Dr. Serkan SAYINER

advertisement
Hormonlar
Dr. Serkan SAYINER
serkan.sayiner@neu.edu.tr
Giriş
• Hormonlar, özel bezler tarafından kana salgılanan ve kan yolu
ile ulaştıkları doku ve organlarda fonksiyon düzenleyici bir etki
meydana getiren ve çok düşük miktarları ile görev yapan
organik bileşiklerdir.
• Latince Hormaein = Uyarmak (harekete geçirme)
• Hormonlar enzimlere ve vitaminlere benzerlik gösterirler.
• Hormonların etki yaptıkları dokulara hedef doku denilir. Bazı hormonlar lokal
olarak da etki yaparlar. Ör. Asetilkolin, sekretin, kolesistokinin
• Hormonlar genellikle özel bir bezden kana salındıktan sonra kan yolu ile etki
yapacağı hedef dokuya taşınırlar.
• Hormonlar konu edinen tıp dalına ENDOKRİNOLOJİ denir. İlgili sistemede
ENDOKRİN SİSTEM denir.
Endokrin Sistem
Görsel Kaynakları: Veterinary Online, Wikipedia, Oklahoma State University
Hormonların Kontrol Mekanizması
• Hormonların yapım ve kana salınımları hiyerarşik bir kontrol
mekanizmasına bağımlı olarak meydana gelir.
• Büyük bir bölümü yukarıdan aşağı doğru sıralanan kontrol
mekanizmasına bağımlı olarak kana salınırlar.
• En üst basamakda beyin tabanını oluşturan Hipotalamus yer alır. Buraya
ulaşan herhangi bir sinirsel uyarım, bu bölgeden releasing faktör (RFsalgılatıcı faktör) denen mekanizmayı devreye sokar ve çok az
miktarlardaki özel hormonların salınımına yol açar.
• RF’ler sella tursikada yer alan endokrin bezi Hipofiz’ ini uyarır (ön lob).
Her bir RF farklı spesifik hormonun hipofizden salgılanmasını sağlar.
Burdan salgılanan hormonlar, kan yolu ile hedef dokulara gider ve özel
görevlerini yaparlar.
Hormonların Kontrol Mekanizması
Kaynak: NeuropetVet
Hormonların Kontrol Mekanızması
• Hipotalamus sadece RF’ salgılamaz, aynı zamanda hormon salınımını
yavaşlatıcı (inhibitör) hormon veya faktörlerin salınımında da rol oynar.
• Ancak hipofiz arka lob hormonlarından oksitosin ve ADH hipotalamusda
sentezlenir ve sinir yolları ile hipofiz arka lobuna taşınır ve gerektiğinde
kapillar kan damarlarına salınırlar.
• Bazı hormonlar ise bu hiyerarşik düzen (Hipotalamus-Hipofiz düzeni)
dışında hareket ederler. Ör. İnsulin, glukagon, adrenalin.
Hipotalamus-Hipofiz Aksı
• Hipotalamus; TRH,
GHRH, GHIH
(Somatostatin), CRH,
Oksitosin, ADH
• Ön-Hipofiz; GH, TSH,
ACTH, FSH, LH, PRL
• Arka-Hipofiz; Oksitosin,
ADH
• Orta-hipofiz; MSH
Görsel Kaynak: Prof. A.C. Brown
Hipotalamus-Hipofiz Aksı
Hipotalamus
Hipotalamus
Portal Damarlar
Adenohipofiz
Neurohipofiz
Neurohipofiz
Adenohipofiz
Kaynak: Prof. Dr. Erol ALAÇAM
Kaynak: Prof. Dr. Erol ALAÇAM
Hücre içi haberci sistemleri (İkincil mesajcılar)
Hücre içi haberciler
Ca2+
c-AMP
Diğerleri
(Siklik-Adenozin Monofosfat)
Kalmodulin
Yolu
c-Kinaz
Yolu
Hücre içi haberci sistemleri
• c-AMP (Siklik/döngüsel-Adenozin Monofosfat) Haberci Sistemi
▫
▫
▫
▫
▫
1956 yılı –> Karaciğer
Regüle edicidir, bir çok hücresel olayın hızını kontrol eder.
Hücre içi değişimler, c-AMP miktarını etkilemez.
Dış ortamdaki değişimler etkiler. Bu nedenle hücrenin dış işleri bakanıdır.
c-AMP düzeyi iki önemli enzimle düzenlenir.
Mg2+
Adenilat siklaz
ATP
Fosfodiesteraz
c-AMP
Mg2+
5'-AMP
Hücre içi haberci sistemleri
• c-AMP peptid hormonların etkisinde, ekzokrin ve endokrin
salgılamalarda, nöronal sinapsislerde ve kas-sinir bağlantı yerlerinde
nörotransmitter maddelerin salgılanmasında aracı olarak rol alır.
• Adenilat siklaz hücre membranına bağlıdır.
• Fosfodiesteraz enzimi sitoplazmada bulunur.
• Hücre uyarılınca (hormonal/sinirsel) adenilat siklazın aktive olmasıyla
c-AMP sentezi artar. Buda hücredeki protein kinazı aktive eder.
• Protein kinazlarda, hücredeki birçok proteini fosforile eder.
• Ör.: Adrenalin karaciğer, PTH böbrek tubulleri gibi.
Hücre içi haberci sistemleri
• c-AMP’ nin etkisi, hücreden hücreye değişmektedir.
• Ör. Glukagon karaciğerde glikoz sentezini (glikojenoliz) ve kana
verilmesini artırırken, adrenal korteksde steroid hormon sentezini ve
salınmasını artırır.
Olay
Etki
Açıklama
Glikojenoliz, glikoneojenezis
Stimüle edilir.
Adrenlin, glukagon c-AMP artırır. İnsulin ise azaltır.
Karaciğerde enzim sentezi
Artar
Transaminaz ve karboksikinaz sentezi artar.
Tiroksin salgılanması
Artar
TSH etkisi ile c-AMP artar.
İskelet kası
Kasılmayı
başlatır.
C-AMP sarkoplazmik retikulumun Ca2+ geçirgenliğini artırı ve
kontraksiyonu başlatır.
Hücre içi haberci sistemleri
• Kalsiyum Haberci Sistemi
▫ İki farklı yol var. Kalmodulin yolu ve c-Kinaz
yolu.
▫ Kalsiyum homeostazisinde iki mekanizma rol
oynar.
1. Kalsiyumun hücre membranı yoluyla dışarı
pompalanması
2. Hücre içi organellerde depo edilmesi
(mitokondri ve endoplazmik retikulum)
▫ Kalsiyum iyonları, hücre içi haberci
görevi yapar ve bu görev kalmodulin
üzerinden olur.
Hücre içi haberci sistemleri
•
•
•
•
•
•
•
Kas kontraksiyonlarının başlatılması,
Kromozom hareketlerinde,
Glikojen metabolimasında,
Nörotransmitter sentez ve salınmasında,
c-AMP düzeyinin ayarlanmasında,
İnsulin salgılanmasında, kalsiyum rolü vardır.
Kalsiyum, kalmodulini aktive eder. Oda inaktif protein enzimi aktive
eder. Ör. Fosfodiesteraz.
Hücre içi haberci sistemleri
• c-Kinaz (Protein kinaz c / polifosfoinozitid haberci sistemi)
▫ Doğrudan kalsiyum tarafından aktive edilir.
▫ Ortamda diaçilgliserol ve fosfolipidlerin bulunmalıdır. Bu nedenle enzime
fosfolipid bağımlı protein kinaz c denir.
