CARİ AÇIK EYLÜL AYINDA 2,22 MİLYAR DOLAR OLDU TCMB verilerine göre Eylül ayında cari işlemler dengesi 2,22 milyar dolar açık verdi. Geçen yılın aynı ayında 3,4 milyar dolar açık verilmişti. Piyasa ortalama beklentisi 2,6 ve bizim beklentimiz 2,5 milyar dolar açık verilmesi yönündeydi. Önceki iki ayın turizm gelirleri ve bavul ticaretinde önemli revizyonlar gözlenirken, yukarı yönlü revizyonlar cari açığı yaklaşık 1 milyar dolar iyileştirdi. Böylece, 2013 yılını 65,0 milyar dolar düzeyinde tamamlayan 12 aylık birikimli cari açık, 2014 yılının en düşük noktası olan 46,7 milyar dolara kadar gerilemiş oldu. Yılın kalan aylarında da boyutu daha sınırlı olsa da iyileşme eğiliminin devam etmesi beklenebilir. Eylül sonuçları sonrasında, milli gelire oranla cari açık önceki aya göre düşüşle %5.9 düzeyine geriledi. Öte yandan, enerji dışı cari denge GSYH’ya oranla %0.4 fazla verirken, altın hariç cari açık %5.4’e geriledi, enerji ve altın dışı cari fazla da %0.9 düzeyine çıktı. Ödemeler dengesi verilerinin IMF’nin Altıncı Ek Kitabı formatında yayınlanmasına geçildi. TCMB ödemeler dengesi istatistiklerini Altıncı El Kitabı formatında, Eylül 2014 verileriyle ve geçmiş serileri kapsayacak şekilde yayımlamayı planladığını daha önce duyurmuştu. Ayrıca, Beşinci El Kitabı formatındaki ödemeler dengesi istatistikleri bir süre Altıncı El Kitabı formatında ödemeler dengesi istatistikleri ile birlikte yayımlanmaya devam edilecek. TCMB yeni gösterimle birlikte “cari işlemler hesabı”, “sermaye hesabı”, “finans hesabı” ve “net hata ve noksan” kalemlerinde Beşinci El Kitabı ve Altıncı El Kitabı sunumları arasında rakamsal olarak herhangi bir fark olmayacağını belirtmiş, yeni sunumda en önemli değişiklik kalemlerin işaretleme sisteminde meydana geldiğini söylemişti. Cari açıkta Eylül’de gözlenen iyileşmede, dış ticaret açığının geçen yılın aynı ayına göre gerilemesi etkili olurken, hizmetler dengesinin geçen yıla göre daha iyi düzeylerde gerçekleşmesi iyileşmeyi güçlendirdi, yatırım giderlerindeki artış ise sınırlı kaldı. Dış ticaret açığı, ihracatın artış eğiliminin güçlenmesi ve ithalatın sınırlı da olsa daralma göstermesi sonrasında Eylül’de yıllık bazda %8.4 azalmıştı. Buna karşılık, hizmetler dengesi içinde turizm gelirlerinin geçen yıla göre %8.6 artış gösterdiği izlendi, bavul ticareti de %55 artarken her ikisinde de önceki iki ayda yukarı yönlü revizyonlar gözlendi. Taşımacılık gelirlerinin ise yıllık bazda gerilediği izlenirken, yatırım geliri dengesinin ise geçen yıla göre hafif daha yüksek açık verdiği gözlendi. Finansman tarafında; portföy kanalında hisse ve tahvil piyasalarında gözlenen çıkışlar sonrasında, resmi rezervlerde 0,5 milyar dolarlık azalış gözlendi. Portföy kanalında, önceki ay olduğu gibi çıkış eğilimi ağır basarken, banka ve şirketler tahvil ihraçlarında gözlenen hızlanma (toplam 1.7 milyar dolar) görünümü düzeltti. Alt kırılım olarak; Hisse senetlerinden 408mn dolar çıkış, DIBS’dan ise 907mn dolar çıkış gözlendi. Doğrudan yatırımlar ise geçen yılın hafif üzerinde (609mn dolar) gerçekleşti. Bankaların kısa ve uzun vadeli kredi yenilemelerinde artış (net borçlanma 3.1 milyar dolar) gözlenirken, diğer sektörler net geri ödeme (768mn dolar) de bulundu. Finansmana önceki aylarda yüklü katkılarda bulunan net hata-noksan kalemi ise 0,3 milyar dolarlık çıkışa işaret etti. Bu kanaldan Ocak-Ağustos döneminde toplam net giriş 7.9 mlr dolar olmuştu. Bütün bu gelişmeler sonucunda cari açık finanse edilemediğinden TCMB döviz rezervlerinde 0,5 milyar dolar azalış gözlendi. Buna ek olarak, bu eğilimin Ekim ayında da devam ettiğini, TCMB döviz rezervlerinin Eylül sonuna göre 0,9 milyar dolar civarı azalış göstermesinden dolayı, bilmekteyiz. Yakın dönem cari açık seyri açısından altın ithalatının, Ekim ayında, önceki aya göre ve geçen yıla göre azalış göstermesi olumlu bir sinyal oldu. Altın ithalatının İAB açıklamasına (6.6 ton altın ithal edilmiş) dayanarak Ekim ayında 375 milyon dolar civarı gerçekleşeceğini öngörürken (geçen Ekim 786 milyon dolar) bu nedenle dış ticaret dengesini olumlu etkileyeceğini düşünüyoruz. Yılın son iki ayında da altın ithalatı kaynaklı baz etkisi (geçen yıl söz konusu dönemde 2,26 milyar dolar) lehte olacak gibi görünmektedir. 