KEMOTERAPİ NEDİR? Özel Klinik ve Merkezler Kemoterapi nedir? Kemoterapi; genel anlamı ile bir hastalığın bazı kimyasal maddeler kullanılarak tedavisini ifade eder. Onkolojik olarak ise kemoterapi, tümörü tedavi etmek için anti-tümör ilaçlar olarak adlandırılan çeşitli ilaçların kullanılmasını anlatır. Kemoterapi neye yarar? Normalde vücudumuzda hücreler kontrollü bir şekilde çoğalır ve ölür. Tümör hücresi ise kontrolsüz ve düzensiz biçimde çoğalır. Tümör ilaçları bu hücrelerin, çoğalmalarını durdurarak veya gelişimleri boyunca bazı evrelerde değişikliğe yol açarak yıkımına neden olur. Bu amaçla tek bir ilaç kullanabileceği gibi, tedavide etkinliği artırmak amacıyla, genellikle birden fazla ilaç birlikte kullanılır. Kemoterapi vermek ile amacımız nedir? Hastalığa neden olan tümör cinsine ve yaygınlığına göre kemoterapi vermekte ki amacımız farklılıklar gösterir. • Hastalığı yok etmek • Hastalığın yayılmasını engellemek • Hastalığın ilerlemesini durdurmak • Ana tümörden vücudun başka kısımlarına yayılan tümör hücrelerini öldürmek • Hastalığın sebep olduğu yakınmaları yok etmek Kemoterapi kararı nasıl alınır? Kemoterapi kararı, bu konularda uzman olan kişilerin bulunduğu merkezlerde alınmalıdır. Kemoterapi kararı verilmeden önce hastalığın tanısı patolojik olarak mutlaka konulmuş olmalıdır. Tümörün gözle görülmesi veya radyolojik (röntgen, ultrason, tomografi veya mamografi vb.) tetkiklerle saptanması hastanın kemoterapi alması için yeterli değildir. Kemoterapi veya diğer tedavi kararları verilmeden önce mutlaka patolojik tanının (doku tanısı) konulması istenir. Bunun dışında kemoterapi sırasında veya kemoterapi sonrası izlemde aynı yerde veya vücudunuzun başka bir yerinde, yeni bir belirti çıkması durumunda, doktorunuz bu kitlenin de tanısının konulması için biyopsi isteyebilir. Patolojik tanıdan sonra hastalığınızın yaygınlığının bilinmesi için öncelikle bazı incelemelerin (kemik iliği, ultrason, bilgisayarlı tomografi, manyetik rezonans, kemik sintigrafisi ve röntgen) yapılması gereklidir. Hastalığınızın yaygınlığının bilinmesi; cerrahi, kemoterapi veya radyoterapi sırasının belirlenmesinde yol gösterici olacağı gibi, alacağınız ilaç tedavisinin de şekillenmesinde yardımcı olacaktır. Hastalığınızın yaygınlığı belirlendikten sonra kemoterapi etkinliğinin ve yan etkilerinin belirlenmesi amacıyla, tedavi öncesi ve sonrasında bazı kan testlerinin yapılmasına gerek duyulabilir. Bu testler tekrarlanarak tedavi etkisi takip edilir. İlaç tedavisi bittikten sonra da incelemeler periyodik olarak yaptırılarak hastalığınızda herhangi bir ilerleme olup olmadığı kontrol edilecektir. Kemoterapi kim tarafından uygulanmalıdır? Kemoterapi uygulaması deneyimli hemşireler tarafından yapılmalıdır. Çünkü bu ilaçların damar dışına çıkması ile ciltte yaralar oluşabilir. Kemoterapiyi hangi sıklıkta ve ne kadar süre alacaksınız? Kemoterapi sıklığı ve süresi hastalığınızın tipine, tedavinin hedefine, kullanılan ilaçlara ve tedavi ile alınan cevaba göre değişiklikler gösterir. Kemoterapi uygulama şemanız, sıklıkla haftalık veya 3-4 haftalık olacaktır. İlaç uygulamaları sırasında belirli aralıklar vermekteyiz. Bunun nedeni vücudunuzun toparlanmasına izin vermektir. Kemoterapi sıklık ve süresi konusunda, sağlık durumunuzda gelişen yeni durumlara bağlı olarak, doktorunuz başlangıçta belirlenen sıklık, süreleri ve dozları değiştirebilir. Kemoterapi verilirken uyulması gereken en önemli kurallardan biri tedavinin düzenli ve zamanında