TSK Koruyucu Hekimlik Bülteni, 2004: 3 (9) ® OKUL ÖNCESI ÇOCUKLARDA AMBLIYOPI PREVALANSI VE NEDENLERININ ARASTIRILMASI Yrd. Doç. Dr.Üzeyir ERDEM, Doç. Dr. Fatih Mehmet MUTLU, Y. Hem. Kadriye TATAR, Prof Dr. H.Ibrahim ALTINSOY GATA Göz Hastaliklari AD/Ankara ÖZET Amaç: Gelismis toplumlarda 45 yas altinda yaklasik %2,5’luk prevalansiyla en önemli körlük sebebi olan ambliyopinin nedenlerini ve risk faktörlerini arastirmak Gereç ve Yöntem: Ankara’daki bazi kres ve anaokullarindaki 3-6 yas grubu çocuklar yas, cinsiyet, dogum bilgileri, anne babanin egitim düzeyleri, dogum öncesi ve dogum sonrasi problemler, aile hikayesi anamnezleri ve görme keskinlikleri alindiktan sonra patoloji düsünülenler göz hastaliklari uzmani tarafindan görme keskinligi, duksiyon ve versiyon hareketleri, açma kapama testi, biyomikroskopik ve fundoskopik muayene ile sikloplejik refraksiyon muayenesin e tabi tutuldular. Görme keskinligi 0,8 ve altinda olan ve organik herhangi bir patoloji saptanmayan çocuklarin gözleri ambliyop olarak degerlendirildi. Bulgular: Taramaya tabi tutulan 202 çocuktan 56 tanesinde görme kusuru saptandi ve göz hastaliklari uzmanina sevk edildi. Yapilan muayenede bunlardan 6’sinda ambliyopi tesbit edildi. Ambliyopi prevalansi %2,97 olarak bulundu. Sonuç: Risk faktörlerinden, aile hikayesi pozitif olanlarda olmayanlara göre 3 kat daha fazla ambliyopi tespit edildi, ancak bu istatistiksel olarak anlamsiz bulundu. Ambliyopinin en sik nedeni olarak %50 siklikla ezotropya bulundu. Bunu %33,3 siklikla hipermetropastigmatizma ve %16,6 siklikla deprivasyon ambliyopisi izledi. Anahtar Kelimeler: Ambliyopi, okul öncesi çocuklar, prevalans, risk faktörleri Investigation of the Prevalance and Causes of Amblyopia in Preschool Children Purpose: Investigation of the causes and risk factors of amblyopia which is the most important cause of legal blindness with a prevalance of 2,5% among people under 45 years old in developed countries. Material and Methods: A screening test was performed to 3-6 years old preschool children and kindergartens in Ankara. The records included age, sex, birth problems, education level of the parents, pre and postnatal problems, family history and visual acuities. Suspected cases were sent to the ophthalmologist for the examination of visual acuity, and duction and version, biomicroscopic, ophthalmoscopic and cycloplegic refractive examinations. Visual acuity of 8/10 or less without any organic cause was accepted as amblyopia. Results: Fifty six of the 202 children were sent to the ophthalmologist because of low vision. Ophthalmologic examination revealed 6 amblyopia cases. The prevalance of amblyopia was 2,97%. Conclusion: Ambliyopia was 3 times more frequent in cases with a positive family history compared with cases without a family history. But this value was statistically insignificant. The most frequent causes of amblyopia were esotropia (50%), hypermetropic amblyopia (33,3%), and deprivation amblyopia (16,6%). Key Words: Amblyopia, preschool children, prevalance, risc factors. Sorumlu Yazar (Corresponding Author): Dr Üzeyir ERDEM, GATA Göz Hastaliklari AD, Etlik/Ankara E-mail: erdemuzeyir@hotmail.com Tel: 0312 3045873 Fax: (312) 321 0492 202 TSK Koruyucu Hekimlik Bülteni, 2004: 3 (9) GIRIS Göz hekimligini ilgilendiren en önemli konulardan birisi koruyucu göz sagligi ve körlüklerin önlenmesidir. Koruyucu önlemler, uygulandigi döneme, uygulamanin yayginligina ve uygulanan yöntemin etkinligine göre degisik derecede yararli olurlar (1). Gelisen dünyamizda, çocuklarin saglikli bir gelecege sahip olmalari, istedikleri bir meslek dalina kavusmalari için iyi bir görmenin saglanmasi ve göz sagliginin korunmasi gerekir. Bunun için de bazi göz hastaliklarinin erken teshis ve tedavisine ihtiyaç vardir. Bunlardan birisi de halk arasinda göz tembelligi de denilen ambliyopilerdir (2). Ambliyopi, muayene ile saptanabilen organik bir patoloji olmaksizin tam bir gözlük tashihine ragmen, bir ya da iki gözün görme keskinliginin azalmis olmasi durumudur (3, 4). Zamaninda teshis ve tedavi edilmedigi takdirde %2,5’lik prevelansiyla, yasamin ilk 45 yilinda en çok görülen körlük sebebidir. Askerler üzerinde yapilan bir çalismada ambliyopinin diger oküler patolojilerden 10 kat fazla görüldügü, ambliyop kisilerin saglam gözlerinin de oküler hastaliklar ve travma yönünden potansiyel körlük riski altinda oldugu bildirilmistir (3). Genç eriskinlerde ambliyopinin yol açtigi görme kayiplari tüm oküler hastaliklar ve travmanin yol açtigi kayiplarin toplamindan daha fazladir (5). Bir gözü ambliyop olan 203 insanlarin, kazalara bagli olarak diger gözlerini kaybetme olasiliklari da artmaktadir (6). Çagdas yasamin giderek artan görsel ihtiyaçlari ambliyopiyi sürekli büyüyen bir sosyoekonomik problem haline getirmektedir. Bu konuda çok sayida prevalans çalismasi yapilmis ve farkli yas gruplarinda % 0,2 (2) ile %5,4 arasinda oranlar saptanmistir (3). Genel popülasyonda ambliyopi sikliginin ortalama % 2,0-3,5 dolaylarinda oldugu söylenebilir (4). Ambliyopide tam körlük sözkonusu degildir. Ancak santral görmenin azalmasi ambliyop gözün bulgusu olarak karsimiza çikar. Klinik bakimdan ortaya çikan tablo görme eselinde iki gözün görme keskinligi farkinin normale göre iki sira veya daha az bulunmasidir. Ambliyopideki görme azligi ile refraksiyon kusuruna bagli görme azligi nitelik olarak birbirinden oldukça farklidir. Refraksiyon kusurunda imaj bulaniktir. Ambliyopide ise imaj dalgalanmalar halinde görülüp kaybolmaktadir. E harfi F gibi, C harfi G gibi algilanabilir. Karisiklik ve fark edememe temel yetersizliktir. Bunlarin yaninda binokuler tek görme fonksiyonunda da çesitli derecelerde patolojiler vardir (6, 7, 8). Von Noorden’in ambliyopi siniflamasinda ambliyopiler nedenlerine göre 4 grupta degerlendirilir (5): Anizometropik veya yüksek ametropik ambliyopide görme azliginin nedeni tek ya da her iki gözdeki kirma kusurudur. 