MG Konseyi B : 105 20 . 5 . 1982 O : 3 Madde üzerinde söz

advertisement
M. G. Konseyi
B : 105
Madde üzerinde söz almak isteyen var mı efen­
dim?... Yoktur.
5 inci maddeyi oylarınıza sunuyorum : Kabul
edenler... Etmeyenler... Kabul edilmiştir.
6 ncı maddeyi okuyunuz :
Hukukî İşlemlerde Şekil:
MADDE 6. — Hukukî işlemler, yapıldıkları yer
hukukunun veya o hukukî işlemin esası hakkında yet­
kili olan hukukun öngördüğü şekle uygun olarak ya­
pılabilir.
BAŞKAN — Sayın Profesör, bu konu hakkında
kısa bir açıklama yapar mısınız?.
HİCRİ FİŞEK (Adalet Komisyonu Sözcüsü) —
Efendim hukukî işlemlerin iki temeli var diyoruz;
bunlardan birisi özüne ilişkin kurallar; öbürü, huku­
kî işlemin tezahür edişini sağlayan şekle ilişkin ku­
rallar. Mesela, evlilik dışı doğmuş bir çocuğun ta­
nınması söz konusu olduğu vakit, burada şekle ait
birtakım kurallarımız var; Türk Medenî Kanununda
bu ya resmî senetle yapılır yahut vasiyet yoluyla ya­
pılır; ama bir de bunun özü var; bu çocuğun, zina
mahsulü ise, tanınmayacağı hükme bağlanmış. Bu,
esasa ilişkin bir konu oluyor.
Getirdiğimiz maddede, sadece şekle ilişkin olan
kısmının, o hukukî işlemin yapıldığı ülkede geçerli
hukuk kurallarına göre olacağını kabul ediyoruz. Bi­
naenaleyh, bu hüküm neticesinde, başka bir örnek
vermek gerekirse, bir Türk vatandaşı, dinî şekilde
evlenmeyi kabul etmiş olan bir ülkede, dinî esaslara
göre evlenebilir ve bu evlilik geçerli olur. Esasa iliş­
kin meselelerde bu kural yürümüyor, sadece mera­
sim yapılıyor.
Maddenin ikinci kısmında getirdiği; «yahut da»
diyor, «esas hakkında yetkili kanunun şekline uygun
ise...»
Yine deminki misalime dönersem, tanıma hakkın­
da yapılacak bir işlemde, mahallî kanun, işlemin ya­
pılacağı kanun resmî senedi kabul ettiği halde; esa­
sa ilişkin kanun sadece yazılı şekli kabul etmişse
ve buna uygun olarak yapılırsa, işlem gene geçerli
olacak. Yani, burada bir seçenek imkânı var ilgili
kişi için : Ya bulunduğu yer hukukuna uygun olarak
yapmak mecburiyetinde yahut da meselenin özüne
ilişkin hukukun kabul ettiği şekil şartlarına uymak
mecburiyetinde. Böylelikle, işlemin her halde geçerli­
liği sağlanmış oluyor.
BAŞKAN — Teşekkür ederim.
6 ncı madde üzerinde söz almak isteyen var mı?..
Yoktur.
20 . 5 . 1982
O : 3
Maddeyi oylarınıza sunuyorum : Kabul edenler...
Etmeyenler... Kabul edilmiştir.
7 nci maddeyi okuyunuz :
Zamanaşımı :
MADDE 7. — Zamanaşımı, hukukî işlem ve iliş­
kinin esasına uygulanan hukuka tabidir.
BAŞKAN — 7 nci madde üzerinde söz almak is­
teyen var mı?...
Buyursunlar efendim.
ESAT ŞENER (Adalet Komisyonu Sözcüsü) —
Efendim, zamanaşımı, belli bir zamanın geçmesiyle
bir davanın özünün değil, dava açma hakkının orta­
dan kalkması demektir; özü duruyor; karşı taraf iti­
raz etmezse, yine davaya devam edilir. «İlk itiraz»
diyoruz buna; ilk itiraz ileri sürülmediği takdirde,
o davaya devam edilir; ama karşı taraf, «zaman geç­
miştir, bu davayı açamaz» dediği zaman kanunda
gösterilen zaman da geçmişse, o dava görülmez.
Şimdi işte bu metinle, her davada o davanın esa­
sına ilişkin hukuktaki hükümler uygulanacaktır. Söz
geliımi, İslam Hukukunda vasiyet var; fakat vasiyet
sebebiyle bir zamanaşımı söz konusu değil; ama bi­
zim hukukumuzda, vasiyetlerin iptali için bir ve beş
yıllık zamanaşımı öngörülmüştür; yani öğrendiği gün­
den itibaren bir sene içinde, «bu vasiyet geçerli de­
ğildir» diye bir dava açılmazsa, bu vasiyet geçerlik
kazanıyor. Bunu, ahlaka aykırılık vesair hallerde otuz
yıla kadar giden çeşitleri de vardır; ama ben fazla
ayrıntıya girmek istemiyorum. İşte herhangi bir iş­
lemde bir İslam Hukukunun uygulaması söz konusu
olur ise, o hukuk, zamanaşımı kabul etmediği için,
vasiyetnamede zamanaşımından dolayı dava reddedil­
meyecektir; ama bir Türk hukukunun uygulaması söz
konusu olur ya da İsviçre, Almanya, Fransa gibi za­
manaşımını kabul edlen bir ülkenin hukuku uygulan­
mak gerekirse, o takdirde onun öngördüğü zamanaşı­
mı süresi ve zamanaşımı burada uygulanacaktır.
BAŞKAN — İslam Hukukunu uygulayan biir ül­
keye mensup bir kişi Türkiye'de dava açtığı zaman ne
olacak?...
ESAT ŞENER (Adalet Komisyonu Sözcüsü) —
Esası hakkında oranın hukukunu uygulayacağız, şek­
li hakkında kendi kanunumuzu uygulayacağız.
BAŞKAN — Yani, onlar için zamanaşımı olma­
yacak?...
ESAT ŞENER (Adalet Komisyonu Sözcüsü) —
Onlar için olmayacaktır.
BAŞKAN — Çünkü, onlar onu tatbik ediyorlar;
ama bizim bir vatandaşımız orada olursa, dava açar­
sa, bizim kanunlarımız uygulanacak, d'eğul mi?...
— 11 —
Download