Boş 17 - Bilkent University
advertisement
Bilinen bir gerçek vardır, doğada yer alan her canlı yaşamını devam ettirebilmek için birbirleri arasında iletişim kurmaya çalışır. İletişim sadece kadın-erkek veya aynı cins bireyler arasında değil hayvanlar veya bitkiler arasında'da derin bir bağ oluşturur. İletişebilen her insan uzaklaşır yalnızlık duygusundan. Çünkü iletişim samimiyeti getirirken yalnızlık duygusunu da yavaş yavaş uzaklaştırır sizden. İletişim; bazen konuşabilmektir karşındaki bireyle, bazen dinleyebilmektir, bazen algılayabilmektir ama bazen bunların hiçbiri gerekmez iletişim kurmak için. Mesela sadece içsel ve derin duygularla sağlarız bazen iletişimi. Değinmek istediğim konu 2016 yılına ait bir yapıttan ibaret, ''Arrival'' çoğu insan için uzay ve doğaüstü varlıkların insanoğluna etkisi olarak algılansa dahi bana göre iletişimin önemini bugüne kadar en iyi insanlığa aktaran yapıttır. Bu yapıtta dil ve iletişimin insanoğlunun hayatını ne denli değiştirebileceğini ve her bir dilin yeni bir iletişim kapısını açabileceğini beyaz perdede gözler önüne seriliyor. Anthony Robbins bizlere çok açık anlatabilmiş iletişimin önemini; ''İletişim güçtür, iletişimi etkili kullanabilenler, kendilerinin dünya deneyimlerini ve dünyanın onlar üzerindeki deneyimlerini değiştirebilirler.'' İşte bu alıntıdan yola çıkarak filmde de iki canlının nasıl kalplerde bir araya gelebildiğini daha açık aktarabilirim. Bazı insanlar tek bir dille yetinir bazıları ise ne kadar çok dil bilirlerse o kadar donanımlı hissederler kendilerini. Bense öğrenilen her bir dilin yeni bir hayata açılan bir kapı olduğunu savunanlardanım. Çünkü ne kadar çok dil bilirseniz o kadar kolaylaşır insanlarla kurduğunuz iletişim. Kişinin böylesine önemli bir donanıma sahip olması tabi ki hayatta elde edebileceği büyük bir artıdır kendisi için. Çünkü her lisan başka bir kültür başka bir bakış açısı ve başka bir tecrübe kazandırır insanoğluna. Çünkü bana göre dil bilinen en büyük iletişim aracı olmasıyla birlikte insanlar arasındaki soyut bütünlüğüde sağlar. Bu bütünlüğü sağlayabilenler kendilerini şanslı hissetmelidirler çünkü onlar hiçbir zaman yalnız hisseden bireyler olmayacaklardır. Bana sorarsanız yalnızlık bir insanın sahip olabileceği en berbat duygudur. Çünkü insan bu hayatta paylaştıkça var oluş duygusu edinebilir. Paylaşmakta iletişimle mümkündür ancak. Kimseyle iletişim kurmadığınız yani bireyler arasıbir duygu alışverişi yapabilmekten yoksun olduğunuz sürece hep yalnızsınızdır bu hayatta. Eğer yalnızlığınızın önüne geçmek istiyorsanız iletişim kurmalısınız, insanlarla,bitkilerle hatta hayvanlarla. Bazen bir evcil hayvan edinip onunla kurabildiğiniz iletişim hayata bağlar sizi sımsıkı. Bazen saksıda bir çiçek alırsınız kendinize ve aylarca beslersiniz onu, güneşe koyarsınız, su verirsiniz ve büyüyüp size cevap vermesini beklersiniz ve o yeşererek veya çiçek açarak verir size beklediğiniz o cevabı işte buda basit bir iletişim örneğidir. Çiçek bile böyle kurar sizle iletişimi. Bütün bu örnekler gibi birçok örnekler verilebilir iletişimin yalnızlıktan kurtulmanın en önemli yol olduğunu göstermek için.Siz siz olun iletişim kurmaktan çekinmeyin çünkü bilirsiniz hayat duyguları, kültürleri, güzellikleri hatta acıyı bile paylaştıkça güzelleşir. Bana göre insanoğlu sevdikleriyle paylaştığı anların tümünden ibarettir aslında. ''Arrival'' filminde de gördüğüm en önemli vurgu; iletişimin ve dil bilmenin insanoğlunun üzerinde yarattığı büyük etki. Şu ana kadar beni en çok etkileyen film olmasının sebebi bir kadınla bir hayvanın kurduğu iletişimin veya bireyler arası iletişimin ne denli güçlü olabildiğini insanoğluna gösteren bir yapıt olmasıydı. Bazen hislerimiz bile paylaşabilmeye yeter . Bazen iletişim kurabilmek için sadece hislerimize başvurabiliriz. Çünkü bilirsiniz hislerimiz bizi hiçbir zaman yanıltmazlar. Iletişim kurarak ve dil yetimizi kullanarak insanlarla,bitkilerle veya hayvanlarla aramızda oluşturabileceğimiz her bağ hayata daha fazla bağlar bizi. Demek istediğim iletişim kurmayı denemek her insanın yapması gereken en önemli eylemlerden biridir. Eğer sizde yalnızlık duygusunu içinizde barındırıyor ve kurtulmak istiyorsanız bunu denemelisiniz. Unutmayın hayat paylaştıkça özel, sevdiklerinizle iletişim kurabildiğiniz, onlarla acı veya tatlı her anınızı paylaşabildiğiniz zamanlar için şükredin. Çünkü işte paylaşabildiğiniz o her an hayatın size getirdiği en büyük ödüllerden ibaret. Her anınızın değerini bilin çünkü bana göre bu hayattaki en büyük kayıp paylaşma şansınız varken bu şansınızı elinizle ittiğiniz zaman dilimleri... Hocam şunu söylemek isterimki bu yazımın ilk draftı için çok özür diliyorum. İç mimarlık okuduğum ve jury günlerimin çokluğu nedeniyle yetiştiremediğim ve alalen yazılmış bir draft olmuştu hatalarımı düzelttiğimi düşünüyorum, teşekkür ederim, saygılarımla.
