MUASIR OSMANLI KRONİKLERİNE GÖRE BOZOKLU MUSTAFA PAŞA Merve KARAÇAY TÜRKAL1 Özet 17. yüzyılın son çeyreğinde, silahdarlık, kaptanderyalık, beylerbeyilik, vezirlik, sadaret kaymakamlığı, sadrazamlık gibi çeşitli görevlerde bulunmuş olan Bozoklu Mustafa Paşa’nın faaliyetlerini, Silahdar Mehmed Ağa’nın Zeyl-i Fezlekesi ve Nusretnamesi başta olmak üzere Raşid Tarihi, Zübde-i Vekayiât, Nusretnâme, Anonim Osmanlı Tarihi gibi dönemin önemli Osmanlı kroniklerinde bulmak mümkündür. Dolayısıyla bu çalışmada, dönemin kaynaklarından faydalanılmak suretiyle, Bozoklu Mustafa Paşa’nın aldığı görevler ve görev değişiklikleri, azilleri ve sebepleri, hapsedilmesi ve affedilmesi gibi bigiler yer almaktadır. Anahtar Kelimeler: Bozoklu Mustafa Paşa, Bıyıklı Mustafa Paşa, Küçük Sipahi Mustafa Paşa, Bozoklu. Abstract Bozoklu Mustafa Pasha in the Ottoman Cronicles Bozoklu Mustafa Pasha who held various posts as silahdar agha, kaputan pasha, governer, vizier, qaimakam pasha, and most significantly sadrazam in the last quarter of the 17th century and his activities were extensively given in the Ottoman cronicles. This paper will explore all the aspects related to Bozoklu Mustafa Pasha, including his assignments and reassignments, depositions and reasons, imprisonment and absolution by researching the substantial sources of his time such as Rashid Tarihi, Zubde-i Vekayiat, Anonim Osmanli Tarihi and also Findiklili Silahdar Mehmed Agha’s Zeyli Fezleke and Nusretname. Keywords: Bozoklu Mustafa Pasha, Biyikli Mustafa Pasha, Kucuk Sipahi Mustafa Pasha, Bozoklu. Hayatı ve Görevlendirmeleri Doğum yeri Sivas eyaletinin Bozok sancağı olan Mustafa Paşa2 kaynaklarda Bozoklu, Bıyıklı ve Küçük Sipahi olarak geçmektedir. Bir süre paşaların kapısında hizmet ettikten sonra binicilikte ustalaşmış ve Küçük Sipahi lakabıyla şöhret bulmuştur. Sultan IV. Mehmed zamanında cündî (sipahi) namıyla Enderun’a alınmıştır. Daha sonra Has Oda’ya geçmiş ve akabinde silahdar olmuştur. Bozoklu Mustafa Paşa uzun zaman silahdarlık yaptıktan sonra, Kaptanıderya Vezir Kaplan Mustafa Paşa’nın ölümü üzerine 14 Ocak 1681 (23 Zilhicce 1091) tarihinde yedinci vezirlik payesi ile kaptanlık görevine getirilmiştir.3 Fransız denizcisi Duquesne’nin, 23 Temmuz 1681 (7 Receb 1092)’de Sakız Limanı’nda bulunan 9 Trablus kalyonunu topa tutup şehre tahribat vermesi ve 110 kişinin ölümüne sebep olması üzerine4 padişah, veziriazama; “Kapudan Vezîr Bozoklu Mustafa Paşa her nerede ise Sakız’a varup, bu fesâdı def‘ eyleye” diye Yrd. Doç. Dr., Gümüşhane Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü, nkturkal@hotmail.com Ananonim Osmanlı Tarihi 1099-1116/1688-1704, Haz. Abdülkadir Özcan, Ankara 2000, s. 53. Nazire Karaçay Türkal, Silahdar Fındıklılı Mehmed Ağa, Zeyl-i Fezleke (1065-1106/1654-1695), Yayımlanmamış Doktora Tezi, Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü, İstanbul, 2012, s. 764, 766; Râşid Mehmed Efendi, Târîh-i Râşid, Haz. Abdülkadir Özcan, vd., Cilt 1, İstanbul, 2013, s. 216; Defterdar Sarı Mehmed Paşa, Zübde-i Vekāyiât, Haz. Abdülkadir Özcan, Ankara, 1995, s. 117; Abdurrahman Abdi Paşa, Vekâyi‘nâme, Haz. Fahri Çetin Derin, İstanbul, 2008, 476; Îsâzâde Târîhi, Haz. Ziya Yılmazer, İstanbul, 1996, s. 168. 