BRÜKSEL`DE BİR HAFTA

advertisement
AVRUPA BİRLİĞİ TEMSİLCİLİĞİ
2014 / 3
BRÜKSEL’DE
BRÜKSEL

BİR
HAFTA
BU SAYIDA:
AB - TÜRKİYE
AB - ABD
AB - ÇİN
AB - UKRAYNA
ÜYE ÜLKELER
AVRUPA PARLAMENTOSU
DEVLET YARDIMLARI
ENERJI
İSTİHDAM
EKONOMI
TUSIAD BUSINESSEUROPE ÜYESİDİR
ISTANBUL
ANKARA
BRUSSELS
AVRUPA İŞ DÜNYASI KONFEDERASYONU
tusiad@tusiad.org
ankoffice@tusiad.org
bxloffice@tusiad.org
BERLIN
berlinoffice@tusiad.org
PARIS
parisoffice@tusiad.org
BEIJING
WASHINGTON DC
tusiad.china@tusiad.org
usoffice@tusiad.org
www.tusiad.org
13, AVENUE DES GAULOIS B-1040 BRUXELLES
T: +32 2 736 4047
HAZIRLAYANLAR : Dilek İştar Ateş – Gamze Erdem Türkelli – Dilek Aydın
20 Ocak 2014
AB – Türkiye
AB - ABD
- Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AB Konseyi
Başkanı Herman Van Rompuy’ün daveti üzerine
Brüksel’e geliyor. Başbakan Erdoğan 21 Ocak
tarihinde
gerçekleştireceği
Brüksel
ziyareti
kapsamında AB Komisyonu Başkanı José Manuel
Barroso, AB Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton,
Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz ve
Genişleme Politikası’ndan sorumlu AB Komiseri
Stefan Füle ile görüşmelerde bulunacak.
- AB Komisyonu Sözcüsü ABD Başkanı Obama’nın
ABD istihbarat programlarının incelenmesine
yönelik açıklamalarının AB Komisyonu tarafından
memnuniyetle karşılandığını belirtti. AB Komisyonu
Sözcüsü’nün
açıklamasında,
özellikle
ABD
Başkanı’nın Amerikan Ulusal Güvenlik Ajansı’nın
(National Security Agency – NSA) geniş kapsamlı
veri toplama faaliyetleri üzerine yaygın ve pek çok
AB vatandaşı tarafından paylaşılan endişeleri ele
alma yönündeki arzusunun memnuniyet yarattığı dile
getirildi. Ayrıca Obama’nın açıklamasının AB’nin dile
getirdiği meşru endişelerin ABD’li ortaklar tarafından
dikkate alındığının ve bu alanda yürütülen yoğun
Transatlantik diyalogun sonuç üretmeye başladığının
göstergesi olduğu vurgulandı.
- Genişleme ve Komşu Ülkeler Politikası’ndan
sorumlu AB Komiseri Stefan Füle ve AB Bakanı ve
Başmüzakereci Mevlüt Çavuşoğlu Strazburg’da ilk
kez bir araya geldi. Toplantıda Komiser Füle ve AB
Bakanı Çavuşoğlu AB ve Türkiye arasındaki
müzakerelerin de temelini oluşturan stratejik bağlar
bulunduğu konusunda görüş birliğine vardılar.
Toplantı sırasında AB Bakanı ve Başmüzakereci
Mevlüt Çavuşoğlu Genişlemeden sorumlu Komiser
Stefan Füle’yi son dönemde Türkiye’de olan
gelişmeler ile ilgili bilgilendirdi. Komiser Füle ise
toplantı sonrasında yaptığı açıklamada geçtiğimiz yıl
AB – Türkiye arasındaki üyelik müzakerelerine tekrar
ivme
kazandırıldığı
belirterek,
AB’nin
Türk
hükümetine yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı ile ilgili
endişelerini aktardığı kaydetti. Komiser Füle ayrıca
AB Komisyonu’nun üyelik için gerekli siyasi kriterlere
bağlı bir aday ülke olarak Türkiye’den yakın
dönemde ortaya çıkan yolsuzluk iddialarını ayrımcılık
ve seçicilik yapmaksızın şeffaf ve tarafsız bir şekilde
soruşturmasını beklediğini belirtti. Komiser Füle
ayrıca yargı sistemine yapılan değişikliklerin
Türkiye’nin Kopenhag siyasi kriterlerine bağlılığının
sorgulanmasına neden olmayacak türden olması
beklentisini de vurguladı. Komiser Füle, AB Bakanı
ve
Başmüzakereci
Mevlüt
Çavuşoğlu’ndan
mesajlarını
Ankara’ya
iletmesini
istedi.
