TERMODİNAMİK NE DEMEKTİR? → Sadi Carnot (1796-1832). Termodinamik biliminin kurucusu olarak kabul edilir. → Termodinamik, enerji ve bazı enerji çeşitlerinin birbirleriyle olan ilişkilerini inceleyen bir bilim dalıdır ve hayatın devamı için temel olan enerji konusunu ele alan heyecan verici bir konudur. → Termodinamik yasaları çok genel bir geçerliliğe sahiptirler ve karşılıklı etkileşimlerin ayrıntılarına veya incelenen sistemin özelliklerine bağlı olarak değişmezler. Yani bir sistemin sadece madde veya enerji girişçıkışı bilinse dahi bu sisteme uygulanabilirler. TERMODİNAMİK DEĞİŞKENLER Bu değişkenler genellikle sistemin ya kendisini, ya da çevre koşullarını tarif etmek için kullanılır. En çok kullanılanlar ve simgeleri şunlardır: →Mekanik değişkenler: Basınç: P Hacim: V →İstatistiksel değişkenler: Sıcaklık: T Entropi (düzensizlik): S →Mekanik değişkenler, temel klasik veya parçacık fiziği tanımlarıyla tarif edilebilirken, istatistiksel değişkenler sadece istatistiksel mekanik tanımlarıyla anlaşılabilir. →Termodinamiğin çoğu uygulamasında, bir ya da daha çok değişken sabit tutulurken, diğer değişkenlerin bunlara göre nasıl değiştiği incelenir ve bu da sistemin matematiksel olarak (n sabit tutulmayan değişkenlerin sayısı olmak üzere) n boyutlu bir uzay olarak tarif edilebileceği anlamına gelir. İstatistiksel mekaniği fizik yasalarıyla birleştirerek, bu değişkenleri birbirleri cinsinden ifade edecek “durum denklemleri” yazılabilir. TERMODİNAMİK KANUNLARI Sıfırıncı Kanunu →Termodinamiğin en basit yasasıdır. Eğer iki sistem birbirleriyle etkileşim içerisindeyken aralarında ısı veya madde alışverişi olmuyorsa bu sistemler termodinamik dengededirler. Sıfırıncı yasa şöyle der: “Eğer A ve B sistemleri termodinamik dengedeyseler, ve B ve C sistemleri de termodinamik denge içerisindeyseler, A ve C sistemleri de termodinamik denge içerisindedirler.” Birinci Kanunu →Tipik bir termodinamik sistem; ısı sıcak kaynatıcıdan soğuk yoğunlaştırıcıya doğru hareket eder ve bu sayede bir iş ortaya çıkar. →Bir sistemin iç enerjisindeki artış; sisteme verilen ısı ile, sistemin çevresine uyguladığı iş arasındaki farktır. →Bu yasa “enerjinin korunumu” olarak da bilinir. Enerji yoktan var edilemez ve yok edilemez sadece bir şekilden diğerine dönüşür. Bir sistemin herhangi bir çevrimi için çevrim sırasında ısı alışverişi ile iş alışverişi aynı birim sisteminde birbirlerine eşit farklı birim sistemlerinde ise birbirlerine orantılı olmak zorundadır. Bu ifadelerin yapılan deneylerle doğruluğu gözlenmiştir fakat ispat edilememektedir. Bütün bu ifadeler matematiksel olarak çok daha kolay ifade edilebilir. İkinci Kanunu →Birçok alanda uygulanabilen ikinci yasa şöyle tanımlanabilir: “Bir ısı kaynağından ısı çekip buna eşit miktarda iş yapan ve başka hiçbir sonucu olmayan bir döngü elde etmek imkânsızdır. (Kelvin-Planck Bildirisi)” ya da “verim asla 1 den büyük olamaz.” şeklinde tanımlanabilir. →Bir başka izah da şöyle olabilir: “Tek kaynaktan ısı çekerek çalışan bir makina yapmak olası değildir.” Üçüncü Kanunu →Bu yasa neden bir maddeyi mutlak sıfıra kadar soğutmanın imkânsız olduğunu belirtir: “Sıcaklık mutlak sıfıra yaklaştıkça bütün hareketler sıfıra yaklaşır.”