BARTIN, AMASRA TARLAAĞZI MEVKĠĠ’NDE KURULMASI DÜġÜNÜLEN “TERMĠK SANTRAL” HAKKINDA Prof. Dr. Mehmet Tunçer Abant Ġzzet Baysal Üniversitesi Mimarlık Bölümü BaĢkanı Amasra ülkemizin ilk pansiyon turizminin geliĢtiği kesimidir ve halen bu özelliğini sürdürmektedir. Her mevsim tatillerini geçirmek için yerli ve yabancı birçok turist gelmektedir. AMASTRĠS ANTĠK KENTĠ, OSMANLI KENT DOKUSU, cennet doğası, plajları ve zengin balık türleri ile, Ģehir ortamından daha çok sessiz ve en güzeli bu görünümünü almıĢ Amasra‟lıya önemli ölçüde ekonomik olarak katkı sağlamaktadır. Amasra ve Tarlaağzı termik santralin kurulması düĢünüldüğü “ÇEġM-Ġ CĠHAN” (dünyanın gözbebeği) cennet parçasıdır. Termik santralin yapımı olasılığına karĢı sivil toplum kuruluĢları, yerel yönetimler tepki göstermiĢler, yürüyüĢler düzenlemiĢler, toplantılar yaparak tepkilerini ortaya koymuĢlardır. Bu yazıda; tartıĢmaları yaklaĢık 3 yıldır sürmekte olan ve Bartın Ġli, Amasra Ġlçesi, Tarlaağzı Mevkii‟nde kurulması düĢünülen “Termik Santral” hakkında var olan 1/100 000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı kararları açıklanarak, bu santralin yapımına iliĢkin Plan kararları açıklanacaktır. 1. 1/100 000 Ölçekli Zonguldak Bartın Karabük Çevre Düzeni Planı Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından hazırlanarak 2007 yılında onaylanmıĢtır. (Plan 1) Bu Plan’da Amasra ve yakın çevresi için getirilen kararlar aĢağıda özetle verilmiĢtir1. III.5.2. BARTIN VE BARTIN KIYI KESĠMĠ PLANLAMA ALT BÖLGESĠ: 1/25 000 ölçekte Çevre Düzeni Planı yapılacak, Bartın‟ın kıyı kesimlerinin tümünü (Amasra ve KurucaĢile) ve Bartın Kent Merkezi‟ni kapsayan alanlar. Bu hüküm uyarınca öncelikle, BU ALT BÖLGE’de 1/25 000 ÖLÇEKLĠ ÇEVRE DÜZENĠ PLANI HAZIRLANMALIDIR: GeliĢme potansiyeli olan kentsel kullanım alanları ile bunların etkileĢim alanlarını ya da sahip olduğu ekolojik değerler açısından korunması ve geliĢtirilmesi gerekli alanları ya da sektörel açıdan geliĢme potansiyeline sahip alanları kapsayan; nüfus, iĢgücü, sosyal ve ekonomik veriler ıĢığında geliĢme eğilimlerinin belirlendiği ve daha detaylı incelenerek tamamı için bütüncül alt ölçekli çevre düzeni planı veya nazım imar planı yapılacaktır. (Çevre ve Orman Bakanlığı, ÇED ve Planlama Gn. Md. lüğü, 1/100 000 Ölçekli Plan Hükümleri, S.3), IV.2.2.7. Türkiye TaĢkömürü Kurumu tarafından, taĢkömürü havzasındaki kömür iĢletmelerinin (Kozlu, Kilimli, Çatalağzı, Amasra vd.) verimli ve etkin iĢletilmesine, çağdaĢ ve modern teknolojiler kullanılmasına ve tasman alanlarının belirlenerek önlemler alınmasına yönelik olarak “TaĢkömürü Yönetimi Ana Planı” hazırlanır (yage S.19). (Böyle bir plan hazırlanmadan Amasra‟daki iĢletymeler