Word`e Aktar - cesurhaber.net

advertisement
300 Milyon Astım Hastası
Dr. Mustafa Kasapoğlu, dünyada yaklaşık 300 milyon kadar astım hastası olduğunu,
Türkiye’de de her 12-13 erişkinden birinin ve 7-8 çocuktan birinin hasta olduğunu belirtti.
Samsun Halk Sağlığı Müdürü Dr. Mustafa Kasapoğlu, 3 Mayıs Dünya Astım Günü
münasebetiyle astım hastalarını ziyaret ederek sohbet etti.
Astımın, akciğer içi hava yollarında daralmaya neden olan ve ataklar ile seyreden kronik bir
akciğer hastalığı olduğunu belirten Samsun Halk Sağlığı Müdürü Dr. Mustafa Kasapoğlu,
“Hava yollarındaki bu daralmanın nedeni mikrobik olmayan bir tür iltihap nedeniyle hava
yolu duvarının şişmesidir. Hastalık tekrarlayan nefes darlığı, nefes alıp verirken ortaya çıkan
hırıltı, hışıltı, ıslık sesi, göğüste baskı hissi ve öksürük gibi belirtilerle kendini gösterir” dedi.
Türkiye'de her 7-8 çocuktan biri astım hastası
Dünyada yaklaşık 300 milyon kadar astımlı hasta olduğunun tahmin edildiğini ifade eden
Kasapoğlu, “Türkiye’de ise yaklaşık her 12-13 erişkinden biri ve 7-8 çocuktan biri astım
hastasıdır. Astımın görülme sıklığı yıllar içinde giderek artmaktadır. Maalesef astımı
tamamen kontrol altında olan hasta sayısı hem dünyada hem ülkemizde halen istenen düzeyde
değildir. Halen 4 astımlıdan biri yılda bir kez astım alevlenme yani atak nedeniyle acil servise
başvurmaktadır. Astım kontrolünü güçleştiren etkenler arasında ilaçların doğru teknikle ve
düzenli kullanılmamasının yanı sıra, sigara dumanı, alerjenler ve kimyasallar gibi
tetikleyicilere maruz kalmak ve obezite sayılabilir. Ülkemizde astımlı hastaların yüzde
10’undan fazlasının halen sigara içmekte olduğu ve yüzde 30-40’nın obez olduğu
bildirilmiştir. Yapılan araştırmalarda sigarayı bırakmanın ve obez hastaların kilo vermesinin,
astımın kontrolünü kolaylaştırdığı gösterilmiştir” diye konuştu.
Astım hastalığının ortaya çıkmasında etken olan faktörlerin kişiyle ve çevreyle ilgili olmak
üzere iki gruptan oluştuğunu ifade eden Kasapoğlu, “Kişisel risk faktörleri içinde kalıtım yani
genetik yapı, cinsiyet ve şişmanlık sayılabilir. Çevresel risk faktörleri ise kalıtsal olarak yatkın
bireylerde astımın ortaya çıkması ve ağırlığı üzerinde rol oynar. Bunlar alerjenler, tekrarlayan
akciğer infeksiyonları, sigara dumanına maruziyet, bazı ilaçlar, iç ve dış ortam hava kirliliği
ve beslenme tarzıdır. Astım tedavisinin amacı hastalığın kontrol altına alınması ve sağlanan
bu durumun idame ettirilmesidir. Uygun ilaç tedavisi ile, astımlılar iş ve okul dahil günlük
yaşamlarına, hastalık nedeni ile herhangi bir kısıtlanma olmadan devam edebilirler. Astımlı
bir hastanın gündüzleri astım yakınmasının bulunmaması, gece astım nedeni ile uykudan
uyanmaması, hastalığı tedavi eden ve kontrol altında tutan ilaçları kullanırken ayrıca sık
olarak hızlı etkili nefes açıcı ilaçlara gereksiniminin olmaması, nefes ölçüm testlerinin normal
olması ve günlük işlerini engellenmeden yapabilmesi hastalığın tam kontrol altında olduğunu
gösterir” şeklinde konuştu.
Tarih: 3.5.2016
www.cesurhaber.net
http://www.cesurhaber.net/
Download