Atatürk İlkeleri

advertisement
Atatürk İlkeleri
Türk ulusuna mâl edilmiştir.
1 Temel ilkeler
1.1 Cumhuriyetçilik
Cumhuriyet; egemenliğin halkta olduğu devlet yönetimi
demektir. Cumhuriyet, demokrasinin bir uygulama şekli
olup, halkın kendi kendini yöneterek, yönetimde söz sahibi olduğu rejim demektir. Cumhuriyetçilik ise devlet yönetiminde cumhuriyetin bulunması demektir. Arapçada
halk demek olan “cumhur” kelimesinden gelir. Bu bakımdan, halk ve yönetim kelimelerinin bir araya geldiği
“demos” ve “kratos”, yani demokrasi sözcüğünün eş anlamlısı kabul edilebilir.
Atatürk, Cumhuriyet için; “Türk milletinin karakter ve
adetlerine en uygun olan idare” ifadesini kullanmıştır.
Cumhuriyet yönetimi 1923 yılından itibaren anayasaya
eklenmiştir ve anayasanın birinci maddesidir. Anayasanın ikinci maddesinde de cumhuriyetin nitelikleri belirtilmiştir. Buna göre, Türkiye Cumhuriyeti, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, demokratik, laik,
sosyal bir hukuk devletidir.
Altı ok Atatürk'ün ilkelerini simgeler.
Atatürk demokratik cumhuriyeti benimsemiştir. Bununla
ilgili olarak “Demokrasinin tam ve en belirgin şekli cumhuriyettir” demiştir. Aynı zamanda Atatürk, cumhuriyeti
Türk gençliğine emanet ederek ülkenin sürekli yenileşme
ve çağdaşlaşma içinde olmasına çalışmıştır.
Atatürk İlkeleri, Türkiye'nin çağdaşlaşma yönünü belirleyen, Atatürk Devrimleri'ne temel teşkil
eden ve Türk milliyetçiliğini esas alan fikir ve
düşüncelerdir.[1] Atatürkçü Düşünce Sistemi içinde
birbirine bağlı bir bütün oluşturan Atatürk İlke ve
Devrimleri, Türkiye'yi çağdaş uygarlık düzeyine ulaştırabilmek için bilimsel düşünceyi esas alan aklın ve
mantığın çizdiği yollardır. Bu nedenle Atatürk ilke ve
devrimlerinin temelinde yapıcı olup doğruya ve yararlıya
yönelmek vardır.
1.1.1 Kavramın gelişimi
Ali Suavi, Namık Kemal ve başka Genç Osmanlılar özellikle Amerikan ve Fransız devrimlerinin de etkisiyle sultanın otoritesini kısıtlayacak bir rejim talep ediyorlardı.
Özellikle II. Abdülhamit döneminde Fransız filozofların
görüşleri Jön Türkler arasında geniş ölçüde yayıldı. Atatürk de bu oluşumun bir parçasıydı. Bununla birlikte, Atatürk'e kadar reform düşüncesi meşrutiyet fikrinin ötesine
geçmemişti.
Atatürk İlkeleri, başlangıcından beri Türk Devrimi içinden doğmuş ve onun uygulamalarına yön vermiştir.
Atatürkçülük konularını araştıran bilim insanları bu ilkeleri Temel İlkeler ve Bütünleyici İlkeler olarak iki başlıkta
toplarlar.
Bu ilkeler, Atatürk'ün devlet anlayışına hakim olan ulus Cumhuriyet düşüncesinin gelişme fırsatı bulması özeldevlet, tam bağımsızlık, ulusal egemenlik ve çağdaşlaşma likle I. Dünya Savaşı'nı izleyen dönemde mümkün olhedefinden kaynaklanmaktadır.
du. Savaştan sonra Rusya, Almanya ve Avusturya gibi
Atatürk İlkeleri, önce dönemin tek partisi olan imparatorluklar yerlerini cumhuriyet rejimlerine bırakCumhuriyet Halk Fırkası'nın program ilkeleri ola- tı. 1918'de Azerbaycan ilk Müslüman cumhuriyet olarak
rak benimsenmiştir. 1937'de çıkarılan bir kanunla 1924 kuruldu. Rusya'daki diğer Müslüman halklar da kendileAnayasası'na eklenen ilkeler, bu uygulama ile hukuken rini cumhuriyet olarak ilan etti. Cumhuriyet fikri böylece
1
2
1 TEMEL İLKELER
bütün Ortadoğu ve Kuzey Afrika'ya yayıldı.
