O, -öanatosu 12 . 4 . 1973 B : 54 bu yöne çektikleri gibi değil bildiğiniz gibi. Ata­ türk lâiklikle, daha çok vicdanî özgürlük ve fi­ kir özgürlüğünü getirmiştir. Biz kalkıyoruz lâ­ iklik konusunda bu yönde bir yazı yazıldığı za­ man, «Bak işte lâiklikten bahsetti, lâiklik din­ sizlik»... Bu çıkıyor ortaya. Yani öyle şeyler çı­ kıyor ki, bunları ayırmak, yazı yazacak veya fik­ rini söyleyecek insanların söyleşinden şunu ve­ ya bunu çıkarmak ve ayırmak o kadar zor ki. Bu bakımdan Atatürk'ü biz bunların hepsi­ nin üzerinde tutarak, yazıyı yazan şu veya bu partinin üyesi de olabilir, şu veya bu partide ça­ lışmış hizmet etmiş de olabilir, şu veya bu par­ tinin fikrini de taşıyabilir; ama yine yazı da yazabilir ve burada üye de olabilir. Benim anla­ dığım kadarıylc bu. Çünkü biz Atatürk"ü politi­ kanın üzerinde tutuyoruz. Atatürk'ün fikrini, kültürünü, görüşünü; Atatürk'ün kişiliğini ve prensiplerini politikanın üzerinde tutuyoruz. Po­ litikanın üzerinde tuttuğumuza ve buraya seçi­ len insanların da bu güçte insan olduğuna inan­ dığımıza göre, bunları biraz serbest bırakıp bun­ ların fikrinden. Atatürk'ün çeşitli fikir yönün­ deki görüşlerini de ortava koymalarından fayda­ lanmak esas olur kanaatindeyim. Ben önerge yönünde oyumu kullanacağım ve bu önergenin faydalı olduğunu inanıyorum. Teşekkür ederim. J ı j i j | j j ! İ ! I s O : 1 kanun koyuyoruz, yeni bir madde sevketmeye lüzum yok. Ona atıf yapmak doğrudur. Personel Kanununda kamu hizmeti görenlerin siyasetle iştigallerini meneden hükümler başka esaslara göre tanzim olunmuştur. Bunun, gibi karışık ve şüpheleri davet eden bir hüküm değildir. O ba­ kımdan bir değiştirge önergesi takdim edeceğim. Bu bir akademidir, kanunla kuruluyor. Madem bir kamu hizmetidir, bu kamu hizmetinde de diger kamu hizmetlerinde siyaseti meneden hüküm­ lerin uygulanması lâzım gelir. Doğru olan bu­ dur. Yeni ihtilâflara, yeni çekişmelere de böy­ lece meydan verilmemiş olur. Atatürk'ten bahsedilince, Atatürk konusu açı­ lınca her insan, her Türk elbette ilgi duymak, bu yeni kurulan müesseseye katkıda bulunmak ister. Deminden beri bâzı münakaşalar yapıldı. Arkadaşlar, Atatürk Türkiye'de herkesin malıdır. Bu doğrudur; ama Atatürk'ün malı olmayan fikirler ve gruplar da var. Atatürkçü ola­ bilmek için iki temel fikirde birleşmek şarttır : Atatürk antimarksisttir. Atatürk sınıf kavgasını reddeder. Binaenaleyh, marksizme meyleden, sınıf kav­ gacını öngörenler Atatürkçü sayılamazlar. Bu | t-mel ilkeyi Atatürkçülüğün diğer prensipleri i'e birlikte ruhuna sindirenler ve inananlar Ata­ türkçüdür. Başkaları Atatürkçülüğü dejenere BAŞKAN — Sayın Hazer, buyurun. etmek için Atatürkçülüğü bir paravan olarak MEHMET HAZER (Kars) — Saym Baş­ kullanmak isteyenlerdir. O itibarla arkadaşları­ kan, değerli arkadaşlarım; ma hatırlatmak isterim; Türkiye'de bu maksaAltıncı maddenin (b) fıkrasıyle, Atatürk duı dışında olanları ben Atatürkçü saymıyo­ Akademisinin tarafsız bir yönetime kavuşturul­ rum ve onlar Atatürkçü değillerdir. Atatürkçü­ ması öngörülmüştür. Böyle bir tedbire ihtiyaç lüğün temel ilkeleri, temel çizgileri bunlardır. vardı, çünkü Türkiye'de birtakım kurumlar, ku­ Başında böyle olmuştur, sonunda böyle olmuş­ ruluşlar particilikten maalesef zarar görmüştür. tur. bugünkü mücadelenin çizgileri de bunlar­ Bu zararın, kurulmasına başlarken Atatürk Aka­ dır. O itibarla Atatürkçü olanlar antimarksist demisinde yer etmemesi düşünülmüştür, zanne­ olmayacak, sınıf kavgasını öngörmeyeeektir. diyorum ve bu fıkra bunun için sevkolunmuştur. Bunu yapanlar Atatürkçülüğe asla yan asam az­ lar ve izah edemezler. Yerindedir, doğrudur; valnız an1 aşılması güç bir fıkradır. Şu bakımdan anlaşılması güçtür: Tekrar başlangıca dönüyorum. Bir takrir sanki, ömründe siyasî bir partiye giren Akademi takdim ediyorum. Bir kamu kuruluşu kuruyo­ üyesi olamaz. Yazılış tarzı öyledir. Halbuki, ma­ ruz. Bunu kanunla kuruyoruz. Yeni hükümler dem ki bir kamu hizmeti mahiyetinde bir kanun­ vf<zftmeve ihtiyar- yoktur, mevzuatımızdaki mev­ la kurulan bir hizmettir, kamu hizmetinde siya­ cut hükümlere bir atıf yaparak bu hususa da seti meneden hükümler mevzuatımızda vardır, "mtbik etmek hem doğru olur. hem kargaşalık­ bu konuda misaller vardır. Personel Kanunu ka­ ları önler, Çünkü, bu. akademi üyelerinin sınıf­ mu hizmeti kabul edenlerin yasak hallerini tes­ la udun İması; aslî üye, onur üyesi, muhabir üye pit etmiştir. Madem kamu hizmeti tesis eden bir filan gibi ayırımdan da ayrı bir şey bu. 6 neı