ÖZET Yüksek Lisans Tezi ÖZEL GEOMETRİYE SAHİP CİSİMLERİN KIZILALTI IŞIMALARININ MODELLENMESİ Senem GÜCÜYENER ZALOĞLU Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Fizik Mühendisliği Anabilim Dalı Danışman: Doç. Dr. Hüseyin SARI Hava araçları, motorlarının ve egzoz gazlarının sahip oldukları yüksek sıcaklıktan ötürü kızılaltı güdümlü füzeler için önemli hedefler olmaktadır. Yayılan ışımanın değeri ise kızılaltı imza olarak adlandırılmakta; hedefin kendi ısı kaynaklarıyla oluşturduğu ve bulunduğu ortamdaki güneş, yer, gökyüzünden yayılıp hedef üzerinden yansıyan ışımaların toplamından oluşmaktadır. Kızılaltı imzanın belirlenmesi güdümlü füzelerin ve karşı tedbir sistemlerinin geliştirilmesi için önemlidir. NIRATAM (Nato Infrared Air Target Model) yazılımı hava araçlarının 2-25 µm aralığındaki kızılaltı ışımalarını modellemektedir. Bu çalışmada, kızıaltı ışımanın özellikleri, kızılaltı bögede çalışan dedektörler, ışıma kaynakları hakkında bilgi verilmiş ve NIRATAM yazılımının çalışma yöntemi açıklanmıştır. F-5 jet uçağı kızılaltı ışımasının, dalgaboyuna, görüş açısına, uçuş ve ortam koşullarına göre değişimi NIRATAM yazılımından elde edilen sonuçların literatür bilgileriyle karşılaştırılmasıyla analiz edilmiştir. Mart 2010, 79 sayfa Anahtar Kelimeler: Elektromanyetik spektrum, kızılaltı bölge, Planck Yasası, siyah cisim ışıması, NIRATAM, egzoz izi ışıması, arkaplan ışıması. i ABSTRACT Master Thesis MODELING OF INFRARED RADIATION FROM TARGETS WHICH HAVE A SPECIAL GEOMETRY Senem GÜCÜYENER ZALOĞLU Ankara University Graduate School of Natural and Applied Sciences Department of Physics Engineering Supervisor: Assoc. Prof. Dr. Hüseyin SARI Since air vehicles have very high motor and exhaust plume temperature, they are very obvious targets for IR guided missiles. The total IR radiation of such a target which is called infrared signature is sum of its own IR sources and IR radiation coming from sun, ground, sky and reflected from the target. Calculation of the IR signature is important for development of the guided missiles and the countermeasures systems. NIRATAM (Nato Infrared Air Target Model) calculates the IR Radiation of air vehicle between 225 µm wavelengths. In this thesis, features of IR radiation, detectors operating at IR region and IR sources are described. In addition, the application of NIRATAM is also described. IR radiation calculations are made by using F-5 jet aircraft model. The IR radiation results obtained from NIRATAM for different environmental conditions, flight conditions, aspect angles and wavelength are analized by comparing with the literature. March 2010, 79 pages Key Words: Electromagnetic spectrum, infrared region, Planck Law, blackbody radiation, NIRATAM, exhaust radiation, background radiation ii TEŞEKKÜR Çalışmalarımı yönlendiren, araştırmalarımın her aşamasında bilgi ve önerilerini esirgemeyen, Ankara Üniversitesi Fizik Mühendisliği Bölümünden danışman hocam sayın Doç. Dr. Hüseyin SARI’ya teşekkürlerimi sunarım. Çalışmalarım süresince önemli katkılarda bulunan Roketsan A.Ş.’deki değerli çalışma arkadaşlarıma teşekkür ederim. İkinci ailem olan; Berrin ZALOĞLU’na, Veli ZALOĞLU’na ve Melike ZALOĞLU’na manevi desteklerinden dolayı teşekkür ederim. Beni bu günlere getiren değerli annem Gülşen GÜCÜYENER ve babam Mehmet GÜCÜYENER’e bana olan güvenlerinden dolayı şükranlarımı sunarım. Sevgili kardeşlerim Gizem GÜCÜYENER ve Serdar GÜCÜYENER’e benim için her zaman mutluluk kaynağı olup, moral verdikleri için teşekkür ederim. Tez çalışmamın tamamlanmasında en büyük katkıya sahip olan biricik eşim Emrah ZALOĞLU’na, birçok fedekarlıklar göstererek, her konuda yardımlarını hiç esirgemediği ve desteğiyle beni ayakta tuttuğu için teşekkür ederim. Senem GÜCÜYENER ZALOĞLU Ankara, Mart 2010 iii İÇİNDEKİLER ÖZET................................................................................................................................. i ABSTRACT ..................................................................................................................... ii TEŞEKKÜR ...................................................................................................................iii SİMGELER DİZİNİ……………………………………………………………………v ŞEKİLLER DİZİNİ…………………………………………………………………....vi ÇİZELGELER DİZİNİ ...............................................................................................viii 1. GİRİŞ ........................................................................................................................... 1 2. KAYNAK ÖZETLERİ ............................................................................................... 3 2.1 Elektromanyetik Dalgalar ........................................................................................ 3 2.2 Elektromanyetik Spektrum ...................................................................................... 5 2.3 Radyometrik Terminoloji......................................................................................... 7 2.3.1 Radyometrik akı ..................................................................................................... 8 2.3.2 Radyometrik şiddet ................................................................................................ 8 2.3.3 Işınım girişi/yayılımı .............................................................................................. 9 2.3.4 Radyometrik ışınım.............................................................................................. 10 2.4 Kızılaltı Bölge .......................................................................................................... 10 2.4.1 Kızılaltı bölgenin özellikleri ................................................................................ 10 2.4.2 Kızılaltı bölgenin kullanım alanları.................................................................... 12 2.5 Siyah Cisim Teorisi ................................................................................................. 13 2.6 Atmosferik Sönümleme .......................................................................................... 16 2.7 Kızılaltı Dedektörler ............................................................................................... 20 2.7.1 Dedektör parametreleri ....................................................................................... 20 2.7.2 Foton dedektörler ................................................................................................. 23 2.8 Kızılaltı Işıma Kaynağı Olarak Arkaplan ............................................................ 25 2.8.1 Güneş ışıması ........................................................................................................ 26 2.8.2 Yeryüzü ışıması .................................................................................................... 28 2.8.3 Gökyüzü ışıması ................................................................................................... 29 2.8.4 Yıldızlar ve gezegenler ......................................................................................... 31 2.9 Kızılaltı Işıma Kaynağı Olarak Hava Araçları .................................................... 33 3. MATERYAL ve YÖNTEM...................................................................................... 38 3.1 NIRATAM Yazılımının Çalışma Yöntemi ........................................................... 38 3.1.1 NIRATAM yazılımın girdi parametreleri ......................................................... 39 3.1.2 NIRATAM yazılımın veri ve çıktı biçimi ........................................................... 43 3.2 NIRATAM Yazılımı ile Siyah cisim Işınım Eğrilerinin Oluşturulması ............. 44 4. BULGU ve YORUMLAR ......................................................................................... 46 4.1 Hedef Işımasının Hız, Görüş Açısı ve Motor Moduna Bağlı Değişiminin ......... 46 4.2 NIRATAM Yazılımı ile Modellenmesi .................................................................. 46 4.2.1 Hedef hızının kızılaltı ışımaya etkisinin incelenmesi ........................................ 46 4.2.2 Yönelim açısının kızılaltı ışımaya etkisinin incelenmesi ................................... 48 4.2.3 Yükseliş açısının kızılaltı ışımaya etkisinin incelenmesi ................................... 50 4.2.4 Motor modunun kızılaltı ışımaya olan etkisinin incelenmesi........................... 55 4.2.5 Dalga boyuna bağlı olarak yüzey ve egzoz izi ışımasının değişimi .................. 61 4.3 Yansıyan Arkaplan Işımasının NIRATAM ile Modellenmesi ............................ 65 4.3.1 Yansıyan güneş ışıması ........................................................................................ 65 4.3.2 Yansıyan yeryüzü ve gökyüzü ışıması ................................................................ 70 5. SONUÇ ve TARTIŞMA ........................................................................................... 74 iv SİMGELER DİZİNİ Q Radyometrik enerji (Joule) Ф Radyometrik akı (Watt) I Radyometrik şiddet (Watt.sr-1) E Işınım girişi/yayılması (Watt.m-2) Ef Foton enerjisi (Joules) L Radyometrik ışınım (Watt.m-2.sr-1) M Spektral ışınım yayılımı (W.cm-2.µm-1) h Planck sabiti f Frekans αλ Spektral soğurma ρλ Spektral yansıma τλ Spektral iletim IR Kızılaltı (Infrared) LOWTRAN Low Resolution Atmospheric Transmittance Code MODTRAN Moderate Resolution Transmittance Code NIRATAM NATO Infrared Air Target Model v ŞEKİLLER DİZİNİ Şekil 2.1 +z yönünde ilerleyen elektromanyetik dalga ..................................................... 5 Şekil 2.2 Elektromanyetik spektrum ................................................................................. 7 Şekil 2.3 6000 K, 5000 K, 4000 K ve 3000 K için siyah cisim eğrileri ......................... 15 Şekil 2.4 Atmosferik geçirgenlik katsayısının menzile bağlı değişimi ........................... 17 Şekil 2.5 Atmosfer bileşenlerinin dalgaboyuna bağlı geçirgenlikleri ............................. 19 Şekil 2.6 InSb dedektörünün 1-6 µm aralığındaki duyarlılık değişimi ........................... 21 Şekil 2.7 Kızılaltı bölgede çalışan dedektörler ............................................................... 25 Şekil 2.8 Arkaplan ışıması .............................................................................................. 25 Şekil 2.9 Güneş ışınımının yeryüzüne ulaşımı................................................................ 27 Şekil 2.10 Güneş ışınımının 0.1-3 µm aralığındaki spektral dağılımı ............................ 28 Şekil 2.11 Yeryüzü ışıması ............................................................................................. 29 Şekil 2.12 Gökyüzünün yükseliş açısına göre spektral ışıma eğrileri ............................. 30 Şekil 2.13 Çeşitli yıldızların spektral ışınım eğrileri ...................................................... 31 Şekil 2.14 Spektral radyasyon giriş değerlerine göre yıldız sayıları ............................... 32 Şekil 2.15 Gezegenlere ait spektral ışıma eğrileri........................................................... 32 Şekil 2.16 Bir hava aracının kızılaltı ışımasını oluşturan başlıca faktörler..................... 33 Şekil 2.17 Bir yolcu uçağının orta kızılaltı bölgedeki görüntüleri .................................. 34 Şekil 2.18 Artyakıcı moduna ait sıcaklık ve basınç değişimi ......................................... 34 Şekil 2.19 Yönelim açısına bağlı hedef spektral ışınımı değişimi .................................. 37 Şekil 3.1 NIRATAM yazılımın girdi ve çıktı parametreleri ........................................... 39 Şekil 3.2 F-5 Jet uçağına ait geometri, sıcaklık ve yayılım sabiti özellikleri ................. 40 Şekil 3.3 NIRATAM programına ait ana girdi tablosu ................................................... 41 Şekil 3.4 Yükseliş ve yönelim açıları .............................................................................. 41 Şekil 3.5 Güneşin hedefle yaptığı açının temsili gösterimi ............................................ 42 Şekil 3.6 NIRATAM yazılımına ait çıktı tablosu ........................................................... 44 Şekil 3.7 NIRATAM ve Planck Yasası ile elde edilen siyah cisim eğrilerininin karşılaştırılması……………………………………………………………… 45 Şekil 4.1 Önden görünüş için radyometrik şiddet değerinin hızla değişimi ................... 47 Şekil 4.2 Yandan görünüş için radyometrik şiddet değerinin hızla değişimi ................. 48 Şekil 4.3 Radyometrik şiddet değerinin yönelim açısına bağlı değişimi ........................ 49 Şekil 4.4 Radyometrik şiddet değerinin yükseliş açısına bağlı değişimi ........................ 51 Şekil 4.5 Artyakıcı olmayan mod, önden görünüş, sıcaklık görüntüsü .......................... 52 Şekil 4.6 Artyakıcı olmayan mod, önden görünüş, radyometrik ışınım görüntüsü ........ 52 Şekil 4.7 Artyakıcı olmayan mod, yandan görünüş, sıcaklık görüntüsü ......................... 52 Şekil 4.8 Artyakıcı olmayan mod, yandan görünüş, radyometrik ışınım görüntüsü....... 53 Şekil 4.9 Artyakıcı olmayan mod, üsten görünüş, sıcaklık görüntüsü ............................ 53 Şekil 4.10 Artyakıcı olmayan mod, üssten görünüş, radyometrik ışınım görüntüsü ...... 