YUNAN ORDUSUNDA GÖREV YAPAN BİR TÜRK SUBAYI VEHİP PAŞA BAKİ SARISAKAL YUNAN ORDUSUNDA GÖREV YAPAN BİR TÜRK SUBAYI YANYA KAHRAMANI ESAT PAŞA’NIN KARDEŞİ VEHİP PAŞA Vehip Paşa Vehip Paşa 1877’de Yanya’da doğmuş. Ailesi daha önce Taşkent’ten gelip Yanya’ya yerleşmiş. Kaçı veya Kaçın boyundan Özbek Türklerindendir. Babası Yanya Belediye Başkanlarından Mehmet Emin Efendi’dir. 1897’de Mühendishane-i Berri Hümayun’u topçu-istihkamcı sınıfını bitirdi. 17 Ocak 1900’de de Kurmay Yüzbaşı olarak Erkânı Harbiye Mektebinden mezun olup hemen Yemen’de bulunan IV. Orduya tayin edildi ve orada İmam Yahya'nın isyanına karşı mücadele etti. 10 Temmuz 1908'de İkinci Meşrutiyet, Manastır'da sonradan “Hürriyet “ adı verilen meydanda Harp Okulu Komutanı Vehip Bey’in “ Ya Kanun-ı Esasi, ya ölüm! “ diye haykırdığı nutkuyla ilan edildi. 1908’de II. Meşrutiyet’in ilanından sonra yaşanan 31 Mart Olayı sonrası İstanbul’a yürüyen Hareket Ordusu’nda Vehip Paşa da bulunuyordu. Hüseyin Hüsnü Paşa Komutasındaki Hareket Ordusu, 31 Mart Ayaklanmasını bastırdıktan sonra Vehip Paşa, 1909’da Harp Okulu Komutanlığına atandı. Vehip Paşa’nın ağabeyi Esat Paşa’da askerdir. 1911'de Yanya Müstahkem Mevkii Komutanlığına atandı Esat Paşa Ağabeyi Esat Paşa’nın komutası altında 20 Şubat 1913'e kadar Yanya Kalesi'nin Yunan saldırılarına karşı savundu. Kalenin teslim protokolünü Ioannis Metaksas ile görüşerek yaptı. Atina'ya götürülerek dokuz ay süre ile esir tutuldu. Vehip Paşa Yanya’nın Teslimi Görüşmelerinde Bu esaret yıllarında Vehip Paşa’nın Türk tarihinde pek bilinmeyen bir özelliği karşımıza çıkıyor. Vehip Paşa Yunan Kralına başvurarak aldığı izinle İkinci Balkan Savaşında Yunan Ordusunda görev yapıyor. Bu gerçeği 21 Temmuz 1913 tarihli Tanin gazetesinden öğreniyoruz. Vehip Paşa’nın Yunan Ordusunda Görev yaptığına İlişkin Belge “ Yanya Mevkii Müstahkem Kumandanı sabık Esat Paşa’nın biraderi Vehip Bey Yunan Ordusuna hizmet için kral Konstantine bir istida vermiş ve istidası kabul edilmiştir. Tayin edildiği kıtanın başına geçmek üzere iki gün evvel buraya gelen Vehip Bey halkın nazarı dikkatini celp etmiş olmalıdır ki sokaktan geçerken yüzlerce halk tarafından temaşa ediliyordu. Maatteesüf Vehip Bey hiçbir İslam ve Cemaati İslam Reisi Hakkı Efendi ile görüşmediğinden hareket vakası hakkında hiçbir fikir edilememiştir. “