M. Meclisi B : 50 Diğer taraftan, maluliyet, ihtiyarlık ve. ölüm

advertisement
M. Meclisi
B : 50
Diğer taraftan, maluliyet, ihtiyarlık ve. ölüm
yardımlarına dair 128 sayılı Sözleşmenin ön­
gördüğü normlar 506 sayılı Sosyal Sigortalar
Kanunuyla karşılanabilecek durumdadır, An. cak tarım sektöründe çalışanlar bu kanunun
himayesine alınmamışlardır;. Tanm sektörü için
de ayrı bir sosyal güvenlik rejiminin ihdası
konusunda Devlet Plânlama Teşkilâtının teşeb­
büsüyle Sosyal Güvenlik İhtisas Komisyonu
teşkil olunmuş ve bu komisyon bâzı önçalış' malar yaparak raporunu teşkilâta tevdi et­
miştir. Bu itibarla, tarım sektörü hariç bırakıl­
mak suretiyle bâzı istisnalarla sözleşmenin şim­
diden tasdiki cihetine gidilmesinin mümkün ve
uygun olmadığı hususu, Bakanlığımızın yetki­
li teknik servislerinde incelenmektedir.
Değerli milletvekilleri, her yıl mutadolan lâzimeyi yerine getirdikten sonra, konuşmalarda
bulunan arkadaşların konuşmalarına geçmeden
evvel, çalışanların sorunları 4841 sayılı Kanu­
nun birinci maddesinde tadadedilen ve yeni
Anayasamızın 41 nci maddesinden 47 nci mad­
desine kadar devam eden genel anlayışı içeri­
sinde muhterem Heyetinize sosyal sorunlarımızı,
istihdam politikamızı kısa hatları ile belirtmeye
çalışacağım.
Büyük Atatürk'ün hedef olarak ittihaz bu­
yurdukları ve mesuliyet tekabbül etmiş kişilere
vazife olarak tevdi ettiği «muasır medeniyet
seviyesine ulaşmak» gayreti Hükümetimizin
çalışmalarının esasını teşkil eder. Bu çalışmala­
rımızın temelinde insan sevgisi vardır. Gayesi
insani mutlu kılmaktır. Bunu gerçekleştir­
mede hükümetimiz bugüne kadar çalışmalarında,
plânlı dönemin icaplarına uygun olarak Türkiyenin sermaye, emek ve tabiat güçlerini sefer­
ber etmek suretiyle, bunları bir ahenkli tempo­
nun içinde her geçen gün biraz daha artan bir
hızla, yarının mamur ve müreffeh Türkiyesini
yapmak ve gerçekleştirmekte büyük gayret gös­
termektedir. Bu anlayışımız, «Âyinesi iştir ki­
şinin lâfa bakılmaz, şahsın görünür rütbei aldı
eserinde.» beytinde yer aldığı şekliyle sadece
bir edebiyat konuşmasına girmeksizin, hergün
meydana getirdiğimiz eserlerle anayurdun her
yerinde tezahür etmektedir. Bir arâ sözlerimin
başında belirtmeye çalıştım ve dedim M, Türkiyeyi mamur, yaşıyan insanları müreffeh kılmada
hedefimiz, insanı mutlu kılma, Türk insanını
i
24 . 2 . 1968
0:2
mutlu kılmadır, kaynağımız insan 'sevgidir. Bu­
nu yaparken demokratik nizamın vazgeçilmez
unsurları olan temel hak ve hürriyetlerden
hiçbir tâvizde bulunmamak suretiyle gerçekleş­
tirmektir. Böylece temel hak ve hürriyetlerde
her hanıgi bir kısıntıda bulunmadan, her hangi
bir tâvizde bulunmadan demokratik nizamı ger­
çek yapısı içinde muhafaza etmek suretiyle, Tür­
kiye'nin kalkınmasını sağlamaktır. Bu çalış­
mada birinci nokta, çalışanların insan şeref ve
haysiyetiyle mütenasip bir hayat düzenine ka­
vuşturulması birinci durak olarak kabul edil­
miştir. Çalışanların insan şeref ve haysiyetiyle
mütenasip bir düzene kavuşabilmesi, evvel
emirde hiçbir sınıf farkı gözetilmeksizin Tür- *
kiyede, aziz vatanda, sadece şehirlerde yaşıyan
insanları değil, dağbaşlarında, köylerde obalar­
da, kentlerde yaşıyan insanların da mevcudolduğunu kabul etmekle başlar.
Zaman zaman bir beyanı, büyüklüğüne, de­
rinliğine dile getirdiklerini işitmekteyiz. Sayın
Halk Partisi Grupu adına konuşmuş bulunan '
Sayın Şeref Bakşık da bir vesile ile buna temas
etti. Ancak belirteyim ki, gerek Parlâmento
içinde yaptıkları konuşmalarda ve gerekse muh, telif vesilelerle, işçi sorunları ile ilgili toplantı­
larda yaptıkları konuşmalarda insanın yüceli­
ğinden bahsederler. Doğrui. insanın yüceliğin­
den bahsetmek kâfi bir şey değil. Aslolan bu
yüceliği kabul edip ona gereken yardımı yap­
maktır. Bu da belirtmeye çalıştığım gibi, Tür­
kiye'de sadece şehirlerde yaşıyan insanların de­
ğil, köylerde de yaşıyan insanların mevcüdolduğunu kabul etmekle başlar. Devri iktidarlarında
Türkiye'de köyü biliyorlar mı idi, köylü diye
bir insanın» mevcudiyetini hissediyorlar mıydı ki,
insanın yüceliğinden bugün bahsetmektedirler.
Gerçek görüşümüz odur; ki mesele sadece muha­
lefet yapmak değil, mesele gerçeği dile getir­
mek.
Muhterem milletvekilleri, 4841 sayılı Kanu­
numuzun birinci maddesinde tadadedilen husus­
ları elimizdeki imkânlar muvacehesinde Bakan­
lığımda vazife alan her arkadaş, mesuliyet şuu­
runun idraki içerisinde gerçekleştirmeye gayret
sarf etmiştir. Bir vakıadır ki Güven Partisi
Grupu adına konuşan sayın arkadaşımın belirt­
tikleri gibi, Bakanlığımızın personeli kendisine ,• %*
tevdi edilecek vazifeleri en iyi, en mükemmel
— 403 —
Download