TBMM B: 69 24 . 5 . 1988 0 : 1 Sayın milletvekilleri, hızlı nüfus artışı

T. B. M. M.
B : 69
Sayın milletvekilleri, hızlı nüfus artışı­
nın neden olduğu kentleşmeyle, hızlı nü­
fus artışı sonucu artan işgücünün istihdam
edilmesine imkân vermeyen bir ekonomik
'kalkınma, dolayısıyla artan işsizlik, çeVrte
sorunlarının giderek artmasına katkıda
bulunmaktadır. Çevre ve çevre sorunları,
bir yandan nüfus ve nüfus artışıyla, öte
yandan ekonomik kalkınmayla yakından
ilişkilidir. Bu balkımdan, çevre kirlenme­
sine yol açmadan ekonomik kalkınma na­
sıl gerçekleştirilebilir, bunu bütün boyut­
larıyla araştırmakta fayda vardır.
Sayın milletvekilleri, doğal dengenin
bozulması, doğal kaynakların tahrip edil­
mesi, tarım ürünlerimizi de olumsuz yönde
etkilemektedir. Havanın kirlenmesi ve ha­
vanın, birleşim 'bakımından canlılara za­
rarlı olacak bir seviyede kirlilik sınırına
ulaşması, tarımsal üretimi olumsuz yönde
etkilemektedir. Kirli hava, bitkilerin fo­
tosentezine mani olmakta, gelişmesini en­
gellemekte, sürgün ve çiçeklerin yanma­
sına yol açmakta; ayrıca, tozlayıcı bö­
ceklerin ve kuşların da ölmesine neden
olmaktadır. Ayrıca, erozyon çok önemli
bir çevre sorunudur; toprağı tutan bitki
örtüsünün yok edilmesi su rejimini boz­
makta ve 'bu da toprak erozyonuna sebep
olmaiktadır.
İkinci bir unsur 'su kirlenme'sidir. Çe­
şitli amaçlarla kullanılan suyun tabiî ya­
pısının bozularak kirlenmesi veya zararlı
hale gelmesi, kirli suların tarımda kullanıl­
ması üretimi olumsuz etkilemekte, zehir­
lenmelere yol açmakta, su ürünlerini yok
etmektedir, sulardaki tabiî temizleme ola­
yını önlemektedir. Pis su kaynakları insan
sağlığını tehdit etmektedir. Tarıma dayalı
sanayide kullanılan su ile kirlenme ara­
sında da yakın bir ilişki bulunmaktadır.
Ülkemizin birçok akarsuyunun bilinçsiz­
ce kirletilmekte olduğu müşahede edilmiş­
24 . 5 . 1988
0: 1
tir. Buna bir misal vermek gerekirse, gün­
de 2 bin ton şekerpancarı işleyen bir fab­
rikanın yıkama ve işleme sonucu oluştur­
duğu atık suyundaki 1 günlük atık mad­
de miktarı, 200 hin nüfuslu bir yerleşim
yerinin kanalizasyon suları ile 1 günde
atılan metabolizma atıklarına eşdeğerdir.
Fabrika atıkları, dere ve nehirlere bilinç­
sizce akıtılmaktadır. O halde, tarıma da­
yalı olan gıda sanayii ve diğer sanayiler
hızlı bir şekilde suları ve haVayı kirlet­
mektedirler. Bu nedenle, tüm sanayi te­
sislerinin, kuruluş aşamasında, arıtma te­
sislerinin kurulması gerekmektedir.
'Bir başka misal vermek gerekirse sa­
yın milletvekilleri, Ege Bölgesine veya Ak­
deniz Bölgesine yolunuz düştüğünde, Af­
yon'un hemen girişiride bir çimento fabri­
kası ile karşılaşırsınız. Bu çimento fab­
rikası, 'güneyden esen bir rüzgârla bütün
'dumanlarını ve gazlı zehirlerini Afyon'un
üzerine saçmaktadır. Bugün bu sanayi te­
sisi şehrin ortasında kalmıştır. Bu önerge­
nin, sanayi tesislerinin seçiminde Ve ge­
lecekte bulunacakları yerlerin tetkikinde
ve gerekli tedbirlerin alınması hususunda
bir Meclis araştırması olduğuna inanıyo­
ruz..
Hava ve su kirlenmesinden sonra, ta­
rımsal üretimi ilgilendiren diğer bir çevre
sorunu da toprak kirlenmesidir. Sanayi
atıkları nedeniyle verimli tarım topraklarimız bozulmakta, giderek verimsiz hale
gelmektedir. Adana, Bursa vesair gibi çok
önemli ovalarımız tarım dışı kalmakta,
tarım üretimimiz olumsuz yönde etkilen­
mektedir. Uygunsuz kentleşme ve sanayi­
leşme, verimli tarım topraklarımızı yer­
leşim yeri ve sanayi alanları haline ge­
tirmiştir. Kentleşmede ve sanayileşmede,
verimli topraklar yerine, verimsiz arazi­
ler seçilmelidir. Tarım toprağının bilinç­
sizce kirletilmesi, bu toprakların tarım
— 214 —