Atatürk'ün cumhuriyet kurma projesini ne zaman planlamaya başladığı tam olarak bilinmemektedir. Buna karşın, daha 1919' daki milliyetçi toplantıların raporlarına bakarak bağımsızlık mücadelesinin başından itibaren
Atatürk'ün cumhuriyetçi fikirlerinden etkilenmiş olduğu
söylenebilir.[2] Ancak sultanlığa ve halifeliğe bağlılığın
kuvvetli olması nedeniyle Atatürk ve onun gibi düşünenler fikirlerini gerçekleştirmek için beklemek zorunda kaldılar. Cumhuriyet, saltanatın kaldırılmasından neredeyse
bir yıl sonra ilan edilmiştir.
1.2
Milliyetçilik
lar. 19. yüzyılın sonlarında başta Mehmet Emin Yurdakul
olmak üzere birçok edebiyatçı halkçılıktan etkilenmişti.
1908 Devrimi'nden sonra halk sözcüğü geniş bir kullanım
alanı buldu. Halkçılık, uzun bir süre iyiliksever aydınların
kitlelerin yararına harekete geçmesi olarak düşünülmüştü.
Bu anlayış I. Dünya Savaşı sonrasında değişmeye başladı.
Ziya Gökalp 1918'de Sovyet Devrimi'nden kısa bir süre
sonra, Durkheim'in etkisiyle sınıf savaşının kötü olduğu
sonucuna varıyor ve buna karşı halkçılığı savunuyordu.
Gökalp halkçılığı şöyle tanımlıyordu:
“Eğer bir toplum birkaç katman veya sınıftan
oluşuyorsa, o zaman eşitlikçi bir toplum değildir. Halkçılığın amacı katman veya sınıf farklılıklarını bastırmak ve bunların yerine, birbirleriyle dayanışma içinde olan meslek gruplarından bir sosyal yapı oluşturmaktır. Başka bir deyişle, halkçılığı şöyle özetleyebiliriz: sosyal sınıflar yoktur, meslekler vardır!" [3]
Atatürk'e göre millet; geçmişte bir arada yaşamış, bir arada yaşayan, gelecekte de bir arada yaşama inancında ve
kararında olan, aynı vatana sahip, aralarında dil, kültür ve
duygu birliği olan insanlar topluluğudur. Atatürk ve Türk
ulusu sayesinde Türkiye Cumhuriyeti kuruldu ve bu saBu yaklaşım büyük oranda korporatizme işaret ediyordu.
yede milliyetçilik ilkesi de ortaya koyulmuştur.
Bu anlayış Kurtuluş Savaşı boyunca milliyetçileri, özellikle de Kemalistleri büyük oranda etkiledi. Her ne kadar
Gökalp'in önerdiği korporasyonlar gerçekleştirilmediyse
1.3 Halkçılık
de, sınıfların olmaması ilkesi Kemalist liderler tarafından
Halkçılık ilkesi, ulusal egemenliği ön planda tutar ve de- kabul edildi. Başta Atatürk olmak üzere Kemalist liderler
mokrasiyi benimser. Devlet, vatandaşın refah ve mutlu- Türkiye'de henüz sınıfların gelişmemiş olduğunu ısrarla
luğunu amaçlar. Vatandaşlar arasında iş bölümü ve da- vurguladılar. Dayanışma fikrini de komünizmle ve sınıf
yanışmayı öngörür. Ulusun devlet hizmetlerinden eşit bir savaşımı düşüncesiyle mücadele edebilmek üzere benimşekilde yararlanmasını sağlar. Atatürk’ün halkçılık ilke- sediler. Ayrıca bunu tek parti sisteminin gerekçesi olarak
[4]
sinden anlaşılan; toplumda hiçbir kimseye, zümreye ya gördüler.
da herhangi bir sınıfa ayrıcalık tanınmamasıdır. Herkes
kanun önünde eşittir. Halkçılık ilkesine göre; hiçbir kimse başkalarına karşı din, dil, ırk, mezhep veya ekonomik
açıdan üstünlük sağlayamaz.