54 Şekil 4.11 Artyakıcı olmayan mod, arkadan görünüş, sıcaklık görüntüsü...................... 54 Şekil 4.12 Artyakıcı olmayan mod, arkadan görünüş, radyometrik ışınım görüntüsü ... 55 Şekil 4.13 Radyometrik şiddet değerinin artyakıcı modda yükseliş açısına bağlı değişimi ......................................................................................................... 56 Şekil 4.14 Radyometrik şiddet değerinin artyakıcı modda yönelim açısına bağlı değişimi ......................................................................................................... 56 Şekil 4.15 Artyakıcı mod, önden görünüş, sıcaklık görüntüsü ....................................... 57 Şekil 4.16 Artyakıcı mod, önden görünüş, radyometrik ışınım görüntüsü ..................... 58 vi Şekil 4.17 Artyakıcı mod, yandan görünüş, sıcaklık görüntüsü ..................................... 58 Şekil 4.18 Artyakıcı mod, yandan görünüş, radyometrik ışınım görüntüsü ................... 58 Şekil 4.19 Artyakıcı mod, üstten görünüş, sıcaklık görüntüsü ....................................... 59 Şekil 4.20 Artyakıcı mod, üstten görünüş, radyometrik ışınım görüntüsü ..................... 59 Şekil 4.21 Artyakıcı mod, arkadan görünüş, sıcaklık görüntüsü .................................... 60 Şekil 4.22 Artyakıcı mod, arkadan görünüş, radyometrik ışınım görüntüsü .................. 60 Şekil 4.23 2-25 µm aralığındaki egzoz izi spektral radyometrik şiddet değişimi ........... 62 Şekil 4.24 2-5 µm aralığındaki atmosferik geçirgenlik katsayısı değişimi ..................... 63 Şekil 4.25 2-5µm aralığındaki egzoz izi spektral radyometrik şiddet değişimi .............. 63 Şekil 4.26 2-25 µm aralığındaki yüzey spektral radyometrik şiddet değişimi................ 64 Şekil 4.27 Önden görüş için 2-25 µm aralığında atmosfer etkisi varken güneşin konumuna bağlı olarak güneş yansımasının spektal radyometrik şiddeti ..... 66 Şekil 4.28 Önden görüş için 2-2.5 µm aralığında atmosfer etkisi varken güneşin konumuna bağlı olarak güneş yansımasının spektal radyometrik şiddeti ..... 66 Şekil 4.29 Önden görüş için 2-25 µm aralığında atmosfer etkisi yokken güneşin konumuna bağlı olarak güneş yansımasının spektal radyometrik şiddeti ..... 67 Şekil 4.30 Yandan görüş için 2-25 µm aralığında atmosfer etkisi yokken güneşin konumuna bağlı olarak güneş yansımasının spektal radyometrik şiddeti.. ... 68 Şekil 4.31 Yandan görüş için 2-25 µm aralığında atmosfer etkisi yokken güneşin konumuna bağlı olarak güneş yansımasının spektal radyometrik şiddeti.. ... 69 Şekil 4.32 Önden bakış için 2-25 µm aralığındaki toplam hedef, yansıyan yer ve gökyüzü spektral radyometrik şiddeti…………………………………… ... 71 Şekil 4.33 Yandan bakış için 2-25 µm aralığındaki toplam hedef, yansıyan yer ve gökyüzü spektral radyometrik şiddeti…………………………………… ... 72 Şekil 4.34 Yandan bakış için 2-25 µm aralığındaki yansıyan yer ve gökyüzü spektral radyometrik şiddeti……………………………………………………….... 72 vii ÇİZELGELER DİZİNİ Çizelge 2.1 Radyometrik terimler ..................................................................................... 7 Çizelge 2.2 Atmosfer yapısında bulunan gazlar ............................................................. 18 Çizelge 2.3 Fotoiletken dedektör malzemeleri................................................................ 24 Çizelge 2.4 Fotoiletken dedektör malzemeleri................................................................ 24 Çizelge 2.5 Yanma sonucu oluşan moleküllerin yayılım dalgaboyları........................... 35 viii 1. GİRİŞ Mutlak sıfır sıcaklığının üzerindeki sıcaklıktaki her cisim elektromanyetik spektrumun kızılaltı bandında ışıma yaymaktadır. Bu ışıma değeri özgün olup, kızılaltı imza olarak kabul edilmektedir. Hava araçları, yüksek sıcaklıktaki motorlarının ve egzoz gazlarının kızılaltı bölgede yaydığı yüksek ışımadan dolayı, kızılaltı güdümlü füzeler için önemli hedeflerdir. Bu nedenle kızılaltı bölgede arayıcı ve dedektör tasarımıyla ilgili çalışmalar büyük gelişme göstermektedir. Bununla birlikte hava araçları tarafından kızılaltı güdümlü füzelere karşı çeşitli karşı tedbir yöntemleri geliştirilmektedir. Bunlar, aktif ve pasif olmak üzere iki çeşittir. Pasif yöntemler, hedefin yaptığı ışımayı azaltmaya yönelik alınan önlemlerdir. Örnek olarak, sıcak motor parçalarını kamufle etmek, dış akışla karıştırarak egzoz izinin azami sıcaklığını düşürmek, uçak gövdesinin sıcaklığını, kontrast seviyesini düşürecek şekilde azaltmak ve uçak gövdesinin yansıtıcılığını düşürmek verilebilir. Isı fişekleri, kızılaltı karıştırıcılar ve kızılaltı aldatıcılar ise aktif yöntemlere örnektir. Isı fişekleri ve kızılaltı aldatıcılar hedef ışımasından daha büyük bir ışıma yaparak güdümlü füzeyi kendilerine yöneltip hedeften uzaklaştırırlar. Kızılaltı karıştırıcılar ise; dedektör üzerine düşen ışıma sonucu oluşturulan sinyalinin modülasyonunu bozarak güdümlü füzenin sinyal işleme algoritmasını karıştırmaktadır. Kızılaltı arayıcı tasarımlarının iyileştirilebilmesi ve kızılaltı karşı tedbir sistemlerinin geliştirilmesi için de hedefin kızılaltı ışımasını etkileyen faktörler ile bu faktörlerin dalga boyuna bağlı olarak nasıl değiştiğine yönelik modelleme, analiz ve ölçüm çalışmaları önem kazanmaktadır. Örneğin bir jet uçağından yayılan kızılaltı ışımanın değeri kendi ısı kaynaklarıyla oluşturduğu ve bulunduğu ortamdaki güneş, yer, gökyüzünden yayılıp üzerinden yansıyan ışıma değerlerinin toplamından oluşmaktadır. Bu değer dalgaboyunun bir fonksiyonu olarak gözlemcinin bakış açısına göre değişmekte ve gözlemciyle arasındaki atmosferden kaynaklanan sönümleme etkisine bağlı olarak da azalmaktadır. Bu alanda uygun dalgaboyu aralığında çalışan termal kameralar ve spektroradyometreler yardımıyla ölçüm çalışmaları yapılmaktadır. Fakat bu çalışmalar oldukça yüksek maliyette olmakta; test düzeneğinin kabiliyetinin ve test ortamının olanak tanıdığı şartlar için ölçüm alınabilmektedir. Bu nedenle; kızılaltı ışımanın hesaplanmasına 1 yönelik yazılımların geliştirilmesi ve bu yazılımların kullanılmasıyla; kızılaltı ışımaya ait çeşitli veri tabanlarının oluşturulması tercih edilmektedir. Bu amaçla geliştirilen yazılımlardan biri olan NIRATAM (NATO Infrared Air Target Model) 2-25 µm dalgaboyu aralığında hava hedeflerinin bulundukları ortamdaki kızılaltı ışımalarının modellenmesi için kullanılmaktadır. Bu tez çalışmasında NIRATAM yazılımı kullanılarak F-5 jet uçağının kızılaltı ışımasının uçuş ve ortam parametrelerine göre dalgaboyuna bağlı değişiminin analiz edilmesi amaçlanmıştır. Tezin ikinci bölümünde; elektromanyetik dalgalar, elektromanyetik spektrum, radyometrik terminoloji, kızılaltı bölgenin özellikleri ve siyah cisim teorisi hakkında bilgi verilmiştir. Foton dedektörlerin parametreleri, çeşitleri ve dedektör malzemelerinin çalıştıkları dalgaboyu aralıkları ele alınmıştır. Atmosferik sönümlemenin özellikleri, arkaplan ışıması olarak da ifade edilen güneş, yeryüzü ve gökyüzü ışımalarının etkin olduğu dalga boyu aralıkları sunulmuştur. Bir hava aracının kızılaltı imzasını etkileyen başlıca faktörler hakkında bilgi verilmiştir. Tezin üçüncü bölümünde; NIRATAM yazılımının çalışma yöntemi, yapısı, girdi ve çıktı parametreleri hakkında bilgi verilmiştir. NIRATAM yazılımı ve Planck Yasası kullanılarak elde edilen siyah cisim ışıma eğrileri karşılaştırılmıştır. Tezin dördüncü bölümünde; F-5 jet uçağının kızılaltı imzasının hıza, gözlemcinin konumuna ve motor moduna bağlı değişimi NIRATAM yazılımından elde edilen sonuçlarla sunulmuştur. Yüzey ve egzoz izi ışımasının dalgaboyuna bağlı olarak değişimi incelenmiştir. Güneş, yeryüzü, gökyüzü ışımalarının F-5 jet uçağının kızılaltı imzasına olan etkileri ve dalgaboyuna bağlı değişimleri sunulmuştur. Beşinci bölümde ise elde edilen sonuçlar yorumlanmış ve literatür bilgileriyle karşılaştırılmıştır. 2 2. KAYNAK ÖZETLERİ 2.1 Elektromanyetik Dalgalar Elektromanyetik dalgalar, ivmelendirilmiş elektrik yükleri tarafından oluşturulurlar. Bir yerde elektrik alanın değişmesi manyetik alanı, manyetik alanın değişmesi de elektrik alanı oluşturmaktadır. Elektrik ve manyetik alan değişimleri eş zamanlıdır. Elektrik ve manyetik alan vektörleri hem yayılma doğrultusuna hem de birbirlerine diktir. Elektromanyetik dalgalar enine dalgalardır. Elektromanyetik dalganın boş uzaydaki hızı 2.1 ifadesi ile verilir (Raymond 1990). c= 1 µ0ε 0 Burada; ε0 = 2 ,997925 × 10 8 m / s ve µ0 (2.1) sırasıyla, boşluğun elektrik ve manyetik geçirgenliğidir. Bu hız, ışığın boş uzaydaki hızı ile aynı olduğundan bu sonuç ışığın elektromanyetik dalga olduğunu göstermektedir. Maxwell Kuramı’nın 3. ve 4. denklemleri 2.2 ve 2.3 bağıntılarıyla gösterilmektedir . r r ∂H ∇× E = − ∂t (2.2) r r ∂E ∇ × H = µ0 J + µ0 ε 0 ∂t (2.3) Burada, r ∇ : Konum operatörü r E : Elektrik alan r H : Manyetik alan J: Akım yoğunluğu 3 t: Zaman 2.2 ve 2.3’den yola çıkılarak elektrik ve manyetik alanların sağladıkları dalga denklemleri ∇ 2 E = µ0ε 0 ∇ 2 H = µ 0ε 0 ∂2E ∂t (2.4) 2 ∂2H ∂t 2 (2.5) olarak elde edilmektedir. Dalga denkleminin en basit çözümü düzlem dalgadır. E ve H alan genlikleri sırasıyla 2.6 ve 2.7 ile ifade edilir. Ε = Em cos( kx − ωt ) (2.6) H = H m cos( kx − ωt ) (2.7) Burada, E m : Elektrik alanın maksimum değeri H m : Manyetik alanın maksimum değeri k: 2π λ ω : 2πf Şekil 2.1’de + z yönünde ilerleyen bir elektromanyetik dalganın anlık fotoğrafı temsil edilmektedir. Elektrik ve manyetik alanlar, sırasıyla x-z ve y-z düzlemlerinde yatan iki sinüs dalgası şeklinde ilerlemektedir. 4 Şekil 2.1 +z yönünde ilerleyen elektromanyetik dalga Elektromanyetik dalga, hem dalga hem de tanecik özelliği göstermektedir. Küçük frekanstaki dalgalar dalga teorisine, büyük frekanstaki dalgalar da tanecik teorisine göre davranmaktadır. Girişim ve kırınım davranışları dalga özelliğiyle açıklanır. Fotoelektrik olayda olduğu gibi ışığın bir metal yüzeyinden elektronları koparması, enerjisinin bir madde tarafından soğurulması ve yayılması elektromanyetik dalganın tanecik (foton) özelliği ile açıklanmaktadır. Bir elektromanyetik dalgadaki enerji akış hızı, Poynting vektörü ( S ) ile 2.8 bağıntısıyla tanımlanmaktadır. Poynting vektörünün büyüklüğü, akış yönüne dik olan birim yüzeyden enerjinin geçiş hızını ifade etmektedir. Vektörün yönü dalganın yayılma doğrultusu boyuncadır. S≡ 1 µ0 E×H (2.8) 2.2 Elektromanyetik Spektrum Bütün elektromanyetik dalgalar, boşlukta ışık hızı (c) ile yayıldıkları için, frekans (f) ile dalgaboyu (λ) arasında 2.9 bağıntısı bulunmaktadır. λ= c f (2.9) Enerji, dalgaboyu ve frekans arasında da 2.10 bağıntısı bulunmaktadır; 5 Ef = hc λ = hf (2.10) Burada, Ef: Foton enerjisi (Joules) h: Planck sabiti (6.626 x 10-34 J.s) f : Işığın frekansı olmak üzere; enerji frekansla doğru orantılı ve dalgaboyu ile ters orantılıdır. Yüksek frekanslı elektromanyetik dalgalar yüksek enerjiye ancak kısa dalgaboyuna; düşük frekanslı elektromanyetik dalgalar ise düşük enerjiye ancak uzun dalga boyuna sahiptirler. Elektromanyetik dalgalar, geniş bir frekans veya dalgaboyu aralığını kapsar. Elektromanyetik spektrum adı verilen bu sınıflandırma Şekil 2.2’de verilmiştir. Elektromanyetik dalgalar, soldan sağa frekansı artacak, dalgaboyu kısalacak şekilde; radyo dalgaları - mikrodalgalar - kızılaltı dalgalar - morötesi - x ışını - gamma ışınları olarak sınıflandırılır. 6 Şekil 2.2 Elektromanyetik spektrum (http://tr.wikipedia.org/wiki/Elektromanyetik_tayf) 2.3 Radyometrik Terminoloji Radyometri; elektromanyetik radyasyonun ölçülmesi ile ilgili alanın adıdır. Çizelge 2.1’de radyometrik terimler yer almaktadır. Çizelge 2.1 Radyometrik terimler (Ryer 1997) Terim Sembol Birim Radyometrik enerji Q Joule Radyometrik akı Ф Watt Radyometrik şiddet I Watt.sr-1 Işınım girişi/yayılması E Watt.m-2 Radyometrik ışınım L Watt.m-2.sr-1 7 2.3.1 Radyometrik akı Radyometrik akı, birim zamanda yüzey üzerine düşen ya da yüzey üzerinden çıkan radyometrik enerji miktarıdır. Radyometrik akı 2.11 bağıntısıyla tanımlanmaktadır. φ= dQ dt (2.11) Burada, ɸ: Radyometrik akı (Watt) Q: Radyometrik enerji (Joule) 2.3.2 Radyometrik şiddet Radyometrik şiddet, bir nokta kaynaktan çıkan ve belli bir katı açı yönüne yayımlanan radyometrik akıdır. Bir kürenin yarıçapının karesi, bu küre üzerinde alınan alana eşit olacak biçimde, kürenin merkezinden bu alanı karşılayan açıya katı açı denmektedir. Radyometrik şiddet 2.12 bağıntısıyla tanımlanmaktadır. I= φ Ω (2.12) Burada, I: Radyometrik şiddet (Watt.sr-1) ɸ: Radyometrik akı (Watt) Ω: Katı açı (steradyan) Eğer ışıma kaynağı bir izotropik nokta kaynaksa, her yönde eşit oranda yayılım yapacaktır. Temiz bir ampul içindeki küçük bir filaman buna örnek verilebilir. Bir 8 kürenin alanı 4π ile yarıçapının karesinin çarpımı olduğundan, kürenin merkezinden ölçülen toplam katı açı 4π steradyandır. Bu nedenle izotropik kaynak için radyometrik şiddet değeri 2.13 bağıntısıyla tanımlanmaktadır. I= φ 4π (2.13) Eğer ışıma kaynağı lambert tipi bir kaynaksa, radyometrik şiddet değeri, radyometrik akı ile yüzey arasındaki açıya bağlı olacaktır. Yani, radyometrik akı yüzeye ne kadar dik gelirse yüzeyin radyometrik şiddeti o kadar yüksek olacaktır. Gözlemcinin normalle yaptığı açı Θ olmak üzere; Lambert Yasası 2.14 bağıntısıyla ifade edilmektedir. I= φ × cos Θ π (2.14) 2.3.3 Işınım girişi/yayılımı Işınım girişi ya da yayılımı birim alana düşen ya da birim alandan yayılan radyometrik akıdır. Işınım girişi ya da yayılımı 2.15 bağıntısıyla ifade edilmektedir. E= dΦ dA (2.15) Burada, E: Işınım girişi/yayılımı (Watt.m-2) Φ: Radyometrik akı (Watt) A: Alan (m²) 9 2.3.4 Radyometrik ışınım Radyometrik ışınım birim katı açı içinde birim yüzeyden yayımlanan radyometrik akıdır. Radyometrik ışınım 2.16 bağıntısıyla ifade edilmektedir. L= dI d 2Φ = dA cos θ dAdΩCosθ (2.16) Burada, L: Radyometrik ışınım (Watt.m-2.sr-1) Φ: Radyometrik akı (Watt) I: Radyometrik şiddet (Watt.sr-1) A: Yüzey alanı (m²) Ω: Katı açı (steradyan) 2.4 Kızılaltı Bölge 2.4.1 Kızılaltı bölgenin özellikleri Kızılaltı bölge; elektromanyetik spektrumda görünür bölge ve mikrodalga bölge arasında yer almaktadır. Kızılaltı dalgaboyu; görünür bölge dalgaboyundan uzun (400 700 nm), mikrodalga bölgeden (100 µm-1 mm) daha kısadır. Moleküllerin bir titreşim veya dönme enerji seviyesinden ötekine geçişleriyle sağlanan enerjideki değişmelerden kaynaklanmaktadır. Kızılaltı Bölge; elektromanyetik spektrumda 0.75 µm ile 1000 µm aralığındaki dalga boyu ve 0.003-4 x 1014 Hz frekans aralığında yer almaktadır. 