özelleĢtirilmiĢtir) VI.1.5. BARTIN VE BARTIN KIYI KESĠMĠ PLANLAMA ALT BÖLGESĠ Bartın Ġl sınırından baĢlayan, Amasra ve KurucaĢile arası kıyı kesimini içeren alanlar ile Bartın Kent Merkezini içine alan alanlarda 1/25 000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı hazırlanacaktır (yage S.26); 1 Çevre ve Orman Bakanlığı, ÇED ve Planlama Gn. Md. lüğü, 1/100 000 Ölçekli Plan Hükümleri, UTTA Planlama, Projelendirme, Danışmanlık Ltd. ve Jeotek Ltd. İşortaklığı. 1 PLAN’DA BU KESĠMĠN DOĞAL VE KÜLTÜREL/ARKEOLOJĠK DEĞERLERĠNĠN KORUNMASI VE BU BÖLGENĠN BĠR EKO-TURĠZM BÖLGESĠ OLARAK GELĠġTĠRĠLMESĠ ÖNGÖRÜLMEKTEDĠR. AĢağı’daki kararlar da bunu gerçekleĢtirmeye yönelik olarak verilmiĢtir. VI.1.5.1. Kıyı kesimlerinde, kıyı ve doğa turizmi potansiyeli, Bartın ve çevresine iliĢkin doğa ve kültür turizmi potansiyeli değerlendirilerek, turizme yönelik kararlar üretilecektir (yage S. 26). II.2.3. Turizm Planlama Bölgesi‟nde, gelecek vaat sektörlerden biri, turizm ve rekreasyon (eğlence– dinlence) sektörüdür. Safranbolu, Amasra, KurucaĢile, Filyos, Çakraz, Ġnkumu vd. uzun yıllardan beri ülkede hafta sonu turizminin baĢlıca ziyaret noktalarından olmuĢtur. Turizmin çeĢitlendirilmesi, veriminin artırılması ve sürekliliğinin sağlanması konusunda ülke ölçeğinde ciddi çabalar harcanmaktadır. Korunması zorunlu olan doğal ve kültürel/tarihsel değerlere iliĢkin hedefler ile ekonomik sektörlerin geliĢmesine iliĢkin hedefler, birlikte, turizm ve rekreasyon hedefinin ve hizmet sektörünün geliĢtirilmesine destek olacaktır (ZBK Plan Açıklama Raporu S. 20) . Bartın, 3000 yıllık geçmiĢinden günümüze taĢıdığı seçkin tarihi, kültürel ve folklorik değerleri ile olağanüstü güzellikler sergileyen doğal turizm kaynaklarıyla önemli bir çekiciliğe sahiptir. Bartın Ġli, kültür turizminde; Ġnkumu, Amasra, Güzelcehisar, Mugada, Kızılkum, Çakraz, Akkonak, Göçkün, KurucaĢile Tekkeönü, Hatipler, Çambu, Karaman, Kapısuyu pilajları ile deniz turizminde; Bartın ırmağı ile ırmak turizminde; Uluyayla, Ardıç ve Gezen yaylaları ile yayla turizminde; Küre Dağları Milli Parkı, kanyonlar, mağaralar, Ģelaleler, düdenler gibi ilginç karstik oluĢumları ile dağ turizminde; Gürcüoluk, Sipahiler ve Uluyayla Mağaraları ile mağara turizminde; gerek karasal alanlar gerekse su yüzeyli alanlar üzerinde sahip olduğu zengin yaban hayatı ile av ve yaban hayatı turizminde değerlendirilebilecek kaynaklara sahiptir. Bu yönüyle EKOTURIZM VE KÜLTÜR TURiZMĠ‟nin ve buna bağlı geliĢecek hizmetler sektörünün ön planda olduğu bir kimlik üstlenecektir. Turizm sektörünü, tarım ve sanayi izleyecektir (ZBK Plan Açıklama Raporu S. 37) . II.4.10. Turizm - KentleĢme Turizmle ilgili tüm yatırımların