Uploaded by İnsan Haklari

insan haklari nedir kitap

advertisement
T. C. BAÞBAKANLIK
Aralýk 2007
Editörler
Ahmet UZAK
Mehmet ALTUNTAÞ
Baský
Ýsmat
Meþrutiyet Cad. 9/7 Bakanlýklar/ANKARA
Tel: 0 312 425 36 34
Sayfa ve Kapak Tasarýmý
Ali ÇELÝK - Ýsmat
Arka Kapak Tasarýmý
Ýbrahim YILMAZ
Ýrtibat
T.C. Baþbakanlýk
Ýnsan Haklarý Baþkanlýðý
Yüksel Cad. No:23 Kat:3 Bakanlýklar/ANKARA
Tel: 0 312 430 72 84 - 430 23 78
Bu kitapta kullanýlan fotoðraflar flickr.com adlý web sitesinden alýnmýþtýr.
ÖNSÖZ...................................................................................... 7
SUNUÞ.................................................................................... 11
I. BÖLÜM
ÝNSAN HAKLARI KAVRAMI........................................................ 13
A.
B.
C.
D.
E.
Ýnsan Haklarý Nedir? ................................................................. 14
Dünyada Ýnsan Haklarýnýn Geliþimi ............................................ 17
Temel Hak ve Özgürlüklerin Sýnýrlandýrýlmasýnýn Sýnýrlarý ........... 19
Avrupa Birliði ve Ýnsan Haklarý................................................... 20
Avrupa Konseyi, Avrupa Ýnsan Haklarý Sözleþmesi ve AÝHM ........ 21
II. BÖLÜM
TÜRKÝYE'DE ÝNSAN HAKLARI.................................................... 23
A. Genel Olarak ............................................................................ 24
B. Türkiye'de Ýnsan Haklarý Alanýnda Yapýlan Reformlar ................. 28
C. Ýnsan Haklarý Alanýnda 60. Hükümetin öncelikleri ve
AB Müktesebatýna Uyum Programý ........................................... 39
D. Türkiye'de Ýnsan Haklarý Ýle Ýlgili Kurumsal Yapý ......................... 42
E. Ýnsan Haklarý Baþkanlýðýnýn Faaliyetleri ..................................... 45
EKLER .................................................................................... 63
A.
B.
C.
D.
Ýnsan Haklarý Evrensel Beyannamesi......................................... 64
Ýnsan Haklarý Ýle Ýlgili Önemli Günler.......................................... 67
Ýnsan Haklarýyla Ýlgili Baþlýca Kurum ve Kuruluþlar .................... 68
Baþbakanlýk Ýnsan Haklarý Baþkanlýðý ile Ýletiþim........................ 71
Önsöz
Onurlu, eþit ve özgür bir yaþamýn vazgeçilmez koþullarýný ifade eden insan
haklarý günümüzde tüm dünyanýn kabul ettiði evrensel, ahlaki bir deðerler
bütünü; adil, meþru ve uygar bir devlet ve toplum yönetiminin vazgeçilmez
kriteridir. Ýnsan Haklarý, etik bir ideal olmanýn ötesinde insanlýk ailesinin bütün
üyelerinin özden saygýn oluþlarýnýn; eþit ve vazgeçilmez haklarýn kabulü de,
Birleþmiþ Milletler Antlaþmasý’nýn baþlangýç bölümünde ifade edildiði üzere,
tüm dünyada özgürlük, adalet ve barýþýn temelini oluþturur.
Ýnsan Haklarý Evrensel Beyannamesi ile ilân edilen ve günümüzde artýk çaðdaþ
bütün Anayasa’larda yer alan hak ve özgürlükler, insaný en yüksek deðer
olarak kabul eden bir anlayýþýn ürünüdür. Tüm insanlar, dünyanýn neresinde,
hangi ülkesinde bulunursa bulunsunlar doðuþtan, kadýn-erkek, ýrk, din, dil
ya da baþka bir nedenle ayrým yapýlmaksýzýn eþit ve özgür bireyler olarak
dokunulmaz, devredilmez, vazgeçilmez, evrensel nitelikte haklara sahiptir.
Böylece insan haklarý, insanlýðýn uzun mücadeleler sonucunda yirminci
yüzyýlda ulaþtýðý çaðdaþ insanlýk anlayýþýnýn dokusunda yer almakta, bu
günden geleceðe yeni bir insanlýk anlayýþý oluþturup geliþtirmektedir.
Ýnsan haklarý, çok boyutlu bir konular manzumesidir. Toplumun her kesimini
ilgilendirmektedir. Ýnsan haklarý ile demokrasi, paralel bir evrim geçirmiþtir.
Her ikisi birbirine baðlý kavramlardýr. Ýnsan haklarý teminat altýna alýnmýþ
olmayan bir ülkede demokrasiden söz edilemez, demokrasi olmayan yerde
de bir insan haklarýnýn varlýðý düþünülemez. Bunlar, biri olmazsa diðeri de
var olmayacak ölçüde birbirine baðlý olan iki kavramdýr.
Ayný biçimde, insan haklarý devletin sosyal ve hukuk devleti nitelikleri ile
yakýndan ilgilidir. Hatta denebilir ki sosyal hukuk devletinin temelidir.
Dolayýsýyla insan haklarýnýn teminat altýna alýnmasý, toplumun her yönden
geliþmesini olumlu biçimde etkileyecek nitelikleri korumak anlamýna gelir.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasý, insan haklarýna “saygýlý” olmayý
Cumhuriyetimizin temel nitelikleri arasýnda belirtmiþ (Madde 2) ve “insan
haklarýna dayanan devlet” (Madde 14) anlayýþýný açýkça ifade etmiþtir. Bunu
gerçekleþtirmek amacýyla, Ülkemizde insan haklarý alanýnda bugüne kadar
çok önemli düzenlemeler ve çalýþmalar yapýlmýþtýr. Ýnsan haklarýyla ilgili
uluslararasý belgelerin hemen hepsinin altýnda Türkiye’nin imzasý vardýr ve
bu belgeler Türk hukukunun birer parçasý olmuþtur.
7
Önsöz
Ýnsanýmýzýn layýk olduðu deðere ulaþabilmesi ve Avrupa Birliði müktesebatýna
uyum çabasý çerçevesinde son yýllarda dokuz uyum paketi hazýrlanmýþ ve
insan haklarý alanýnda anayasal, yasal ve idari düzeyde bir anlamda “sessiz
bir devrim” gerçekleþtirilmiþtir. Son yýllarda yapýlan iki Anayasa deðiþikliði
(2001 ve 2004), yeni Türk Ceza Kanunu, Ceza Ýnfaz Kanunu, Ceza Muhakemesi
Kanunu gibi insan haklarýný doðrudan ilgilendiren bir çok alandaki kapsamlý
deðiþiklikler, ayrýca çýkarýlan uyum paketleriyle demokrasinin ve hukukun
üstünlüðünün güçlendirilmesi ile insan hak ve özgürlüklerine saygýnýn
saðlanmasý yönünde reform niteliðinde önemli adýmlar atýlmýþtýr. Ýnsan hak
ve özgürlüklerini doðrudan ilgilendiren bir çok alanda bir dizi hukuki ve idari
düzenleme yapýlarak insan hak ve özgürlüklerine yönelik kýsýtlamalar önemli
ölçüde giderilmiþ ve insan haklarýna iliþkin evrensel standartlara ulaþma
yönünde önemli ilerlemeler kaydedilmiþtir. Düþünce ve ifade özgürlüðü,
örgütlenme özgürlüðü, iþkence ve kötü muamelenin önlenmesi, ölüm
cezasýnýn kaldýrýlmasý, kiþi özgürlüðü ve güvenliði, basýn özgürlüðü, kadýnerkek eþitliði, yargýnýn iþleyiþi, temel haklara iliþkin uluslararasý sözleþmelerin
statüsü, sivil-asker iliþkileri ve daha birçok konuda yapýlan deðiþikliklerle
insan hak ve özgürlüklerinin sýnýrlarý geniþletilmiþtir. Yapýlan reformlarýn
uygulamaya yansýtýlmasýna yönelik varolan yargýsal ve idari mekanizmalara
ilave mekanizmalar eklenmiþ ve bu amaçla Baþbakanlýk Ýnsan Haklarý
Baþkanlýðý, Ýnsan Haklarý Üst Kurulu, Ýnsan Haklarý Eðitimi Ulusal Komitesi
Ýnsan Haklarý Danýþma Kurulu, Reform Ýzleme Grubu (RÝG), Ýl ve Ýlçe Ýnsan
Haklarý Kurullarý gibi yeni yapýlar oluþturulmuþtur. Ayrýca, çeþitli kamu kurum
ve kuruluþlarý bünyesinde de birçok yeni insan haklarý birimleri kurulmuþtur.
Ülkemizdeki demokratik yapýnýn eksiksiz hale getirilmesi, insan haklarý
bilincinin geliþtirilmesi, insan haklarý ihlâllerinin önlenmesi ve çaðdaþ yaþamýn
öngördüðü temel hak ve özgürlüklerden yararlanma fýrsatýnýn insanýmýza
tam manasýyla verilebilmesi için, bundan sonra da, çalýþmalarýmýz ayný hýz
ve kararlýlýkla devam edecektir. Ülkemizin önündeki temel vizyon budur.
Ýnsan haklarý alanýnda yapýlan reformlarýn uygulamaya tam olarak
yansýtýlabilmesi, ülkemiz içinde yaþayan tüm insanlarýn eþit bir þekilde tüm
hak ve özgürlüklerden yararlanabilmesi bundan sonraki çalýþmalarýn temel
hedefi olacaktýr. Bunun için, mevzuat ve kurumsal düzeydeki geliþmelerle
birlikte “zihinsel bir dönüþümün” gerekliliði ortadýr. Eðitim ve bilinçlendirme
faaliyetleri bu nedenle büyük önem kazanmaktadýr. Bu faaliyetlerin “sürekliliði”
ise istenen amaca ulaþmada hayati derecede öneme sahiptir.
8
Önsöz
Esasýnda, günümüzün insan haklarý deðerlerinin lafzýna deðilse de ruhuna
her zaman sahip olan bu topraklarda, pek çok farklý din, mezhep ve etnik
kökenden topluluðun yüzyýllarca barýþ içinde yaþayabilmesini saðlayan bir
hoþgörü iklimi vardýr.
Ýnsan sevgisiyle beslenen bu iklim, insan haklarý ile ulaþýlmasý arzu edilen
hedefer için ideal bir bilgi ve düþünce zemininin varlýðý anlamýna gelmektedir.
Bu açýdan bakýldýðýnda, insan haklarýnýn “ithal bir kavram” deðil,
medeniyetimizin “yitik bir malý” olduðunu belirtmek gerekmektedir. Ýnsan
haklarý konusundaki “zihinsel dönüþüm” de, esas olarak insanýmýzýn fikir ve
gönül dünyasýnda mevcut bulunan deðerleri, evrensel dil ve içerikle
bütünleþtirmeyi saðlayacaktýr.
Ýnsan haklarýnýn korunmasý ve geliþtirilmesi yolunda yapýlan ve yapýlacak
tüm çalýþmalarýn insanlýðýn ortak deðeri olan insan haklarýnýn tüm yönleriyle
bu topraklarda yaþanýlýr kýlacaðýna hiç þüphe yoktur.
Ülkemizde insan haklarýnýn korunmasý ve geliþtirilmesi çabalarýna küçük de
olsa bir katký saðlayacaðýný düþündüðümüz bu çalýþmada, bir taraftan insan
haklarý ile ilgili bazý temel nitelikte bilgiler yer alýrken diðer taraftan da
ülkemizde son yýllarda insan haklarý alanýnda yaþanan deðiþim ve dönüþüm
ve bu alanda özellikle Ýnsan Haklarý Baþkanlýðý’nýn gerçekleþtirmiþ olduðu
faaliyetlerden bazý örnekler gözler önüne serilmiþtir. Bu vesileyle, bu çalýþmaya
katký saðlayan herkese teþekkürlerimi sunar ve çalýþmanýn tüm ilgilenenlere
faydalý olmasýný temenni ederim.
Cemil ÇÝÇEK
Devlet Bakaný ve Baþbakan Yardýmcýsý
9
Önsöz
10
Sunuþ
Ýnsan Haklarý Baþkanlýðý, 12.04.2001 tarihli ve 4643 sayýlý Kanunla, insan
haklarýnýn korunmasý ve geliþtirilmesine yönelik çalýþmalarda bulunmak
amacýyla kurulmuþtur. Baþkanlýk, genel olarak insan haklarý ile ilgili konularda
görevli kuruluþlar arasýnda koordinasyonu saðlamak, mevzuatý ve uygulamayý
izlemek, ulusal mevzuatýn uluslararasý belgelerle uyumlu hale getirilmesine
iliþkin çalýþmalarda bulunmak, kamu kurum ve kuruluþlarýnýn insan haklarý
eðitim programlarýnýn uygulanmasýný izlemek ve insan haklarý ihlâli iddialarý
ile ilgili baþvurularý incelemek ve araþtýrmakla görevlidir. Baþkanlýk Avrupa
Birliði üyelik süreci çerçevesinde yürütülen çalýþmalara katký saðlamaktadýr.
Ayrýca Yurt genelinde 81 il ve 850 ilçede bulunan Ýl ve Ýlçe Ýnsan Haklarý
Kurullarý, Baþkanlýða aylýk faaliyet raporlarý göndermektedir. Bu raporlar
deðerlendirilerek Kurullara rehberlik hizmeti verilmekte, eþgüdüm
saðlanmakta ve istatistikler yayýmlanmaktadýr.
Baþkanlýk ayrýca insan haklarý ihlal iddialarýna iliþkin bireysel baþvurularý
incelemekte ve bir hak ihlali tespit etmesi durumunda ilgili kurumlarla temasa
geçerek ihlalin giderilmesi için gerekli iþlemlerin yapýlmasýný saðlamaktadýr.
Ýnsan haklarý ihlali iddialarýna iliþkin sayýsal veriler hakkýndaki bilgiler periyodik
olarak kamuoyuna açýklanmaktadýr. Baþkanlýk bunlara ilaveten özellikle Ýl ve
Ýlçe Ýnsan Haklarý Kurullarý baþta olmak üzere sivil toplum, kamu kurum ve
kuruluþlarý ve toplumun geneline yönelik geniþ kapsamlý eðitim faaliyetleri
gerçekleþtirmektedir. Baþkanlýk, hazýrlamýþ olduðu kitap, kitapçýk, broþür ve
internet sayfasý gibi eðitim materyalleriyle de insan haklarý alanýnda bilinç
artýrma faaliyetlerinde bulunmaktadýr.
Baþbakanlýk Ýnsan Haklarý Baþkanlýðýnýn daha önce yayýnlamýþ olduðu eserler
þunlardýr; 1) Human Rights Documents File (2004); 2) Ýnsan Haklarý Bilgi
Dosyasý (2005); 3) Þüpheli ve Sanýk Haklarý (2006); 4) Ýnsan Haklarý (2006); 5)
Ýnsan Haklarý Bilgi Dosyasý (2007); 6) Milenyum Türkiyesi'nde Ýnsan Haklarý
ve AB Konusundaki Açýlýmlar -Anayasal ve Yasal Deðiþimler (2007); 7) Türk
Anayasasý ve Avrupa Birliði (2007).
Bu kitabýn yayýmlanmasýna verdiði destek nedeniyle Baþbakan Yardýmcýmýz
Sayýn Cemil ÇÝÇEK’e, ayrýca emeði geçen herkese ve özellikle Ahmet UZAK
ve Mehmet ALTUNTAޒa teþekkür borçluyum. Ülkemizde insan haklarýnýn
korunmasý ve geliþtirilmesi çabalarýna küçük de olsa bir katký saðlayacaðýný
düþündüðümüz bu çalýþma, Ýl ve Ýlçe Ýnsan Haklarý Kurullarý üyeleri ile insan
haklarý alanýnda çalýþan herkesin istifadesine sunulmaktadýr. Kitapçýðýn insan
haklarý yolunda yararlý olmasý dileðiyle.
Prof. Dr. Hasan T. FENDOÐLU
Baþbakanlýk Ýnsan Haklarý Baþkaný
11
Sunuþ
I. BÖLÜM
ÝNSAN HAKLARI
KAVRAMI
A. Ýnsan Haklarý Nedir?
Ýnsan Haklarý, insaný insan yapan ve insanýn sýrf insan olarak
herhangi bir þarta veya statüye baðlý olmadan doðuþtan
sahip olduðu dokunulmaz, vazgeçilmez, üstün nitelikli ahlaki
deðerlerdir. Bu haklar;
•
•
•
14
Ýnsan Haklarý Nedir?
Ýnsanýn deðerini ve onurunu korur.
Ýnsanýn, “insanca” yaþamasý için gerekli, zorunlu koþullarý
ifade eder.
Ýnsanýn insan olmaktan kaynaklanan gereksinimlerini
karþýlamaya yönelik, maddi ve manevi varlýðýný korumayý,
geliþtirmeyi hedef edinen en temel deðerlerdir.
Ýnsan haklarýnýn kaynaðý, “insan doðasý” ve bu doðanýn
özünde varolan “insan onurudur”. Tüm insanlar, insan olmanýn
gereði olarak, bu haklara din, dil, ýrk, cinsiyet, toplumsal
köken, ulusal aidiyet vb. hiçbir ayýrým gözetilmeksizin “eþit”
bir þekilde sahiptirler. Yani, insan haklarý “evrenseldir”;
zamandan, mekandan, ekonomiden ve kültürden baðýmsýz
olarak insanýn varoluþuyla birlikte vardýr.
Bir baþka açýdan, insan haklarýný insan onurundan
kaynaklanan siyasi talepler olarak da ifade etmek
mümkündür. Çünkü insan haklarý bireyin bilhassa devlet
karþýsýnda ileri sürdüðü ve ondan ihlal etmemesini istediði
haklardýr. Buna göre, devletin varlýk nedeni, bireyin doðuþtan
sahip olduðu temel hak ve özgürlükleri güvenceye almaktýr.
Devlet, toplumu oluþturan bireylerin bu maksatla kurduklarý
bir siyasal örgütlenmenin adýdýr. Bu anlamda, devletin biri
negatif, diðeri de pozitif olmak üzere iki tür yükümlülüðü
bulunmaktadýr. Devletin negatif yükümlülüðü, onun
özellikle güç kullanan aygýtlarýyla bireylerin hak ve
özgürlüklerini ihlal etmemesini ifade eder. Sözgelimi, iþkence
yasaðýnýn ihlali devletin negatif yükümlülüðünün yerine
getirilmediðini gösterir. Diðer yandan, devlet sadece insan
haklarýný ihlal etmemekle deðil, bu ihlalleri önlemekle ve
insanýn insanca yaþamasý, maddi ve manevi varlýðýný
geliþtirmesi için her türlü tedbiri de almasý gerekir. Bu
baðlamda, örneðin, yetkililerin patlamasý muhtemel bir
çöplüðün etrafýndaki yapýlaþmaya izin vermesi, devletin
yaþama hakkýný koruma noktasýndaki pozitif yükümlüðünü
yerine getirmediðini göstermektedir.
Ýnsan haklarýnýn neler olduðu, neleri kapsayýp kapsamadýðý
siyasal/ideolojik/felsefi tutum ve tercihlere göre farklýlýk
gösterebilirse de bu konuda günümüzde özellikle uluslar
arasý standart oluþturma sürecinde belli bir uzlaþýya varýlmýþ
olduðu rahatlýkla söylenebilir. Bugün baþta BM insan Haklarý
Evrensel Bildirgesi(1948), BM Ýkiz sözleþmeleri (Medeni ve
Siyasal Haklar Sözleþmesi (1976); Ekonomik, Sosyal ve Kültürel
Haklar Sözleþmesi (1976) olmak üzere gerek BM ve gerekse
Bölgesel düzeyde kabul edilen birçok belge ve sözleþmeyle
ortak bir insan haklarý hukukunun oluþtuðu ve bu hukuk
içerisinde artýk sadece “klasik”(birinci kuþak) haklar olarak
bilinen medeni ve siyasal haklar deðil ayný zamanda “ikinci
kuþak” haklar olarak bilinen ekonomik, sosyal ve kültürel
haklar ile “üçüncü kuþak” (dayanýþma) olarak bilinen çevre
hakký, kalkýnma hakký, barýþ hakký gibi haklarýn da insan
haklarýnýn ayrýlmaz bir parçasý olduðu ve bu haklarýn bir
bütün olarak insan onuru ve insanca bir “varoluþ” un
vazgeçilmez ve bölünmez bir parçasý olduðu genel kabul
gören bir görüþtür. Baþka bir ifadeyle, tüm kuþak haklarý
insanca bir yaþam sürdürebilmek için gerekli olan haklardýr.
Birbirine baðýmlý olan bu haklardan birinin yokluðu diðerlerini
de olumsuz etkiler. Her biri insanýn temel bir gereksinimini
karþýlamaya yönelik olan insan haklarý bir bütün olarak “insaný
insan yapan özelliklerin toplamý, insanca bir yaþamýn asgari
koþullarýdýr” .
Ayrýntýya gitmeden ifade etmek gerekirse Klasik (Birinci
Kuþak) Haklar bireyleri devlete ve topluma karþý koruyan,
bireylere, kendilerini özgürce gerçekleþtirebilecekleri özel,
dokunulmaz alanlar saðlayan ve bireylerin devlet yönetimine
katýlmalarýný güvence altýna alan haklardýr. Klasik Haklar, bir
baþka ifadeyle, özünde bireyin maddi ve manevi
bütünlüðünü koruyan, özgürlüðünü güvence altýna alan ve
bireyi devletin keyfi yönetimine karþý koruyan haklarý ifade
eder. Asýl amacý birey karþýsýnda devletin gücünü
sýnýrlandýrmayý saðlamak olan klasik haklara devletin
müdahale etmeme, yani karýþmama yükümlülüðü vardýr.
Klasik Haklarýn baþlýcalarý þunlardýr:
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Yaþama Hakký ve Kiþi dokunulmazlýðý
Ýþkence ve Kötü Muamele Yasaðý
Kiþi Özgürlüðü ve Güvenliði
Düþünce ve Ýfade Özgürlüðü
Din ve Vicdan Özgürlüðü
Özel hayatýn Gizliliði Hakký
Adil Yargýlanma Hakký
Mülkiyet Hakký
Ayýrýmcýlýk Yasaðý
Toplantý ve Gösteri yürüyüþü hakký
Dernek Kurma Hakký
15
I. Bölüm - Ýnsan Haklarý Kavramý
•
•
•
•
Çalýþma Özgürlüðü
Dilekçe Hakký
Seçme ve Seçilme Hakký
Kamu hizmetlerine girme hakký
Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar ya da “Ýkinci Kuþak”
Haklar, istihdam, eðitim, saðlýk gibi insan geliþimi için gerekli
olan koþullarýn veya “ insani olanaklarýn geliþtirebilmesini
saðlayan ön koþullara” yönelik haklardýr. Baþka bir ifadeyle,
Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar bireyi toplumsal risklere
karþý koruyan, insanca yaþamak için yeterli bir yaþam düzeyini
güvence altýna alan ve Klasik Haklardan gerçekten
yararlanabilmelerine imkan tanýyan ve bu amaçla bireyin
devletten ve toplumdan gerçekleþtirmelerini talep
edebilecekleri haklardýr. Bu haklarýn büyük bir çoðunluðu,
Klasik Haklardan farklý olarak, önemli ölçüde devlete bir
hizmet sunma görevi veren ve bu nedenle devletin aktif
müdahalesini gerektiren ve gerçekleþtirilmeleri büyük ölçüde
mali kaynaklarýn kullanýlmasýna baðlý olan haklardýr. Bununla
birlikte, Klasik Haklarla Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar
arasýndaki ayrým, çok da katý bir þekilde yorumlanmamalýdýr.