▫ Beyin, böbrek ve karaciğer dışındaki doku hücrelerinde, aktive
edilmemişlerse protein kinaz c sitozolde serbest haldedir.
▫ Kalsiyum haberci sistemi, hormonla uyarıldığında membranda diaçilgliserol
miktarı artar ve protein kinaz c’ nin membranın iç yüzüne bağlanmasına
neden olur.
▫ Membranda gerekli fosfolipidler bulunduğunda kalsiyum bağımlı c-kinaz
tam aktif duruma geçer.
Hormonların depo edilmesi
• Çoğu hormon hücre içinde membranla çevrilmiş veziküller içindedir.
• Bazıları ise vezikül içine alınmaz, molekül formunda salınır.
• Peptid ve protein hormonlar düz endoplazmik retikulum içinde vezikül
içine alınır. Burdan golgi kompleksine gider ve yoğunlaştırılarak
sekreseyona hazır veziküller haline getirilir. Gerektiğinde membran ile
bağlanır ve hücre dışına salınır.
• Steroid hormonlar ise membrandan direkt geçer.
• Kana geçen hormonların çoğu proteinlere bağlı haldedir ve hedef
dokuya ulaşınca proteinden ayrılarak aktifleşir.
Kaynak: Boundless
Hormon Salgılanmasının Düzenlenmesi
• Hormon salınması, geri bildirim (feed-back) mekanizması ile kontrol
edilir.
• Kandaki hormon düzeyinin artması ve hedef dokunun sinyali hormon
sentezi ve salınmasını engeller. Negatif Feed-Back (geri bildirim).
• Kanda hormon düzeyinin düşmesi de pozitif feed-back (geri bildirim)
yoluyla hormon salınımını uyarır.
Hücre Reseptörleri
• Hücrenin iç ve dış haberleşme sistemleri
reseptörler yolu ile çalışmaktadır.
• Reseptörler dışdan gelen bilgiyi alırlar
(Hormon, sinirsel, elektriksel değişimler...).
• Reseptörler genellikle protein molekülleridir.
• Reseptörler sadece membranda değil, sitozol
içinde bulunurlar.
• Bütün hormonların etki yaptıkları
hücrelerde kendinelerine özel reseptörler
bulunmaktadır.
Kaynak: Medillsb
Hormonların Etki Biçimi
1. HORMON RESEPTÖR SİSTEMİ (ADENİLAT SİKLAZ SİSTEMİ)
• Hücre içindeki siklik-AMP (c-AMP)’ nin oluşumuna yol açan bu sistem
bir çok enzimlerin etkinliğinde rol oynamaktadır.
• Özellikle hipofiz ön ve arka lop hormonları, PTH, Glukagon, Adrenalin,
releasing faktörler bu tip reseptör sistemi yolu ile etki yapan
hormonlardır.
• Bu sistemde her hormon için hücre membranı üzerinde özel bir reseptör
bulunmaktadır. Reseptörle birleşen hormon adenilat siklaz enzimini
aktive eder. Bu enzim etkisi ile ATP c-AMP dönüşür.
Hormonların Etki Biçimi
2. HÜCRE İÇİ PROTEİN SENTEZ SİSTEMİ (İntrasellüler reseptörler)
• Reseptörler sitoplazma veya nükleus içinde yer alır.
• Bu sistemde; Hücre çekirdeğinde yer alan ve DNA’dan yer alan genlere
etki yapma süretiyle (transkripsiyon) mRNA sentezini uyarılır ve
ribozomlarda belirli proteinlerin biyosentezi artırılır.
• Başlıca Steroid hormonlar bu sistem ile etkilerini gösterirler.
• Steroid hormonlar hücre membranını geçerek sitoplazmada yer alan
spesifik Reseptör Protein birleşirler. Oluşan komleks daha sonra
nükleusa ulaşır ve kromatin üzerindeki özel yer ile birleşmek suretiyle
özel genin aktive olmasını sağlamak ve mRNA’nın sentezini artırmaktatır.
Video Link: Youtube
Video Link: Youtube
Video Link: Youtube
Hormonların Etki Biçimi
3. Diğer etki biçimleri
• İNSULİN, diğer hormonların aksinde hücre membranındaki özel
reseptörüne bağlandıktan sonra cAMP artışı değil azalmasına neden
olur. Bunun yerine cGMP artışı olur.
• GH (Büyüme hormonu) hücre içinde amino asit taşınmasını değişik bir
yoldan artırır.
• Katekolaminler ve asetilkolin gibi hormonlar hücre membranı
permeabilitesinde iyonlara karşı değişiklikler meydana getirmektedir.
Kaynak: Usmle
Video Link: Youtube
Hormonların Sınıflandırılması
• Farklı tip sınıflandırmalar bulunmaktadır.
1. Glandüler Hormonlar
2. Doku Hormonları
1. Steroid Hormonlar
2. Amino asit türevi hormonlar
3. Peptid-Protein yapısındaki hormonlar
Hormonların Sınıflandırılması
1. HİPOTALAMUS HORMONLARI;
i. Luliberin/GnRH: Dekapeptitdir. FSH ve LH sekresyonunu stimüle eder.
ii. Kortikoliberin (CRF): Peptid yapıdadır.ACTH sekresyonunu stimüle eder.
iii. Tiroliberin (TRH): Tripeptitdir. TSH salınımını uyarır.
iv. Somatoliberin (GHRH): Dekapeptitdir. GH salınımını uyarır.
v. Melanoliberin (Melanotropin): MSH salınımını uyarır.
vi. Somatostatin (GHIH): GH salınımını inhibe eder.
vii. Prolaktin releasing hormone (PRLH): Prolaktin salınımını stimüle eder.
viii. Prolaktostatin (PRIH): Prolaktin sekresyonunu inhibe eder.
ix. Dopamin: Nörohormondur. PRL salınımını suprese eder.
x. Oksitosin
xi. Vazopresin
Hormonların Sınıflandırılması
2. HİPOFİZ HORMONLARI;
i. Nörohipofiz hormonları: Oksitosin ve Vazopressin (ADH)
ii. Pars intermedia hormonları: MSH (Melanosit stimüle edici
hormon/Melanofor)
iii. Adenohipofiz hormonları;
a.
b.
Metabolizmayı etkileyen hormonlar: GH, TSH, ACTH
Cinsiyet bezlerini etkileyen hormonlar (Gonadotropikler): FSH, LH, LTH (PRL)
3. TİROİD BEZİ HORMONLARI
i. Triiyodotronin (T3),
ii. Tiroksin (T4),
iii. Kalsitonin (CT)
Hormonların Sınıflandırılması
4. PARATİROİD BEZİ HORMONU
i.
Paratiroid Hormon (PTH, Paratirin)
5. PANKREAS HORMONLARI
i.
ii.
iii.
iv.
Glukagon (α-hücrelerden)
İnsulin (β-hücrelerden)
Somatostatin (δ-hücrelerden)
Pankreatik Polipeptid
6. OVARYUM VE TESTİS HORMONLARI
i. Estrojenler, Gestagenler
ii. Androjenler
Hormonların Sınıflandırılması
7. ADRENAL BEZ HORMONLAR;
i.
Adrenal Korteks
a. Glikokortikoidler: Kortizon, kortikosteron, kortizol
b. Mineralokortikoidler: Aldosteron, 11-deoksikortikosteron
c. Anrojen ve estrajoneler
ii. Adrenal Medulla;
a. Katekolaminler: Adrenalin, noradrenalin
8. PİNEAL BEZ;
i.