yapılmasıdır. İlaçlar zamanında uygulanmaz ise tümör hücreleri hızla çoğalarak yayılmaya ve verilen ilaçlara karşı direnç kazanmaya başlarlar. Bu durumda da tedavinin etkinliği azalır. Bu nedenle sizlere verilen randevulara mutlaka uyunuz. Kan değerlerinizin veya genel durumunuzun kemoterapi almaya izin vermediği durumlarda doktorunuz tedavi zamanınızı değiştirecektir. Kemoterapi aldıktan sonra çalışabilir misiniz? Kemoterapi sırasında çalışmanız; uygulanan tedavi planına göre farklılık gösterebilir. Çoğu kemoterapide beyaz kürelerde azalma olması nedeniyle enfeksiyona yatkınlığınız artabilir. Bulantı, halsizlik vb. yan etkiler nedeniyle çalışamayabilirsiniz. Kemoterapi sırasında ve sonrasında başka ilaçları kullanabilir misiniz? Kemoterapi almadan önce varsa devamlı kullandığınız ilaçları doktorunuza söyleyiniz. Unutmamanız için liste halinde yazmanız daha uygun olur. Doktorunuz kemoterapi alırken kullanımında sakınca gördüğü ilaçlarınız olduğunda bunları size belirtecektir. Kemoterapi bittikten sonra bu ilaçlara tekrar başlayabilirsiniz.Kalp ilaçları gibi devamlı kullanmak zorunda olduğunuz ilaçları alabilirsiniz. Aspirin için kısıtlama gerekebilir. Kemoterapi nasıl uygulanmaktadır? Kemoterapi, hastalığınızın cinsine, yayılım durumuna göre değişik şekillerde uygulanabilir. Kemoterapi sıklıkla el üstü veya kolunuzdaki bir ven (toplardamar) içine konulan ince bir iğne yoluyla uygulanır. İlaçlar kemoterapi şemanıza göre seruma karıştırılarak verilir. Bazı kemoterapötik ilaçlar hızlı uygulanırsa kolunuzda hafif bir yanma yapabilirler. Bu nedenle olabildiğince yavaş bir şekilde verilirler. Bu işlem yaklaşık her ilaç için 15-20 dakika sürer. Seruma katılarak verilen bazı ilaçların verilmesi ise birkaç saat sürebilir. Bazı hastalara kemoterapi önceden takılmış kataterler yoluyla uygulanır. Damar içine uygulanan ilaçlar dışında bazı ilaçlar kas içine (intramüsküler) yapılarak uygulanabilir. Damar ve kalçaya uygulanan ilaçlar dışında ağızdan kapsül veya tablet şeklinde de ilaçlar kullanabiliriz. Bazı ilaçlar kullanılırken tedavi öncesi ve sonrasında kortizon verilmesi gerekebilir. Hangi hastalara kateter takılır? • Hiçbir damar yolu bulunamayan hastalar • Çok yüksek dozda veya vücuda yan etkileri fazla olan ilaçlar alınacak ise • Kemoterapi uzun süreli ise (24 - 48 saat gibi), • Aldığı tedavi veya hastalığı dolayısıyla çok sık kan tetkiki gerektiren hastalara kateter takılabilir. Kateter takılması gerektiğinde sizinle görüşülüp onayınız alınacaktır. Kemoterapi için hangi ilaçlar kullanılır? Kemoterapi ilaçları uzun yıllar süren araştırmalar sonucunda bulunmuştur. Bu araştırmalar sonrasında bulunan ilaçlar, farklı tümörlerde farklı etkiler gösterebilir. Kullanılacak ilaçların vücudunuza (kalp, böbrek, akciğer vb.) birtakım yan etkileri olabilir. Bu nedenle kullanılacak ilaçlar; hastalığınızın cinsi ve yaygınlık durumu dışında sizin genel sağlık durumunuza, yaşınıza ve vücut fonksiyonlarınızın yeterliliğine göre değişiklik gösterebilir. Tümör tedavisi için klinik araştırmalar tüm hızıyla devam etmektedir. Gün geçtikçe daha etkili tedavi yöntemleri ve ilaçlar bulunmaktadır. Yeni ilaçlar insanlarda kullanılmadan önce etkinlik, yan etki gibi özellikleri açısından yıllarca süren araştırmalara tabi tutulurlar ve sonra kullanıma sunulurlar. Kemoterapi sonrası izlem nasıl olacaktır? Kemoterapi şemanıza göre değişmek üzere ilaç alımından belli bir süre sonra kan tetkiklerinizin ve muayenenizin yapılması gerekir. Kemoterapötik