4 Silahdar, age, s. 772; Raşid, age, s. 220; Abdi Paşa, age, s. 479. 1 2 3 345 ferman buyurdu.5 Böylece oraya sevk edilen donanmayla meselenin halline kadar Fransız filosunun oradan ayrılmasına mâni olunmak istenmiştir. İstanbul’da bulunan Fransız elçisiyle görüşmeler ve Fransız kralının çeşitli hediyelerle birlikte, bu olaydan haberinin olmadığına dair gönderdiği itizarname neticesinde, beş aydır Sakız Adası’nda Fransız donanmasını rehin tutmakta olan Bozoklu Mustafa Paşa tahribatın keşfini yaparak bedelini tazmin edip, ölenlerin de diyetini tahsil ettikten sonra Ocak ayında İstanbul’a dönmüştür.6 16 Nisan 1682 (8 Rebiülahir 1093)’de Akdeniz’de Fransız kalyonlarının taşkınlık yapmaları üzerine Bozoklu Mustafa Paşa, padişah tarafından kürk ve kaftan giydirilerek, Beşiktaş’ta yapılan şenliklerin ardından7 40 parça gemi ile Akdeniz’e uğurlandı.8 19 Eylül 1682 (17 Ramazan 1093) tarihinde, padişahın Edirne’ye hareketi sırasında yanında bulunan Bozoklu Mustafa Paşa’nın altıncı vezir olduğu görülmektedir.9 Aralık 1683’te kaptanıderyalık görevinden azledilerek kendisine Kamaniçe eyaleti tevcih edildi.10 1683 yılında Viyana’nın Osmanlı muhasarasından kurtarılmasında önemli rol oynayan Lehistan Kralı Jan Sobieski, Avusturya ile aralarındaki ittifaka istinaden daha sonra da Osmanlı Devleti’ne olan saldırgan tutumunu devam ettirmişti. 1684 yılında, Lehliler, Barabaş Kazakları ve Boğdanlılardan oluşan 30.000 kişilik bir kuvvet Bender Kalesi’ne saldırınca11 Serdar Sarı Süleyman Paşa 5.500 kişilik bir kuvvetle Edirne’den hareket etti.12 Kırım Han’ı Selim Giray da, 100.000 kişilik bir orduyla yola çıktı. Bu esnada 80.000 kişilik ordusuyla Krakov’dan hareket eden Sobieski Turla Nehri kenarına ulaştı. 13 Ancak Selim Giray ile Serdar Süleyman Paşa’nın kuvvetlerinin geldiğini duyunca geri çekilmeye başladı. Burada devreye giren Kamaniçe Valisi Bozoklu Mustafa Paşa kuvvetleri, Selim Giray’ın oğlu Devlet Giray Han ile beraber Sobieski’yi sıkıştırıp Kamaniçe sınırlarından dışarı çıkarırken 20.000 zayiat verdirdiler. Durumu padişaha bildirdikten sonra Giray Hanlar memleketlerine döndü. Bozoklu Mustafa Paşa ile Serdar Süleyman Paşa da kışı geçirmek üzere Babadağı’na çekildiler. Akabinde İstanbul’dan gönderilen çeşitli hediyelerle birlikte Özi eyaletinin Bozoklu Mustafa Paşa’ya tevcih olunduğu bildirildi. Fakat Kamaniçe eyaletine görevlendirilen Vezir Tokatlı Mahmud Paşa görevine başladığı gün vefat edince Bozoklu Mustafa Paşa, Özi Beylerbeyiliği’nden alınarak tekrar Kamaniçe Beylerbeyi oldu.14 29 Ocak 1686 (4 Rebiulevvel 1097) yılında Kamaniçe’de görevli olan Bozoklu Mustafa Paşa, Lehistan üzerine serdar tayin edilerek, kendisinden Babadağı’na gitmesi istendi.15 Padişah, Kırım Hanı’na kapıcıbaşı ile çeşitli hediyeler göndererek ondan, küçük oğlu Azamet Giray Han’ı yeterli sayıda asker ile Bozoklu Mustafa Paşa’nın yanına göndermesini istedi. 