Melatonin
Hormonların Sınıflandırılması
9. NÖROHORMONLAR;
i.
Asetilkolin, noradrenalin, γ-amino bütirik asit (GABA)
10. GASTROİNTESTİNAL KANAL HORMONLAR;
i. Gastrin
ii. Sekretin
iii. Kolesistokinin (eski adı ile Pankreozimin)
iv. Enterogastron
v. Parotin
vi. Enterokinin
vii. Somatostatin
viii. Gastrik İnhibitör Polipeptid (GIP)
ix. GHRELİN (Açlık hormonu)
Hormonların Sınıflandırılması
11. ADİPOZ DOKU HORMONU;
i.
Leptin: Tokluk hormonudur. Enerji dengesinin düzenlenmesinde rol
oynar.
12. DAMARLARI ETKİLEYEN DOKU HORMONLARI;
i. Bradikinin: Arterleri genişletir (vazodilatasyon).
ii. Serotonin (5-hidroksitriptamin/5-HT): Başlıca GI kanalda, Trombositlerde
ve MSS’de bulunur. Arteriollerin kasılmasını sağlar. Damar, solunum ve
sindirim kanalında düz kasları etkiler. Fazlası eksitasyon, azı ise depresyon
yapar.
iii. Histamin: Bronşial astıma neden olabilir. Allerjik şokta kan basıncını
düşürür. Kapiller damar geçirgenliğini artırır.
iv. Prostaglandinler: Çok yaygın bulunurlar. Vazodilatatör ve düz kasların
kontraksiyonunu sağlar.
Hipofiz Bezi Hormonları
• Hipofiz bezi, tüm endokrin sistem üzerine kontrol etkisini göstermektedir.
Gerçekten hipofiz bezi hormon salgılayan tüm diger bezlerin sevk ve idare
istasyonu olarak endokrin sistem içinde merkezi bir pozisyona sahiptir. Böyle
bir pozisyona sahip olmasından dolayı hipofiz bezine başkan bez adı verilir.
• Hipotalamus, nörosekret adı verilen hormonları aracılığı ile hipofiz bezi
üzerine etki ederek onun hormon salgılamasına neden olur. Hipotalamus
içerisinde bulunan çesitli merkezler önemli fonksiyonların regülasyonlarına
katılırlar.
• Bu merkezleri;
▫
▫
▫
▫
▫
Üremeyi ve belirli cinsel davranışların meydana gelmesini regüle eden merkezler,
Metabolizmayı regüle eden merkezler,
Besin alınmasını regüle eden merkezler,
Organların çesitli durumlara uyumunu sağlayan merkezler,
Su alınmasını ve su atılmasını regüle eden merkezler, olarak ifade etmek
mümkündür.
Hipofiz Ön Lop (Adenohipofiz) Hormonları
• Bu loptan çok sayıda önemli hormon
salgılanır. Bunlar, protein
yapısındadırlar.
•Ön lop, hipotalamus
bezinin kontrolü
altındadır.
Görsel Kaynak: Prof. A.C. Brown
Hipofiz Ön Lop (Adenohipofiz) Hormonları
1. ACTH (Adrenokortikotropik hormon): Salınımı hipotalamusdan salınan
Kortikotropin releasing faktör (CRF) kontrolü altındadır. Prohormon
şeklinde 39 amino asitten oluşur. Etkisi için 23 aminoasit gereklidir.
• Etkisi;
▫
▫
▫
▫
▫
Hedef organ böbrek üstü bezi korteksidir.
Steroid hormon miktarları artar.
Glikokortikoidlerin sentezi artar.
Böbreküstü bezinin askorbik asit miktarı azalır.
Protein sentezinin hızlanmasında rol oynar.
Hipofiz Ön Lop (Adenohipofiz) Hormonları
2. Somatotropin/Büyüme hormonu (STH – Growth hormone/GH):
Polipeptid yapısındadır. Salınımı hipotalamus’dan salınan Growth
hormon-Releasing Factor (GHRF)’ ün kontrolü altındadır.
• Taşıdığı amino asit sayısı bakımından türlere göre farklılıklar gösterir.
• İnsan büyüme hormonu 188, sığır büyüme hormonu 369, koyun
büyüme hormonu ise 191 amino asitten kurulmuştur.
• İnsan ve maymun GH, tek bir polipeptid zincirinden ibaret olduğu halde,
sığır ve koyunda iki zincirli bir yapı gösterir.
Hipofiz Ön Lop (Adenohipofiz) Hormonları
2. Somatotropin/Büyüme hormonu (STH – Growth hormone/GH):
• Etkisi;
▫
▫
▫
▫
▫
Vücutta mevcut tüm hücrelerde protein sentezini artırır.
Yağların mobilizasyonunu artırır ve kullanışlarına olanak sağlar (lipoliz).
Karbonhidrat kullanımını azaltır. İnsülin antagonistidir.
Ekstrasellüler kollajen ve kondroitin sülfat sentezini artırır.
Su dengesinde rol alır. Bir tarafdan tubuler sekresyonu artarken; K, Na ve Cl
retensiyonu meydana gelir.
▫ GİGANTİZM, AKROMEGALİ ve DWARFİZM.
Kaynak: Anonim
Kaynak: Koiran Geenit
Kaynak: Voorbij ve ark., 2011
Kaynak: AnimalEndocrinClinic
Hipofiz Ön Lop (Adenohipofiz) Hormonları
3. Tiroid Stimüle edici Hormon (TSH - Tireotropin): Glikoprotein yapısına
sahip bir hormondur. %8 oranında karbonhidrat bulunur. Salınımı
hipotalamusda sentezlenen Thyrotropin-Releasing Factor (TRH)’ün
kontrolü altındadır.
• Etkisi;
▫ Tiroid bezine etki yaparak bu bezden tiroksin (T ) ile triiodotironin (T )
hormonlarının salgılanmasını sağlamaktır.
▫ Bazal metabolimazyı hızlandırır.
▫ Kalp atışlarını hızlandırır.
▫ Sinir sistemi fonksiyonunu uyarır.
▫ Karaciğer glikojenini azaltır.
4
3
Hipofiz Ön Lop (Adenohipofiz) Hormonları
4. Folikül Stimüle Edici hormon (FSH): Glikoprotein yapısına sahip bir
hormondur. Salınımı hipotalamus’dan salınan Follicul Stimulating
Hormon-Releasing Factor (FRF) / GnRH’ün kontrolü altındadır.
• Etkisi;
▫ Erkeklerde testislerde spermatogenez üzerine,
▫ Dişilerde ovaryumlarda da folliküllerin gelişmesi üzerine etki eder.
Hipofiz Ön Lop (Adenohipofiz) Hormonları
5. Lüteinleştirici Hormon (LH): Glikoprotein yapısına sahip bir hormondur.
Salınımı hipotalamus’dan salınan Follicul Stimulating Hormon-Releasing
Factor (FRF) / GnRH’ün kontrolü altındadır.
• Etkisi:
▫ Erkeklerde testislerin testesteron,
▫ Dişilerde ise folliküllerin östrojen üretimi ve Corpus luteumun gelişmesi
yönündedir.
Hipofiz Ön Lop (Adenohipofiz) Hormonları
6. Luteotrop Hormon (LTH) (Laktotrop Hormon) / Prolaktin (PRL): Basit
bir peptid zinciri yapısına sahiptir. Hipotalamusdan salgılanan PRLH
kontrolü altındadır.