Halkçılık çabuk benimsenen bir ilke olmasına karşın, II. Dünya Savaşı sonrasında, hızlı sanayileşme ve
kapitalistleşme sürecinde büyük oranda arka planda kalmıştır.
Halkçılık, Mustafa Kemal tarafından kurulan
Cumhuriyet Halk Partisi'nin programında şu şekil1.4 Laiklik
de tanımlanmıştır: “Bizim için insanlar yasa önünde
tamamen eşit muamele görmek zorundadır. Sınıf, aile,
fert arasında bir ayrım yapılamaz. Biz, Türkiye halkını
çeşitli sınıflardan oluşan bir bütün olarak değil, sosyal
yaşamın gereksinimlerine göre çeşitli mesleklere sahip Laiklik, devletin vatandaşlarıyla olan ilişkilerinde inançlara göre ayrım yapmaması ve ayrıca, herhangi bir inanolan bir toplum olarak görmekteyiz.“
cın, özellikle de bir toplumda egemen olan inancın, aynı
Kadın-erkek eşitliği konusunda gerekli önlemlerin alın- toplumda azınlıkların benimsediği inançlara baskı yapmış olması; öğretim birliğinin gerçekleştirilmiş olması; masını önlemesi demektir. Diğer bir tanımlamayla da
her yurttaşın öğrenebileceği yeni bir Türk alfabesinin ha- devlet yönetiminde herhangi bir dinin referans alınmazırlanması ve her yurttaşın devlet organları önünde eşit masını ve devletin dinler karşısında tarafsız olmasını samuamele görmesi konusunda alınan önlemler halkçılık il- vunan prensiptir ki devlet düzeninin, eğitim kurumlarının
kesini destekler niteliktedir.
ve hukuk kurallarının dine değil, akla ve bilime dayandırılmasını amaçlar. Ayrıca, din işlerini kişinin vicdanına
bırakarak bireyin din özgürlüğünü koruyabilmesini sağ1.3.1 Tarihçe
lar.
Sultan Abdülaziz döneminde başta Ali Suavi olmak üzere Laikliğe göre, insan yaşamında ibadetin dışında her türlü
kimi Osmanlı aydınları Rusya'daki narodniki hareketin- tasarruf, dine (kutsal kitaba) göre değil, anayasaya, yasaden etkilenerek halkın sorunlarıyla ilgilenmeye başladı- lara ve kurallara göre yapılır. Din, kişinin özel yaşamının
1.6
İnkılapçılık
3
bir parçasıdır. Laiklik ise din ve dünya işlerinin ayrılma- mümkün olduğu kadar az zaman içinde ulusu refaha, ülsıdır.
keyi bayındırlığa eriştirmek için, ulusun genel ve yüksek
Mustafa Kemal 1924 yılında yaptığı bir konuşmada yararlarının gerektirdiği işlerde özellikle ekonomik alan“Dünya yüzündeki her şey için, maddi ve manevi her şey larda, devleti fiilen ilgilendirmektir.” diyerek açıklamakiçin, yaşam için ve başarı için en doğru yol gösterici bilim- tadır.
dir, tekniktir. Bilimin ve tekniğin dışında yol gösterici aramak, düşüncesizliktir, bilgisizliktir, yanlıştır.” demiştir.