Devletleri belirli hareketlerden kaçýnmaya yükümlü kýlan
klasik haklar olduðu gibi belli bir güvence yükümlülüðü ve
bu nedenle büyük mali kaynaklar gerektiren klasik haklar da
vardýr. Ayrýca özellikle belirtmek gerekir ki Klasik Haklarýn
gerçekten özellikle de üçüncü kiþilerden yani toplumdan
gelen müdahalelere karþý korunabilmesi devletler tarafýndan
büyük yatýrýmlar yapýlmasýný ve bu anlamda büyük mali
olanaklarýn kullanýlmasýný gerektirmektedir. Örneðin adil
yargýlanma hakký, iyi eðitimli yargýçlarý, savcýlarý, savunma
avukatlarýný, polis memurlarýný, yeterli cezaevlerini ve diðer
tesisleri gerektirmektedir. Benzer þekilde Siyasal Haklarýn
vazgeçilmez kullanýmýný ifade eden seçimler de yüksek
harcamalar gerektiren bir diðer örnek olarak zikredilebilir.
Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklarýn
belli baþlýlarý þunlardýr:
16
Ýnsan Haklarý Nedir?
•
•
•
•
•
•
•
•
Çalýþma Hakký
Sosyal Güvenlik Hakký
Sendika Kurma Hakký
Toplu Sözleþme ve Grev Hakký
Yeterli Yaþama Düzeyi Hakký (Beslenme, Konut )
Eðitim Hakký
Saðlýk Hakký
Kültürel Yaþama Katýlabilme hakký
2. Dünya savaþýndan sonra geliþen, özellikle, çevre kirliliði,
nükleer silahlarýn yarattýðý savaþ tehlikesi, bölgeler arasýnda
geliþme farklýlýðý gibi nedenlerin ortaya çýkardýðý ve Barýþ
Hakký, Çevre Hakký, Geliþme Hakký, Ýnsanlýðýn Ortak
Mirasýndan Yararlanma Hakký gibi haklardan oluþan “Üçüncü
Kuþak” ya da “Dayanýþma Haklarý”, bireysel yönleri olmakla
birlikte bu hak lar, daha ziyade diðer hak larýn
gerçekleþtirilebilmesinin daha genel koþullarýný ifade ederler.
Gerçekleþtirilebilmeleri için kiþilerin, kurumlarýn, devletin ve
hatta uluslar arasý camianýn ortak iþbirliði ve dayanýþmasý
gerekir. Özgür olmaktan daha ziyade kiþi ve gruplarýn ortak
dayanýþmasýný gerektirir. Mesela, Çevre Hakkýna iliþkin olarak,
çevreye zarar verilmemesi, çevreye zarar verenlerin
engellenmesi gerekir. Bu ise devletle birlikte diðer kiþi ve
kuruluþlarýn ortak çabasýný sorumluluðunu gerektirir .
Ýnsan haklarýna iliþkin belirtilmesi gereken önemli bir husus,
bu haklarýn statik olmayýp dinamik bir karaktere sahip olduðu;
siyasal, ekonomik, toplumsal ve özellikle de teknolojik
hayattaki geliþmelere paralel olarak bu haklarýn sayý ve
niteliðinde da bazý deðiþikliklerin söz konusu olabileceði, þu
anda öngörülemeyen yeni bazý haklarýn veya hak
kategorilerin insan hakký olarak tanýmlanabileceðidir. Ýnsan
deðeri veya insan onuru gibi soyut kavramlar ifade ettiði
evrensel unsurlarla birlikte içinde bulunulan koþullarla sürekli
bir etkileþim içerisinde tanýmlanmalý ve insanca bir yaþam
için zorunlu olan tüm unsurlarý içermelidir. Nihayetinde
deðiþen koþullar insanlar için yepyeni zorluk ve tehlikeler
içerebilmekte ve insan varlýðýna ve insanca bir yaþama yönelik
ciddi tehditler oluþturabilmektedir. Ýnsani bir varoluþ ve
onurlu bir yaþam için gerekli tüm koþullarý ifade eden insan
haklarý kavramýnýn da, bu yeni durum, yeni tehditler
karþýsýnda, insanlara asgari düzeyde yeni güvenceler içerecek
þekilde tanýmlanmasý ve kapsamýnýn geniþletilmesi kuþkusuz
bir zorunluluk olacaktýr.
B. Dünyada Ýnsan Haklarýnýn Geliþimi
Ýnsan haklarýnýn doðuþu eski tarihlere dayanýr. Ancak bu
haklarýn bir kavram olarak þekillenmesi 18. yüzyýlda
baþlamýþtýr. Ýnsan haklarý düþüncesinin 1215’de Ýngiltere’de
ilan edilen Ýngiliz Büyük Þartý (Magna Charta Libertatum) ile
baþladýðý kabul edilmektedir. Bu Þart ile kiþinin can ve mal
güvenliðine sahip olduðu belirtilerek, kralýn keyfi
uygulamalarýna son verilmiþtir.
17
I. Bölüm - Ýnsan Haklarý Kavramý
18
Ýnsan Haklarý Nedir?
Diðer taraftan 10 Aralýk 1948’de ilan edilen Ýnsan Haklarý
Evrensel Beyannamesi günümüzün Magna Charta’sý olarak
kabul edilmektedir. Ayrýca bu tarihten önce benzeri
beyannamelerin de ilan edildiði bilinmektedir. 1776 Virginia
Ýnsan Haklarý Beyannamesi veya Amerikan Baðýmsýzlýk
Beyannamesi, 1789 Fransýz Ýnsan ve Yurttaþ Haklarý
Beyannamesi bunlara örnek olarak verilebilir. Bu
beyannamelere göre insanlar doðal olarak özgür ve
baðýmsýzdýrlar, doðuþtan vazgeçemeyecekleri ve
devredemeyecekleri bazý haklara sahiptirler. Ýnsanlarýn
yaþama hakký ve özgürlüðü vardýr. Mülkiyet hakkýna
sahiptirler. Devletin bu hak ve özgürlükleri güvence altýna
almak ve bunlarý gerçekleþtirilmesine elveriþli ortamý
hazýrlamak gibi görevleri vardýr. Ýnsan haysiyeti ve yaþama
hakký bütün bu hak ve özgürlüklerin temelini oluþturur.
Özellikle Ýkinci Dünya Savaþýnýn yýkýcýlýðý ve yakýcýlýðýndan
sonra kurulan uluslararasý düzende insan haklarýnýn
korunmasý temel kaygý haline gelmiþtir. Bu, bir anlamda insan
haklarý hukuku tarihinde “devrim” niteliðinde bir geliþmedir.
Zira tarihte ilk kez devletlerin vatandaþlarýna yönelik
davranýþlarý sadece onlarýn iç meselesi olmaktan çýkmýþtýr.
“Ben devletim, vatandaþýma dilediðimi yaparým” anlayýþý,
uluslarüstü organlarýn kurulmasýyla birlikte tarihe karýþmýþtýr.
Bu organlara öncülük yapan belge, Ýnsan Haklarý Evrensel
Beyannamesi’dir. Bunu, insan haklarýný bölgesel ve evrensel
düzeyde korumayý amaçlayan sözleþmeler izlemiþtir. Avrupa
Konseyi bünyesinde hazýrlanan Avrupa Ýnsan Haklarý
Sözleþmesi, Birleþmiþ Milletler bünyesinde hazýrlanan ve “Ýkiz
Sözleþmeler” olarak da bilinen Sivil ve Siyasi Haklar Sözleþmesi
ile Sosyal ve Ekonomik Haklar Sözleþmesi, bunlarýn en iyi
bilinenleri arasýndadýr.
Bunlarýn dýþýnda, iþkenceyle, ýrkçýlýk ve her türlü ayrýmcýlýkla
mücadele eden, kadýn ve çocuklar gibi özel toplumsal
kesimleri korumayý amaçlayan çok sayýda uluslar arasý
sözleþme imzalanmýþtýr. Bilhassa Avrupa Ýnsan Haklarý
Sözleþmesi’nin kurduðu denetim mekanizmasý insan
haklarýnýn ulusalüstü düzlemde ne kadar etkili bir þekilde
korunabileceðinin güzel bir örneðini vermiþtir. Nitekim,
Avrupa Ýnsan Haklarý Mahkemesi’nin kararlarý, taraf devletlerin
insan haklarý mevzuatýnýn ve uygulamasýnýn geliþtirilmesine
önemli ölçüde katkýlar yapmýþtýr.
C. Temel Hak ve Özgürlüklerin
Sýnýrlandýrýlmasýnýn Sýnýrlarý
Modern devlet/kamu hizmeti yaklaþýmýnda devletin görev
ve sorumluluðu, insan haklarýnýn hukuksal ve kurumsal
yollarla güvence altýna alýnmasýdýr. Bu sorumluluk genel
olarak Anayasa düzeyinde açýkça düzenlenmiþtir.
Diðer yandan Ýnsan Haklarýnýn, bireyin unsuru olduðu sosyal
toplumun gerektirdiði bazý hallerde sýnýrlandýrýlabileceði
gerek teoride gerekse Avrupa Ýnsan Haklarý Mahkemesi dahil
yargý içtihatlarý ile ulusal ve uluslararasý düzenlemelerde
genel kabul gören bir husustur. Örneðin karantinaya alýnan
bir bölgeye giden bir kiþinin seyahat özgürlüðünün
kýsýtlanmasý yine o kiþinin ve toplumun saðlýk veya yaþam
hakkýnýn korunmasý amacýyla sýnýrlanabilmektedir. Ayrýca,
savaþ hali ve olaðanüstü hal gibi durumlarda da belli haklara
sýnýrlamalar getirilmesi kabul edilebilmektedir.
Kamu gücüne insan haklarýnýn sýnýrlandýrýlmasý konusunda
verilen yetkiler gerek Anayasa gerekse taraf olduðumuz
uluslar arasý sözleþmeler ile bir takým sýnýrlara tabi kýlýnmýþtýr.
Öncelikle iþkence yasaðý mutlaktýr ve bu konuda herhangi
bir sýnýrlama veya istisnai düzenlemeye gidilemez. Ayrýca
Avrupa Ýnsan Haklarý Sözleþmesi, savaþ hali ve olaðanüstü
hal gibi durumlarda dahi “kölelik ve zorla çalýþtýrma yasaðý”
ve “cezalarýn kanuniliði” ilkesine sýnýrlama getirilemeyeceðini
kabul etmektedir.
Sýnýrlamanýn kabul edildiði hallerde ise; bu sýnýrlamanýn
mutlaka kanun ile yapýlmasý anayasal bir zorunluluktur. Tüzük,
yönetmelik, Bakanlar Kurulu kararý veya benzeri
düzenlemelerle insan haklarý alanýnda herhangi bir
sýnýrlandýrmaya gidilemez. Ayrýca söz konusu kanuni
düzenlemenin sýnýrlama konusunda Anayasanýn ilgili
maddelerinde belirtilen sebeplere dayanmasý gerekmektedir.
Diðer yandan, sýnýrlamanýn hakkýn özünü ortadan kaldýran
ve haktan pratikte yararlanýlmasýný imkansýzlaþtýran nitelikte
olmamasý da anayasamýzýn amir hükmüdür. Anayasa
Mahkemesi, (26.11.1986 gün, E.1985/8, K.1986/27 sayýlý karar)
bir hak ve özgürlüðün amacýna uygun biçimde kullanýlmasýný
son derece zorlaþtýran veya bunu kullanýlmaz duruma
düþüren kayýtlara baðlý tutulmasý durumunda, hak ve
özgürlüðün özüne dokunulmuþ olacaðýný belirtmiþ; bir hak
ve özgürlüðün kullanýlmasýný “genel olarak izin alýnmasýna”
baðlanmasýna da, hak ve özgürlüðün özüne dokunmak olarak
nitelendirmiþtir. (28.1.1964 günlü, E.1963/28, K.1964/8 sayýlý
karar)
Ýnsan haklarýna getirilecek sýnýrlamalarýn ayný zamanda ölçülü
19
I. Bölüm - Ýnsan Haklarý Kavramý
olmasý da gerekmektedir. Eðer getirilen sýnýrlama, sýnýrlamaya
neden olan halin gerektirdiði ölçünün ötesine taþýyorsa, söz
konusu sýnýrlama anayasaya aykýrý bir sýnýrlama niteliðindedir.
Haklara getirilecek sýnýrlamalar, sýnýrlamaya neden olan
amacýn dýþýnda herhangi bir baþka amaca hizmet edecek
þekilde düzenlenemezler. Sýnýrlamanýn amacý ortadan kalktýðý
zaman sýnýrlamanýn da kaldýrýlmasý gerekir.
Ýnsan haklarýnýn sýnýrlandýrýlmasýnýn sýnýrlarý konusunda en
önemli ilkelerden bir tanesi Avrupa Ýnsan Haklarý Mahkemesi
içtihatlarý ile içeriði olgunlaþtýrýlmýþ olan ve Anayasamýzýn
metninde de yerini alan demokratik toplum düzeninin
gereklerine uygun olma zorunluluðudur. Anayasamýzýn 13.
maddesinde sýnýrlamanýn sýnýrý olarak kabul edilen
“demokratik toplum düzeni” ile amaçlanan çoðulcu,
özgürlükçü, çaðdaþ, demokratik toplum düzeni anlayýþýdýr.
Bu düþünce madde gerekçesinde þöyle belirtilmiþtir: “hak
ve hürriyetlere getirilecek sýnýrlamalar yahut bunlar
konusunda öngörülecek sýnýrlayýcý tedbirler demokratik rejim
anlayýþýna aykýrý olmamalý, genellikle kabul gören demokratik
rejim anlayýþý ile uzlaþabilir olmalýdýr.”
D. Avrupa Birliði ve Ýnsan Haklarý
20
Ýnsan Haklarý Nedir?
Avrupa Birliði Konseyi’nin 1993 Kopenhag Zirvesi’nde aldýðý
kararlar uyarýnca; siyasi kriterlere uyum, katýlým
müzakerelerinin baþlamasý için bir önkoþuldur. Birliðe
katýlmak için Kopenhag kriterlerinin tamamýna uyum
saðlamak gerekmektedir.
Kopenhag Siyasi Kriterleri, demokrasi, hukukun üstünlüðü,
insan haklarý ile azýnlýklarýn korunmasýna ve saygý
gösterilmesinin teminat altýna alan kurumlarýn istikrara
kavuþturulmasý þeklinde özetlenebilir. Bu konularda, genel
ilkeler dýþýnda, belirlenmiþ somut normlar bulunmamakta,
ülkelerin özelliklerine göre eksiklikler ortaya konmaktadýr.
Avrupa Birliðinde temel haklarýn korunmasý bakýmýndan
1950 tarihli Avrupa Ýnsan Haklarý Sözleþmesi esas
alýnmaktadýr. 1986 tarihli Tek Sened’in baþlangýcý ve AB
Antlaþmasý’nýn 6.maddesi de, Sözleþmedeki temel haklarý
esas almaktadýr. Amsterdam Antlaþmasý, AB Antlaþmasýnýn
temel haklarýn korunmasýna iliþkin hükümlerini deðiþtirmiþtir.
Böylece Antlaþmaya özgürlük, demokrasi, insan haklarý ve
temel özgürlükler ile hukukun üstünlüðüne saygý ilkeleri
konmuþ, bu ilkelere Topluluk organlarýnýn uymasýný saðlamak
üzere Adalet Divanýna yetki verilmiþ ve üye ülkelerin
yükümlülüklerini yerine getirmemesi durumunda yaptýrým
uygulanmasýna imkân tanýnmýþtýr. Ayrýca, Antlaþmaya;
insanlar arasýnda tabiiyet, cinsiyet, etnik köken, din, inanç,
özürlülük, yaþ nedeniyle ayýrým yapýlmasýný engelleyen
hükümler konulmuþtur.
Haziran 1999 tarihli Köln Avrupa Konseyinde, bu genel
düzenlemelerin ihtiyacý tam olarak karþýlayamadýðý sonucuna
varýldýðýndan, temel haklarýn, Birlik düzeyinde etkili biçimde
korunabilmesi için bir sözleþme hazýrlanmasý hususu
gündeme gelmiþtir. Temel Haklar Sözleþmesi/Þartý olarak
adlandýrýlan bu sözleþmede; 1950 tarihli Ýnsan Haklarý
Sözleþmesi ile Avrupa Konseyi Sözleþmesinin genel ilkeleri,
Birlik vatandaþlarýna tanýnan temel haklar, Avrupa Sosyal
Sözleþmesi ile Çalýþanlarýn Temel Sosyal Haklarý
Sözleþmesinde yer alan ekonomik ve sosyal haklar, yer
almaktadýr.
Demokrasi ve hukukun üstünlüðüne iliþkin olarak AB, aday
ülkelerde; siyasi çoðulculuk, ifade ve din hürriyeti gibi
demokratik özgürlüklerin mevcut olduðu, farklý siyasi
partilerin serbest seçimler yoluyla iktidara gelebildiði,
seçimlerin serbest ve adil bir biçimde yapýldýðý ve muhalefetin
etkin rol oynadýðý bir ortam aramaktadýr.
AB’ye tam üyeliðin en önemli koþulu insan haklarý, demokrasi
ve hukukun üstünlüðü olup Türkiye’nin AB’ye üye olmasa
dahi kabul etmesi gereken evrensel deðerler arasýndadýr.
E. Avrupa Konseyi, Avrupa Ýnsan Haklarý
Sözleþmesi ve AÝHM
Demokrasi ve hukukun üstünlüðünün geçerli olduðu
ülkelerde insan haklarý anayasa ve yasalarla korunmakta ve
denetimi de baðýmsýz mahkemeler tarafýndan yapýlmaktadýr.
Dolayýsýyla, hakkýnýn ihlal edildiðini iddia eden bir bireyin
öncelikle hukuk yollarýna baþvurarak, hakkýný aramasý
gerekmektedir. Bütün hukuk yollarý denendikten sonra
uluslararasý denetim gündeme getirilebilmektedir.
Avrupa Konseyi, insan haklarýný, hukukun üstünlüðünü,
parlamenter demokrasiyi korumak ve Avrupa’nýn
bütünleþmesini saðlamak amacýyla Avrupa devletleri
tarafýndan 1949 yýlýnda kurulmuþ uluslararasý hukuk tüzel
hukuki kiþiliði olan, merkezi Strazburg’da (Fransa) bulunan
baðýmsýz bir uluslararasý teþkilattýr.
Avrupa Ýnsan Haklarý Sözleþmesi (AÝHS), Ýnsan Haklarý Evrensel
Beyannamesinde yer alan kiþisel ve siyasal haklarý etkin bir
þekilde korumak için 1950 yýlýnda aralarýnda Türkiye’nin de
bulunduðu Avrupa Konseyine üye devletler tarafýndan kabul
21
I. Bölüm - Ýnsan Haklarý Kavramý
22
Ýnsan Haklarý Nedir?
edilmiþ uyulmasý zorunlu kurallarý içeren baðlayýcý bir
antlaþmadýr. Bu açýdan AÝHS hukuksal baðlayýcýlýðý
bulunmayan Ýnsan Haklarý Evrensel Beyannamesinden
tamamen farklýdýr. Sözleþme hükümlerinin etkinliðini
saðlayan en önemli faktör, güvence altýna alýnan haklarýn
ihlal edilip edilmediðinin Avrupa Ýnsan Haklarý Mahkemesince
(AÝHM) denetlenmesidir. Mahkemenin bu yetkisine dayanarak
bireyler üye devletleri þikâyet etmekte olup, devletlerin
bireysel baþvurularla ilgili olarak Mahkemenin yargý yetkisini
tanýmama haklarý bulunmamaktadýr.
Türkiye Cumhuriyeti de 1954 yýlýnda Avrupa Ýnsan Haklarý
Sözleþmesi’ni onaylamýþ; 1987 yýlýnda, bireysel baþvuru
hakkýný, 1989 yýlýnda ise Avrupa Ýnsan Haklarý Mahkemesi’nin
yargý yetkisini kabul etmiþtir. Avrupa Ýnsan Haklarý
Sözleþmesi’nin Türk iç hukukunda doðrudan ileri sürülebilirliði
ve uygulanabilirliði, vurgulanmasý gereken önemli
hususlardan biridir.
Avrupa Ýnsan Haklarý Sözleþmesi’nin kurduðu denetim
mekanizmasý insan haklarý konusunda ikincil veya
tamamlayýcý nitelikte iþlev görmektedir. Bu çerçevede Avrupa
Ýnsan Haklarý Mahkemesi’nin denetimi ulusal makamlarýn
yerine geçmek üzere oluþturulmuþ deðildir. Ýnsan haklarýný
korumada ve özel olarak ihlâlleri gidermede ilk görev ulusal
makamlara (yargý, yasama ve idare makamlarýna)
düþmektedir. Avrupa Mahkemesi’nin yaptýðý, sadece, ulusal
düzeydeki denetimi tamamlayýcý bir denetimdir. Bu nedenle,
Mahkeme’de bireysel baþvurunun kabul edilebilmesi, iç
hukuk yollarýnýn tüketilmiþ olmasýna baðlýdýr. Ayrýca
baþvurunun iç hukuka göre verilen kesin karardan sonra ve
en geç altý ay içinde yapýlmýþ olmasý gerekmektedir.
Baþvurular, Sözleþme hükümleri ile baðdaþmadýðý, açýk
dayanaklarýnýn olmadýðý, dilekçe hakkýnýn kötüye kullanýldýðý
durumlarda reddedilmektedir.
AÝHM, Komiteler, Daireler ve Büyük Daire þeklinde
örgütlenmiþtir. Komiteler, ön incelemeyi yapar, daireler kabul
edilebilirlik kararý vererek, iþin esasýna bakar ve bireysel
baþvurularda karar verir. Büyük Daire, Sözleþme ile
Protokollerin yorumu ile temyiz mercii olarak görev yapar.
Kararlarý kesindir. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi de
mahkeme kararlarýný yerine getirmekle görevlidir.
AÝHM’nin kararlarý özgürlüklerin kýsýtlanmasýný deðil asgari
özgürlüklerin saðlanmasýný teminat altýna alan kararlar
almaktadýr. AÝHM’nin almýþ olduðu kararlarýn daha ötesinde,
ülkeler dilediðinde vatandaþlarýna yönelik özgürlükleri daha
fazla geliþtirebilmektedir.
II. BÖLÜM
TÜRKÝYE’DE
ÝNSAN HAKLARI
A. Genel Olarak
24
Ýnsan Haklarý Nedir?
1982 Anayasasý’nýn 2. maddesinde Türkiye Cumhuriyetinin
insan haklarýna saygýlý bir hukuk Devleti olduðu ifade
edilmiþtir. Anayasamýzýn 5. maddesinde de kiþinin temel
hak ve hürriyetlerini, sosyal hukuk devleti ve adalet
ilkeleriyle baðdaþmayacak surette sýnýrlayan siyasal,
ekonomik ve sosyal engelleri kaldýrmaya, insanýn maddi
ve manevi varlýðýnýn geliþmesi için gerekli þartlarý
hazýrlamaya çalýþmak Devletin temel amaç ve görevleri
arasýnda sayýlmýþtýr. Temel hak ve hürriyetler, Anayasamýzýn
ikinci kýsmýnda, temel hak ve hürriyetlere iliþkin genel
hükümler, kiþinin haklarý ve ödevleri, sosyal ve ekonomik
haklar ve ödevler, ve siyasi haklar ve ödevler baþlýklarý
altýnda düzenlenmiþtir. Anayasamýz, temel hak ve
hürriyetleri yalnýzca düzenlemekle kalmayarak korunmalarý
için de bir takým mekanizmalar ve güvenceler
öngörmüþtür. Anayasamýzýn, temel hak ve hürriyetlerin,
özlerine dokunulmaksýzýn yalnýzca Anayasanýn ilgili
maddelerinde belirtilen sebeplere baðlý olarak ve ancak
kanunla sýnýrlanabileceði, bu sýnýrlamalarýn, Anayasanýn
sözüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve lâik
Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykýrý
olamayacaðýna iliþkin 13. maddesi; usulüne göre yürürlüðe
konulmuþ temel hak ve özgürlüklere iliþkin milletlerarasý
antlaþmalarla kanunlarýn ayný konuda farklý hükümler
içermesi nedeniyle çýkabilecek uyuþmazlýklarda
milletlerarasý antlaþma hükümlerinin esas alýnacaðýna
iliþkin 90. maddesinin son fýkrasý önem taþýmaktadýr.