ilaçlar kullanımlarından genellikle 7-10 gün sonra kan hücrelerinizde düşmeye yol açarlar. Bu her hastada benzer düzeyde olmaz. Bu düzey genel durumunuz, aldığınız ilaçlar, ilaç dozları ve bu süre içindeki beslenme durumunuz gibi çeşitli faktörlerden etkilenir. Bu nedenle eğer 21 günlük aralıklarla uygulanan bir kemoterapi alıyorsanız, kemoterapi bitiminden 7-10 gün sonra kan sayımınızın görülmesi gerekebilir. Kan değerlerinize göre doktorunuz, gerkiyorsa, öneri ve tedavilerde bulunacaktır. Bir sonraki tedaviyi alabilmeniz için genel durumunuz ve kan sayımlarınızın iyi olması gerekir. Yeni kemoterapiyi almadan önce kan sayımı ve bazı biyokimyasal tetkiklerle (üre, şeker gibi) idrar tetkiklerinin yapılması gereklidir. Bu nedenle ilk muayeneniz sonrasında, kemoterapi sonrası 10. gün ve bir sonraki kemoterapi öncesi için tetkik kağıtlarınızı almayı unutmayınız. Ayrıca kemoterapi aldıktan sonra, bir sonraki kemoterapiniz için randevu almayı unutmayınız. Bunun için doğrudan polikliniğimize gelerek veya uzakta oturuyorsanız O (232) 386 70 70 numaralı telefonumuzu arayarak muayene randevunuzu alınız. Kemoterapinin yan etkileri var mıdır? Kemoterapinin yan etkileri, ilaç alacak tüm hastalarımızın ortak çekingenliğini oluşturmaktadır. Tümör hücreleri hızlı bölünen ve çoğalan hücrelerdir. Kemoterapik ilaçlar bu hücrelere etki ederken, normal hücrelere de zarar verirler. Bu yan etkilerden kemik iliği, sindirim sistemi ve saç follikülleri gibi çok hızlı çoğalan hücreler daha belirgin olarak etkilenirler. Bu sistemler dışında ilaçlar; kalp, akciğer, böbrek, mesane ve sinir sistemi üzerinde de yan etkilere sahiptirler. Bu yan etkiler alınan ilaçlara ve kemoterapi uygulanan kişinin bireysel özelliklerine göre hastadan hastaya değişiklik gösterir. Kemoterapötik ilaçların cinsine göre yan etkilerde değişiklik göstermektedir. Bu etkiler nedeniyle hastalarımıza aldıkları tedavilere göre koruyucu bir takım ilaçları da birlikte vermekteyiz. Ancak bazen bireysel özellikler nedeni ile tedavi şemasında bir takım değişikler yapmak gerekebilir. Örneğin aynı ilaçları alan kişiler arasında mide bulantısı farklı olabilir. Bu nedenle her ilaç alımı sonrasında yapılacak düzenli muayeneleriniz sırasında, size ilaçların yan etkileri konusunda bazı sorular yöneltilecektir. Bu sırada sizden alınacak bilgiler ile tedavinizi size en az yan etkiyle verebilmek amacıyla ilaç şemanızda bazı değişiklikler yapılacaktır. Bu nedenle tedavi ile ilgili şikayetlerinizi doktorunuza mutlaka anlatınız. Kemoterapi ile hangi yan etkiler oluşabilir? • Kemoterapi alımı sırasında ve sonrasında en sık karşılaşan yan etkiler şunlardır: • Genel: Halsizlik, iştahsızlık, • Sindirim sistemi: Bulantı, kusma, ishal, kabızlık, • Cilt: Saç dökülmesi, • Kemik iliği: Kansızlık (anemi), lökopeni (akyuvarların azalması), trombositopeni (pıhtılaşmada rol oynayan hücrelerin azalması) • Enfeksiyonlara duyarlılık. Oluşan yan etkiler ne kadar sürer? Bu sorunun yanıtına girmeden önce kemoterapiye bağlı yan etkilerin çoğunun kısa süreli olduğunu bilmeniz gerekmektedir. Bazı etkiler ilaç alırken gözlenirken bazıları bir iki hafta sonra ortaya çıkabilir. Bu etkiler alınan ilaçlara ve kişisel faktörlere bağlı olarak hastadan hastaya da değişiklik gösterir. Yan etkilerin çoğunluğu ilaç alırken yaşanır. Bu erken dönem yan etkileri, alınan bazı önlemler ile önlenebilir. Bazı yan etkiler ise zamanla ortaya çıkar. Bu etkilerde sonraki ilaç uygulamalarında önlemler alınarak çözümlenebilir. Ancak