0.0012 1.65 eV enerji aralığına sahiptir. Kızılaltı ışımanın kaynağı termal enerjidir. Sıcaklık artıkça atomların ve moleküllerin hareketi ve üretilen kızılaltı ışıma artar. Molekülleri oluşturan atomlar sürekli bir hareket içinde olduklarından, molekülün öteleme hareketleri, bir eksen etrafında dönme hareketleri ve bir kimyasal bağın uzunluğunun periyodik olarak azalıp çoğalmasına veya moleküldeki açıların periyodik olarak değişmesine neden olan titreşim hareketleri doğar. Moleküler maddeler için kızılaltı 10 soğurma, yayılım ve yansıma spektrumları; moleküllerin bir titreşim veya dönme enerji seviyesinden ötekine geçişleriyle sağlanan enerjideki çeşitli değişmelerden kaynaklanmaktadır. Bir molekülün kızılaltı ışımayı soğurması yani kızılaltı bakımından aktif olması için aşağıda yer alan iki temel koşul bulunmaktadır: - Işımanın frekansı molekülün titreşim frekansına eşit olmalıdır. Işımanın frekansı molekülün doğal titreşim frekansına uyarsa, moleküler titreşimin genliğinde bir değişme meydana getiren net bir enerji alışverişi gerçekleşir; bu da ışımanın soğurulması demektir. - Titreşim hareketi molekülün dipol momentini değiştirmelidir. Kızılaltı ışınımın soğurulması için bir molekülün titreşim veya dönme hareketi sonucunda, molekülün dipol momentinde net bir değişme meydana gelmelidir. Sadece bu şartlar altında, ışının değişen elektrik alanı ile molekül etkileşebilir ve moleküldeki hareketlerin birinin genliğinde bir değişmeye neden olur. Dipol moment, yük merkezleri arasındaki uzaklık ve yük farkının büyüklüğündeki farka bağlıdır. Örneğin, HCl molekülü titreşirken, dipol momentinde bir değişme olur ve ışının elektrik alanı ile etkileşebilecek bir alan meydana gelir. Benzer şekilde, asimetrik moleküllerin ağırlık merkezi etrafında dönmesi, ışınla etkileşebilen periyodik bir dipol değişimi meydana getirir. Homo nükleer moleküller (N2, O2 ve Cl2 gibi) hariç bütün moleküller kızılaltı ışınlarını soğururlar. Kızılaltı bölge kendi içinde dalgaboyuna göre 4 farklı bölgeye ayrılmaktadır: - Yakın Kızılaltı Bölge (Near IR): 0.75-3 µm - Orta Kızılaltı Bölge (Middle IR): 3-8 µm - Uzak Kızılaltı Bölge (Far IR): 8-15 µm - Uç Kızılaltı Bölge (Extreme IR): 15-1000 µm Yakın kızılaltı bölge elektromanyetik spektrumda görünür bölgeye, uç kızılaltı bölge ise mikrodalga bölgesine yakındır. Kızılaltı bölgenin endüstriyel ve askeri alanlarda çok çeşitli uygulama alanları bulunmaktadır. 11 2.4.2 Kızılaltı bölgenin kullanım alanları Kızılaltı bölgenin günümüzde en çok görülen kullanım alanları aşağıda sıralanmaktadır. Gece görüş sistemleri: Kızılaltı bölge, görünür ışığın yeterli olmadığı durumlarda gece görüş sistemlerinde kullanılmaktadır. Gece görüş sistemleri ortamdaki az sayıda fotonu elektronlara çevirilerek, kimyasal ve elektriksel bir süreçle yükseltilmesi esasıyla çalışır. Termografi: Termografi kızılaltı görüntülemenin bir çeşididir. Kızılaltı ışınım her sıcaklıktaki cisim tarafından yayınlandığından termografi sayesinde hiç ışık olmaksızın bütün ortamı görmek mümkündür. Bir cismin yaydığı kızılaltı ışınım miktarı sıcaklıkla birlikte arttığından, termografi sıcaklık farklarını da görmeyi sağlar. Termografik kameralar elektromanyetik spektrumun kızılaltı bölümündeki yaklaşık olarak 0.9-14 µm dalga boyu aralığındaki elektromanyetik ışınımı tespit ederler ve bu ışınımdan görüntü oluştururlar. Termografi uzaktan sıcaklık ölçme prensibine dayanarak ısıl verimlilik analizi, enerji tasarrufu, enerji yalıtımı, arama-kurtarma, yangın tespiti ve tahribatsız muayene alanlarında kulanılmaktadır. Takip sistemleri: Kızılaltı takip sistemleri diğer bir adıyla kızılaltı güdüm sistemleri hedefin yaydığı kızılaltı ışınımı, hedefi takip etmek için kullanmaktadır. Kızılaltı takip sistemi kullanan füzeler, sıcak cisimler kızılaltı ışıma yaptığından "ısı güdümlü füze" olarak da bilinmektedir. Meteoroloji: Meteoroloji uyduları termal ve kızılötesi fotoğraflar çekebilen radyometrelerle donatılmıştır. Bu fotoğrafları kullanarak eğitimli analistler bulutların yüksekliklerini ve tiplerini belirleyebilir, siyah ve deniz sıcaklıklarını ölçebilir ve okyanus yüzey olaylarını görebilirler. Tarama genellikle 10.3-12.5 µm dalgaboylarında yapılır. Gökbilim: Dünyadaki kızılaltı teleskopların duyarlılığı atmosferdeki su buharının kızılaltı tayfın önemli bir bölümü soğurmasından dolayı oldukça sınırlıdır. Bu sınırlamadan teleskopu yüksek bir yere yerleştirerek veya teleskobu bir sıcak hava balonu ve uçağın üzerine monte ederek kısmen kurtulmak mümkündür. Uzaydaki 12 teleskoplar bundan etkilenmez, bu yüzden de kızılaltı gökbilim en iyi uzayda yapılır. Uzaydaki soğuk, karanlık gaz ve tozdan oluşan moleküler bulutlar yıldızlar tarafından ısıtıldıklarından kızılaltı bölgede ışıma yaparlar. Spitzer Uzay Teleskobu güneş yörüngesinde dönen bir kızılaltı uzay gözlemevidir. Bir resim oluşturabilmesi için kızılaltı teleskobun parçalarının ısı kaynaklarından yalıtılmış olması gerektiğinden, sıvı helyum kullanılarak soğutma yapılmaktadır. 2.5 Siyah Cisim Teorisi Bir yüzeye enerji gönderildiğinde o yüzey üzerinde; soğurma (absorption), yansıma (reflection) ve iletim (transmission) meydana gelmektedir. Bu olaylar dalgaboyuna bağlı olmakta ve aşağıdaki şekilde ifade edilmektedir. - Spektral soğurma (αλ): Bir cisim tarafından soğurulan enerjinin gelen enerjiye oranıdır. - Spektral yansıma (ρλ): Bir cisim tarafından yansıtılan enerjinin gelen enerjiye oranıdır. - Spektral iletim (τλ): Bir cisim tarafından iletilen enerjinin gelen enerjiye oranıdır. Gelen bir enerjinin ortamdan geçişi sırasında spektral soğurma, spektral yansıma ve spektral iletim değerlerinin toplamı 1’e eşit olmalıdır. α λ + ρ λ +τ λ = 1 (2.17) Saydam, yani ışık geçirmeyen bir cismin iletimi sıfırdır. α λ + ρλ = 1 (2.18) Siyah cisim; üzerine düşen tüm ışınımı soğuran ve bütün dalga boylarında tekrar yayınlayan cisimdir. Siyah cisim için; αλ = 1 , ρλ = 0 , τλ = 0 olarak tanımlanmaktadır. 13 Teoride bir siyah cisim her sıcaklıkta ve her dalga uzunluğunda 1,0’lik bir yayılım sabitine (ε) sahiptir. Gri cismin ise yayılım değeri 1’en küçük ve dalgaboyu ile değişmemektedir. Spektral yayılım, aynı dalgaboyu ve sıcaklıkta bir cisimden yayılan spektral radyometrik enerjinin siyah cisimden yayılan radyometrik enerjiye oranıdır. Bir cismin yayılım sabiti cismin yüzey özelliğine göre değişmekte; sıcaklığına ve dalgaboyuna bağlı olmaktadır. Bağıntı 2.19 ile gösterilen Kirchhoff Yasasına göre; belirli bir sıcaklık ve dalgaboyundaki bir cisim için spektral yayılım ve spektral soğurma değerleri birbirine eşittir. Buna göre iyi bir soğurucu olan bir malzeme aynı zamanda iyi bir ışıma kaynağıdır. ελ =αλ (2.19) Saydam bir cisim için 2.20 bağıntısı geçerli olmaktadır. ε λ + ρλ = 1 (2.20) Bir siyahcismin ışınım yayılımı, dalgaboyunun sürekli bir fonksiyonudur; yani bütün renkler vardır ve bir renkten diğerine geçiş süreklidir, arada boşluklar, kesiklikler, inişçıkışlar yoktur. Buna, siyah cisim eğrisi ya da siyah cisim tayfı (spektrumu) denir. Dalgaboyu arttıkça ışınım yayılımı önce çok çabuk artarak maksimuma ulaşır, sonra yavaş yavaş sıfıra kadar düşer. Şekil 2.3’te siyah cisim ışıma eğrisi görülmektedir. Şekil 2.3’e göre görünür bölgede kırmızı renkten mavi renge doğru dalgaboyu kısalmakta, enerji artmakta dolayısıyla maksimum dalgaboyunun karşılık geldiği sıcaklık değeri artmaktadır. Isınan bir demiri önce kırmızı renkte daha sonra turuncu renkte görmemizin nedeni bu şekilde açıklanabilir. 14 Şekil 2.3 6000 K, 5000 K, 4000 K ve 3000 K için siyah cisim eğrileri (Accetta 1993b) Wien Yasasına göre; bir cisim tarafından yayılan ışınımın şiddeti bütün dalga boylarında aynı değildir, tayfın belli bir noktasında maksimumdur, bu noktanın yeri cismin sıcaklığına bağlıdır. 2.21 bağıntısıyla gösterilen Wien Yasasına göre; siyah cisim sıcaklığı artarken kızılaltı ışımanın azami dalga boyu azalır. λmax (µm) = 2892 / T (K) (2.21) Planck Yasası 2.22 bağıntısıyla siyah cisim spektral ışınım yayılımını tanımlamaktadır. c 1 M = ε (λ ) 1 λ5 eC2 / λT − 1 (2.22) Burada, M: Spektral ışınım yayılımı (W.cm-2.µm-1) ε(λ): Spektral salıcılık 15 T: Mutlak sıcaklık (K) λ: Dalgaboyu (µm) c1: Birinci sabit = 2πhc2= 3.7415x104 W.cm-2.µ4 c2: İkinci sabit = ch/k = (1.43879) x104 µ.K k: Boltzmann sabiti = (1.38054) x10-23 W.sec.K-1 σ: Stefan-Boltzman sabiti= 5.66961 x 10-8 W.m-2.K4 E: Işınım yayılımı (W.m-2) olarak tanımlanmaktadır. Stefan-Boltzmann Yasasına göre bir siyah cisim tarafından bütün dalga boylarındaki ışınım yayılımı ise 2.22 bağıntısının bütün dalga boylarında integralinin alınmasıyla elde edilir. Işınım yayılımı sadece siyah cismin sıcaklığının 4. kuvvetine bağlıdır. E = σΤ 4 (2.23) 2.6 Atmosferik Sönümleme Bir hedeften ya da arkaplandan üretilen tüm ışınımlar atmosfer üzerinde iletilerek dedektör sistemine ulaşmaktadır. Bu nedenle dedektörlerin performansını kısıtlayan en önemli faktör atmosferik sönümlenmelerdir. Bu sebepten ötürü bu sistemler tasarlanırken ya da test edilirken atmosferik sönümlenmelerin gerçeğe en uygun şekilde hesaplanması gerekmektedir. Kızılaltı bölgede atmosferik sönümlenmeleri oluşturan en önemli iki mekanizma soğurma (absorption) ve saçılmadır (scattering). Bir cisimden yayılan ışınım gözlemciye ulaşana kadar atmosferdeki moleküller (CO2, H2O, O2 vb.) ve aerosoller (sis, duman, toz) tarafından sönümlenmekte ya da saçılmaya uğramaktadır (Zdunkowski 2007). 16 Atmosferik sönümleme temel olarak dalgaboyuna ve dedektör ile kaynak arasındaki mesafeye yani menzile bağlıdır. Atmosferik sönümlemenin mesafeye bağlı değişimi 2.24 bağıntısıyla Bouguer’s Yasası ile ifade edilmektedir. τ = e −βR (2.24) Burada, τ: Atmosferik geçirgenlik katsayısı β : Sönümleme katsayısı (m-1) R : Kaynak-dedektör mesafesi (m) Menzilin kısa olduğu durumlarda atmosferik geçirgenlik katsayısı ( τ), 1’e yakın olmakta; menzil arttıkça 0’a yaklaşmaktadır. 2.24 bağıntısıyla tanımlanan atmosferik geçirgenlik katsayısı şekil 2.4’te görüldüğü gibi üssel bir şekilde değişmektedir. Şekil 2.4 Atmosferik geçirgenlik katsayısının menzile bağlı değişimi Atmosferin yapısı temel olarak N2 ve O2 gazlarından meydana gelmektedir. Atmosferin yapısında bulunan gazlar ve miktarları çizelge 2.2’de sunulmaktadır. 17 Çizelge 2.2 Atmosfer yapısında bulunan gazlar İçerik Hacim (%) N2 78 O2 20.9 Ar 0.9 CO2 0.04 (Değişken) H2 O 0-2 (Değişken) Atmosfer bileşenlerinin soğurma yaptığı özel dalgaboyları bulunmaktadır. Şekil 2.5’de atmosfer içindeki moleküllerin soğurma yaptıkları dalgaboyları ve atmosferik geçirgenliğin değişimi görülmektedir. N2, O2 ve Ar atmosfer yapısında hacimce baskın gazlar olmalarına rağmen simetrik moleküller olduklarından kızılaltı bölgede soğurma yapmamaktadırlar. CO2; 2.7, 4.3 ve 15 µm dalgaboylarında yüksek soğurma yapmaktadır. CH4 ve N2O molekülleri de kızılaltı bölgede soğurma yapan gazlardır fakat atmosfer içinde çok az bulunduklarından etkileri yok sayılabilmektedir. Su buharı ise 2.74, 2.66 ve 6.27 µm dalgaboylarında yüksek soğurma yapmaktadır. Su buharının miktarı ise deniz seviyesinden yükseldikçe azalmaktadır. Yaklaşık 12000 m’den daha sonra atmosferdeki su buharı miktarı yoksayılabilecek kadar azdır. Şekil 2.5’e göre 35µm ile 8–12 µm dalga boyu aralıkları atmosferin geçirgenliğin yüksek olduğu dalga boyu aralıklarıdır. Bu dalga boyu aralıkları atmosferik pencereler olarak da ifade edilmekte olup, askeri uygulamalarda sıklıkla kullanılmaktadır. 18 Şekil 2.5 Atmosfer bileşenlerinin dalgaboyuna bağlı geçirgenlikleri (Accetta 1993c) Atmosferdeki moleküler ve aerosollerin hangi oranlarda bulunduğu mevsime, ölçüm yapılan yüksekliğe ve coğrafi koşula bağlı olarak değişmektedir. Bir dalgaboyu aralığı için atmosfer içindeki molekül ve aerosollerin sönümleme profillerinin hesaplandığı FORTRAN tabanlı ticari yazılımlar geliştirilmiştir. Atmosferik geçirgenlik hesaplarını yapabilmek için Amerikan Hava Kuvvetleri araştırma laboratuvarı tarafından geliştirilen ilk kod LOWTRAN (Low Resolution Atmospheric Transmittance Code)’dır. Daha sonra yapılan birçok deneysel araştırmalar ve kullanılan farklı algortimalarla yazılımın spektral çözünürlüğü arttırılarak günümüzde oldukça yaygın olarak kullanılan Modtran (Moderate resolution transmittance code) kodu geliştirilmiştir. Bu yazılımlar hesaplamalarını iki farklı yöntemle yapmaktadırlar: - Bant Modeli: Bu modelde seçilen dalgaboyu aralığındaki sönümlenmeye sebep olan atmosferik bileşenlerin o dagaboyu aralığındaki ortalama değerleri kullanılarak geçirgenlik hesaplanmaktadır. - Line By Line Model (LBL): Bu modelde de seçilen dalgaboyu aralığında sönümlenmeye sebep olan atmosferik bileşenlerin her dalgaboyu için olan değerleri ayrı ayrı hesaplanarak geçirgenlik bulunmaktadır. LBL modelini kullanan yazılımların yüksek hassasiyet gerektiren uygulamalarda (lazer gibi) kullanılması daha uygundur. Bant modeli kullanan yazılımlara göre daha yavaş çalışmaktadırlar. 