Sýkýyönetim ve olaðanüstü haller saklý kalmak üzere,
Anayasanýn ikinci kýsmýnýn birinci ve ikinci bölümlerinde
yer alan temel haklar, kiþi haklarý ve ödevleri ile dördüncü
bölümünde yer alan siyasi haklar ve ödevlerin kanun
hükmünde kararnamelerle düzenlenemeyeceðine iliþkin
91. maddesinin birinci fýkrasý hükümleri de temel hak ve
hürriyetlerin korunmasý amacýyla Anayasamýzýn kurmuþ
olduðu mekanizmalardan bazýlarýdýr.
Anayasamýz, temel hak ve hürriyetlerin korunmasý
hususunda yalnýzca yukarýda bazý örnekleri verilen
güvencelerle yetinmemiþ, temel hak ve hürriyetlerin hak
arama ve baþvuru yollarý vasýtasýyla korunabilmesi için de
bazý düzenlemeler getirmiþtir. Anayasamýzýn “hak arama
hürriyeti” baþlýklý 36. maddesinde; herkesin, meþru vasýta
ve yollardan faydalanmak suretiyle yargý mercileri önünde
davacý veya davalý olarak iddia ve savunma ile adil
yargýlanma hakkýna sahip olduðu belirtildikten sonra,
temel hak ve hürriyetlerin korunmasýna iliþkin 40.
maddesinde; Anayasa ile tanýnmýþ hak ve hürriyetleri ihlal
edilen herkesin, yetkili makama geciktirilmeden baþvurma
imkânýnýn saðlanmasýný isteme hakkýna sahip olduðu
belirtilerek temel hak ve hürriyetlerin yargýsal usul ve
yollar yanýnda siyasi ve idari usuller ve yollarla da
korunabilmesi imkâný getirilmiþtir. Bu durum Anayasamýzýn
dilekçe hakkýný düzenleyen 74. maddesinde; vatandaþlarýn
ve karþýlýklýlýk esasý gözetilmek kaydýyla Türkiye’de ikamet
eden yabancýlarýn kendileriyle veya kamu ile ilgili dilek ve
þikâyetleri hakkýnda, yetkili makamlara ve Türkiye Büyük
Millet Meclisine yazý ile baþvurma hakkýna sahip olduðu,
kendileriyle ilgili baþvurmalarýn sonucunun gecikmeksizin
dilekçe sahiplerine yazýlý olarak bildirileceði ifade edilmek
suretiyle de pekiþtirilmiþtir.
Temel hak ve hürriyetlerin yargý dýþý siyasi ve/veya idari
mekanizmalarla korunmasý konusu nispeten yeni
sayýlabilecek bir olgudur. Tarihsel geliþlim süreci içinde,
temel hak ve hürriyetlerin sadece anayasal ve yasal
düzenlemeler ile yargýsal yollar ve usuller vasýtasýyla
korunamayacaðý görülmüþ, yürütme veya yasama organý
ile iliþkili olmakla birlikte toplumun tüm kesimlerinin temsil
edilebileceði þekilde çoðulcu bir yapýya ve dýþ faktörlerden
etkilenmesini önleyecek derecede idari ve mali özerkliðe
sahip insan haklarý kurumlarý kurulmasý fikri gündeme
gelmiþ ve dünyanýn birçok ülkesinde bu tür kurumlar
oluþturulmuþtur. Ýnsan haklarý alanýnda kurumsallaþma
çabalarýna iliþkin bu geliþmeler Birleþmiþ Milletler
tarafýndan da memnuniyetle karþýlanmýþtýr. “Paris
Prensipleri” olarak bilinen ve ulusal insan haklarý
kurumlarýnýn kuruluþ, görev ve iþleyiþlerine, yetki ve
sorumluluklarýna iliþkin ilkeler içeren 20.12.1993 tarihli ve
48/134 sayýlý Birleþmiþ Milletler Genel Kurul Kararýyla, insan
haklarýný etkin bir þekilde koruyacak ulusal insan haklarý
kurumlarýnýn kurulmasý, mevcut olanlarýn ise
güçlendirilmesi tavsiyesinde bulunulmuþtur.
Ýnsan haklarý alanýnda kurumsallaþma çalýþmalarý,
dünyadaki geliþmelere paralel bir þekilde, ülkemizde de
ivmesi giderek artan bir seyir izlemiþtir. Bu konuda ilk adým
05.12.1990 tarihli ve 3686 sayýlý Kanunla atýlmýþ ve Türkiye
Büyük Millet Meclisi bünyesinde bir Ýnsan Haklarýný
Ýnceleme Komisyonu kurulmuþtur. 1991 yýlýndan itibaren
de bir Devlet Bakaný insan haklarýnýn takip ve
koordinasyonu ile görevlendirilmeye baþlanmýþtýr.
25
II. Bölüm - Türkiye’de Ýnsan Haklarý
26
Ýnsan Haklarý Nedir?
09.04.1997 tarihli ve 1997/17 sayýlý Baþbakanlýk Genelgesi
ile, insan haklarý ile ilgili konularda görevli Devlet Bakanýnýn
baþkanlýðýnda Baþbakanlýk, Adalet, Ýçiþleri ve Dýþiþleri
Bakanlýðý Müsteþarlarýnýn Katýlýmýyla Ýnsan Haklarý
Koordinatör Üst Kurulu teþkil edilmiþtir. 04.06.1998 tarihli
ve 23362 sayýlý Resmi Gazete’de yayýmlanan yönetmelikle
Ýnsan Haklarý Eðitimi On Yýlý Ulusal Komitesi kurulmuþtur.
Ýnsan Haklarýnýn korunmasýný saðlamak ve ihlallerin
önlenmesini saðlamak amacýyla 2 Kasým 2000 tarihli ve
24218 sayýlý Resmî Gazete’de yayýmlanan Yönetmelikle
de Ýnsan Haklarý Ýl ve Ýlçe Kurullarý oluþturulmuþtur. Ayrýca
çeþitli kurum ve kuruluþlar bünyesinde de insan haklarý
birimleri kurulmuþtur.
Devlet teþkilatý içerisinde insan haklarý alanýnda
kurumsallaþma konusundaki en kapsamlý düzenleme
Baþbakanlýk Teþkilatý Hakkýndaki 3056 sayýlý Kanunda
deðiþiklik yapan 12.04.2001 tarihli ve 4643 sayýlý Kanunla
gerçekleþtirilmiþtir. Anýlan Kanunla Baþbakanlýk merkez
teþkilatý içerisinde ana hizmet birimi olarak “Ýnsan Haklarý
Baþkanlýðý” kurulmuþtur. Ayný kanunun ek maddeleriyle
“Ýnsan Haklarý Üst Kurulu” ve “Ýnsan Haklarý Danýþma
Kurulu”nun oluþumu düzenlenmiþ, ihlal iddialarýný
incelemek üzere de “Ýnsan Haklarý Ýhlal Ýddialarýný Ýnceleme
Heyetleri” oluþturulabilmesine olanak tanýnmýþtýr. Ýnsan
Haklarý Üst Kurulu, Ýnsan Haklarý Danýþma Kurulu ve Ýnsan
Haklarý Ýhlal Ýddialarýný Ýnceleme Heyetlerinin sekretarya
hizmetlerini yapmak görevi Ýnsan Haklarý Baþkanlýðý’na
verilmiþtir.
4643 sayýlý Kanunun yürürlüðe girmesinden sonra
yayýmlanan yönetmeliklerle Ýnsan Haklarý Üst Kurulu, Ýnsan
Haklarý Danýþma Kurulu ve Ýnsan Haklarý Ýhlal Ýddialarýný
Ýnceleme Heyetlerinin kuruluþlarý, görev ve iþleyiþleri ile
ilgili usul ve esaslar belirlenmiþ, Ýnsan Haklarý Ýl ve Ýlçe
Kurullarý son mevzuat deðiþiklikleri doðrultusunda yeniden
yapýlandýrýlarak sivil toplum aðýrlýklý ve eksenli bir yapýya
kavuþturulmuþtur. Ýnsan Haklarý Eðitimi On Yýlý Ulusal
Komitesi de, Ýnsan Haklarý Eðitimi Ulusal Komitesi adý
altýnda daimi bir statüye kavuþturulmuþtur.
Temel hak ve hürriyetlerin korunmasý amacýyla iç
hukukumuzda oluþturulan siyasi ve idari baþvuru
mekanizmalarýna, Ülkemizin deðiþik tarihlerde taraf olduðu
sözleþmeler vasýtasýyla uluslararasý baþvuru mekanizmalarý
da eklenmiþtir. Bu konuda Avrupa Ýnsan Haklarý
Mahkemesinin yaný sýra Ýþkenceyi Önleme Komitesinin,
Kadýnlara Karþý Ayrýmcýlýðýn Önlenmesi Komitesinin ve
Ýnsan Haklarý Komitesinin baþvuru alma ve inceleme
yetkileri de Ülkemiz tarafýndan tanýnmýþ ve kabul edilmiþtir.
Böylece, bireyler tarafýndan, iç hukuk yollarýnýn
tüketilmesinden sonra ilgili uluslararasý organlara
baþvurabilme imkâný getirilmiþtir.
Türkiye, 50 yýl önce Birleþmiþ Milletler Ýnsan Haklarý Evrensel
Beyannamesi’ni kabul eden devletler arasýndadýr. Daha
sonra Ýnsan Haklarý ve Temel Özgürlüklerin Korunmasýna
Dair Avrupa Sözleþmesi ve o Sözleþme’ye ek çeþitli
protokoller de kabul edilmiþtir.
Türkiye, 28 Ocak 1987 de Avrupa Ýnsan Haklarý
Mahkemesine bireysel baþvuru hakkýný 1989 da Avrupa
Ýnsan Haklarý Mahkemesi’nin yargý yetkisini ve iþkence ve
kötü muamelenin önlenmesi konusundaki Birleþmiþ
Milletler ve Avrupa Sözleþmelerini kabul etmiþ, bu
çerçevede kapýlarýný uluslararasý denetime açmýþtýr.
Ýnsan haklarý ile ilgili uluslararasý belgelerin hemen
hepsinin altýnda Türkiye’nin de imzasý vardýr. Bu belgeler,
Türk hukukunun parçasý olmuþlardýr.
II. Dünya Savaþýndan sonra yapýlan anayasalarýn çoðunda
olduðu gibi, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasý da, insan
haklarýna verdiði önemi açýkça göstermiþtir. Anayasamýzýn
2. maddesinde insan haklarýna saygý, Türkiye
Cumhuriyeti’nin deðiþtirilmesi dahi teklif edilmeyecek
nitelikleri arasýnda belirtilmiþtir. Daha sonra 1982
Anayasasýnda 2001 yýlýnda yapýlan deðiþiklikle “Ýnsan
haklarýna dayalýlýk” esasý da benimsenmiþtir. 2001 ve 2004
yýlýnda gerçekleþtirilen anayasal deðiþiklikler ve 9 Reform
Paketiyle gerçekleþtirilen yasal ve idari düzeydeki mevzuat
deðiþiklikleriyle insan haklarý alanýnda büyük bir deðiþim
ve dönüþüm yaþanmýþtýr.
Ýnsan haklarýnýn bugüne kadar batý normlarýnda
uygulanmamýþ olmasýnýn temelinde eðitim noksanlýðý,
coðrafik ve jeolojik zorluklar nedeniyle bölgeler arasý
geliþmiþlik farklýlýklarý, uzun süre devam eden terör ve
terörle mücadeleden kaynaklanan zorluklar, bilinçsizlik
ve bireysel hatalar olduðu söylenebilir. Yoksa insana verilen
saygýnýn derin izleri kültürel mirasýmýzda fazlasýyla
mevcuttur.
27
II. Bölüm - Türkiye’de Ýnsan Haklarý
B. Türkiye’de Ýnsan Haklarý Alanýnda
Yapýlan Reformlar
- Anayasa’nýn 14. maddesinde 03.10.2001 tarihinde
4709 sayýlý Kanunla yapýlan deðiþiklikle, temel hak ve
hürriyetlerin kötüye kullanýlmasý olarak sayýlan haller
sýnýrlandýrýlarak, hak ve özgürlüklerin sýnýrý
geniþletilmiþtir. Buna göre; hakkýn kötüye kullanýlmasý
halleri “Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez
bütünlüðünü bozmayý ve insan haklarýna dayanan
demokratik ve laik cumhuriyeti ortadan aldýrmayý
amaçlayan faaliyetler” olarak sayýlmak suretiyle, maddede
daha önce yer alan “Anayasa’da yer alan hak ve
hürriyetlerden hiçbiri, Devletin bir kiþi ve zümre
tarafýndan yönetilmesini veya sosyal bir sýnýfýn diðer sosyal
sýnýflar üzerinde egemenliðini saðlamak veya dil, ýrk, din
ve mezhep ayrýmý yaratmak veya sair herhangi bir yoldan
bu kavram ve görüþlere dayanan bir devlet düzenini
kurmak amacýyla kullanýlamazlar” ibareleri metinden
çýkarýlmýþtýr.
Öte yandan, temel hak ve özgürlüklerin sýnýrlandýrýlmasýna
iliþkin kurallarý belirleyen Anayasa’nýn 13. maddesi ile özel
bazý temel hak ve özgürlüklerle ilgili kýsýtlamalar getiren
Anayasa hükümlerinde (düþünceyi açýklama ve yayma
özgürlüðüne iliþkin 26. madde, bilim ve sanat hürriyetine
iliþkin 27. madde, basýn hürriyetine iliþkin 28. madde gibi)
de 03.10.2001 tarihli ve 4709 sayýlý Kanunla deðiþiklikler
yapýlarak, temel hak ve özgürlüklerin sýnýrý ve kullanýmý
imkanlarý geniþletilmiþtir.
28
Ýnsan Haklarý Nedir?
- 4857 sayýlý yeni Ýþ Yasasý 10 Haziran 2003 tarihinde
yürürlüðe girmiþtir. Yasanýn eþit muameleyle ilgili 5.
maddesi uyarýnca; “Ýþ iliþkisinde dil, ýrk, cinsiyet, siyasal
düþünce felsefi inanç, din ve mezhep gibi sebeplere dayalý
ayrým yapýlamaz”. Söz konusu maddede ayrýca, iþverenin
esaslý sebepler olmadýkça tam/ kýsmi süreli çalýþan iþçi ile
belirli-belirsiz süreli çalýþan iþçiye farklý iþlem yapamayacaðý,
biyolojik veya iþin niteliðine iliþkin sebepler zorunlu
kýlmadýkça, cinsiyet veya gebelik nedeniyle iþ
sözleþmesinin yapýlmasý, uygulanmasý ve sona ermesinde
doðrudan veya dolaylý ayrýmcýlýk yapýlamayacaðý, eþit iþte
cinsiyete dayalý farklý ücret kararlaþtýrýlamayacaðý, yine
iþçinin cinsiyeti nedeniyle koruyucu hükümlerin
uygulanmasýnýn ayrýmcýlýk sebebi olamayacaðý
hususlarýnda hüküm getirilmiþ, iþ iliþkisinde veya sona
ermesinde bu hükümlere aykýrý davranýldýðýnda
uygulanacak maddi yaptýrýmlar ile ispat külfeti
düzenlenmiþtir.
4857 sayýlý yeni Ýþ Kanununun 18. maddesinde de, otuz
veya daha fazla iþçi çalýþtýran iþyerlerinde en az altý aylýk
kýdemi olan iþçinin sözleþmesinin feshi için iþverenin iþçinin
yeterliðinden veya davranýþlarýndan ya da iþletmenin,
iþyerinin veya iþin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir
sebebe dayanmak zorunda olduðu belirtildikten sonra,
özellikle fesih sebebi olamayacak haller arasýnda “ýrk, renk,
cinsiyet, medeni hal, aile yükümlülükleri, hamilelik, doðum,
din, siyasi görüþ ve benzeri nedenler” ile “kadýn iþçilerin
hamilelik, doðum ve süt izni sebebiyle iþe gelmemeleri”
açýkça sayýlmýþtýr. Fesih sebebi olamayacak diðer haller,
sendika üyeliði, sendikal faaliyetler, yasal haklarýn
kullanýmý,hastalýk veya kaza nedeniyle yasal izin haklarýnýn
kullanýlmasý olarak belirtilmiþtir.
- 22.01.2004 tarihli ve 25354 sayýlý Resmi Gazetede,
“Personel Temininde Eþitlik Ýlkesine Uygun Hareket
Edilmesi” konulu 2004/7 sayýlý Baþbakanlýk Genelgesi
yayýmlanmýþtýr.
Buna göre; Ülkemizin de taraf olduðu, Birleþmiþ Milletler
Kadýnlara Karþý Her Türlü Ayrýmcýlýðýn Ortadan Kaldýrýlmasý
Sözleþmesinin (CEDAW), taraf devletlere, kadýnlara karþý
ayrýmcýlýðýn önlenmesini teminen mevzuat deðiþiklikleri
dahil her türlü önlemi alma yükümlülüðünü getiren 2 ve
11. maddelerine atýf yapýlarak, birey ve toplumun geliþimi
ile saðlýklý nesillerin yetiþtirilmesinde özel bir konuma
sahip olan kadýnlarýmýzýn sorunlarýyla ilgilenilmesinin
Hükümetin öncelik verdiði bir konu olduðu vurgulanarak,
bu bakýþ açýsý çerçevesinde, tüm kamu kurum ve
kuruluþlarý tarafýndan personel temini amacýyla
yapýlacak çalýþmalarda, baþvuru kabul þartlarýnýn hizmet
gerekleri doðrultusunda belirleneceði ve ayrýmcýlýða
meydan verilmeyecek þekilde hareket edileceði hükme
baðlanmýþtýr.
- Anayasanýn “Kanunla yasaklanmýþ olan herhangi bir
dilde yayým yapýlamaz” þeklindeki 28. maddesinin
ikinci fýkrasý hükmü, 03.10.2001 tarihli ve 4709 sayýlý
Kanunla yürürlükten kaldýrýlmýþtýr.
Bu doðrultuda, 03.08.2002 tarih 4771 sayýlý Kanunun (3.
Uyum Paketi) 8. maddesi uyarýnca, 3984 sayýlý “ Radyo ve
29
II. Bölüm - Türkiye’de Ýnsan Haklarý
Televizyonlarýn Kuruluþ ve Yayýnlarý Hakkýnda Kanun”un
4. maddesinin 1. fýkrasýnda yapýlan deðiþiklikle, bireysel
hak ve özgürlükler çerçevesinde kültürel yaþamda
kullanýlan farklý dil ve lehçelerde yayýn yapýlmasý imkaný
getirilmiþtir. Anýlan Kanun hükmünün uygulanmasýný
teminen bu konuda çýkarýlan Yönetmelik ise 25.01.2004
tarihli Resmi Gazetede yayýmlanarak yürürlüðe girmiþtir.
- 3 Aðustos 2002 tarihli ve 4771 sayýlý Kanunla (3. Uyum
Paketi ) Radyo ve Televizyon Yayýnlarýna Ýliþkin Kanunda
yapýlan deðiþiklikle “yayýnlarýn þiddet kullanýmýný özendirici
veya ýrkçý nefret duygularýný kýþkýrtýcý nitelikte olmamasý”
hükmü getirilmiþtir. 15 Temmuz 2003 tarihli ve 4928 sayýlý
Kanunla (6. Uyum Paketi) ise “Mahalli yayýnlarý izlemek
için gerekli görülen yerlerde halen mevcut kadrolardan
bölge teþkilatý oluþturulabilir” denilmek suretiyle, söz
konusu hükmün ülke genelinde uygulanmasý ve denetim
görevinin yerine getirilebilmesini saðlamaya yönelik önlemler
düzenlenmiþtir.
- Çaðdaþ toplumlar açýsýndan sosyal bir gerçeklik olmasý
itibarýyla kültürel ve dilsel çoðulculuk, demokrasi teorisi
ve uygulamasý içinde siyasal bir ilkedir. Farklýlýklarýn
tanýnmasý ve kamusal yaþamda ifade edilmesine imkan
saðlanmasý demokratik bir toplum olmanýn olmazsa olmaz
koþullarýndandýr. Bu çerçevede, 03.08.2002 tarihli ve 4771
sayýlý Kanunla (3. Uyum Paketi) “ Yabancý Dil Eðitimi ve
Öðretimi Kanunu”nda yapýlan deðiþiklikle, Türk
vatandaþlarýnýn günlük yaþamda geleneksel olarak
kullandýklarý farklý dil ve lehçelerin öðrenilmesi hususundaki
engel kaldýrýlmýþtýr. Söz konusu Kanun doðrultusunda
uygulamaya iliþkin Yönetmelik ise 05.12.2003 tarihli Resmi
Gazetede yayýmlanarak yürürlüðe girmiþtir.
30
Ýnsan Haklarý Nedir?
- Ýfade hürriyetine iliþkin olarak; Türk Ceza Kanunu’nun
159. maddesinde 06.02.2002 tarihli ve 4744 sayýlý Kanunla
(I. Uyum Paketi) yapýlan deðiþiklikle cezalar hafifletilmiþ,
ayrýca 09.08.2002 tarihinde yayýmlanarak yürürlüðe giren
4771 sayýlý Kanun’un (3. Uyum Paketi) 2. maddesiyle
TCK’nýn 159. maddesine bir fýkra eklenerek, birinci fýkrada
sayýlan organlarý veya kurumlarý aþaðýlama ve alay etme
kastý olmaksýzýn, sadece eleþtiri amacýyla yapýlan yazýlý,
sözlü veya görüntülü düþünce açýklamalarýnýn cezayý
gerektirmeyeceði hükmü getirilmiþtir.
- Yine, TCK’nýn 312. maddesinin 1. fýkrasýnda düzenlenen
“kanunun suç saydýðý bir fiilî açýkça öven veya iyi
gördüðünü söyleyen veya halký kanuna uymamaya tahrik
eden kimseye” verilecek ceza hafifletilmiþ, TCK’nýn 2.
maddesinin 2. fýkrasýnda düzenlenen “halký sýnýf, ýrk, din,
mezhep veya bölge farklýlýðý gözeterek kin ve düþmanlýðý
açýkça tahrik” etmeye dair suç ise “halký birbirine karþý
kamu düzeni için tehlikeli olabilecek bir þekilde düþmanlýða
veya kin beslemeye açýkça tahrik etme” koþuluna
baðlanmýþtýr.
- Keza, 4744 sayýlý Kanun’la getirilen yeni bir fýkrayla, halkýn
bir kýsmýný aþaðýlayýcý ve insan onurunu zedeleyecek bir
þekilde aþaðýlayan kimseye de birinci fýkradaki cezanýn
verileceði hükmü eklenmiþtir.
- Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 107. maddesinde
yapýlan deðiþiklikle, tutuklamadan veya tutuklamanýn
uzatýlmasýna iliþkin her karardan tutuklunun bir yakýnýna
veya belirlediði bir kiþiye “hakim kararýyla” ve
“gecikmeksizin” haber verilmesi zorunluluðu getirilmiþtir.
- Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 128. maddesinde
yapýlan deðiþiklikle, toplu olarak iþlenen suçlarda gözaltý
süresi kýsaltýlmýþ, yakalamadan ve yakalama süresinin
uzatýlmasýndan yakalananýn yakýnlarýna zaman
geçirilmeden haber verilmesi zorunluluðu getirilmiþtir.
- 26.03.2002 tarihli ve 4748 sayýlý Kanunda (2. Uyum
Paketi) 2820 sayýlý Siyasi Partiler Kanunu’na iliþkin getirilen
deðiþikle Siyasi Partiler Kanunu’nun 101 ve 102.
maddelerinde deðiþiklik yapýlarak, siyasi partilerin
kapatýlmasý zorlaþtýrýlmýþ, 02.01.2003 tarih 4778 sayýlý (4.
Uyum paketi) Kanunu ile de 102. maddede belirtilen
kapatma cezasý tamamen kaldýrýlmýþ, ceza sadece maddi
yaptýrýma dönüþtürülmüþtür.
- Toplantý ve Gösteri Yürüyüþleri Kanunu’nun 9.
maddesinde 2. Uyum Kanunuyla yapýlan deðiþiklikle, daha
önce 21 olan toplantý ve gösteri yürüyüþü düzenleyebilmek
için yaþ sýnýrý 18’e düþürülmüþtür.
- TCK’nýn iþ ve çalýþma hürriyetini engellemeye iliþkin
suçlara dair 201. maddesine eklenen 201/a ve 201/b
maddelerinde yapýlan düzenlemelerle, uluslararasý
31
II. Bölüm - Türkiye’de Ýnsan Haklarý
mevzuata paralel olarak göçmen kaçakçýlýðý, zorla
çalýþtýrýlma ve organ ticareti suç sayýlarak cezai hükümler
getirilmiþtir.
- 02.01.2003 tarihli ve 4778 sayýlý Kanunla (4. Uyum
Paketi) yapýlan deðiþiklikle, TCK’nýn 245. maddesine
eklenen bir fýkra ile, yargý ve kolluk mensuplarý ile diðer
kamu görevlileri tarafýndan memuriyetlerinin yerine
getirilmesi sýrasýnda iþlenen kötü muamele ve iþkence
suçlarýnda verilen hürriyeti baðlayýcý ve memuriyetten
uzaklaþtýrma cezasýnýn para cezasýna veya tedbirlerden
birine çevrilemeyeceði ve ertelenemeyeceði hükme
baðlanmýþtýr.
- Güvenlik kuvvetlerinin hukuka aykýrý eylemlerine
yönelik þikayetlerle ilgili olarak; 02.01 2003 tarihli ve
4778 sayýlý Kanunla (4. Uyum Paketi) 4483 sayýlý “Memurlar
ve Diðer kamu Görevlilerinin Yargýlanmasý Hakkýnda
Kanun’da yapýlan deðiþiklikle, CMUK’un 154/4 fýkrasý
TCK’nýn 243. (iþkence) ve 245. (kötü muamele)
maddelerinde düzenlenen, kamu görevlilerinin kiþilere karþý
kötü niyet ve muameleleri, ihmal vb. konularda açýlacak
soruþturma ve kovuþturmalarda idari mercilerden izin
alýnmasý gereði ortadan kaldýrýlmýþtýr. Dolayýsýyla, kolluk
kuvvetlerinin belirtilen kanun düzenlemelerine aykýrý
tutum ve davranýþlarýna yönelik soruþturmalar, memurlar
tarafýndan iþlenen diðer suçlarda aranan idari izin
prosedüründen geçmeksizin, doðrudan adli yargý
kapsamýnda yürütülecektir.
- 4778 sayýlý Kanunla 2762 sayýlý Vakýflar Kanunu’nun 1.
maddesinin sonuna eklenen fýkrayla, Avrupa Ýnsan Haklarý
Sözleþmesinde düzenlenen ayrýmcýlýk yasaðý ve Ek 1 no’lu
Protokolle güvence altýna alýnan mülkiyet hakkýnýn
korunmasý ilkesiyle uyum saðlamak üzere, cemaat
vakýflarýnýn taþýnmaz mal edinebilmeleri ve taþýnmazlarý
üzerinde her türlü tasarrufta bulunabilmelerine imkan
saðlanmýþtýr. Sözkonusu Kanunun uygulanmasýna iliþkin
“Cemaat Vakýflarýnýn Taþýnmaz Mal Edinmeleri, Tasarruflarý
Altýnda Bulunan Taþýnmaz Mallarýn Bu Vakýflar Adýna Tescil
Edilmesi” hakkýndaki Yönetmelik ise, 24.01.2004 tarihli
Resmi Gazetede yayýmlanarak yürürlüðe girmiþtir
32
Ýnsan Haklarý Nedir?
- 23.01.2003 tarihli ve 4793 sayýlý Kanunla (5. Uyum
Paketi), Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 445 ve
Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 327. maddelerinde
yapýlan düzenlemeyle, kesin olarak verilen veya hukuki
prosedürü tamamlayarak kesinleþen bir mahkeme
kararýnýn, Avrupa Ýnsan Haklarý Mahkemesi’nce, Ýnsan
Haklarý ve Ana Hürriyetlerini Korumaya Dair Sözleþmenin
veya eki protokollerin ihlali suretiyle verildiðinin saptanmasý
hali yargýlamanýn iadesi sebebi olarak kabul edilmiþtir.
- Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu’nun 9. maddesinde
yapýlan deðiþiklikle, Anayasanýn kiþi hürriyeti ve
güvenliðine iliþkin 19. maddesi ile özel hayatýn gizliliði ve
konut dokunulmazlýðýna iliþkin 20 ve 21. maddesinde
yapýlan deðiþikliklere uyum saðlanmýþtýr. Buna göre; bu
maddede belirtilen hallerde polis tarafýndan yapýlacak
aramalarda usulüne uygun verilmiþ hakim kararý veya
gecikmesinden sakýnca bulunan hallerde, diðer yetkili
kýlýnmýþ merciin yazýlý emri koþulu getirilmiþtir.
- Basýn Kanunu’nun Bakanlar Kurulu kararýyla sakýncalý
bulunan, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez
bütünlüðüne, milli egemenliðe, Cumhuriyetin varlýðýna,
milli güvenliðe, kamu düzenine, genel asayiþe, kamu
yararýna, genel ahlaka ve genel saðlýða aykýrý olan yabancý
ülkelerde basýlmýþ eserlerin Türkiye’ye sokulmasý ve
daðýtýmýnýn yasaklanabileceðine dair 31. maddesi ile
basýlmýþ eserlere el konulmasýna dair Ek 3. maddesinde
yapýlan düzenleme yürürlükten kaldýrýlmýþtýr.
- Farklý kültürlere veya örf ve adetlere sahip vatandaþlarýn,
özel yaþamlarýna ve aile hayatlarýna iliþkin hürriyetlerinin
korunmasý amacýyla, Nüfus Kanunu’nda deðiþiklik
yapýlarak, çocuklarýn adlarýnýn konulmasýnda, sadece ahlak
kurallarýna uygun düþmeyen ve kamuoyunu incitici nitelikte
olan adlarýn konulmamasý hükme baðlanmýþ, sözkonusu
hükümle bu konuda meydana gelen sýnýrlayýcý yorum ve
uygulamalarýn önlenmesi öngörülmüþtür.
- 3.5.1985 tarihli ve 3194 sayýlý Ýmar Kanununda yapýlan
deðiþiklikle, farklý din ve inançlara sahip vatandaþlarýn,
ibadet hürriyetlerini din ve vicdan hürriyeti çerçevesinde
kullanmalarýnýn saðlanmasý amaçlanarak, Kanunda yer
alan “cami” ibareleri “ibadet yeri” olarak deðiþtirilmiþ ve
ibadet yerleri ile ilgili bazý düzenlemeler yapýlmýþtýr.
33
II. Bölüm - Türkiye’de Ýnsan Haklarý
- Demokratik ve þeffaf yönetimin gereði olan eþitlik,
tarafsýzlýk ve açýklýk ilkelerine uygun olarak kiþilerin bilgi
edinme hakkýný kullanmalarýna iliþkin esas ve usullerin
düzenlendiði Bilgi Edinme Hakký Kanunu 24.04.2004
tarihinde yürürlüðe girmiþtir.
- 21.05.2004 tarihinde yürürlüðe giren 5166 sayýlý
Kanun’la Anayasamýzýn çeþitli maddelerinde
deðiþiklikler yapýlarak önemli hükümler getirilmiþtir.
Buna göre;
• Anayasa’nýn 10. maddesine “Kadýnlar ve erkekler eþit
haklara sahiptir. Devlet bu eþitliðin yaþama geçirilmesini
saðlamakla yükümlüdür.” hükmü eklenmiþ;
• Devlet Güvenlik Mahkemeleri kaldýrýlmýþ;
• Ölüm cezasý kaldýrýlmýþ;
• Anayasanýn 90. maddesine eklenen bir fýkra ile, “usulüne
göre yürürlüðe konulmuþ temel hak ve özgürlüklere iliþkin
milletlerarasý anlaþmalarla kanunlarýn ayný konuda farklý
h ü k ü m l e r i çe r m e s i ko n u s u n d a ç ý ka b i l e ce k
anlaþmazlýklarda milletlerarasý anlaþma hükümlerinin
esas alýnacaðý” hükme baðlanmýþtýr.
34
Ýnsan Haklarý Nedir?
- 5237 sayýlý yeni Türk Ceza Kanunu, Türkiye Büyük
Millet Meclisi tarafýndan 26.09.2004 tarihinde kabul edilmiþ
ve 12.10.2004 tarihli ve 25611 sayýlý Resmi Gazetede
yayýmlanmýþtýr. Kanunun “Ýmar kirliliðine neden olma”
baþlýklý 184. maddesi yayýmý tarihinde yürürlüðe girmiþtir.
“Çevrenin kasten kirletilmesi” baþlýklý 181. maddesinin 1.
fýkrasý ile “Çevrenin taksirle kirletilmesi” baþlýklý 182.
maddesinin 1. fýkrasý yayýmý tarihinden iki yýl sonra
yürürlüðe girmiþtir. Diðer hükümleri ise 1 Haziran 2005
tarihinde yürürlüðe girmiþtir.
Yeni Türk Ceza Kanunu, dil ve düzenleniþ þekli itibarýyla
eskisinden oldukça farklý olmasý yanýnda, içeriði itibarýyla
pek çok konuda uluslararasý normlara uygun ve çaðdaþ
yeni düzenlemeler getirmektedir. Toplam 348 maddeden
oluþan yeni Kanunun 1. maddesinde, Ceza Kanununun
amacý, kiþi hak ve özgürlüklerini, kamu düzen ve güvenliðini,
hukuk devletini, kamu saðlýðýný ve çevreyi, toplum barýþýný
korumak, suçun iþlenmesini önlemek olarak ifade edilmiþtir.
5237 sayýlý Kanunla getirilen önemli deðiþiklikler arasýnda
insan haklarýna iliþkin olarak, ayrýmcýlýðý önlemek üzere
çeþitli maddelerde yer alan hükümlerin yaný sýra
ayrýmcýlýðýn ayrý bir maddede suç olarak düzenlenmesi,
ifade hürriyetinin, örgütlenme özgürlüðünün, diðer insan
hak ve özgürlüklerinin sýnýrlarýný geniþleten düzenlemelere
yer verilmesi, haksýz tahrikin ancak bir haksýz fiile maruz
kalmakla gerçekleþebileceði deðerlendirilerek konunun
somutlaþtýrýlmasý, orman ticareti, soykýrým, iþkence ve
eziyet suçlarýnýn aðýr yaptýrýmlara baðlanmasý, cinsel
suçlarýn detaylý düzenlenmesi, çocuklarýn cinsel istismarý,
þiddetten ve uyuþturucudan korunmasýný teminen yasal
anlamda ciddi adýmlar atýlmasý, hýrsýzlýk ve kapkaç
suçlarýnýn cezalarýnýn artýrýlmasý, imar mevzuatýna
aykýrýlýklardan kaynaklanan çevre suçlarýyla ilgili önemli
düzenlemeler yapýlmasý, terör örgütleriyle mücadele
kapsamýnda etkin piþmanlýk hükmünün düzenlenmesi
sayýlabilir.
Yeni Kanunda ayrýca, kadýnlara karþý þiddetin önlenmesini
teminen düzenlemeler yapýlmýþtýr. Bu anlamda olmak
üzere, namus cinayetlerinin önlenmesi için, kasten
öldürme suçunun üstsoy veya altsoydan birine ya da eþ
veya kardeþe karþý , keza töre saikiyle iþlenmesi halleri
aðýrlaþtýrýcý sebep kabul edilerek cezasý artýrýlmýþ, ayrýca
bu suçlarýn faillerinin haksýz tahrik indiriminden
yararlanmasýnýn önlenmesi için haksýz tahrikin oluþmasý
haksýz bir fiilin varlýðý koþuluna baðlanmýþtýr.
- Yine, 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüðe giren 5271
sayýlý yeni “Ceza Muhakemesi Kanunu”nda, gözaltý
süreleri kýsaltýlmýþ ve gözaltýna alma, bu tedbirin
soruþturma yönünden zorunlu olmasýna ve kiþinin bir
suçu iþlediðini düþündürecek emarelerin varlýðýna
baðlanmýþtýr.
Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 91. maddesinde, gözaltý
süresi, kural olarak, en yakýn hakim veya mahkemeye
gönderilme süresi hariç 24 saat olarak düzenlenmiþtir. Ayrýca
yeni düzenleme ile, yakalama yerine en yakýn hakim veya
mahkemeye gönderilme için zorunlu süre en çok oniki saat
olarak kabul edilmiþtir. Toplu olarak iþlenen suçlarda,
delillerin toplanmasýndaki güçlük veya suçlu sayýsýnýn
çokluðu nedeniyle, Cumhuriyet savcýsý gözaltý süresinin,
her defasýnda bir günü geçmemek üzere, üç gün süreyle
Buna mukabil, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 250.
maddesinin 1. fýkrasýnýn (a) ve (c) bentlerinde belirtilen
örgütlü suçlar ile (c) bendi kapsamýndaki suçlarda gözaltý
süresi en yakýn hakim veya mahkemeye gönderilme süresi
hariç 48 saat olarak belirlenmiþtir.
Ayrýca, Anayasa’nýn 120. maddesi uyarýnca, olaðanüstü
35
II. Bölüm - Türkiye’de Ýnsan Haklarý
hal ilan edilen bölgelerde yakalanan kiþiler hakkýnda, 91.
maddenin üçüncü fýkrasýnda dört gün olarak belirlenen
süre, Cumhuriyet savcýsýnýn talebi ve hakim kararýyla yedi
güne kadar uzatýlabilir. Hakim, karar vermeden önce
yakalanan kiþiyi dinler.
- 5253 sayýlý yeni Dernekler Kanunu 23.11.2004
tarihinde yürürlüðe girmiþtir. Sözkonusu Kanunla
dernek kuruculuðu ile ilgili kýsýtlamalar ve özellikle eski
hükümlülerle ilgili sýnýrlamalar kaldýrýlmýþ, 15 yaþýný bitirmiþ
ayýrt etme gücüne sahip küçükler için dernek kuruculuðu
imkâný getirilmiþ, dernek üyeliði ile ilgili eski kanunda yer
alan kýsýtlamalar, keza öðrenci dernekleriyle ilgili özel
kýsýtlamalar kaldýrýlmýþ, derneklerin uluslararasý faaliyetleri
konusunda olumlu deðiþiklikler getirilmiþ, derneklerin
denetiminde özellikle kolluk kuvvetlerinin yetkileri
sýnýrlandýrýlmýþ, taþýnmaz mal edinme ile ilgili kýsýtlamalar
kaldýrýlmýþtýr.
- Adli Yargýda Ýlk Derece Mahkemeleri ile Bölge
Mahkemelerinin Kuruluþ, Görev ve Yetkilerine Dair
Kanun ile Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nda
Deðiþiklik Yapýlmasýna Dair Kanun, 07.10.2004 tarih
25606 sayýlý Resmi Gazetede yayýmlanmýþ olup, 01.06.2005
tarihinde yürürlüðe girmiþtir. Adli Yargýda Ýlk Derece
Mahkemeleri ile Bölge Mahkemelerinin Kuruluþ, Görev ve
Yetkilerine Dair Kanun’la adli yargýda istinaf
mahkemelerinin kurulmasý hususu düzenlenmektedir.
36
Ýnsan Haklarý Nedir?
- Ýnsan haklarý alanýnda yapýlan yapýlan reformlar sadece
bu alandaki hukuksal normlarla sýnýrlý kalmamýþ, insan
haklarýn daha iyi korunup geliþtirilmesi, uygulamaya daha
iyi yansýtýlmasý, mevcut eksikliklerin tespit edilip
giderilebilmesi kýsacasý bu alandaki kazanýmlarýn
topluma daha iyi yansýtýlmasý için kurumsallaþma
düzeyinde de önemli adýmlar atýlmýþtýr. Bu çerçevede;
• Ýnsan haklarýnýn korunmasýný saðlamak, ihlâl iddialarý
hakkýnda gerekli inceleme ve araþtýrmalarý yapmak ve
bunlarýn sonuçlarýný yetkili mercilere bildirmek, insan
haklarý ile ilgili olarak toplumu bilgilendirmek, idarenin
uygulamalarýnda vatandaþlara hoþgörü ve nezaketle
yaklaþýlmasýný temin etmek ve uygulayýcýlarý ve kamu
görevlilerini eðitmek amacýyla 2 Kasým 2000 tarihli ve
24218 sayýlý Resmî Gazete’de yayýmlanan Yönetmelikle
Ýnsan Haklarý Ýl ve Ýlçe Kurullarý oluþturulmuþtur.
Ýl ve Ýlçe Ýnsan Haklarý Kurullarý 23 Kasým 2003 tarihli
ve 25298 sayýlý Resmi Gazetede yayýmlanan
Yönetmelikle yeniden yapýlandýrýlmýþtýr.
Bu Yönetmelik hükümleri uyarýnca 81 il ve 850 ilçede
931 adet insan haklarý kurulu görev yapmaktadýr.
Kurullarýn kamu görevlisi aðýrlýklý yapýsý ortadan
kaldýrýlmýþ, sivil toplum aðýrlýklý yeni bir yapý
oluþturulmuþtur. En az 16 üyeden oluþan Ýl ve Ýlçe Ýnsan
Haklarý Kurullarýnýn sadece iki üyesi kamu
görevlilerinden oluþmakta, diðer üyeler ise sivil toplum
kuruluþlarý, meslek odalarý ve siyasi par ti
temsilcilerinden oluþmaktadýr. Türkiye genelinde il ve
ilçe merkezlerinde bulunan her bir kurulun bünyesinde
“Ýnsan Haklarý Danýþma ve Baþvuru Masasý”
oluþturulmuþtur.
• Baþbakanlýk teþkilatý hakkýndaki 3056 sayýlý Kanunda
deðiþiklik yapan 12.04.2001 tarihli ve 4643 sayýlý
Kanunla devlet teþkilatý içerisinde insan haklarý alanýnda
kurumsallaþma konusundaki en kapsamlý düzenleme
gerçekleþtirilmiþtir. Anýlan Kanunla Baþbakanlýk merkez
teþkilatý içerisinde ana hizmet birimi olarak “Ýnsan
Haklarý Baþkanlýðý” kurulmuþtur. Ayný kanunun ek
maddeleriyle “Ýnsan Haklarý Üst Kurulu” ve “Ýnsan
Haklarý Danýþma Kurulu”nun oluþumu düzenlenmiþ,
ihlal iddialarýný incelemek üzere de “Ýnsan Haklarý Ýhlal
Ýddialarýný Ýnceleme Heyetleri” oluþturulabilmesine
olanak tanýnmýþtýr.
4643 sayýlý Kanunun yürürlüðe girmesinden sonra
yayýmlanan yönetmeliklerle Ýnsan Haklarý Üst Kurulu,
Ýnsan Haklarý Danýþma Kurulu ve Ýnsan Haklarý Ýhlal
Ýddialarýný Ýnceleme Heyetlerinin kuruluþlarý, görev ve
iþleyiþleri ile ilgili usul ve esaslar belirlenmiþ, Ýnsan
Haklarý Ýl ve Ýlçe Kurullarý son mevzuat deðiþiklikleri
doðrultusunda yeniden yapýlandýrýlarak sivil toplum
aðýrlýklý ve eksenli bir yapýya kavuþturulmuþtur. Ýnsan
Haklarý Eðitimi On Yýlý Ulusal Komitesi de, Ýnsan Haklarý
Eðitimi Ulusal Komitesi adý altýnda daimi bir statüye
kavuþturulmuþtur.
• Ceza Ýnfaz Kurumlarý ve Tutukevleri Ýzleme Kurullarý,
14.06.2001 tarihli ve 4681 sayýlý Kanunla, yürürlükteki
mevzuat ve ülkemizin taraf olduðu uluslararasý
sözleþmelerle belirlenen ilkeler çerçevesinde ceza infaz
kurumlarý ve tutukevlerinin yönetim, iþleyiþ ve
uygulamalarýný yerinde görmek, incelemek, bilgi almak
ve tespitlerini rapor haline getirerek yetkili ve ilgili
37
II. Bölüm - Türkiye’de Ýnsan Haklarý
mercilere sunmak üzere kurulmuþtur.
• Ýnsan haklarý alanýnda kurumsallaþma çalýþmalarý
kapsamýnda ülkemizde son zamanlarda yaþanan en
önemli geliþmelerden biri de, 13.10.2006 tarihli ve
26318 sayýlý Resmi Gazetede yayýmlanan 28.09.2006
tarihli ve 5548 sayýlý Kamu Denetçiliði Kurumu
Kanunu ile gerçek ve tüzel kiþilerin idarenin iþleyiþi ile
ilgili þikâyetlerini, Türkiye Cumhuriyetinin Anayasada
belirtilen nitelikleri çerçevesinde, idarenin her türlü
eylem ve iþlemleri ile tutum ve davranýþlarýný; adalet
anlayýþý içinde, insan haklarýna saygý, hukuka ve
hakkaniyete uygunluk yönlerinden incelemek,
araþtýrmak ve idareye önerilerde bulunmak üzere bir
“Kamu Denetçiliði Kurumu”nun (Ombudsmanlýk)
kurulmasý olmuþtur.
Ancak, Anayasa Mahkemesinin 01.11.2006 tarihli ve
26333 sayýlý Resmi Gazetede yayýmlanan 27.10.2006
tarihli ve E. 2006/140, K. 2006/33 sayýlý Kararýyla söz
konusu Kanunun Kamu Denetçiliði Kurumunun
kuruluþunu düzenleyen geçici 1. maddesinin yürürlüðü
durdurulmuþ ve bunun sonucu olarak Kamu Denetçiliði
Kurumunun kurulmasý þimdilik mümkün olamamýþtýr.
Yeni Anayasa çalýþmalarýyla bu alandaki hukuki
sorunlarda aþýlmaya çalýþýlmaktadýr.
38
Ýnsan Haklarý Nedir?
C. Ýnsan Haklarý Alanýnda 60. Hükümetin
öncelikleri ve AB Müktesebatýna Uyum
Programý
Bilindiði üzere, 60. Hükümet Avrupa Birliði üyeliði
hazýrlýklarýna büyük önem ve öncelik vermektedir. Bakanlar
Kurulu, Avrupa Birliði kriterlerine uyum açýsýndan gerekli
tüm çalýþmalarýn hýzlandýrýlmasýný kararlaþtýrmýþ ve
önceliklerini belirlemiþtir.
