2002 yılı öncesi Ekonomik, siyasi ve sosyal alanda

advertisement
VESİM YAVİÇ
0432-2167831
0432-2168007
0532-4129853
www.vesimyavic.com
www.vesimyavic@mynet.com
VESİM YAVİÇ : 1963 yılında Çaldıran Yağbasan Köyü’nde Dünyaya geldi. Altıyol
Köyünde ilköğrenimini yaptı. Orta öğretimi Van'da tamamladı. Dicle Ünv. Maliye
Muhasebe, Dokuzeylül İşletme Fakültelerinde eğitimine devam ederek
bıraktıktan sonra Eskişehir A.Ü. İşletme Fakültesinden mezun oldu.
1986/1990 yılları arası Gürpınar ve Çaldıran ilçelerinde Sosyal Yardımlaşma Vakfı
Müdürlüğü yaptı. Bu görevleri sırasında Yoksulluk, Kırsal Kalkınma , Kırsalda
Eğitim ve Kırsalda niteliksiz iş gücünün değerlendirilmesiyle ilgili bir çok
projede aktif görev alarak çalışmalar yaptı.
1991-1996 yıları arası özel sektörde muhasebe ve Şirket yöneticiliği yaptı.
1996 yılında Serbest Muhasebecilik Mali Müşavirlik mesleğine döndü, aynı
yıllarda ayrıca Özel Öğretim faaliyetinde de bulundu bir tüzel kişiliğin ortağı
olarak faaliyet gösterdi,
2001 yılında Ak Parti Van Teşkilatı kurulurken Merkez ilçe Başkan Yardımcısı
olarak siyasi hizmete başladı,
2003 Yılında Yapılan Kongrede Ak Parti Van Merkez İlçe Başkanı olarak seçildi,
2006 Yılında Yapılan Kongrede ikinci kez Ak Parti Van Merkez İlçe Başkanlığına
tekrar seçildi,
2007 yılı mayıs ayında görevinden ayrılarak Ak Parti Van Miletvekilli aday adayı
oldu,
2007 Haziran ayında Ak Parti Van il Başkanı olarak Genel Merkez tarafından
atandı iki yıl sürdürdüğü görevinden 13 haziran 2009 da aday olmayarak kendi
isteğiyle ayrıldı,
Halen Mesleki faaliyeti yanında Özel Öğretim alanında faaliyet yürüten bir
işletmenin başında aynı zamanda Kırsal değişim ve dönüşümle ilgili Proje ve
çalışmalarda bulunmaktadır.Evli Altı Çocuk Babası olan Vesim Yaviç İngilizce ve
orta düzeyde Almanca ve Arapça bilmekte.
KIRSAL DÖNÜŞÜM PROJESİ
Dünyanın 10. büyük ekonomisi olmayı hedef olarak benimsemiş, Ak Parti
döneminde, her adımını gelişme sürecini tamamlama üzerine kumuş bir
Türkiye olarak, en kısa zamanda Kırsal Dönüşüm Projesini hayatta
geçirmemiz, kendimize özgü bir model belirleyip köy ve kasabalarımızı modern
yaşam alanlarına dönüştürmemiz gerekmektedir.
Gelişmiş ülkelere bakıldığında; kent ile kırsal tabir edilen köy ve
kasabalar arasında yaşam kalite farkının olmadığını, hatta kırsalda
daha temiz,daha sakin, daha güvenilir yaşam alanlarının
oluşturulduğunu, bununla da sosyal problemlerini asgariye
indirdiklerini ve kırsal nüfusun üretici kimliğiyle ulusal ekonomilerine
katkı sunduğunu görürüz.
KIRSALDA YAŞAYAN NÜFUSUMUZ VE BAŞLICA
PROBLEMLERİ :
Nüfusumuzun % 25’i olan 17.754.093 kişi,
77.040 köy ve mezrada yaşıyor.
Kentli olarak görülen 54.807.219 kişilik nüfus
kitlemizin de asgari
% 40’lık bölümü köylerdeki koşullarına eşdeğer
yaşam şartlarına sahip.
Köy alt yapılarımızın eksikliğinden dolayı
köyden kente göç, Ülkemiz için önemli bir
sorun teşkil etmekte ve kentlerimizin de alt
yapısına tamir edilmesi zor zararlar vermekte.
Köy Yerleşim
yerlerimizin, Deprem,
Toprak kayması gibi
Jeolojik etütlerinin
yapılmadığını,
köylerimizin % 20’nin
Dere yataklarına
kurulduğunu, sel ve çığ
gibi risklere maruz
kalma olasılığının
olduğunu yapılan
bilimsel çalışmalardan
öğreniyoruz.
Kırsalımızda eğitim
sistemimiz bireyi
eğitmekten ziyade okuma
yazma öğretmeyi amaç
edinmiş. Oysaki eğitimin
amacı nitelik kazandırma
olmalıdır.