19 2.7 Kızılaltı Dedektörler Kızılaltı dedektörler; üzerlerine düşen kızıaltı ışımanın miktarını ölçmek için kullanılmaktadırlar. Kızılaltı dedektörler termal dedektörler ve foton (kuantum) dedektörler olmak üzere 2 farklı kategoride sınıflandırılmaktadır. Termal dedektörler çalışma mekanizmalarında sıcaklık değişimi sözkonusu olduğu için, foton dedektörlere gore düşük duyarlılıktadırlar ve tepkileri yavaştır. Foton dedektörlerin duyarlılıkları dalga boyuna bağlı olduğundan dolayı ölçüm yapılacak olan dalga boyu aralığına göre uygun dedektör malzemesi seçimi önemlidir. 2.7.1 Dedektör parametreleri Kuantum verimliliği: Kuantum verimliliği, fotonların elektrik sinyallerine ne kadar verimli dönüştürüldüğünün bir ölçüsüdür. Bir fotonun, dedektör akımına katkıda bulunacak elektron ve desik çifti olusturma olasılığı olarak tanımlanmaktadır. Kuantum verimliliği 2.25 bağıntısıyla ifade edilmektedir. η = ( 1 − R )( 1 − e (−αd ) )ξ (2.25) Burada, d: Kalınlık α: Soğurma katsayısı η: Kuantum verimi R: Yansıtma katsayısı ξ : Akıma katkı sağlayan elektron-deşik çifti oranı Duyarlılık (Rd): Duyarlılık; dedektör devresinde oluşan akım ile dedektör üzerine düşen güç arasındaki katsayı olarak tanımlanır. İdeal durumda bu 1’e eşittir ve bu durumda dedektör üzerine düşen her foton bir akım oluşmasına neden olmaktadır. Duyarlılık 2.26 bağıntısıyla ifade edilmektedir. 20 Rd = I sig (2.26) P( λ ) Adet Burada, Rd: Dedektörün duyarlılığı (V/W) Isig: Sinyal çıktısı (A) P: Dedektör üzerine düşen güç (W/ m2) Adet: Dedektör aktif alanı (m2) Şekil 2.6’da InSb dedektörüne ait 1-6 µm dalga boyu aralığındaki duyarlılık değişimi görülmektedir. Yaklaşık 5.3 µm’de duyarlılık 1’e ulaşırken dalga boyu 1 µm’ye Duyarlılık (Rd) yaklaştıkça sıfıra düşmektedir. 1,0 0,9 0,8 0,7 0,6 0,5 0,4 0,3 0,2 0,1 0,0 1,0 1,5 2,0 2,5 3,0 3,5 4,0 4,5 5,0 5,5 6,0 Dalgaboyu (µm) Şekil 2.6 InSb dedektörünün 1-6 µm aralığındaki duyarlılık değişimi (Accetta 1993b) Sinyal-gürültü oranı (SNR): Dedektörlerde çeşitli gürültü mekanizmaları bulunmaktadır. Sinyal-gürültü oranı, girdi gücü ile duyarlılığın çarpımının gürültüye bölümü olarak 2.27 bağıntısıyla ifade edilmektedir. SNR = Vs ∫∫ Rd (λ , f )φ (λ , f )dλdf = 1/ 2 2 Vn ∑ ∫ Vni df ( ) (2.27) 21 Burada, Rd: Dedektörün duyarlılığı (V/W) Φ: Radyometrik akı (Watt) Vni: Her mekanizma için tanımlanan gürültü gücü (Watt) Vs: Sinyal gücü (Watt) Vn: Toplam gürültü gücü (Watt) Gürültü eşdeğeri güç (NEP): Sinyal-Gürültü oranını 1 yapan girdi sinyal gücüne verilen addır. Dedektör boyutu ve dalga bant genişliğinin fonksiyonudur. GEG (NEP) dedektörün algılama kapasitesini belirtiğinden düşük olması daha iyidir. NEP = I noise Rd (2.28) Burada, NEP: Gürültü eşdeğer güç (W) Inoise: Gürültü çıktısı (A) Rd : Duyarlılık (V/W) Algılayıcılık (D): Algılayıcılık, gürültü eşdeğeri güç değerinin çarpmaya göre tersidir. D= 1 NEP (2.29) Burada; D: Algılayıcılık (W-1) NEP: Gürültü eşdeğer güç (W) 22 Özgül Algılayıcılık (D*): Dedektörün birim alanının hassasiyetidir ki bu özellik farklı dedektörlerin özelliklerini karşılaştırmayı kolaylaştırır. Çoğu dedektörde NEP değeri dedektör aktif alanının karekökü ile orantılıdır. Bu sebeple D* 2.30 bağıntısıyla tanımlanmaktadır. D* = Adet ∆f (2.30) NEP Burada, D*: Özgül algılayıcılık (cm.Hz-1/2.W-1) NEP: Gürültü eşdeğer güç (W) ∆f: Gürültü bantgenişliği (Hz) Adet: Dedektör aktif alanı (cm2) 2.7.2 Foton dedektörler Bu tip dedektörler termal dedektörlere göre daha hızlıdır. Fakat bu dedektörler monte edildikleri gövdenin termal enerjisiyle birlikte kendisinin ürettiği termal enerjiyi de aldığı için ortamda arka plan gürültüsü oluşur. Bu gürültüyü azaltmak ve dedektörün termal enerjiye en iyi tepkiyi verebilmesini sağlamak amacı ile sistemde soğutucular kullanılır. Bu soğutucular sistemi sürekli olarak olması gereken soğuklukta tutmak zorundadır. Bu amaçla sisteme sıcaklığı sabit tutmaya yarayan bir sistem eklenir. Bu sayede soğutma sisteminin etkisi daha uzun sürer. Böylece sürekli ve düzenli olarak çalışan sistemler üretilebilir hale gelir. Fotoiletken Dedektörler: Kızılaltı ışınlarıyla etkileştiklerinde iletken hale gelen yarı iletken maddelerden yapılmıştır. Gelen kızılaltı enerjinin düzeyi, yarıiletkenin enerji aralığına eşit veya büyük ise ortamda yük taşıyıcıları oluşur. Bunun sonucunda dedektörün iletkenliğinde bir değişme oluşur, bu değişimden yararlanılarak sıcaklık hesaplanır. Bu tip dedektörlere fotoiletken dedektörler denir. 23 Çizelge 2.3’de fotoiletken dedektör malzemeleri, çalışma sıcaklıkları ve dalgaboyu aralıkları verilmektedir. Çizelge 2.3 Fotoiletken dedektör malzemeleri Dedektör malzemesi Çalışma sıcaklığı, K Çalıştığı dalgaboyu aralığı, µm Ge 193 0.9-1.9 Si 300 0.2-1.1 GaAs 300 0.4-0.9 PbS 300 1.1-3.5 PbSe 300 1.0-5.0 InSb 77 2.0-5.5 HgCdTe 77 8.0-14.0 HgCdTe 195 3.0-5.0 Fotovoltaik Dedektörler: Bu tip dedektörlerde kullanılan malzemeler ışımaya maruz kaldıklarında üzerlerinde bir yük ayrışımı olur ve dolayısıyla bir potansiyel fark oluşur, bu potansiyel farkının oluşturduğu akımdan yola çıkılarak sıcaklık hesaplanır. Çizelge 2.4’de fotovoltaik dedektör malzemeleri, çalışma sıcaklıkları ve dalgaboyu aralıkları verilmektedir. Çizelge 2.4 Fotoiletken dedektör malzemeleri Dedektör malzemesi Çalışma sıcaklığı, K Çalıştığı dalgaboyu aralığı, µm Si 300 0.2-1.1 GaInAs 300 0.9-1.7 InGaAsP 300 1.0-1.6 Ge 300 0.9-1.9 InAs 77 1.8-3.8 HgCdTe 195 1.0-5.5 HgCdTe 77 8.0-11.5 PbSnTe 77 8.0-11.5 . Şekil 2.7’de kızılaltı bölgede çalışan dedektörlerin duyarlı oldukları dalgaboyu aralıkları ve özgül algılayıcılık (D*) değerleri toplu bir biçimde sunulmaktadır. 24 Şekil 2.7 Kızılaltı bölgede çalışan dedektörler (Accetta 1993b) 2.8 Kızılaltı Işıma Kaynağı Olarak Arkaplan Arkaplan olarak tabir edilen; yeryüzü, gökyüzü ve güneş önemli kızılaltı ışıma kaynaklarıdır. Şekil 2.8’de kızılaltı güdümlü füze ve kitlendiği hava aracından oluşan bir ortamdaki arkaplandan etkileri gösterilmiştir. Şekil 2.8 Arkaplan ışıması 25 Bir dedektör tarafından bir cisimden yayılan kızılaltı ışımanın ayırt edilebilmesi için bu ışımanın cismin bulunduğu çevreden yayılan kızılaltı ışımadan daha büyük olması gerekmektedir. 2.8.1 Güneş ışıması Dünya güneşten yaklaşık 150 milyon km uzaklıkta bulunmaktadır. Hava kürenin dışına güneş ışınlarına dik metrekare alana gelen güneş enerjisi, Güneş Değişmezi (S) olarak adlandırılır ve bunun değeri 1373 W/m² dir. Ancak dünyanın güneş çevresindeki yörüngesi bir çember olmayıp bir elips olduğundan, yıl boyunca bu değerde % 3.3‘lük bir değişim söz konusudur. Bu enerji yeryüzüne ulaşana kadar hava küreyi oluşturan gazların, toz parçacıklarının sönümleme etkisinden ve yansımadan kaynaklanan kayıplardan dolayı yaklaşık üçte biri kadar azalmaktadır. Yeryüzüne ulaşan radyasyon girişi değeri yaklaşık 832 W/m²’dir. Hava küre dışına gelen güneş ışınlarının dalga boyları, içinde görünür bölgeyi de içerecek şekilde, morötesinden kızılaltına dek uzanmakta olup güneş ışınımı 0.1-3 µm dalga boyu arasındadır. Bu ışınımların % 9’u morötesi bölgede, % 45’i görünür bölgede ve geri kalan % 46’sı da kızılaltı bölgede bulunmaktadır. Yer yüzeyinden yaklaşık 25 km yüksekte güneş ışınımlarının mor ötesi kısmını kesen bir bölge bulunmaktadır. Bu bölgeye ozon katmanı denir. Bu katmanda dalga boyları 0.32 µm’den küçük olan mor ötesi ışınları soğururlar. Bunun dışında, görünür bölge ve kızılaltı bölgelerindeki ışınımlar, havadaki gaz molekülleri ve toz parçacıklarıyla etkileşme sonucu saçılırlar. Bu saçılma, her yöndedir ve gelen güneş enerjisinin bir kısmı yeryüzüne ulaşmadan uzaya geri gider. Mavi renge karşılık gelen dalga boyları, kırmızı renge karşılık gelenlere kıyasla daha çok saçılırlar. Yeryüzünden bakıldığında göğün mavi renkte görünmesinin nedeni budur. Su damlacıkları da ışınımları saçılmaya uğratmada etkilidir. Yoğun bulutlar, gelen ışınımların % 80’ini geri saçarak bu ışınımların yeryüzüne ulaşmalarını önlerler. Dünyanın ortalama bulut örtüsünün % 50 dolayında olduğu düşünülürse güneş enerjisinde önemli bir kaybın bu şekilde ortaya çıktığı görülür. Gelen güneş ışınımlarının görünür bölgeye düşen kesimi için hava küre hemen hemen saydam özellik gösterir. Yani bu ışınımlar için hava küre açık bir penceredir. Ancak, bazı toz ve kirleticilerin bu bölgedeki ışınımları soğurdukları göz ardı edilmemelidir. Yakın kızılaltı bölgeye düşen ışınımların yaklaşık 26 % 20’si havadaki su buharı ve karbondioksitle soğurulurlar. Bu soğurmalar sonucu hava kürenin ısınması ortaya çıkar. Güneş ışınımlarının hava küre ile etkileşmeleri sonucu, yeryüzüne gelen toplam güneş ışınım şiddeti, hava küre dışına gelen şiddetin yarısından biraz fazla kalacak düzeyde azalmaktadır. Aynı zamanda, belli dalga boyları artık süzülmüş, böylece enerji dağılımı da bundan etkilenmiştir. Doğal olarak hava küre etkileri güneş ışınımlarının havada aldıkları yola bağlıdır. Eğik gelen güneş ışınımları, dik gelmeye kıyasla daha uzun yol alacakları için, bu etkiler de artacaktır. Tüm bu etkiler sonucu yeryüzüne ulaşan güneş ışınımları, doğrudan ve saçılmış olarak yeryüzüne çarparlar. Güneş ışınımının tamamı yeryüzeyine ulaşmaz, % 30 kadarı dünya atmosferi tarafından geriye yansıtılır. Yaklaşık % 20’si hava kürede soğurulur. Geri kalan % 50 yeryüzünde soğurulur. Şekil 2.9’da yeryüzüne ulaşan güneş ışınımının ne kadarının yeryüzüne ulaştığı görülmektedir. Şekil 2.9 Güneş ışınımının yeryüzüne ulaşımı (http://www.eoearth.org) Genel olarak güneş ışınımı 5900 K sıcaklığındaki bir siyah cisim kaynağının ışıma özelliğine sahiptir. Şekil 2.10’da Güneş ışınımının 0.1-3 µm aralığındaki spektral dağılımını görülmektedir. Taralı alanlar deniz seviyesindeki su buharı ve CO2 tarafından yapılan soğurulmayı göstermektedir. 27 Şekil 2.10 Güneş ışınımının 0.1-3 µm aralığındaki spektral dağılımı (Accetta 1993) 2.8.2 Yeryüzü ışıması Yeryüzündeki çim, toprak, kum ve kar gibi birçok kaynaktan kızılaltı ışımalar yayılabilir. Yeryüzünden yayılan maksimum spektral ışınım 10 µm’de görülmektedir. Şekil 2.11’de 35 ºC’lik bir siyah cisim referans verilerek bu kaynaklara ait spektral ışıma eğrileri verilmektedir. 28 Şekil 2.11 Yeryüzü ışıması (Hudson 1969) 2.8.3 Gökyüzü ışıması Gökyüzünün spektral ışıma eğrileri yeryüzünün spektral ışıma eğrileriyle benzerlik göstermektedir. Su buharı, CO2 ve O3 miktarına göre atmosferin yayılım sabiti değeri değişmektedir. Gökyüzünün radyometrik ışınım değerinin belirlenmesi için atmosfer sıcaklığı ve görüş hattının yükseliş açısının bilinmesi gerekmektedir. Şekil 2.12’de açık bir gecede gökyüzünün yükseliş açısına göre spektral ışıma eğrileri görülmektedir. 29 Şekil 2.12 Gökyüzünün yükseliş açısına göre spektral ışıma eğrileri (Hudson 1969) Küçük yükseliş açılarında atmosfere uzanan yol uzun ve spektral radyometrik ışınım değeri 8 ºC sıcaklığındaki bir siyah cisim kaynağıyla benzerlik göstermektedir. Yüksek yükseliş açılarında atmosfere uzanan yol kısalmakta ve soğurma azalıp; yayılım sabitinin değeri düşmektedir. 6.3 µm’deki su buharı bandında, 15 µm’deki CO2 bandında ve 9.6 µm’deki O3 bandından dolayı soğurma yüksektir. Açık bir gündüzde gökyüzünün spektral ışıma eğrisi de 3 µm dolaylarındaki yansıyan güneş ışınmalarını da kattığımız zaman Şekil 2.11 ile benzerlik gösterecektir. Yapılan hesaplama ve araştırmalar gökyüzü ışımalarının 4-15 µm dalga boyu aralığında etkin olduğunu göstermektedir. (Modest 1993) 30 2.8.4 Yıldızlar ve gezegenler Birçok parlak yıldız görünür ve yakın kızılaltı bölgede çalışan dedektörler tarafından algılabilmektedir. Şekil 2.13’te birçok parlak yıldızın spektral ışınım eğrileri görülmektedir. 10-12 W.cm-2.µm-1 değerinde spektral radyasyon girişi olan yaklaşık 19 tane yıldız vardır. Şekil 2.13 Çeşitli yıldızların spektral ışınım eğrileri (Hudson 1969) Şekil 2.14’te yıldızlara ait spektral radyasyon giriş değerlerine karşılık gelen yıldız sayıları gösterilmektedir. 10-14 W.cm-2.µm-1 değerindeki spektral radyasyon girişini algılayabilen bir dedektör 2 µm’de 1000 tane fakat 5 µm’de 50 tane yıldızı görebilecektir. 