2,0 diyoptri ve üzerinde bilateral hipermetropi, 1,50 diyoptri ve üzerinde TSK Koruyucu Hekimlik Bülteni, 2004: 3 (9) astigmatizma ile 1,0 diyoptri ve üzerinde anizometropi ambliyopiye siklikla eslik eden kirma kusurlaridir (7). Yüksek ametropi söz konusu oldugunda ambliyopi bilateraldir, ancak daha sik görülen ambliyopi sekli anizometropiye bagli tek tarafli olandir. Strabismik ambliyopi anormal binoküler etkilesime baglidir ve kayan gözde supresyon sonucu hemen daima tek gözde görülür. Deprivasyon ambliyopisi digerlerine göre daha az rastlanilan bir ambliyopi türüdür, bunda baslangiçta retinada imaj olusumunu engelleyen, genellikle organik bir bozukluk vardir (katarakt, vitreus hemorajisi, pitozis gibi). Ancak bu bozukluk ortadan kalktiktan sonra da görme bozuklugu devam eder. Dördüncü grup ambliyopi, organik ambliyopilerdir. Çok net tanimi yapilmamis olmakla birlikte, organik patolojilerle birlikte görülen görme kayiplarinin, bu nedenlerle açiklanamayacak bölümü olarak tarif edilebilir, bunlarda çogu kez anizometropi ve sasiligin rol oynadigi ileri sürülmektedir. Hangi grupta olursa olsun, ambliyopiye yol açabilecek nedenler ambliyojenik faktörler olarak bilinir ve okul öncesi yas grubunda sikliklari ortalama %515 arasindadir (5). Ambliyopi gelisiminde ambliyojen uyaran ile ne zaman karsilasildigi çok önemlidir. Bu amaçla sensitif ve kritik periyodlar tanimlanmistir. Sensitif periyod görme sisteminin uyaran azligina duyarli oldugu dönemdir. Genel olarak bu dönemin dogumla basladigina inanilmaktaysa da, bazi çalismalar 6 haftaya kadar gecikebilecegini göstermektedir. Yenidogan sariligi nedeniyle hayatlarinin ilk haftalarinda kapama alan çocuklarda ambliyopi gelismemesi bu iddiayi destekler (5). Ayrica sensitif periyod tüm visüel fonksiyonlar için uniform degildir; spektral sensitivite için 3-6 ay, uzaysal rezolüsyon için 2 yila kadar, binoküler fonksiyonlar için daha uzun sensitif periyodlardan söz edilebilir. Kritik periyod ise tedavi ile görmenin artabilecegi dönemi belirler. Bu dönem sensitif periyodla birlikte baslar ve çesitli çalismalara göre 6-12 yasina dek sürer (5). Sensitif ve kritik periyod kavramlari, ambliyopi tedavisinin ancak belirli bir zaman diliminde uygulanirsa etkili olabilecegini gösterir. Bunun için ambliyopinin bu zaman dilimi içinde saptanmasi gereklidir. Ambliyopi ve ambliyojenik faktörleri saptamaya yönelik taramalar da bu nedenle okul öncesi yas grubuna yönelik olmalidir. Nedeni ne olursa olsun ambliyopi ile ilgili yapilan çalismalarda 7 yas sonrasinda tedaviye yeterli cevap alinamadigi görülmektedir. Yapilan çalismalarda okul öncesi dönemde hastaligin erken tanisinin önemi vurgulanmaktadir (5). Bu nedenle çalismamizda kres ve anaokullarini hedef olarak seçtik ve okul öncesi dönemdeki ambliyopi prevalansini ve risk faktörlerini arastirdik. GEREÇ VE YÖNTEM Çalismanin kapsamina Ankara’daki TSK’ne bagli kres ve anaokullarindaki 3-6 yas grubu çocuklar alindi. Verilerin toplanmasi, ön tarama ve göz hastaliklari uzmani tarafindan