17 Temmuz 1687 (7 Ramazan 1098)’de 60.000 kişiden oluşan Leh kuvvetleri Kamaniçe kalesini kuşattı. O sırada Özi muhafızı olan Bozoklu Mustafa Paşa kuşatmadan haberdar edildi ve ayrıca İstanbul’a da haber gönderildi. Bozoklu’nun yanında yeterli asker olmadığından Kırım hanından yardım talep edildi ve Han tarafından bölgeye 10.000 asker sevkedildi. Bozoklu Mustafa Paşa hazırlıklarını sürdürürken Tatar askerlerinin karşısında mukavemet edemeyen Lehistan taburunun firar ettiği haberini aldı.16 Silahdar, age, s. 773; Abdi Paşa, age, s. 480. Silahdar, age, s. 776. Silahdar, age, s. 780. 8 Defterdar, age, s. 121; Îsâzâde, age, s. 170. 9 Silahdar, age, s. 789. 10 Silahdar, age, s. 917. 11 Raşid, age, s. 260. 12 Silahdar, age, s. 922. 13 Silahdar, age, s. 980. 14 Silahdar, age, s. 983. 15 Silahdar, age, s. 1027-1028. 16 Silahdar, age, s. 1088. 5 6 7 346 8 Kasım 1687 (2 Muharrem 1099) yılında hal edilen IV. Mehmed’in yerine II. Süleyman’ın tahta geçirilmesi sırasında yaşanan olaylarda askerin Siyavuş Paşa ile ihtilafa düşmesi nedeniyle Bozoklu Mustafa Paşa’nın adı sadaret makamı için geçmiş fakat bu gerçekleşmemiştir.17 21 Haziran 1688 (21 Şaban 1099) tarihinde pâyitahttan kendisine bir murassa‘ kılıç ve kürk gönderildi.18 Yine 1688 yılında Leh Kralı Sobieski Kamaniçe kalesine saldırıya geçince mahsur kalan müslüman halk Özi Muhafızı Bozoklu Vezir Mustafa Paşa’ya “El-amân bize imdâd idin. Halimiz harâb ciğerimiz kebâb, üzerimizde kuş uçmaz dört tarafdan mahsûruz” diye, feryat-nâmeler gönderince Serdar Vezir Mustafa Paşa Kamaniçe’ye doğru hareket etti. Aynı şekilde Kırım hanından da yardım istendiğinden 30.000 Tatar askeri de oradan yola çıktı. Bozoklu Mustafa Paşa Kamaniçe’ye vardığında, Tatar güçleri Leh ordusunu geri püskürtmeyi başarmıştı. Bunun üzerine Bozoklu, zahire, cebhane vs. konularda gerekli eksiklikleri tamamlayıp tekrar Babadağı’na döndü.19 1690 (1101)’da20 altı yıldan beri Babadağ bölgesinde serasker olan Bozoklu Mustafa Paşa’ya Şam valiliği ihsan olunarak bir an önce görev mahalline gitmesi ferman olundu.21 Aynı yıl Şubat ayında II. Süleyman’ın kız kardeşi Beyhan Sultan ile evlendi.22 Yine aynı sene içinde Şam Şerîfi Yahya ile Hac Emiri Salih Paşa arasında çıkan bir çekişme yüzünden kavga büyüyünce hac emirliği görevinden alınan Salih Paşa, Silifke sancağına tayin edildi. Salih Paşa bu durumdan memnun olmayıp isyana kalkışınca o sırada Rusçuk serdarı olan Bozoklu Mustafa Paşa, Salih Paşa üzerine yürümekle görevlendirildi. Osmanlı Devleti’yle başa çıkamayacağını anlayan Salih Paşa kısa sürede yaptığına pişman olup af diledi ve özrü kabul edildi.23 1691 (1102)’de Şam beylerbeyiliğinden Trablusşam eyaleti beylerbeyiliğine atandı.24 1692 