanın niyetlerine gönderme yapmadan, tümüyle otomatik olarak anlaşılabilecek bir süreç değildir. 3a. Sosyal “evrim” niyetli davranışlar tarafından da etkilenebilir; yine de “Bir toplumun yalnızca insanların isteği ve iradesiyle biçimlendirilebileceğini varsaymak, bir yanılsamadır.” (Polanyi) 3b. Sosyal “evrimin” ayırdedici özelliği, niyetler ve özellikle onların “etik” (“iyi yaşam”) boyutudur. Sosyal Teoride Kullanılan Evrim Biçimleri (Nedensel Mekanizma) 1. Uyarlanmacı /Panglosscu Evrim (Gould ve Lewontin. 1979: 581-98; Lewontin. 1991: 145-46, Lewontin, 2007; Dawkins, 1976): (Neoklasik & Avusturyacı İktisat ) Doğal Seçilim, optimizasyon peşinde koşan bir eyleyen (agent) gibi davranır. Temel Kabuller: 1. Organizma, atomize “özellikler”den (traits) oluşur; her bir özellik doğal seçilim tarafından belirli işlevleri en iyi biçimde yerine getirmek üzere tasarlanmıştır. Bu özelliklerin herbirisi için ayrı bir çevresel koşullara uyarlanma öyküsü anlatılır. 2. Eğer organizmanın, birbiriyle rekabet içinde olan farklı unsur ya da özellikleri, işlevlerini yerine getirirken öteki unsur ya da özelliklerin işleyişini engelleyebiliyorsa, bütünün uyarlanmasını bozmayacak biçimde, farklı unsurlar arasındaki “uzlaşmaları” (trade off) dikkate almak gerekmektedir. Başka deyişle parçalar düzeyinde optimal olmayan durumlar olanaklıdır; ancak organizmalar bir bütün olarak, farklı talepler arasında ulaşılabilecek en iyi uzlaşmaları temsil etmektedir. “Dünyamız soyut bir anlamda iyi olmayabilir; ancak, bizim sahip olabileceğimiz en iyisidir. Her bir özellik kendi rolünü, tam da üzerine düşen biçimde oynar” (Gould ve Lewontin1979: 151). 2. “Kesintili Denge” (Punctuated Equilibrium) (Eldredge and Gould, 972 ve1997; Lach 1999: 161). (Evrimsel İktisat a la Foster & Co.) Türlerin evrimi uzun ve istikrarlı dönemler içerisinde sürerken, ani değişmeler ve yeni türler ortaya çıkabilir (Fialho, Hasenclever and Alberto 2003: 311). İstikrar dönemleri boyunca türlerin sayısı çok artmaz, ancak bu denge birdenbire yeni türlerin oluşumu ile kesintiye uğratılır. Bu tür sıçramalar sırasında çok sayıda yeni tür ortaya çıkabilir. SONUÇ: “EVRİMSEL” SOSYAL TEORİNİN YÖNTEMBİLGİSEL İLKELERİ 1. VARLIK FELSEFESİ: “Evrim” terimi; eğer kullanılmak zorundaysa, varlık felsefesi hipotezi olarak değerlendirilmelidir. Biyolojik evrim kuramından alınan nedensel mekanizmalar, ancak yeterli neden varsa (biyolojik alan ile sosyal alan arasındaki süreksizlik dikkate alındığında) sosyal teoride yarar sağlayabilir. 2. TARİHSELLİK: Evrim sürecinin kendi tarihi vardır. a. “Yol Bağımlılığı” (Path Dependence): “İnsanlar kendi tarihlerini kendileri yaparlar; ne ki istedikleri gibi değil. Onlar tarihi kendi seçtikleri koşullar altında değil, doğrudan karşılaştıkları, verili olan ve geçmişten taşınan koşullar altında tarihi yaparlar.” (Marx 1963: 15) b. “Sürdeterminasyon” (Overdetermination): “Birbirine çarpıcı biçimde benzeyen ancak farklı tarihsel koşullar altında gerçekleşen olaylar tümüyle farklı sonuçlara yol açarlar “ (Marx and Engels); 3. TELEOLOJİK OLMAYAN EVRİM / TARİH: “Kaderin herkes üzerine koyduğu bir “tarihsel-felsefi marche générale kuramı yoktur” (Marx and Engels); insan niyetliliği (intentionality) önemlidir. 4. YAPININ İKİLİĞİ: Toplumun yeniden üretiminde / dönüştürülmesinde insan etkinliği önemlidir; ancak “niyetlenilmemiş sonuçlar” da mümkündür. Bu sonuçların her zaman optimal olması gerekmez. (süreksizlik1) 5. “ARİSTOTELESCİ İNSAN DOĞASI ”: “Genel olarak insan doğası” ile “ her bir çağda değişen insan doğası” (Marx 1976: 759n) farkı; insanların kendi olanaklarını gerçekleştirmelerini etik bir sorundur bu yüzden evrimin etik bir boyutu vardır. (süreksizlik2) ALTERNATİF EVRİM ANLAYIŞLARI (VARLIK FELSEFESİ HİPOTEZİ) (Foster, 2000; Schumpeter , 2005 “UYARLANMACI”/ PANGLOSSCU EVRİM “KESİNTİLİ” EVRİM “Nedensel” niceliksel: Fonksiyonel, Doğrusal, tersinir (Reversible): Çok nedenden tek sonuca (Many-to-one-mapping) Çizgisel Gelişim/determinizm “Gelişme,” Yenilik” Uyarlanmacı, Doğrusal Olmayan, Tersinemez (Irreversible) Tek nedenden çok sonuca (One-to-many-mapping) Dallanma (Bifurcation) DENGE “Newtoncu”: Güçler arası denge Denge ve Dengesizlik (Disequilibrium) Termodinamik: Yapısal Değişme Yokluğu Kesintili Denge (Punctuated Equilibrium) Dengedışılık (Nonequilibrium); DÜZEN Kendiliğinden/İstikrarlı (Optimizasyona dayanan; kesintisiz) Oluşan (Emergent) İstikrarsız/Dağılan (Dissipative) Uyarlanmacı Doğal Seçilim: Belirli, deterministik ve etkin (niyetlenilmemiş) sonuçlar: Rasgele Mutasyon Oluşan, belirsiz ve öngörülmeyen /niyetlenilmemiş sonuçlar DEĞİŞME EVRİM SÜRECİ “Görünmez El” “Görünmez Ters El” / “Evrimci El”