bazen, uzman denetimi dışında, uygulanan kemoterapiye bağlı olarak kalp, akciğer, böbrek ve genital sistemle ilgili kalıcı hasar oluşabilir. İlaçlara bağlı yan etkiler, sağlığınızda önemli sorunlar oluşturduğunda ilaçlarınız doktorunuz tarafından değiştirilecektir. Ancak etkin bir tedavi alınırken, önlenebilir yan etkiler nedeniyle tedavinizi aksatmanızı, uygulanan tedavinin etkinliğinin azalmasına neden olabileceğinden dolayı istemeyiz. Gerekli durumlarda doktorunuzla iletişime geçerek sorunlarınızın çözümlenmesi veya en aza indirilmesi en doğru yaklaşım yoludur. Bulantı ve kusma Bulantı ve kusma; kemoterapi sırasında ve sonrasında görülen yan etkilerden birisidir. Alınan ilaçlara bağlı olarak hastadan hastaya değişen derecelerde gözlenir. Bazı hastalarımızda hiç bulantı ve kusma gözlenmezken bazı hastalarımızda çok şiddetli bulantı ve kusmalar görebilmekteyiz. Bu nedenle hastalarımızın çoğuna kemoterapi ilaçları verilmeden önce bulantı ve kusmayı önleyen bazı ilaçlar kullanmaktayız. Bulantı ve kusma kemoterapötik ilaçların mide ve beyindeki kusma merkezini etkilemesiyle ortaya çıkar. Bulantı ve kusma ilaç alımı sırasında başlayabileceği gibi saatler sonra da başlayabilir. Bazen kemoterapi sonrasında başlayan bulantı-kusma uzun süre devam edebilir. Bazı hastalarımızda ise, kemoterapi almaya başlamadan önce psikolojik bulantı ve kusmalar görmekteyiz. Bulantı ve kusmayı önlemek amacıyla antiemetik ilaçlar olarak adlandırılan çeşitli ilaçlar kullanmaktayız. Hastanın durumuna göre kullanılan ilaçlarda ve dozlarında değişiklikler yapmaktayız. Antiemetik almanıza rağmen uzun süren veya beslenmenizi etkileyecek kadar şiddetli bulantı ve kusmalarınızın olması durumunda doktorunuza bilgi vermeniz uygun olur. Bulantı ve kusma konusunda benim alabileceğim bazı önlemler var mıdır? • Tedavi öncesinde aşırı gıda almamak • Tedaviniz sırasında bulantı ve kusma durumunuz oluyorsa, kemoterapi öncesi ve sonrasındaki 1-2 saat boyunca gıda almamak • Kemoterapi aldığınız gün boyunca hafif ve azar azar beslenmek • Rahatsız edici bulantı ve kusmalar oluyorsa tedavi öncesi ve tedaviden sonraki gün sıvı gıdalar almak • Yemeklerinizi hızlı yememek • Lokmalarınızı iyi çiğnemek • Yemek kokusundan rahatsızlık duyuluyorsa; soğuk veya ılık yemekleri tercih etmek • Sizi rahatsız eden kokulardan uzak durmak (sigara, parfüm gibi....) • Sabahları rahatsız eden bulantılarınız oluyorsa tost, kraker gibi kuru gıdalar almak • Kola gazoz gibi içecekleri içmemek. Doğal meyve suları içmek • Yağlı yiyeceklerden kaçınmak • Sevdiğiniz yiyecekleri tercih etmek • Yemekten sonra oturmak (yemek bitiminden sonra en az 2 saat uyumayarak, besinlerin sindirimini sağlayın.) • Bulantı ve kusmanız olduğunda derin derin ve yavaşça soluk alıp veriniz • Rahat giyecekler giyiniz • Taşıt tutmanız var ise ve uzun bir yoldan geliyorsanız kemoterapi almaya aynı gün gelmemeye çalışmak • Bulantınız olduğu dönemlerde hoşunuza giden işleri yapmaya çalışmak (sevdiklerinizle sohbet etmek televizyon izlemek veya müzik dinlemek) • İştahsızlık ve beslenme bozukluğu durumunda ayrıca diyet uzmanımızla görüşmeniz sağlanacaktır. Saç dökülmesi Kemoterapi alan her hastada görülmese de saç dökülmesi (alopesi) sık karşılaştığımız yan etkilerden birisidir. Saç dışında vücudun başka bölgelerindeki kıl ve tüylerde de dökülme görülür. Kemoterapi başlamadan önce saçlarınızın dökülüp dökülmeyeceği konusunda doktorunuzdan bilgi alabilirsiniz. Dökülme ilk kemoterapiden sonra başlayacağı gibi