doğal, tarihsel ve sosyal çevreyi kollayıcı, koruyucu ve geliĢtirici bir yaklaĢım içinde olmasına azami özen gösterilmelidir. Turizmin özellikle doğa turizmi ve kültür turizminin kentsel ve doğal çevreleri koruyup geliĢtirmeye yönelmesine yönelik stratejiler ve planlama kararları geliĢtirilecektir. Safranbolu, Bartın, Amasra gibi tarihsel çevrelerin bütüncül koruma amaçlı planlanması, kent ile kullanım, ulaĢım iliĢkilerinin kurulması bir alt ölçekte önem taĢımaktadır (ZBK Plan Açıklama Raporu S. 28) . . VI.26.1.2. Manzara Yolu (Turistik Yol) Amasra - Bartın - AbdipaĢa – Ovacuma - Safranbolu arasındaki ana akslar, etkileyici ve özgün doğal karakterinin korunması amacıyla “manzara yolu (turistik yol)” olarak korunacaktır; Bu yolun iki yanındaki doğal bitki örtüsü korunacaktır. Bu yolun altyapısının iyileĢtirilerek korunması sağlanacaktır. Yol boyunca dinlenme ve özel bakı/manzara noktaları düzenlemeleri, yapılaĢmaya gidilmeden yapılacaktır (yage S. 45). VI.26.3.6. Bartın ve Amasra Limanları geliĢtirilecek, deniz ulaĢımı ve yatçılığa yönelik değerlendirilecektir (yage S. 47). 2 PLAN 1: AMASRA VE YAKIN ÇEVRESĠ‟NE ĠLĠġKĠN 1/100 000 ÖLÇEKLĠ ÇEVRE DÜZENĠ PLAN KARARLARI Kaynak : http://www.cedgm.gov.tr V.5.2.2. Amasra Amasra Kenti‟nde doğal ve tarihsel/kültürel çevrenin korunması, kent kimliğinin geliĢtirilmesi, sağlıklı ve yaĢanabilir bir turizm merkezi oluĢturulabilmesi amacıyla bölgenin özelliklerine uygun, doğal çevreye, tarihi mirasa ve kültürel dokuya duyarlı ve koruyucu, bölge ekonomisine ve toplumsal yaĢantıya katkıda bulunacak sürdürülebilir turizm politikasının geliĢtirilmesi gerekmektedir. Bu politika sadece Amasra Kenti‟ni değil Amasra Ġlçesi‟nin tümünü kapsayacak bir politika olacaktır. Planlama döneminde, Amasra ilçesi, planda öngörülen strateji ve politikalarla geliĢmiĢ, sağlıklı ve yaĢanabilir bir doğa ve kültür turizmi merkezi olacaktır (ZBK Plan Açıklama Raporu S. 38) . BU DOĞA CENNETĠ’NE DEĞĠL TERMĠK SANTRAL YAPMAK, DÜġÜNMEK BĠLE BÜYÜK BĠR HATA OLACAKTIR. ÜLKEMĠZĠN ĠMZA ATTIĞI KORUMAYA ĠLĠġKĠN ULUSLAR ARASI SÖZLEġMELER, KORUMA VE SĠT KARARLARI, 1/100 000 VE ÖNCEKĠ 1/25 000 ÖLÇEKLĠ ÇEVRE DÜZENĠ PLAN KARARLARI VE PLAN RAPORLARI BUNUN MÜMKÜN OLAMAYACAĞINI GÖSTERMEKTEDĠR. 3 2. 1/100 000 Ölçekli Zonguldak, Bartın Karabük Çevre Düzeni Planı’nda; ORGANĠZE SANAYĠ, KÜÇÜK SANAYĠ, BÖLGESEL LĠMAN, SERBEST BÖLGE, VE TERMĠK SANTRAL gibi çevresel sorun yaratabilecek yatırımlar, önlem alınmak kaydı ile; 1990’lardan beri planlanan ve geliĢtirilmesine çalıĢılan FĠLYOS VADĠSĠ’nde oluĢturulması planlanan “ BÖLGESEL ÇALIġMA ALANI” na yönlendirilmiĢtir (Plan 2) . PLAN 2: FĠLYOS ÇEVRESĠ ve FĠLYOS VADĠSĠ ÇEVRESĠ‟NE ĠLĠġKĠN 1/100 000 