31 Şekil 2.14 Spektral radyasyon giriş değerlerine göre yıldız sayıları (Hudson 1969) Şekil 2.15’de ay ve gezegenlere ait spektral ışınım eğrileri görülmektedir. Işınım değerleri sadece kendi ısılarından kaynaklanmakta güneşten kapsamamaktadır. Şekil 2.15 Gezegenlere ait spektral ışıma eğrileri (Hudson 1969) 32 yansımaları 2.9 Kızılaltı Işıma Kaynağı Olarak Hava Araçları Bir kızılaltı güdümlü füze görüş alanı içinde arkaplandan yayılan kızılaltı ışımadan ayırt edilebilen ışınım değerine sahip olan askeri hedefi tespit edebilir. Kızılaltı güdümlü füzeler için hava araçları olarak tabir edilen; jet uçakları, kargo uçakları, helikopterler, insansız hava araçları ve seyir füzelerinin motor kısımları ile egzoz gazları sahip oldukları yüksek sıcaklıktan dolayı önemli kızılaltı ışıma kaynaklarıdır. Bir hava aracından yayılan ışımayı oluşturan başlıca faktörler: - Motorun sıcak parçaları ve motor alığı - Egzoz izi - Aerodinamik ısınma - Yansıyan güneş, yeryüzü ve gökyüzü ışımaları Bu faktörler bir jet uçağı üzerinde Şekil 2.16’da gösterilmektedir. Şekil 2.16 Bir hava aracının kızılaltı ışımasını oluşturan başlıca faktörler Şekil 2.17’de bir yolcu uçağının 2 farklı bakış açısındaki orta kızılaltı bölgededeki kızılaltı görüntüleri bulunmaktadır. Yolcu uçağının motor önyüzü ve egzoz izinin 33 belirgin kızılaltı kaynaklar olduğu görülmektedir. Egzoz izi geçtiği doğrultuda kuyruğu ve kanatları önemli ölçüde ısıtmaktadır. Şekil 2.17 Bir yolcu uçağının orta kızılaltı bölgedeki görüntüleri (Harshavardhan, 2005) Hava aracının modeline göre sahip olduğu motor tipinin, sayısının değişmesi motor sıcaklığını etkilemektedir. Özellikle artyakıcı motor moduyla uçabilen turbojet motoruna sahip F-5, F-16 savaş uçakları yüksek sıcaklıklarından ötürü önemli askeri hava hedefleridir. Artyakıcı çalışma prensibinde lüle çıkışındaki yakıt yönünden zengin sıcak gazlar, nozulun etrafındaki hava ile karışıp, sıcaklık ve basınç yardımıyla tutuşturularak yeniden reaksiyona girip yanmaya başlamaktadır. Bu mod hava aracının kalkışta ya da muharebe sırasında ani hızlanma gerçekleştirebilmesi için kısa süreli uçtuğu bir motor modudur. Şekil 2.18’de bir turbojet motorunun artyakıcı moduna geçtiğinde sıcaklık ve basınç değerlerindeki değişim görülmektedir. Şekil 2.18 Artyakıcı moduna ait sıcaklık ve basınç değişimi (Hudson 1969) 34 Şekil 2.18’e göre artyakıcı motor moduna geçtiğinde motor sıcaklığında yaklaşık 2 kat artış olmaktadır. Bu nedenle artyakıcı motor moduna sahip turbojet motoruyla uçan bir hava aracının ışıma değeri uçtuğu motor moduna göre ele alınmalıdır. Egzoz izi ise motorun yanma sonrasında lüleden dışarı attığı yüksek sıcaklıktaki artık gazlardan meydana gelmektedir. Egzoz izi düşük dış ortam sıcaklığından dolayı zamanla soğumakta ve motor çıkışından sıcaklığının dış ortam sıcaklığına eşitlendiği noktaya kadar olan mesafe egzoz izinin boyu olarak kabul edilmektedir. Egzoz izi sıcaklığı dolayısıyla ışıma değeri motor tipine göre değişiklik göstermektedir. Aynı itki seviyesine sahip olduklarında, bir turbojet motoru turbofan ve turboshaft motora göre daha fazla ışıma yapmaktadır. (Mahulikar 2007) Egzoz izi ışımasının değeri sıcaklığının yanında yanma sonucu dışarı atılan artık gazları meydana getiren moleküllere göre de değişiklik göstermektedir. CO2, H2O, ve CO baskın olarak bulunan moleküller olup; yayılım yaptıkları belli dalgaboyları bulunmaktadır. Çizelge 2.5’de yanma sonucu ortaya çıkan çeşitli moleküllerin yayılım yaptıkları dalga boyları görülmektedir. Çizelge 2.5 Yanma sonucu oluşan moleküllerin yayılım dalgaboyları (Seyrafi 1971) Birleşen Yayılım yaptığı dalgaboyu (µm) H2 O 1.14, 1.38, 1.88, 2.66, 2.74, 3.17, 6.27 CO2 2.01, 2.69, 2.77, 4.26, 4.82, 15.0 HF 1.29, 2.52, 2.64, 2.77, 3.44 HCL 1.20, 1.76, 3.47 CO 1.57, 2.35, 4.66 NO 2.67, 5.30 OH 1.43, 2.80 NO2 4.50, 6.17, 15.4 N2 O 2.87, 4.54, 7.78, 17.0 Bir turbojet motorunda; artyakıcı motor modunda motor; artyakıcı olmayan motor modunda ise egzoz izi baskın kızılaltı kaynaklar olmaktadır. 35 Aerodinamik ısınma ise yüksek hızlara ulaşan hava aracının burnunun dış akışla gerçekleştirdiği sürtünme etkisinden dolayı meydana gelmektedir. Aerodinamik ısınma mach sayısının karesi ile doğru orantılı olup 2.31 bağıntısıyla ifade edilmektedir. δT = Ta ⋅ γ −1 2 ⋅M 2 (2.31) Burada, δT : Sıcaklık artışı (K) Ta: Ortam hava sıcaklığı (K) M: Mach sayısı γ: Gaz sabiti (hava için 1.4) Mach (Mah) sayısı, hareket halindeki bir kütlenin hızının, kütlenin bulunduğu şartlardaki ses hizine oranıdır. Örneğin, deniz seviyesinde, 1 atm basınçta ve 15 ºC hava sıcaklığında 1 Mach 1226,5 km/saat olarak belirtilmektedir. Yerden yükseldikçe stratosfer sınırına kadar hava sıcaklığı düşmektedir. Ses hizinin karesi hava sıcaklığı ile doğru orantılı olarak değiştiğinden, yerden yükseldikçe ses hızı azalır. Buna bağlı olarak da o yükseklikteki mach sayısı deniz seviyesine göre daha az olur. Sübsonik, aerodinamikte ses hızının hemen altındaki hızları; yaklaşık olarak 0-0.8 Mach aralığını belirtmek amacıyla kullanılan terimdir. Kargo uçakları gibi sesten yavaş uçan uçaklara sübsonik uçaklar denmektedir. 0.8-1.2 Mach aralığı transonik olarak ifade edilmekte olup; yolcu uçakları transonik uçaklara örnek verilmektedir. 1.2-5 Mach aralığı süpersonik olarak ifade edilmektedir. Jet uçakları gibi ses üstü uçan savaş uçakları süpersonik uçaklara örnek verilmektedir. Şekil 2.19’da bir jet uçağının bakış açısına gore 2.5-5 µm dalgaboyu aralığındaki spektral radyometrik şiddet değişimi görülmektedir. Spektral radyometrik şiddet değerleri yönelim açısının 0º olduğu yani gözlemcinin uçağı burundan gördüğü durumda en düşük olmaktadır. Yönelim açısının 180º olduğu yani gözlemcinin sıcak 36 motor tarafını gördüğü durumda uçağı en yüksek olmaktadır. Yaklaşık olarak 4.2-4.5 µm dalgaboyu aralığındaki düşüş atmosferdeki CO2 molekülünün soğurma etkisinden kaynaklanmaktadır. Şekil 2.19 Yönelim açısına bağlı hedef spektral ışınımı değişimi (Accetta 1993a) 37 3. MATERYAL ve YÖNTEM Bu bölümde NIRATAM (NATO Infrared Air Target Model) yazılımının özellikleri ve çalışma yöntemi hakkında bilgi verilmiştir. Yazılımın girdi, çıktı parametreleri ve çalıştırdığı alt modüller tanıtılarak, bir hava aracının 2-25 µm dalga boyu aralığındaki kızılaltı ışımasını hesaplama yöntemi açıklanmıştır. 3.1 NIRATAM Yazılımının Çalışma Yöntemi NIRATAM; NATO RTO, RSG18 çalışma grubu tarafından hava araçlarının farklı uçuş ve ortam koşullarındaki kızılaltı imzalarının modellenmesi amacıyla geliştirilen bir yazılımdır. Yazılım Fortran koduyla yazılmış olup MS-DOS, Unix, Windows işletim sistemlerinde çalışmakta ve kullanıcı arayüzü bulunmamaktadır. 2-25 µm dalga boyu yani 5000-400 cm-1 dalga sayısı aralığında ve 5 cm-1 çözünürlükte hesaplama yapabilmektedir. (Noah 1991) Yazılım sonuçları için yapılan doğrulama çalışmalarına gizli bilgi olduklarından dolayı ulaşılamamaktadır. Kullanıcının değerlerini belirlediği girdi parametrelerine göre NIRATAM yazılımı tarafından aşağıdaki maddeler için hesaplama yapılmaktadır. - Hava aracındaki ısı kaynaklarından kaynaklanan ışımalar. - Hava aracının yüzeyinden yansıyan güneş, yeryüzü ve gökyüzü ışımaları. - Hava aracından yayılan egzoz gazları. - Gözlemci ve hava aracı arasındaki mesafedeki atmosfer sönümlemesi. - Hava aracının görünen sıcaklığı. NIRATAM, NPLUME ve LOWTRAN alt modülleriyle beraber çalışmaktadır. NPLUME modülü BOAT modelinden türetilen tek boyutlu akış modülüdür. Egzoz izine ait ışıma değerinin NIRATAM tarafından hesaplanabilmesi için egzoz izi ve dış akışın çözümlemesini yapmaktadır (Bakker 1999). Gözlemci ve model arasındaki atmosferden kaynaklanan sönümleme ve ışımanın hesaplanabilmesi için de LOWTRAN yazılımını kullanmaktadır. Şekil 3.1’de NIRATAM yazılımının çalıştığı alt modülleri olan NPLUME ve LOWTRAN kodlarıyla beraber çalışma yöntemi açıkça gösterilmektedir. 38 LOWTRAN Atmosfer etkileri Kullanıcı Girdileri Dalga boyu aralığı Gözlemci konumu Hedefin denizden yüksekliği Hedef hızı Hedef-gözlemci arası mesafe NIRATAM NPLUME Kullanıcı Girdileri Yakıt karışımı Kimyasal tepkimeler Egzoz izi çıkış sıcaklığı Motor sıcaklığı Spektral radyometrik şiddet Görünen sıcaklığı Kızılaltı görüntü NPLUME çıktıları Motor iç akış ve Kullanıcı Girdileri Egzoz gazı akış Hedef geometrisi hesaplaması Malzeme yayılım sabiti Sıcaklık bilgisi Yeryüzü sıcaklığı ve yayılım sabiti Güneşin hedefe göre konumu Şekil 3.1 NIRATAM yazılımın girdi ve çıktı parametreleri 3.1.1 NIRATAM yazılımın girdi parametreleri Kullanıcının ışıma kaynağı olarak seçilen modele ait geometri, sıcaklık ve malzeme bilgisini tanımlaması gerekmektedir. Bu amaçla “.ply” uzantısındaki geometri dosyası kullanılmaktadır. Bu dosya üzerinden belirlenen her bir yüzey için sıcaklık (K) ve yayılım sabiti değerleri tanımlanmaktadır. Bu nedenle ne kadar çok farklı yüzey belirlenirse hesaplama o kadar ayrıntılı olacaktır. Şekil 3.2’de Bölüm 4’de kullanılan F5 jet uçağına ait geometri örneği ile üzerinde tanımlanan sıcaklık ve yayılım sabiti (ε) değerleri görülmektedir. Bu değerler NATO RTO, RSG18 çalışma grubu tarafından belirlenen değerlerdir. Her bir yüzeye atanan bu sıcaklıklar, motorların çalışmadığı, hızın “0” olduğu, boşlukta ve hiçbir çevresel etkinin olmadığı durumdaki sıcaklık değerleridir. Girdi parametreleriyle oluşturulan uçuş ve ortam özelliklerinden dolayı oluşan toplam sıcaklık değeri NIRATAM tarafından hesaplanmaktadır. Bu değer şekil 3.2’de yer alan her yüzey için verilen sıcaklık değerinin üzerine eklenerek kızılaltı ışımasnın hesaplamasında kulanılacak sıcaklıklar elde edilmektedir. Bölüm 4’de her bir koşul için NIRATAM tarafından hesaplanan bu sıcaklık değeri toplam sıcaklık (stagnation temperature) olarak ifade edilerek verilmiştir. 39 Şekil 3.2 F-5 Jet uçağına ait geometri, sıcaklık ve yayılım sabiti özellikleri Kullanıcının nira.par ismindeki girdi dosyasına modelin konum, uçuş ve ortam parametreleriyle ilgili bilgileri, ölçüm yapılması istenen dalga boyu veya dalga sayısı aralığını tanımlaması gerekmektedir. Şekil 3.3’de bu parametrelerin tanımlandığı nira.par girdi tablosu görülmektedir. 40 Şekil 3.3 NIRATAM programına ait ana girdi tablosu (Fair 1998a) Nira.par dosyası içinde yer alan ana girdi parametreleri Bölüm 4 altında kullanıldığı şekliyle aşağıda açıklanmaktadır. Görüş açıları: Bu açılar gözlemcinin hedefe bağlı konumunu gösteren yönelim ve yükseliş açılarıdır. F5 jet uçağı üzerinde temsili gösterimi Şekil 3.4’de yer almaktadır. Yönelim açısı 0º-360º arasında, yükseliş açısı ise (-90º)-90º arasında değişmektedir. Şekil 3.4 Yükseliş ve yönelim açıları 41 Menzil: Gözlemci ve hedef arasındaki mesafedir. Birimi metre (m)’dir. Yükseklik: Hedefin denizden yüksekliğidir. Birimi metre (m)’dir. Hız: Hedefin gözlemciye göre bağıl hızıdır. Birimi m/sn’dir. Yeryüzü sıcaklığı ve yayılım sabiti: Modelin bulunduğu ortamdaki yeryüzünün sıcaklığı (K) ve yayılım sabitidir. Bu bilgiler yeryüzünün homojen özellik gösterdiği varsayımıyla tanımlanmaktadır. Kullanıcı bu parametreyi kullanmayarak yeryüzü etkisini hesaplamaya katmayabilir. Güneşin hedefe olan açısı: Bu açı 0º-180º arasında değişmekte ve güneşin gözlemciye göre konumunu tanımlamaktadır. Kullanıcı bu parametreyi kullanmayarak güneş etkisini hesaplamaya katmayabilir. Şekil 3.5’te güneşin hedefle yaptığı açının temsili bir gösterimi yer almaktadır. Şekil 3.5 Güneşin hedefle yaptığı açının temsili gösterimi Dalga boyu aralığı: Hesaplama yapılacak dalga boyu (µm) aralığını tanımlamaktadır. Hesaplama yapılacak aralık dalga sayısı (cm-1) aralığı da tanımlanabilir. 42 Atmosfer modeli: Atmosfer etkisinin LOWTRAN alt modülüyle hesaplanabilmesi için 6 farklı atmosfer modelinden biri seçilmelidir. Bu modeller dünya üzerindeki farklı iklimsel koşullara göre hazırlanmış atmosferik veri tabanlarıdır. Her birinde yüksekliğe bağlı olarak atmosferin sıcaklık, basınç, nem ve molekül yoğunluğu değerleri yer almaktadır. Bu modeller; tropikal atmosfer, orta enlem yaz, orta enlem kış, alt arktik kış, alt arktik yaz ve 1976 US standart olarak ifade edilmektedir. Ayrıca kullanıcının da kendi atmosfer özelliklerini yaratabilmesi için de bir seçenek bulunmaktadır. Kullanıcı bu parametreyi kullanmayarak atmosfer etkisini hesaplamaya katmayabilir. Modelin egzoz izine ait akışın modellenebilmesi için NPLUME alt modülüne ait plume.in girdi dosyasındaki parametrelerin tanımlanması gerekmektedir. Plume.in dosyası içinde yer alan ana girdi parametreleri Bölüm 4 altında kullanıldığı şekliyle aşağıda açıklanmaktadır. Motor modu: Modelin motor modunun artyakıcı, veya artyakıcı olmayan mod olup olmadığını tanımlanmaktadır. Egzoz izi sıcaklığı: Egzoz izinin motor çıkışıdaki sıcaklığıdır. Birimi Kelvin’dir. Egzoz izi karışımında bulunan bileşenler: NPLUME alt modülü egzoz izi karışımının içeriğinde bulunabilecek H2, CO, CO2, H2O, H, N2, O2, O ve OH bileşenlerinin etkisini modelleyebilmektedir. Bu bileşenler dâhilinde kullanıcı modelinde kullanılan yakıtın yanması sonucu oluşan molekülleri tanımlamaktadır. (Fair 1998b) 3.1.2 NIRATAM yazılımın veri ve çıktı biçimi Programa girilen parametreler doğrultusunda, belirlenen dalga boyu aralığındaki spektral radyometrik şiddet (W.sr-1.µm-1) ve integral radyometrik şiddet (W.sr-1) değerleri elde edilmektedir. Bu değerler Bölüm 4 altında kullanıldığı şekliyle aşağıda açıklanmaktadır. Toplam hedef: Hedeften yayılan toplam radyometrik şiddet değeridir. 43 Egzoz izi: Hedeften çıkan egzoz izinden yayılan radyometrik şiddet değeridir. Motor: Hedefteki sıcak motor parçalarından yayılan radyometrik şiddet değeridir. Yüzey: Hedefin yüzeyinden yayılan radyometrik şiddet değeridir. Yansıyan yer ve gökyüzü: Hedefin yüzeyinden yansıyan yeryüzü ve gökyüzü radyometrik şiddet değeridir. Toplam yüzey: Yüzey ile yansıyan yer ve gökyüzü değerlerinin toplamıdır. Şekil 3.6’da çıktı tablosunun bir parçası görülmektedir. Şekil 3.6 NIRATAM yazılımına ait çıktı tablosu (Fair 1998a) Ayrıca modelin belirlenen dalga boyu aralığındaki radyometrik ışınım (W.m-2.sr-1) görüntüsünü ve görünür sıcaklık (K) görüntüsü de elde edilmektedir. Görünür sıcaklık; model sıcaklığının model ve gözlemci arasındaki atmosfer etkilerine maruz kaldıktan sonraki değeridir. 