bazen sonraki tedavilerde de başlayabilir. Kısmi veya tam dökülme olabilir. Oldukça rahatsız eden durum olmasına rağmen tedavi bitiminde saçlarınız tekrar çıkmaya başlayacaktır. Bazı hastalarda saç farklı renkte çıkabilir. Kemoterapi sırasında saçların korunması için alabileceğiniz bazı önlemler vardır: • Saçlarınızı kısa kestirmek (kısa saç sitili saçlarınızı daha dolgun ve kalın gösterecektir) • Besleyici ve yumuşatıcı şampuanlar kullanmak • Aşırı tarama ve fırçalamadan kaçınmak • Saç kurutma makinalarını mümkün olan en düşük sıcaklıkta kullanmak • Saç spreyleri, bigudileri kullanmaktan kaçınmak, • Güneşten korunmak için şapka veya eşarp kullanmak gibi önlemlere uymalısınız Saç kaybı sizi psikolojik yönden önemli düzeyde etkilerse peruk kullanabilirsiniz. Bu nedenle tedaviden önce, peruk temini için gerekli girişimlerde bulununuz. İshal Kemoterapi sırasında kullanılan ilaçların bağırsak mukozasını etkilemesiyle İshal ortaya çıkabilir. İshal dışkının yumuşaması şeklinde görülebileceği gibi tamamıyla sulu dışkılama olarak da görülebilir. İshaliniz 24 saatten uzun sürüyorsa veya ishal süresince şiddetli ağrı veya kramplarınız varsa doktorunuza bilgi veriniz. Bu durumda ishali kesmek için çeşitli ilaçlara başlamak gerekebilir. Doktorunuzun haberi olmadan kendi başınıza ilaç almayınız. İshal olduğunuz zaman günlük dışkılama sayınızı, dışkı kıvamını ve rengini gözlemleyiniz. İshalinizi kontrol etmek için şu önlemlere başvurabilirsiniz: • Azar azar ancak daha sık beslenmek • İshal nedeniyle kaybolan sıvıyı yerine koymak amacıyla su, açık çay, elma suyu, ayran gibi sıvılardan mümkün olduğunca çok almak. Sıvıları oda sıcaklığında ve yavaş içmek • İshal ve kramplara neden olabilen ve çok posa bırakan; çiğ sebzeler, taze veya kurutulmuş meyveler, fındık, çekirdek, patlamış mısır, kepekli ekmek, fasulye gibi gıdalardan kaçınmak • Yoğurt, yumurta, haşlanmış patates, balık, tavuk (derisiz), pirinç, şehriye çorbası, muz, yağsız peynir gibi az posalı besinleri tercih etmek • İshalinizi artırıyorsa süt içmekten kaçmak. • Kahve, alkol ve tatlılardan kaçınmak • İshal vücudunuzun önemli bir minerali olan potasyum kaybına neden olacağından, aksi söylenmedikçe, muz, patates, şeftali veya elma suyu, pirinç lapası gibi gıdaları almaya çalışmak • Eğer ishaliniz şiddetli ise doktorunuza haber vererek sadece sıvı gıdalar almak. Patates, pirinç çorbası, yoğurt, makarna yemeğe çalışmak • Anal bölgenizi her dışkılamadan sonra iyice temizleyerek, ılık suyla durulamak. • Eğer ishaliniz tüm bu önlemlere rağmen düzelmiyorsa ihtiyacınız olan sıvı ve besinlerin damar yoluyla verilmesi gerekebilir. Sadece sıvı gıda ile beslenmeniz 3 günden fazla sürmemelidir. Bu durumda doktorunuza başvurunuz. • İki günden fazla süren şiddetli ishal ile birlikte ağız yoluyla günde en az 4 litre sıvı alınamaması durumunda, böbrekleriniz zarar görebileceğinden derhal doktorunuzla temasa geçiniz Ağız, dil ve yanakta yaralar Kemoterapi ağız ve boğazda kuruma, kızarma ve yaralar oluşturarak yanmalara neden olabilir. Bu bölgede kuruluk ve tahrişe neden olarak kanamalara da yol açabilir. Bu nedenle kemoterapi sırasında iyi bir ağız bakımı önemlidir. Ağrı ve yaralar dışında, ağız içinde yaşayan mikroorganizmalarla gelişebilecek enfeksiyonlar ciddi sorunlara yol açabilirler. Kemoterapi sırasında ağız sağlığınız için gerekli önlemler şunlardır: • Eğer mümkünse kemoterapi başlamadan önce dişlerinizin çürük, apse gibi çeşitli sorunlarının saptanması ve giderilmesi için diş