• Etkisi:
Östrojenlerle birlikte süt bezinin proliferasyonu
üzerine etki eder. Meme dokusunun gelişmesini
sağlar ve süt salgısını stimüle eder.
• Progesteron oluşumu için Corpus luteumu stimüle
eder ve salgısının sürekliliğini sağlar.
• Dişilerde laktasyonu başlatan hormondur.
• Güvercinlerde kursak oluşumunu uyarır.
• Analık / kuluçka iç güdüsü oluşumunu sağlar.
•
Kaynak: Pixabay
Hipofiz Orta Lop(Pars intermedia) Hormonları
• Melanosit stimüle edici hormon (MSH / Melanotropin / İntermedin /
Melanofor Hormon): α-MSH bütün türlerde aynıdır ve 13 amino asitten
meydana gelmiştir. β -MSH ise domuzda 18 amino asitten meydana
geldiği halde insanın ki N-terminal 4 amino asit kadar daha uzundur.
• Salınımı ışık uyarımı ile olur.
• Etkisi:
▫ MSH derinin pigmentasyonunu etkileyen hormondur.
▫ Balık, amfibia ve sürüngenlerde, pigment hücreleri içindeki pigment
granüllerinin dağılımını etkiler.
▫ Melanofor, iridofor.
▫ Melanosit
Hipofiz Arka Lop(Nöyrohipofiz) Hormonları
• Hipofizin arka lop diye adlandırılan kısmı (Nörohipofiz) pituisitler denen
ve hipotalamusdan buraya uzanan sinir lifçikleri ve bunların dallarında
destek vazifesi gören hücreler topluluğundan oluşur. Anterior lop gibi
glandular yapıda değildir.
• Vazopressin (Anti-diüretik hormon/ADH): Vazopressin’in yapım yeri,
hipotalamusda supraoptik nuklei denen bölgedir. Nonapeptid yapısında
olup, yapısında arginin bulunması nedeniyle bazik karakter taşır.
• Etkisi:
▫ İdrarı inhibe eder. Su geri emilimini artırır. Mineralokortikoidler ile birlikte.
▫ Kan basıncını yükseltir (adrenalinden zayıf ama daha uzun süre).
▫ Hücre dışı sıvısının Na içeriğini de kontrol altında bulundurur.
Hipofiz Arka Lop(Nöyrohipofiz) Hormonları
• Oksitosin: Oksitosin’in yapım yeri, hipotalamusda paraventriküler denen
bölgedir. Nonapeptid yapısında olup, 8. Pozisyondaki amino asit tür
spesifitesini belirler.
• Etkisi:
▫ Gebe uterusun kontraksiyonunu sağlar. Buna oksitoksik etki denir ve hamile
uterus kasını sıkıştırıcı etki yapar.
 Doğum sırasında bu etkisini gösterebilmesi için uterusun önceden östrojen
etkisine girmesi gerekir.
 Koitus sırasında da uterus kontroksiyonunu yaptırır.
▫ Oksitosin meme bezi kaslarında sıkışma yaparak süt akımını kolaylaştırır.
 Alveoller ve süt kanallarını çevreleyen myoepitel hücrelerin kasılmasını tetikler.
▫ Kan basıncını azaltılır.
Gastrointestinal Kanal Hormonları
a. Gastrin: Polipeptid yapıdadır. Pilorik mukozadan saşgılanır. Fundus
hücrelerinden aktif olarak HCl salgılanmasına neden olurlar.
b. Sekretin: Duedenumdan salgılanan polipeptid yapıda bir hormondur.
Pankreas salgısının hacmini ve bikarbonat düzeyini kontrol eder.
c. Kolesistokinin (Pankreozimin): Duedenumdan salgılanan polipeptid
yapıda bir hormondur. Safra kesesi (duktus koledokusa boşalmasını
sağlar) ve pankreas üzerine (enzimleri salgılatır) etkisi var.
f. Enterogastron: Polipeptiddir. Barsakdan salgılanır. Mide salgısını ve HCl
sekresyonunu inhibe eder
Gastrointestinal Kanal Hormonları
f. Parotin: Protein yapıdadır. Tükrük bezlerinden salgılanır. Dişlerin
kalsifikasyonunu kamçılar, serum Ca düzeyini düşürür, P düzeyini
yükseltir.
g. Enterokinin: Barsak mukozasından protein yapıda salgılanır. Jejenum ve
ileumdan barsak salgısı salgılanmasını hızlandırır ve salgının enzim
içeriğini yükseltir.
h. Somatostatin: Gastrin ve sekretini inhibe eder.
i. Gastrik İnhibitör Polipeptid (GIP): Duedenum ve jejenumdan salınır.
İnsulini uyarır.
j. Ghrelin: Başlıca mide ve duedenumda salgılanır. Açlık hormonudur.
Enerji dengesinin düzenlenmesinde rol alır.
Tiroid Bezi Hormonları
• Tiroid bezi, larinksin sonu ve trakeanın başlangıcının iki
tarafında ağ ve sol lobuluslar halinde bulunur.
• Triiyodotironin (T3) ve Tiroksin (T4): 3 ve 4 iyot
elementi taşıyan hormonlardır. Aminoasit (Tirozin)
yapısındadırlar.
▫ Normal koşullarda T3 sentezi, T4 sentezinin 1/3’ ü
kadardır.
▫ T4 etkisi yavaş ve uzundur.
▫ T3 etkisi hızlı ama kısa sürelidir.
Kaynak: MedCell Yale
Kaynak: Boundless
Triiyodotironin (T3) ve Tiroksin (T4) Biyosentezi
Tiroid Bezi Hormonları
• Tiroid hormonları dolaşım kanında plazma proteinlerine bağlı olarak
dolaşır.
• Kana çoğunlukla tiroksin geçer. Fakat gerek tiroid bezinde gerekse
diğer dokularda enzimatik bir reaksiyonlar tiroksinden bir iyot
ayrılarak triiyodotironin oluşturulur.
• Metabolik yönden asıl hormon etkisinin T3 tarafından yaratıldığı
düşünülmektedir.
• Yıkılım yolu deaminasyon ve dekarboksilayondur.
• Metabolitleri böbrek ve safra ile uzaklaştırılır.
Tiroid Bezi Hormonları
• Etkileri;
▫ Substratların mitokondrialara alınmasını, oksidasyonunu ve ATP oluşumunu
uyarır.
▫ Protein sentezini artırır/hızlandırır. Bu artış aynı zamanda enzim sentezi
artışı ile birlikte olur. Tiroid hormonları proten sentezinde artmaya neden
olarak dokuların büyümesine olanak sağlar, kemiklerin epifizlerinin de kısa
sürede kapanmalarına neden olurlar.
▫ Karbonhidrat metabolizmasının hemen bütün evrelerini etkiler. Glikoz
kullanımını artırır.
 Öncelikle glikojenolizisi artırır.
 Glikoneojenezisi artırır (Diabetes mellitus ilişkisi ???).
Tiroid Bezi Hormonları
• Etkileri;
▫ Lipid metabolizmasındaki sentez, mobilizasyon ve parçalanma evrelerininin
hepsini de etkiler. Bu etkiyi c-AMP üzerinden yapar. Kan kolesterolünü
düşürür.
▫ Pek çok enzimin sentezini artırır. Tiroid hormonları fazlalığına bağlı olarak
tiamin, riboflavin, kobalamin ve askorbik asit ihtiyacı artar.
▫ Karotenden vitamin A sentezi için gereklidir.
Tiroid Bezi Hormonları
• Kalsitonin (CT);
▫
▫
▫
▫
▫
Polipeptid yapıdadır. 32 amino asitten oluşur.
