T. B. M. M. B : 17 Buyurun Sayın Emirbayer. DURCAN EMİRBAYER (izmir) — Sayın Baş­ kan, değerli milletvekilleri, gündem dışı konuşmam, kuduz hastalığı konusundadır; ancak, dünkü yıkım olayına değinmeden geçemeyeceğim. Sayın Milletveki­ limiz Rezan Şahinkaya'nın... BAŞKAN — Sayın Emirbayer... DURCAN EMİRBAYER (Devamla) — Bir nok­ tayı hatırlatmak istiyorum efendim. BAŞKAN — Sayın Emirbayer, o konuda söz al­ madınız. İSMAİL ŞENGÜN (Denizli) — O konuda baş­ kası konuşacak. DURCAN EMIRBAYER {Devamla) — Bir cüm­ leyle giriyorum Sayın Başkanım. Sayın Milletvekilimiz Rezan Şahinkaya'nın basın­ da çıkan gayri ciddî konuşmalarım esefle karşılyoruz... BAŞKAN — Sız konunuza devam edin. DURCAN EMİRBAYER (Devamla) — Ayrıca, düşmanların dahi yapamayacağı zalim hareketi ya­ pan ve yaptıranları lanetliyor ve haklarında hemen soruşturma açılmasını istiyoruz, (SHP sıralarından al­ kışlar) Değerli milletvekilleri, memleketimizde sıkça rast­ lanan, bilhassa Ege yöremizde korkunç olaylara sah­ ne olan ve izmir'in vaka merkezi haline geldiği ku­ duz olaylarını gündeme getirerek, bilhassa ilgililerin dikkatini çekerek, dolayısıyla, etkin önlemlerin alın­ masını isteyeceğim. Sayın milletvekilleri, kuduz, merkezî sinir sistemi­ nin virütik bir hastalığıdır. Kuduza yakalanmak, ma­ lum olduğu üzere, kuduza yakalanmış bir hayvanın ısırmasıyla olur. Tedavisinde, gün ve saatler önemli­ dir; aksi halde, hata affetmez ve vaka ölümle sonuç­ lanır. Değerli arkadaşlarım, şimdi sizlere şunu belirtmek istiyorum-. Bizim ülkemizde, kedi, köpek gibi hay­ vanların başıboş dolaşmalarına hiç önem verilmez; sanki bu sorun, il sağlık müdürlerinin ve belediyele­ rin sorunları değilmiş gibi davranılır ve önlemleri alın­ maz. Şunu da belirtmek istiyorum: 1980 yılı öncesi belediye başkanıyken, başıboş hayvanların itlafı için İl sağlık müdürlüğünden istiriknin talep ettiğimde, uzun müddet bulunamadığını ve neticede Ankara'da bîr firmanın ithal ettiğini öğrenip, Ankara'ya gele­ rek, İthal eden firmadan, kedi, köpek itlafında kul­ lanılacak zehiri almış ve devamlı, belediye hudutlarım içerisinde mücadele vermiş idim. Ne yazık ki, bu yaz -64 22 . 10 . 1996 O : 1 tatilinde gittiğim ve eskiden başkanlık sorumluluğunu yüklenmiş olduğum belediyemin merdivenlerinde ba­ şıboş köpeklerin çiftleştiğini, ayıp da olsa, burada İtiraf etmek istiyorum. Netice itibarıyla, bu tedbîr, İl sağlık müdürü ile belediye başkanlarının vazifelerinden biridir. Her yerde olduğu gibi, İzmir'i ele alırsak, îzmir'de başı­ boş hayvanlara, İzmir'in en gözde yeri olan Kemeraltı Caddesinde dahi (rahatça rastlayabilirsiniz. Bu meyanda, metropole bağlanan eski belediyelerden Buca, Gûltepe, Şirinyer, Güzel bahçe, Narlıdere, Balçova, Pınarbaşı, Çiğli, Altındağ, Çamdıbİ, Şemikler'de be­ lediyeler kaldırılmış, yerlerine salahiyetsiz şube mü­ dürleri tayin edilmiş; bu müdürler, olayları yalnızca merkez ilçe belediye başkanlığı zabıta amirliğine bil­ dirmekle yetinmektedirler. Maalesef, yerel olmadığı için, tedbirler alınamamakta, halkımız, belediye ile alakalı her konuda üzüntü ve sıkıntı çekmektedir. Sayın milletvekilleri, 1800'lü yıllarda Pastör tara­ fından bulunan, 1903 yılında Negri'nin, 1924'te Manazlion (Manauelıan) ve Viola'nın, yine 1926 yılında Levaditi'nİn, virüs hakkında bilgileri biraz daha geliş­ tirerek, koyun ve tavşanın beyin ve iliğinden elde edi­ len proteinden meydana getirilen bu aşı ile, ülkemizde maalesef bugün aynı sistemlerle kuduz tedavisi yapıl­ maktadır. Yukarıda belirttiğim bu tedavi sisteminin bugün ülkemizde pek fazla geliştirildiğini söyleyeme­ yiz. Ayrıca, sizlere şu izahatı da vermek isterim : Aile­ min anne tarafı, bundan 40-50 yıl öncesine kadar aynı yöntemle, kuzu ve tavşan beyin've iliğinden ip­ tida! şekilde hap yaparak ve dil altındaki bezeyi iğne ile delmek suretiyle kuduz tedavisi yaparlardı. Şimdi ise, aym yöntem, hap yerine iğneyle ve hem de göbek altından, âdeta insana çuvaldız sokulur gibi, büyük iğnelerle yapılmaktadır. Sayın milletvekilleri, bugün bizdeki tedavi şekliy­ le maalesef yüzde 60 nispetinde koruyucu olunabili­ yor. Bu tedavi şeklinde ayrıca bazı yan tesirlere de rastlamamak mümkün değildir. Bu aşıyı alan hastada kuduz mikrobu olmasa dahi, üç binde bir kişi aşıya bağlı olarak (ansefalit) beyin felci olmakta, yani açık­ ça kudurmaktadır. Nitekim, 9 Ekim günü kudurarak ölen 13 yaşındaki akrabasını hastaneye kucağında ge­ tiren yurttaşımız Ahmet Yedikardeş, tedavisi için ya­ pılan bu yerli iğneler sebebiyle kısmi felç olmuş ve hastaneye kaldırılmıştır. Değerli arkadaşlarım, insan sağlığının bu kadar ucuz olduğu bir başka medeni ülke olamaz. Bakınız, aşıyı alan hasta, aşının devamı müddetince suya gir-