3.2 NIRATAM Yazılımı ile Siyah cisim Işınım Eğrilerinin Oluşturulması Bu bölümde NIRATAM programı kullanılarak siyah cisim ışınım eğrilerinin oluşturulması amaçlanmıştır. NIRATAM programına gometri olarak bir küp tanımlanmıştır. Küpün sıcaklığının 1000 K ve 1200 K değerlerini alması ve bu sıcaklığın küpün her yerinde aynı olması sağlanmıştır. Yayılım sabiti değeri 1 verilerek bir siyah cisim kaynağından yayılan ışımanın benzetiminin yapılması ve 2-10 µm 44 aralığındaki ışınım eğrisinin oluşturulması amaçlanmıştır. Dalga boyu çözünürlüğü 0.05 µm’dir. NIRATAM programı ile her sıcaklık için oluşturulan ışınım eğrisi 2.22 bağıntısında yer alan Planck Yasası kullanılarak elde edilen sonuçlarla şekil 3.7’de karşılaştırılmıştır. Elde edilen spektral ışınım yayılımı değerleriyle oluşturulan iki eğri çakışmıştır. 1200 K eğrisinin maksimum değerinin karşılık geldiği dalgaboyunun 1000 K eğrisinin maksimum değerinin karşılık geldiği dalgaboyuna göre daha küçük olduğu görülmektedir. 11000 Spektral ışınım yayılımı (W.m¯².µm¯¹) ) 10000 9000 8000 7000 6000 5000 4000 3000 2000 1000 0 2 3 4 5 6 7 8 9 10 Dalgaboyu (µm) 1000 K (Niratam) 1200 K (Niratam) 1200 K (Planck Yasası) 1000 K (Planck Yasası) Şekil 3.7 NIRATAM ve Planck Yasası ile elde edilen siyah cisim eğrilerininin karşılaştırılması 45 4. BULGU ve YORUMLAR Bu bölümde, Bölüm 3.2’de kullanılan küp geometrisinden çok daha karmaşık bir geometri kullanılarak sıcaklığın homojen olarak dağılmadığı bir model yaratılması amaçlanmıştır. Bu nedenle Bölüm 2.9’da verilen ve bir hava aracının kızılaltı bölgede yaptığı ışımanın bağlı olduğu savunulan uçuş parametrelerinin etkisinin analiz edilebilmesi için model olarak F5 jet uçağı kullanılmıştır. Gözlemcinin ısı güdümlü bir füze olduğu varsayılarak F-5 jet uçağı hedef olarak adlandırılmıştır. Uçuş parametreleri olarak hız, görüş açısı ve motor modunun diğer parametreler sabit tutularak hedefin kızılaltı ışımasını nasıl etkilediği NIRATAM yazılımından elde edilen sonuçlarla Bölüm 4.1 altında ortaya konmuştur. Bölüm 4.2’de ise ortam parametreleri olarak hedeften yansıyan güneş, yeryüzü ve gökyüzü kızılaltı ışımaları NIRATAM yazılımı ile hesaplanarak elde edilen spektral dağılımlar Bölüm 2.8’de verilen bilgilerle karşılaştırılmıştır. 4.1 Hedef Işımasının Hız, Görüş Açısı ve Motor Moduna Bağlı Değişiminin 4.2 NIRATAM Yazılımı ile Modellenmesi Hedef hızı, görüş açısı ve motor modu parametrelerinin her biri için NIRATAM yazılımıyla çoklu koşumlar gerçekleştirilmiş ve sonuçlar grafiklerle sunulmuştur. 4.2.1 Hedef hızının kızılaltı ışımaya etkisinin incelenmesi Bu çalışmada NIRATAM yazılımında kullanılan girdi parametreleri aşağıdaki gibidir: - Hız: 100 m/sn-400 m/sn arasında 50 m/sn arayla arttırılmıştır. - Menzil: 1000 m olarak sabit kabul edilmiştir. - Dalga boyu aralığı: 2–5 µm. - Motor modu: Artyakıcı olmayan. - Yükseklik: 1000 m olarak sabit kabul edilmiştir. - Egzoz izi sıcaklığı: 1223 K. 46 - Egzoz izi karışımında bulunan bileşenler: H2O, CO2, CO ve C. - Görüş açıları: Gözlemcinin hedefe tam önden baktığı (Yönelim açısı: 0º, yükseliş açısı: 0º) ve yandan baktığı (Yönelim açısı: 90º, yükseliş açısı: 0º) iki durum ele alınmıştır. - Atmosfer modeli: 1976 US Standart. NIRATAM yazılımı tarafından toplam sıcaklık değeri hızla beraber artmış ve 100 m/sn için 286 K, 400 m/sn için 360 K olarak hesaplanmıştır. Hedef, egzoz izi ve yüzey radyometrik şiddet değerlerinin gözlemcinin hedefe önden Radyometrik Şiddet (W/sr) baktığı durumda hıza bağlı değişimi Şekil 4.1’deki gibidir. 10 9 8 7 6 5 4 3 2 1 0 100 125 150 175 200 225 250 275 300 325 350 375 400 Hız (m/sn) Toplam Hedef Yüzey Egzoz İzi Yansıyan Yer ve Gökyüzü Şekil 4.1 Önden görünüş için radyometrik şiddet değerinin hızla değişimi Hızın artmasıyla egzoz izinin boyu artmakta fakat çapı küçülmektedir. Bu nedenle, hız arttıkça, hedefe önden bakan gözlemciye göre görünen egzoz izi azalmaktadır. Bundan dolayı Şekil 4.1’de olduğu gibi egzoz izi radyometrik şiddet değeri hedefin önden görüldüğü durumda hız ile azalmaktadır. Yüzey radyometrik şiddeti hız ile artış göstermektedir. Bunun nedeni aerodinamik ısınmadır; yüzey ısınması hızın etkisiyle artmaktadır. Toplam hedef radyometrik şiddet değeri ise yüzey, egzoz izi, yansıyan yer ve gökyüzü radyometrik şiddet değerlerini toplamı olduğundan 250 m/sn hız değerine kadar azalırken sonrasında artış göstermektedir. 47 Hedef, egzoz izi ve yüzey radyometrik şiddet değerlerinin gözlemcinin hedefe yandan baktığı durumda hıza bağlı değişimi Şekil 4.2’deki gibidir. Radyometrik Şiddet (W/sr) 2500 2000 1500 1000 500 0 100 125 150 Toplam Hedef 175 200 225 Yüzey 250 275 Hız (m/sn) Egzoz İzi 300 325 350 375 400 Yansıyan Yer ve Gökyüzü Şekil 4.2 Yandan görünüş için radyometrik şiddet değerinin hızla değişimi Hızın artmasıyla egzoz izinin boyu arttığından ışıma yapan yüzey de artmaktadır. Şekil 4.2’de görüldüğü gibi egzoz izi ve yüzey radyometrik şiddet değeri hız ile artmaktadır. Hızın artması için uçağın itki seviyesinin artması gerekmektedir. Bunun için daha çok yakıt yakılacağından egzoz izinin sıcaklığı artmaktadır. Bu da egzoz izinin ışımasını arttıran diğer bir faktördür. Ses hızı ve komşuluğunda (v≈340 m/sn) oluşan süreksizlikten dolayı egzoz izi radyometrik şiddet değerinde ani bir değişim görülmektedir. Yüzey ışımasının da aerodinamik ısınmadan dolayı arttığı, fakat egzoz izi ışımasına kıyasla toplam hedef ışımasına olan etkisinin oldukça az olduğu görülmektedir. 4.2.2 Yönelim açısının kızılaltı ışımaya etkisinin incelenmesi Bu çalışmada NIRATAM programında kullanılan girdi parametreleri aşağıdaki gibidir: - Görüş açıları: Yönelim açısı 0º-360º arasında 15’er derecelik arayla arttırılmıştır. Yükseliş açısı, 0º olarak sabit kabul edilmiştir. 48 - Hız: 200 m/sn olarak sabit kabul edilmiştir. - Menzil: 1000 m olarak sabit kabul edilmiştir. - Dalgaboyu aralığı: 2–5 µm. - Motor modu: Artyakıcı olmayan. - Egzoz izi sıcaklığı: 1223 K. - Egzoz izi karışımında bulunan bileşenler: H2O, CO2, CO ve C. - Yükseklik: 1000 m olarak sabit kabul edilmiştir. - Atmosfer modeli: 1976 US Standart. NIRATAM yazılımı tarafından toplam sıcaklık değeri 301 K olarak hesaplanmış ve her koşum için aynı kalmış; yönelim açısına bağlı değişmemiştir. Toplam hedef, egzoz, yüzey, motor sıcak parçaları ve motor önyüzü için radyometrik şiddet değerlerinin yönelim açısına bağlı değişimi Şekil 4.3‘deki gibidir. 400 Radyometrik Şiddet (W/sr) 350 300 250 200 150 100 50 0 0 15 30 45 60 75 90 105 120 135 150 165 180 195 210 225 240 255 270 285 300 315 330 345 360 Yönelim Açısı(º) Toplam Hedef Yüzey Egzoz İzi Motor Şekil 4.3 Radyometrik şiddet değerinin yönelim açısına bağlı değişimi 0º-180º ve 180º-360º arasındaki değişimin aynı olması uçağın simetrik bir yapıda olmasından kaynaklanmaktadır. Yönelim açısı 0º ve 360º olduğunda gözlemci hedefi burnundan görmektedir, açı 0º’den 180º’ye doğru değiştikçe gözlemcinin gördüğü bölge hedefin burnundan motorların olduğu yere doğru değişmektedir. Şekil 4.20’de görüldüğü gibi toplam hedef radyometrik şiddet değerinin en düşük olduğu yer gözlemcinin hedefi tam burundan gördüğü yönelim açısının 0º ve 360º olduğu noktadır. 49 Çünkü oldukça sıcak olan motorları ve egzoz izini en az bu açıdan görmektedir. En yüksek toplam radyometrik şiddet değeri yönelim açısının 105º-120º ve 240º-255º olduğu aralıktadır. Çünkü bu açı aralığında motor radyometrik şiddeti maksimum değerine ulaşmaktadır. Motordan yayılan radyometrik şiddet değeri ise uçağın geometrisinin bakış açısına göre gölgelediği yerlerden ötürü değişim göstermektedir. Yüzey radyometrik şiddet ve egzoz izi radyometrik şiddet değerlerlerinin değişimleri 0º-180º ve 180º-360º arasında benzer özellik göstermektedir. Yönelim açısının 90º ve 270º olduğu durumlarda gözlemci egzoz izine ve yüzeye ait en büyük alanı görmektedir. Yönelim açısı 0º olduğunda minimum; yaklaşık 90º ve 270º olduğunda maksimum değerlerini almaktadır. 4.2.3 Yükseliş açısının kızılaltı ışımaya etkisinin incelenmesi Bu çalışmada NIRATAM programında kullanılan girdi parametreleri aşağıdaki gibidir. - Görüş açıları: Yükseliş açısı (-90º)-90º arasında 15’er derecelik arayla arttırılmıştır. Yönelim açısı 0º olarak sabit kabul edilmiştir. - Hız: 200 m/sn olarak sabit kabul edilmiştir. - Menzil: 1000 m olarak sabit kabul edilmiştir. - Dalgaboyu aralığı: 2–5 µm. - Motor modu: Artyakıcı olmayan. - Yükseklik: 1000 m olarak sabit kabul edilmiştir. - Egzoz izi sıcaklığı: 1223 K. - Egzoz izi karışımında bulunan bileşenler: H2O, CO2, CO ve C. - Atmosfer modeli: 1976 US Standart. NIRATAM yazılımı tarafından toplam sıcaklık değeri 301 K olarak heaplanmış ve her koşum için aynı kalmıştır. Toplam hedef, egzoz ve yüzey toplam radyometrik şiddet değerlerinin platform artyakıcı olmayan moddayken yükseliş açısına bağlı değişimi Şekil 4.4’deki gibidir. 50 Radyometrik Şiddet (W/sr) 600 550 500 450 400 350 300 250 200 150 100 50 0 -90 -75 -60 -45 -30 -15 0 15 30 45 60 75 90 Yükseliş Açısı (º) Toplam Hedef Yüzey Egzoz İzi Şekil 4.4 Radyometrik şiddet değerinin yükseliş açısına bağlı değişimi Şekil 4.4’e göre en düşük radyometrik şiddet değeri gözlemcinin hedefe burundan baktığı yükseliş açısının 0° olduğu durumdur. Yükseliş açısı 0º’dan 90°’ye arttıkça radyometrik şiddet değeri artmaktadır, çünkü gözlemcinin gördüğü alan hedefin burnundan motorlara ve egzoz izine doğru değişmektedir. 0º’den 90º’ye ve 0°’den 90°’ye doğru değişim benzer olmakla beraber hedefin üst yüzeyinin görüldüğü 0’dan 90º’a elde edilen yüzey ve egzoz izi radyometrik şiddet değerleri alt yüzeyinin görüldüğü 0°’dan -90°’a elde edilen radyometrik şiddet değerlerinden daha yüksektir. Bunun nedeni uçağın geometrisinden dolayı üst tarafında aerodinamik ısınmanın etkisinin daha fazla olmasıdır. F-5 uçağının artyakıcı olmayan modu, 1000 m menzil, 200 m/sn hız için gözlemcinin jet uçağını önden, arkadan, yandan ve üstten gördüğü durumlarda, 2-25 µm dalga boyu aralığında NIRATAM yazılımıyla elde edilen radyometrik ışınım (W.sr-1.m-2) ve görünür sıcaklık görüntüleri (K) Şekil 4.5 ve Şekil 4.12 arasında gösterilmektedir. Şekillerdeki her pikselin alanı 0,01 m2’dir. 51 Şekil 4.5 Artyakıcı olmayan mod, önden görünüş, sıcaklık görüntüsü Şekil 4.6 Artyakıcı olmayan mod, önden görünüş, radyometrik ışınım görüntüsü Şekil 4.7 Artyakıcı olmayan mod, yandan görünüş, sıcaklık görüntüsü 52 Şekil 4.8 Artyakıcı olmayan mod, yandan görünüş, radyometrik ışınım görüntüsü Şekil 4.9 Artyakıcı olmayan mod, üsten görünüş, sıcaklık görüntüsü 53 Şekil 4.10 Artyakıcı olmayan mod, üssten görünüş, radyometrik ışınım görüntüsü Şekil 4.11 Artyakıcı olmayan mod, arkadan görünüş, sıcaklık görüntüsü 54 Şekil 4.12 Artyakıcı olmayan mod, arkadan görünüş, radyometrik ışınım görüntüsü Şekil 4.5 ve Şekil 4.12 arasındaki görünür sıcaklık görüntülerine göre hedefin gövde sıcaklığı yaklaşık olarak 280 ile 500 K arasında değişmektedir. Atmosfer sıcaklığı 280 K, hedefin gövde sıcaklığı 300 K, motor ve egzoz izi sıcaklığı 500 K değerine ulaşmaktadır. 4.2.4 Motor modunun kızılaltı ışımaya olan etkisinin incelenmesi Bölüm 4.1.2 ve Bölüm 4.1.3’de artyakıcı olmayan motor modunda modellenen F-5 jet uçağı yönelim ve yükseliş açılarının toplam hedef, egzoz izi ve yüzey radyometrik şiddet değerlerine olan etkisinin görülmesi için aynı parametreler kullanılarak artyakıcı motor modunda modellenmiştir. Artyakıcı motor modunda olduğundan daha yüksek bir hız ve motor çıkış sıcaklığı değeri kullanılması gerekmektedir. Bu nedenle hedef hızı 400 m/sn olarak kabul edilmiştir. Hedefin egzoz izinin motor çıkışındaki sıcaklığı 1473 K olarak kabul edilmiştir. Diğer parametreler yönelim açısının değişimi için Bölüm 4.1.2 ve yükseliş açısının değişimi için Bölüm 4.1.3’de kullanılan parametreler ile aynıdır. NIRATAM tarafından hesaplanan toplam sıcaklık değeri 360 K’dir. Hedef, egzoz izi ve yüzey radyometrik şiddet değerlerinin hedef artyakıcı modundayken yükseliş açısına bağlı değişimi Şekil 4.13’deki gibidir. 55 Radyometrik Şiddet (W/sr) 6000 5000 4000 3000 2000 1000 0 -90 -75 -60 -45 -30 -15 0 15 30 45 60 75 90 Yükseliş Açısı (º) Toplam Hedef Yüzey Egzoz İzi Şekil 4.13 Radyometrik şiddet değerinin artyakıcı modda yükseliş açısına bağlı değişimi Şekil 4.13’de elde edilen değişim Şekil 4.4’de elde edilen değişimle benzerlik göstermektedir fakat radyometrik şiddet değerleri oldukça artmıştır. Bunun nedeni artyakıcı modundayken motor ve egoz izi sıcaklığının artmasıdır. Yükseliş açılarının 0º90º arasında değiştiği durumda daha yüksek radyometrik şiddet elde edilmesinin nedeni Şekil 4.4’de de görüldüğü gibi uçağın geometrisinden dolayı üst tarafında aerodinamik ısınmanın etkisinin daha fazla olmasıdır. Toplam hedef, egzoz izi ve yüzey radyometrik şiddet değerlerinin hedef artyakıcı motor Radyom etrk Şiddet (W /sr) modundayken yönelim açısına bağlı değişimi Şekil 4.14’deki gibidir. 