Hükümet insan haklarýnýn toplumda yerleþmesini
saðlamaya ve insan haklarý ile doðrudan ilgili olan yargý
sisteminin daha etkin ve hýzlý iþlemesine yönelik bir dizi
uygulamaya 60. Hükümet Programýnda ve Türkiye’nin AB
Müktesebatýna Uyum Programýnda (2007- 2013) yer
vermektedir.
a) 60. Hükümet Programýnda “Yargý ve Temel Haklar”
konusunda hükümetin yapýlan reformlarýn
derinleþtirilmesi hususundaki kararlýlýðý ve insan
haklarýna verdiði önem açýkça görülmektedir.
Hükümet Programýnda;
• Aile içi þiddet, töre ve namus cinayetleri ile mücadelede
sýfýr tolerans yaklaþýmýyla hareket edileceði, bu soruna
karþý kalýcý ve gerçekçi bir çözüme ulaþýlmasý için bir
seferberlik baþlatýlacaðý,
• Hükümetin yeni anayasanýn devlet-toplum-birey
arasýndaki iliþkileri hak, özgürlük ve sorumluluk
temelinde düzenleyen bir toplumsal sözleþme
niteliðinde olmasýndan yana olduðu; yeni anayasanýn,
Cumhuriyetimizin deðiþtirilemez temel nitelikleri olan
demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti ilkelerini tam
olarak hayata geçirmesi, bireylerin haklarýný en etkili
þekilde korumasý, temel hak ve özgürlükleri ‘Ýnsan
Haklarý Evrensel Beyannamesi’nin ve ‘Avrupa Ýnsan
Haklarý Sözleþmesi’nin getirdiði ilke ve standartlarda
güvence altýna almasý gerektiði, temel hak ve
özgürlükler konusunda ülkemizin taraf olduðu
uluslararasý sözleþmelerde belirtilen esaslarýn
uygulanacaðý, özellikle Kopenhag Siyasi Kriterlerine
tam uyum saðlanacaðý, anayasal ve yasal güvenceye
alýnan temel hak ve özgürlüklerin fiilen uygulanmasýnýn
ve siyasal kültürümüzün yerleþik bir unsuru olarak
güçlenmesinin saðlanacaðý,
39
II. Bölüm - Türkiye’de Ýnsan Haklarý
• “Sýfýr Tolerans” anlayýþý ile iþkence, kayýp, gözaltýnda
ölüm, faili meçhul cinayet gibi demokratik hukuk
devletinde kabul edilemez insan haklarý ihlallerinin
üzerine, þimdiye kadar olduðu gibi, bundan sonra da
büyük bir kararlýlýkla gidileceði,
• Yýllarca sorunlarla, yetersizliklerle ve cezaevi isyanlarýyla
kamuoyunun gündemine gelen yargý teþkilatýnýn, AB’ye
uyumu saðlanan temel kanunlarla, bilgi ve iletiþim
tek nolojilerinin etk in kullanýmýyla, tek nik
donanýmlarýyla birlikte yükselen modern adliye
binalarýyla, evrensel standartlara uygun hale getirilen
ceza ve infaz kurumlarýyla önemli mesafeler katettiði,
önümüzdeki dönemde de adalet ve yargý reformu ile
ilgili çalýþmalarýn kararlýlýkla sürdürüleceði,
• Ýhtilaflarý çýkmadan önlemek amacýyla “Koruyucu
Hukuk” uygulamalarýnýn daha da geliþtirileceði,
uyuþmazlýklarýn hýzlý, basit, az giderle ve etkin bir þekilde
çözülmesini saðlamak ve böylece yargý organlarýnýn iþ
yükünü azaltmak amacýyla, özellikle hukuki
uyuþmazlýklarda alternatif çözüm yollarýný öngören
yasal düzenlemeler yapýlacaðý,
• AB standartlarýna ulaþmak için gerekli mevzuat
çalýþmalarýyla adli ve idari kapasitenin güçlendirilmesi
yolunda çalýþmalara devam edileceði, mahkemelerin
elektronik arþiv imkânlarýndan daha verimli bir þekilde
yararlanmasý saðlanarak gerekli bilgi ve belgeler ile
emsal kararlara zamanýnda eriþimin daha etkili hale
getirileceði, yargý organlarý arasýnda kurulan bilgi aðýnýn
geliþtirileceði açýk bir dille ifade edilmektedir.
b) Türkiye’nin AB Müktesebatýna Uyum Programý
(2007- 2013) kapsamýnda “Yargý ve Temel Haklara”
iliþkin bir dizi mevzuatýn 2007- 2008 yasama
döneminde çýkarýlmasý öngörülmektedir. 9. Reform
Paketi kapsamýnda da yer alan bu mevzuatýn
baþlýcalarý þunlardýr:
40
Ýnsan Haklarý Nedir?
• Ceza infaz kurumlarý ve tutukevlerinin yönetim, isleyiþ
ve uygulamalarýnýn raporlanmasýný daha saðlýklý bir
zemine oturtmak amacýna yönelik “Ceza ve Ýnfaz
Kurumlarý ve Tutukevleri Düzleme Kurullarý Kanununda
Deðiþiklik Yapýlmasýna Ýliþkin Kanun”.
• Çocuklarýn velayet hakkýna sahip olmayan kiþilerce bir
ülkeden diðerine haksýz olarak götürülmesi olaylarý ile
uluslararasý platformda etkin þekilde mücadele
•
•
•
•
•
•
edilebilmesi, bu olaylarla ilgili olarak uluslararasý hukuki
iþbirliðinin geliþtirilmesi amacýna yönelik “Uluslararasý
Çocuk Kaçýrmanýn Hukuki Yön ve Kapsamýna Dair
Kanun”.
5237 sayýlý Türk Ceza Kanunu ve 5326 sayýlý Kabahatler
Kanununun yürürlüðe girmesinden sonra idari yaptýrým
kararý gerektiren fiiller ve suçlar açýsýndan uygulama
birliði saðlanmasý, ceza hükmü içeren kanunlarýn
uygulanmasýndan kaynaklanan tereddütlerin
giderilmesi, Türk Ceza Kanunu, Ceza Muhakemesi
Kanunu ve Kabahatler Kanunu gibi temel ceza kanunu
hükümlerine ve bazý suçlarýn unsurlarýnýn da 01.06.2005
tarihinde yürürlüðe giren 5237 sayýlý Türk Ceza
Kanununa uyum saðlanmasýna yönelik “Temel Ceza
Kanunlarýna Uyum Amacýyla Çeþitli Kanunlarda
Deðiþiklik Yapýlmasýna Dair Kanun”.
Uyuþmazlýk mahkemesinin karma nitelikli kurullarýna,
ilgili yüksek mahkemelerin (Yargýtay, Danýþtay, Askeri
Yargýtay ve Askeri Yüksek Ýdare Mahkemesi) görüsünün
yansýtýlmasý ve uyuþmazlýklarýn çözümüne katký
yapýlmasýnýn saðlanmasý amacýyla “Uyuþmazlýk
Mahkemesinin Kuruluþ ve Ýsleyiþi Hakkýnda Kanun ile
Hakimler ve Savcýlar Kanununda Deðiþiklik Yapýlmasý
Hakkýnda Kanun”.
Doðum nedeniyle verilen ücretsiz iznin anne ve baba
arasýnda paylaþýlmasýyla ebeveyn izni oluþturulmasýna
yönelik “Devlet Memurlarý Kanunu ve Ýþ Kanununda
Deðiþiklik Yapýlmasýna Dair Kanun”.
Þiddete maruz kalan aile fertleri ve hane tanýmlarýnýn
geniþletilerek ailenin daha iyi korunmasý Uygulamadan
kaynaklanan eksikliklerin giderilmesi ve kanun
kapsamýnýn geniþletilmesine yönelik “4320 sayýlý Ailenin
Korunmasýna Dair Kanunda Deðiþiklik Yapýlmasýna Dair
Kanun”.
Vakýflarýn daha etkin, þeffaf ve demokratik bir ortamda
faaliyet göstermeleri, mülkiyet hakkýna iliþkin eþitlikçi
düzenleme yapýlmasý amacýna yönelik “Vakýflar
Kanunu”.
5253 Sayýlý Dernekler Kanunundaki yoruma açýk
düzenlemelerin giderilerek ortaya çýkabilecek hukuki
sorunlarýn, özellikle dernek ve üyeleri arasýnda ortaya
çýkabilecek uyuþmazlýklarýn önlenmesi, derneklere
verilecek hizmetin etkin ve verimli olarak yürütülmesi,
istismarlarýn önlenerek sivil toplum örgütlerine yönelik
güvenin artýrýlmasý ve AÝHM kararlarýnda da belirtildiði
41
II. Bölüm - Türkiye’de Ýnsan Haklarý
gibi devletin örgütlenme özgürlüðü ile ilgili pasif
yükümlüðünün yanýnda aktif yükümlülüðünün bir
gereði olarak, sivil toplum örgütlerinin etkili bir þekilde
çalýþabilmeleri ile devlet ve diðer kiþilerin keyfi
müdahalelerinin önlenebilmesi için yasal zeminin
oluþturulmasýný saðlamaya yönelik “Dernekler Kanunu,
Türk Medeni Kanunu ve Ýçiþleri Bakanlýðý Teþkilat ve
Görevleri Hakkýnda Kanunda Deðiþiklik Yapýlmasýna
Dair Kanun”.
• 5018 sayýlý Kanun çerçevesinde Sayýþtay’ýn denetim
görevlerini yerine getirmesini saðlamaya yönelik
“Sayýþtay Kanunu”.
• Ýstinaf mahkemelerinin oluþturulmasý suretiyle
Yargýtayýn iþ yükünün hafifletilmesi amacýna yönelik
“Yargýtay Kanununda Deðiþiklik Yapýlmasýna Dair
Kanun”.
• Hâkimlik ve savcýlýk mesleðine mensup olanlarýn
müþterek ihtiyaçlarýný karþýlamak, meslekî faaliyetlerini
kolaylaþtýrmak, bu mesleðin genel menfaatlere uygun
olarak geliþmesini saðlamaya yönelik “Türkiye Hakimler
ve Savcýlar Birliði Kanunu”.
D. Türkiye’de Ýnsan Haklarý Ýle Ýlgili
Kurumsal Yapý
42
Ýnsan Haklarý Nedir?
Türkiye’de insan haklarýnýn geliþtirilmesi yönündeki yoðun
çalýþmalar her kademede yürütülmektedir. Her þeyden
önce TBMM Ýnsan Haklarýný Ýnceleme Komisyonu, insan
haklarý alanýndaki geliþmeleri izleyen ve insan haklarý
ihlalleri üzerine giden bir parlamento komisyonudur.
Cumhuriyet hükümetlerinin insan haklarý konusuna verdiði
önemin bir göstergesi olarak, 1991 yýlýndan bu yana insan
haklarýnýn takip ve koordinasyonu ile bir Devlet Bakaný
görevlendirilmiþtir. Konunun önemine binaen 1994 yýlýnda
Ýnsan Haklarý Danýþma Kurulu, 1997 yýlýnda da Ýnsan Haklarý
Koordinatör Üst Kurulu kurulmuþtur.
Baþbakanlýkta oluþturulmuþ bulunan Ýnsan Haklarý
Koordinatör Üst Kurulu, Türkiye’de insan haklarýna
saygýnýn tam olarak gerçekleþmesi, insan haklarý ihlallerine
meydan verilmemesi için gereken hukuki ve idari altyapýyý
hazýrlama yolunda yoðun çaba göstermiþtir. Üst Kurul
tarafýndan hazýrlanan ve Hükümetlerce benimsenen çeþitli
kanun tasarýlarý, Meclis’e sunulmuþtur. Ýnsan haklarýna
saygýnýn tam olarak yerleþmesi için gerekli hukuki ve idari
altyapýyý oluþturmak, Üst Kurul çalýþmalarýnýn ana hedefi
olmuþtur.
Ýnsan haklarýnýn korunmasý ve geliþtirilmesi konusunda
sürekliliði saðlamak üzere gerekli tedbirler alýnmak üzere
5 Ekim 2000’de çýkartýlan bir Kanun Hükmünde Kararname
ile Baþbakanlýk bünyesinde Ýnsan Haklarý Baþkanlýðý
kurulmuþ, daha sonra bu kararnamenin iptal edilmesi
üzerine 21 Nisan 2001 tarih ve 24380 sayý Resmi Gazete’de
yayýnlanan 4643 salýlý yasa ile Baþbakanlýk Ýnsan Haklarý
Baþkanlýðý yasal statüye kavuþturulmuþtur. Bundan böyle
insan haklarý konularýnýn yürütülmesi ve koordinasyonu,
gerekli mekanizmalarýn da desteðiyle Baþbakanlýk
bünyesindeki kalýcý bir Baþkanlýk tarafýndan yürütülmesi
saðlanmýþtýr.
Ýnsan Haklarý Baþkanlýðý; hem insan haklarý gibi boyutlarý
çok geniþ bir konunun etkin koordinasyonunu saðlamakla
birlikte, özellikle yurt dýþý kaynaklý imaj sorununa da
katkýlarda bulunmaktadýr.
Baþbakanlýk bünyesinde 4643 sayýlý kanunla oluþturulan
Ýnsan Haklarý Baþkanlýðý;
• Ýnsan haklarý ile ilgili konularda görevli kuruluþlarla
sürekli temas halinde bulunarak, koordinasyonu
saðlamak,
• Ýnsan haklarý konusundaki mevzuat hükümlerinin
uygulanmasýný izleyecek, izleme sonuçlarýný
deðerlendirecek, uygulamada ve mevzuatta görülen
aksaklýklarýn giderilmesini temin etmek,
• Ulusal mevzuatý, uluslararasý mevzuatla ve belgelerle
uyumlu hale getirecek çalýþmalarý yapmak,
• Ýnsan haklarý eðitim programlarýnýn uygulanmasýný
izleyip deðerlendirerek koordine etmek,
• Ýnsan haklarý ihlali iddialarý ile ilgili baþvurularý
incelemek, araþtýrmak ve deðerlendirmek gibi görevleri
üstlenmiþtir.
Ayrýca, Ýnsan Haklarý Üst Kurulu (ÝHÜK), yeni
düzenlemede de yerini almýþtýr. Nitekim, insan Haklarýnýn
korunmasý ve geliþtirilmesine yönelik idari ve kanuni
düzenlemelere iliþkin çalýþmalarý yapmak Üst Kurulun
görevlerindendir. Baþbakanlýk ve bakanlýklar ile diðer
kamu kurum ve kuruluþlarý için insan haklarý konusunda
tavsiye kararlarý vermek görevi de Üst Kurula verilmiþtir.
ÝHÜK, Ýnsan Haklarýndan Sorumlu Devlet Bakaný’nýn
baþkanlýðýnda, Baþbakanlýk, Adalet, Ýçiþleri, Dýþiþleri, Milli
Eðitim ve Saðlýk Bakanlýklarý müsteþarlarýnýn veya yetkili
43
II. Bölüm - Türkiye’de Ýnsan Haklarý
44
Ýnsan Haklarý Nedir?
temsilcilerinin katýlýmýndan oluþmaktadýr. Dolayýsýyla insan
haklarýna iliþkin politikalarýn belirlenmesi ve stratejik
kararlarýn alýnmasý bu Kurul tarafýndan yapýlacaðýndan,
Kurulun sistem içerisinde çok önemli bir yeri
bulunmaktadýr.
Ýnsan hak larýnýn korunmasý ve geliþtirilmesi
toplumumuzun her kesimini ilgilendirdiðinden, yapýlan
yeni düzenleme ile Ýnsan Haklarý Danýþma Kurulu da
oluþturulmuþ bulunmaktadýr.
Danýþma Kurulu; insan haklarýna iliþkin olarak ilgili devlet
kuruluþlarý ile sivil toplum kuruluþlarý arasýnda iletiþimi
saðlamak ve insan haklarýný kapsayan ulusal ve uluslararasý
konularda danýþma organý olarak görev yapmakla
mükelleftir.
Bu kurul, insan haklarý ile ilgili bakanlýk, kamu kurum ve
kuruluþlarý ile meslek kuruluþlarý, sivil toplum kuruluþlarý
temsiclileri yanýnda, bu alanda yayýnlarý ve çalýþmalarý
olan kiþilerden oluþmaktadýr.
Ýnsan haklarýnýn korunmasý ile ilgili önemli konulardan
biri de, insan haklarý ihlali iddialarýnýn gereði gibi
incelenerek, sonuca ulaþtýrýlmasýdýr. Yapýlan düzenleme
ile insan haklarý ihlali iddialarýný yerinde incelemek ve
araþtýrmak üzere, Baþbakanýn görevlendireceði bir Devlet
Bakanýna baðlý olarak heyetler oluþturulmasýna imkan
saðlanmýþtýr. Beþ kiþiden az olmamak üzere oluþturulacak
bu heyette hem kamu, hem de ilgili meslek kuruluþlarýnýn
temsilcileri yer alacaðýndan, süratle sonuç alma imkaný
olacaktýr. Dolayýsýyla, bu oluþum ihlallerin önlenmesi
bakýmýndan çok önemli bir yeniliktir.
Ayrýca Adalet, Ýçiþleri, Dýþiþleri, Çalýþma ve Sosyal Güvenlik
ve Saðlýk Bakanlýklarýnda da insan haklarý ile ilgili birimler
bulunmaktadýr.
Ýnsan haklarý konularýný mahallinde deðerlendirmek ve
varsa sorunlarýn çözümünü çabuklaþtýrmak üzere 81 il ve
850 ilçede toplam 931 noktada, 2 kamu görevlisi üyesi
hariç tüm üyeleri sivil toplum kuruluþlarýnýn oluþturduðu
Ýl ve Ýlçe Ýnsan haklarý Kurullarý oluþturulmuþtur. Böylece
insan haklarý konusunun her düzeyde etkinlikle ele
alýnmasý ve toplumun mahallinde yapýlacak çalýþmalarla
insan haklarý bilincinin artýrýlmasý mümkün olacaktýr.
E. Ýnsan Haklarý Baþkanlýðý’nýn Faaliyetleri
Ülkemizin insan haklarý alanýnda gerçekleþtirdiði reform
sürecinin kurumsal altyapýsýnda önemli sorumluluklar
üstlenen Ýnsan Haklarý Baþkanlýðý, Baþbakanlýk bünyesinde
bir birim olmasýnýn kurumsal kapasite ve yetki bakýmýndan
saðladýðý avantajlar yanýnda insan haklarý gibi ayrý bir ilgi
ve önem atfedilen bir alanda faaliyet göstermesi nedeniyle,
çeþitli ulusal ve uluslar arasý kuruluþlar ile oluþan iþbirliði
imkânlarýný da etkin biçimde deðerlendirerek görevlerini
layýkýyla yerine getirmeye gayret göstermektedir.
Temel amacý, insan haklarý bilincinin tüm toplum kesimleri
ve idari birimlerde kökleþmesi olan Baþkanlýk, bu anlamda
eðitim çalýþmalarýna ayrý bir önem vermektedir. 931 il ve
ilçe merkezinde oluþturulmuþ bulunan Ýnsan Haklarý
Kurullarý ile sürekli ve etkin bir iþbirliði içerisinde çalýþan
Baþkanlýk, özellikle bu Kurullara yönelik gerçekleþtirilen
eðitim program ve projeleri ile insan haklarý bilgi ve
bilincini tüm ülke sathýnda yaygýnlaþtýrmaya çalýþmaktadýr.
Kamu iþleyiþinin koordinasyon makamý olan Baþbakanlýðýn
bünyesinde yer almasý dolayýsýyla Baþkanlýðýn bir diðer
temel görevi de, kamu kesiminde insan haklarýnýn
geliþtirilmesi amacýyla yürütülen çalýþmalarýn yeknesak
bir yapýya kavuþturularak daha verimli hale getirilmesi ve
kamu kuruluþlarýnýn birbirlerinin imkân ve çalýþmalarýndan
yararlanabileceði bir iþbirliði zemininin oluþturulmasýdýr.
Bu kapsamda Baþkanlýk tarafýndan düzenlenen çeþitli
koordinasyon toplantýlarý, ortak eðitim ve bilinçlendirme
faaliyetleri ile önemli mesafe kaydedilmiþ, özellikle sýkýntýsý
duyulan insan haklarýyla ilgili materyal temini hususunda
kamu kuruluþlarýnýn dayanýþmasýnýn saðlanmasýna yönelik
somut sonuçlar elde edilmiþtir. Ayrýca insan haklarýyla ilgili
çalýþmalara iliþkin bilgilerin tüm kurum ve kuruluþlar ile
paylaþýlmasý, hem bu çalýþmalarýn daha da zenginleþmesini
saðlamýþ, hem de özellikle uluslar arasý kamuoyuna yönelik
tanýtým faaliyetlerinin içeriðinin oluþturulmasýnda ciddi
yararlar getirmiþtir.
Baþkanlýk, insan haklarý alanýnda eksikliði duyulan kamu
kesimiyle sivil toplum diyalogunun tesis edilmesi yolunda
da önemli çalýþmalar yapmýþtýr. Özellikle gerçekleþtirilen
eðitim faaliyetlerinde sivil toplum kuruluþlarýyla iþbirliði
yapýlmýþ, karþýlýklý ziyaretlerde bulunulmuþ, bilgi ve
materyal desteði saðlanmýþtýr. Ýnsan Haklarý Baþkanlýðý,
sivil toplum kuruluþlarýnýn insan haklarýyla ilgili konularda
45
II. Bölüm - Türkiye’de Ýnsan Haklarý
doðrudan iletiþim kurabilecekleri bir birim olarak bu
diyalog zemininin daha da iþlevsel hale getirilmesine
yaptýðý katkýyý arttýrarak sürdürecektir.
Baþkanlýk, insan haklarý ihlâli iddialarýnýn incelenmesi,
sonuca baðlanmasý, baþvurularla ilgili istatistiklerin
oluþturulmasý ve bu sayede insan haklarý sorunlarýnýn
boyutlarýnýn ve yapýlan çalýþmalarýn etkisinin görülebilmesi
için de önemli çalýþmalar yapmaktadýr. Yurt çapýnda
bulunan 931 Ýl ve Ýlçe Kurulu ile Baþkanlýða gelen
baþvurular, formlar aracýlýðýyla istatistikî verilere
dönüþtürülmektedir. Baþkanlýk gerek ihlâl baþvurularýyla
ilgili verileri, gerekse Ýl ve Ýlçe Kurullarý ile ilgili hazýrladýðý
faaliyet raporlarý basýnda ve uluslararasý kamuoyunda da
ilgiyle karþýlanmakta ve izlenmektedir.
58 ve 59. Hükümetler tarafýndan kararlýlýkla benimsenen
ve uygulanan “Ýþkenceye Sýfýr Tolerans” politikasýnýn
uygulanma biçimi ve sonuçlarý da Baþkanlýk tarafýndan
dikkat ve özenle izlenmekte ve kaydedilmektedir.
Baþkanlýðýn çaðrýsý ile tüm Ýl ve Ýlçe Ýnsan Haklarý Kurullarý
bünyesinde nezarethanelerle ilgili sürekli incelemeler
yapmak ve raporlamakla görevli komisyonlar oluþturulmuþ
ve çalýþmaya baþlamýþtýr.
Baþkanlýðýn faaliyetleri ile ilgili olarak baþta AB olmak üzere
uluslar arasý kuruluþlar ile etkin bir diyalog kurmuþ ve
ülkemizin insan haklarý ile ilgili politika ve uygulamalarýnýn
bu kuruluþlar nezdinde doðru biçimde tanýtýlmasý için
özel çaba göstermiþtir. Bunun yanýnda AB fonlarýndan
yararlanarak kurumsal kapasite ve etkinliðin geliþtirilmesi
de Baþkanlýðýn özellikle üzerinde durduðu ve somut
sonuçlar aldýðý bir konu olmuþtur.
a) Eðitim, Bilinçlendirme Faaliyetleri
ve Geçekleþtirilen/Yürütülen Projeler
46
Ýnsan Haklarý Nedir?