ÖLÇEKLĠ ÇDP KARARLARI Kaynak : http://www.cedgm.gov.tr VI.27. Enerji Üretim Alanları (STR.4) Enerji üretimine iliĢkin tesisler yapılmadan önce olası Çevresel Etkileri irdelenecek ve Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreci tamamlanacaktır. Bu kapsamda, kurum ve kuruluĢların uygun görüĢlerinin alınması ve mütabakatı zorunludur. KurulmuĢ/kurulacak tesislerde, ilgili mevzuat çerçevesinde çevresel tüm önlemlerin alınması zorunludur (yage S. 48). AMASRA TARLAAĞZI ĠÇĠN HAZIRLANAN “ÇEVRESEL ETKĠ DEĞERLENDĠRME RAPORU” ASLINDA FĠLYOS VADĠSĠ ĠÇĠN HAZIRLANMALIYDI2. ĠMAR HUKUKUNA GÖRE BĠR ALT ÖLÇEKLĠ PLAN KARARI (1/25 000, 1/5000, 1/1000) ANCAK, ÜST ÖLÇEKLĠ PLAN KARARI DOĞRULTUSUNDA HAZIRLANABĠLĠR (Burada üst ölçek 1/100 000’dir) Yani, ANAYASA niteliğinde Üst Ölçekli bir Plan olan 1/100 000 Ölçekli Zonguldak Bartın Karabük Planlama Bölgesi Çevre Düzeni Planı‟nda TERMĠK SANTRAL bulunmamaktadır ve buna iliĢkin itirazlar da Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından reddedilmiĢtir. Buna rağmen hazırlanan “ÇED Raporu” nun hukuken geçerliliği bulunmamaktadır. 2 http://www.cedgm.gov.tr/cedsureci/ced_basvuru_dosyasi/458_ptd.pdf 4 VI.27.1. Enerji Üretimi (Termik) VI.27.1.1. Termik Santrallerde ileri teknoloji kullanılacaktır. Çevreyi koruyacak önlemler alınacaktır. Bu yönde kararlar için Havza Yönetim Birimi, Ekonomik Kalkınma Ajansı (EKA), Valilikler ile ağır sanayi ve enerji sektörleri iĢbirliği ve eĢgüdüm içinde çalıĢacaklardır (yage S. 48). V.31. PLANLAMA BÖLGESĠNDEKĠ AĞIR SANAYĠLERĠN FĠLYOS YATIRIM HAVZASI‟NA YÖNLENDĠRĠLMESĠ SAĞLANACAKTIR. (STR.1) (PLAN 2) Ancak, planlama bölgesinin fiziki/ekonomik yapısı ve Yatırım Havzası‟nda bulunan Filyos Serbest Bölgesi‟nin statüsü gereği yer seçimi olanağının bulunmadığı durumlarda; - Demir-çelik Sanayi, diğer Sanayi Alanları veya Organize Sanayi Bölgelerinde yer alabilir. - Termik Santrallerde; yatırımcılar / yatırımcı kurumlar faaliyete iliĢkin alternatifli yer seçimini bu plan kapsamında, bölgede yaratacağı sosyal, ekonomik ve mekansal değiĢimleri de göz önünde bulundurarak yapacaktır. - Yatırımcılar / yatırımcı kurumlar yer seçimini ilgili kurum ve kuruluĢların görüĢlerini alarak bu plan kapsamında değerlendirilmek üzere Bakanlığa iletir. Bu doğrultuda alt ölçekli plan ve çevresel etki değerlendirmesi çalıĢmaları birlikte yürütülür. Onaylanan planlar sayısal ortamda koordinatlı olarak, veri tabanına iĢlenmek üzere, Bakanlığa gönderilir (yage S. 23). Alternatifler tartıĢılmadığı gibi tek alternatifmiĢ gibi, Amasra Tarlaağzı sürekli gündemde tutulmaktadır. Bunda kömürün Amasra‟dan çıkarılmasının ve taĢıma maliyetinin minimize edilmesinin düĢünüldüğü açıktır. Ancak ÇEVRESEL MALĠYET / KAMUSAL MALĠYET göz ardı edilmektedir. 