Mayısı (Ramazan)’nda ise bu görevden azledilerek İstanbul’a çağırıldı.25 23 Haziran (8 Şevval)’da Edirne’ye ulaşan Mustafa Paşa’ya ertesi gün sadaret kaymakamlığı verilerek seraserli kürk giydirildi.26 27 Mart 1693 (20 Recep 1104)’te, Veziriazam Ali Paşa’nın görevden azledilmesi üzerine o sırada ikinci vezir olan Bozoklu Mustafa Paşa sadaret makamına getirildi. Mustafa Paşa bu görevi kabul etmekte tereddüt gösterip mührün tekrar azledilen Ali Paşa’ya verilmesini rica etti ancak padişah gazaba gelip, kabul etmediği takdirde her ikisinin de kellesini vurdurmakla tehdit edince Bozoklu Mustafa Paşa mührü kabul ederek sadrazam oldu.27 Avusturya’nın Eflak ve Boğdan’ı işgale hazırlandığının duyulması üzerine sefer hazırlıklarına başlayan Sadrazam Bozoklu Mustafa Paşa, 5 Temmuz 1693 (2 Zilkade 1104)’te yola çıktı.28 Avusturya ordularının Belgrad’da oldukları haberini alması üzerine Belgrad’a yönelen Osmanlı ordusuna 100.000 kişiden oluşan askeriyle Kırım Hanı Selim Giray29 ve Orta Macar Kralı İmre Tökeli kuvvetleri de katıldı. Beraber Avusturya’nın muhasara ettiği Belgrad’ı kurtardıktan sonra kaçan düşmanı takip ettiği gibi, başta Belgrad olmak üzere Tımışvar ve serhad boylarında gerekli takviye ve tamir işlerini görüp 5 Kasım 1693 (6 Rebiülevvel 1105) tarihinde Belgrad’dan ayrıldı.30 15 Kasım (16 Rebiülevvel)’da Sofya’da sipahi ve silahdarların mevaciplerini dağıtan sadrazam, Bazarcık kasabasına ulaştığında mehterhane ile karşılandı. Silahdar, age, s. 1127. Silahdar, age, s. 1158. 19 Silahdar, age, s. 1174-1176. 20 Muhtemelen ocak ayı. 21 Raşid, age, s. 382; Silahdar, age, s. 1279. 22 Silahdar, age, s. 1290. 23 Silahdar, age, s. 1291. 24 Silahdar, age, s. 1342. 25 Silahdar, age, s. 1430; Raşid, age, s. 425. 26 Silahdar, age, s. 1437; Raşid, age, s. 428; Defterdar, age, s. 428; Anonim, s. 43. 27 Silahdar, age, s. 1481; Raşid, age, s. 433. 28 Raşid, age, s. 442; Silahdar, age, s. 1493; Defterdar, age, s. 121 29 Silahdar, age, s. 1494. 30 Silahdar, age, s. 1517. 17 18 347 Burada kürk giydirilip, kılıç kuşatılarak padişah tarafından gönderilen hatt-ı hümayun okundu.31 29 Kasım (30 Rebiülevvel/19 Teşrinisani) ’da Edirne’ye ulaştı. Padişah, kendisini huzuruna çağırıp, ilkbaharda tekrar sefere çıkılacağını, gecikmeden hazırlıklarını yapması gerektiğini, icap ederse kendisinin de sefere iştirak edebileceğini söyledikten sonra samur kürk giydirip, mücevher hançer verdi.32 14 Mart 1694 (17 Receb 1105) tarihinde Sadrazam Bozoklu Mustafa Paşa’nın azledilmesiyle ilgili birkaç rivayet vardır. Silahdar’da, av düşkünlüğü yüzünden devlet işlerini aksattığı, bunu duyan padişahın da onu görevden azlettiği yer almaktadır33 Raşid’e göre; Mustafa Paşa ile Darüssade Ağası Nezir Ağa birbirlerinden hazzetmezlerdi. Nezir Ağa, sarayda Mustafa Paşa aleyhinde çalışmalar yürütmüştür. Bozoklu Mustafa Paşa’nın av düşkünü olduğu ve devlet işlerini ihmal ettiği söylentilerinin üzerine, bir gün padişah II. Ahmed tebdil gezerken, sadrazamı iç ağaları ile cirit oynarken görüp azletmiştir. 