12500 10000 7500 5000 2500 0 0 15 30 45 60 75 90 105 120 135 150 165 180 195 210 225 240 255 270 285 300 315 330 345 360 Yönelim Açısı (º) Toplam Hedef Yüzey Egzoz İzi Motor Şekil 4.14 Radyometrik şiddet değerinin artyakıcı modda yönelim açısına bağlı değişimi 56 Şekil 4.14’te Şekil 4.3’de olduğu gibi 0º-180º ve 180º-360º arasındaki değişimin aynı olması uçağın simetrik bir yapıda olmasından kaynaklanmaktadır. Motor modunun artyakıcı olduğu durumda, en büyük radyometrik şiddet değeri yönelim açısının 180° olduğu yani gözlemcinin motoru gördüğü durumda elde edilmiştir. Artyakıcı motor modundayken motor oldukça ısınmakta ve motor radyometrik şidet değeri baskın hale gelmektedir. Egzoz izi radyometrik şiddet değeri ise yönelim açısının 120º ve 240º olduğu durumlarda maksimum değerini almıştır. Yüzey radyometrik şiddet değerinin egzoz izi radyometrik şiddet değerinin değişimiyle benzer bir değişim gösterdiği fakat toplam hedef radyometrik şiddet değerine katkısına bakıldığında etkisiz olduğu gözlenmektedir. Artyakıcı modda toplam hedef radyometrik şiddet değerini motor sıcak parçaları baskın olarak etkilemektedir. Artyakıcı olmayan motor modundayken en büyük radyometrik şiddet değeri gözlemcinin egzoz izini yandan gördüğü durumda elde edilirken artyakıcı motor modunda motoru gördüğü durumda elde edilmektedir. F-5 Jet uçağının artyakıcı modu, 1000 m menzil, 400 m/sn hız için gözlemcinin jet uçağını önden, arkadan, yandan ve üstten gördüğü durumlarda, 2-25 µm dalga boyu aralığında NIRATAM yazılımıyla elde edilen radyometrik ışınım (W.sr-1.m-2) ve görünür sıcaklık görüntüleri (K) şekil 4.15 ve şekil 4.22 arasında gösterilmektedir. Şekillerdeki her pikselin alanı 0,01 m2’dir. Şekil 4.15 Artyakıcı mod, önden görünüş, sıcaklık görüntüsü 57 Şekil 4.16 Artyakıcı mod, önden görünüş, radyometrik ışınım görüntüsü Şekil 4.17 Artyakıcı mod, yandan görünüş, sıcaklık görüntüsü Şekil 4.18 Artyakıcı mod, yandan görünüş, radyometrik ışınım görüntüsü 58 Şekil 4.19 Artyakıcı mod, üstten görünüş, sıcaklık görüntüsü Şekil 4.20 Artyakıcı mod, üstten görünüş, radyometrik ışınım görüntüsü 59 Şekil 4.21 Artyakıcı mod, arkadan görünüş, sıcaklık görüntüsü Şekil 4.22 Artyakıcı mod, arkadan görünüş, radyometrik ışınım görüntüsü Şekil 4.15 ve şekil 4.22 arasındaki görünen sıcaklık görüntülerine göre arkaplan sıcaklığı 275 K, hedefin gövde sıcaklığı 300 K değerine, motor ve egzoz izi sıcaklığı 1400 K değerine ulaşmaktadır. 60 4.2.5 Dalga boyuna bağlı olarak yüzey ve egzoz izi ışımasının değişimi Bu çalışmada egzoz izi ve yüzey radyometrik şiddet değerlerinin dalgaboyuna bağlı değişimleri gözlenmiştir. Hedef yüzeyinin ve egzoz izinin beraber görülebilmesi için hedefe yandan bakılmıştır. Hedef ve gözlemci arasındaki mesafe (menzil) 1000 m’den 10 m’ye indirilerek atmosferin sönümleme etkisini azaltıp yüzey radyometrik şiddeti değeri üzerindeki gökyüzü, yeryüzü ve güneş yansıma etkilerinin daha iyi şekilde gözlenebilmesi sağlanmıştır. Bu çalışmada NIRATAM programında kullanılan girdi parametreleri aşağıdaki gibidir: - Görüş açıları: Yükseliş açısı: 0º, yönelim açısı: 90º olarak hedefe yandan bakıldığı durum seçilmiştir. - Hız: 200 m/sn. - Menzil: 10 m. - Dalgaboyu aralığı: 2–25 µm. - Motor modu: Artyakıcı olmayan. - Yükseklik: 1000 m. - Egzoz izi sıcaklığı: 1223 K. - Egzoz izi karışımında bulunan bileşenler: H2O, CO2, CO ve C. - Atmosfer modeli: : 1976 US Standart. - Yeryüzü sıcaklığı ve yayılım sabiti: Şekil 2.11’deki 32 ºC’deki toprak ışıma eğrisi ile karşılaştırma yapabilme amacıyla yeryüzü sıcaklığı 32 ºC ve yayılım sabiti değeri 0.8 seçilmiştir. - Güneşin hedefe olan açısı: 180º. NIRATAM yazılımı tarafından toplam sıcaklık değeri 301 K olarak hesaplanmıştır. Şekil 4.23’te egzoz izinin spektral radyometrik şiddet değerinin atmosferin sönümleme etkisine maruz kaldığı durumdaki 2-25 µm dalga boyu aralığındaki değişimi görülmektedir. 61 Spektral Radyometrik Şiddet (W.sr¯¹.µm¯¹) 2000 1800 1600 1400 1200 1000 Egzoz izi 800 600 400 200 0 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 Dalgaboyu (µm) Şekil 4.23 2-25 µm aralığındaki egzoz izi spektral radyometrik şiddet değişimi Şekil 4.23’e göre 2-5 µm dalga boyu aralığında egzoz gazının spektral radyometrik şiddetinin yüksek değerlere ulaştığı ve değişiminin belirgin olduğu görülmektedir. Değerlerin dalga boyuna bağlı dağılımını, egzoz izi içinde bulunan CO2, H2O, CO moleküllerinin çizelge 2.6’da sunulan kızılaltı bölgede yayılım yaptıkları dalgaboyları ve şekil 4.24’te sunulan, atmosferin soğurma yaptığı dalga boyları etkilemektedir. 2-5 µm dalga boyu aralığındaki değişimin ayrıntılı gözlenebilmesi için şekil 4.25’te sadece 2-5 µm dalga boyu bandındaki değişim ele alınmıştır. Burada B eğrisi, egzoz izinin spektral radyometrik şiddet değerinin, atmosferin sönümleme etkisinin yok sayıldığı durumdaki dağılımını göstermektedir. A eğrisi ise egzoz izinin spektral radyometrik şiddet değerinin atmosferin sönümle etkisine maruz kaldığı durumdaki dağılımını göstermektedir. Atmosferik sönümleme etkisinin 2-5 µm dalga boyu aralığındaki değişimi şekil 4.24’te yer almaktadır. Bu değerler denizden 1000 m yükseklikte US Standart atmosfer modeline göre LOWTRAN yazılımıyla elde edilmiştir. 62 1 0,9 0,8 Geçirgenlik 0,7 0,6 Atmosferik Geçirgenlik Katsayısı 0,5 0,4 0,3 0,2 0,1 0 2 2,5 3 3,5 4 4,5 5 Dalgaboyu (µm) Şekil 4.24 2-5 µm aralığındaki atmosferik geçirgenlik katsayısı değişimi Spektral Radyometrik Şiddet (W.sr¯¹.µm¯¹) 5000 4000 3000 A B 2000 1000 0 2 2,5 3 3,5 4 4,5 5 Dalgaboyu (µm) Şekil 4.25 2-5µm aralığındaki egzoz izi spektral radyometrik şiddet değişimi Şekil 4.24’te 2.5-2.7 µm ve 4.2-4.3 µm dalga boyu aralıklarında atmosferik geçirgenliği sıfırdır. Bu nedenle şekil 4.25’te A eğrisinin bu dalgaboyu aralıklarında değeri sıfır olmaktadır. Atmosferik sönümleme etkisine maruz kalmayan egzoz izi spektral radyometrik şiddetini temsil eden B eğrisinin ise bu dalga boyu aralıklarında oldukça yüksek değerlere sahip olduğu görülmektedir. B eğrisinin 3.4-4.2 µm ve 2.0-2.4 µm 63 dalga boyu aralığında sıfır değerini almasının nedeni ise egzoz izi içindeki CO2, H2O ve CO moleküllerinin bu dalga boylarında yayılım yapmamasıdır. B eğrisi maksimum değerini yaklaşık 4.4 µm’de, A eğrisi ise 4.5 µm’de almaktadır. Yüzey radyometrik şiddetinin dalga boyuna bağlı değişimi şekil 4.26’da sunulmuştur. Spektral Radyometrik Şiddet (W.sr¯¹.µm¯¹) 160 140 120 100 80 Toplam Yüzey 60 40 20 0 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 Dalgaboyu (µm) Şekil 4.26 2-25 µm aralığındaki yüzey spektral radyometrik şiddet değişimi Toplam yüzey radyometrik şiddet değerine yeryüzü, gökyüzü ve güneş yansımaları da dahil olduğundan bu eğri güneş, yeryüzü ve gökyüzü ışıma eğrilerinin yer aldığı şekil 2.10, şekil 2.11, şekil 2.12 ile uyumlu olmalıdır. Güneş yansımasının değeri 10-1 mertebesinde olduğundan şekil 4.26’da gözlenememektedir. Güneş yansımasının etkisi Bölüm 4.2.1 altında ayrıntılı olarak gösterilmektedir. Şekil 2.11’de yer alan 32 ºC sıcaklığındaki toprak ışıma eğrisinin pik yaptığı dalgaboyu yaklaşık 10 µm’dir. Şekil 4.26’da oluşan eğride pik gözlenen dalgaboyu yaklaşık 10 µm’dir ve yüzey radyometrik şiddet değeri yaklaşık 3 µm’den itibaren artış göstermektedir. Bu nedenle şekil 2.11 ve şekil 2.12’deki 4-15 µm dalgaboyu aralığındaki eğriyle uyum göstermektedir. 64 4.3 Yansıyan Arkaplan Işımasının NIRATAM ile Modellenmesi 4.3.1 Yansıyan güneş ışıması Yansıyan güneş ışımasının güneşin hedefe olan konumuna ve dalga boyuna göre değişimi incelenmiştir. Yansıyan güneş ışıması atmosfer tarafından sönümlendiği için değişime uğradığından bu değişimin gözlenmesi için atmosfer etkisinin katıldığı ve katılmadığı 2 durum için de grafikler sunulmuştur. Bu çalışmada NIRATAM yazılımında kullanılan girdi parametreleri aşağıdaki gibidir. - Görüş açıları: Yükseliş açısı: 0º, yönelim açısı: 90º olarak hedefe yandan bakıldığı ve yükseliş açısı: 0º, yönelim açısı: 0º olarak hedefe önden bakıldığı iki durum seçilmiştir. Böylece hedefin en geniş alanının ve en küçün alanının görüldüğü iki durumun da değerlendirilmesi sağlanmıştır. - Hız: 200 m/sn. - Menzil: 10 m - Dagaboyu aralığı: 2–25 µm. - Motor modu: Artyakıcı olmayan. - Yükseklik: 1000 m. - Egzoz izi sıcaklığı: 1223 K. - Egzoz izi karışımında bulunan bileşenler: H2O, CO2, CO ve C. - Atmosfer modeli: 1976 US Standart. - Yeryüzü sıcaklığı ve yayılım sabiti: Şekil 2.9’daki 32ºC’deki toprak ışıma eğrisi ile karşılaştırma yapabilme amacıyla yeryüzü sıcaklığı 32 ºC ve yayılım sabiti değeri 0.8 seçilmiştir. - Güneşin hedefe olan açısı: 0º, 30º, 60º, 90º, 120º, 150º ve 180º olarak değiştirilmiştir. NIRATAM yazılımı tarafından toplam sıcaklık değeri 301 K olarak hesaplanmıştır. Şekil 4.27’de gözlemcinin hedefi burundan gördüğü durumda atmosfer etkisinin katılarak, güneşin hedefe olan açısının 0º, 30º, 60º, 90º, 120º, 150º ve 180º olduğu her 65 bir durum için 2-25 µm dalga boyu aralığında elde edilen güneş yansımasının spektal radyometrik şiddeti sunulmaktadır. Spektral Radyometrik Şiddet (W.sr¯¹.µm¯¹) 0,06 0,05 0º 30º 0,04 60º 0,03 90º 120º 0,02 150º 180º 0,01 0,00 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 Dalgaboyu (µm) Şekil 4.27 Önden görüş için 2-25 µm aralığında atmosfer etkisi varken güneşin konumuna bağlı olarak güneş yansımasının spektal radyometrik şiddeti Şekil 4.27’deki 2-2.5 µm aralığındaki değişim detaylı olarak şekil 4.28’de yer almaktadır. Spektral Radyometrik Şiddet (W.sr¯¹.µm¯¹) 0,060 0,050 0º 30º 0,040 60º 0,030 90º 120º 0,020 150º 180º 0,010 0,000 2,0 2,1 2,2 2,3 2,4 2,5 Dalgaboyu (µm) Şekil 4.28 Önden görüş için 2-2.5 µm aralığında atmosfer etkisi varken güneşin konumuna bağlı olarak güneş yansımasının spektal radyometrik şiddeti 66 Şekil 2.10’a göre güneş ışıması 0.1-3µm aralığında gözlenmektedir. NIRATAM yazılımı 2-25 µm’de çözüm yapabildiği için 0.1-3 µm aralığındaki tüm değişimi şekil 4.28’de gözlemlemek mümkün değildir. Fakat şekil 4.28 ve şekil 4.29’da görüldüğü gibi 2-2,5 µm aralığındaki değişimin belirgin olması ve bu aralıkta atmosferin içindeki H2O, CO2 moleküllerin soğurma etkisine maruz kalması NIRATAM ile elde edilen güneş yansıması eğrisinin şekil 2.10 ile uyumlu olduğunu göstermektedir. En yüksek güneş yansıması değeri ise güneşin hedefle 180º’lik açı yaptığı durumda elde edilmiştir. Çünkü bu koşulda güneş ve gözlemci aynı hizada olduklarından güneşten yansıyan ışıma gözlemciye ulaşabilmektedir. Açı 0º olduğunda güneş hedefin arkasında kaldığından yansıyan ışıma gözlemciye ulaşamamaktadır; bu nedenle bu açı için yansıyan güneş ışıması değeri sıfırdır. Şekil 4.29’da gözlemcinin hedefi burundan gördüğünde atmosfer etkisinin katılmadan güneşin hedefe olan açısının 0º, 30º, 60º, 90º, 120º, 150º ve 180º olduğu her durum için 2-25 µm dalga boyu aralığında elde edilen güneş yansımasının spektal radyometrik Spektral Radyometrik Şiddeti (W.sr¯¹.µm¯¹) şiddeti sunulmaktadır. 0,12 0,10 0º 0,08 30º 60º 0,06 90º 0,04 120º 150º 180º 0,02 0,00 2 3 4 5 6 7 8 Dalgaboyu (µm) Şekil 4.29 Önden görüş için 2-25 µm aralığında atmosfer etkisi yokken güneşin konumuna bağlı olarak güneş yansımasının spektal radyometrik şiddeti 67 Şekil 4.29’da atmosfer etkisi dahil olmadığı için elde edilen güneş yansıması eğrisinin H2O ve CO2 moleküleri tarafından soğurulmadığı görülmektedir. Bunun yanında atmosferin sönümleme etkisine uğramadığından elde edilen güneş yansıması değerleri daha yüksektir. Şekil 4.30’da gözlemcinin hedefi yandan gördüğünde, atmosfer etkisinin katılarak güneşin hedefe olan açısının 0º, 30º, 60º, 90º, 120º, 150º ve 180º olduğu her bir durum için 2-25 µm dalga boyu aralığında elde edilen güneş yansımasının spektal radyometrik şiddeti sunulmaktadır. Spektral Radyometrik Şiddeti (W.sr¯¹.µm¯¹) 3,00 2,75 2,50 2,25 0º 30º 2,00 1,75 60º 90º 120º 150º 1,50 1,25 1,00 180º 0,75 0,50 0,25 0,00 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 Dalgaboyu (µm) Şekil 4.30 Yandan görüş için 2-25 µm aralığında atmosfer etkisi yokken güneşin konumuna bağlı olarak güneş yansımasının spektal radyometrik şiddeti Şekil 4.30’da elde edilen eğri şekil 4.27 ile benzerdir. Dolayısıyla gözlemcinin hedefe olan konumu yansıyan güneş ışımasının eğri yapısını değiştirmemektedir. Fakat şekil 4.27’de ulaşılan maksimum değer 0.055 W.sr-1.µm-1 iken hedefin yandan görüldüğü şekil 4.28’deki eğride 2,75 W.sr-1.µm-1 değerine ulaşılmıştır. Bunun nedeni görülen yüzeyin artmasından dolayı gözlemcinin algıladığı yansıyan güneş ışıması değerinin artmasıdır. En büyük güneş yansıması değeri 90º için elde edilmiştir. Bunun nedeni güneşle hedefin yaptığı açının 90º ve hedefle güneş arasındaki açının 90º olduğu durumda gözlemci ve güneş aynı hizada olmakta; böylece güneşten yansıyan tüm 68 ışımayı gözlemci algılayabilmektedir. Diğer açılardaki güneş yansıması değerleri 10-4 mertebesindedir. Şekil 4.31’de gözlemcinin hedefi burundan gördüğünde, atmosfer etkisinin katılmadan güneşin hedefe olan açısının 0º, 30º, 60º, 90º, 120º, 150º ve 180º olduğu her bir durum için 2-25 µm dalga boyu aralığında elde edilen güneş yansımasının spektal radyometrik Spektral Radyometrik Şiddet (W.sr¯¹.µm¯¹) şiddeti sunulmaktadır. Diğer açılardaki güneş yansıması değerleri 10-4 mertebesindedir. 6,00 5,50 5,00 4,50 4,00 3,50 0º 30º 60º 90º 3,00 2,50 2,00 1,50 1,00 0,50 0,00 120º 150º 180º 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 Dalgaboyu (µm) Şekil 4.31 Yandan görüş için 2-25 µm aralığında atmosfer etkisi yokken güneşin konumuna bağlı olarak güneş yansımasının spektal radyometrik şiddeti Şekil 4.31’de şekil 4.29’da olduğu gibi atmosfer etkisi dahil olmadığı için elde edilen güneş yansıması eğrisinin H2O ve CO2 moleküleri tarafından soğurulmadığı görülmektedir. Bunun yanında atmosferin sönümleme etkisine uğramadığından elde edilen güneş yansıması değerleri daha yüksektir. Şekil 4.27 ile şekil 4.31 arasındaki grafikler incelendiğinde güneş yansıması için en büyük spektral radyometrik şiddet değerinin hedef-gözlemci ve hedef-güneş arasındaki açının 90º olduğu ve atmosfer etkisinin katılmadığı durumda yaklaşık 2.2 µm dalgaboyu için elde edildiği sonucuna varılmıştır. 