3. Termik Santrallerin Doğal Çevre ve Peyzaj Üzerine Etkileri: Bir termik santral bulunduğu yerin coğrafyasına nasıl zarar verir ? Havayı nasıl kirletir? Ġnsanları nasıl zehirler? Bunu görmek için alternatif çok aslında Türkiye‟de. Ama hem termik santralin hem de kömürün verdiği zararları bir arada görmek istiyorsanız, Ģüphesiz ki gitmeniz gereken ilk yerlerden biridir Soma. Çünkü hem kömür madenleri hem de termik santral bu Ģirin ilçeyi, bırakın yaĢamayı, nefes bile alınamayacak bir yer haline getiriyor3. Tarlaağzı‟na yapılacak bir termik santral Amasra ve Bartın‟ın insan sağlığını tehdit ederek bölgedeki doğa ve kültürel turizm olgusuna büyük bir darbe indirecektir. Bütün dünyada yasaklanmakta olan termik santral atıkları ile su, toprak ve hava kaynaklarını kirletmekle kalmayacak, orman varlığını, deniz su ekolojik ortamını yok edebilecek, ekolojik bakımdan hassas bir bölge olan “Kastamonu-Küre Dağları Milli Parkı”nı da etkisi altına alacaktır. Projenin inĢaat döneminde yapıların yapılacağı bölgeler ile açık kül depolama alanı ve liman alanında göstermeye baĢlayacak olan peyzaj karakteri, iĢletme döneminde bazı ünitelerde geri dönüĢümü olmayacak biçimde farklılıklara uğrayacaktır. TARLAĞAZI Proje alanında, doğal çevre ve peyzaj değiĢimine neden olabilecek baĢlıca sebepler Ģu Ģekilde sıralanmaktadır: · Tahrip olan ve bu tahrip sonucunda değiĢen yüzey örtüsü, · Ortadan kaldırılacak olan bitki örtüsü, · ĠnĢa edilecek üniteler / kullanımlar, · Arazi desenindeki / kullanımındaki değiĢim, · Kazı - dolgu çalıĢmaları sonucunda değiĢen topografya, 3 http://www.yesildunyagazetesi.com/245_Komurun-pencesinde-kivranan-sehir--Soma.html 5 Doğal ve fiziksel anlamda gerçekleĢecek en büyük değiĢim liman kıyısı, santral alanı, regülatör, iletim yapısı, yükleme havuzları, cebri borular ve santral ünitelerinin yerleĢim yerlerinde yaĢanacaktır. Bu noktalarda doğal bitki örtüsü tahrip olurken, ekosistemdeki denge, müdahaleler sonucunda geçici olarak aksaklıklara uğrayacaktır. 6 Kömürün pençesinde kıvranan Ģehir: Soma TÜRKĠYE 11/02/2010 / 22:50 Bir termik santral bulunduğu yerin coğrafyasına nasıl zarar verir ? Havayı nasıl kirletir? Ġnsanları nasıl zehirler? Bunu görmek için alternatif çok aslında Türkiye’de. Ama hem termik santralin hem de kömürün verdiği zararları bir arada görmek istiyorsanız, Ģüphesiz ki gitmeniz gereken ilk yerlerden biridir Soma. Çünkü hem kömür madenleri hem de termik santral bu Ģirin ilçeyi, bırakın yaĢamayı, nefes bile alınamayacak bir yer haline getiriyor. Ayhan ORHAN___ HABER MERKEZĠ Soma‟da yaĢanılan çevre felaketini yıllardır biliyor, duyuyorduk aslında. YeĢil