CENNET YOLU Şeyh Mehmet Efendi’nin 8 Mayıs 2015 Sohbeti Audhu billahi min ash-shaytani r-rajim. Bismillahi r-Rahmani r-Rahim. As-salatu wa s-salamu 'ala Rasulina Muhammadin Sayyidi l-Awwalina wa l-Akhirin. Meded ya Rasulullah, meded ya Sadatı Ashabı Rasulillah, meded ya Meşayihına, destur, Şeyh Abdullah Faizi d-Dağıstani, Şeyh Muhammed Nazım ElHakkani, destur. Tariqatuna as-sohbah wa l-khayru fi jam'iyyah. Tarikatımız sohbetle kaimdir, hayır cemiyetledir. Bu yolumuz hayırlı cemiyet yoludur. Kim ne derse desin Peygamber'in yoludur. Peygamber Efendimiz'den gelen saf, temiz, güzel İslam'ın yoludur. Tarikat yolu odur. Başka şey değildir. Tarikata tabi olmak tabi farz değil. Çünkü farz Peygamber Efendimiz'in zamanında olur, vacib de değil, o değil ama Peygamber Efendimiz'e tabi olmak farzdır. O'nun yolu, o yolu da ancak tarikat gösteriyor. Herkes yani tabi olacak diye Allah farz etmemiş ama isteyene, kısmet olana ne mutlu. Çünkü herkese kısmet olmuyor. Bu kısmet meselesidir, Allah isterse oluyor. İstemedikten sonra çeşitli nedenler oluyor, insan yapmıyor. Bazen gençliğinde girmiş oluyor bu yola, bazen daha geç giriyor, bazen hayatının sonuna doğru geliyor. Onda da bir lütuf var Allah'tan, ihsan var o insana. Bu Allah'ın ihsanıdır. Allah'ın ihsan nimeti, İslam nimeti en büyük nimettir. O'nun iman nimeti ondan da daha kuvvetli. Bu tarikat yolu müminlerin yoludur. Yoksa normal insana tarikata girmek farz değildir. Tarikata giren insan güzel insan olması lazım. Başkasına güzel bir örnek olması lazım. Çünkü en ufak öyle beyaz bir sayfada bir leke oldu mu çok çabuk gözüküyor. Ama simsiyah bir lekeli her tarafı simsiyah bir şeyin üstüne ne yaparsa yapsın insan ona bir şey demiyor. Ama en ufak bir şey bu tarikat ehli müslümanlar bir şey yaptı mı hemen herkes a bak şu adama nasıl kendini müslüman sayıyor, kendini tarikat ehli sayıyor diye hücum ediyor. Aslında o da bir iyi şeydir ki, insan daha fazla dikkat etsin diye. Her şeyde bir hayır vardır. Şeyh Efendi de diyor, hayrı bize, şerleri onlara. Bunun hayrı da bize olsun ki, kötülük yapmaya kalksan, yahut yaparsan bilesin ki kötülük yaptın, ondan tövbe istiğfar edip de mertebe yükselesin. Çünkü günah yapmak da bir bakımdan Peygamber Efendimiz'in söylemesi, bir iyiliktir diyor, hadisi şerif var. Sahabeler şaşırdı, Efendimiz, nasıl kötülük yapmak, günah yapmak iyi bir şey olur mu diye. Dedi günahı bilip de tövbe istiğfar ederse onun yerine Allah ona kat kat sevap yazıyor ki, günahtan döndü, tövbe etti bu günaha dönmeyeceğim diye, günahı bildi diye. www.saltanat.org Page 1 Onun için bizim için de tarikatta olmak güzel şeydir. Kimseye zarar vermeyin diyor Peygamber Efendimiz. Tarikat da aynı şekilde herkese merhametli olun, adaletli davranın, iyilik yapın, budur emrettiği tarikatın. Başka bir şey emrettiği yok. Dediğimiz gibi insanlar baştan girerlerse daha fazla faydaları olur. Yok daha sonra girerse gene iyi. Girmese de olur ama gene Allah'ın dediğini yapsınlar, mecburiyet yok. Sen kimseye hidayet veremezsin diyor Allah Azze ve Celle. Ama Allah hidayet veriyor. Hiç ummadığın insanlar hidayete geliyor. Bazı insanlar yani öyle bir daha önceki hayatları duyunca çoğu insan inanmıyor. Acaba nasıl, olur mu ya, emin misin diyor. Bu insan böyle bu yola gelir mi diye şey yapıyor. Olur. Allah istedikten sonra olur. Peygamber Efendimiz zamanında da çok sahabe vardı öyle. Hatta