Alemlere rahmet olan Peygamberimiz, Taifte

advertisement
Sorularlarisale.com
Alemlere rahmet olan Peygamberimiz, Taifte kendisini
taşlayan çocuklara beddua etmemesi; sadece namazını
kesen bir hırçın çocuğa beddua etmesini nasıl
anlamalıyız?
"Altıncı çocuk: Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm namaz
kılarken, hırçın bir çocuk namazını kat’ edip geçtiğinden, Resul-i
Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm ‫ ُﻩَﺮَﺛَﺍ ْﻊَﻄْﺍﻗ َّﻢُﻬّٰﻟﻠَﺍ‬demiş. Ondan sonra
çocuk daha yürümemiş, öyle kalmış, hırçınlığının cezasını
bulmuş."(1)
Peygamber Efendimiz (asm) şahsına yapılan haksızlık ve kabalıklara karşı
affedicidir. Ama şeriatın tesisinde ya da İslam hükümleri ile ilgili durumlarda
affedici olamayabiliyor. Zira İslam büyük bir gemi ve bu gemide milyonlarca insanın
hakkı ve kurtuluş esasları vardır. Buradaki kanunların tesisinde ciddiyet ve katiyet
olması gerekir.
Peygamber Efendimiz (asm) bu çocuk hadisesinde, namazın ve ona ait hükümlerin
esasını ciddiyet ile tesis etmek için beddua ediyor. Bu şahsi bir durum değil, şeriatın
esasına ilişkin bir durumdur.
Bu olayın bir de kader boyutu vardır. Yani hadiselerin bir mülk bir de melekut yönü
vardır. Mülk yönü karmaşıktır ve sebepler iç içedir. Melekut yönü ise şeffaf ve mahzı hikmettir, her ciheti ile hayırlı ve güzeldir. Olayların zahirdeki yüzü çirkin veya
musibetli durabilir; lakin melekut ve kader boyutu güzel ve hikmetlidir.
Bu çocuk olayının da zahir boyutu şefkat ile bağdaşmıyor gibi durabilir; lakin
melekut ciheti açılsa ve hikmetler açığa çıksa, onun güzel ve hikmetli yüzü anlaşılır.
Belki ayağının öyle olması onun açısından daha güzel ve rahmetlidir. Peygamber
Efendimiz (asm) ve duası sadece zahiri bir sebeptir, gerçek fail kader-i
İlahidir.
Dipnotlar:
(1) bk. Mektubat, On Dokuzuncu Mektup
İlave bilgi için tıklayınız:
Peygamber Efendimiz'in, bir çocuğa beddua etmesini nasıl değerlendirmeliyiz?
page 1 / 1
Powered by TCPDF (www.tcpdf.org)
Download