69 4.3.2 Yansıyan yeryüzü ve gökyüzü ışıması Yansıyan yeryüzü ve gökyüzü ışımasının gözlemcinin hedefe olan konumuna ve dalga boyuna göre değişimi incelenmiştir. Yansıyan yeryüzü ve gökyüzü ışıması atmosfer tarafından sönümlendiği için değişime uğradığından bu değişimin gözlenmesi için atmosfer etkisinin katıldığı ve katılmadığı iki durum için de grafikler sunulmuştur. Bu çalışmada NIRATAM yazılımda kullanılan girdi parametreleri aşağıdaki gibidir. - Görüş açıları: Yükseliş açısı: 0º, yönelim açısı: 90º olarak hedefe yandan bakıldığı ve yükseliş açısı: 0º, yönelim açısı: 0º olarak hedefe önden bakıldığı 2 durum seçilmiştir. Böylece hedefin en geniş alanının ve en küçün alanının görüldüğü iki durumun da değerlendirilmesi sağlanmıştır. - Hız: 200 m/sn. - Menzil: 10 m olarak sabit kabul edilmiştir. - Dalgaboyu aralığı: 2–25 µm. - Motor modu: Artyakıcı olmayan. - Yükseklik: 1000 m. - Egzoz izi karışımında bulunan bileşenler: H2O, CO2, CO ve C. - Atmosfer modeli: 1976 US Standart. - Yeryüzü sıcaklığı ve yayılım sabiti: Şekil 2.9’daki 32 ºC’deki toprak ışıma eğrisi ile karşılaştırma yapabilme amacıyla yeryüzü sıcaklığı 32 ºC ve yayılım sabiti değeri 0.8 seçilmiştir. - Güneşin hedefe olan açısı: 0º, 30º, 60º, 90º, 120º, 150º ve 180º olarak değiştirilmiştir. Şekil 4.32’de hedefe önden bakıldığı durum için 2-25 µm aralığındaki atmosferin etkisine bağlı olarak yansıyan yer ve gökyüzü spektral radyometrik şiddetleri yer almaktadır. Yansıyan yer ve gökyüzü radyometrik şiddetlerinin toplam hedef radyometrik şiddetine katkısının görülmesi için toplam hedef radyometrik şiddeti de grafikte yer almaktadır. Buna göre grafikte yer alan A, B eğrileri sırasıyla atmosfer etkisi katıldığı durumda yansıyan arkaplan radyometrik şiddet değerlerini ve toplam hedef radyometrik şiddet değerini ifade etmektedir. C, D eğrileri ise sırasıyla atmosfer 70 etkisi katılmadığı durumda yansıyan arkaplan radyometrik şiddet değerlerini ve toplam hedef radyometrik şiddet değerini ifade etmektedir. Spektral Radyometrik Şiddet (W.sr.¯¹.µm¯¹) 40 35 30 A 25 B 20 C D 15 10 5 0 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 Dalgaboyu (µm) Şekil 4.32 Önden bakış için 2-25 µm aralığındaki toplam hedef, yansıyan yer ve gökyüzü spektral radyometrik şiddeti Şekil 4.32’de B eğrisindeki değerler D eğrisine gore daha düşük olduğundan, atmosfer etkisinin katılmadığı durumda yansıyan arkaplan ve toplam hedef radyometrik güç değerlerinde azalma olduğu gözlenmiştir. D eğrisindeki 15 µm’de gözlenen maksimum değeri 15 µm’de yer alan egzoz izi içineki CO2 molekülünün yayılım bandından kaynaklanmaktadır. A eğrisindeki radyometrik şiddet değerlerinin yüksek olmasının nedeni ise LOWTRAN yazılımı tarafından hesaplanarak eklenen atmosferin hedef üzerinden yansıyan radyometrik şiddet değeridir. Dolayısıyla toplam hedef radyometrik şiddet değeri, hedefe önden bakıldığı durum için, atmosfer etkisi katıldığı zaman, daha yüksek olmaktadır. Şekil 4.33’de ise hedefe yandan bakıldığı durumda 2-25 µm aralığındaki atmosferin etkisine bağlı olarak yansıyan yer ve gökyüzü spektral radyometrik şiddetleri yer almaktadır. Yansıyan yer ve gökyüzü radyometrik şiddetlerinin toplam hedef radyometrik şiddetine katkısının görülmesi için toplam hedef radyometrik şiddeti de grafikte yer almaktadır. Buna göre grafikte yer alan A, B eğrileri sırasıyla atmosfer etkisi katıldığı durumda yansıyan arkaplan radyometrik şiddet değerlerini ve toplam hedef radyometrik şiddet değerini ifade etmektedir. C, D eğrileri ise sırasıyla atmosfer 71 etkisi katılmadığı durumda yansıyan arkaplan radyometrik şiddet değerlerini ve toplam hedef radyometrik şiddet değerini ifade etmektedir. Spektral Radyometrik Şiddet (W.sr.¯¹.µm¯¹) 4500 4000 3500 3000 A 2500 B 2000 C 1500 D 1000 500 0 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 Dalgaboyu (µm) Şekil 4.33 Yandan bakış için 2-25 µm aralığındaki toplam hedef, yansıyan yer ve gökyüzü spektral radyometrik şiddeti Spektral Radyometrik Şiddet (W.sr.¯¹.µm¯¹) 20 18 16 14 12 A 10 C 8 6 4 2 0 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 Dalgaboyu (µm) Şekil 4.34 Yandan bakış için 2-25 µm aralığındaki yansıyan yer ve gökyüzü spektral radyometrik şiddeti Şekil 4.33’de hedefe yandan bakıldığı ve egzoz izi radyomerik şiddet değeri baskın olarak öne çıktığı için A ve C eğrilerinde yer alan arkaplan radyometrik şiddet değerleri Şekil 4.34’te ayrıca ele alınmıştır. A eğrisindeki radyometrik şiddet değerlerinin C eğrisinden yüksek olmasının nedeni ise LOWTRAN yazılımı tarafından hesaplanarak 72 eklenen atmosferin yansıyan radyometrik şiddet değeridir. Şekil 4.33’te görüldüğü gibi atmosfer etkisinin dahil olmadığı hedef radyometrik şiddeti (D eğrisi), atmosfer etkisinin dahil olduğu hedef radyometrik şiddetinden (B eğrisi) daha yüksektir. Bunun nedeni Şekil 4.23’te de görüldüğü gibi artyakıcı olmayan modda ve hedefin yandan görüldüğü durumda baskın olan egzoz izi radyometrik şiddetinin atmosferin sönümleme etkisine uğramadığı durumda artmasıdır. Şekil 4.32-4.33’te olduğu gibi D eğrisinde 15 µm’de egzoz izi içineki CO2 molekülünün yayılım yapmasından kaynaklanan bir pik noktası görülmektedir. 2-5 µm’deki değişim ise Şekil 4.25’teki B eğrisinin davranışıyla benzerlik göstermektedir. 73 5. SONUÇ ve TARTIŞMA Bu tez çalışmasında hava araçlarının kızılaltı bölgede yaydıkları ışımayı oluşturan faktörler ve bu faktörlerin dalga boyuna bağlı değişimi araştırılmıştır. Bu amaçla yüksek sıcaklığa sahip turbojet motoruyla çalışan F-5 jet uçağının NIRATAM yazılımıyla 2-25 µm dalga boyu bandındaki kızılaltı ışıması modellenmiştir. Bu modelleme sonucunda ışımanın hıza, motor moduna, gözlemciye, dalgaboyuna ve arkaplan etkilerine bağlı değişimi ortaya konmuştur. Hız değişiminin F-5 jet uçağının kızılaltı ışıması üzerine etkisinin gözlemcinin konumuna göre değiştiği gözlenmiştir. Yüzey ışıması hızın yükselmesinden kaynaklanan aerodinamik ısınmadan dolayı artmaktadır. Egzoz izi ışıması da hızın artmasıyla artmakta ve artan hız ile egzoz izinin uzunluğu artarken çapı azalmaktadır. Ancak çapının azalmasından dolayı gözlemcinin uçağı önden gördüğü durumda hız arttıkça gözlemcinin algıladığı egzoz izi ışıması azalmaktadır. Gözlemcinin hedefe önden baktığı durumda baskın olarak yüzeyden gelen ışıma algılanmaktadır. Buna karşın, yandan baktığı durumda ise baskın olarak egzoz izi ışımasını algılamaktadır. Bu nedenle özellikle hedefe önden bakıldığı durumdaki baskın olan yüzey ışımasının azaltılması için yüzey yansıtıcılık değerinin azaltmaya yönelik önlemler alınarak yansıyan arkaplan ışımasının azaltılabilceği düşünülmektedir. NIRATAM yazılımıyla oluşurulan F-5 jet uçağının 2-25 µm dalga boyu aralığındaki görünen sıcaklık ve ışıma görüntüleri ile gözlemcinin bakış açılarına göre ışımanın yüksek olduğu bölgeler elde edilmiştir. Motor modunun artyakıcı olmasının ışımanın değerini oldukça büyük oranda arttırdığı görülmüştür. Bu artış egzoz izi ve motor ışımasında yüzey ışımasında olduğundan çok daha fazladır. Bu nedenle kızılaltı ışımayı azaltmaya yönelik hazırlanan pasif koruma yöntemlerinin özellikle artyakıcı moddaki motordaki sıcaklık artışı için geliştirilmelerinin etkinliklerini arttırıcı bir yol olacağı düşünülmektedir. Gözlemcinin hedefe olan konumunun ışımanın büyüklüğünü değiştiren en büyük faktör olduğu sonucuna varılmıştır. Artyakıcı olmayan modda egzoz izinden yayılan ışımanın 74 baskın olduğu görülürken, artyakıcı modda motor ışıması baskındır. Hedefin yüzeyinden yayılan ışıma değeri, egzoz izine ve motora oranla çok düşük olduğundan gözlemcin hedefi önden gördüğü durumda artyakıcı veya artyakıcı olmayan motor modunda F-5 jet uçağı yüksek bir kızılaltı imza değerine sahip olamamaktadır. Egzoz izi ışımasının 2-25 µm dalga boyu aralığındaki spektral özelliği incelendiğinde 25 µm dalga boyu aralığındaki dağılımının değişken olduğu ve yüksek değerlere ulaştığı sonucuna varılmıştır. Egzoz izi ışımasının spektral dağılımını yakıtın yanması sonucunda oluşan moleküller ve atmosferik sönümleme faktörü etkilemektedir. Egzoz izi içindeki moleküllerin yayılım yaptığı dalga boyları süreklilik göstermediğinden 2-5 µm dalga boyu aralığında sürekli bir ışıma oluşmamaktadır. Atmosfer sönümleme etkisi göz önüne alınmadığında egzoz izi ışımasının 4.4 µm’de maksimum değerine ulaşmaktadır. 4.2-4.4 µm dalga boyu aralığında egzoz gazı ışımasının artmasına rağmen atmosferin bu dalga boyu aralığındaki sönümleme etkisinden dolayı ışıma değeri oldukça düşmektedir. Bu analizler H2O, CO2, CO ve C bileşenlerinden meydana gelen egzoz izi için yapıldığından içinde HF, HCL, OH, NO2, N2O gibi farklı moleküller içeren bir egzoz izi ışımasının spektral dağıımının farklılıklar göstereceği düşünülmektedir. Yüzey ışımasının spektral dağılımının ise gökyüzü, yeryüzü, güneş ışımaları ve atmosferik sönümleme faktörü tarafından belirlendiği görülmüştür. Yüzey ışımasının 415 µm dalga boyu aralığında etkili olduğu ve atmosfer içindeki H2O ve CO2 moleküllerinin soğurma etkisinden dolayı süreklilik göstermediği sonucuna varılmıştır. Güneş ışıması ise 2-3 µm dalga boyu aralığında etkilidir fakat yüzey ışımasına olan katkısı oldukça azdır. Literatürden elde edilen bilgilere göre güneş ışımasının 0.1-3 µm dalga boyu aralığında etkili olduğu görülmüştür fakat NIRATAM yazılımının 2-25 µm dalga boyu aralığında çalışmasından dolayı 0.1-2 µm dalga boyu aralığındaki değişim hesaplanamamıştır. Kızılaltı bölgede kullanımı yaygın olan foton dedektörlerin malzemelerinin çalıştıkları dalga boyu aralıkları sunulmuştur. NIRATAM yazılımı ile elde edilen bulgulara dayanılarak ölçüm yapılmak istenen bölgeye uygun bir dedektör seçiminin ölçüm 75 sonuçlarının doğruluğunun arttırılması için önemli olduğu sonucuna varılmışır. Örneğin egzoz izinin kızılaltı ışımasının ölçümü için 2-5 µm aralığı kapsayan bir dedektör kullanımı önem taşımaktadır. Elde edilen sonuçlara göre egzoz izi ışımasının spektral dağılımı sürekli olmadığından etkin olduğu dalga boyu aralıklarında duyarlılığı yüksek bir dedektör seçilmesi de gerekmektedir. Bu tez çalışmasının devamında farklı geometriye, yüzey malzemesine, motor tipine ve motor sayısına sahip bir hava aracının kızılaltı imzasının NIRATAM yazılımıyla analiz çalışmalarıın yapılabileceği düşünülmektedir. Bu şekilde F-5 jet uçağı için oluşturulan bu kızılaltı imza veri tabanı farklı hava araçlarının kızılaltı imzalarını da kapsayacak şekilde geliştirilebilir. Bu veri tabanı dedektör ve arayıcı tasarımı çalışmalarında kullanılabilir. Karşı tedbir sistemlerinin etkinliği arttırmaya yönelik çalışmalarına ışık tutabilir. 76 KAYNAKLAR Accetta, J.S. 1993a. Countermeasure Systems, The IR & EO Systems Handbook, Volume 7. SPIE Optical Engineering Press, 159-247, Washington. Accetta, J.S. 1993b. Sources of Radiation, The IR & EO Systems Handbook, Volume 1. SPIE Optical Engineering Press, 3-32, 139-285, Washington. Accetta, J.S. 1993c. Atmospheric Propagation of Radiation, The IR & EO Systems Handbook, Volume 2. SPIE Optical Engineering Press, 3-92, Washington. Bakker, E.J. 1999. Modelling Multi-Spectral Imagery Data with NIRATAM V3.1 and NPLUME v1.6. SPIE, Vol.3599; 80-91. Fair, L.M. 1998a. NIRATAM Software User Guide, DERA. Fair, L.M. 1998b. NPLUME Software User Guide, DERA. Harshavardhan, M. 2005. Stealth Technology-Infared Signature Studies. AE 397 B.Tech. Seminar. Department of Aerospace Engineering Indian Institute of Technology, Bombay. Anonim. 2009. http://tr.wikipedia.org/wiki/Elektromanyetik_tayf, 20/12/2009 Anonymous. 2009. http://www.eoearth.org, 10/12/2009 Hudson, R.D. 1969. Infrared System Engineering. Jr. John Wiley and Sons, Inc, 20-109, New York. Mahulikar, P.S., Sonawave, R.H. and Rao, A.G. 2007. Infrared Signature Studies of Aerospace Vehicles. Science Direct, 43(2007); 219-245. 77 Modest, F. M. 1993. Radiative Heat Transfer, Acedemic Press, 1-28, United States of America. Noah, M. 1991. NIRATAM-Nato Infrared Air Target Model. SPIE, Vol.1479 Surveillance Technologies; 275-282. Raymond, A. S. 1990. PHYSICS for Scientists&Engineers with Modern Physics, Volume 2. Saunders Collage Publishing, 957-975, San Fransisco. Ryer, Alex. 1997. The Light Measurement Handbook, Technical Publications Dept International Light, Inc, 25-38, Newburyport. Seyrafi, K. 1971. Infrared Military Systems, Part One, US Army Material Command, 2.1-2.12, 2.68-2.121, Washington, D.C. Zdunkowski, W. 2007. Radiation in the Atmosphere, Cambridge University Press, 1-26, United States of America. 78 ÖZGEÇMiŞ Adı Soyadı : Senem GÜCÜYENER ZALOĞLU Doğum Yeri : Diyarbakır Doğum Tarihi : 23 Eylül 1983 Medeni Hali : Evli Yabancı Dili : İngilizce, Almanca Egitim Durumu (Kurum ve Yıl) Lise : Sırrı Yırcalı Anadolu Lisesi (2001) Lisans : Ankara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Fizik Mühendisliği Bölümü (2005) Yüksek Lisans: Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Fizik Mühendisliği Anabilim Dalı ( Eylül 2005-Mart 2010) Çalıstıgı Kurum/Kurumlar ve Yıl ROKETSAN, Sistem Mühendisliği Müdürlüğü Eylül 2005- 79