M. Meclisi B : 21 Adalet partili milletvekilleri de eğer işçiyi ve' işvereni huzursuz eden bu kanunların biran evvel Meclisten geçmesini arzu ediyorlarsa, lütfen teklifimiz lehinde oy kallansınlar va bu konu da biran önce neticeye bağlansın. Saygılar sunarım efendim. BURHANETTİN ASÜTAY (izmir) — Tak­ rir sahibi olarak khnide söz istiyorum. BAŞKAN — Buyurunuz efendim. BURHANETTİN ASUTAY (izmir) — Sa­ yın Başkan,, sayın milletvekilleri; 1963 sene­ sinde işçi ve işveren münasebetlerini dengeli bir hale getiren 274 ve 275 sayılı kanunlar Türk iş hayatına ışık getirdi, çalışanlar ile çalıştı­ ranlar arasındaki münasebeti tanzim etti, sosyal adaleti iş hayatında tesis etti. Ama, tatbikatta bir çok aksaklıklarının olduğu da tesbit edil­ di. Hükümet erkânı bakanlar, milletvekilleri, işverenler, işçi sendikaları,, işveren sendikala­ rı, esnaf dernekleri, gazeteciler, yazarlar her gün şikâyetlerini üstüste ilgili mercilere ile­ tirler. Boykot var deriz, işgal var deriz, po­ lisle işçi karşı karşıya gelir, jandarma ile işçi karşı karşıya gelir, işverenle işçi karşı kar­ şıya gelir, Hükümetle işçi kargı karaya ge-< lir. Bunların tümünü düzeltebilecek bir ka­ nun teklifi getirdik. Sayın milletvekilleri; yıllardan beri iş ha­ yatında emek sarf eden Çalışma Komisyonu Başkanı arkadaşımız Enver Turgut; «Hükümet bir kanun tasarısı getirecektir, onu bekliye-N lim» diyorlar. Anayasa bize bir hak vermedi mi; milletvekillerinin bir kanun teklifi ver­ me hakkı yokmu? Biz bir kanun teklifi ge­ tirdik. SABRi KESKİN (Kastamonu) — Normal komisyonlardan geçer. BURHANETTİN ASUTAY (Devamla) — Normal komisyonlardan geçer. Ama geçexı de­ fada olüuğu gibi üç senede geçemez, SABRî KESKİN (Kastamonu) — Komisyon çalışmalarr a devanı ederseniz geçer. BURHANETTİN ASUTAY (Devamla) — Komisyonlar toplanmaz. Sayın milletvekilleri, üç komisyonun sarf edeceği (zamanı düşünelim. Bu üç komisyonun birbirine zıt fikirleri olabilir. Çalışma Komisi yonunun kararma diğer komisyonlar uymaz. Biz üç komisyonun değerli üyelerinin bir ara­ — 16 5 . 1 . 1970 O :1 ya gelmesi suretiyle bu teklifin bir sonuca bağlanmasını istiyoruz. Tatilden dört gün evvel sayın bir milletvakili arkadaşımın - ismini biraz sonra öğreneceğim, tabiî isimlerimizi za­ manla öğreneceğiz - isteği ile 5 tane Geçici Ko­ misyon teykil ettiniz. Neden onlar da normal prosedürden geçsin diye müdahalede bulunmadı^z? Onlar sizden geldi, bu bizden geldi diye olmuyor. Böyle şey olmaz. Hükümet kanun tasarısını hazırlar, komisyona gelir, o güne ka­ dar kanunun maddeleri üzerinde yapılmış olan göı üşmelerle Hükümet tasarısı birleştirilir. NHekim. bugün sabahleyin Çalışma Komisyo­ nunda 274 sayılı Kanunun ikinci maddesinin değiştirilmesine dair bir teklif vardı. Sayın Çalışma Bakanının talebi üzerine Hükümetin bu konudaki kesin görüşünü bildirebilmesi için bir aylık mehil verdik. Bu kadar samimiyetle bir mesele ele alınmış iken,, müşterek bir mü­ zakere ile bir yarayı tamir etmek için gayret sarf ederken bu gayretimizi küçük görmek değerli Adalet partili milletvekili arkadaşlarmııza yeterli olanağı vermez. Ben inanıyo­ rum ki, Geçici Komisyonun teşkili için, işçiyi tanıyan, işvereni tanıyan, Hükümetin şikâ­ yetini kökünden, gören, boykotları, grevleri, işçi ile polisi karşılaştıran hâdiselerin acısı­ nı çeken arkadaşlarım oyları ile bu komisyo­ nun kurulmasına evet diyeceklerdir. En derin saygılar. BAŞKAN — Takririn aleyhinde Sayın Er­ dem, buyurunuz efendim. ALİ NAİLİ ERDEM (İzmir) — Sayın Baş,,kan,, değerli arkadaşlarım; Önerge gerçekte bir Geçici Komisyon teşki­ line mütedairdir. Basit anlamı ile sadece bir Geçici Komisyon teşekkül ettirilmesi isten­ mektedir. Ancak, meseleyi, muhtevi olduğu mâna içerisinde değerlendirdiğimiz zaman, ko­ nuşmada bulunan takrir sahiplerinin de ifade ettikleri gibi, çalışanlarla çalıştıranların iş ha­ yatlarını dszenliyen ve böylece bizim iş haya­ tımızı bir reform anlayışı içinde düzenliyen bir kanuna aittir. 1963 senesinde yürürlüğe girmiş, o tarih­ ten bu yana gerek çalıştıranlar nezdinde, ge­ rek işçiler nezdinde, birinci maddesi ile baş­ layıp ikinci maddesinde düğümlenen, yedinci maddesinde yepyeni bir mânâ kazanan, 19 nen