Folliküler arasında yer alan C-hücrelerinde sentezlenir.
Balıklar, amfibianlar, reptiller ve kuşlarda tiroid bezinden ayrı bulunur.
Serum Ca üzerine PTH ile zıt etkilidir.
Tiroid bezi tarafından kalsitonin salgılanması kandaki kalsiyum miktarına
bağlıdır.
▫ Kandaki kalsiyum iyonları fizyolojik sınırlar içerisinde bulunduğunda,
kalsitonin salgılanması çok azdır.
▫ Kan kalsiyum miktarı artartsa, kalsitonin sekresyonu önemli ölçüde yükselir.
Tiroid Bezi Hormonları
• Etkileri;
▫
▫
▫
▫
▫
Serum Ca seviyesine hızlı etkir ve kısa süren bir düşmeye neden olur.
Kanda Ca miktarı artarsa, sentezi artar.
Kemiklerde Ca artışını sağlar.
Kemiklerde mineral maddelerin mobilizasyonunu inhibe eder.
Hiperkalsemi önleyicidir.
• Yaşın artması ile kemik dokunun kalsitonine karşı reaksiyon yeteneği
azalır.
• Kanatlılarda, kalsitoninin yumurtlama dönemindeki etkinliği düşüktür.
Paratiroid Bezi Hormonları
• Paratiroid bezi, tiroid bezinin arka yüzeyinde yer alır. Dört küçük
yumurta biçimindedir.
• Parathormon/Paratiroid Hormon (PTH);
▫ Tek zincirden ibaret, sistin içermeyen peptid yapılı bir hormondur.
▫ Aminoasit sırası hayvan türlerine göre farklılık gösterir.
▫ PTH tarafından regüle edilen başlıca madde Ca2+’ dur ve Ca2+ tek başına
PTH salınımını kontrol eder.
▫ Kalsiyum ve fosfor metabolizmasını etkiler.
▫ Böbrek, kemik ve mide-barsak kanalını etkiler.
Paratiroid Bezi Hormonları
• PTH görevleri;
▫ Böbrek üzerine etkisi: Fosfat, potasyum, kalsiyum ve hidrojen iyonlarının
atılmasını kontrol eder.
▫ Kemikler üzerine etkisi: Kemiklerin kalsiyum transportu üzerine doğrudan
etkilidir. Kalsiyum fosfatın kemiklerden ayrılmasını sağlar.
▫ Mide-barsak kanalına etkisi: Vitamin D sentezini artırarak kalsiyum
emilimini kolaylaştırır.
• İyonize kalsiyumun kandaki miktarı, negatif feed-back yoluyla PTH
salınımını kontrol eder.
Pankreas Hormonları
1. İNSÜLİN
• Pankreasın langerhans adacıklarının β-hücreleri
tarafından salgılanır.
• 21 amino asitli A-zinciri, 30 amino asitli B-zinciri
ve 31 amino asitli C-peptid zincirinden proinsulin
şeklinde sentezlenir.
Kaynak: Library.Med.Utah
• Aktif şeklinde C-peptid zinciri yoktur.
Kaynak: Annals
Pankreas Hormonları
Kaynak: Diapedia
Kaynak: Usmle
Video Link: Youtube
Pankreas Hormonları
• İNSULİN Etkileri;
▫ Hücre geçirgenliği üzerine etkisi: Glikoz moleküllerinin hücre içine
alınmasını sağlar. Karaciğer, kas, sinir ve yağ dokusu gibi insüline bağımlı
organlarda monosakkatirlerin, amino asitlerin ve yağ asitlerini alınması
insülin tarafından artırılır.
▫ Karbonhidrat metabolizması üzerine etkisi: Glikoliz ve pentoz fosfat yolu
ile glikozun yıkılımını sağlayarak gösterir. Kilit enzimleri aktive veya inhibe
ederek etki gösterir. (Aktive: Heksokinaz (??) ve üzerinden analoğu
Glikokinaz, Fosfofruktokinaz-1 (PFK-1), pirüvat kinaz; İnhibe:
piruvatkarboksilaz, fosfoenolpirüvat karkoksikinaz, F-1,6-di Paz)
Pankreas Hormonları
• İNSULİN Etkileri;
▫ Lipid metabolizması üzerine etkisi: Yağ asitlerinin sentezini artırarak
gösterir. İnsülin glikolizdaki kilit enzimleri aktive ederek glikozun yıkılımını
sağlarken bunun ürünü olan asetil-CoA’lar fazla miktarda sentez edilmiş
olunur. Böylece yağ asidi sentezide hızlanmış olur. Serbest yağ asitlerini
trigliseritler şeklinde depo eder. Böylece ketozisde engellenir.
▫ Protein metabolizması üzerine etkisi: Amino asitlerin hücre içine
alınmasındaki artış ve hücre membranı permeabilitesindeki yükselişin bir
sonucu olarak meydana gelir. Doğrudan da, mRNA sentezindeki artış ve
amino asitlerin hücre proteinlerine girişlerinde artış olur.
• Yetersizliğinde;
▫ Diabetes mellitus
Pankreas Hormonları
2. GLUKAGON: Pankreasın Langerhans adacıkları α-hücreleri tarafından
salgılanır. İnsüline ters etki eder. Kan glikoz düzeyi yükseltir. 29 amino
asitten oluşan bir hormondur.
• Etkileri:
▫ Glikoneojenezdeki kilit enzimleri (pirüvat karboksilaz, fosfoenolpirüvat
karboksikinaz, früktoz-1,6-difofastaz, glikoz-6-fosfataz) aktive eder.
▫ Glikojenolizdeki etkisini ise, adenilat siklaz’ı aktive etmek cAMP
oluşumunu çoğaltmak ve protein kinaz’ı aktive ederek, fosforilaz b ve
fosforilaz a’ yı aktif hale geçirmek suretiyle yapar.
▫ Yağ asitlerinin mitokondrialara alınması ve bunların yıkılması glukagon ile
stimüle edilir.
Glandula suprarenalis / Adrenal Bez
• Gelişim, fonksiyon ve morfoloji yönünden birbirinden farklı iki endokrin
bezden yapılmıştır.
Kaynak: Wikimedia
Adrenal Medulla
• Adrenal medulla ile sempatik sinirlerin kökeni aynıdır ve birlikte görev
yaparlar. Bu nedenle sempatiko-adrenal sistem denir.
• Katekolaminleri salgılayan hücreler, değişikliğe uğramış sempatik sinir
hücreleridir.
• Medulladan % 80 oranında epinefrin salgılanır. Sempatik sinir uçlarından
salgılanan ise çoğunlukla norepinefrindir.
TİROZİN
• Her iki hormonunda ön maddesi ..............dir.
Adrenal Medulla
Katekol
Norepinefrin
Dopamin
Epinefrin
Dopa karboksilaz
(Piridoksal fosfat)
Tirozin
Tirozin hidroksilaz
L-Dopa
(3,4-dihidroksi fenilalanin)
Dopamin
(3,4-dihidroksifeniletilamin)
Epinefrin
Fenil etanolamin
N-metil transferaz
(S-adenozil metiyonin ile metilasyon)
Norepinefrin Dopamin-β-hidroksilaz
(Askorbik asit)
Adrenal Medulla
• Katekolaminlerin salınımının kontrolü;
▫ Dinlenme halindeyken çok düşüktürler. Sempatik sistem aktive edilince sentezleri
ve salgılanmaları artar. Adrenalin etkisi 3 dakika kadardır. Karaciğerde inaktif edilir.