yapilan 204 TSK Koruyucu Hekimlik Bülteni, 2004: 3 (9) poliklinik muayenesi seklinde iki asamali olarak yapildi. Ön tarama muayenesi öncesinde kres ve anaokullarina gidilerek ögretmenlere ambliyopi ve görme keskinligini ölçme hakkinda bilgi verildi ve çocuklari “E” eseli ile muayeneye nasil hazirlayabilecekleri ögretildi. Ayrica ebeveynleri ambliyopi konusunda aydinlatmak amaciyla hazirlanan bir metin anket formu ile birlikte ailelere gönderildi. Çocugun yasi, cinsiyeti, dogum bilgileri (kilosu, haftasi, dogum sekli), anne babanin egitim düzeyleri, akrabalik olup olmamasi, dogum sonrasi problemler (kuvöz vs), gebelik ile ilgili problemler (diabet, hipertansiyon), diger aile fertlerinde sasilik, ambliyopi, gözlük kullanimi veya geçirilmis göz hastaligi hikayesi varligi, göz doktorlarina gidip gitmedigi, geçirilmis travma veya havale öyküsü gibi tanimlayici bilgiler ebeveynlerden detayli bir sekilde ögrenildi. Tablo 1’de çesitli çalismalarda ortaya konan bu risk faktörleri özetlenmistir (13,14,15). Tablo-1. Ambliyopi olusumunda rol oynayan baslica faktörler 1- Yas 2- Dogum bilgileri a) Dogum sekli b) Dogum yeri c) Dogum kilosu d) Dogum haftasi 3- Anne-babanin tutumu ve egitim düzeyi 4- Akraba evliligi 5- Postnatal problemler 6- Aile öyküsü (anne,baba ve kardeslerde mevcut) olan a) Göz cerrahi girisim b) Sasilik c) Ambliyopi d) Gözlük (Refraksiyon) e) Diger Sorunlar 7- Çocugun daha önce geçirdigi göz hastaliklari 8- Primer saglik hizmetlerinin sunumu 9 Çocukta havale öyküsünün varligi 10 Travma öyküsünün varligi 11Çocugun geçirdigi sistemik hastaliklar Ailelerden alinan bilgi formlarinin arkasina ön muayene formu eklendi. Bu konuda egitimli bir hemsire kres ve anaokulu ögretmenlerinin yardimi 205 ile ön muayenelerini tamamlayarak görme keskinligi 0,8 ve altinda olanlari, iki göz arasinda iki sira veya üzerinde görme keskinligi farki TSK Koruyucu Hekimlik Bülteni, 2004: 3 (9) olanlari, genel inspeksiyon ile patolojiden süphe edilenleri, sasilik veya göz hareket bozuklugu olanlari belirleyerek göz hastaliklari uzmanina sevklerini sagladi. Ön tarama muayenelerinde Amerikan Pediatri Akademisinin okul öncesi çocuklarda önerdigi protokol (14) esas alinmistir (Tablo 2). Tablo-2. Amerikan Pediatri Akademisinin, koruyucu göz hekimligi, okul öncesi çocuklarda uygulanan görme tarama protokolü. A- Yeterli Tibbi ve Aile Hikayesi B- Göz Muayenesi Yöntemi 1. Yenidoganda Muayene a) Her iki gözün inspeksiyonu b) Pupiller kirmizi reflenin kontrolü c) Göz hareketlerinin degerlendirilmesi 2. Alti Aylik Çocukta Muayene a) Her iki gözün inspeksiyonu b) Fiksasyon kontrolü c) Pupiller kirmizi reflenin kontrolü d) Göz hareketlerinin degerlendirilmesi 3. Dört Yasindaki Çocukta Muayene a) Her iki gözün inspeksiyonu b) Görme keskinliginin ölçülmesi c) Fiksasyon kontrolü d) Pupiller kirmizi reflenin kontrolü e) Göz hareketlerinin degerlendirilmesi C- Referans Kriterleri 1. Genel inspeksiyonda patoloji varligi 2. Anormal isik veya kirmizi refle