hekiminize başvurmak • Diş hekiminizden kemoterapi sırasında yapılması gereken ağız bakımınızla ilgili bilgi almak. (Kemoterapi başladıktan sonra dişlerinizle ilgili bir sorunun çözümlenmesi, kanama, ağrı gibi nedenlerle zor olabilir. Böyle bir durumun varlığında en uygun zamanın belirlenmesi için doktorunuzla görüşünüz.) • Her yemekten sonra dişlerinizi diş ve diş etlerine fazla bastırmadan fırçalamak. (Bu amaçla yumuşak diş fırçaları kullanınız.) • Alkol içeriği yüksek gargara kullanmamak. • Bir bardak suya bir kaşık karbonat koyarak hazırlayacağınız suyla ağzınızı sık sık çalkalamak • Varsa protezlerinizin bakımını iyi yapmak. Ağzınıza uygun olmayan protezleri kullanmamak (Ağzınız ve boğazınızda ağrı olması durumunda doktorunuzla bağlantı kurunuz. Bu durumda çeşitli ilaçlar kullanmanız gerekebilir.) Ağızda yara ve yemek yerken ağrınız varsa neler yapmalısınız? • Muz, bebek mamaları, haşalanmış patates, yumuşak peynir, puding, dondurma, sütlaç gibi yumuşak gıdaları tercih etmek • Çiğ meyveler, tost, kraker gibi sert ve kuru gıdalardan kaçınmak • Bol bol sıvı almak • Dudaklarınız kuruyorsa yumuşatıcı kremler kullanmak • Ağzınızı karbonatlı suyla sık sık çalkalamak. Bir bardak suya 5-6 damla Batticon (ağız temizliği temizliği için kullanılabilen solüsyon) damlatarak yemeklerden sonra günde en az 6 kez olacak şekilde gargara yapınız. Daha sonra normal suyla gargara yaparak ağzınızı Batticon'dan arındırınız Halsizlik / Anemi / Kansızlık Kemoterapi kemik iliğini etkileyerek oksijen taşınmasında rol alan kırmızı kürelerin (alyuvarlar) yapımını azaltır. Kırmızı kürelerin azalmasına kansızlık (anemi) denilir. Yeterli oksijenin olmaması dokuların gerekli ihtiyaçlarını karşılamamasına neden olur. Anemi yorgunluk, halsizlik, nefes darlığı baş dönmesi gibi şikayetlere neden olabilir. Hemoglobin değeriniz belli bir sınırın altına inerse size kan verilecektir. Anemi olduğunda şunlara dikkat etmemiz gerekir: • Dinlenmeye daha fazla zaman ayırınız. Geceleri daha fazla uyuyunuz • Aktivitelerinizi kısıtlayınız. Yorucu işlerden kaçınınız • Otururken veya yatıyorsanız yavaşça ayağa kalkınız • Dengeli beslenmeye dikkat ediniz Enfeksiyonlar Kemoterapi beyaz kürelerinizde (akyuvarlar, lökositler) azalmaya neden olarak enfeksiyonlara karşı duyarlılığınızı azaltır. Bu durumda vücudunuzun ağız, akciğerler, deri, ürüner sistem gibi değişik bölgelerinde enfeksiyon ortaya çıkabilir. Bu nedenle kemoterapiler arasında ve öncesinde beyaz küreleriniz kontrol edilir. Değerler düşük çıkarsa ilaç alımınız erteleneceği gibi, sonraki ilaç uygulamalarında da benzer durumla karşılaşmamak için gerekli önlemler (ilaç dozları azaltır veya beyaz küreleri artırıcı ilaçlar gibi) alınır. Böyle bir durumla karşılaşmanız durumunda sizlerin alacağı önlemler şunlardır: • Gün boyunca ellerinizi sık sık yıkamak. (Özellikle yemeklerden önce ellerinizi yıkayınız.) • Tuvalet öncesi ve sonrasında ellerinizi yıkamak (Tuvaletten sonra ellerinizi mutlaka antiseptik solüsyonlarla yıkayınız.) • Grip gibi bulaşıcı hastalığı olan kişilerden uzak durmak. • Yakın zamanlarda kızamık, çocuk felci, kabakulak, gibi aşıları yaptırmış çocuklardan uzak durmak • Meyve sebzeleri iyice yıkamadan yememek • Suları kaynatarak içmek • Kuruyan ve çatlayan cilt bölgelerinize yumuşatacı losyon veya kremler kullanmak • Diş etlerinin zedelenmemesi için yumuşak diş fırçaları kullanmak • Traş olurken jilet yerine traş makinesi kullanmak. • Bıçak, iğne gibi aletlerle bir yerlerinizi kesmemeye