YEREL PARALARLA TİCARET: MEVCUT DURUM VE ÖNERİLER İçindekiler 1 Yerel Para Cinsinden Ticaret : Genel Değerlendirme 2 Ülkemizde Yerel Para Cinsinden Ticaret Uygulamaları 3 Kritik Başarı Faktörleri ve Öneriler 4 Sonuç 2 Yerel Para Cinsinden Ticaret : Genel Değerlendirme Yerel Para Cinsinden Ticaret Son dönemde, dünya genelinde yerel para cinsinden ticaret anlaşmalarının yaygınlaştığı göze çarpmaktadır. Çin’in Güney Kore, Hong Kong, Malezya, Belarus, Endonezya ve Arjantin ile imzaladığı anlaşmalarla başlayan gelişmeler, Çin’in Rusya ve Brezilya anlaşmalarıyla devam etmiş, Latin Amerika’da ise Brezilya’nın Arjantin ve Uruguay ile imzaladığı anlaşmalar dikkat çekmiştir. Ancak, bu anlaşmaların kullanımı hala sınırlı bir düzeyde seyretmektedir. Bu duruma çarpıcı bir örnek, şu ana kadar 32 ülke ile 510 milyar dolar tutarında para takası anlaşması imzalayan Çin’in küresel ihracattaki yüksek (%11,7) payına karşın, Yuan’ın (CNY) uluslararası ödemelerdeki payının hala oldukça düşük (%2,1) seyretmesidir. 4 Ülkelerin Küresel İhracat ve Ödemelerdeki Payları Küresel İhracattaki Pay (%) Küresel Ödemelerdeki Pay (%) 5 Yerel Para Cinsinden Ticaret : Avantajlar Yerel para cinsinden ticaret önemli avantajları beraberinde getirmektedir : Yaygın olarak kullanılan üçüncü bir ülkenin para biriminin (genellikle rezerv para birimleri olan ABD Doları veya Euro) dış ticaretteki payının azaltılması ile daha istikrarlı bir yatırım ve dış ticaret ortamı sağlanabilecek ve kur üzerindeki baskı azaltılabilecektir. Özellikle stres zamanlarında dış ticaret firmalarının döviz piyasasında yoğun bir biçimde rezerv paraları talep etmeleri kur üzerine kayda değer bakı oluşturmaktadır. Finansal işlem maliyetlerinin azaltılması yoluyla uluslararası ticaretin gelişimine katkı sağlamaktadır. Ticarette kullanılan ilgili ülke para birimleri için piyasaların derinleşmesi gündeme gelebilmektedir. Genelde rezerv para birimleriyle çapraz kurlar üzerinden karşılıklı değerleri belirlenen para birimleri (TL/Yuan vs) için dış ticaret başta olmak makro unsurları ve gerçek arz-talep şartlarını yansıtacak şekilde «gerçekçi» kurlar belirlenmesi mümkün olmaktadır. 6 Yerel Para Cinsinden Ticaret : Avantajlar Kurumsal firmaların döviz pozisyonundaki borç ve yükümlülük kompozisyonunun değişmesi mümkün olabilecektir. Böylelikle, Türkiye gibi cari açık sorunu olan ve kur gelişmelerinin ekonomik denge açısından önem arz ettiği ülkeler açısından yerel para cinsinden ticaret, kur oynaklıklarıyla ilişkili risklerin yönetimi için önem taşımaktadır. Finansal enstrümanlara ulaşmada görece sıkıntı yaşayan küçük ve orta boy işletmelerin dış ticaret işlemlerinde payının artırılmasını desteklemektedir. Büyük kurumsal firmalar, uzun vadede rezerv para biriminden (ABD Doları) rahatlıkla borçlanabilme ve kur riskinin yönetimi konularında gerekli imkanlara sahip olmalarına karşın, KOBİ’ler yabancı para finansman problemi çekmektedir. Bu çerçevede, yerel para cinsinden ticaret, KOBİ’lere işlem maliyetlerini de azaltarak destek sağlayacaktır. 