varligi 3. Sasilik süphesi 4. Görme muayenesinde 0,8 veya altinda görme keskinligi veya iki göz arasinda iki sira veya üzerinde görme keskinliginde fark varligi. Göz hastaliklari uzmaninca inspeksiyon, görme keskinligi muayenesi tekrari, duksiyonversiyon hareketlerinin degerlendirilmesi, kapama açma testi, biyomikroskopik muayene, gözdibi muayenesi, siklopleji sonrasi refraksiyon ölçümleri yapildi. Görme keskinligi 0,8 ve altinda olan ve organik herhangi bir patoloji saptanmayan çocuklarin gözleri ambliyop olarak kabul edildi. Hastaneye gönderilen çocuklarin kesin tanilari ön tarama formlarinin arkasina islenerek istatistiksel degerlendirmede kullanildi. Çalismaya alinan çocuklardaki ambliyopi sikligi ve prevalansi saptandi. Risk faktörleri Ki-Kare testi ile degerlendirildi. 206 TSK Koruyucu Hekimlik Bülteni, 2004: 3 (9) BULGULAR 1996-1997 egitim yilinda Ankara’daki TSK kres ve anaokullarindaki 3-6 yas gurubundan toplam 202 (103 kiz, 99 erkek) çocuk çalismaya alindi. Ön tarama muayeneleri sonucunda 56 çocuk (30 kiz, 26 erkek) görme kusurlu bulunarak kesin tani amaciyla GATA Göz Hastaliklari Poliklinigine sevk edildi. Poliklinik muayenesine gelen 43 çocugun kesin tanilari oftalmolojik muayene ve testlerle belirlendi. Tablo-3. Ön tarama sonucu sevk edilen çocuklarin yas özelliklerine göre dagilimi Yas 3 4 5 6 TOPLAM Taranan Çocuk Sayisi 15 56 65 66 202 Ön tarama sonucunda taranan ve hastaneye sevk edilen çocuklarin yas özelliklerine göre dagilimi Tablo3’dedir. Yas gruplari yönünden Sevk Edilen Çocuk Sayisi 4 (%26,7) 13 (%23,2) 19 (%29,2) 20 (%30,3) 56 (%27,7) incelendiginde 3-4 yas grubundaki ambliyopi prevalansi %1,3 iken, 5-6 yas grubunda ise %3,8 olarak bulunmustur. Tablo-4. Ön muayene sonucu sevk nedenleri ve dagilimlari. Sevk Sebebi Sevkedilen çocuk sayisi n=56* Görme keskinligi 0,8 ve alti 48 (%85,7) Sasilik süphesi 15 (%26,8) Göz hareketlerinde anormallik 1 (%1,8) Inspeksiyon anomalisi (Enoftalmus) 1 (%1,8) * Birden fazla ön tani konabildiginden tablodaki degerlerin toplami 65’tir. Bu çocuklarin sevkedilme nedenleri Tablo-4’de, sevk edilen çocuklarda degerlendirilen risk faktörleri dagilimi Tablo-5’te verilmistir. Risk faktörleri yönünden ambliyopi prevalansi yönünden bu iki grup arasinda fark gözlenmemistir. Tablo-6’da Ambliyopi tanisi alan çocuklarin muayene bilgileri, Tablo-7’de risk faktörleri müsbet 207 bulunanlarla bulunmayanlar arasinda Ambliyopi dagilimi özetlenmistir. Ambliyopinin en sik nedeni olarak %50 siklikla ezotropya bulundu. Bunu %33,3 siklikla hipermetropastigmatizma ve %16,6 siklikla deprivasyon ambliyopisi izledi. Ambliyopi sikligi çalismamizda 36 yas gurubunda % 2,97 olarak bulunmustur. TSK Koruyucu Hekimlik Bülteni, 2004: 3 (9) Tablo-5. Ön tarama sonucu sevk edilen çocuklarda degerlendirilen nedenlerin dagilimi (n=56). Dogum Dogum Dogum Postnatal Riskli Aile Öz bilgileri kilosu haftasi öykü gebelik öyküsü geçmisi Vajinal Dogum 41 (%73,2) Sezeryan 15 (%26,8) 2,5 – 4 kg 47 (%83,9) 2,5 kg ve alti 