Laiklik, devletçilik dışındaki diğer ilkelerin hepsinin de
ön koşulları içinde yer alır: Demokrasinin ön koşuludur;
çünkü laiklik olmadan gerçek bir düşünce özgürlüğü de
olamaz. Devrimciliğin ön koşuludur; çünkü laikliği kabul etmemiş bir toplumda, bilimin ve çağın gereklerinin
gerisinde kalmış kurumları değiştirmenin tartışması bile
genellikle yapılamaz. Halkçılığın ön koşuludur; çünkü bir
din devletinde halkın istekleri değil, dinsel “seçkin"lerin
düşünceleri önemlidir. Atatürk, laiklik anlayışını, kendi
el yazısı ile kaleme aldığı “Medeni Bilgiler” kitabında,
sadece din ve devlet işlerinin değil, dinin de siyasetten
ayrılması ve yasaların dine göre değil, toplumun gereksinmelerine göre yapılması ilkelerine bağlamaktadır.
Türkiye'de laikleşme aşamaları şunlardır:
• Saltanatın kaldırılması (1922)
1.5.1 İçeriği ve Gelişmesi
Atatürk, Devletçilik ilkesini, Halkçılık ilkesi ile bağlantılı
olarak değerlendirmektedir.[5] Yoksul, yüzyıllardır ihmal
edilmiş olan halkın kalkınması ve çağdaş yaşam düzeyine
ulaşması için 1923-1930 yılları arasında, kalkınma için
gerekli yatırımları yapması özel girişimcilerden beklendi. Ama bu işlevi yerine getirmeye özel kişilerin yeterli
parası, yeterli deneyimleri ve yeterli teknolojik birikimi
olmaması yanında Dünyayı sarsan 1929 Dünya Ekonomik Bunalımı, liberal ekonomi politikalarının başarısızlığını vurguluyordu. Ülkeyi kalkındırmak, halkı çağdaş
uygarlık düzeyine ulaştırmak için “Devletçilik” ilkesini
benimsedi. Böylece hem üretim arttırılacak, sanayi gerçekleştirilecek, hem de hakça bir paylaşım yapılacak ve
ekonomik gücü kullanan bir sınıfın halkı ezmesine olanak
verilmemiş olacaktı.
• Halifeliğin kaldırılması (1924)
• Tekke ve zaviyelerin kapatılması (1925)
1.6 İnkılapçılık
• “Devletin dini İslam’dır” ibaresinin anayasadan çı- İnkılapçılık (Devrimcilik), Türk ulusunun çağdaşlaşmakarılması (1928)
sı yolunda yapılan Atatürk devrimlerinin benimsenmesi,
geliştirilmesi ve her türlü tehlikelere karşı korunmasıdır.
1.5
Devletçilik
Konu hakkında ayrıntılı bilgi için devletçilik
maddesine bakınız.
Devletçilik, Mustafa Kemal Atatürk'ün 6 temel ilkesinden biridir. Ülkenin genel ekonomik faaliyetlerinin düzenlenmesi ve özel sektörün girmek istemediği veya yetersiz kaldığı ya da ulusal çıkarların gerekli kıldığı alanlara girmesini öngörür. Atatürk’ün devletçilik ilkesi; Türk
toplumunun ulaşmak istediği çağdaş ve modern bir düzen için gerekli olan ekonominin güçlendirilmesi ve ulusallaştırılması'dır. Devletçilik ilkesine göre, devlet ekonomiyle ilgili olarak doğrudan doğruya müdahale yapabilir.
Ekonomik teşebbüsler sadece devlet tarafından yapılmayacak, özel teşebbüslere izin verilecek fakat hiçbir özel
teşebbüs devlet kontrolünden ve teftişinden çıkamayacak.
Mustafa Kemal Atatürk'ün ''ulusal ekonomiyi, sağlam temeller üzerine oturtma amacına yönelik olarak ve İktisaden zayıf bir ulus, fakirlik ve sefaletten kurtulamaz. Toplumsal ve siyasi felaketten yakasını kurtaramaz.” felsefesine dayalı olarak Atatürk İlkeleri arasında yerini almış
olan ilkedir.
