BİRLİKTE YAŞAMA ve KARDEŞLİK Karşılıklı kabul… Farklı kültürel kimlikleri olan değişik grupların bir topluluk içinde varlıklarını sürdürülebilmeleri gerekir. Her kültür, kendi içinde diğerleriyle eşit ölçüde değerlidir. Bu nedenle herkes birbirini hiçbir sınır koymaksızın karşılıklı kabul edip tanımalıdır. Birlikte yaşama… İnsanlar kendilerini ifade edemedikleri sürece birlikte yaşam çabalarının sağlıklı bir şekilde oluşturulması mümkün olmaz. Birlikte yaşamanın olanaklı kılınması için kültürel alanda kişilerin kendi dilleri, dinleri, kendi kültürleri ile toplumda var olmalarının önündeki çok yönlü engellerin kaldırılması, her alanda ayrımcılığa son verilmesi gerekir. Asker Savaşın en kanlı günlerinden biri. Asker, en iyi arkadaşının az ileride kanlar içinde yere düştüğünü gördü. İnsanın başını bir saniye bile siperin üzerinde tutamayacağı ateş yağmuru altındaydılar. Asker teğmene koştu: -Teğmenim, fırlayıp arkadaşımı alıp gelebilir miyim? "Delirdin mi?" der gibi baktı teğmen. -Gitmeye değer mi? Arkadaşın delik deşik olmuş. Büyük olasılıkla ölmüştür bile. Kendi hayatini da tehlikeye atma.Asker ısrar etti. Teğmen: - Peki, dedi. Git o zaman. İnanılır gibi değildi. Asker o korkunç ateş yağmuru altında arkadaşına ulaştı. Onu sırtına aldı koşa koşa döndü. Birlikte siperin içine yuvarlandılar. Teğmen, kanlar içindeki askeri muayene etti. Sonra onu sipere taşıyan arkadaşına döndü: - Sana hayatını tehlikeye atmana değmez, demiştim. Bak haklı çıktım. Bu zaten ölmüş. - Değdi teğmenim, dedi asker hıçkırarak. Gene de değdi, çünkü yanına ulaştığımda henüz sağdı. Onun son sözlerini duymak dünyaya bedeldi benim için. "Geleceğini biliyordum Jim, diyordu arkadaşım... Geleceğini biliyordum!.." Dayanışma İnsan,doğası gereği toplumsal bir varlıktır.Yalnız yaşaması mümkün değildir. Birlikte yaşamanın gereği olan dayanışma ile insanlar yardımlaşmayı, birlikte iş yapmayı öğrenirler .Dayanışma sayesinde insanlar daha çabuk ve daha çok iş yapabilir .Atalarımız bu konuda "Bir elin nesi var, iki elin sesi var" diyerek, birlik, beraberlik ve dayanışmanın önemini vurgulamışlardır. Dayanışma toplumlar arasında, millet içerisinde ve milletlerarasında olabilir. Kurtuluş Savaşı yıllarında Türk Milleti'nin dayanışması ile düşman yurttan kovulmuş ve vatan tamamen kurtarılmıştır. Kardeşliğin gücü Birlikte yaşamayı kolaylaştıran, mümkün kılan öğelerin başında, ortak fikirler, ortak hedefler, idealler ve kültürel uyum gelir. Bu öğelerdeki farklılıklar çoğaldıkça birlikte yaşama kurallarına daha çok ihtiyaç duyulmaktadır. Kurallar sayesinde farklılıkların meydana getirdiği çatışmalar en aza indirgenebilmekte, farklılıklar içinde ortak öğeler ve benzeşmeler yakalanabilmekte, birlikte yaşamanın uyum içinde olması sağlanabilmektedir. Ön şartsız kabul İnsanlar, karşısındakinin kendine yabancı gelen unsurlarını diğerleriyle arasına sınır koymak için kullanmamalıdır; farklılıkların doğal olduğunu kabullenmelidir. Bu kabul, birlikte sosyal yaşamın anahtarı olabilecektir. Hoşgörü Toplu yaşayan insanlar birbirlerine tahammül göstermek zorundadır. Birbirlerini sevmek zorundadır. İnsan olmanın en büyük özelliği ve insanın en önemli görevi, karşısındaki insana iyi davranmak, hatalarından dolayı affedici olmak, hoşgörülü davranmak ve bütün insanlığın huzuru ve mutluluğu için çalışmaktır. “Aynı dili kullananlar değil, aynı duyguları paylaşanlar daha iyi anlaşırlar.” Mevlana “Sevginin ekildiği yerde sevinç yeşerir.” Shakespeare “Hoşgörü yapılan her şeyin kolayca kabul edilip onaylanması değildir. Hoşgörü başkalarının görüşlerini anlama yeteneği ve acı bir duygu beslemeden anlayışlı bir tartışma arzusudur.” Macintosh El ele verelim, birlik olalım dünya da barış kardeşlik olsun zulüme birlikte karşı koyalım dünyada barış kardeşlik olsun Yardımlaşma Birlikte yaşamanın bir gereği de yardımlaşmaktır… Yardımlaşma Bir kişinin tek başına, yalnız iken yapamayacağı yada güç yetiremeyeceği işleri başka insanların yetenekleri ve enerjileri ile birlikte yapması yardımlaşmadır. Yoksullara yapılan maddi yardımlar, onların hırsızlık gibi kötü yollara sürüklenmesini engeller. Yardım yapanla yapılan arasında sevgi ve ülfet doğar.Yardımla topluma kazandırılan insanlar kin, haset, düşmanlık gibi kötü huylardan kurtulur. Ya ailemiz? Toplumların sağlıklı, barış içinde yaşaması ve varlıklarını sürdürebilmeleri, toplum bireylerinin birbirlerine karşı gösterdikleri sevgi, saygı, hoşgörüye dayanır. Bu da ailede başlar… Aileye karşı saygı Aileye güç veren, zor günlerde ayakta durmasını sağlayan öncelikli unsur birbirine destek olan aile üyelerinin arasındaki sevgi ve saygıdır. Saygısız sevgi işe yaramaz, sevgisiz saygı da eksikliktir ve kişiler arası ideal ilişkiye engeldir. Sevgi ve saygının bir arada bulunduğu ailelerde toplumlar uzun ömürlüdür, hiçbir güç onları yıkamaz. Toplumun temeli aile Aileye bağlılık; insana, insanlığa, topluma, ulusa bağlılığı hem öğretir hem kolaylaştırır. Aileden topluma… Aile hayatındaki karşılıklı ilişkilerde sevgi ve saygı her zaman ön planda tutulmalıdır. Ailede oluşan bu sevgi, zamanla toplumun her kesimine yayılacak ve sonuçta hem ailede hem de toplumda huzur ve mutluluk hâkim olacaktır.