1 (%1,8) 4 kg ve üzeri 8 (%14,3) Prematür 1 (%1,8) Postmatür 0 Kuvöz tedavisi 2 (%3,6) Hipertansiyon 1 (%1,8) Diabet 1 (%1,8) Akraba evliligi 2 (%3,6) Sasilik 3 (%5,4) Ambliyopi 3 (%5,4) Gözlük kullanimi 33 (%58,9) Göz muayenesi 18 (%32,1) Gözlük kullanan 6 (%10,7) Havale öyküsü 4 (%7,1) Kafa travmasi 3 (%5,4) 208 TSK Koruyucu Hekimlik Bülteni, 2004: 3 (9) Tablo-6. Ambliyopi tanisi konan olgularin poliklinik muayene bilgileri Ön taramadaki görmeler Sag Sol Muayene sonu tashihli görmeler Sag Sol Ambliyopi nedeni 1 0,6 0,6 0,6 0,8 2 0,4 0,6 0,5 0,8 3 0,8 0,5 1,0 0,6 4 0,7 0,4 1,0 0,6 5 0,8 0,4 0,9 0,6 Sasilik ambliyopisi Sol göz ezotropya+Hipermetropastigmat 6 0,8 0,7 1,0 0,8 Sasilik ambliyopisi Sol ezotropya+Hipermetropastigmat TARTISMA Çalismamizda 3 -6 yas grubu okul öncesi çocuklarda ambliyopi sikligi %2,97 olarak bulunmustur. DaCunha ve Jenkins bu orani 1961 yilinda Ingiltere’de bir ana-ç o c u k sagligi merkezinde 3 yasindaki çocuklarda yaptiklari bir ç alismada %1,7 olarak bildirmislerdir. Yine ayni yil Russel ve arkadaslari 3 -6 yas grubu çocuklarda yaptiklari çalismada bu orani %1,3 olarak bulmuslardir. Nawratzki ve Oliver 1972 yilinda 4,5-5 yaslarindaki 1161 çocukta 209 Anizometropik ambliyopi Her iki göz Hipermetropastigmat Anizometropik ambliyopi Her iki göz Hipermetropastigmat Deprivasyon ambliyopisi 3 yasinda enfeksiyon nedeni ile sol gözü bir hafta kapali kalmis Sasilik ambliyopisi Sol göz ezotropya+Hipermetropastigmat yaptiklari çalismada ambliyopi sik ligini %2,2 olarak bildirmislerdir (6). Ilkokul dönemindeki çocuklarda yapilan çalismalarda ise; Frandsen 1949 yilinda Danimarka’da 7 ve yukari yastaki çocuklarda yaptiklari çalismada ambliyopi prevalansini %2,6 olarak bulurken Woo 1968 yilinda %3,85, Ran t e n e n v e T o m m i k i 1971’de %1,8, Haase ve Muhling 1979’da %4,1 olarak açiklamislardir (6,7). Vereckeen ve arkadaslari 1966 yilinda Belçika’da yaptiklari çalismada ambliyopi oranini %3,5 olarak bulmustur (7). TSK Koruyucu Hekimlik Bülteni, 2004: 3 (9) Tablo-7. Toplam da risk faktörleri müsbet olanlarla olmayanlar arasinda ambliyopi dagilimi. Risk faktörleri Ambliyopi var Ambliyopi yok Toplam *p Sezeryan Vaginal 1 (%2,1) 5 (%3,2) 45 151 46 156 0,58 2,5 > X > 4kg 4 = X = 2,5kg 1 (%6,2) 5 (%2,5) 15 181 16 186 0,265 Miad disi Miadinda 1 (%50) 5 (%2,5) 1 195 2 200 0,059 Kuvöz ted. Kuvöz yok 2 (%40) 4 (%2,0) 3 193 5 197 0,007 HT ve DM Hast. yok 0 (%0) 6 (%3) 3 193 3 198 ** Akraba evliligi + Akraba evliligi - 1 (%25) 5 (%2,5) 3 193 4 198 0,114 Aile öyküsü + Aile öyküsü - 4 (%5,6) 2 (%1,5) 66 130 70 132 0,185 Göz hekimi muayenesi+ Göz hekimi muayenesi- 3 (%6,9) 3 (%1,8) 40 156 43 159 0,112 Havale + Havale - 1 (%9,9) 5 (%2,6) 10 186 11 191 0,289 Travma + 1 (%9) 10 11 0,289 Travma 5 (%2,6) 186 191 * Ki-kare testi kullanildi (Beklenmeyen hücre degeri 5 ten küçük olanlarda Fischer’in kesin sonucu kullanildi) ** Istatistik degerlendirme yapilamadi. Risk faktörleri yönünden inceledigimizde çalisma grubumuzdaki