Her bölgemizin kendine has
özelikleri var, Tarım ve
hayvancılık için elverişli
olan bölgelerimizde, oraya
özgü eğitim verilmeli,
Orman ve su
kaynaklarımızın olduğu
bölgelere farklı, Turizm,
Sanayi ve hizmet
sektörlerinin yoğun olduğu
bölgelere de farklı bir eğitim
programı uygulanmalı ve
mutlaka eğitim bireye nitelik
kazandırmalıdır.
Köylümüz Allah vergisi
doğal çevreyi, yeşili,
ağacı ve su
kaynaklarını kullanma
bilincine sahip
olamadığı için,
korunması gereken bu
doğal varlıklarını ya yok
ederek ya hoyratça
kullanarak ya da
kirleterek zarar
verdiğini söyleyebiliriz.
Ev ve Hayvan Barınağı
inşasının kerpiç, taş
yığını yada ahşap
malzemeden gelişigüzel
yapıldığını, Artan
nüfusun getirdiği zorunlu
ihtiyaçtan dolayı plansız
ilavelerle genişletildiği,
Köylerdeki tüm yapıların
6 veya 7 şiddetindeki bir
depremde % 90 oranında
zarar göreceği
düşüncesindeyim.
Köylerimizde gerek köy
içi yollar gerekse çevre
köyler İle ulaşımda çok
ciddi sorunlar
yaşanmaktadır. Ülke
geneli 291203 km olan
köy yolu ağımızın % 70
hala stabilize
durumundadır, Köy içi
sağlıklı bir kaldırımdan
yada yürüyüş yolundan
söz etmek ne yazık ki
mümkün değil. Gelişmiş
ülkeler arazi yollarını
dahi asfaltla döşemişken,
bizim köylümüz diz boyu
çizmelerle, çamurla
mücadele etmektedir.
KIRSAL DÖNÜŞÜM PROJESİ UYGULAMAMIZ MUMKUN MU ?
2002 yılı öncesi Ekonomik, siyasi ve sosyal alanda bir çok
sorun barındıran Türkiye’miz için kırsal değişim ve dönüşüm
programından söz etmek mümkün değildi.
Üzülerek görüyoruz ki 1940 ile 2002 yılları arası geçen 62
yılımızın neredeyse 50 yılı boşa geçmiş, ne köylerimize nede
kentlerimize bu süreçte bir yatırımı, hizmeti yada geleceğe dair
bir planlama yapıldığını göremiyoruz. Koca 50 yılımız kayıp
yıllar olarak geçmiş.
Bu süreçte sadece 1950 den sonra Demokrat Parti döneminde
kırsalda okullaşma ve sağlık ocaklarıyla sağlık ve eğitim
sorunlarına çözüm getirilmeye çalışıldığını görüyoruz, 1980
sonrası Rahmetli Özal döneminde de Köylere elektrik enerjisi
getiriliyor.
2002 yılından sonra, sorunlarını çözmede kararlı ve istikrarlı bir
yol izleyen Ak Parti hükümetleri ile Türkiye çok iyi yönetilmeye
başlandı.
Türkiye Ekonomisiyle büyüyor, Sosyal sorunlarını çözüyor,
Siyasi sorunlarını çözmekte kararlı bir dürüş sergiliyor, hızla
gelişiyor, değişiyor, büyüyor, son yedi yıldır Ulaştırmada,
Sağlıkta, Eğitimde üretilen hizmetler seksen yılda
yapılanlardan daha fazla.
Kentsel dönüşüm alanında TOKİ ile çok
başarılı ve verimli bir çalışma sergiledik ama
görüyoruz ki köyden göçün önüne
geçmeden kentlerimizi de kurtaramayız.
Ak Parti 2002 de çökmüş bir ekonomi
devralmasına rağmen, popülizmden uzak
ekonomik politikalarla enflasyonu tek
haneye indirme başarısı gösterdi. Dünyanın
en değersiz paralarından biri olan
paramızdan altı sıfır atmanın yanında,
İhracatımızı dört kat artırdı, 2008’de tüm
dünyayı etkileyen küresel ekonomik krizden
en az etkilenen ülkelerden biri olmamızı
sağladı.
Eğitim,sağlık ve ulaşımda seksen yılda yapılanlara eşdeğer
hizmet üretildi.
Köydes ve Beldes Projeleriyle kırsal yerleşim yerlerine içme
suyu ve yol hizmetlerinde ciddi atılım yapıldı.
“Milleti yaşat ki devlet yaşasın” Felsefesinin örneklerini
sergileyen, geçmişte Devlet eli uzatılmamış özürlü ve dar
gelirli vatandaşlara yönelik sosyal projeler hayata geçirildi.
Demokratikleşme alanında önemli mesafeler katledildi,
muhalefet ve statüko savunucularının tüm direnme ve
engelleme çabalarına rağmen bireysel hak ve özgürlüklerin
önündeki engeller kaldırılmaya ve Türkiye’nin yaşanılabilir
demokratik bir ülke olmasını sağlama yönünde çaba gösterildi.
