ÖN SÖZ Demografik ve epidemiyolojik değişim, toplumun sağlık ve bakım ihtiyaçlarında önemli değişikliklere neden olmaktadır. Özellikle teknolojik gelişme ve sağlık hizmetlerindeki ilerlemelere bağlı olarak yaşam ömrü uzamaktadır. Yaşam süresinin uzamasının yanında doğum hızının düşmesi de yaşlı nüfusun toplam nüfus içerisindeki oranını artırmaktadır. Nüfusun yaşlanması ile birlikte artan kronik hastalıklar, uzun süreli bakım hizmetlerinin planlanması ihtiyacını doğurmuştur. Sağlık ve sosyal hizmetlerin ağırlıkla kamu tarafından karşılandığı birçok Avrupa ülkesi ve bazı gelişmiş ülkelerde, yaşlanmayla ortaya çıkan sağlık ve bakım ihtiyacının karşılanması, sosyal güvenlik sistemi içerisinde sağlık bakımının yanında “uzun süreli bakım” sistemi olarak ele alınmaktadır. Yaşlanma, ülkelerin sosyal sistemlerine ek finansal yükler getirmekte ve sosyal sistemlerin sürdürülebilirliğini tehdit etmektedir. Bu nedenle, özellikle uzun süreli bakımın daha iyi planlanması, kaynak ihtiyacının belirlenmesi ve finansmanının sağlanması gereklidir. Bunun için de farklı kamu programlarının, farklı sektörlerin ve özel girişimlerin koordineli bir şekilde yapılandırıldığı yeni yaklaşımların oluşturulmasına yönelik çalışmalar yoğunlaşmıştır. Uzun süreli bakım politikası ve planlaması yalnızca gelişmiş ülkelerde görülen yaşlanma ve bunun getirdiği ihtiyacı karşılamaya yönelik olarak düşünülmemelidir. TÜİK verilerine göre 2013 itibariyle toplam nüfus içindeki yaşlı nüfus (65 yaş ve üzeri) oranı %7.7’ye ulaşmıştır. Yaşlıların desteklenmesi Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının temel sorumluluk alanlarından biridir. Sağlık Bakanlığı da 2010 yılnda başlattığı evde sağlık hizmetleriyle, bu kesimin ihtiyaç duyacağı sağlık hizmetlerine ulaşılabilirliği desteklemektedir. Yerel yönetimler, sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıfları, sivil toplum kuruluşları, gönüllü iii yardım kuruluşları ve ilgili özel sektör kuruluşları da bu hedef gruba hizmet sunmaktadır. Sunulan hizmetlerin çeşitli kurum ve kuruluşlar tarafından verilmesi bakım ve sağlık hizmetlerinde koordinasyon ihtiyacını doğurmaktadır. Bakım hizmetleri sosyal güvenlik kapsamında yer almadığından, ihtiyacı olan kesim yeterli derecede bakım desteği ve hizmetine ulaşamamakta, bu hizmetler genellikle aileler tarafından karşılanmaktadır. Mevcut durumda ülkemizde yaşlı aile bireyi bakımını, genellikle herhangi bir işte çalışmayan aile bireyleri, özellikle kadınlar üstlenmektedir. Evde bakımı yapan kişiler, ev dışında formal istihdama katılamamaktadır. Bu kişilerin çoğunun ekonomik açıdan düzenli gelirleri ve emeklilik sigortaları olmadığından, mevcut durumda yapılan iş devletin yükünü azaltmaktadır, ancak evde bakımı sağlayan kişilere bu işin ekonomik bir getirisi bulunmamaktadır. Dolayısıyla bu kişilerin sosyal hayata katılımları da sınırlı olmaktadır. Ekonomik ve sosyal kayıpların yanında, bakımdan sorumlu kişinin ruhsal ve bedensel sağlığının da olumsuz etkilenmesi söz konusudur. Bu durum, cinsiyet eşitsizliği, gelir eşitsizliği ve sosyal dışlanma gibi sosyal politikalar açısından önemli olumsuz sonuçlar doğurmaktadır. Ülkemizde son yıllarda yaşlılara yönelik sosyal politikalarla ilgili çalışmalar yoğunluk kazanmıştır. Özellikle yaşlı bakım hizmetlerinin tek bir modelle çözümlenmesi mümkün görünmemektedir. Farklı ülkelerin bu alandaki deneyimlerinin karşılaştırmalı olarak gözden geçirilmesine ihtiyaç duyulmaktadır. Avrupa ülkelerindeki uzun süreli bakım sistemlerinin incelenmesi ve daha iyi planlanması amacıyla, 2008-2012 yılları arasında Avrupa Komisyonu, 7. Çerçeve Programı tarafından finanse edilen Avrupa Uluslarında Bakım İhtiyacının Değerlendirilmesi (Assessing Needs of Care in European Nations –ANCIEN) projesi yapılmıştır. Çalışma kapsamında, 22 Avrupa ülkesinin uzun süreli bakım sistemine ilişkin ülke raporları oluşturulmuştur. Bu çalışmada, ANCIEN projesi kapsamında hazırlanan ülke raporlarından seçilen başarılı ülke örneklerinden Almanya, Belçika, Danimarka ve Hollanda’nın uzun süreli bakım 1 sistemlerinin Türkçe çevirleri yer almaktadır . Sosyal refah politikalarının oluşturulmasında Türkiye özellikle kamu sorumluluğunun ağırılıklı olduğu Avrupa Birliği ülkelerinin uygulamalarını takip etmektedir. Bu yayının temel amacı, Avrupa Birliği 1 ANCIEN Projesinin finansmanı Avrupa Komisyonu Yedinci Çerçeve Programı tarafından karşılanmıştır (FP7 Health-2007-3.2.2, Hibe no. 223483). iv ülkelerinin uzun süreli bakım sistemlerinde uyguladığı farklı organizasyon yapıları, hizmet sunumu ve finansman yöntemleri ile ortaya çıkan deneyimler ışığında, Türkiye’de uzun süreli bakım sisteminin oluşturulması çalışmalarına ışık tutmaktır. Başarılı ülke deneyimlerinin, sosyal güvenlik sistemimizin değişen toplumsal ihtiyaçları karşılayabilecek biçimde yapılandırılmasına, mevcut hizmetlerin etkinleştirilmesine ve sürdürülebilirliğine katkıda bulunacağı düşünülmektedir. “Avrupa Birliği Ülkelerinde Yaşlılara Yönelik Uzun Süreli Bakım Sistemleri ve Uygulamaları” başlıklı bu çalışma Doç. Dr. Zeynep Güldem Ökem ve Doç. Dr. Mustafa Can tarafından hazırlanmıştır. Derleyenler bu çalışmanın hazırlanmasına katkılarından dolayı Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığından Aygül Fazlıoğlu ve Emre Töre’ye teşekkürlerini sunarlar. Aralık 2014 v