▫ Sistemin uyarılmasında reseptörler rol oynar. Bunlar arasında glikoz reseptörleri,
termoreseptörler, baroreseptörler yer alır. Uyarılan reseptöre göre salınacak
hormon belirlenir.
▫ Fight or Flight Response
▫ Arteria carotis basınç reseptörleri uyarılınca norepinefrin salınımı tetiklenir.
▫ Katekolamin sentezi, sempatik sinirler ve glikokortikoidlerce düzenlenir.
▫ Tirozin hidroksilaz’ı sinirler ve az olarak glikokortikoidler etkiler.
▫ Dopamin-β-hidroksilaz aktivitesi hem sinirler hem glikokortoidlerce regüle edilir.
▫ Fenil etanol amin N-metil transferaz aktivitesi ise daha çok glikokortikoidler
tarafından düzenlenir.
Adrenal Medulla
• Etkileri;
▫ Kan glikoz seviyesindeki her ani düşüş adrenalin salgısını artırır ve
glikojenolizis tetkilenir. İnsulin antagonistidir. Noradrenalin bu etkisi
önemsizdir.
▫ Adrenalin dokularda metabolik hızı ~ % 30 artırır. Noradrenalin bu etkisi
önemsizdir.
▫ Kalp atışlarının frekansı ve kan basıncı yükselir. Pupillar genişler.
▫ Düz ve çizgili kas tonusu ve kasılmalarını artırır.
▫ Bronşların genişlemesi ile akciğerlerin hava alma kapasitesi yükselir.
▫ Deride kan dolaşımı ve ter oluşumu artar.
▫ Adrenalin ve noradrenalin lipolizi artırır. Kalp kası enerjisinin çoğunu yağ
asitlerinden sağlayabilir.
Adrenal Korteks
• STEROİD türevi hormonlar sentezlenir ve salgılanır.
• En önemli 4 tanesi Kortizol, kortikosteron, kortizon ve aldosteron’ dur.
• Karbonhidrat ve protein metabolizması ile elektrolit dengesinde geniş
etkileri vardır.
• Sınıflandırılmaları
▫ MİNERALOKORTİKOİDLER: İnorganik metabolizmayı regüle eden
hormonlardır.
▫ GLİKOKORTİKOİDLER: Karbonhidrat, lipid ve protein metabolizmasını
etkileyen hormonlardır.
▫ 21 C atomuna sahiptirler.
Steroid Halka
Sistemi
Zona fasciculata
Sitokrom
P450ssc (kolesterol
desmolaz)
P450c21
P450c11
3β-Hidroksisteroid
dehidrogenaz /
Δ5-4 izomeraz
P450c17
(17α-hidroksilaz)
11β-Hidroksisteroid
dehidrogenaz
P450c11
3β-Hidroksisteroid
dehidrogenaz /
Δ5-4 izomeraz
P450c21
Zona glomerulosa
P450c21
Sitokrom
P450ssc (kolesterol
desmolaz)
P450c11
3β-Hidroksisteroid
dehidrogenaz /
Δ5-4 izomeraz
Aldosteron sentez
Zona reticularis
Sitokrom
P450ssc (kolesterol
desmolaz)
3β-Hidroksisteroid
dehidrogenaz /
Δ5-4 izomeraz
P450c17
(17α-hidroksilaz)
Sülfotransferaz
P450c17
(17,20 liyaz)
Steroid sülfataz
Androjen & Östrojen
Biyosentezi
5α-Redüktaz
17β-hidroksisteroid
dehidrogenaz
Aromataz
3β-Hidroksisteroid
dehidrogenaz /
Δ5-4 izomeraz
Fötal Karaciğer ve
Plasentada
3β-Hidroksisteroid
dehidrogenaz /
Δ5-4 izomeraz
17β-hidroksisteroid
dehidrogenaz
17β-hidroksisteroid
dehidrogenaz
Aromataz
Steroid hormon biyosentezinde görev alan primer enzimler
Adı
Aktivitesi
Primer ekspresyon yeri
Kolesterolun mitokondri içine alınmasını uyarır.
Plasenta ve beyin hariç tüm steriodojenik dokular
Kolesterol-20,23-dezmolaz
Steriodojenik dokular
3β-hidroksisteroid dehidrogenaz
Steriodojenik dokular
P450c11
11β-hidroksilaz
Sadece zona fasciculata ve zona reticularis’ de
P450c17
İki aktivitesi var: 17α-hidroksilaz and 17,20-liyaz
Steriodojenik dokular
P450c21
21-hidroksilaz
Zona reticularis’ de yok
Aldosteron sentaz
18α-hidroksilaz
Sadece zona glomerulosa’ da
Estrojen sentetaz
Aromataz
Gonadlar, beyin, adrenal bez, adipoz doku, kemik
17β-hidroksisteroid dehidrogenaz tip 3
17-ketoredüktaz
Steriodojenik dokular
Sülfotransferaz
Sülfotransferaz
Karaciğer ve adrenal bezler
5α-redüktaz
Steriodojenik dokular
Steriodojenik akut regülatör protein
desmolaz, P450ssc
3β-hidroksisteroid dehidrogenaz tip 1
5α-redüktaz tip 2
Adrenal Korteks
• MİNERALOKORTİKOİDLER;
• Korteksin dış tabakasından sentezlenir. En etkili hormonu Aldosteron’
dur. Bunun % 5’i kadar etkili bir diğer hormonda 11deoksikortikosteron’ dur.
• Bu hormonlar elektrolit ve su metabolizmasını etkileyen kortikoid’lerdir.
• Aldosteron’un sentez ve salgılanması;
▫ Başlıca Na+ ve K+ iyonlarına bağlıdır. Na+ iyonları konsantrasyonun azalması
veya K+ iyonları konsantrasyonunun artması ile aldosteron sekresyonu artar.
▫ Aldosteron salınımı ayrıca kan basıncınıda bağlıdır. Kan basıncının azalması
ile sentezi uyarılır ve kan basıncını yükseltir (Renin-anjiyotensin-aldosteron
sistemi üzerinden).
Adrenal Korteks
• Etkileri;
▫ Sodyumun aktif taşınmasını artırır.
▫ Böbrek tubuluslarından Na’un kana geri emilimini sağlar. Na emilmesi
ozmotik basınca neden olacağından aynı oranda su da geri emilir.
▫ Elektrokimyasal dengenin korunması için tubuluslardan Na+ geri emilimi ile
birlikte K + ve H + iyonları tubul sıvısına verilir.
▫ Ter bezlerinden, tükürük bezlerinden ve barsak bezlerinden Na+ ekstrekte
edilmesini azaltır. Yetersizliğinde Na+ çıkarılması artar.
▫ Sıcağa karşı da aldosteron önemlidir. Çünkü aşırı terleme neticesinde aşırı
Na kaybının önlenmesinde görev alır.
Renin-Anjiyotensin-Aldosteron Sistemi
Kaynak: Aria Rad 2006
Adrenal Korteks
• GLİKOKORTİKOİDLER
• Korteksin orta ve iç tabakalarından salgılanırlar. Glikoneojenezisi stimüle
ettikleri için bu ismi almışlardır.
• En önemli temsilcileri;
▫ 17-hidroksikortikosteron/kortizol/Hidrokortizon,
▫ Kortikosteron,
▫ 17-hidroksi-11-dehidrokortikosteron/kortizon’ dur.
