İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji AD Prof. Dr. Filiz AYDIN Genetik hastalıkların temeli Proteinleri kodlayan genlerde (DNA’da) meydana gelen mutasyonlara dayanır. (Tek gen hastalıkları) Meydana gelen mutasyonlar; hasarlı proteinlerin sentezine yada eksik protein üretimine neden olarak hastalık temelini oluştururlar Proteinlerin üretimini etkileyen mutasyonlar sonucu görülen hastalıklar patolojilerine göre farklı şekilde sınıflandırılabilirler. 1- Bir molekülün alt gruplarını oluşturan proteinlerde meydana gelen mutasyonlar 2- Enzim hasarları 3- Transport proteinlerindeki hatalar ile ilgili hastalıklar 4- Reseptör proteinlerindeki mutasyona bağlı hatalar ve eksiklikler 5- Yapısal proteinlere bağlı hastalıklar 1- Bir molekülün alt gruplarını oluşturan proteinlerde meydana gelen mutasyonlar Örnek Talasemiler Normal HbA molekülül İnsan organizmasında var olan hemoglobinin %98’i hemoglobin A’dır ve yapısında iki α iki de β globin zinciri bulunmaktadır. Hemoglobin her polipeptid zinciri oksijen bağlama kapasitesine sahip bir moleküldür. Erişkin hemoglobini (HbA) 2α ve 2β zincirinden meydana gelir (HbA2- 2α ve 2δ zincirinden oluşmaktadır) Fötal dönemdeki hemoglobin (HbF) 2α ve 2γ zincirinden meydana gelir. Talasemiler hemoglobin sentezi ile ilgili bir grup hastalıktır. Mutasyonlar nedeni ile 400’den fazla anormal hemoglobin varlığı gösterilmiştir. Talasemik hastalarda hemoglobin A’nın yapısını oluşturan alfa yada beta zincirlerinin yapısı kaybolmuş ya da azalmıştır. α- Talasemi (genellikle şiddetli bir seyir izler) β- Talasemi Normal eritrosit hücreleri β- talasemi hücreleri Hücre bütünlüğü ve dengesi bozulan, Eritrositler normal yaşam sürelerini tamamlayamazlar ve yıkılırlar . Klinik durumun ağırlığını belirleyen globin zincirinin ne kadarının yapılamadığıdır. β globin zinciri hiç apılamayan bir hastanın kliniği ile bu globinin çok az yapılamadığı bir taşıyıcı arasında ciddi farklar vardır. Talasemi-Akdeniz anemisi Ağırlıklı olarak ; Akdeniz bölgesinde, Afrikanın bazı bölgelerinde ve güney Asya’da görülür. β- Talasemi Türkiye’de en sık görülen talasemi Eritrositlerde β-globin üretiminde eksiklik/azalma, Olgunlaşmamış eritrosit oluşumu, hasarlı membran oluşumu. Talasemi, Hemoglobin molekülünün otozomal resesif geçiş gösteren kalıtsal bir hastalık. Talasemi Majör: Her iki allelde de mutasyonun varlığını ifade eder (Homozigot). Talasemi Minör: Tek allelde de mutasyonun varlığını ifade eder (Heterozigot). Beta thalassemia Major Hepatosplenomegali, büyüme geriliği, iskelet bozuklukları beta talaseminin (homozigot) en iyi bilinen özellikleri Orak hücre anemisi DNA seviyesindeki etkiler Protein seviyesindeki etkiler β polipeptid zincirinin 6. pozisyonunda bulunan glutamik asitin yerine valin geçer Orak hücre anemisi β polipeptid zincirinin 6. pozisyonunda bulunan glutamik asitin yerine valinin geçmesi ile bu zincir (HbA) HbS’ye dönüşür anormal bir protein sentezlenir. Mutant hemoglobini taşıyan alyuvarlar oksijensiz kaldıkları zaman, normalde olmaları gereken yuvarlak şekillerini kaybeder ve orağa benzer bir biçim alırlar eritrositlerin aldığı bu şekil kimi zaman kan akışına engel olabilir. Heterozigot durumda ----------- HbAS -Orak hücre karakteri Homozigot durumda -----------HbSS -Orak hücre hastalığı-anemisi 2- ENZİM HASARLARI Hücresel bir enzimin eksikliği yada hasarı nedeni ile ortaya çıkan genetik hastalıklardır 2- Enzim hasarları Genellikle resesif kalıtım görülür. Bu nedenle resesif kalıtımda heterozigotlar genellikle “normal” kabul edilir. Homozigotlarda klinik semptomlar ortaya çıkar. 2- Enzim hasarları “Tay-Sacs” hastalığı, Fenilketonüri, Mukopolisakkoridozlar, Hemofili A ve B verilebilir. Fenilalanin hidroksilaz (PAH) geni 12. kromozomun üzerinde (12q 24.1 bölgesinde) bulunmaktadır. PAH geni yalnızca karaciğerde ifade edilir Bu gen 90 kb uzunluğunda 13 ekzonu var. 2400 nükleotidlik mRNA sentezlenir. Otozomal resesif geçişi olan bir gendir Fig.1-2. PAH geni (Bu şekil “GENES IN MEDICINE, Chapmen&Hall 1995” kitabından alınmıştır) Hastalık ilk defa 1934 yılında Norveçli Doktor Asbjorn Folling tarafından tanımlanmıştır. Fenilketonüri kalıtsal metabolik bir hastalıktır Fenilhidroksilaz enzimi (PAH) kodlayan gende mutasyon var, Protein Fenilalanin Tirozin Fenilhidroksilaz CO2 + H2O Fenilalanin kan ve vücut sıvılarında birikir. Bu hastalığa sahip çocukların gelişmekte olan beyinleri haraplanır. İleri derecede zeka geriliği ve sinir sistemi ile ilgili belirtilerin ortaya çıkmasına neden olur Bu hastalığın yeni doğan tarama testi ile erken tanı ve tedavisi mümkündür. Türkiye fenilketonüri hastalığının en sık görüldüğü ülkeler arasında yer almaktadır. Doğan her 4.500 çocuktan biri fenilketonürilidir. Bu oranın yüksek olması akraba evliliklerinin sık olması ile ilgilidir. 