çalışmak • Doktorunuzun haberi olmadan aşı yaptırmamak • Dışarıdan yemek yememek • Hayvanlarla uğraşıyorsanız koruyucu eldivenler giymek. • Tırnaklarınızı çok kısa kestirmemek ve manikür-pedikür yaptırmamak Kemoterapiden sonraki günlerde aşağıdaki durumlar halinde mutlaka doktorunuza başvurunuz: • Ateşiniz 38 C'nin üzerine çıkarsa • Aşırı terleme,titreme olursa • İdrarda yanma olursa • Şiddetli öksürük ve boğaz ağrısı varsa • Anormal genital akıntı ve kaşıntı olursa • Vücudunuzda şişlik, kızarıklık, hassasiyet olursa Kanama sorunları Kemoterapinin kemik iliğini etkilemesiyle pıhtılaşmayı sağlayan hücreler (trombosit) azalabilir. Trombositler azaldığı zaman kanamaya eğilim artar. Eğer vücudunuzda morluklar oluşuyor,ciltte kırmızı küçük lekeler beliriyor, krmızı renkli idrar çıkarıyorsanız, siyah renkte veya kanlı dışkılıyorsanız, burun veya dişeti kanamalarınız oluyorsa doktorunuza mutlaka bilgi veriniz. Kan sayımınıza göre çok düşük değerleriniz varsa kan veya trombosit verilmesi gerekli olabilir. Trombosit sayınız düşükse şu önlemleri almalısınız: • Doktorunuza danışmadan herhangi bir ilacı (örneğin aspirin, ağrı kesici ilaçlar) almamalısınız • Doktorunuz izin vermedikçe alkollü içkiler almamalısınız • Dişlerinizi zorlamadan ve çok yumuşak bir diş fırçasıyla fırçalamalısınız • Burnunuzu elinizi kullanmadan ve zorlamadan temizlemelisiniz • Herhangi bir nedenle vücudunuzda yanık oluşmamalıdır • Kesici aletleri kullanırken dikkatli olmalısınız • Yaralanmaya neden olabilecek aktivitelerden kaçınmalısınız • Cinsel ilşki sırasında dikkatli olmalısınız • Yürürken veya yatarken başınızı bir yere çarpmamalısınız Kabızlık Kabızlık dışkılama sayısında azalma ve dışkınızın sertleşmesidir. Kemoterapi sırasında kabızlık, aldığınız ilaçlara bağlı olabileceği gibi, aktivite azalmasıyla ve yetersiz beslenmeyle de ortaya çıkabilir. Bir iki günden daha fazla sürede gaz veya dışkı çıkaramıyorsanız doktorunuza bilgi veriniz. Bu durumda laksatifler veya dışkınızı yumuşatıcı bazı ilaçlar kullanmanız gerekli olabilir. Kendi başınıza ilaç kullanmayınız. Kabızlık olduğu durumlarda şunlara dikkat etmelisiniz: • Bol miktarda sıvı almalısınız. (Özellikle ılık veya sıcak olmasına dikkat ediniz.) • Sebze, meyve, patlamış mısır, hoşaf (komposto), fındık, ceviz gibi bol posa bırakan besinleri tüketmeye çalışmalısınız • Herhangi bir engel yok ise günlük düzenli egzersiz yapmalısınız (yürüyüş gibi...) • Her gün aynı saatlerde dışkılamaya çalışmalısınız Cilt ve tırnak lezyonları Kemoterapi aldığınız süre içinde cildinizde kızarıklık, kaşıntı, kuruluk, soyulma gibi sorunlar görülebilir. Bunlar genellikle önemli sorunlar oluşturmazlar. Tırnaklarınızda kolay kırılma, çizgilenme ve koyulaşma olabilir. Dikkat edilecek hususlar: • Sivilce çıkıyorsa cildinizi temiz ve kuru tutunuz • Cildinizde kuruma oluyorsa, nemlendirici krem ve losyonlar kullanınız. Sık sık kısa süreli banyolar yapınız. Alkol içeren kolonya, parfüm ve traş losyonlarından kaçınınız • Tırnaklarınızı korumak için iş yaparken eldiven kullanınız • Güneş ışınları kullanılan ilaçların cildiniz üzerine etkisini arttırabilir. Bu nedenle güneşten korununuz. Gerekirse güneşe karşı koruyucu losyonlar (faktör 15) kullanınız. Şapka ve uzun kollu giysiler kullanabilirsiniz • Kemoterapi verilen damarlarınızda bir süre sonra koyulaşma gözlenebilir. Bu durum kemoterapiden birkaç ay sonra genellikle kaybolur. Cilt bölgesinde birkaç saat veya gün süren kaşıntılar oluşabilir. Nemli bezle kompresler