1. Ýnsan Haklarý Alanýndaki Reformlarýn
Uygulanmasýnýn Desteklenmesi Projesi
Avrupa Birliði’nin mali iþbirliði ile yürütülen ve 4 milyon
Avro tutarýnda bir bütçeye sahip olan Proje, 1 Aralýk 200630 Kasým 2007 tarihleri arasýnda gerçekleþtirilmiþtir. Ýnsan
Haklarý Baþkanlýðý’nýn koordinatörlüðünde yürütülen
Ýçiþleri ve Adalet Bakanlýklarýnýn da Baþkanlýkla birlikte
faydalanýcý kurum olarak yer aldýðý Proje ile insan haklarý
alanýnda gerçekleþtirilen reformlarýn uygulamaya daha
etkin ve kalýcý biçimde yansýtýlmasýna katký yapýlmasý
amaçlanmýþtýr.
Projenin Ýnsan Haklarý Baþkanlýðý ile ilgili faaliyetleri
kapsamýnda; 450 Ýl ve Ýlçe Ýnsan Haklarý Kurulu üyesine
yönelik “eðiticilerin eðitimi” programý düzenlenmiþ, Kurul
üyeleri ve Baþkanlýk personelinin katýlýmýyla insan
haklarýyla ilgili çeþitli uluslar arasý kuruluþlara çalýþma
ziyaretleri yapýlmýþ, uluslararasý bir enstitüde uzman
personele insan haklarý eðitimi verilmiþ, insan haklarýyla
ilgili uluslararasý bir sempozyum düzenlenmiþ, sivil toplum
temsilcileri ile yuvarlak masa toplantýlarý düzenlenmiþ,
Ýnsan Haklarý Baþkanlýðý ve Kurullar için web siteleri dizayn
edilmiþ, Baþkanlýk ve Kurullarýn yapý ve görevleri ile genel
anlamda bir halkla iliþkiler stratejisinin geliþtirilmiþ ve
uygulanmasýna halen devam edilmektedir.
Projenin Adalet Bakanlýðý ile ilgili bölümünde; toplam 720
hakim, savcý ve adalet müfettiþine yönelik eðitim
programlarý ve çalýþma ziyaretleri yapýlmýþ. Bu çerçevede;
• 250 hakim ve savcýya yönelik olarak yeni ceza
mevzuatýnýn AÝHS ile uyumlu biçimde uygulanmasý
konusunda kapsamlý eðitim verilmesi,
• 200 hakim ve savcýya AÝHS ile ilgili prosedürel
uygulamalar hakkýnda kapsamlý eðitim verilmesi,
• 180 adalet müfettiþine yönelik adil yargýlanma hakký
ve yargýsal etik eðitimi verilmesi,
• AÝHS’nin adil yargýlanma hakký, barýþçýl toplanma ve
dernek kurma hakký ve din ve vicdan özgürlüðü ile
ilgili ilke ve kurallarýný açýklayan materyallerin
hazýrlanmasý, basým ve daðýtýmý,
• Toplam 90 hakim, savcý ve adalet müfettiþinin katýlacaðý
çeþitli yurtdýþý çalýþma ziyaretleri yapýlmasý saðlanmýþtýr.
Projenin Ýçiþleri Bakanlýðý ile ilgili bölümünde; vali, vali
yardýmcýsý, kaymakam, emniyet ve jandarma
yetkililerinden oluþan toplam 2471 Ýçiþleri Bakanlýðý
personeline yönelik olarak eðitim seminerleri ve çalýþma
ziyaretleri düzenlenmiþtir. Bu çerçevede;
• Vali, vali yardýmcýsý, kaymakam, emniyet ve jandarma
yetkililerinden oluþan yaklaþýk 2000 personele yönelik
olarak kolluk güçlerinin denetimi, terörle mücadelenin
insan haklarýyla uyumlu biçimde yürütülmesi, toplanma
ve dernek kurma özgürlüðünün korunmasý konularýnýn
iþlendiði 30 adet eðitim semineri düzenlenmesi,
47
II. Bölüm - Türkiye’de Ýnsan Haklarý
• Tam 250 vali yardýmcýsý ve kaymakama yönelik olarak
nezarethanelerin AB’nin benimsediði insan haklarý
standartlarýna uygun denetimi konusunda “eðiticilerin
eðitimi” seminerleri verilmesi,
• Toplam 141 vali yardýmcýsý, kaymakam ve üst düzey
emniyet ve jandarma personelinin katýlacaðý, barýþçýl
toplanma özgürlüðü ve iþkence ya da kötü muameleye
karþý gözaltý birimlerinin standartlarý ve denetlenme
usulleri konularýnda özellikle Ýngiliz polisinin deneyim
ve uygulamalarýnýn yerinde gözlemlenmesi amaçlý 5
adet çalýþma ziyareti düzenlenmesi,
• Toplam 80 vali, vali yardýmcýsý, üst düzey emniyet ve
jandarma yetkilisinin katýlacaðý, terörle mücadelenin
insan haklarý standartlarýna uygun biçimde
yürütülmesine iliþkin olarak yasal sorgulama teknikleri,
gözaltý süreleri ve koþullarý ve adli yardým konularýnda
Fransýz kolluk güçlerinin deneyim ve uygulamalarýnýn
yerinde gözlemlenmesi amaçlý 4 adet çalýþma ziyareti
düzenlenmesi saðlanmýþtýr.
2. Ýl ve Ýlçe Ýnsan Haklarý Kurullarýnýn Kapasitelerinin
Güçlendirilmesi: Baþvuru ve Danýþma Masasý
Görevlilerinin Eðitimi Projesi
Avrupa Komisyonu’nun mali desteði ile gerçekleþtirilen
proje kapsamýnda 2005- 2006 yýllarý içinde 17 ilde
düzenlenen bölgesel toplantýlar ile; Ýl ve Ýlçe Ýnsan Haklarý
Kurullarý’nda görev yapan toplam 632 görevli, insan
haklarýyla ilgili temel konular ve baþvuran ihlâl
maðdurlarýyla iletiþim hususlarýnda uzmanlar ve
akademisyenler tarafýndan eðitilmiþtir.
3. Ýl ve Ýlçe Ýnsan Haklarý Kurullarýna Yönelik
“Ýnsan Haklarý” Kitabý Geliþtirilmesi,
Basýlmasý ve Daðýtýlmasý Projesi
Kurullarýn etkinliðinin arttýrýlmasý amacýna yönelik olarak,
Kurul üyelerinin yararlanabilecekleri rehber niteliðinde
bir insan haklarý kitabý hazýrlanmasýný amaçlayan proje,
British Council’in iþbirliðiyle gerçekleþtirilmiþ ve söz
konusu kitap toplam 18.500 adet basýlarak ilgili kiþi ve
kurumlara daðýtýlmýþtýr.
48
Ýnsan Haklarý Nedir?
4. Sanýk Haklarý Projesi
Baþta Ýl ve Ýlçe Ýnsan Haklarý Kurullarýnýn üyeleri olmak
üzere, kamu görevlileri, sivil toplum temsilcileri ve
kamuoyunun þüpheli ve sanýk haklarý konusundaki bilincini
yeni CMK ve evrensel standartlar ýþýðýnda arttýrmayý
amaçlayan proje kapsamýnda;
• Ankara’da geniþ katýlýmlý bir seminer düzenlenmiþ,
• Ýl ve Ýlçe Kurullarý aracýlýðýyla halka sunulmak üzere
280.000 adet broþür bastýrýlmýþ,
• “Ceza Muhakemesi Hukuku ve Polis” adlý kitaptan 1862
adet tüm Ýl ve Ýlçe Ýnsan Haklarý Kurullarýna daðýtýlmýþ,
• Baþkanlýk tarafýndan hazýrlanan ve yeni CMK ile getirilen
düzenlemeleri konu alan “Þüpheli ve Sanýk Haklarý”
adlý kitapçýktan 2500 adet bastýrýlarak Kurullar ve diðer
ilgili kuruluþlara daðýtýlmýþtýr.
5. Çalýþma Ziyaretleri Projesi
AB fonlarýndan idari iþbirliði çerçevesinde finanse edilen
Proje, Avrupa’daki çeþitli insan haklarý kurumlarýyla temasa
geçip, bilgi alýþveriþinde bulunulmasýný öngörmektedir.
Bu kapsamda Avusturya, Fransa ve Ýspanya’da bulunan
insan haklarý kuruluþlarýna yönelik çalýþma ziyaretleri
gerçekleþtirilmiþtir.
6. Ýl ve Ýlçe Ýnsan Haklarý Kurullarýna Yönelik
Standart Eðitim Programý Geliþtirilmesi Projesi
Kurul üyelerinin eðitiminde kullanýlacak standart bir eðitim
modeli oluþturulmasýný amaçlayan Proje, Friedrich
Naumann Vakfý ile birlikte gerçekleþtirilmiþtir.
7. GAP TV’de yayýnlanan “Terazinin Kefesi” Programý
Ýnsan Haklarý Baþkanlýðý ile TRT Genel Müdürlüðü arasýnda
imzalanan bir protokol ile ortaklaþa hazýrlanan, çeþitli
insan haklarý konularýnýn ele alýndýðý ve alanýnda uzman
isimlerin konuþmacý olarak katýldýðý “Terazinin Kefesi” adlý
program, 2006’nýn Þubat-Haziran döneminde 13 bölüm
halinde GAP TV’de yayýnlanmýþtýr.
8. GAP TV’de yayýnlanacak “Dýþarýdakiler”
adlý program
Baþkanlýk ve TRT’nin iþbirliði ile gerçekleþtirilecek olan ve
hazýrlýk çalýþmalarý sürdürülen belgesel programda özellikle
ayrýmcýlýk konusunun çeþitli boyutlarýyla ele alýnmasý
öngörülmektedir.
Programýn GAP TV’de yayýnlanmasý planlanmaktadýr.
49
II. Bölüm - Türkiye’de Ýnsan Haklarý
9. Ýnsan Haklarý ve Demokratik Ýlkeler Konusunda
Bilinç Oluþturma Projesi
Avrupa Komisyonu, Avrupa Konseyi ile Baþbakanlýk Ýnsan
Haklarý Baþkanlýðýnýn ortaklaþa düzenlediði “Ýnsan Haklarý
ve Demokratik Ýlkeler Konusunda Bilinç Oluþturma” isimli
proje çerçevesinde;
• 400 kiþiden oluþan medya ve sivil toplum örgütleri
mensuplarýnýn eðitimi ile ilgili 10 bölge semineri
düzenlenmiþtir.
• Kamu görevlilerinin eðitimi için 7 bölge semineri
düzenlenmiþ ve 300 vali yardýmcýsý ve kaymakam
katýlmýþtýr.
• Ýnsan Haklarý Kurullarý mensuplarý ve STK temsilcilerinin
katýlýmýyla Strasbourg ve Kopenhag’a 15 kiþiden oluþan
iki ayrý grupla inceleme gezisi düzenlenmiþtir.
• 200.000 adet broþür ve 500.000 adet poster bastýrýlarak
tüm il ve ilçe insan haklarý kurullarý ve STK’lara daðýtýmý
yapýlmýþtýr.
b) Sivil Toplum Kuruluþlarý Ýle Ýliþkiler
50
Ýnsan Haklarý Nedir?
Ýnsan Haklarý Baþkanlýðý, görev alanýyla ilgili konularda
sivil toplum ile diyalog ve iþbirliðinin taþýdýðý özel önemin
bilincindedir. Gerçekleþtirdiði tüm faaliyet ve projelerde
sivil toplumun katkýsý ve desteðini almaya aðýrlýk veren
Baþkanlýk, mevcut durumda insan haklarý alanýndaki sivil
toplum giriþimlerinin kamudaki öncelikli muhatabý
konumundadýr. Bu konuya verilen önemin bir örneði de,
“Ýnsan Haklarý Alanýndaki Reformlarýn Uygulanmasýnýn
Desteklenmesi Projesi” kapsamýnda sivil toplum kuruluþlarý
ile diyalog ve iþbirliðine verilen önem olmuþtur. Kamusivil toplum diyalogunun geliþtirilmesine dönük ciddi
faaliyet ve kampanyalarýn öngörüldüðü Projenin
yönetiminde de sivil toplum temsilcileri ve akademisyenler
görev almaktadýr.
Baþkanlýk, ayrýca, insan haklarý alanýnda faaliyet gösteren
sivil toplum kuruluþlarýnýn çoðulcu ve katýlýmcý
demokrasinin ilkeleri doðrultusunda yapýlan reformlardan
tam anlamýyla yararlanmalarý ve Ýnsan Haklarý Kurullarý ile
sivil toplum kuruluþlarýnýn iliþkilerinin geliþtirilmesi
hususlarýný da içeren yeni bir Baþbakanlýk Genelgesinin
çalýþmalarýný yürütmektedir.
c) Karakol ve Nezarethanelerin Denetimi
Baþkanlýðýn koordinasyonunu üstlendiði Ýl ve Ýlçe Ýnsan
Haklarý Kurullarýnýn bünyesinde, hassas gruplarýn
bulunduðu yerlerin insan haklarý standartlarýna
uygunluðunu izlemek ve denetlemek amacýyla
oluþturulmuþ daimi komisyonlar bulunmaktadýr. Bu
komisyonlarda, Baro ve Tabip Odalarýndan temsilcileri gibi
sivil ve konunun uzmaný Kurul üyeleri görev yapmaktadýr.
Komisyonlar, ziyaret ettikleri yerlerin fiziksel koþullarýný,
personelin ve yöneticilerin uygulamalarýný ve insan
haklarýyla ilgili bilgi ve bilinç düzeylerini, haklarýn
korunabilmesi için gerekli standartlar açýsýndan
deðerlendirmekte ve raporlar hazýrlamaktadýr. Düzenli
olarak hazýrlanan bu raporlar ilgili kurumlar ve Baþkanlýða
gönderilmekte ve basýn aracýlýðýyla kamuoyuna
duyurulmaktadýr. Ýncelemeler sonucunda tespit edilen
eksiklik ve ihlâller hakkýnda ilgili kurumlar nezdinde
giriþimde bulunularak önlem alýnmasý saðlanmaya
çalýþýlmaktadýr. Baþta nezarethaneler olmak üzere ziyaret
edilen yerlerin özellikle fiziksel þartlarýnda görülen eksiklik
ve standart dýþý koþullarýn düzeltilmesi açýsýndan Kurullarýn
bu çalýþmalarý ciddi yararlar saðlamýþtýr.
Baþkanlýk, “iþkenceye sýfýr tolerans” prensibinin tavizsiz
uygulanmasý ve iþkence ve kötü muameleye iliþkin
iddialarýn geciktirilmeksizin soruþturularak, kusuru veya
suçu görülenler hakkýnda gerekli iþlemlerin derhal yerine
getirilmesi hususlarýný da içeren bir Baþbakanlýk
Genelgesinin çalýþmalarýný sürdürmektedir.
d) Ýnsan Haklarý Alanýndaki Yapýlanma
Baþbakanlýk Ýnsan Haklarý Baþkanlýðýnýn Paris Prensipleri
doðrultusunda yeniden yapýlandýrýlmasýný öngören
çalýþmalar, Baþbakanlýk teþkilatýna iliþkin reformun
kapsamýna alýnmýþtýr.
Kamu Denetçiliði Kurumu kurulmasýný öngören yasa ise,
TBMM tarafýndan kabul edildikten sonra Cumhurbaþkaný
tarafýndan iptal istemiyle Anayasa Mahkemesine
götürülmüþtür. Yüksek Mahkeme tarafýndan yasanýn
yürürlüðü durdurulmuþ bulunmaktadýr.
51
II. Bölüm - Türkiye’de Ýnsan Haklarý
e) Ýnsan Haklarý Ýhlal Ýddialarýnýn Ýncelenmesi
ve Elde Edilen Ýstatistiki Veriler
52
Ýnsan Haklarý Nedir?
Ýnsan Haklarý Baþkanlýðýnýn en önemli faaliyetlerinden
birisi de 2004 yýlýndan itibaren aylýk olarak insan haklarý
istatistiklerini hazýrlamasý ve kamuoyuna duyurmasýdýr.
Kamu hizmetlerinin yürütülmesinde saydamlýk ilkesi
gereði, Ýnsan Haklarý Baþkanlýðýna, 81 Ýl Ýnsan Haklarý
Kurulu’na ve 850 Ýlçe Ýnsan Haklarý Kurulu’na yapýlan insan
haklarý ihlâl iddialarýna iliþkin sayýsal veriler, 2004 yýlý
baþýndan itibaren kamuoyuna açýklamaya baþlanmýþtýr.
Bu veriler sadece iddialarla ilgili rakamlardýr.
Açýklanan rakamlar, sayýsal veri elde etmek için geliþtirilen
“Ýnsan Haklarý Ýhlâl Ýddiasý Bireysel Baþvuru Formu”
marifetiyle elde edilmektedir. Ülke çapýnda oluþturulan
931 Ýnsan Haklarý Danýþma ve Baþvuru Masasý’ndan
edinilebilecek olan baþvuru formunun baþta Baþbakanlýk
olmak üzere, valilik ve kaymakamlýklarýn internet
sayfalarýnda bulunmaktadýr. Ayrýca insan haklarý formu
Baþbakanlýk Ýletiþim Merkezi sistemine de konulmuþtur.
Tüm vatandaþlarýmýza Alo 150 yi arayarak insan haklarý
ile ilgili þikâyetlerini ülkemizin her yanýndan iletebilme
imkâný sunulmuþtur.
Diðer yandan insan haklarý ihlâl iddiasýnda bulunan kiþiler
tarafýndan doldurulan bu formlar, her ayýn sonunda Ýnsan
Haklarý Baþkanlýðý’na gönderilmekte, (TÜÝK) Türkiye
Ýstatistik Kurumu’nun teknik desteðiyle analiz edilen
formlarda yer alan bilgiler, sayýsal veri halinde kamuoyunun
bilgisine sunulmaktadýr.
Sayýsal verilerin temel fonksiyonu, insan haklarý alanýnda
yapýlan reformlarýn uygulamaya ne ölçüde yansýdýðýný,
uygulamada aksayan konularýn neler olduðunu, hangi
alanlarda ne gibi geliþmeler kaydedildiðini ortaya
koymaktýr. Ýl ve Ýlçe Ýnsan Haklarý Kurullarýnýn
vatandaþlarýmýzca tanýnýrlýðý ve güvenirliði arttýkça,
Kurullara yapýlan baþvurularýn da arttýðý görülmektedir.
Baþvuru yapýlmayan iller hiçbir ihlalin olmadýðý yerler
anlamýna gelmemektedir. Ýller bazýnda alýnan baþvurulara
iliþkin sayýlar, o illerin baþvuru alabilme kapasitesini bir
baþka deyiþle baþvuru kanallarý konusunda vatandaþlarýn
ne oranda bilgilendirildiðini göstermektedir.
2004 yýlýndan bu yana alýna sayýsal veriler incelendiðinde
birtakým sonuçlara ulaþmak ve bu yönde önlem alýnmasý
mümkün gözükmektedir.
1) Yýllar Ýtibariyle Ýhlâl Ýddiasý Baþvurularýna
Genel Bir Bakýþ
Türkiye genelinde;
2004 yýlý içerisinde yapýlan baþvurularda ihlal iddialarýnda
ilk üç sýrada;
1. Ýþkence ve kötü muamele yasaðý (158),
2. Adil yargýlanma hakký (131),
3. Kiþi hürriyeti ve güvenliði (121) alýrken,
2005 yýlý içerisinde yapýlan baþvurularda ihlal iddialarýnda
ilk üç sýrada;
1. Saðlýk ve hasta hakký (211)
2. Mülkiyet hakký (208)
3. Çalýþma ve sözleþme hürriyeti (203) yer almýþ,
2006 yýlý içerisinde yapýlan baþvurularda ihlal iddialarýnda
ilk üç sýrada;
1. Saðlýk ve Hasta Hakký (261)
2. Mülkiyet Hakký (203),
3. Adil yargýlanma hakký (146) yer almýþtýr.
2007 yýlý içerisinde (ilk altý ayýnda) yapýlan baþvurularda
ihlal iddialarýnda ilk üç sýrada;
1. Saðlýk ve Hasta Hakký (115)
2. Mülkiyet Hakký (84),
3. Kötü Muamele Yasaðý Ýhlali (79) yer almýþtýr.
YILLAR
BAÞVURU SAYISI
HAK KONUSU
2004
847
1639
2005
1377
2179
2006
1590
2056
2007
702
836
Toplam
4516
6787
53
II. Bölüm - Türkiye’de Ýnsan Haklarý
2005 yýlýndan itibaren iþkence iddialarý ile kötü muamele
iddialarý ayrý deðerlendirilerek sayýsal veriler elde edilmeye
baþlanmýþtýr. Buna göre iþkence ve kötü muamele
iddialarýna iliþkin rakamlar ayrý ayrý sýnýflandýðýnda
2007 yýlýnda, kötü muamele iddialarýnýn 79 adetle 3.
sýrada, iþkence iddialarýnýn ise 17 adetle 13. sýrada yer
aldýðý görülmektedir.
2004 Ocak ayýndan 2007 Haziran ayýna kadar geçen 42 aylýk
dönemde Baþkanlýk ve Kurullara 6787 hak ihlali iddiasýyla
4516 adet baþvuru olmuþtur.
2) Ýþkence ve kötü muamele iddialarýnda ciddi oranda
azalma vardýr:
54
Ýnsan Haklarý Nedir?
2004 yýlýnda 158 baþvuru ile ilk sýrada yer alan iþkence ve
kötü muamele iddialarý 2005 yýlýnda düþüþ göstermiþtir.
Ýþkence ve kötü muamele iddialarýnýn ayrý ayrý gösterildiði
2005 yýlý verilerine göre kötü muamele iddialarý 9.sýrada,
iþkence iddialarý ise 17. sýrada yer almýþtý.
2005 yýlý içerisinde elde edilen verilere göre, Ýþkence ve
kötü muamele iddialarýnýn ayrý ayrý ele alýndýðýnda kötü
muamele iddialarý 9. sýrada iþkence iddialarý ise 17. sýrada
yer almýþtýr.
2006 yýlýnda elde edilen verilerin 2005 verilerine göre
karþýlaþtýrýldýðýnda, iþkence yasaðý ihlal iddialarý 2006’da
25 baþvuruya düþerek 17. sýrada, kötü muamele ihlal
iddialarý ise 112 baþvuruyla düþerek 9. sýrada yer almýþtýr.
2006 yýlý verilerine göre, saðlýk ve hasta hakký ihlal iddialarý
261 baþvuruyla ilk sýrada yer almýþtýr. Ýkinci sýrada 203
baþvuruyla Mülkiyet hakký ihlal iddiasý, üçüncü sýrada 146
baþvuruyla Adil yargýlanma hakký ihlal iddialarý yer almýþtýr.
2007 yýlýnda elde edilen verilerin 2006 verilerine göre
karþýlaþtýrýldýðýnda, iþkence yasaðý ihlal iddialarý 2007’de
17 baþvuruya düþerek 13. sýrada, kötü muamele ihlal
iddialarý ise 79 baþvuruyla 3. sýrada yer almýþtýr.
2007 yýlý verilere göre, saðlýk ve hasta hakký ihlal iddialarý
115 baþvuruyla ilk sýrada yer almýþtýr. Ýkinci sýrada 2006
yýlýnda olduðu gibi 84 baþvuruyla Mülkiyet hakký ihlal
iddiasý, üçüncü sýrada ise 79 baþvuruyla Kötü Muamele
Yasaðý ihlal iddialarý yer almýþtýr.