Adrenal Korteks
• Etkileri;
▫ Karbonhidrat Metabolizması;
 Glikoneojeneziste anahtar rolü oynatan enzimleri stimüle ederler. Özellikle
aminoasitler üzerinden artırır ve glikojen depolanmasına yol açarlar. Glikozun
periferde kullanılmasında bir azalma meydana getirir.
▫ Lipid Metabolizması;
 Sağlıklı hayvanlarda dışardan alımı lipogenezisi artırır.
Adrenal Korteks
• Etkileri;
▫ Protein Metabolizması;
 Kortizol direkt olarak karaciğerde protein sentezini artırıcı etki gösterir. Fakat
kas, lenfoid ve diğer dokularda, amino asit taşınmasındaki azalmadan dolayı
protein sentezini inhibe eder.
 İskelet kaslarında ve diğer bazı dokularda protein yıkılması teşvik edilir.
 Mideden HCl ve pepsinojen, pankreastan da tripsinojen salınımını artırlar.
▫ Yangı önleyici ve immun sisteme etkisi;
 Kapillar damarların geçirgenliğini azaltmak ve lizozomların membranlarını
stabilize etmek süretiyle yangısal olayları inhibe ederler.
 Kemiklerde Ca mobilizasyonunu sağlarlar.
 Fazla miktarda sentez edilmeleri ve uzun süre etki etmeleri immunsupresyona
neden olur, lenfositlerde RNA ve protein sentezi azalır.
Gonadal Hormonlar
• Gonadlarda hormon üretimi, özellikle intersitisyel hücreler tarafından
yapılır.
• Dişilerde geçici bir süre için hormon üretim yeri olarak korpus luteum ve
plasentada görev yapar.
• Cinsiyet hormonları ayrıca adrenal korteksdende sentez edilebilir.
• Cinsiyet hormonlarının sentezi gonadotropinler tarafından uyarılır.
• Cinsiyet hormonlarının HEPSİ STEROİD yapıdadır. Birbirileri ve
böbreküstü bezi korteks hormonları ile yakından akrabalık gösterirler.
Bunlar organizmada ortak metabolizma yollarına sahiptirler. Bu nedenle
hem erkek hem dişi cinsiyet hormonları her iki cinsiyettede birlikte
bulunabilir.
Gonadal Hormonlar
• Tüm steroid hormonlarının sentezinde progesteron anahtar maddedir.
• Sadece ovaryumlarda değil hem adrenal bez hemde testislerde bulunur.
Bu organlarda diğer hormonlar için ara metabolit konumundadır.
• Androjenler, hem progesteron ile korteks hormonlarının yıkılması
sırasında hemde östrojenlerin sentezi sırasında ara ürün olarak ortaya
çıkarlar.
▫ Bu nedenle az miktarlarda da olsa, testisler dışında böbreküstü korteksinde
ve ovaryumlarda da bulunur.
• Androjenler 19 C, östrojenler ise 18 C atomuna sahiptirler.
Ovaryum Hormonları
• FSH’un etkisi altında, folliküllerin büyümesi sırasında ovaryumda
östrojenik hormonlar sentez edilir. Ayrıca Corpus luteumda da
progesteron sentez edilir.
• ESTROJENLER
▫ Ovaryumun Theca granulosa hücreleri tarafından sentez edilirle.
▫ Böbrek üstü bezi hücrelerinden, testislerden ve gebelik sırasında
plasentadan da sentezlenir.
▫ En etkili formu estradiol-17β (E2)’ dır. Diger ürünler ise, estron (E1) ve
estriol (E3)’dür.
▫ İnaktivasyonları karaciğerde gerçekleşir. İdrar ve dışkı ile esterleri şeklinde
atılır.
Ovaryum Hormonları
• ESTROJENLER
▫ Estradiol, aktif ve her zaman bulunan formdur.
▫ Estriol başlıca plasentadan sentezlenir.
▫ Estron en az bulunandır. Özellikle karsinojen olarakda bilinir. Hastalık ve
sağlık durumu ile yakından ilgilidir. Estron sülfat formu uzun ömürlüdür ve
gerektiğinde estradiole dönüşmek üzere rezervuar olarak tutulur.
Postmenopozal kadınlarda hakim forumdur.
▫ Estron sülfat, inek, at, eşek, domuz ve keçilerde gebelik tayini ve ileri
gebelik dönemlerinde fötusun canlılığın araştırılması amacıyla kullanılabilir.
Ovaryum Hormonları
• Etkileri:
▫ Östrojenlerin genital etkisi RNA ve protein sentezini stimüle etmek suretiyle
dişi genital organlarının gelişmesini sağlar.
▫ Ekstragenital olarak da progesteron, prolaktin, glukokortikoidler, insülin ile
birlikte meme bezinin gelişmesini sağlarlar.
▫ Kas, karaciğer ve böbrek üzerine hafif anabolizan etkilidirler.
▫ Dişilerde sekunder cinsiyet belirtilerinin gelişmesini sağlarlar. Kastrasyondan
sonra erkeklerde lipid anabolizanı olarak etki eder.
▫ Çabuk büyüyen dokularda ve erkek üreme organlarında, mitoz olayını
engelleyen bir etki gösterirler. Bu nedenle prostat kanserinde tedavi
amacıyla kullanılırlar.
▫ Kanda düzeylerinin artması, hipotalamusu etkileyerek FSH salınımını azaltır,
LH salgılanmasını artırır.
Ovaryum Hormonları
• GESTAGENLER
▫ En önemli üyesi Progesteron’dur. Gestagenlerin organizmadan atılma ürünü ise
Pregnandiol’dür. İdrarla atılır.
▫ Progesteron Corpus luteum’ da sentez edilen ve gebeliğin devamını sağlayan bir
hormondur.
▫ Bunun dışında adrenal bezden de sentezlenir. Androjenler ve estrojenlerin ön
maddesidir.
▫ Etkisi:
 Progesteronun birinci etkisi gebeliğin devamını sağlamaktır.
 Progesteron östrojenler tarafından hazırlanmış olan uterus mukozasına döllenmiş
yumurtanın yerleşmesi için gerekli ortamı oluşturur. Progesteronun yetersiz salgılanması
durumunda, embriyonun beslenmesi için uterus mukozası gerekli koşulları yerine getiremez.
 Progesteron tarafından follikül hormonunun (FSH) etkisi inhibe edilir. Salgılanmasını LH
tetikler.
Ovaryum Hormonları
• RELAKSİN
▫ Dişilerde ovaryumlar (corpus luteum) ve plasentadan salgılanır.
▫ Gebeliğin devamı için gereklidir
▫ Gebelik sırasında ileosakral eklemi ve simfizisi genişletir. Doğumu
kolaylaştırır.
▫ Köpeklerde gebelik teşhisi için kullanılır.
▫ Erkeklerde prostatdan salgılanır. Sperm motilitesi için önemlidir.
Ovaryum Hormonları
• İNHİBİN
▫
▫
▫
▫
Polipeptid yapısındadır.
Ovaryumlarda granulosa hücrelerinde; testislerde sertoli hücrelerinde
sentezlenir.
FSH salınımını inhibe eder ve gonadlarda parakrin fonksiyonları aktive eder.
Kısraklarda Granulosa Hücre Tümör’ lerinin teşhisinde kullanılır.
Ovaryum Hormonları
CL
F
Kaynak: Prof. Dr. Erol ALAÇAM
Ovaryum Hormonları
Kaynak: Prof. Dr. Erol ALAÇAM
Ovaryum Hormonları
•
ANTİ-MULLERİAN HORMON (AMH)
▫
▫
▫
▫
▫
▫
Protein yapıda hormondur.