Dünya Gazetesi yayın hayatına baĢladıktan sonra, gerçekleri bir de kendi gözümüzle görelim, konuyu yeniden kamuoyu gündemine getirelim istedik. Bunun için Soma‟ya hareket ettik. Ġlçenin her tarafı ya gri ya siyah Soma‟ya vardığımızda saat 15.00 civarıydı. Bizi önce termik santralin dumanı hiç eksik olmayan ince uzun bacaları karĢıladı. GiriĢte birkaç kare fotoğraf çektikten sonra Ģehrin merkezine doğru yolumuza devam ettik. Birkaç kilometre sonra Soma‟nın giriĢindeydik. Ġlçenin ilk evlerini gördüğümüz anda, yaĢanan drama ve çevre felaketine tanıklık etmeye baĢladık. Bakımsız yollar, çarpık bir ĢehirleĢme ve ilçenin üzerine çökmüĢ kesif bir gri duman karĢıladı bizi. Buranın bir kömür Ģehri olduğu her halinden belli oluyordu. Kömür taĢıyan kamyonlardan ya da yol kenarındaki depolardan yükselen kömür tozları, ilçenin caddelerine, sokaklarına bulaĢmıĢtı. Soma’da nefes almak zor Ġlçede yaĢanan sıkıntılar konusunda bilgi almak üzere, ilk durağımız Ġstasyon Mahallesi muhtarlığı oldu. Çünkü Muhtar Ġbrahim Ġlhan ilçenin yaĢadığı çevre sorunlarıyla en çok ilgilenen kiĢilerden biri. Bunu cesurca gündeme getirip kamuoyu oluĢturmaya çalıĢıyor.Bu nedenle kendisini ziyaret edip, yaĢananları bir de onun ağzından duymak istedik. Muhtarlık binasının önünde durup araçtan indiğimizde, ilk yaĢadığımız Ģey genzimizi yakan kesif bir duman kokusuydu. Ciğerlerimize çektiğimiz o kirli hava, Soma‟da yaĢanan çevre felaketinin boyutlarını da gözler önüne seriyordu. Öyle ki, bu kötü kokuyu ilçenin hemen hemen her tarafından almanız mümkün. Ciğerlerinize resmen kömür tozu çektiğinizi hissediyorsunuz Soma‟da “Halk hastanelerden çıkmıyor” 7 Ġbrahim Ġlhan yıllardan beridir Soma‟da muhtarlık yapıyor. Ġlçede sevilen, sayılan, güvenilen biri. „Çevre kirliliği‟ deyince, sanki eski ve derin bir yarasına parmak basmıĢçasına iç çekiyor ve baĢlıyor anlatmaya; “ Bu santral buraya yapılana kadar, Soma cennet gibi bir yermiĢ. Ormanı yeĢil, havası mavi, suları berrak bir cennetmiĢ. Ne zaman ki santral yapıldı, o zaman cehenneme döndü buraları. Artık ormanlarımız gri, sularımız siyah. Gökyüzünü ise görmek çok zor. Soma‟da çok büyük sıkıntılar yaĢıyoruz. Özellikle A ünitesi denilen eski santralin bacasından adeta zehir yayılıyor etrafa. Defalarca uyardık. Tedbir alacaklarını söylediler ama yapmadılar. Geceleri yükselen duman yüzünden her taraf gri renge dönüĢüyor. Gece astığımız çamaĢırı, sabah kirden siyahlaĢmıĢ halde buluyoruz. Kısacası, hem kömür ocakları hem de santral yüzünden burada hava ve çevre kirliliği yaĢanıyor.” Muhtar Ġlhan‟ın anlattığı bir baĢka olay ise, felaketin sonuçlarını özetlemeye yetiyor aslında; “Halk hasta. Solunum yolları rahatsızlığı yaĢayan