2005 yýlýnda toplam baþvurularýn 2004’e göre % 62
artmasýna raðmen, Ýþkence ve Kötü Muamele Yasaðý ile ilgili
þikâyetlerin ayný seviyelerde kalmasý; genel daðýlýmdaki
payýnýn 2004 yýlýnda %9.64 iken 2005 yýlýnda %7.43’e
inmesi ve 2006 yýlýnda kötü muamele yasaðý ihlal
iddialarýnýn 2005’e göre 67’den 36’ya düþerek %47 oranda
azalmayla 11. sýraya ve iþkence yasaðý ihlal iddialarýnýn 27
baþvurudan 10’a düþerek %63 oranda azalmayla 18. sýraya
kadar gerilemesinde, siyasi iradenin kararlýlýkla uyguladýðý
“iþkenceye sýfýr tolerans” politikasýnýn en önemli rolü
oynadýðý mülahaza edilmektedir. 2007 yýlýnda bu oranda
baþvurulardaki artýþa oranla ciddi bir deðiþiklik
görülmemiþtir.
Burada dikkat edilmesi gereken bir baþka nokta ise,
genelde “Kötü Muamele” ile birlikte zikredilen “Ýþkence
Yasaðý” baþvurularýnýn gerçekte çok daha düþük olmasýdýr.
Kötü Muamele Yasaðýna iliþkin verilerin içinde,
vatandaþlarýn doktor, hemþire, güvenlik kuvvetleri gibi
kamu görevlileriyle yaþadýklarý hakaret, azarlama, ilgisizlik,
oyalama niteliðindeki olaylarýn olduðu görülmektedir.
3) Ýhlal Ýddiasýyla Þikâyet Edilen Kurumlar
Burada belirtilen ihlal iddiasý baþvurularýnda konu edilen
þikâyetler iddia niteliðinde olup, doðruluðu ilgili kurumlar
tarafýndan araþtýrýlmaktadýr. Bununla birlikte bu rakamlar
þikâyetlerin hangi kurumlar hakkýnda yoðunlaþtýðý
konusunda genel bir fikir vermektedir.
Belediyeler: 2004 yýlýnda 68 baþvuruyla %8 oranla 4.
sýrada yer alan Belediyeler, 2005 yýlý verilerine göre 167
baþvuruyla % 12,13 oranla ilk sýraya yükselmiþtir. Ýlk 9 ay
itibariyle 2006 yýlýnda Belediyelerle ilgili þikâyetler 107
baþvuruyla 3. sýrada yer almaktadýr. Belediyelerle ilgili
þikâyetlerin büyük çoðunluðunun, belediyelerin
kamulaþtýrma iþlemlerinden kaynaklanan mülkiyet hakký,
imar ve iþyeri ruhsatý iþlemleri, çevre kirliliði ve altyapý
eksiklikleri, belediye personellerinin özlük haklarý, personel
politikalarýndan kaynaklanan “çalýþma ve sözleþme
hürriyeti” ihlalleriyle ilgilidir. Belediyelerin sayýsýnýn fazlalýðý
ve halkla en fazla temas eden kurumlar olmasý da þüphesiz
bu verilere kaynaklýk eden bir diðer faktördür.
Emniyet: Þikâyet edilen kurumlar sýralamasýnda Emniyet
2004 yýlýnda 132 baþvuruyla ilk sýrada iken hemen hemen
hiç artýþ olamadan 2005 yýlýnda 134 baþvuruyla oranla 2.
sýraya, 2006 yýlýnda 63 baþvuruyla 6. sýraya, 2007 yýlýnda
ise 2. sýrada yer almýþtýr. Emniyetle (polis )ilgili þikâyetlerin
daha çok iþkence ve kötü muamele yasaðý, kiþi hürriyeti
ve güvenliði hakký, adil yargýlanma hakký, dilekçe hakký,
55
II. Bölüm - Türkiye’de Ýnsan Haklarý
özel hayatýn gizliliði ve konut dokunulmazlýðý hakkýnýn
ihlali iddialarýndan kaynaklanan baþvurulardan oluþtuðu
görülmektedir.
Söz konusu þikâyetlerle ilgi karakolda yapýlan kötü
muamele iddialarýnda azalma görülmekle birlikte kötü
muamele ve iþkence iddialarýnýn karakol dýþýnda,
bilinmeyen mekânlarda yapýldýðý iddialarý aðýrlýk
kazanmaktadýr.
Diðer yandan çok sayýda emniyet görevlisinden
mesailerinin uzun olmasý ve çalýþma koþullarýnýn uygun
olmadýðý, mali ve özlük haklarý konularýnda iyileþtirme
yönünde taleplerin alýndýðý tespit edilmiþtir. Ayrýca, 2007
Ekim ayýnda Ýzmir Emniyet Müdürlüðü’nde görevli bir
grup polis memurunun amirlerinin kendilerine karþý kötü
muamelede bulunduðu iddiasýyla Ýzmir Ýl Ýnsan Haklarý
Kurulu’na baþvurularý iseen ilginç baþvurular arasýnda
kaydedilmiþtir.
Yargý (Adliye): 2004 yýlýnda 85 baþvuruyla 2. sýrada yer
alan Adliye 2005 yýlýnda 119 baþvuru 6. sýraya gerilediði
görülmektedir. 2006 yýlýnda Adliye ile ilgili þikâyetler 78
baþvuru ile 5. sýraya gerilemiþtir.
56
Ýnsan Haklarý Nedir?
Saðlýk Kurumlarý: 2004 yýlýnda 5. sýrada yer alan Saðlýk
Kurumu ise 2005 yýlýnda 3. sýraya yükselmiþ, 2006 yýlýnda
ise 110 baþvuruyla 2. sýrada yer almýþtýr. 2005, 2006 ve
2007 yýlý verilerine göre ilk sýrada yer alan Saðlýk ve Hasta
Hakký ile ilgili þikâyetler, hastanelerde yaþanan ilgisizlik,
kötü tedavi koþullarý, yoðun kuyruklar, hijyen sorunlarý,
yanlýþ tedavi ve teknik imkansýzlýklar gibi hususlardan
kaynaklanmaktadýr. SSK ve Devlet Hastanelerinin tüm
vatandaþlarýn hizmetine eþit biçimde sunulmasý bu tür
þikâyetlerin çoðalmasýnda etkili olduðu düþünülmektedir.
Baþlatýlan uygulama ile Hasta haklarý kurullarýna ve insan
haklarý kurullarýnýn alacaðý kararlar ilgili saðlýk kurumlarý
tarafýnda ciddi biçimde uygulandýðý takdirde bu konudaki
þikâyetlerin azalacaðý tahmin edilmektedir. Ýnsan haklarý
kurullarý ile hasta haklarý kurullarýnýn denetim ve ziyaretler
hususunda ortak çalýþmalarý önerilmektedir. Ýnsan haklarý
kurullarýnýn oluþturduðu komisyonlarýn yapacaðý habersiz
ziyaretlerin sonucunda yazýlan raporlar Saðlýk Bakanlýðý
ve Hasta haklarý Kurullarý tarafýndan ciddi biçimde dikkate
alýnmasý elzemdir.
Valilikler: 2006 yýlý verilerine göre þikâyet edilen kurumlar
sýralamasýnda valilikler 111 baþvuruyla ilk sýrada yer
almaktadýr.
2007 yýlý verilerine göre ilk sýrada daha önceki yýllarda
olduðu gibi 99 baþvuruyla Saðlýk Kurumu, 80 baþvuru ile
Emniyet ve Valilikler 2. ve 3. sýrayý paylaþtýlar. Yýllar itibariyle
þikâyete konu Kurumlarla ilgili tablolar þu þekildedir.
2004 yýlýndan buyana Kurumlara iliþkin baþvurulara
bakýldýðýnda Belediyeler 496 baþvuruyla 1. sýrada, yargý 464
baþvuruyla 2. sýrada ve Bakanlýklar merkez birimleri ile ilgili
þikâyetler de 410 baþvuruyla 3. sýrada yer aldýðý
görülmektedir. Saðlýk Kurumlarýyla ilgili þikâyetlerin de 403
adetlik baþvuruyla 4. sýrada yer almasý dikkat çekmektedir.
2004-2007 yýllarý itibariyle þikâyet edilen Kurumlar
bazýnda sýralama:
TABLO - Þikâyet Edilen Kuruma Göre Daðýlým:
2004-2005-2006-2007 Toplamý
4) Ýhlale konu iller
2005 yýlýna ait verilere göre, en çok ihlâl iddiasý baþvurusu
alan Ýl Kurullarý sýrasýyla Konya, Ankara, Ýstanbul, Denizli,
Kýrýkkale, Amasya, Samsun, Kilis, Sivas, Karaman, Giresun,
Adana olmuþtur. 2006 yýlýnda bu sýralama Konya, Ýzmir,
Malatya, Ankara, Kýrýkkale, Bolu, Erzurum, Mersin, Þanlýurfa,
Trabzon, Çorum, Hatay, Ýstanbul, olarak gerçekleþmiþtir.
2007 yýlý ilk altý ayýnda ise, Denizli, Bartýn, Ýzmir, Ýstanbul,
Muðla, Ankara, Malatya, Þanlýurfa, Bolu, Kýrþehir, Rize,
Bingöl, Samsun, Erzincan, Muþ, Trabzon, Erzurum, Hatay,
Adana, Mersin, Artvin, Sakarya olarak gerçekleþmiþtir. 2004
yýlýndan bu yana toplamda baþvuru alabilen iller sýralamasý
ise, Ýstanbul, Ýzmir, Konya, Ankara, Kýrýkkale, Malatya,
Denizli, Samsun, Adana, Bartýn, Þanlýurfa, Mersin,
Bolu, Antalya, Erzurum, Trabzon, Giresun, Diyarbakýr,
Sivas, Hatay olarak gerçekleþmiþtir.
Bu veriler, illerin nüfus yapýsý dikkate alýnarak
deðerlendirildiðinde ihlâl iddiasý baþvurusu alma
konusunda en baþarýlý ilin Kýrýkkale’de bulunan Ýl ve Ýlçe
Ýnsan Haklarý Kurullarý olduðu görülmektedir. Burada
önemle vurgulamak gereken husus, baþvuru adedinin
çokluðunun o ilde insan haklarý ihlâllerinin yoðun biçimde
yaþandýðý anlamýna gelmediðidir. Baþvuru adedinin
çokluðu, o ilde Kurullarýn baþarýlý çalýþmalarýyla halkýn
gözünde sorunlarýn çözümü için bir umut kapýsý haline
geldiðinin göstergesi olarak deðerlendirilmelidir. Diðer
yandan, bu durumun o bölgede halk ile kamu görevlileri
arasýndaki iliþkilerin belli bir güven ve þeffaflýk temeline
oturduðunun ve halkýn da haklarýna sahip çýkma bilincinin
yüksek olduðunun göstergesi olarak yorumlanmalýdýr. Hiç
baþvuru alýnmamasýnýn ise o ilde ihlal olmadýðý deðil,
Kurullarýn vatandaþ nezdinde tanýnma ve güvenilme
açýsýndan eksiklikler yaþandýðýný gösterdiði söylenebilir.
5) Denetim amaçlý sivil ziyaret komisyonlarý:
58
Ýnsan Haklarý Nedir?
Ýnsan Haklarý Baþkanlýðýnýn talimatý ile Ýl ve Ýlçe Kurullarý
bünyesinde bir komisyon kurulup illerinde bulunan
emniyet ve jandarma nezarethanelerinde incelemeler
yapýlarak, gerek nezarethanelerin fiziki þartlarýnýn gerekse
görevli personelin uygulamalarýnýn insan haklarý
standartlarýna uygun olup olmadýðý ile ilgili raporlar
hazýrlamaktadýrlar. Kurullar sadece nezarethanelere yönelik
olarak deðil, insan haklarý uygulamalarý açýsýndan
hassasiyet taþýyan çocuk yuvalarý, öðrenci yurtlarý,
huzurevleri gibi yerlerle ilgili olarak da bu tür çalýþmalar
yapmaktadýrlar. Nitekim Malatya çocuk yuvasýnda yaþanan
olaylardan sonra, Ýnsan Haklarý Baþkanlýðý tarafýndan
Kurullar bünyesinde bir komisyon kurularak illerinde
bulunan bu tür hassas yerleri haberli ya da habersiz ziyaret
etmeleri ve hazýrlayacaklarý raporlarý Ýnsan Haklarý
Baþkanlýðýna göndermeleri istenmiþtir. Toplumun
hassasiyet gösterdiði buna benzer olaylarda yapacaklarý
faaliyetler yoluyla tanýnma düzeylerini yükselttikleri ölçüde,
Kurullara yapýlan baþvuru sayýsýnýn da artacaðý
düþünülmektedir.
6) Genel deðerlendirme:
Ýnsan Haklarý Baþkanlýðý ile 81 Ýl ve 850 Ýlçe Ýnsan Haklarý
Kuruluna yapýlan insan haklarý ihlâl iddiasý baþvurularýna
iliþkin sayýsal veriler, kamu hizmetlerinde þeffaflýk ilkesi
gereði 2004 yýlý baþýndan itibaren kamuoyuna açýklanmaya
baþlamýþtýr. Bu baþvurular, ihlâl iddiasý niteliðinde olup,
bu iddialarýn doðru olup olmadýðý ilgili kurumlar nezdinde
araþtýrýlmaktadýr. Bu veriler, ülkemizdeki insan haklarý
sorunlarýnýn nitelik ve boyutu hakkýnda genel anlamda
bir fikir vermektedir.
AB tarafýndan hazýrlanan 2005 Türkiye Ýlerleme Raporu’nda
az sayýda baþvuru almalarý nedeniyle “tanýnýrlýk ve
güvenilirlik” açýsýndan yetersiz olarak deðerlendirilen
Kurullar, son dönemde daha fazla sayý ve çeþitlilikte
etkinlikler gerçekleþtirmeleri ve halkla iliþkilerinde
gözlenen olumlu geliþme sonucu gittikçe artan sayýda
baþvuru almaktadýrlar. Nitekim 2004 yýlýnda Kurullara
toplam 847 baþvuru yapýlýrken, bu sayý 2005 yýlý için %62
civarýnda bir artýþla 1377’yi bulmuþtur. 2006 yýlýnda alýnan
baþvuru sayýsý ise 1590 iken 2007 ilk altý ayýnda ise bu
sayý 702 olmuþtur. Ýnsan Haklarý Baþkanlýðý tarafýndan
Kurullarýn iþlevselliðini güçlendirmek için Kurul görevlileri
ve sivil toplum kuruluþlarýna yönelik olarak 2003-2006
yýllarý arasýnda 32 ilde düzenlenen Bölgesel Eðitim
Seminerinin zaman içinde bu sayýyý daha da artýracaðý
tahmin edilmektedir.
Toplam baþvurularda görülen büyük artýþ, hiç kuþkusuz
Türkiye’deki insan hakký ihlâllerinin artýþýna deðil, Ýnsan
Haklarý Baþkanlýðý ve Kurullar tarafýndan yapýlan tanýtým
ve bilinçlendirme çalýþmalarý sonucu, bu yapýlarýn kamuoyu
nezdindeki tanýnma ve güvenilme oranlarýnýn yükselmesine
59
II. Bölüm - Türkiye’de Ýnsan Haklarý
60
Ýnsan Haklarý Nedir?
dayanmaktadýr. Kurullar, insan haklarý kurumsallaþmasý
içinde yerleþip kökleþinceye kadar söz konusu artýþýn
devam edeceði deðerlendirilmektedir.
Baþvuruda bulunanlarýn %63 ü erkek ve %99,3’ü Türk
vatandaþlarýndan oluþmaktadýr. Hak ihlali iddiasý ile yapýlan
baþvurularda, ihlalin %96’sýnýn kentsel alanda (il ve ilçe
merkezi), % 4’ünün ise kýrsal alanda -belde ve köylerdenolduðu görülmektedir. Ýhlalin yapýldýðý yerleþim yerine
göre baþvurularýn daðýlýmýna bakýldýðýnda; kentsel alanda
yapýlan ihlal iddialarýnda, ilk sýrada saðlýk ve hasta hakký
yer almakta, bunu çalýþma ve sözleþme hürriyeti
izlemektedir. Kýrsal alanda yapýlan ihlal iddialarýnda ise ilk
sýrayý %32,4 ile mülkiyet hakký almakta, bunu %10,2 ile
kiþi hürriyeti ve güvenliði izlemektedir.
AB’nin 2005 Türkiye Ýlerleme Raporu’nda ayrýca, “Baþkanlýk
ile Ýl ve Ýlçe Ýnsan Haklarý Kurullarýnýn Ekim 2004- Mart
2005 tarihleri arasýnda aldýðý toplam hak ihlâli
baþvurularýnýn ciddi bir kýsmýný iþkence ve kötü muamele
iddialarýnýn oluþturduðu” ifade edilmektedir.
2005, 2006 ve 2007 verilerinde Ýkinci sýrada yer alan
Mülkiyet Hakkýyla ilgili þikâyetlerin ise, tapu ve kadastro
sorunlarý, kamulaþtýrma bedelleri ve ödenmesinde yaþanan
ihtilaflar gibi konularda yoðunlaþtýðý gözlenmektedir.
Bunlara örnek olarak, özellikle Güneydoðu’da bazý köylerin
aðalarýn mülkiyetinde olmasýndan kaynaklanan sorunlarla
ilgili iddialar, trafikte uygulanan para cezalarýnýn yüksekliði
ya da haksýzlýðýyla ilgili þikâyetler, bazý kamu kurumlarýnda
görülen sözleþmeli personel veya sendikalý iþçilerin yüksek
ücret almalarý nedeniyle eþit iþe eþit ücret ilkesinin ihlâl
edildiði yolundaki þikâyetler gösterilebilir.
2005 ve 2006 verilerinde üçüncü sýrada yer alan Çalýþma
ve Sözleþme Hürriyetine iliþkin þikâyetlerin, özellikle
belediyeler ve özel þirketlerin iþten çýkarmalarý, atama
iþlemleri, çalýþma þartlarýnýn aðýrlýðý gibi konularla ilgili
olduðu görülmektedir. Bunlara örnek olarak polis,
gardiyanlarýn mesai saatleriyle ilgili sýkýntýlarýný, KPSS
sýnavýný kazandýðý halde askerliðini yapmadýðý gerekçesiyle
göreve baþlatýlmayan kiþilerin baþvurularýný göstermek
mümkündür.
2004 yýlýnda 6. sýrada, 2005 yýlýnda 5. sýrada, 2006 yýlýnda
4. sýrada, 2007 yýlýnda 10. sýrada yer alan Ayrýmcýlýk Yasaðý
ihlaliyle ilgili þikâyetler literatürde (Ýnsan Haklarý Evrensel
Beyannamesi, Avrupa Temel Haklar Sözleþmelerinde ve
1982 Anayasasýnda) yer aldýðý biçimde ýrk, renk, dil, din
veya siyasal düþünce farklýlýðýndan dolayý insanlara
ayrýmcýlýk yapýldýðý iddialarý ile ilgili deðildir. Bu þikâyetler
daha çok kamu hizmetlerinin iþleyiþinde yaþanan torpil,
kayýrmacýlýk ya da ücret adaletsizlikleriyle ilgili iddialardan
oluþmaktadýr.
2004 yýlý verilerinde ilk üç sýrada yaralan Ýþkence ve Kötü
Muamele Yasaðýna uyulmamasý, Adil Yargýlanma Hakký,
Kiþi Hürriyeti ve Güvenliði ile ilgili þikâyetlerin yerini
Mülkiyet Hakký, Çalýþma Hakký gibi hususlara býrakmasý
ve Ýfade Hürriyeti, Örgütlenme Hürriyeti, Toplantý ve Gösteri
Yürüyüþleri Hakký gibi konulardaki þikâyetlerin sýnýrlý sayýda
kalmasýnýn, Türkiye’nin giderek daha saydam,
demokratik ve özgürlüklerin önünü açan bir idare
tarzý kazanmasýnýn tezahürlerinden olduðu mülahaza
edilmektedir. Bu veriler, siyasi ve hukuki düzeni oturmuþ,
saðlam geleneklere dayalý çaðdaþ demokrasilerde
görüldüðü gibi, Türkiye’de de bireylerin þikâyetlerinin
siyasal özgürlüklerden çok yaþam kalitelerinin
arttýrýlmasýna yönelik beklentileriyle ilgili nitelik kazandýðýný
göstermektedir.
2005 yýlý verilerine göre en fazla þikâyete konu olan
kurumlar ise sýrasýyla Belediye, Emniyet ve Saðlýk Kurumu
olmuþtur. 2006 yýlýnda bu sýralama Valilik, Saðlýk Kurumu
ve Belediye olarak deðiþmiþtir. 2007 yýlýnda ise bu sýralama
Saðlýk Kurumu, Emniyet ve Valilik olarak gerçekleþmiþtir.
2004 yýlýnda 132 adetle ilk sýrada, 2005 yýlýnda 134 adetle
2. sýrada yer alan ve 2006 yýlýnda 119 baþvuruyla 6. sýraya
gerileyen ve 2007 yýlýnda 80 baþvuruyla 2/3. sýrada yer
alan Emniyetle ilgili þikâyetlerin daha çok iþkence ve kötü
muamele yasaðý, kiþi hürriyeti ve güvenliði hakký, adil
yargýlanma hakký, dilekçe hakký, özel hayatýn gizliliði ve
konut dokunulmazlýðý hakkýnýn ihlali iddialarýndan
kaynaklanan baþvurulardan oluþtuðu görülmektedir.
Burada dikkat edilmesi gereken husus ise, baþvuru
formlarýnda yer alan valilik ve bakanlýk kategorilerinin
tüm kamu birimlerini formda ifade etmenin güçlüðü
nedeniyle pek çok kurum ve uygulama birimini de
içerdiðidir. Mesela Ýl Milli Eðitim Müdürlüðü’nün bir
iþlemiyle ilgili þikâyet de “valilik” olarak kaydedilmektedir.
Yine herhangi bir bakanlýða baðlý kuruluþla ilgili þikâyetler
de “bakanlýk” kategorisinde yer almaktadýr.
Ülkemizde insan haklarý alanýnda faaliyet gösteren sivil
toplum kuruluþlarýnýn sayý ve etkinliðinin henüz istenilen
düzeyde olmadýðý göz önüne alýndýðýnda, Ýl ve Ýlçe Ýnsan
Haklarý Kurullarýnýn hedeflenen etkinlik düzeyine
ulaþmalarý için Kurul baþkanlarý olan Kaymakam ve Valilere
61
II. Bölüm - Türkiye’de Ýnsan Haklarý
düþen görevin büyüklüðü daha iyi anlaþýlmaktadýr. Halkýn
bu yeni kurumlara olan ilgisi ve sivil toplum kuruluþlarýnýn
katkýlarý, üstlerine düþen bu görevin bilincinde olan Kurul
Baþkanlarýnýn gayretleriyle artmaktadýr. Bununla birlikte,
Kurul baþkanlarýnýn devlet kurumlarý ile vatandaþ
arasýndaki diyalog açýsýndan bu yeni ve umut verici
platformdan azami derecede istifade etmeye çalýþmalarý
gerekmektedir.
