[EP-273] ORGANİZE PNÖMONİNİN EŞLİK ETTİĞİ LENFOSİTİK İNTERSTİTİEL PNÖMONİ Bilal Şengül, Ümit Tutar, Mehmet Ali Yılmaz Samsun Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Hastanesi, Samsun AMAÇ: Lenfositik interstitiel pnömoni (LİP), interstitiel akciğer hastalıklarının idiopatik interstitiel pnömoniler alt grubunda yer alan, daha çok kadınlarda 40-50 yaşlar arasında görülen, nadir de olsa maligniteye dönüşebilen, tedaviye yanıtı değişken olan bir hastalıktır. Bizde lenfositik interstitiel pnömoni tanısı alan ve steroid tedavisine olumlu yanıt veren bir olguyu sunmak istedik. OLGU: Öksürük, nefes darlığı şikayetleri ile müracaat eden erkek hastanın posteroanterior akciğer grafisinde bilateral alt zonlarda infiltrasyonları mevcuttu. Hasta ileri tetkik ve tedavi maksadıyla hastanemize yatırıldı. Hasta daha öncesinden nonspesifik antibiyotik tedavisi almış ancak kliniğinde ve akciğer radyografisinde düzelme olmamıştı. Sigara kullanmıyordu ve çiftçilik ile geçimini sağlıyordu. Çalışılan hemogramında beyaz küre hemoglobin normal sınırlarda idi. Nötrofil, eozinofil ve monosit yüzdeleri normal idi. Lenfosit değeri % 19 ile normalden düşük (referans değer %2550), trombosit değeri hafif yüksek (435.000) idi. Sodyum değeri sınırda düşük (134 mmol/L) diğer biyokimyasal parametreler normal sınırlarda idi. Sedimentasyonu 32 mm/92 mm/yarımsaat/bir saat idi. Solunum fonksiyon testi: FEV1: % 65, FVC: % 52, FEV1/FVC: % 123 idi. Arter kan gazları: pH: 7.41, oksijen satürasyonu % 86, parsiyel oksijen basıncı 55 mmHg, parsiyel karbondioksit basıncı 45 mmHg idi. Balgamda ARB menfi idi. Hastanın çekilen Toraks BTʼsinde bilateral alt lobları tutan yer yer interlobüler septal kalınlaşmalar ve buzlu cam görünümü ile hava bronkogramları oluşturmuş pnömonik infiltrasyon gözlendi. Hastaya bronkoskopi yapıldı. Sağ alt lob latero ve posterobazal segmentlerden endobronşiyal biyopsi (EBB) ve alt lob içinden bronş lavaj (EBL) yapıldı. EBLʼden çalışılan hemogramda lenfosit hakimiyeti vardı (eozinofil % 3, basofil % 12, nötrofil % 24, lenfosit % 56) idi. Bronkoskopik biyopsiden tanımlayıcı sonuç alınamayınca cerrahi olarak parankim biyopsisi (video-assisted thoracoscopic surgery) yapılmasına karar verildi. Operasyon sonrası biyopsi materyalinin incelenmesi sonucu “organize pnömoninin eşlik ettiği lenfositik interstitiel pnömoni” tanısı alan hastaya steroid tedavisi başlandı. SONUÇ: Hastanın tedavisinin yedinci haftasında çekilen toraks BTʼsinde akciğerdeki hemen hemen tüm infiltrasyonun kaybolduğu gözlendi. Hastanın tedavisi bir yıla tamamlandı. Hastanın düzenli kontrolleri yapılmakta olup nüks görülmedi. 299 Figür 1: Başlangıçta Posteroanterior Akciğer Grafisi- Bilateral orta ve alt zonlarda retikülonodüler tutulum izleniyor. Figür 2: Başlangıçta Toraks BTʼsinin Tutulum Görülen Bir Kesiti- Buzlu cam görünümü ve interlobuler kalınlaşmalar ve alveolar dolum gösteren pnömonik infiltrasyon izleniyor. 300 Figür 3: Tedavinin Yedinci Haftasında Toraks BT- Parenkim tama yakın düzelmiş izleniyor.