7 Yerel Para Cinsinden Ticaret : Gelişimi Sınırlayan Faktörler Yerel para cinsinden ticaret doğrudan ticari bankalar aracılığıyla uygulamaya konulabileceği gibi çoğunlukla ülkelerin karşılıklı anlaşmalarıyla ve birçok örnekte görüldüğü gibi ülkeler arası para takası anlaşmaları yoluyla desteklenmeye çalışılmaktadır. Ülkemiz ve Çin arasında yapılan swap anlaşmasında olduğu gibi, bazı durumlarda firmalara vade avantajı sağlanması gibi teşvikler de gündeme gelebilmektedir. Artan swap anlaşmaları ve teşvik politikalarına rağmen, yerel paralarla ticaretin dünya genelinde ilerlemesinin yavaş seyrinde birkaç faktör ön plana çıkmaktadır. Bunlar : Bilanço ve Finansman Yapısı Dış Ticaret Dengesizlikleri ve Dış Ticaret Stratejileri Kur Riski 8 Yerel Para Cinsinden Ticaret : Gelişimi Sınırlayan Faktörler Bilanço ve Finansman Yapısı: Ticari firmaların bilançolarında genellikle rezerv para birimlerinde kalemler yer almaktadır. Dolayısıyla, özellikle ödeme ve gelir kalemlerinde bu dengelere dikkat edilmektedir. Firmaların rezerv paralar (Dolar ve Euro) cinsinden ucuza borçlanabilmeleri ve bir süredir devam eden düşük faiz ortamının etkisiyle firmaların finansman kalemlerinde rezerv para birimleri ağırlıklıdır. Örneğin, ülkemizde de dış ticaret yapan firmaların borçlanmalarında ABD Doları cinsinden borçlar önemli bir paya sahiptir. Bu yapısal durum nedeniyle firmalar dış ticarette rezerv para kullanımını yıllardır tercih etmektedir. Rezerv paraların özellikle oynaklık dönemlerinde bile kolay ulaşılabilir olduğu algısının da etkisiyle firmalara başka para birimlerine geçişe mesafeli yaklaşmaktadır. 9 Yerel Para Cinsinden Ticaret : Gelişimi Sınırlayan Faktörler Dış Ticaret Dengesizlikleri ve Dış Ticaret Stratejileri Yerel para cinsinden ticareti teşvik etmeye çalışan iki ülke arasındaki dış ticaret dengesizliği neticesinde anlaşmaların sadece tek taraflı işlemesi ve yerel paralarla ticaret noktasında ağırlıklı olarak sadece bir ülkenin parası ile ticaret yapılması riski bulunmaktadır. Ülkelerin dış ticaret stratejilerinin ihracatı teşvik odaklı olması ve yerel para ticaretinden de bu yönde fayda beklenmesi olağandır. Yerel paralarla ticaret temel olarak ihracatın teşvik edilmesi odaklı kurgulanır ve bu amaç çok fazla ön plana çıkarılırsa, dış ticaret dengesizliği gözlenen bir ülke ile artan yerel paralarla ticaretin ve bu amaçla verilen teşviklerin, «ihracatı yeterince teşvik etmediği ve ithalatı artırdığı» yönünde eleştiriler gelmesi olasıdır. Yerel paralarla ticaretin ihracata katkı sağlaması amaçlanmakla birlikte, temel stratejinin «dış ticaret işlemlerinde rezerv paraların payının azaltılması ve belli ölçüde yerel paralarla ikame edilmesi» şeklinde tanımlanması önem arz etmektedir. 10 Yerel Para Cinsinden Ticaret : Gelişimi Sınırlayan Faktörler Kur Riski Yerel para cinsinden ticaret, kur riskini tamamen ortadan kaldıramamaktadır. Ülkelerarası para takası anlaşmaları da dahil olmak üzere tüm seçeneklerde vade sonunda taraflardan birinin ilgili yerel para biriminden ödeme gerçekleştirmesi gerekmektedir. Bu nedenle, vadede gerçekleşebilecek bir kur riski söz konusudur. Yerel para birimlerinin işlem gördüğü piyasaların rezerv para birimlerine göre derinliğinin daha az olması ve bazı ülkelerin (Çin gibi) rezerv ve kur politikalarında sürpriz uygulamalarla karşılaşılabileceği kaygısı, firmalar için bir risk unsuru haline gelmektedir. Bu riskin yönetilebilmesi için özellikle ülke merkez bankalarının görev üstlenmesi mümkündür. Ancak, yapılar ve ürünler uluslararası anlaşma ve düzenlemeler dikkate alınarak geliştirilmelidir. Örneğin, yerel para cinsinden ticarette kura yönelik teşviklere dair kısıtlamalar bulunmaktadır. Özellikle, IMF’nin ana sözleşmesinin sekizinci maddesi bu kısıtlamaları içermektedir. 