Dairesi Karar Yılı Karar No Esas Yılı Esas No Karar Tarihi DÖRDÜNCÜ DAİRE 1999 3456 1998 4072 12/10/1999 KARAR METNİ ORTAKLARIN ŞİRKET İŞLERİNİN YÜRÜTÜLMESİ AMACIYLA HER ZAMAN ŞİRKETTEN BORÇ ALIP, BORÇ VERMELERİ MÜMKÜN OLUP, BU ŞEKİLDE SÜREKLİ İŞLEYİN BİR HESABIN BULUNMASI HALİNDE ÖRTÜLÜ KAZANÇ DAĞITIMINDAN SÖZEDİLEMEYECEĞİ HK.< 1996 yılı işlemlerinin örtülü kazanç dağıtımı yönünde incelenmesi sonucu düzenlenen rapora dayanılarak davacı şirket adına re'sen kurumlar vergisi ve geçici vergi salınmış, fon payı hesaplanmış, ağır kusur cezası kesilmiştir. ... Vergi Mahkemesi'nin ... günlü ve ... sayılı kararıyla; olayda yapılan inceleme sonucunda davacı şirketin ihtilaflı dönemde ortaklarına yüksek miktarlarda ve uzun süreler için ödünç para verdiği açık olup aksi yöndeki davacı iddialarının yerinde görülmediği, ancak geçici vergi bir tür peşin vergi niteliği taşıdığından cari yıl vergisinden mahsubu gerekli olup, bu dönem geçtikten sonra mahsup imkanı kalmamış bulunduğundan 1997 yılı geçici vergisinin davacı şirketten istenemeyeceği, diğer yönden ikmalen ve re'sen yapılan tarhiyatlarda fon payı hesaplanamayacağı gerekçesiyle, vergi aslı ve ağır kusur cezasına yönelik davanın reddine, geçici vergi ve fon payı ile cezalarının kaldırılmasına karar verilmiştir. Vergi Dairesi Başkanlığı, yapılan tarhiyatın tamamıyla yerinde olduğunu, davacı şirket tarhiyatın yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek kararın bozulması istenilmektedir. Vergi Dairesi Müdürlüğünce temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, kararı kusurlandıracak nitelikte görülmemiştir. 5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu'nun 2362 sayılı Kanun'la değiştirilen 17 nci maddesinin 1.fıkrasında, şirketin, kendi ortaklarının ilgili bulunduğu gerçek ve tüzel kişiler, idaresi, murakabesi veya sermayesi bakımından vasıtalı vasıtasız olarak bağlı bulunduğu veya nüfuzu altında bulundurduğu gerçek ve tüzel kişiler ile olan münasebetlerinde emsaline göre göze çarpacak derecede yüksek veya düşük fiyat veya bedeller üzerinden yahut bedelsiz olarak alım, satım, imalat, inşaat muamelelerinde ve hizmet ilişkilerinde bulunmasının, 3 üncü fıkrasında ise, şirketin 1 inci fıkrada yazılı kimselere olan münasebetlerinde emsaline göre göze çarpacak derecede yüksek veya düşük faiz ve komisyonlarla ödünç para alıp vermesi halinde kazancın tamamen veya kısmen örtülü olarak dağıtılmış sayılacağı belirtilmiştir. Ortakların şirket işlerinin yürütülmesi amacıyla her zaman şirketten borç almaları veya şirkete borç vermeleri mümkün olup ortakla şirket arasında bu şekilde sürekli işleyen bir hesabın bulunması ve bu alacak borç ilişkisinde her iki tarafa da faiz yürütülmemesi hali ekonomik gereklere uygun olup yukarıda anılan 17 nci madde hükmüne göre örtülü kazanç dağıtımı olarak nitelendirilemez. Ancak, dosyanın incelenmesinden bu şekilde işleyen bir hesap bulunduğu görülmekle beraber şirketten alınan daha büyük miktardaki borç paraların iktisadi ve teknik icaplara uygun olmayacak şekilde çok uzun bir süre ortaklar elinde kaldığı görülmektedir. Öte yandan şirketin, bağlı olan ortağına olan borçları için % 160,5 faiz uygulayıp gider yazdığıda tesbit edilmiştir. Bu durumda, incelenebilecek husus "hisse senedi alımı için avans" olarak verildiği iddia edilen bu meblağlarla gerçekten şirket adına hisse senedi alınıp alınmadığı ve bu alımlar için verilen avansların ortak üzerinde makul bir süre kalıp kalmadığının araştırılması olmalıdır. Bu nedenle ortak üzerinde görülen tutarın hangi işlemler için kullanıldığının tespiti amacıyla bu tutarın şirket adına .... Sanayi ve Ticaret A.Ş.'nin hisse senetleri alımı için yapılan avans ödemeleri toplamından oluştuğu yolundaki davacı şirket iddialarının, davacı şirketin hisse senedi alımına ilişkin pay defteri incelenmek suretiyle araştırılarak sonucuna göre yeniden bir karar verilmesi gerekmektedir. Açaklanan nedenle, davacı temyiz isteminin kabulüyle ... Vergi Mahkemesi'nin ... günlü ve ... sayılı kararının, yukarıda belirtilen hususlar araştırılarak yeniden bir karar verilmek üzere bozulmasına karar verildi. (YK/ES) (DAN-DER; SAYI:103)