2012 yılında Ocak-Aralık döneminde altın dış ticareti dengesi 5,7 milyar dolara yakın fazla verirken, 2013 yılında 11,8 milyar dolar açık verilmişti. Bu yıl altın dış ticaret dengesinin 2013 kadar açık vermeyeceğini, bu nedenle de yıllık cari açıkta iyileşme getireceğini düşünüyorduk. Ancak ilk dokuz aydaki gerçekleşme beklediğimizden iyi bir tabloya (1.0 mlr dolar net açık) işaret etmektedir. Dolayısı ile, önceki iki yılda olduğu gibi ana eğilim açısından ihracat ve ithalat verilerini altın etkisini dışlayarak izlemek daha sağlıklı olmaya devam edecektir. İhracatın (altın hariç) Ekim ayında fazla işgünü nedeni ile hafif hızlanması da olumlu bir sinyal olarak kaydedilmiştir. Ekim ayında TİM verilerine göre, altın hariç ihracat, Irak’a ihracat düşüşünün %23’e yükselmesine karşılık, AB’ye ihracatın %8 artış göstermesi ve çalışma günü fazlalığı etkisiyle yıllık bazda %6.7 artış göstermiştir. Geçen yılın tamamında altın hariç ihracat yıllık bazda %6 artış kaydederken bu yıl ilk yarıda büyüme %7’ye hızlanmış, Temmuz-Ağustos döneminde ise artış hızı %2 civarına yavaşlamış durumdaydı. Eylül-Ekim döneminde artış tekrar %6.5 seviyesine hızlanmış görünmektedir. Buna karşılık, çalışma günü fazlalığı ve yurtiçi oto satışlarının bu yıl ilk kez artış gösteriyor olması gibi faktörlerle, altın hariç ithalatın yıllık bazda artış eğilimine geri dönmesi de söz konusu olabilir. Öte yandan, petrol fiyatlarının geçen yılın aynı dönemine göre ciddi bir düşüş eğiliminde olması ise cari dengeye Eylül ayında olduğu gibi olumlu yansıma da getirebilecektir. Önceki aylarda gözlenen revizyonlar nedeniyle yılsonu cari açık beklentimizi 46 milyar dolar (GSYH’ya oranla %5.7) düzeyine indirdik. Önceki dönemde finansal koşullarda gözlenen sıkılaşma (daha sıkı para politikası duruşu, BDDK önlemleri ve daha yüksek kredi faizleri) ve Türk Lirası’nda gözlenen belirgin değer kaybı nedeniyle cari açığı azaltıcı yönde etki yapan faktörlerin etkisinin kademeli olarak azalacağını öngörürken, buna karşılık petrol fiyatlarının da 2013 yılı ortalamasının (108.8 dolar) yaklaşık 28 dolar altındaki mevcut düzeyini koruması durumunda cari açıktaki iyileşmeye zaman içinde çok olumlu etkide bulunacağını düşünmekteyiz. Bilindiği gibi, petrol fiyatlarındaki her 10 dolarlık düşüş cari açığı yaklaşık 5,0 milyar dolar azaltıcı yönde etkilemektedir. İhracatımızdaki payı %8 civarında olan Irak’a sevkiyatın belirgin azalması ve bunun devam etme riski ile AB’den gelmekte olan yavaşlama sinyalleri ise yukarı yönlü riskler arasında takip edilmektedir. OVP’de cari işlemler dengesi tahmini 46 milyar dolar (GSYH’ya oranla %5.7) açığa revize edilmiş, takip eden yıllar için de oldukça yatay bir seyir öngörülmüştü. Bu rapor Burgan Yatırım Menkul Değerler A.Ş. tarafından hazırlanmıştır. Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Raporda yer alan içerik, müşterilerin verilen stratejilerden kârlı çıkacağının ya da zararlarının limitli olacağının, Burgan Yatırım Menkul Değerler A.Ş. tarafından verilmiş sözü veya garantisi olarak kabul edilemez. Burada yapılan analizlere dayanarak ve özellikle kaldıraç sistemi kullanan piyasalara yapılan yatırımlar zararla da sonuçlanabilir. Bu raporun ticari amaçlı kullanımı sonucu oluşabilecek zararlardan dolayı kurumumuz ve kurumumuz çalışanları hiçbir sorumluluk üstlenmemektedir. Bu raporda yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan kaynaklardan derlenmiş olup doğrulukları ayrıca araştırılmamıştır. Bu nedenle, bu bilgilerin tam veya doğru olmamasından, kullanılan kaynaklardaki hata ve eksik bilgilerden dolayı doğabilecek zararlar konusunda kurumumuz ve kurumumuz çalışanları herhangi bir sorumluluk kabul etmez. Raporda yer alan bilgiler Burgan Yatırım Menkul Değerler A.Ş.’nin yazılı izni olmadan çoğaltılamaz, yayınlanamaz veya üçüncü kişilere gösterilemez.