11 Yerel Para Cinsinden Ticaret : Gelişimi Sınırlayan Faktörler Örnek : Latin Amerika Tecrübesi Inter-American Development Bank tarafından yayınlanan bir çalışmada, yerel paraların dış ticarette kullanımının bölgede sınırlı kalmasına yol açan etkenler şöyle sıralanmıştır : Sistemin özellikle KOBİ’ler için fırsatlar oluşturması, ancak Latin Amerika ülkeleri arasındaki ticaretin büyük kısmının büyük kurumsal şirketler tarafından gerçekleştirilmesi ve bu şirketlerin ABD doları cinsinden ticareti tercih etmeleri Kur riskini ortadan kaldıracak finansal enstrümanların geliştirilmemiş olması İhracatçı firmaların ABD doları cinsinden kontratlar karşılığında ticari bankalardan kredi temin edebilmelerine rağmen yerel para cinsinden kontratların genellikle teminata kabul edilmemesi Yerel para cinsinden ticarete dair avantaj ve teşviklerin firmalar (özellikle KOBİ’ler) tarafından yeterince bilinmemesi 12 Ülkemizde Yerel Para Cinsinden Ticaret Uygulamaları Ülkemizde Yerel Para Cinsinden Ticaret Uygulamaları Ülkemizde yerel para cinsinden ticaret sınırlı seviyede seyretmektedir. Çin, Malezya ve Rusya ile işbirlikleri ve swap anlaşmaları gündeme gelmiştir. Malezya ve Rusya’da serbest kambiyo rejimi uygulanması sebebiyle anlaşmalar gerçekleştiril(e)memiş, sermaye kontrolü uygulayan Çin ile anlaşma yapılmıştır. Anlaşma, Banka Meclisi’nin 9 Şubat 2012 tarih, 9599/19198 sayılı kararı uyarınca yerel paraların karşılıklı olarak takası esasına dayanan bir mekanizmanın tesis edilmesine yönelik olarak düzenlenmiştir. 21 Şubat 2012’de üç yıllığına imzalanan anlaşma 21 Şubat 2015 tarihinde sona ermiştir. Yeni anlaşma, sınırlı değişikliklerle, son haline getirilip yenilenmek üzeredir. Anlaşma kapsamında hiçbir işlem gerçekleştirilmemiştir. 14 Çin ile Gerçekleştirilen Para Takası Anlaşmasının İşleyişi Türkiye ve Çin arasındaki para takası anlaşmasında vade imkanı da sunulmaktadır. Anlaşmanın işleyiş şeması aşağıda verilmektedir: Türk Firması Çin Firması Türk Bankası Çin Bankası TCMB PBOC 15 Çin ile Gerçekleştirilen Para Takası Anlaşmasının İşleyişi İhracata Konu Olan Mal Türk İhracatçı Firma TL Ödeme Çin’li İthalatçı Firma Mal Bedelinin Ödemesi 1.000.000 TL- (5) TL Talebi: 1.000.000 TL (1) Türk Muhabir Banka Ödemenin yapılacağı Türk ihracatçı firmanın Bilgileri(5) Çin’li Ticari Banka TL ithalat bedelinin ödenmesi 1.000.000 (5) PBOC TRY Hesabı TL Talebi: 1.000.000 TL (2) TCMB CNY Hesabı - +1.000.000 1.000.000TL TL (5)(4) + 2.290.000 CNY (4) PBOC TCMB PBOC’nin TCMB’den swap işlem talebi (3) 08.07.2016 Vadesinde: - 1.075.000 TRY / - 2.290.000 CNY 16 Para Takası Anlaşmasının Ana Şartları Para Takas Miktarı: 4 Milyar TL / 12 Milyar CNY Uygulanacak Faiz: TL (TCMB 1 hafta vadeli repo ihale faiz oranı), CNY (SHIBOR + 300) Uygulanacak Kur: TCMB Gösterge Kuru, CFETS (China Foreign Exchange Trading System) Kuru Çekim ve Kullanım: Çekim Süresi en çok 12 ay, kullanım süresi esnek Para Takas Kullanım: Karşılıklı faizsiz hesaplara CNY ve TRY aktarılır ve ticaret ödemeleri için ticari bankalar aracılığıyla kullandırılır. Para Takas Geri Ödeme: Dönem sonunda kullanılan miktar faizi ile birlikte geri ödenir. Anlaşmanın Süresi: 3 yıl Anlaşmanın İptali: Anlaşma 1 ay önceden bilgi verilmek kaydıyla her an iptal edilebilir Cezai Faiz: TL (TCMB O/N + 300 bp), CNY (SHIBOR + 600) 17 Kritik Başarı Faktörleri ve Öneriler Kritik Başarı Faktörleri Yerel para cinsinden ticaretin başarılı olmasında dört temel unsur belirleyici olacaktır: Amaç ve Strateji Risk Yönetimi Teşvik Mekanizmaları Yönetişim 19 Öneriler: Amaç ve Strateji Yerel para cinsinden ticaretin ana motivasyonun net bir şekilde tanımlanması gerekmektedir. Amaç: Türk Lirasının dünya ticaretindeki kullanımının ve ülke toplam dış ticaretinde yerel paraların payının artırılması. Beklentiler: 1. Özellikle yerel para ile ihracatın ve KOBİ’lerin dış ticaretinin teşvik edilmesi. 