çocuklarin %49’u erkek (99) ve %50,99’u kiz (103) olup ambliyopi prevalansi yönünden bu iki grup arasinda fark gözlenmemistir. Diger çalismalarda da cinsiyetin ambliyopide risk faktörü olarak önemli olmadigi vurgulanmistir (6). Yas gruplari yönünden incelendiginde 3-4 yas grubundaki ambliyopi prevalansi %1,3 iken, 5-6 yas grubunda ise %3,8 olarak bulunmustur. Ingram 1971 yilinda yaptigi bir çalismada ezotropyali 210 TSK Koruyucu Hekimlik Bülteni, 2004: 3 (9) çocuklarin 5-6 yaslarinda pik yaptigini bildirmistir (8). Bizim çalismamizda da bu yas grubundaki ambliyopili çocuklar çogunlugu olusturmaktadir ve ezotropya; ambliyopi nedenlerimiz arasinda %50 ile ilk sirada yer almaktadir. Bu durum bizim çalismamizda 5-6 yas grubunda ortaya çikan ambliyopi sayisinin neden fazla oldugunu izah etmektedir. Seksiyo ve zor dogum nedeni ile girisimli dogumlarin orbital travma riskini artiracagi ve dolayli olarak ambliyopi nedeni olabilecegi vurgulanmistir (9). Orbita travmalari ve intrakranial hemorajilere bagli olarak pitozis, göz kasi paralizileri olusabilmekte ve ortaya çikan sasilik ve pitozislere bagli olarak ambliyopi gözlenebilmektedir (4). Çesitli kaynaklarda dogum kilosunun fazla olmasi bebege yapilan girisim riskini artirmakta ve travma artisina neden oldugu bildirilmektedir (9). Çalismamizda ise 4 kg’in üzerinde olan çocuklarda ambliyopi sikligi %6,2 bulunurken, 4kg’in altinda olan çocuklarda bu oran %2,5 olarak bulunmustur. Ancak bu fark istatistiksel olarak anlamsiz bulunmustur (p>0,05). Dogum haftasi, dogum sonu bebegin kuvözde kalmasi, riskli gebelikler ve akraba evliligi yönünden sayilarin azligi nedeniyle istatistiksel degerlendirme yapilamamistir. Anne baba ve kardeslerden birinde sasilik, ambliyopi ve kirma kusuru yönünden pozitif hikaye varsa çocukta da ambliyopi olasiliginin arastirilmasi gerektigi bildirilmistir (10). 211 Olgularimizi aile öyküsü açisindan inceledigimizde ise ailesinde sasilik, ambliyopi ve refraksiyon kusuru olanlarda ambliyopi sikligi %5,6 iken, aile hikayesi olmayanlarda bu oran %1,5 olarak bulunmustur (Tablo7). Bu fark oldukça yüksek gibi görünse de istatistiksel olarak anlamsiz bulunmustur (p>0,05). Poliklinik muayenesi sonucunda ambliyopi tanisi konan çocuklar nedenler yönünden incelendiginde; 3 olguda ezotropya+hipermetropik astigmatizma, diger 2 olguda ise hipermetropik anizometropi, 1 olguda da (%16,6) deprivasyon ambliyopisi tesbit edilmistir. Bizim çalismamizda en sik görülen ambliyopi nedeni ezotropya ve hipermetropik anizometropi olarak gözlenmistir. Diger neden ise deprivasyon olarak görülmüstür. Ozan N ve arkadaslarinin ilkokul çocuklarinda yaptiklari bir taramada, hipermetrop astigmatlarda %72,28 oraninda ambliyopi gözlendigi bildirilmistir (11). Çalismamizdaki hipermetropi orani ambliyopilerde 5/6 olarak görülmüstür. Deprivasyon ambliyopisi 1/6 (1 olgu) oran inda saptanmistir. Önemli refraksiyon kusuru bulunmayan bu hastamizin 2,5 yasinda gözünün 2 hafta kadar enfeksiyon nedeniyle