faydalı olabilir • Kemoterapi ilaçları damar dışına kaçarsa ciddi sorunlara yol açabilirler. Bu nedenle ilaç alırken veya sonrasında herhangi bir yanma ya da ağrı olması durumunda doktorunuza haber veriniz. Bu her zaman bir sorun olduğunu göstermez ise de en az bir kez doktor tarafından gözlenmesinin yararı olabilir • İlaç alırken veya sonrasında, ani gelişen kaşıntı, kızarıklık, nefes darlığı durumunda doktorunuza veya ilacı veren hemşireye hemen haber veriniz • Kemoterapi uygulanan damarlarınızın bulunduğu bölgeye tedavi sonrasında, günde en az 3 defa ve her defasında 20 dakika olacak şekilde sıcak ıslak havlu pansumanları (cildinizi yakmayacak derecede) yaparak damar ve deride oluşan hasarın iyileşmesine yardımcı olunuz Böbrek ve mesane üzerinde olan etkileri Bazı kemoterapi ilaçları böbrek ve mesanede kalıcı hasar bırakabilirler. Bu nedenle kemoterapi öncesinde yapılan kan tahlillerinizde böbrek fonksiyonlarınız izlenir. Gerekli görülürse daha detaylı tetkikler de istenebilir. Kemoterapi alırken bol sıvı alarak ilaçların böbrekten atılmasına yardımcı olunuz. Şu durumlarda doktorunuza mutlaka bilgi veriniz: • İdrar yaparken yanma oluyorsa • Sık sık idrara gidiyorsanız • Titreme,ateş ve birlikte bel ağrısı varsa • Kanlı idrar yapıyorsanız • İdrarınızda renk değişikliği olmuş ise Cinsel fonksiyonlar üzerinde olan etkileri Kemoterapi ilaçları bazen, yaşınıza ve genel sağlık durumunuza bağlı olarak, hem kadınlarda, hem de erkeklerde cinsel organların fonksiyonlarını etkileyebilir. Erkeklerde sperm sayısı ve fonksiyonları üzerine etki ederek, geçici veya kalıcı kısırlık yapabilirler. Cinsel istek üzerine etkisi yoktur. Eğer çocuk istiyorsanız ve kısırlığa neden olabilecek bir kemoterapi alacaksanız; kemoterapi öncesi, ileride kullanılmak üzere spermler saklanabilir. Kemoterapi aldığınız sürece, kullandığınız ilaçların kromozomlar üzerine olan kötü etkilerinden dolayı cinsel ilişkide mutlaka korunmanız gerekir. Kadınlar: Kemoterapi ilaçları yumurtalıklarınızı ve üretilen hormonlarınızı etkileyebilir. Bu nedenle normal adet gören kadınlarda kemoterapi sonrasında adet düzensizliği başlayabilir veya tamamen kesilebilir, kemoterapinin hormonal etkileri nedeniyle menopoza benzer; ateş basmaları, vajinada kuruluk, yanma ve kaşınma gibi şikayetler olabilir. Yumurtalıklar üzerine olan etkileri kalıcı veya geçici kısırlığa neden olabilir. Adet gecikmesi ya da olmamasına karşın, kemoterapi alırken gebe kalabilirsiniz. Kullanılan ilaçların zararlı etkileri nedeniyle defektli çocuklar doğabileceğinden bu sürede mutlaka doğum kontrolü uygulamanız gerekir. Sinir sistemi üzerinde olan etkileri Kemoterapi sırasında kullanılan bazı ilaçlar sinirler üzerine olumsuz etkiler göstererek ellerde ayaklarda uyuşma, karıncalanma, yanma ve his kaybı yapabilirler. Nadir de olsa işitme kaybı, denge ve yürüme bozuklukları gibi şikayetlere neden olabilirler. Bu bozukluklar ilaçlar kesildikten sonra genellikle düzelir. Sinirlerde etkilenme olduğunda; kesici aletlere, sıcağa karşı dikkatli olmanız gerekir. Bu kılavuz kemoterapi hakkında sizleri bilgilendirmek amacı ile Kent Hastanesi Tıbbi Onkoloji Bölümü'nce hazırlanmıştır. YAŞAMI SİZİN İÇİN KOLAYLAŞTIRIYORUZ kenthospital.com kenttipmerkezi.com internationalkent.com karacigernakli.org bobreknaklikent.com kemikiliginaklikent.com sgkkent.com saglikkenti.com /KentSaglikGrubu /kentsaglikgrubu KENT HASTANESİ 8229/1 Sokak No:56 35580 Çiğli-İZMİR Tel: (0232) 386 70 70 (pbx) Faks: (0232) 386 70 71