2. TL’nin uluslararası ödemelerdeki payıyla birlikte Türk Lirası piyasalarında derinliğin artırılması. 3. Özellikle stres zamanlarında rezerv para birimleriyle ilgili piyasada oluşan talep baskısının yönetilmesi ve azaltılması. Strateji: Tüm taraflar (ihracatçı, ithalatçı vb.) açısından azami faydayı oluşturabilecek, riskleri etkin yönetebilen ve güçlü teşvik mekanizmaları ile desteklenmiş bir yapı kurulması ve bunun için gerekli finansal altyapı ve enstrümanların oluşturulması. 20 Öneriler: Amaç ve Strateji Yerel para cinsinden ticaret projesinin sadece Çin, Rusya ve İran ile sınırlı kalmaması önemlidir. Bu ülkelerde yaşanabilecek olası siyasi ve ekonomik dalgalanmalar ile başka faktörler projeyi etkileyebilecektir. Dış ticaretimizde pay sahibi diğer ülkelerle (Hindistan, Irak vs.) anlaşmalar yapılması önem arz etmektedir: Toplam Dış Ticaret Hacmi (Milyon Dolar) Ülke Almanya Rusya Çin ABD İtalya İngiltere Fransa İran Irak İspanya Birleşik Arap Emirlikleri Belçika Hindistan Güney Kore Hollanda İsviçre Romanya Suudi Arabistan 2014 38,162 31,939 27,779 20,090 19,637 15,985 15,130 14,108 12,245 11,149 8,374 8,353 8,253 8,203 7,453 6,267 5,960 5,695 2013 38,720 32,337 28,287 19,617 20,196 14,978 14,915 14,995 13,289 11,123 10,847 8,124 7,256 6,780 7,299 10,937 6,076 5,526 2012 35,094 33,487 24,128 20,736 20,108 14,530 14,866 22,879 12,054 10,037 12,589 7,701 7,730 6,332 7,217 5,513 5,599 6,215 2011 37,625 29,353 24,160 21,508 21,785 14,372 16,406 16,410 9,228 10,718 5,727 8,371 7,385 7,103 7,621 5,892 6,452 5,041 2010 29,203 26,480 19,450 16,745 17,049 11,832 14,528 11,451 7,995 8,665 4,365 6,828 4,206 5,280 6,122 3,892 5,728 4,877 21 Öneriler: Risk Yönetimi Yerel para cinsinden ticarette kur ve likidite riskinin yönetilmesi önem arz etmektedir. Yerel para cinsinden ticaret sadece ticari bankalar aracılığıyla gerçekleştirilebilecek olsa da Merkez Bankaları’nın piyasa yapıcı olarak bulunmaları bir güven unsuru olacaktır. Swap anlaşmalarının yaygınlaştırılması ve mümkünse vade unsurunun da dahil edilmesi önem arz etmektedir. Kur riskinin yönetilebilmesi için Merkez Bankası’nın ticaret gelişimine bağlı olarak ilgili para birimlerinden (Yuan, Ruble vb.) rezerv tutması ve bu yolla piyasaya istenilen zamanında para sunarak çapraz kurlarda yaşanabilecek oynaklığa müdahale etmesi gerekmektedir. 22 Öneriler: Risk Yönetimi Ticari bankalara, ilgili para birimlerinde likidite tutabilme ve munzam karşılık ayırma imkanının verilmesi ile bu konudaki gerekli BDDK düzenlemelerinin yapılması da faydalı olacaktır. Merkez Bankası’nın ticari bankaların ilgili para birimlerinden rezerv opsiyon mekanizmasını (ROM) kullanmalarına imkan tanıması etkili olacak ve ticari bankaları farklı dövizlerde likidite tutma konusunda teşvik edecektir. Kur riskinin yönetilebilmesi için Borsa İstanbul’da muhtelif vadelerde ilgili yerel para birimi – TL kontratlarının alım satımının yapılabildiği pazarların/platformların oluşturulması gerekmektedir. Böylece, swap anlaşmaları da yapılan ülkelerin paralarının farklı vadelerde alınıp satılabildiği, vade risklerinin yönetilebildiği bir piyasa oluşabilir. Burada kritik başarı faktörü, TCMB’nin piyasa yapıcı olarak işlemlere kotasyon vermesidir. 