M. Meclisi B : 74 1 evvelki maddeler üzerinde sayın İşçi Partisi sözcülerinin bendeniz için söylemiş oldukları şöz şu olmuştur : Hep buraya çıkıp kanunun biran evvel çıkmasını ve bunun için de aynı sözleri sarf ettiğimi ifade etmişlerdir. Şimdi ben kendilerinden samimiyet beklemekteyim. Eğer kendileri samimî ise 110 maddelik tş Ka­ nunu üzerinde 150 küsur değişiklik önergesi vermezlerdi. Şu halde kendileri önce samimî değildir. Şimdi, 13 ncü madde, tarafların yani ge­ rek işçiyi ve gerekse işverenin bir mütalâa edil­ mesini yani bir taraf olarak mütalâa edilmesi için yeknesaklığı temin .bakımından bir hüküm getirmiştir. Diyorlar ki; işveren istediği işçi­ nin işine kolaylıkla son verebilir ve bir ihbar tazminatı da vermiyebilir. Halbuki bu madde işverene ne kadar fayda temin etmişse işçiye de aynı şekilde fayda temin etmiştir. Farz ede' Um ki, bir işçi işinden ayrılmak istese, yani istifa etmek istese ve söyledikleri gibi bu (ç) fıkrası 10 hafta, yani 10 katı üzerinde tazmi­ nat hakkı o işçiyo . teşmil edilse, o zaman işçi lehine olur mu? Binaenaleyh, burada bu mad­ de ile işveren ne kadar bağlı ise işçi de aynı şekilde bağlıdır. Tazminat müessesesi ikisi için de eşit haklar getirmiştir. Maddenin le­ hinde oy vermenizi istirham ederdim. Saygıla­ rımla. BAŞKAN — Madde aleyhinde Sayın Reşit Ülker, buyurun. REŞİT ÜLKER (İstanbul) — Muhterem ar­ kadaşlarım, teknik itibariyle madde aleyhinde diye ifade ediliyor. Gerçekte ben maddede bir düzeltme yapılmasını istediğim için, esas itiba­ riyle maddenin aleyhinde değilim, ama bir nok­ tanın aleyhinde olduğum için usul bakımından aleyhincleyim gibi oluyor. Şimdi muhterem arkadaşlarım, bu madde es­ ki kanunun 13 ncü maddesinin karşılığıdır. Ora­ daki esaslar bölünmüş bir kısmı kıdem teminat haline getirilmiş, bir kısmı buradadır. Şimdi, «İşveren, işçinin ihbar önellerine ait ücretini-pe­ şin vermek suretiyle hizmet akdini feshedebilir.» Bu iyi bir niyetle konmuş. Yani, Komisyon düşünüyorum ki ödesinler bedeli, sekiz haftalık ise, kaç haftalık ise bunun kargılığını ödesin, kessin. Fakat bu iyilik düşüncesinden fenalık çıka­ bilir. Şu fenalık çıkabilir; hizmet akdinin çö- 16 . Ş . 1967 O : 1 zümlenmesidir bu, yani bozulması. Ne zaman bozulacaktır, hizmet akdi? Meselâ, «İşi üç yıl­ dan fazla sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlıyarak sekiz hafta son­ ra.» diyor. Şimdi, «İşveren, işçinin ihbar önel­ lerine ait ücretini peşin vermek suretiyle hizmet akdini feshedebilir.» dendiği zaman, parayı öde­ diği, anda feshedilmiş anlamı çıkar. O zaman bu maddeye göre büyük suiistimaller olur. Zaten pratikte büyük suiistimaller oluyor. İşveren ba­ kıyor ki; üç senelik hakkı, almış, üç yıldan fazla sürmüş, yaklaştı mı - müddet de az - derhal, ödüyorum paranı, feshettim, dedi mi onun bu öneldeki hakkını kısıt!lyabilir. Yani tatbikatta kısıtlıyabilir. Şimdi bundan dolayı, eski metin­ de de mevcut değildir bu. Bu ileride kaza or­ ganlarında tefsir edilecektir. Böyle söylenecek­ tir, öyle söylenecektir. Bunun zaten tatbikatı böyledir. Yani bugün bu fıkrayı koyra asanız' bile, «İşveren, işçinin ihbar önellerine ait ücrer tini peşin vermek suretiyle hizmet akdini feshe­ debilir» demeseniz bile daima bunu yapar ve yapılmaktadır -pratikte, istemiyorsa işçiyi fabri­ kasına devamda, ihtilâf çıktıktan sonra, parası­ nı vermekte fakat sekiz hafta sonra, muayyen müddet sonra fesih hüküm ifade etmektedir. Onun için buradan çıkarılmasında büyük fay­ da olduğu kanaatindeyim. Literatürde de bu düşüncede olan profesörler "mevcuttur. Bu bir nokta. Bir diğer nokta, yani böylece Saym İşçi Par­ tisi Sözcüsünün söylediklerinin tersi oluyor. Ben burada işçinin haklarını zarara sokan bir teklif-. te bulunmamış oluyorum. Tam tersine, işçi hak­ larını koruyacak, teminat altına alacak bir çı? kartma yapıyorum. Bu çıkarmak suretiyle iş­ çinin hakları daha fazla teminat altına alınmış olacaktır. Şimdi burada, 3 kat diye olan, işçinin sendikaya üye olması şikâyete başvurması gibi sebeplerle çıkarılması halinde 3 kat var, Bunu 10 kata iblâğ edelim. Bütün bunları yaparken bir ölçü olarak. Yani, bu işleri yaparken bir taraftan işçiyi düşüneceğiz Anayasamız gereğin­ ce, bir taraftan işvereni düşüneceğiz. Yani hiç­ birisinin hakkını diğerine yodirmiyeeeğiz. Şimdi bu bir nevi teminat müessesesi ve para ile ölçülüyor. Niçin 3, niçin 10, ni­ çin 50 değil? Bunlar öleümlenmiş getiril­ miş esaslar? Bu esasları tek yönde kul-