3- Transport proteinlerindeki hatalar ve ilgili hastalıklar Kistik fibrozis (CF) Otozomal resesif bir hastalık Kistik fibroz geni (CF) 7. kromozomun uzun kolunda (7q31) yerleşmiştir. CFTR “Kistik fibroz transmembran iletim düzenleyicisi” olarak ifade edilir. NDB1 NDB2 Regülatör ( R) CFTR proteini epitel hücrelerin apikal yüzeyinde fosforilasyon ile düzenlenen klor iyon kanalı oluşturmaktadır CFTR proteini: Çok geçişli transmembran proteinidir, klor iyonu iletimi düzenleyicisi olarak bilinir CFTR, epitelyal hücre zarları üzerindeki klorür (ve su) taşımasını düzenler Akciğer,Pankreas,Tükrük ve ter bezleri Üreme ve Gastrointestinal sistem kanallarının epitel hücreleri tarafından ifade edilir Kistik fibroz mutasyonları 1. Hatalı protein üretimine, 2. GER ve Golgide üretilen proteinin yanlış katlanmalarına, 3. Nükleotid bağlanma bölgesinde anomaliye, 4. Proteininin normalden küçük ya da yetersiz miktarda üretilmesine, 5. Proteinin hücre zarındaki lokalizasyonunun bozulmasına nedenidir Kistik fibroz hastalarının üçte ikisinden fazlasında CFTR’nin pozisyon ΔF 508’deki bir fenilalanin kalıntısının atılması (delesyon) söz konusudur. Bu tek kalıntının yokluğu proteinin stabilizasyonunu bozar destabilize eder ve bu yüzden protein GER’de yavaş katlanır; GER’de muhafaza edilir ve parçalanır Aktivitenin bozulması Mukus tabakasının yoğun bir hal almasına, Akciğerlerin tıkanmasına ve enfeksiyon gelişmesine, Pankreasın tıkanarak enzimlerinin sindirim boşluğuna ulaşmasının engellenmesine neden olur CFTR geninde oluşan bazı mutasyonlar Kistik Fibroz hastalığına neden olurken bazı mutasyonların da Erkeklerde kısırlığa neden olduğu gösterilmiştir.. 4- Reseptör proteinlerindeki mutasyona bağlı hatalar ve eksiklikler Örnek:Ailesel Hiperkolesterolomi Otozomal Dominant kalıtım özelliği gösterir LDL, endositoz yoluyla hücre içine alınmaktadır. Bu işlem başlıca karaciğer hücrelerinde olmak üzere ( kan dolaşımındaki LDL'nin %70'i karaciğer tarafından emilir) tüm çekirdekli hücrelerde gerçekleşir. Ateroskleroz kardiyovasküler hastalıkların çoğunun kökeninde yer alır. LDL reseptöründeki mutasyonlar beş grup halinde sınıflandırılabilir. Bunların her biri hiperkolesterolomiye neden olabilir: Sınıf 1 mutasyonlar; Endoplazmik retikulumda reseptörün sentezine engel olur. Sınıf 2 mutasyonlar; Reseptörün olgunlaşması için gitmesi gereken Golgi cihazına taşınmayı engeller. Sınıf 3 mutasyonlar; LDL'nin reseptöre bağlanmasını engeller. Sınıf 4 mutasyonlar; Reseptör-ligand kompleksinin hücre içine alınmasını engeller. Sınıf 5 mutasyonlar; İçeri alınan reseptörlerin hücre yüzeyine geri gitmesini engeller. Yeniden sentezlenmesi gerekse de hücre yüzeyinde reseptör vardır. 5- Yapısal proteinlere bağlı hastalıklar Dominant kalıtım resesif kalıtımdan farklılık göstermektedir. Genelliklel yapısal proteinlerdeki bozukluklar dominant özellik gösterir. Bir normal, bir bozuk gene sahip olan hetorozigotlarda da hastalık semptonları görülür. Örnek; “Huntington” hastalığı ve “Nörofibromatozis” Nörofibromatozis Otozomal dominant kalıtım gösteren (Tek bir genin neden olduğu) en sık görülen, nöroektodermal bir hastalıktır. Nörofibromatozis NF1 ve NF2 olmak üzere iki grupta sınıflandırılır. Bunlara farklı kromozomlar üzerinde bulunan farklı genler neden olur. NF1 geni 17q11.2 bölgesinde yer alır. NF2 geni 22q12 üzerinde bulunur. NF1 geni Nörofibromin proteinini kodlamaktadır. Bu protein hücre içi sinyal iletimine katılmakta olup hücre büyümesini kontrol eden bir geni baskılayarak düzenlenmesini kontrol eder. Nörofibromin; tümör oluşumuna neden olan bir genin aktivitesini normal olarak baskılamaktadır. NF1 Mutasyonu hücre büyümesinin kontrol kaybına neden olur Teşekkürler