Milli Birlik ve Kardeşlik Projesiyle, içerde iç barış tesis
edilmeye çalışılıyor.
Dışarıda, komşularla yıllardır suni olarak oluşturulan sorunlar
ortadan kaldırılıyor.
KIRSAL DÖNÜŞÜM NASIL VE HANGİ
KAYNAKLA SAĞLANABİLİR
?
Kırsal dönüşüm, orta vadeli bir planlamayla olur.
Önümüze bir Türkiye, ya da Van ilimizin köy haritasını
alalım, haritaya baktığımızda köy yerleşimlerimizin rast
gele serpiştiğini görürüz. Sadece Van ilimizin 577 köyü
ve 469 da mezrası toplam 1046 (Bin kırk altı) köy ve
mezrası var.
Şimdi lütfen objektif olarak düşünelim Çatak’ta yedi
haneli elli nüfusu olan herhangi bir mezramıza,
Nitelikli eğitimi, modern altyapıyı, kaliteli içme suyunu ve
kaliteli enerjiyi nasıl götüreceğiz.
Üzüntü verici ama gerçek: Bazı köylerimize gittiğimizde
Elektrik enerji hatları ve Tv antenlerini çıkarın kendinizi
yüz yıl öncesi yaşamın içinde bulursunuz.
İngiltere 1800’lu yıların sonlarında kırsal sorunlarını
çözmüş, Hollanda, Danimarka, Fransa örnekleri var bu
örnekleri çoğaltabiliriz. Artık gelişmiş ülkelerde kırsalda
yani köylerde yaşamak daha cazip hale getirilmiş, köy alt
yapıları şehirden daha modern, köyler yaşanılır.
Kendimize özgü yeni bir kırsal değişim dönüşüm modeli
oluşturabiliriz Van’ın 1047 yerleşim birimini 80 ile 90
kasabaya dönüştürebiliriz, daha yaşanılabilir bir model
üretebiliriz.
Van haritamızı alalım örneğin Gedikbulak köyümüz
çevresinde 10’kmlik bir daire oluşturalım o dairenin içine
asgari 10 köyümüzün girdiğini göreceğiz, hane olarak
toplasak 700 ila 800 haneyi bulmaz, Bu on köyümüzü bir
araya toplayıp çok modern bir alt yapı kursak, yer altı
elektrik şebekesi olsa, modern bir içme suyu şebekesi olsa,
kanalizasyonu, kaldırımı sokak peyzajı olsa 20 derslikli ilk
okulu, 20 derslikli tarım, hayvancılık, ev ekonomisi, gıda,
çocuk yetiştirme ve bakımı bölümlerinden müteşekkil lisesi
olsa, kasabamızda fırınlar, lokanta, kahvehaneler,
kütüphane, pastane, postahane, terzi, berber, kuru
temizleme, elektronik eşya satıcısı, mobilyacısı, beyaz eşya
satıcısı, nakliyecisi, mahalle bakkalları, temizlik hizmetleri
okul ve diğer kurumların güvenlik hizmetleri derken 300’e
yakın insanımıza istihdam imkânı oluştursak.
Bu bir toplum mühendisliği düşüncesi olmuyor mu?
İkincisi, maliyetini ekonomik yapımız nasıl kaldıracak:
Öncelikle bu bir toplum mühendisliği projesi değil,
Eğitemediğimiz, modern bir yaşam ve barınma
olanağına sahip olmadığı için, yine yaşanılabilir bir alt
yapıya sahip olmadığı için doğduğu ve sevdiği
topraklarını terk ederek büyük kentlere göç eden
insanımız az mı?
Peki kentlere göç eden insanlarımızın büyük bir
bölümü sosyal problemlerini köyden kente
götürmüyor mu? Kentlerimizin alt yapısı da göçlerle
çökmüyor mu?
Eğer Hollanda, Norveç gibi ülkeler toplum
mühendisliğiyle kırsal alt yapılarını modernize
etmişlerse keşke bizde uygulasaydık.
KIRSAL DÖNÜŞÜM PROJESİ NASIL FİNANSE
EDİLEBİLİR:
Tabiî ki bu orta vadeli bir planlama ile olabilir, ülkemiz on
beş yıl gibi bir sürede tüm kırsal alt yapısını modernize
edebilir.
Kaynak olarak yalnızca işsizlik sigortası fonunda atıl bir
durumda bekleyen (eski para birimimizle 42 katrilyon) 42
milyar liralık bir kaynak bunun için kullanılabilir.
Sayın Başbakanımız Recep Tayip Erdoğan 2002 yılında
15.000 km duble yol yapacağız dediğinde hepimiz
İnşallah dedik ama hangi kaynakla yapılacak diye de
sorguladık, geldiğimiz noktada hamdolsun yollarımızı
görüyoruz.
Download