Ovaryumlarda granulosa hücrelerinde; testislerde sertoli hücrelerinde
sentezlenir.
Düzeyleri düşüktür.
Sağlıklı kısraklarda östrus siklusu veya gebelik süresince düzeyleri değişmez
(< 1 ng/mL).
Kısraklarda özellikle inhibin ile birlikte Granulosa Hücre Tümör’ lerinin
teşhisinde kullanılır. Kan düzeyleri belirgin şekilde artar (genellikle > 25
ng/mL).
Bu gibi tümörlerde inhibin ve testosteronun yanıltıcı sonuçlar
verebildiğinden AMH daha duyarlı bir testtir.
Testis Hormonları
• ANDROJENLER
▫ Androjenler, erkeklerde testislerden Leydig interstisiyel hücreleri tarafından
sentez edilen 19 C atomlu steroidlerdir.
▫ Bunlara androjenik hormonlar denilmesinin nedeni mutlaka biyolojik
aktivite göstermelerinden ileri gelmemektedir. Daha ziyade 19 karbonlu
steroid maddeler sınıfına girmelerinden dolayıdır.
▫ Androjenlerin başlıca etkili örneklerini, Testosteron (17 β-hidroksi-androst4-en-3-one) ve Androsteron (Androst-4-ene-3,17-dione) oluşturur.
▫ Bunlar, Leydig hücrelerinde, 17-hidroksiprogesterondan meydana gelirler.
Testis Hormonları
• Etkileri;
▫ Erkek cinsiyet organlarının gelişmesini sağlar.
▫ Ekstragenital etki ise protein biyosentezini stimüle etmek suretiyle
anabolizan görev yapmasıdır.
▫ İkincil erkek özelliklerinin ortaya çıkmasını sağlar.
▫ Testesteron’un etki biçimi, daha ziyade hücre içerisinde protein sentezini
artırıcı yönde olmaktadır. Testosteron bu etkisini hücrenin nükleusunda
DNA dan RNA sentezini yani transkripsiyon olayını artırmak suretiyle
yapmaktadır.
Epifiz Hormonlar (Pineal Bez)
•
•
•
•
•
Epifiz bezinin birçok üreme olaylarının kontrolüne katkıda bulunan bir
ya da daha çok hormon salgıladığı bu gün için kanıtlanmıştır.
Bu bez hücreleri melatonin hormonu salgılar ve melatoninin tek sentez
yeridir.
Sentez serotonin üzerinden olur ve miktarı gündüz yüksek, gece
düşüktür.
Işık şiddeti ve süresi bezdeki serotonin miktarını değiştirir.
Melatonin miktarı ise serotonin ritminin tersi yönündedir. Yani sentezi
gündüz az, gece çoktur.
Epifiz Hormonlar (Pineal Bez)
•
Etkisi:
▫ Melanositler içindeki melanin granüllerinin dağılımından çok birikimini
stimüle ederler. Amfibianlardaki MSH etkisinin tersi bir etki gösterirler.
Derinin açık renkli olmasını sağlar.
▫ Melatonin sentezindeki değişimler, hipotalamus-hipozid-gonad sistemine
gün uzunluğu hakkında bilgi verir. Hassas ve karmaşık bir biyolojik saat
gibidir. Dış ortam ışığını sinirsel bir aktiviteye dönüştürür.
▫ Üreme olayında rolü vardır. Özellikle mevsime bağlı poliöstrük veya
monoöstrik hayvanlarda.
▫ Epifiz, memeli organizmasında melatonin sentezleyen ve hipofizin
luteinizan hormon salgısını engelleyen yegane yapıdır.
Diğer Hormonlar
•
İNSULİN BENZERİ BÜYÜME FAKTÖRÜ (IGF-1)
▫
▫
▫
▫
▫
▫
Yapısal olarak insuline benzer.
Karaciğerde sentezlenir.
Sentezi ve salınımı büyüme hormonu (GH) tarafından stimüle edilir.
Yavrularda gelişme ve büyüme; yetişkinlerde anabolik etkilidir.
Kedi ve köpeklerde GH sekresyonu ve aktivitesinin indirekt
değerlendirilmesinde kullanılır.
Dwarfizm ve Agromegali teşhisinde kullanılabilir.
Diğer Hormonlar
•
ERİTROPOETİN (EPO)
▫
▫
▫
▫
▫
Böbrekler tarafından salgılanır.
Glikoprotein yapıdadır.
Eritropoezisi kontrol eder.
Kemik iliğinde eritositler için bir sitokindir.
Etkisi:




Kemik iliğinde proeritroblastları sayıca artırır.
RNA sentezini uyarır.
Demirin perifer kanda hemoglobine katılmasını uyarır.
Anjiyojenezisi uyarır.
Diğer Hormonlar
•
PROSTAGLANDİNLER (PG)
▫
▫
Araşidonik asitten sentezlenirler.
En az 6 adet birincil prostaglandin varlıgı gösterilmiştir. Bunlara PGE1, PGE2,
PGE3, PGF1α, PGF2α ve PGF3α, adları verilmistir.
Etkisi:
▫





Kuvvetli damar genişleticisidirler.
Düz kasların özellikle uterusun düz kaslarının kontraksiyonunu temin ederler.
Kalp kasının verimini artırırlar ve bronşların genişlemesini sağlarlar.
Epinefrin, norepinefrin, glukagon ve ACTH ile yağ asitlerinin adipoz dokudan
göçü konusunda antogonist etkiye sahiptir.
Termoregülator etkileri vardır.
Diğer Hormonlar
•
PREGNANT MARE SERUM GONADOTROPİN (PMSG)
▫
▫
▫
▫
Equine koriyonik gonadotropin (eCG) olarakda bilinir.
Gebe kısraklarda koryondan salgılanır.
Kısraklarda gebeliğin 40 - 130. günleri arasında sentezlenir.
Bu tarihlerde gebelik teşhisi için kullanılabilir.
Kaynaklar
•
•
•
•
Ası. T. 1999. Tablolarla Biyokimya, Cilt 2
EclinPath. http://www.eclinpath.com/
Nationwide Specialist Laboratories. http://thehormonelab.com/
Pineda M, Dooley MP. McDonald's Veterinary Endocrinology & Reproduction 5th Ed.
2002. Wiley-BlackWell
• Prof. Dr. Erol ALAÇAM. Ders Notları (Teşekkürlerimle).
• Sözbilir Bayşu N, Bayşu N. 2008. Biyokimya. Güneş Tıp Kitapevleri, Ankara
• Voorbij AM et al. A contracted DNA repeat in LHX3 intron 5 is associated with
aberrant splicing and pituitary dwarfism in German shepherd dogs. PLoS One.
2011;6(11):e27940.
Sorular
• Aşağıdakilerden hangi hormonun yapısında iyot bulunur ?
a- Estradiol b- İnsulin c- Tiroksin d- ACTH e- Sekretin
• Aşağıdaki hormonlardan hangisi meme dokusunun gelişmesini sağlar ve
süt salgısını stimüle eder ?
a- Testosteron b- Prolaktin c- Somatotropin d- IGF-1 e- İnsulin
• Kalsiyum metabolizmasında görev alan hormon aşağıdakilerden
hangisidir ?
a- Tiroksin
b- Sekretin c- PTH
d- Glukagon e- Kortizol
Cevaplar: Sırası ile; c, b ,c
Sorularınız ?
Bir sonraki konu;
Metabolizmaya giriş
Download