23 Öneriler: Risk Yönetimi TAKAS MERKEZİ PROJESİ Yerel para cinsinden takas işlemlerinin kolaylıkla gerçekleştirilebileceği takas merkezlerinin kurulması önemlidir. Çin on beş ülkede takas merkezi açarak CNY cinsinden işlemlerin gerçekleştirilmesine olanak sağlamıştır. İstanbul’da benzer bir Takas Merkezi açılması sağlanmalıdır. CNY Takas Merkezleri (Örnekler) Ülke Tarih Miktar Şili Avustralya Tayland Kazakistan Kanada Katar Rusya Sri Lanka İsveç Endonezya 25.05.2015 08.04.2015 22.12.2014 14.12.2014 18.11.2014 03.11.2014 13.10.2014 16.09.2014 21.06.2014 01.10.2013 3.6 milyar dolar 40 milyar dolar 11.2 milyar dolar 1.13 milyar dolar 32.7 milyar dolar 5.7 milyar dolar 24.5 milyar dolar 1.6 milyar dolar 24 milyar dolar 16.3 milyar dolar 24 Öneriler: Teşvik Mekanizmaları Uluslararası anlaşmalar gereği kura ilişkin özel teşvikler mümkün olmamasına rağmen, yerel mevzuat aracılığıyla farklı teşvik mekanizmaları çalıştırılması mümkündür. Yerel paralarla dış ticaret gerçekleştiren şirketlere (özellikle KOBİ’lere) kredi genel ve özel karşılıklar oranlarından, vergi ve işlem maliyetlerine kadar avantajlar sağlanmalıdır. Yerel para cinsinden ticaret yapan KOBİ’ler için Kredi Garanti Fonu aracılığıyla ilave kredi teminatı sağlanmalıdır. Eximbank ve kamu bankalarının bu firmalar için avantajlı kredi ve işlem paketleri oluşturması da etkili olacaktır. Merkez Bankası’nın ihracat reeskont kredilerinde teşvikler hayata geçirilmelidir. Farklı para birimlerinden reeskont kredileri kullanımı gerçekleştirilebileceği gibi yerel paralarla ticaret yapan firmalara daha yüksek limit tahsisi veya maliyet avantajı gibi teşvikler verilmelidir. 25 Öneriler: Yönetişim Yerel paralarla ticaret projesinin üst düzeyde sahiplenilmesi ve güçlü bir yönetişim modeli oluşturulması önemlidir. «Finansal Piyasalar – Reel Ekonomi – Mutabakat ve Takas» başlıkları altında çalışma grupları oluşturulması, her grubun liderlik ve sorumluluğunun ilgili bir kuruma verilmesi faydalı olacaktır. Çalışma gruplarının ortaya koyacağı sonuç ve önerilerin Ekonomi Koordinasyon Kurulu veya benzeri bir üst organa düzenli raporlanması düşünülebilir. Proje gelişmelerinin kamuoyu ile paylaşılması ve özellikle ticari firmalar başta olmak üzere tüm paydaşların zamanında ve etkin bilgilendirilmesi faydalı olacaktır. 26 Sonuç Sonuç Yerel paralarla dış ticarette amaç ve strateji iyi belirlenmeli, somut hedefler ortaya konulmalıdır. Firmaları yerel paralarla ticarete teşvik edecek mekanizmalar kurulmalı ve firmalar teşviklerle ilgili bilgilendirilmelidir. Kur ve likidite risklerine dair tedbirler alınmadığı takdirde projenin başarı şansı oldukça düşük kalacaktır. Merkez Bankası’nın swap anlaşmalarından yerel vadeli işlem piyasalarına, rezerv opsiyonlarından reeskont kredilerine değin çeşitli yollarla projeye sağlayacağı katkı kritiktir. Merkez Bankası tarafından projenin sahiplenilmesi ve gerekli adımların atılması başarıyı önemli ölçüde belirleyecektir. Ticari bankaların rolünün güçlendirilmesi, yerel paralar için spot ve vadeli işlem piyasalarının oluşturulması, vergi ve dış ticaret teşviklerinin hayata geçirilmesi gibi unsurlar nedeniyle ilgili bakanlıklar ve kurumların işbirliği ile etkin bir koordinasyon mekanizmasının oluşturulması önem arz etmektedir. 28