TBMM B:57 31 . 1 .2007 O: 1 BAŞKAN - Buyurun Sayın Çiçek. MEHMET ÇİÇEK (Devamla) - Türk milleti olarak bizim, Hazreti Hüseyin'i şehit eden kanlı ellerle, hiçbir dönemde, hiçbir şekilde ilgimiz olmamıştır. O hâlde, birbirimizi, bu katliamla suçla­ mamız doğru değildir. Türkler ve Türkler aracılığıyla Müslüman olmuş bütün Müslüman ülkelerdeki Müslümanlar, tekrar ediyorum, Türkler ve Türkler aracılığıyla Müslüman olmuş bütün Müslüman ülkelerdeki Müslümanlar, Emevi-Abbasi siyasi mücadelesinde, Hazreti Ali ve ehlibeyit taraftarıdır; adını, Mervan, Yezit koyan yoktur; bizde "Yezit" kelimesi en büyük küfür olarak ifade edilmiştir. İslam dünyasında, Peygamber'imizden sonra en fazla konulan isimlerden biri Ali, Hasan'dır, Hü­ seyin'dir. O yetmez, Hasan Hüseyin ismini koyarız. Hatta, tek erkek çocuğu olanların çocuklarına Binali ismini koydukları hepimiz tarafından bilinmektedir. Ulaştırma Bakanımızın adı da Binali'dir. Mehmet Ali ismi, Peygamberimizin ismiyle Hazreti Ali'nin ismini birleştirerek ayrı bir güzel­ lik katmıştır. Bütün İslam dünyasında, camilerde, Allah, Muhammed levhalarının yanında, diğer ha­ lifelerle birlikte, Ali, Hasan, Hüseyin isimleri yerleştirilmiştir. O hâlde, Kerbela'nın acısını birlikte yaşayan Müslümanların biri Alevi, biri Sünni diye ayırt edilemez. Sünni demek, Müslümanların sünnete tabi olanları demektir. Peygamberimize inanan kimselerin hepsi Sünni'dir. Hazreti Ali ve ehlibeyti sevenlerin hepsi de Alevi'dir. İnanç beraberliği olduktan sonra, farz ve vacipleri dışında farklı uygulamalar zaten hoş görül­ müştür -ayrıca- ve uygulama farklılıkları İslam'ın zenginliğidir. Hazreti Ali, İslam'ı ilk kabul eden kişidir. BAŞKAN - Sayın Çiçek, iki dakikalık ek süreniz oldu. Lütfen konuşmanızı tamamlayınız. MEHMET ÇİÇEK (Devamla) - Tamamlıyorum Sayın Başkanım. Peygamberimizin amcasının oğludur, damadıdır. Alevi, Hazreti Ali'nin soyundan gelen, onu diğer sahabelerden ve diğer üç halifeden üstün tutan kimselere verilen isimdir. Bu tarif, bütün Müs­ lümanları kapsar. İslam'ın kabulünde ve yayılmasında üstün hizmetleri olan kişidir. Bütün savaşla­ rın eşsiz kahramanı, yaşadığı sürece her konuda Peygamberimizin en yakın yardımcısı, özel ve dev­ let hizmetlerinde onun yükünü taşıyan, ilmin kapısı sahabedir. Müslümanların tamamı Hazreti Ali'yi ve ehlibeyti böyle bilirler ve sınırsız hizmet gösterirler. (Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı) BAŞKAN - Sayın Çiçek, sadece bir dakika veriyorum. Lütfen tamamlayınız, süremiz çok geç­ ti çünkü. Buyurun. MEHMET ÇİÇEK (Devamla) - Sayın Başkanım, bitiriyorum. O hâlde, olaylara doğru teşhis koymalıyız. Evvela, yanlış tasnifle isimlendirilen Alevi ve Sünni'siyle hepimizin Müslüman olduğu kesinlikle bilinmelidir. Bize, Müslümanlığı, Hazreti Ali ve ar­ kadaşları, Resulullah'tan gördüğü şekilde öğrettiler. Alevi'nin Sünni'yi, Sünni'nin Alevi'yi İslam dı­ şı görmesi kabul edilemez, bu bir iftiradır. Saygıdeğer milletvekilleri, biz, camide birleşiriz, namaz ibadetini ifa ederiz, bunlardan biri di­ ğerinin alternatifi değildir; ne cemevi veya Mevlevihane, caminin alternatifi değildir. Bu mekânla­ rın tamamı İslam'ın kaynağına uyulup İslam'ın öğretildiği yerlerdir. Cümlelerimi böyle bitirmek istiyorum: Dolayısıyla, dün konuşma yapan İstanbul Milletvekili arkadaşım Saygıdeğer Ali Rıza Gülçiçek "Kerbela olayı, bizim tarihimizde böyle olayların yaşan­ dığını, bize hatırlatması gereken, belki hiç unutmamamız, ama, aşmak için hepimizin ortak gayret -468-