34 Anonim Osmanlı Tarihi’nde ise, Padişah’ın, tebdil gezerken rastladığı Anadolu’dan gelen bir şahsa sorular sorması üzerine adamın, gelirken İstanbul’a uğradığını, halkın devlet idarecilerinden şikayetçi olduğunu ve sadrazamın da avla meşgul olduğunu söylemesi üzerine Mustafa Paşa’nın görevden alındığını yazmaktadır.35 Kendisine Trablusşam eyaleti verilip 20 Mart’ta Edirne’den yola çıktığında Burgos’tan tekrar geri çağırıldı.36 Çağrılma nedeni düşmanlarının Mustafa Paşa’nın arkasından, Edirne’ye gelirken getirmiş olduğu hediyeleri teslim etmeden yanında götürdüğünü söylemeleriydi. Bozoklu Mustafa Paşa, tekrar Edirne’ye dönünce yanında bulunan 217 kese altını alınarak hapsedildi. Bir süre sonra affedilip tekrar Trablusşam eyaletine gitmek üzere yola çıktı.37 Sultan II. Mustafa’nın da bizzat katıldığı Zenta seferinde, Osmanlı ordusunun, henüz iştirak etmemiş olan Şam Beylerbeyi38 Bozoklu Mustafa Paşa’yı Belgrad’da bir süre beklediği görülmektedir.39 26 Ağustos 1697 (8 Safer 1109)’de Logon menzilinde, kapı halkı ve 300 sipahisiyle orduya dahil olan Mustafa Paşa, Tise suyu üzerinden karşıya geçen askerin düzenini sağlamaya memur edildi.40 Bu savaşta Sadrazam Elmas Mehmed Paşa’nın öldürülmesi üzerine sadrazam olarak atanan Amcazade Hüseyin Paşa’nın orduya gelişine kadar Bozoklu Mustafa Paşa sadaret kaymakamlığıyla görevlendirildi.41 19 Kasım 1697 (5 Cemaziyelevvel 1109) tarihinde Şam beylerbeyiliği görevinden alınarak Boğazhisar muhafazasına tayin olundu.42 Sadrazam Hüseyin Paşa’nın, Belgrad’a sefer için hareket ettiği 21 Haziran 1698 (Zilhicce 1109)’de sadaret kaymakamlığı görevi yine Bozoklu Mustafa Paşa’ya verildi.43 Lakin damla hastalığından muzdarip Bahsedilen hatt-ı hümayun için bkz. Silahdar, age, s. 1517. “Sen ki, vezîr-i a‘zamım ve serdâr-ı ekremim Mustafâ Paşa’sın, i‘zâz u ikrâm ve iltifât-ı Husrevânem ile sana istiḳlâl-ı tâmm virdikden sonra, harem-i muhteremimde neşv ü nemâ bulup, kemâl-i sadâkat ve diyânetine i‘timâdım olup, murâd-ı hümâyânum üzre hizmetde bulunduğından, mazhar-ı du‘â-yı hayr-ı hıdîvânem olmuşdur. Yüzün ak ve nân u nemekim sana helâl olsun ve senin ile olan vüzerâ-yı izâm ve mîr-i mîrân ve yeniçeri ağası ve bölük ağaları yeniçeri sipâh u silihdâr ve cebeci ve topçı neferâtı ve zu‘amâ vü erbâb-ı tîmâr ve Rûmili ve Anadolu gāzîleri ve cümle tavâ’if-i askerînin yüzleri ak olsun. Hak Sübhânehû ve Ta‘âlâ hazretleri dâ’imâ asâkir-i İslâm’ı mansûr u muzaffer, a‘dâ-yı dîni makhûr u müdemmer eyleye. Âmîn. Hâlâ esyâf-ı fâtihatü’l-eknâfımdan bir kabza murassa‘ şemşîr-i adû-tedmîr ve esvâb-ı mûresü’l-behcetimden semmûra kaplu ve sâde iki sevb hil‘at rikâb-ı hümâyûnum, kapucılar kethudâsı Abdî ile irsâl olunmuşdur, İnşâ’allâhu Ta‘âlâ vüsûlünde şemşîri miyânına bend ve hila‘-ı fâhiremi giyüp, tefahhur-ı mübâhât ve devâm-ı ömr ü devletim ed‘ıyesine müdâvemet eyleyesin”. 