Atatürk bu ilkenin amacını “Bizim güttüğümüz “devletçilik” bireysel çalışma ve etkinliği esas tutmakla beraber,
Bu ilke, seçkinciliği açıkça yansıyan, halkla bütünleşmeye ve dolayısıyla demokratik yöntemlere büyük önem veren Türk milliyetçisi bir devrimcilik anlayışıdır. Kemalist
Devrimcilik anlayışının iki yanı bulunur. Birinci yanı, eski düzenin geçerliliğini yitirmiş kurumlarını yıkıp, yerlerine çağın gereksinimlerini karşılayacak kurumları koymakla ilgilidir.Ama Kemalizm, bununla yetinmemekte,
devrimciliği aynı zamanda sürekli olarak yeniliklere, değişimlere açıklık biçiminde anlatmakta ve kalıplaşmaya
karşı çıkmaktadır.
Atatürk, yaptığı devrimin ülkeye kazandırdıklarının korunmasını devrimcilik ilkesinin bir gereği sayıyordu.
Ama onun açısından sorun o noktada bitmiyordu. Koşulların değişeceğinin, değişen koşulların yeni kurumları, yeni atılımları gerektireceğinin bilincindeydi. Bu nedenledir ki, Atatürkçülüğün kalıplaşmasına, bir anlamda
devrimin dondurulmasına karşıydı. Koşullara koşut olarak sadece kurumların değil, düşüncelerin de değişmesinin gerekliliğini biliyordu. İşte bu nedenledir ki, Kemalizm'in Devrimcilik ilkesi, aynı zamanda bir “Sürekli
Devrimcilik” anlayışını da yansıtmaktadır. En ilerici kurumlar bile, koşullar içinde eskir. En ileri bir devrimin
bekçiliği ile yetinenler, günün birinde değişen koşulların gerisinde kalmaktan, tutuculaşmaktan kurtulamazlar.
Kemalizm'in sürekli devrimcilik anlayışının temel sebebi
budur.
4
2
4 NOTLAR
Bütünleyici ilkeler
adım olmuştur. Bu yasa gereğince eski İstanbul Üniversitesi 31 Haziran 1933 günü kapatılarak, onun yerine 1
Ağustos 1933 tarihinde batı Avrupa örneğine uygun mo2.1 Ulusal bağımsızlık
dern bir üniversitenin açılması planlanmıştır. Bu üniversiteyi, Türkiye’de birçok yeni okulların veya bölümlerin
Milli bağımsızlık, bağımsızlığın milletçe benimsenmesiaçılması ya da modernize edilmesi takip etmiştir. Mesedir. Atatürk'ün dış politikasının temeli bağımsızlığa sayla, İstanbul Yüksek Teknik Okul’unda Mimarlık Bölümü,
gıdır.
Ankara’da Tarım ve Veterinerlik Okulu, Devlet Konservatuvarı ve diğer bazı okullar sayılabilir.
Atatürk’ün gerçekleştirdiği üniversite inkılâbı, gerek fen
bilimleri ve gerekse beşerî bilimler alanlarında üniverUlusal Birlik ve Beraberlik ilkesi, Atatürk milliyetçili- sitelerin batı örneklerine uygun araştırma geleneklerine
ğinin zorunlu bir sonucudur. Bu görüş ve anlayışa göre, ayak uydurmalarım birinci plânda olmak üzere öngörmekte idi. Tarih ve dil alanlarında, Atatürk, canlandırmillet ülkesiyle birlikte bölünmez bir bütündür.
mak istediği bu akımı Tarih ve Dil Kurumlarını kurmak
Atatürk, Türk milleti bir bütün haline gelmeden Kurtuluş suretiyle güçlü biçimde destekledi [6]
Savaşı'nı başlatmamıştı. Ancak bölücü, zedeleyici akımları ve ayaklanmaları bastırdıktan sonra başarı yolları
kendisine açılmıştır. Atatürk konuşmalarında, sırası gel- 2.5 Ulusal Egemenlik
dikçe, hem zaferin hem de devrimlerin ulusal birlikle gerçekleştiğini belirtmiştir. O, hiçbir zaman vatanı milletten Ulusal egemenlik; devleti kurup yöneten en üstün güç
ayrı düşünmemiştir.