kapali kaldigi öyküsü mevcuttu. Hubel ve Wiesel, deprivasyon ambliyopisi ile ilgili bir çalismada yeni dogmus kedilerin göz kapaklarini dikmisler ve tekrar açtiklarinda geri dönüsü olmayan vizüel kayip oldugunu görmüsler (12). TSK Koruyucu Hekimlik Bülteni, 2004: 3 (9) Arastirilan risk faktörleri önemli görünse de istatistik yönden yeterli düzeyde bulunmamistir. Taranacak olgu sayisinin artirilmasi ile istatistiklerin anlam kazanacagi açiktir. Ülkemizde okul öncesi çocuklardaki ambliyopiyi risk faktörleri ve prevalans yönünden ele alan daha genis çalismalara ihtiyaç oldugu görülmektedir. Toplum sagligi yönünden toplumun yaklasik %3'’nü ilgilendiren ve 7 yas öncesi tani konulmasi tedavi edilebilirlik yönünden zorunlu olan böyle bir hastaligin toplum içinde en aza indirilebilmesi için daha genis benzer saha taramalarinin okul öncesi çocuklarda her yil yapilmasi gerektigini düsünüyoruz. Bu konuda gerek üniversitelere ve diger çesitli bakanliklara bagli oftalmoloji kliniklerine ve gerekse MEB ile Saglik Bakanligina önemli görevler düstügü kanisindayiz. KAYNAKLAR 1. Dirican R, Bilgel N. Halk Sagligi. Uludag Basimevi, 2.Baski: 98-102, Bursa, 1973. 2. Ayberk N. XII. Kis Sempozyumu Açilis Konusmasi. Dogan ÖK, Pekel H. (Ed’ler), T.O.D., XII. Kis Sempozyumu Bülteni. Konya, 1, 1990. 3. Von Noorden GK. Theory and Management of Strabismus. Binocular Vision and Ocular Motility. 4th ed. The C.V. Mosby Company. St. Louis. PP344,1990. 4. Rubin SE, Nelson LB. Amblyopia, Diagnosis and Management. Pediatric Clinics of North America, 40: 277-735, 1993. 5. Von Noorden GK. Examination of patient III. Sensory signs, symptoms and adaptations in strabismus. In: Binocular Vision and Ocular Motility. Lauren Craven ed. Mosby year book, Fifth ed. 1996. Ch 13, 216-223. 6. Ciuffreda KJ, Levi DM, Selenow A. Amblyopia, Basic and Clinical Aspects, Butterworth-Heinemann, pp:1-38, 1990. 7. Leske MC, Hawkins BB. Screening: Relationship on Diagnosis and Therapy. Clinical Ophthalmology. Duane TD, Jaeger EA. (Ed) 54:1-16, 1984. 8. Ingram RM. The Problem of Screening Children for Visual Defects. British Journal of Ophthalmology. 61:47,1977. 9. Basak I. Yenidogmus bir Çocukta Orbita Hematom Vakasi. Istanbul Göz Klinigi Bülteni 13:117,1955. 10. Stager DR, Birc EE, Wealey DR. Amblyopia and the pediatrician pediatric annals 19:301-315,1990. 11. Ozan N, Ökten Z, Erda S. Ilkokul Çocuklarinda Ambliyopi Sikligi ve Nedenleri. T.O.D.XX. Ulusal Oftalmoloji Kongresi Bülteni, U.Ü. Basimevi, Bursa, S: 323-326,1989. 12. Duane TD, Jaeger EA. Clinical Ophthalmology.Harper and Row Publishers. Revised Edition Philadelphia.10:1-1,1985. 13. Ingram RM. The Problem of Screening Children for Visual Defects. British Journal of Opthalmology. 61: 47, 1977. 14. Campbell LR, Charney E. Factors Associated Wiht Delay in Diagnosis of Childhood Amblyopia Pediatrics. 87: 178-185, 1991. 15. Stager DR, Birc EE,Wealey DR. Ambliyopia and the pediatrician pediatric annals 19: 301-315, 1990. 212