büyük bir tane sahabe vardı, Peygamber Efendimiz Mekke'deyken, şiir söylermiş. Araplar da şiire çok meraklı. Şiir de dediğiniz gibi bugünkü medyadan beterdi yani. Orada bir şiir çıktı mı ateş gibi her tarafı sarar, herkes onu dinler. Ne araba var ne tayyare var ne vapur vardı o zaman ama bir şiir çıktı mı bir haftada bütün Arabistan'da duyulurdu. Çok putları metheden şiirler yazmış, çok Peygamber Efendimiz'e hücum etmiş, çok müslümanlıkla alay etmiş, hiciv yazmış yani, bizim dediğimiz aleyhine yazmış şiirler. Mekke'deyken ondan sonra Medine'ye hicret olduktan sonra da daha devam etti. Abdullah ibn Zibara galiba. Öyle bir şairdi. Hatta Uhud savaşında bile bir tane sahabeyi şehit etti. Öyle bir adamdı. Mekke fetholununca Mekke'den kaçıp şeye gitti, bu Necran diye bir yer var, hristiyan arapları vardı orada. Onlara da dedi ki, size şimdi Peygamber Mekke'yi aldı, şimdi sıra size geldi. Sizi de şey yapacak. Onlar da tedbir aldı. Sonra baktılar ki gelen olmadı, kendi de yavaş yavaş pişman oldu, duydu ki Peygamber Efendimiz affediyor. Bir gün Mekke'ye geldi. Peygamber Efendimiz'in karşısına dikildi, daha uzaktan gelmeden Peygamber Efendimiz her şeyi bilen, her şey önünde, önünü gördüğü kadar arkasını da gören, sallAllahu alaihi wa sallam Peygamber Efendimiz dedi ki bu Abdullah geliyor, yüzünde İslam nuru var dedi. O da geldi ben şehadet getirmek istedim dedi, orada yani ben çok kötülük yaptım ya RasulAllah, benim durumum ne olur bu kadar hem size hücum ettim hem bütün İslam'ın mukaddesine hem büyük bir sahabeyi şehit ettim diye. Peygamber Efendimiz demiş ki, İslam öncekini affeder. İslam oldun mu ne var, ne yaptın kötülük affeder. Kafir olup da müslüman olan bütün günahlar affolur. Sen de seni de Allah affetti. Hoş geldin sen de sahabesin. Allah'ın sevgili kulusun. Şimdi sahabeler Allah'ın sevgili kulu Peygamber Efendimiz'in yoldaşları, arkadaşları, onlar en kıymetli insanlardır. Ondan sonra Allah'ın hikmeti bütün bu yazdığı şiirler unutuldu. www.saltanat.org Page 2 Tabi Peygamber Efendimiz'in mucizesi var çünkü öyle unutulacak gibi değil. Ondan bin sene önce yazılan şiirler unutulmadı, onun yazdığı şiirler unutuldu. Ta yeni güzel şiirler de yazdı. Yani öyle bu yüksek mertebeye ulaştı. Onun için baştan daha önce müslüman olsaydı Peygamber Efendimiz'in o mübarek sohbetiyle senelerce beraber olacaktı. Son zamanda oldu. O da tabi fetih olduktan sonra fazla Peygamber Efendimiz darul bekaya çekilince o az bir vakit kaldı Peygamber Efendimiz'le. Nokta odur. Mühim olan nokta baştan beraber olup da hayat boyu bu güzel yolda devam etmektir. Ondan sonra dediğimiz gibi kafiri Allah ne yaptıysa affediyor. Müslüman insan günah yaptıysa affetmez mi? Elbette ki affeder. Allah affedicidir. Siz ne kadar günah yapsanız, Ben o kadar affederim diyor Allah Azze ve Celle. Onun için günah yaptım, bazı insanlar var katı sert insanlar, sen cehenneme gireceksin. Allah Azze ve Celle diyor ki, Ben kulumu bayna l-khawf wa r-raja olsun yani, Allah'tan korksun ama ümidini hiç sakın kesmesin. Allah affedicidir, Allah hepimizi affeder inşaAllah. Kendi nefsimiz, herkesin nefsi kötüdür. Allah kimseyi nefsine bırkamasın. Ama bu Allah'tan korkmaktır. İkinci tarafta da Allah'tan ümit kesilmez, Allah affeder, hiç Allah'ı unutmayın. Video Link: http://saltanat.org/videopage.php?id=13635&name=2015-05-08_tr_TheParadiseWay_SM.mp4 www.saltanat.org Page 3