olan egemenliğin kişilere veya belli zümrelere değil, doğMademki millet aynı ideale bağlı insanların oluşturduğu rudan doğruya millete ait olmasıdır.
bir birliktir, o halde insanların üzerinde yaşadığı vatan Atatürk, TBMM'nin toplanmaya başladığı ilk günden
parçası da bir bütündür, kutsaldır. Bölünemez, parçala- başlayarak sırası geldikçe bütün gücün millette olduğunamaz. Bunun aksini düşünmek ya da düşündürmek Ata- nu belirtmiştir. Ona göre, Millet her türlü isteğini yerine
türk İlkeler'ini ve bu ilkelerden Devrimcilik ve Laiklik getirme gücüne sahiptir. Millet girişimlerinin önüne geçeilkelerini benimsememek bunlara karşı gelmek anlamı- bilecek hiçbir kuvvet yoktur.
na gelir. Ve eğer Atatürk İlkeleri inkar edilirse Türkiye
Cumhuriyet'inin ve Laik Türk milletinin varlığı sona ermiş olur.
2.2
Ulusal birlik
3 Ayrıca bakınız
2.3
Çağdaşlık
Çağdaşlık, siyasal bilimler açısından sanayileşmeye eşlik
eden siyasal ve toplumsal değişiklikler olarak tanımlanır.
Atatürk, uygarlığı bir milletin devlet hayatında, fikir hayatında ve ekonomik hayatta gösterdiği ilerlemenin bileşkesi olarak tanımlamaktadır. Atatürk önderliğinde başlatılan Türk çağdaşlaşması, herhangi bir dış baskıdan kaynaklanmamaktadır. Atatürkçü çağdaşlaşmanın temelinde
devlet olarak tam bağımsızlık, millet olarak egemenlik,
birey olarak hak ve hürriyetler söz konusudur. Çağdaşlaşma ilkesi de Ulusal Egemenlik ve Halkçılık anlayışının
zorunlu bir sonucudur.
2.4
Akılcılık
Atatürk,'' Ben manevi miras olarak hiçbir ayet, hiçbir doğma ve hiçbir kalıplaşmış kurala bırakmıyorum. Benim
manevi mirasım bilim ve akıldır''. sözüyle bilime ve akla
verdiği önemi açıkça ortaya koymaktadır.
Cumhuriyetin ilk yıllarında Türkiye'de bilimin gelişmesi hususunda, yüksek okulları da içine alan 2252 sayılı yasanın 31 Mayıs 1933’de kabul edilmesi önemli bir
• Atatürkçülük
• Altı ok
4 Notlar
[1] http://uyg.tsk.tr/ataturk/ata_makaleler/Atat%C3%
BCrk%20ve%20Milliyet%C3%A7ilik%20%20Prof.
%20Dr.%20Turhan%20Feyzio%C4%9Flu.pdf
[2] Paul Dumont (1999). Kemalist İdeolojinin Kökenleri. Jacob M. Landau (Yay. Haz.) (1999). Atatürk ve Türkiye'nin Modernleşmesi, İstanbul: Sarmal, ISBN 975-830418-6 (s. 49-72) içinde. s.53.
[3] Zafer Toprak (1977). Meşrutiyette Solidarist Düşünce:
Halkçılık. Toplum ve Bilim, 1, s. 92.
[4] Paul Dumont (1999). Kemalist İdeolojinin Kökenleri.
Jacob M. Landau (Yay. Haz.) (1999). Atatürk ve Türkiye'nin Modernleşmesi, İstanbul: Sarmal, ISBN 975-830418-6 (s. 49-72) içinde. s.60.