AB
Komisyonu ayrıca Türkiye’de yargı ile ilgili yapılması
öngörülen yasal düzenlemelerin son taslağını ele
alacağını ve taslak TBMM Genel Kurulu’ndan
oylanmadan önce Türk makamlarıyla görüşlerini
paylaşacağını açıkladı. İnternet bağlantısı için
- 2 –
Açıklamada ayrıca AB Komisyonu’nun 27 Kasım
2013’de
yayımladığı
ve
bu
tip
istihbarat
programlarının ortaya çıkmasıyla AB – ABD
arasındaki veri akışlarına olan güvenin olumsuz
yönde etkilendiği ve yeniden inşa edilmesi gerektiği
yönündeki açıklaması yeniden hatırlatıldı. Obama’nın
istihbarat programlarının endişe yaratan unsurlarıyla
ilgili eyleme geçilmesi gerekliliğini kabul etmesinin
güvenin yeniden inşa edilmesi yönünde önemli bir
adım olduğu belirtildi. Özellikle Obama’nın ulusal
güvenlik amacıyla veri toplama faaliyetlerinde ABD
vatandaşlarına yönelik mevcut tedbirlerin ABD
vatandaşı olmayanları da kapsayacak şekilde
genişletilmesine
olan
olumlu
yaklaşımının
memnuniyetle karşılandığı not edildi. Bu bağlamda
önümüzdeki dönemde tarafların bu iradenin
uygulanmasına
yönelik
olasılıklar
üzerine
çalışacakları ifade edildi.
ABD Başkanı’nın açıklamalarının aynı zamanda ABABD
arasında
karşılıklı
adli
yardımlaşma
antlaşmalarının daha etkin kullanımına ve büyük veri
kullanımı için veri koruma normlarına ilişkin diyalog
başlatılmasının da önünü açtığı belirtildi. Obama’nın
açıklamalarının AB’nin endişelerinin ele alınacağı
önemli bir sürecin başlangıcı olarak değerlendirildiği
ve ABD tarafından atılacak somut adımların
beklendiği kaydedildi. Bu yönde AB Komisyonu’nun
“AB-ABD Arası Veri Akışında Güvenin Yeniden İnşa
Edilmesi” başlıklı tebliği ile paralel olarak ABD ile
diyaloga devam edileceği belirtildi. Söz konusu tebliğ
kapsamında özellikle dikkat çekilen noktalar şöyle:
ABD'li
şirketlerin,
kişisel
bilgilerin
ticari
kullanımına ilişkin AB kurallarıyla uyum içerisinde
hareket etmesini öngören Güvenli Liman
anlaşmasının güvenlik sorunlarını ticari sektörün
ABD’ye doğru veri transferlerine güveninin
artmasını sağlayacak şekilde ele alması ve bu
yönde geliştirilmesi,
ABD'de ikamet etmeyen AB vatandaşları dâhil
tüm AB vatandaşlarına yönelik hukuki kararların
uygulanması hususunu güvence altına alan ve
veri koruması alanını kapsayan bir şemsiye
anlaşmanın
hızla
tamamlanması.
İnternet
bağlantısı için
- ABD Başkanı Obama’nın ABD istihbarat
programlarının incelenmesine yönelik açıklamalarını
takiben Avrupa Parlamentosu (AP) tarafından AB
vatandaşlarının kitlesel gözetimi üzerine sürdürülen
soruşturmanın raportörü ve AP Sosyal Demokratlar
Grubu üyesi Claude Moraes tarafından bir açıklama
yapıldı. Moraes, Obama tarafından yapılan
açıklamanın AB üye ülkelerinin NSA’nın kitlesel
gözetim
ve
casusluk
faaliyetlerine
ilişkin
endişelerinin ele alınmasına yönelik önemli bir adım
olduğunu dile getirdi. Öte yandan Moraes ABD’nin
AB vatandaşları için daha fazla mahremiyet hakkı
koruması sağlaması gerektiği not edilmiş olmakla
birlikte, yapılan konuşmanın AB vatandaşları, AB üye
ülkeleri, AB liderleri ve AB kurumlarına yönelik
gözetim ve casusluk faaliyetleri iddialarından
kaynaklanan endişelerin giderilmesi için yeterli
olmadığını vurguladı. Bu güvenin sağlanması için AB
vatandaşları ve NSA’nın iddia edilen gözetim
faaliyetlerinin diğer ABD dışı hedeflerinin yasal
koruma altına alınması gerektiği kaydedildi.
Güvenin yeniden inşa edilmesi için ABD yetkilerinin
mevcut
durumda
AB
vatandaşlarının
ABD
vatandaşlarına kıyasla daha düşük seviyede
mahremiyet hakkına sahip olmasından kaynaklanan
ayrımcılığa son vererek ABD mahkemelerinde
- 3 –
mahremiyet hakkının korunmasının güvence altına
alınması gerektiği belirtildi. Bu bağlamda Obama’nın
konuşmasının gelecek dönemde yapılacak reformlar
üzerine net bir bilgi içermediğine dikkat çekildi.
İnternet bağlantısı için
AB - Çin
- AB ve Çin arasında ikili yatırım anlaşması
müzakerelerine 21-23 Ocak’ta Pekin’de başlanacak.
Her iki pazarın karşılıklı olarak yatırım hareket ve
işlemlerine açık olmasını hedefleyecek olan yatırım
anlaşması ile aynı zamanda yatırımcılar için daha
sade, kolay anlaşılabilir yatırım kuralları, saydam bir
yasal çerçeve ve öngörülebilir bir yatırım ortamı
oluşturulması hedefleniyor. AB tarafı özellikle Çin’de
AB’li yatırımcılara yönelik ayrımcı uygulamaların
ortadan kaldırılmasını amaçlıyor.
