Kalkınma ve dünya barışı için yenilenebilir enerji kullanalım Gaziantep Ticaret Odası (GTO) ve TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası Gaziantep Şubesi işbirliğinde "Enerjinin Etkin Kullanımı ve Yenilebilir Enerjiye Geçiş" konulu panel düzenlendi. GTO Yönetim Kurulu Başkanı Beyhan Hıdıroğlu panelde yaptığı konuşmada, dünyada sosyal ve ekonomik kalkınmanın temel girdisinin enerji olduğunu belirterek kalkınma ve barış için yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması gerektiğini söyledi. Yoğun ilgi gören, Marmara Üniversitesi Enerji Ana Bilim Dalı Başkanı ve Avrupa Yenilebilir Enerji Birliği Başkanı Prof. Dr. Tanay Sıdkı Uyar moderatörlüğündeki panelde; T.C. Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı Yenilenebilir Enerji Genel Müdür Yardımcısı Ramazan Usta, HT Solar Enerji Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Ahmet Beler, Toroslar EDAŞ Dağıtıma Gömülü Santraller Süreç Yönetimi Serdar Mangaloğlu ve Bekmez Mühendislik Enerji Koordinatörü M. Hilmi Öztemir konuşmacı olarak yer aldı. Panelin açılış konuşmasını yapan GTO Yönetim Kurulu Başkanı Beyhan Hıdıroğlu, dünyada sosyal ve ekonomik kalkınmanın temel girdisinin enerji olduğunu belirterek kalkınma ve barış için yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması gerektiğini söyledi. Fosil enerji kaynaklarının neredeyse her türlü ekonomik faaliyetin girdisi durumunda olduğuna dikkat çeken Hıdıroğlu şöyle devam etti: "Bir bakıma günümüzde enerji yoksa üretim ve tüketim de yok diyebiliriz. Oysa dünyanın enerji kaynakları sınırlıdır ve sürekli azalmaktadır. Enerjiye olan ihtiyacın her geçen gün artması, fosil yakıtların miktarlarının sınırlı olması ve tükenecek olmaları alternatif enerji kaynaklarının gerekliliğini ortaya koymaktadır. Dolayısıyla bu ihtiyaç duyulan alternatif enerji kaynağı da yenilenebilir enerji kaynaklarıdır." Türkiye'nin yüksek hızla büyümek isteyen ancak enerji ithalatçısı bir ülke olduğunu vurgulayan Hıdıroğlu, bunun sonuncunda da cari açıkla mücadele edilmek zorunda kalan bir ekonomiyiz dedi. Hıdıroğlu, "Ülkemiz dünyadaki petrol rezervlerinin yüzde 75‘i ve doğalgaz rezervlerinin yüzde 72'sinin ortasındadır. Türkiye‘nin bu jeostratejik konumu ile ülkemiz enerji kaynaklarının Avrupa ve dünya pazarlarına taşınmasında bir koridordur. Ancak uzun vadeli düşünmek zorundayız. Enerji koridoru olma noktasında bulunmak ile iş bitmiyor. Bu koridorun en yüksek fayda ile çalışabilmesi için yapılan uluslararası anlaşmaların küresel siyasi gelişmelerden ne denli hızlı etkilendiğini hepimiz çok iyi biliyoruz. Ülkelerin dış politikaları, yaşanan savaş ve terör olayları, ekonomik gelişmeler hepsi enerji kaynaklarının kullanımını ve paylaşımını derinden etkilemektedir. Hatta yaşanan tüm bu gelişmelerin ana nedeni bile olabilmektedir" dedi. Yenilenebilir enerji artık romantik bir hikaye değil Elektrik Mühendisleri Odası Gaziantep Şube Başkanı İslim Arıkan ise yaptığı konuşmada, "Yerli enerjinin kullanılamaması ekonomik istikrar açısından olduğu kadar dış politika ve güvenlik açısından da önemli bir sorun olarak karşımıza çıkacaktır" dedi. Enerji arz güvenliği ve enerjide dışa bağımlılık risklerinin azaltılması gerektiğine vurgu yapan Arıkan, " Türkiye bu riskleri azaltabilmek adına bir yandan sınırları içerisinde yerli kaynakları arama çalışmalarını yürütürken, diğer yandan da yenilenebilir enerji kaynaklarının potansiyelinin belirlenmesi ve kullanımı konusunda çalışmalar yapmaktadır. Güneş ve rüzgârda artık emekleme çağını geride bıraktık. Artık bu konu romantik bir hikâye değil. Yerli ve yenilenebilir üretimler arttı" şeklinde konuştu. Türkiye'de her abonenin "serbest tüketici" olması yolunda ilerlendiğine dikkat çeken Arıkan, abonelerin yatırım kararlarını etkileyebileceğini söyledi. Arıkan, "Abonelerin kararları şirketlerin yatırım kararlarına olumlu etki yapacaktır. Bizler de üreticilerimizi seçerken yenilenebilir kaynaklara yatırım yapan üreticilerle anlaşma yapmalıyız. Bu yatırımlar böylelikle artacaktır" diye konuştu. Kimseyi öldürmememiz gerekmiyor Panelin Moderatörlüğünü yapan Marmara Üniversitesi Enerji Ana Bilim Dalı Başkanı ve Avrupa Yenilebilir Enerji Birliği Başkanı Prof. Dr. Tanay Sıdkı Uyar ise "yenilenebilir enerjiden yararlanmak için kimseyi öldürmememiz gerekmiyor" dedi. Diğer enerji kaynaklarının kullanılması için insanlığın bedel ödendiğine dikkat çeken Prof. Uyar, "Yenilenebilir enerji genelde her yerde olduğu için ve her yere ulaştığı için bir eşitlikten söz edebiliriz. Herkesin çatısına, herkesin fabrikasına girebiliyor, bir ayrım yapmıyor ve ulaştığı her yerde de enerji açısından insanları özgürleştiriyor. Güneşin enerjisinin, ışığının, ısısının ulaştığı her yerde petrole ve dış ülkelere bağımlılık azalıyor, ayağımıza kadar geliyor. Bir de yenilenebilir enerjiden yararlanmak için kimseyi öldürmememiz gerekmiyor. Diğer enerji kaynakları için savaşların bedelinin olduğunu biliyoruz, görüyoruz ama yenilenebilir enerji kullanırsak dünyanın her yerinde hep birlikte en azından enerji nedeniyle savaşmamış olacağız." dedi.