[5] Kaynak,Büyük LAROUSSE Ansiklopedisi Cilt 10
[6] http://www.atam.gov.tr/index.php?Page=DergiIcerik&
IcerikNo=648
5
5
Kaynakça
• Kemalizm, Laiklik ve Demokrasi, Ahmet Taner
Kışlalı, İmge Kitabevi
6
6 METİN VE GÖRÜNTÜ KAYNAKLARI, YAZARLAR VE LİSANS
6
Metin ve görüntü kaynakları, yazarlar ve lisans
6.1
Metin
• Atatürk İlkeleri Kaynak: https://tr.wikipedia.org/wiki/Atat%C3%BCrk_%C4%B0lkeleri?oldid=17143454 Katkıda bulunanlar: Alperen,
Robbot, Cemyildiz, Pinar, Wapman, Fagus, Sz-iwbot, Noumenon, Ugur Basak, İncelemeelemani, Denereri, Guzelonlu, Metal Militia, Ugur
Basak Bot, Filanca, Renegade~trwiki, Hasan Sami Bolak, Erdemsenol, BullsEye, Nosferatü, İnfoCan, Euthygenes, Khutuck, Aycan, Dünya
vatandaşı, Ostique, Süleyman Habib, Tarkovsky, Kibele, Mskyrider, Delamorena, Cat, Martianmister, Kutlu Altay, Krkzn, JAnDbot, Vito
Genovese, Cfsenel, Coriolis, Tema, Mutlutopuz, Hedda Gabler (eski), Mach, Mrant, Coolland, Tenar80, Düşünenadam, Tunca Can, Ekindursun, Ceyhuncebioglu, Oksijen, Eldarion, VolkovBot, Biskot, Maderibeyza, 6Rugrats, Elmacenderesi, Vikiki, Noctiluca, LuCKY, Berfu,
Gökhan, Levent, PhilippoBruno, İso demiro, Yusuf kayadüğün, Ravages, Tuuran, Sakhalinio, Hayyamist, Kozanaybar, Chi chi, Tabiatçı,
SieBot, Vikiçizer,
robot, Loveless, PhantomII, AlleborgoBot, Homonihilis, Ozgurozpolat, Emrahertr, Yabancı, Erdigenc, Dsmurat,
Sağlamcı, Tuz, MerTcaN1991, Xianbataar, Bambi'nin annesi, Sabri76, Gökçe Yörük, Rhn, Unlimited, Bruno Giordano, Takabeg, Kemal
K., Melihsen, Manco Capac, Yalhi, Ltimur~trwiki, Alexbot, Berkay0652, Kutluk~trwiki, Ahmet fırat beydilli, Dr.tolga, Sayginer, Cyberdiablo, Böcürt, Myrat, SpBot, Ahzaryamed, Gonullu 1, SilvonenBot, Théoden, Superyetkin, Bekiroflaz, Oğuzhan, Kudelski, Yakamoz51,
Ptbotgourou, Uğur58, Sadrettin, Merube 89, Maniaqq, Hayrullahberrak, Nakay, Reality006, Abdulkadir512, Oğuzhan, ArthurBot, Khutuck Bot, CnkALTDS, İazak, En c, Noone, Dr. Coal, Rapsar, Heterodox, Cekli829, Captain Bradley, İnsanperver, Taysin, Teamen, Ysbf,
Reob, Oashi, Bermanya, Seksen iki yüz kırk beş, Furkan9250, Milesbroke, NKOzi, Alma89, Wedwerson, Kumul, Maviozan, Euphemia,
Viki tr, EmausBot, Tolqadernek, Ozlemsasmaz, Exe13, KumulBot, WikitanvirBot, Hayriyeibrahimiah, Mert1638, AlpFatih, Umut Yazici, Vitruvian, Uğurkent, KevinMc, Ullierlich, MerlIwBot, Ilgaz ER, Westnest, Tacci2023, Erkistreet, MEOGLOBAL, SeyitA, Vkpd11,
VikipediBilgini, ZErGoo, SiLveRLeaD, Ejderim, Bilalokms, Myxomatosis57, Muratero, Yavuz6, Nebra, E4024, Peykbot, Gray Budgie,
Aguzer, Gulo Luscus, Caglarctr, İremio, Dijkstra, İnsanlık1, Mavrikant, Ayrıntılı Bilgi, Shinobi19, Umut4864, Oguzoguz61, Diyapazon,
Okanfan, Monurts87, Boradogan, Méarchlár, Yürüyenkitap, Unknowledge, Sputnik1907, Merhabaviki, Dogukan2015, Alçekalestanı, Keremeskici, Kingbjelica, Kapıyıaç~~trwiki, Selambaris ve Anonim: 1042
6.2
Resimler
• Dosya:547-1-.jpg Kaynak: https://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/1/1f/547-1-.jpg Lisans: Public domain Katkıda bulunanlar:
The “supreme court” of Turkey web site, [1] (Images Atatürk) collection of the Republic of Turkey. Özgün yazarı: Original photographer
unknown.