çok insan var Soma‟da. Hatta bir çok kiĢi akciğer kanserine yakalanıp öldü buralarda. Ġzmir yakın olduğu için, genelde hastalarımız oradaki hastanelere gider. Doktor, gelen hastamızı muayene ettikten sonra, kimliğine bile bakmadan sorar „Sen Somalı‟mısın‟ diye. Çünkü bir termik santralin insan sağlığında yol açtığı her türlü zararı ve sebep olduğu hastalıkları bulmak mümkün Somalılar‟da” Ġkinci durağımız, santralin hemen yanıbaĢındaki Zafer Mahallesi. Mahalle Muhtarı Hüseyin Balkan da termik santralin rehabilite edilmesi için savaĢ verenlerden. Santralin ilçeye istihdam sağladığını ancak bunun, yol açtığı çevre tahribatına göz yummak için gerekçe olamayacağını söyleyen Balkan, 2007 yılında bacalara takılan filtrelerin, sorunu çözmeye yetmediğinin altını çiziyor; “ Üç yıl önce evlerimizin üzerine kül ve pislik yağıyordu. Filtrelerin takılmasının ardından sorun biraz çözülür gibi oldu. Ama küçük bacalarda hala filtre yok. Biz bunlara da bir an önce filtre takılmasını istiyoruz. Mahallemizin doğusundan sulu kül boruları geçiyor. Bu kül daha sonra 1 kilometre yukarıdaki Ayıtlı Barajı‟na dökülüyor. Santralin suları buradan da dereye veriliyor. Özellikle yağıĢlı havalarda, derenin taĢmasıyla birlikte evler ve iĢyerleri, bu pis sularla doluyor. Gereken yerlere baĢvurular yaptık. Sorunun bir an önce çözülmesini bekliyoruz.” Dere yatağı kömür deposu gibi Ġlçenin bir diğer sorunu da kömür ocakları. Bir kömür ocağının, bulunduğu yerleĢim birimine verdiği vereceği bütün tahribatlar fazlasıyla var Soma‟da. Bunu en net Ģekliyle görmek üzere, ilçenin içinden geçen dereye gidiyoruz. Kömür ocakları ve depolarından gelen sular, arıtıma tabi tutulmadan dereye veriliyor. Bunlar, genelde kömürlerin yıkandığı sular olduğu için, suya karıĢan kömür tozları dere kenarında 30 santimetre kalınlığında tabakalar oluĢturmuĢ. Dere yatağı adeta kömür deposu gibi. Dereden etrafa yayılan pis koku ve simsiyah sular da cabası. Çevredeki bir kömür iĢletmesine, suları arıtıp posaları kullandıkları için çevre ödülü verildiğini duyunca gülümseyip geçiyoruz. Bu ülkede birilerine çevre ödülü vermek bu kadar kolay olmasa gerek. Maden toprağından yapay tepe Kömür ocakları, ilçenin coğrafi Ģeklini değiĢtirmiĢ resmen. Ocaklardan çıkan toprak, yakındaki tepelere döküle döküle, ortaya ihtiĢamlı bir tepe çıkmıĢ. Burayı önce dağın bir uzantısı zannediyoruz. Ama rengi daha açık. Sorduğumuzda aldığımız bu cevap bizi ĢaĢkına çeviriyor. ĠĢin daha da vahim tarafı, bu yapay tepenin altında yerleĢim yeri var. Olası bir toprak kayması, Soma‟da büyük bir felakete yol açacak. Yetkililer ise bu tepeye karĢı duyarsız. Her geçen gün biraz daha yükselen bu felakete „dur‟ diyen yok. 8 9