32 Silahdar, age, s. 1521; Defterdar, age, s. 468. Defterdar’da göre bu tarih 6 Aralık olarak gösterilmiştir. 33 Silahdar, age, s. 1526. 34 Raşid, age, s. 454; Defterdar, age, s. 476. Raşid’de azil tarihi Ramazan ayı olarak göterilmiştir. 35 Anonim, s. 52. 36 Silahdar, age, s. 1526. 37 Raşid, age, s. 455; Defterdar, age, 477; Anonim, s. 55. Anonim’e göre Mustafa Paşa yeni Sadrazam Ali Paşa’nın ricasıyla affedilmiştir. 38 Anonim, s.125. Zenta seferi için yapılan hazırlıklar esnasında bazı tevcihatlar yapılmış Bozoklu Mustafa Paşa’ya Şam eyaleti tevcih edilmişti. 39 Raşid, age, s. 542. 40 Mehmet Topal, Silahdar Fındıklılı Mehmed Ağa, Nusretname, Tahlil ve Metin: (1106-1113/1695-1721), Yayımlanmamış Doktora Tezi, Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü, İstanbul 2001, s. 306. 41 Nusretname, s. 324; Defterdar, age, s. 641. 42Nusretname, s. 356. 43 Nusretname, s. 377; Defterdar, age, s. 652; Raşid, age, s. 555. 31 348 olan Mustafa Paşa 11 Aralık 1698 (7 Cemaziyelahir 1110) tarihinde bu görevden alındı hemen akabinde 17 Aralık 1698 (13 Cemaziyelahir 1110)’de vefat etti44 ve Edirne’de Üç Şerefeli Cami haziresine defnedildi.45 Kaynaklarda, okur-yazar, atlara düşkün, hak ve hukuka riayet eden, edepli, hizmetkarlarına karşı daima iyi muamelede bulunan, devlet işlerini bilmekle beraber dış politikada yeterli olmadığı, bulunduğu görevlerde gerekli düzeni sağlayamasa da adının kötü bir işe de karışmadığı yer almaktadır.46 Sonuç 17. yüzyıl sonunda Osmanlı Devleti’nin çeşitli kademelerinde görev yapmış olan Bozoklu Mustafa Paşa Viyana bozgunu sonrasında Belgrad’ın kurtarılması gibi önemli görevler üstlenmiştir. Binicilik konusunda maharetli ve ava meraklı olan Mustafa Paşa’nın, Selefi Hacı Ali Paşa’nın azledilip mührün kendisine verilmesi esnasında, padişaha, yaptığı işin doğru olmadığını ve mührün yine Ali Paşa’ya iade edilmesi gerektiğini söylemesi dikkat çekicidir. Kaynakça Abdurrahman Abdi Paşa, Vekâyi‘nâme, haz. Fahri Çetin Derin, İstanbul 2008. Anonim Osmanlı Tarihi 1099-1116/1688-1704, haz. Abdülkadir Özcan, Ankara 2000. Defterdar Sarı Mehmed Paşa, Zübde-i Vekāyiât, haz. Abdülkadir Özcan, Ankara 1995. Îsâzâde Târîhi, haz. Ziya Yılmazer, İstanbul 1996. KARAÇAY TÜRKAL, Nazire, Silahdar Fındıklılı Mehmed Ağa, Zeyl-i Fezleke (1065-1106/1654-1695), Yayımlanmamış Doktora Tezi, Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü, İstanbul 2012. Râşid Mehmed Efendi, Târîh-i Râşid, Haz. Abdülkadir Özcan, vd., Cilt. I, İstanbul 2013. TOPAL Mehmet, Silahdar Fındıklılı Mehmed Ağa, Nusretname, Tahlil ve Metin: (1106-1113/1695-1721), Yayımlanmamış Doktora Tezi, Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü, İstanbul, 2001 Nusretname, s. 382. Nusretname’de vefat tarihi için üçüncü gün demektedir fakat ay olarak Cemaziyelahir göründüğü için ayın 7’sinde görevden alındığına göre ölüm tarihi 13 yerine sehven 3 olarak yazılmış olmalıdır. 45 Nusretname, s. 382. 46 Anonim, s.53. 44 349