Belirtilmesi gereken bir diðer nokta da, Kurullarýn çalýþma
usullerini düzenleyen Yönetmelik gereðince, Kurul baþkaný
olarak görev yapan Mülki Ýdare Amiri Vali, Vali yardýmcýsý
ve kaymakamlarýn kurul kararlarýnýn alýnmasýnda diðer
üyelerin oylarýyla eþit olmasý, veto hakkýnýn
bulunmamasýnýn, Kurullarýn sivil niteliði ve kararlarýnýn
güvenirliði açýsýndan yeterli bir güvencedir. Çünkü
ortalama 15 kiþiden oluþan bu kurullarda Baþkan dahil en
fazla iki kamu görevlisi bulunmaktadýr. Bütün bunlarýn
yanýnda yaþanan kimi olumsuzluk ve yetersizliklerin de
Kurullarýn henüz oluþum aþamasýnda olan yeni yapýlar
olmasýndan kaynaklandýðý ve çalýþmalarýnýn kazanacaðý
yoðunluk ve niteliðe baðlý olarak bu sorunlarýn da zamanla
ortadan kalkacaðýna inanýlmaktadýr.
Ýl ve Ýlçe Ýnsan Haklarý Kurullarýnýn baþarýsý için gereken
en önemli þartlardan birisi de kuþkusuz ki Kurulun ev
sahipliðini yapan valiliðin veya kaymakamlýðýn Kurul
baþkanlýðýný yaparken, Kurul üyeleri üzerinde baský kurarak
kurul üyelerinin alacaðý kararlar üzerinde “hakim” rolü
yerine “hakem” (arabulucu) rolünü benimsemesidir. Bu
yaklaþým saðlanabildiði ölçüde Kurullar bireyle Devlet
arasýnda yaþanan ve yaþanabilecek sorunlarýn tespiti ve
çözümünde aracý yani “halkýn denetçisi” olacaktýr.
62
Ýnsan Haklarý Nedir?
EKLER
A. Ýnsan Haklarý Evrensel Beyannamesi
Ýnsanlýk ailesinin bütün üyelerinde bulunan haysiyetin ve bunlarýn eþit ve devir kabul
etmez haklarýnýn tanýnmasý hususunun, hürriyetin, adaletin ve dünya barýþýnýn temeli
olmasýna,
Ýnsan haklarýnýn tanýnmamasý ve hor görülmesinin insanlýk vicdanýný isyana sevk
eden vahþiliklere sebep olmuþ bulunmasýna, dehþetten ve yoksulluktan kurtulmuþ
insanlarýn, içinde söz ve inanma hürriyetlerine sahip olacaklarý bir dünyanýn kurulmasý
en yüksek amaçlarý olarak ilan edilmiþ bulunmasýna,
Ýnsanin zulüm ve baskýya karþý son çare olarak ayaklanmaya mecbur kalmamasý için
insan haklarýnýn bir hukuk rejimi ile korunmasýnýn esaslý bir zaruret olmasýna,
Uluslararasýnda dostça iliþkiler geliþtirilmesini teþvik etmenin esaslý bir zaruret
olmasýna,
Birleþmiþ Milletler halklarýnýn, Antlaþmada, insanýn ana haklarýna, insan þahsýnýn
haysiyet ve deðerine, erkek ve kadýnlarýn eþitliðine olan imanlarýný bir kere daha ilan
etmiþ olmalarýna ve sosyal ilerlemeyi kolaylaþtýrmaya, daha geniþ bir hürriyet içerisinde
daha iyi hayat þartlarý kurmaya karar verdiklerini beyan etmiþ bulunmalarýna,
Üye devletlerin, Birleþmiþ Milletler Teþkilatý ile iþbirliði ederek insan haklarýna ve ana
hürriyetlerine bütün dünyada gerçekten saygý gösterilmesinin teminini taahhüt
etmiþ olmalarýna,
Bu haklar ve hürriyetlerin herkesçe ayný þekilde anlaþýlmasýnýn yukarýdaki taahhüdün
yerine getirilmesi için son derece önemli bulunmasýna göre,
Birleþmiþ Milletler Genel Kurulu,
Ýnsanlýk topluluðunun bütün fertleriyle uzuvlarýnýn bu beyannameyi daima göz
önünde tutarak öðretim ve eðitim yoluyla bu haklar ve hürriyetlere saygýyý
geliþtirmeye, gittikçe artan milli ve milletlerarasý tedbirlerle gerek bizzat üye devletler
ahalisi gerekse bu devletlerin idaresi altýndaki ülkeler ahalisi arasýnda bu haklarýn
dünyaca fiilen tanýnmasýný ve tatbik edilmesini saðlamaya gayret etmeleri amacýyla
bütün halklar ve milletler için ulaþýlacak ortak ideal olarak iþbu Ýnsan Haklarý Evrensel
Beyannamesini ilan eder.
64
Ekler
Madde 1
Bütün insanlar hür, haysiyet ve haklar bakýmýndan eþit doðarlar. Akýl ve vicdana
sahiptirler ve birbirlerine karþý kardeþlik zihniyeti ile hareket etmelidirler.
Madde 2
Herkes, ýrk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diðer herhangi bir akide, milli veya
içtimai menþe, servet, doðuþ veya herhangi diðer bir fark gözetilmeksizin iþbu
Beyannamede ilan olunan tekmil haklardan ve bütün hürriyetlerden istifade edebilir.
Bundan baþka, baðýmsýz memleket uyruðu olsun, vesayet altýnda bulunan, gayri
muhtar veya sair bir egemenlik kayýtlamasýna tabi ülke uyruðu olsun, bir þahýs
hakkýnda, uyruðu bulunduðu memleket veya ülkenin siyasi, hukuki veya milletlerarasý
statüsü bakýmýndan hiçbir ayrýlýk gözetilmeyecektir.
Madde 3
Yaþamak, hürriyet ve kiþi emniyeti her ferdin hakkýdýr.
Madde 4
Hiç kimse kölelik veya kulluk altýnda bulundurulamaz; kölelik ve köle ticareti her
türlü þekliyle yasaktýr.
Madde 5
Hiç kimse iþkenceye, zalimane, gayriinsanî, haysiyet kýrýcý cezalara veya muamelelere
tabi tutulamaz.
Madde 6
Herkes her nerede olursa olsun hukuk kiþiliðinin tanýnmasý hakkýný haizdir.
Madde 7
Kanun önünde herkes eþittir ve farksýz olarak kanunun eþit korumasýndan istifade
hakkýný haizdir. Herkesin iþbu Beyannameye aykýrý her türlü ayýrt edici muameleye
karþý ve böyle bir ayýrt edici muamele için yapýlacak her türlü kýþkýrtmaya karþý eþit
korunma hakký vardýr.
Madde 8
Her þahsýn kendine anayasa veya kanun ile tanýnan ana haklara aykýrý muamelelere
karþý fiilli netice verecek þekilde milli mahkemelere müracaat hakký vardýr.
Madde 9
Hiç kimse keyfi olarak tutuklanamaz, alýkonulanamaz veya sürülemez.
Madde 10
Herkes, haklarýnýn, vecibelerinin veya kendisine karþý cezai mahiyette herhangi bir
isnadýn tespitinde, tam bir eþitlikle, davasýnýn baðýmsýz ve tarafsýz bir mahkeme
tarafýndan adil bir þekilde ve açýk olarak görülmesi hakkýna sahiptir.
Madde 11
Bir suç iþlemekten sanýk herkes, savunmasý için kendisine gerekli bütün tertibatýn
saðlanmýþ bulunduðu açýk bir yargýlama ile kanunen suçlu olduðu tespit edilmedikçe
masum sayýlýr. Hiç kimse iþlendikleri sýrada milli veya milletlerarasý hukuka göre suç
teþkil etmeyen fiillerden veya ihmallerden ötürü mahkûm edilemez. Bunun gibi,
suçun iþlendiði sýrada uygulanabilecek olan cezadan daha þiddetli bir ceza verilemez.
Madde 12
Hiç kimse özel hayatý, ailesi, meskeni veya yazýþmasý hususlarýnda keyfi karýþmalara,
þeref ve þöhretine karþý tecavüzlere maruz býrakýlamaz. Herkesin bu karýþma ve
tecavüzlere karþý kanun ile korunmaya hakký vardýr.
Madde 13
Herkes herhangi bir devletin sýnýrlarý dâhilinde serbestçe dolaþma ve yerleþme
hakkýna haizdir. Herkes, kendi memleketi de dâhil, herhangi bir memleketi terketmek
ve memleketine dönmek hakkýna haizdir.
Madde 14
Herkes zulüm karþýsýnda baþka memleketlerden mülteci olarak kabulü talep etmek
ve memleketler tarafýndan mülteci muamelesi görmek hakkýný haizdir.
Bu hak, gerçekten adi bir cürüme veya Birleþmiþ Milletler prensip ve amaçlarýna
aykýrý faaliyetlere müstenit kovuþturmalar halinde ileri sürülemez.
Madde 15
Her ferdin bir uyrukluk hakký vardýr.
Hiç kimse keyfi olarak uyrukluðundan ve uyrukluðunu deðiþtirmek hakkýndan
mahrum edilemez.
Madde 16
Evlilik çaðýna varan her erkek ve kadýn, ýrk, uyrukluk veya din bakýmýndan hiçbir
kýsýtlamaya tabi olmaksýzýn evlenmek ve aile kurmak hakkýna haizdir. Her erkek ve
kadýn evlenme konusunda, evlilik süresince ve evliliðin sona ermesinde eþit haklarý
haizdir.
Evlenme akdi ancak müstakbel eþlerin serbest ve tam rýzasýyla yapýlýr.
Aile, cemiyetin tabii ve temel unsurudur, cemiyet ve devlet tarafýndan korunmak
hakkýný haizdir.
Madde 17
Her þahýs tek baþýna veya baþkalarýyla birlikte mal ve mülk sahibi olmak hakkýný
haizdir. Hiç kimse keyfi olarak mal ve mülkünden mahrum edilemez.
65
Ekler
66
Ekler
Madde 18
Her þahsýn, fikir, vicdan ve din hürriyetine hakký vardýr; bu hak, din veya kanaat
deðiþtirmek hürriyeti, dinini veya kanaatini tek baþýna veya topluca, açýk olarak veya
özel surette, öðretim, tatbikat, ibadet ve ayinlerle izhar etmek hürriyetini içerir.
Madde 19
Her ferdin fikir ve fikirlerini açýklamak hürriyetine hakký vardýr. Bu hak fikirlerinden
ötürü rahatsýz edilmemek, memleket sýnýrlarý mevzubahis olmaksýzýn malumat ve
fikirleri her vasýta ile aramak, elde etmek veya yaymak hakkýný içerir.
Madde 20
Her þahýs saldýrýsýz toplanma ve dernek kurma ve derneðe katýlma serbestîsine
maliktir. Hiç kimse bir derneðe mensup olmaya zorlanamaz.
Madde 21
Her þahýs, doðrudan doðruya veya serbestçe seçilmiþ temsilciler vasýtasýyla,
memleketin kamu iþleri yönetimine katýlmak hakkýný haizdir.
Her þahýs memleketin kamu hizmetlerine eþitlikle girme hakkýný haizdir.
Halkýn iradesi kamu otoritesinin esasýdýr; bu irade, gizli þekilde veya serbestliði
saðlayacak muadil bir usul ile cereyan edecek, genel ve eþit oy verme yoluyla yapýlacak
olan devri ve dürüst seçimlerle ifade edilir.
Madde 22
Her þahsýn, cemiyetin bir üyesi olmak itibariyle, sosyal güvenliðe hakký vardýr; haysiyeti
için ve þahsiyetinin serbestçe geliþmesi için zaruri olan ekonomik, sosyal ve kültürel
haklarýn milli gayret ve milletlerarasý iþbirliði yoluyla ve her devletin teþkilatý ve
kaynaklarýyla mütenasip olarak gerçekleþtirilmesine hakký vardýr.
Madde 23
Her þahsýn çalýþmaya, iþini serbestçe seçmeye, adil ve elveriþli çalýþma þartlarýna ve
iþsizlikten korunmaya hakký vardýr.
Herkesin, hiçbir fark gözetilmeksizin, eþit iþ karþýlýðýnda eþit ücrete hakký vardýr.
Çalýþan her kimsenin kendisine ve ailesine insanlýk haysiyetine uygun bir yaþayýþ
saðlayan ve gerekirse her türlü sosyal koruma vasýtalarýyla da tamamlanan adil ve
elveriþli bir ücrete hakký vardýr.
Herkesin menfaatlerinin korunmasý için sendikalar kurmaya ve bunlara katýlmaya
hakký vardýr.
Madde 24
Her þahsýn dinlenmeye, eðlenmeye, bilhassa çalýþma müddetinin makul surette
sýnýrlandýrýlmasýna ve muayyen devrelerde ücretli tatillere hakký vardýr.
Madde 25
Her þahsýn, gerek kendisi gerekse ailesi için, yiyecek, giyim, mesken, týbbi bakým,
gerekli sosyal hizmetler dâhil olmak üzere saðlýðý ve refahýný temin edecek uygun
bir hayat seviyesine ve iþsizlik, hastalýk, sakatlýk, dulluk, ihtiyarlýk veya geçim
imkânlarýndan iradesi dýþýnda mahrum býrakacak diðer hallerde güvenliðe hakký
vardýr.
Ana ve çocuk özel ihtimam ve yardým görmek hakkýný haizdir. Bütün çocuklar, evlilik
içinde veya dýþýnda doðsunlar, ayný sosyal korunmadan faydalanýrlar.
Madde 26
Her þahsýn öðrenim hakký vardýr. Öðrenim hiç olmazsa ilk ve temel safhalarýnda
parasýzdýr. Ýlköðretim mecburidir. Teknik ve mesleki öðretimden herkes istifade
edebilmelidir. Yüksek öðretim, liyakatlerine göre herkese tam eþitlikle açýk olmalýdýr.
Öðretim insan þahsiyetinin tam geliþmesini ve insan haklarýyla ana hürriyetlerine
saygýnýn kuvvetlenmesini hedef almalýdýr. Öðretim bütün milletler, ýrk ve din gruplarý
arasýnda anlayýþ, hoþgörü ve dostluðu teþvik etmeli ve Birleþmiþ Milletlerin barýþýn
idamesi yolundaki çalýþmalarýný geliþtirmelidir.
Ana baba, çocuklarýna verilecek eðitim türünü seçmek hakkýný öncelikle haizdirler.
Madde 27
Herkes, topluluðun kültürel faaliyetine serbestçe katýlmak, güzel sanatlarý tatmak,
ilim sahasýndaki ilerleyiþe iþtirak etmek ve bundan faydalanmak hakkýný haizdir.
Herkesin yarattýðý, her türlü bilim, edebiyat veya sanat eserlerinden mütevellit manevi
ve maddi menfaatlerin korunmasýna hakký vardýr.
Madde 28
Herkesin, iþbu Beyannamede derpiþ edilen hak ve hürriyetlerin tam tatbikini
saðlayacak bir sosyal ve milletlerarasý nizama hakký vardýr.
Madde 29
Her þahsýn, þahsiyetinin serbest ve tam geliþmesi ancak bir topluluk içinde mümkündür
ve þahsýn bu topluluða karþý görevleri vardýr.
Herkes, haklarýnýn ve hürriyetlerinin kullanýlmasýnda, sadece, baþkalarýnýn haklarýnýn
ve hürriyetlerinin gereðince tanýnmasý ve bunlara saygý gösterilmesi amacýyla ve
ancak demokratik bir cemiyette ahlâkýn, kamu düzeninin ve genel refahýn haklý
icaplarýný yerine getirmek maksadýyla kanunla belirlenmiþ sýnýrlamalara tabi tutulabilir.
Bu hak ve hürriyetler hiçbir veçhile Birleþmiþ Milletlerin amaç ve prensiplerine aykýrý
olarak kullanýlamaz.
Madde 30
Ýþbu Beyannamenin hiçbir hükmü, herhangi bir devlete, zümreye ya da ferde, bu
Beyannamede ilan olunan hak ve hürriyetleri yok etmeye yönelik bir faaliyete giriþme
ya da eylemde bulunma hakkýný verir þekilde yorumlanamaz.
B. Ýnsan Haklarý Ýle Ýlgili Önemli Günler
•
7- 14 Ocak - Körler Haftasý (Engelli Haklarý)
•
Mart Ayýnýn Ýlk Haftasý - Yeþilay Haftasý
(Çevre ve saðlýk hakký çerçevesinde)
•
8 Mart - Dünya Kadýnlar Günü
•
21 Mart - Uluslararasý Irk Ayrýmýyla Mücadele Günü
•
23 Nisan - Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramý
•
3 Mayýs - Dünya Basýn Özgürlüðü Günü
•
19 - 25 Mayýs - Gençlik Haftasý
•
5 Haziran - Dünya Çevre Günü
•
24 Temmuz - Basýn Bayramý (Basýn Özgürlüðü)
•
1 Eylül - Dünya Barýþ Günü
•
Ekim Ayýnýn Ýlk Pazar Günü - Dünya Çocuk Günü
•
24 Ekim Birleþmiþ Milletler Günü
•
28 Ekim - 4 Kasým - Kýzýlay Haftasý
•
20 Kasým - Dünya Çocuk Haklarý Günü
•
2 Aralýk - Köleliðin Yasaklanmasý Günü
•
3 Aralýk - Dünya Özürlüler Günü
•
10 Aralýk-Dünya Ýnsan Haklarý Günü ve Haftasý
67
Ekler
C. Ýnsan Haklarýyla Ýlgili
Baþlýca Kurum ve Kuruluþlar
Uluslararasý Kuruluþlar
Avrupa Konseyi
Adres : 67075 Strasbourg Cedex
Tel: +33 (0) 3 88 41 20 00
Fax: +33 (0) 3 88 41 27 45
Web : www.avrupakonseyi.org.tr , www.coe.int
Avrupa Ýnsan Haklarý Mahkemesi
Adres : F-67075 Strasbourg-Cedex
Tel: +33 (0) 3 88 41 20 18
www.echr.coe.int
Avrupa Ýþkenceyi Önleme Komitesi
Adres : Human Rights Building Council of Europe F-67075 Strasbourg-Cedex France
Tel.: +33 3 88 41 39 39
Fax: +33 3 88 41 27 72
E-mail: cptdoc@coe.int
www.cpt.coe.int/turkish.htm
Birleþmiþ Milletler Türkiye Temsilciliði
Adres : BM Binasý Birlik Mah. 2. Cad. No.11 Çankaya-ANKARA
Tel: (312) 454 10 87
Faks : (312) 496 14 63
www.un.org.tr
Ulusal Kuruluþlar
TBMM Ýnsan Haklarýný Ýnceleme Komisyonu
Adres: Bakanlýklar-Ankara
Tel: (312) 420 56 96
www.tbmm.gov.tr/komisyon/insanhak/insanhaklari.htm
Baþbakanlýk Ýnsan Haklarý Baþkanlýðý
Tel: (312) 430 72 84 Faks: 0312 430 43 97
E mail: ihb@basbakanlik.gov.tr
www.insanhaklari.gov.tr www.ihb.gov.tr www.humanrights.gov.tr
68
Ekler
Adalet Bakanlýðý Uluslar arasý Hukuk ve Dýþ Ýliþkiler Genel Müdürlüðü
Adres: Milli Müdafaa Cad. No. 22 Bakanlýklar-ANKARA
Tel: (312) 418 90 12
Faks: (312) 425 02 90
www.uhdigm.adalet.gov.tr
Adalet Bakanlýðý Ýnsan Haklarý Bilgi Bankasý
www.inhak-bb.adalet.gov.tr/uluslarmetin.htm
Dýþiþleri Bakanlýðý
Avrupa Konseyi ve Ýnsan Haklarýndan Sorumlu Genel Müdür Yardýmcýlýðý
Adres : 06100 Balgat-ANKARA
Tel: (312) 292 10 00
www.mfa.gov.tr
Ýnsan Ticareti Maðdurlarý Acil Yardým ve Ýhbar Hattý : 157
Ýçiþleri Bakanlýðý Mülkiye Teftiþ Kurulu Baþkanlýðý
Ýnsan Haklarý Ýhlâlleri Ýnceleme Bürosu
Adres: 06100 Bakanlýklar-ANKARA
Tel : (312) 425 72 14/3472-(312) 418 14 83-69
Faks: (312) 418 12 60
Ýçiþleri Bakanlýðý APK Baþkanlýðý
www.icisleri.gov.tr/apk/Daireler/AnaSayfa/ÝnsanHaklariDairesi.htm
Jandarma Genel Komutanlýðý- JÝHÝDEM
Adres : Korg. Hulusi Sayýn Kýþlasý Zemin Kat 06500 Beþtepe-ANKARA
Tel : (312) 456 1 156 (pbx)
Faks: (312) 212 84 63/0- 215 14 17
www.jandarma.gov.tr/jihidem/ana_sayfa.htm
Emniyet Genel Müdürlüðü Ýnsan Haklarý Þube Müdürlüðü
www.egm.gov.tr/temuh/insanhaklari4.htm
Saðlýk Bakanlýðý Ýnsan Haklarý Þube Müdürlüðü
Adres : Mithatpaþa Cad. No : 3 06434 Sýhhýye / ANKARA
Tel : +90 (312) 435 6440
www.saglik.gov.tr/sb/default.asp?sayfa=birimler&cid=13
Türkiye Barolar Birliði
Adres : Çetin Emeç Bulvarý No:46 Balgat - ANKARA
Tel : 312 287 87 90 ( Pbx )
Faks : 312 286 31 00 - 286 55 65
www.barobirlik.org.tr/insanhaklari/mevzuat/ub/
Türkiye Barolar Birliði Ýnsan Haklarý Araþtýrma ve Uygulama Merkezi
Adres: Karanfil Sk. No: 5/62 Kýzýlay-Ankara
Tel: (312) 425 30 11/138
www.barobirlik.org.tr
Ankara Üniversitesi SBF Ýnsan Haklarý Merkezi
Adres : Ankara Üniversitesi SBF Kampüsü Cebeci-Ankara
Tel : (312) 319 77 20/225
www.ankara.edu.tr
69
Ekler
Ýstanbul Bilgi Üniversitesi Ýnsan Haklarý Hukuku Uygulama ve Araþtýrma Merkezi
Adres : Kurtuluþ Deresi Cd. No:47 Dolapdere-Ýstanbul
Tel : (212) 253 87 42
www.insanhaklarimerkezi.bilgi.edu.tr
Hacettepe Üniversitesi Ýnsan Haklarý ve Felsefesi Uygulama ve
Araþtýrma Merkezi
Tel : (312) 299 21 60
www.huihm.hacettepe.edu.tr
Ýstanbul Üniversitesi Ýnsan Haklarý Hukuku Araþtýrma ve Uygulama Merkezi
Adres: Ýstanbul Üniversitesi Beyazýd-Ýstanbul
Tel : (212) 522 18 81
www.istanbul.edu.tr/merkezler /ihhaum/
Marmara Üniversitesi Ýnsan Haklarý Merkezi
Adres : Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Týbbýye Cd. Haydarpaþa-Ýstanbul
Tel : (216) 349 84 00
www.ihm.8m.com
Türkiye ve Ortadoðu Amme Ýdaresi Enstitüsü-Ýnsan Haklarý Merkezi
Adres : TODAÝE 1 numaralý Cadde No:8 Yücetepe-Ankara
Tel : (312) 231 73 60
www.todaie.gov.tr
70
Ekler
D. Baþbakanlýk Ýnsan Haklarý Baþkanlýðý ile Ýletiþim
T.C.
Baþbakanlýk
Ýnsan Haklarý Baþkanlýðý
Adres
Yüksel Caddesi No. 23, Kat 3, Yeniþehir 06650 Ankara -TÜRKÝYE
Telefonlar
+90312 430 2378
+90312 430 6193
+90312 430 7284
Faks
+090312 430 4397
e-posta
ihb@basbakanlik.gov.tr
Ýnternet adresleri
www.ihb.gov.tr
www.ihk.gov.tr
www.insanhaklari.gov.tr
www.insanhaklarý.gov.tr
www.humanrights.gov.tr
Doðrudan Ýletiþim Telefonu
ALO 150 (BÝMER)
71
Ekler
Download