• Dosya:Commons-emblem-scales-red.svg
Kaynak:
https://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/d/d6/
Commons-emblem-scales-red.svg Lisans: CC BY-SA 3.0 Katkıda bulunanlar: <a href ='//commons.wikimedia.org/wiki/File:
Gnome-emblem-important.svg' class ='image'><img alt ='Gnome-emblem-important.svg' src ='https://upload.wikimedia.org/wikipedia/
commons/thumb/b/b1/Gnome-emblem-important.svg/25px-Gnome-emblem-important.svg.png' width ='25' height ='25' srcset ='https:
//upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/thumb/b/b1/Gnome-emblem-important.svg/38px-Gnome-emblem-important.svg.png 1.5x,
https://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/thumb/b/b1/Gnome-emblem-important.svg/50px-Gnome-emblem-important.svg.png
2x' data-file-width ='48' data-file-height ='48' /></a> + <a href ='//commons.wikimedia.org/wiki/File:Commons-emblem-scales.svg'
class ='image'><img alt ='Commons-emblem-scales.svg' src ='https://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/thumb/c/
c6/Commons-emblem-scales.svg/25px-Commons-emblem-scales.svg.png' width ='25' height ='25' srcset ='https://upload.
wikimedia.org/wikipedia/commons/thumb/c/c6/Commons-emblem-scales.svg/38px-Commons-emblem-scales.svg.png
1.5x,
https://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/thumb/c/c6/Commons-emblem-scales.svg/50px-Commons-emblem-scales.svg.png
2x' data-file-width ='48' data-file-height ='48' /></a> Özgün yazarı: GNOME icon artists, Jorge 2701
• Dosya:MustafaKemalAtaturk_oval.png Kaynak: https://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/f/fe/MustafaKemalAtaturk_oval.
png Lisans: Public domain Katkıda bulunanlar: Fotoğraflarla Atatürk (Images Atatürk) collection [1] of the Republic of Turkey Ministry of
National Education (MEB) [2], distributed online and on CD-ROM. Özgün yazarı: Cemal Işıksel (1905-1989)
• Dosya:Nuvola_search_person.png Kaynak: https://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/c/cb/Nuvola_search_person.png Lisans:
LGPL Katkıda bulunanlar: Own modification of work from Commons, based on Image:Nuvola apps personal.png and Image:Nuvola apps
xmag.png Özgün yazarı: Wind
• Dosya:Question_book-4.svg Kaynak: https://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/6/64/Question_book-4.svg Lisans: CC-BYSA-3.0 Katkıda bulunanlar: Created from scratch in Adobe Illustrator. Originally based on Image:Question book.png created by User:
Equazcion. Özgün yazarı: Tkgd2007
• Dosya:Wiki_letter_w.svg Kaynak: https://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/6/6c/Wiki_letter_w.svg Lisans: CC BY-SA 3.0
Katkıda bulunanlar: Yükleyenin kendi çalışması; Wikimedia Foundation Özgün yazarı: SVG Jarkko Piiroinen; rights, design and origin
Wikimedia Foundation
• Dosya:Wikiquote-logo.svg Kaynak: https://upload.wikimedia.org/wikipedia/commons/f/fa/Wikiquote-logo.svg Lisans: Public domain
Katkıda bulunanlar: ? Özgün yazarı: ?
6.3
İçerik lisans
• Creative Commons Attribution-Share Alike 3.0
Download