M. Meclisi B : 118 de olan insanların politikaya karışmaları elbetteki üzücü olur. Bu bakımdan beyanat verme­ leri, toplantı yapmaları, muayyen kimseleri top­ layıp şu veya bu istikamette telkinde bulunma­ ları elbetteki mahzurludur. Bunu nasıl önleye­ ceğiz? Kanunî tedbir getireceğiz; kanun Dev­ leti, hukuk Devleti demek, her şeyi önceden kanuna bağlamaktır. Bu kanunların maddeleri­ ni, hükümlerini ihlâl eden kimseler de tecziye edilir. Bir misal vereyim: Almanya'da evler tas­ nif edilmiş, iki çocukluların, üç çocukluların, dıört Çocukluların oturacağı evler diye. Üç ço­ cuklu ailenin oturması gereken eve iki çocuk­ lu oturacak olsa, Alman polisi gelip derhal çıkarırmış; hem de kolundan tutar atarmış. Efen­ dim, mahkemeye gitmek falan da yok, çünkü kamun önceden o yetkiyi vermiş. Bu maddede sakıncalı bir durum yoktur, ay­ nen çıkmasında fayda vardır, saygılar suna­ rım. BAŞKAN — Sayın Seyfi öztürk, buyurun. SEYFİ ÖZTÜRK (Eskişehir) — Sayın Baş­ kan, muhterem arkadaşlarım. Müzakere mevzuu yaptığımız kanun tasarı­ sı Süleyman Demirel hükümetleri zamanında ha­ zırlanmış, toplumun hukuk düzeni içerisinde bir boşluğunu doldurmak maksadıyle ve gerçek bir ihtiyaca, bir zarurete cevap vermek maksadıy­ le Yüce meclislere sevkedilmişti. Tasarının genel esprisi şudur: Evvelâ hu­ kukî düzenlemede zaman içerisinde tatbikattan edinilen tecrübelerin ışığında bazı boşluklar gö­ rülmüştür. Filhakika askerî ceza Kanunu 1930 tarihlidir, geçen zamanlarda birçok değişiklik­ lere maruz kalmış fakat derhal ifade edelim ki, 1930 tarihinden bugüne, toplumumuzun sosyal, ekonomik ve siyasal alanda bünyesinde birçok gelişmeler ve değişmeler olmuştur. Binaenaleyh bu gelişmelerin ışığı altında mev­ zuatın revize edilmesi lâzımdır; bu birinci nok­ ta. İkinci nokta: 211 sayılı lohizmet Kanunu ye­ ni bazı unsurlar ve tarifler getirdiği halde, As­ kerî Ceza Kanununda buna paralel, bu espriyi idare ve yargı bakımından ahenkle kapsayacak bir açıklık ve vuzuh getirmemiştir. Binaenaleyh mevcut ve mer'i mevzuat arasın­ da bir ahengin sağlanması zaruretiyle karşı karşıya kalmakta idik. 3 . 7 . 1972 O : 1 Bu hukukî gerekçenin dışında asıl önemli olan husus, yakın zaman içerisinde bilhassa 1961 Anayasanmın getirdiği her alandaki geniş hürriyetler, ekonomik ve sosyal meselelerin çok yönlü olarak her alanda tartışılalbildiği bu geniş hürriyet ortamı içerisinde siyasî platformun dı­ şında tartışmaların yapıldığı müşahede edilmiş, tespit edilmiştir. Değerli arkadaşlarım, 12 Mart öncesi yurtta cereyan eden ve hep beraber milletimizi üzen olayların asıl nedenlerini bu vesile ile arz ve izahtan içtinabediyorum. Yalnız, şu kadarını söylemek gerekir ki, Devletimizin beka temi­ natı olan ve rejimimizin en güvenilir teminatı bir Anayasa müesseesi ve milletin gözbebeği olarak kendisine görev tahmil edilen Silâhlı Kuvvetlerimiz, şayanı şükrandır, kendi kuman­ da zinciri içerisinde, hiyerarşik düzende mües­ seselerin, Yüce Meclisin, Cumhuriyet hükümet­ lerinin, Devletin kendisine tahmil ettiği vazi­ feyi kemaliyle ifa etmenin huzuru, rahatı ve gay­ reti içerisinde olagelmiştir. Çok mahdut bir alanda, maatteessüf, aşırı, rejim düşmanı, anarşik olayların mihrakı olan bazı çevreler bu güzide camianın bünyesine sız­ ma gayreti içinde bulunmuşlardır. Silâhlı Kuv­ vetlerimiz ise bundan tedirgindir, huzursuzdur. İç bünyesindeki bu sızma gayretlerini en kesin şekilde tasfiye etmek ve böylece berrak gayeye hizmet yolunda tam bir inançla, vukufla yoluna devam etmenin azmi içinde bulunmaktadır. Bütün bu ihtiyaçlar Devletin en yüce kuru­ luşlarında, uzun toplantılar sonunda kararlaş­ tırılmış ve kanunun lüzumu Ocak 1970'te Cum­ huriyet Hükümeti tarafından ele alınmış ve sevkedilmiş idi. Yine bildiğiniz gibi, hürriyetleri bir sorum­ suzluk addeden çevreler, değişik muhitlerde, bilhassa Silâhlı Kuvvetler bünyesinde yapmak istedikleri tahribatla, Devletimizi ve rejimimizi içerden çökertmek istemişlerdir. Bu strateji, komünizmin milletlerarası stratejisidir. Buna karşı bünyesi tarihten gelen örf ve anane ile çok sağlam olan Silâhlı Kuvvetlerimiz bütün bu sız­ ma teşebbüsleri karşısında, bu tahrik ve tah­ rip kampanyası karşısında çelik çekirdek halin­ de sağlam, karakterli ve vazife hissi ve şuuru içinde durmuştur ve tehlikeleri en ciddî tedbir203 —