AB ve Çin arasında her gün yaklaşık 1 milyar €’luk
mal ve hizmet ticareti gerçekleşiyor. Buna karşı
AB’nin dış yatırımlarının sadece %2,1’i Çin’de
bulunuyor. İkili yatırım müzakereleri süreci içinde
ticaret ve doğrudan dış yatırım engellerinin kademeli
olarak kaldırılması ve bu sayede AB’li yatırımcıların
Çin pazarına erişiminin artırılması bekleniyor.
Ab ve Çin arasında ikili yatırım anlaşması
müzakerelerine başlanmasına Şubat 2012’deki ABÇin İkili zirvesinde karar verilmişti. Ekim 2013’te de
üye ülkeler AB Komisyonu’na Çin ile müzakerelere
başlama yetkisi vermişti. AB’nin ithalatlarında birinci
sırada yer alan Çin aynı zamanda AB’nin ihracatının
en hızlı arttığı ülke durumunda bulunuyor. AB
Çin’den ağırlıklı olarak sanayi ve tüketici ürünleri ithal
ederken, hizmet ithalatında da hızlı bir artış olduğu
gözleniyor. İnternet bağlantısı için
AB – Ukrayna
- Alman hükümeti Ukrayna’nın AB yanlısı protestoları
bastırmak ve engellemek üzere yasal değişiklikler
yapma girişimlerini eleştirerek, bu gibi gelişmelerin
AB-Ukrayna ilişkilerini olumsuz yönde etkileyeceği
uyarısında bulundu. Almanya Şansölyesi Angela
Merkel’in basın sözcüsü tarafından yapılan
açıklamada “yabancı unsur / dış mihrak” kavramını
ceza yasasına dâhil eden bu girişimlerin
Ukrayna’daki sivil toplum örgütlerinin çalışmalarını
güçleştireceği gerçeğine dikkat çekti. Alman
hükümetinin Ukrayna’daki yeni yasal girişimler
konusunda endişeli olduğunu vurgulayan sözcü,
Ukrayna’nın bu tür girişimler ile Avrupa değerlerinden
daha da uzaklaştığını belirtti. Çarşamba günü
toplanacak AB Dış İlişkiler Konseyi toplantısı
öncesinde ayrıntılı yorum yapmaktan kaçınan basın
sözcüsü, AB ve Ukrayna arasındaki ilişkilerin daha
da zayıflayabileceğine işaret etti.
Öte
yandan
AB
çevrelerinde,
Almanya’nın
Ukrayna’ya yönelik katı yaptırımlar uygulamak yerine
vizesiz seyahat ile ilgili müzakereler gibi sürmekte
olan diğer müzakereleri dondurmayı istediği
konuşuluyor. İnternet bağlantısı için
AB – Rusya
- 28 Ocak’ta gerçekleştirilecek AB – Rusya Zirvesi
için Brüksel’de olacak Vladimir Putin ile yapılacak
akşam yemeği programı AB tarafından iptal edildi.
AB – Rusya Zirvesi geleneksel olarak yılda iki kez
yapılıyor ve iki gün süresince devam ediyordu.
Önümüzdeki hafta yapılacak AB – Rusya Zirvesi ise
akşam yemeği programının iptal edilmesi nedeniyle
tek gün sürecek. Zirve çerçevesinde Vladimir Putin
AB Komisyonu Başkanı José Manuel Barroso ve AB
Konseyi Başkanı Herman van Rompuy ile bir araya
gelecek. Ukrayna’daki gelişmeler geçtiğimiz yıldan
bu yana AB – Rusya ilişkilerinde gerilimlere neden
olmaya devam ediyor. Bununla birlikte AB ile Rusya
arasında ticari konularda da bir takım anlaşmazlıklar
bulunuyor. AB Komisyonu daha önce Rus doğalgaz
şirketi
Gazprom
hakkında
haksız
rekabet
soruşturması başlatmış, ayrıca AB Rusya’nın yerli
araç üreticilerini korumak amacıyla hukuka aykırı
korumu önlemleri aldığı iddiasıyla Dünya Ticaret
Örgütü İhtilaf Paneli’ne şikâyette bulunmuştu.
İnternet bağlantısı için
Üye Ülkeler
- Londra merkezli Avrupa Reform Merkezi (CER)
İngiltere’nin AB’ye üyeliğinin İngiliz ekonomisi
üzerindeki etkilerini ortaya koyan bir çalışma
gerçekleştirdi. Çalışmada AB üyeliğinin İngiltere’nin
ticaret hacmini artırdığı mı yoksa AB kurallarına
bağımlı kalan İngiltere’nin üyelik nedeniyle hareket
alanının daralmasına neden olduğu mu test edildi.
Araştırma sonucunda mal ticaretinin %54’ünü diğer
AB ülkeleriyle gerçekleştiren İngiltere’nin AB’yi terk
etmesi halinde önemli ölçüde kayıp yaşacağı
belirlendi.
Raporda Norveç ve İsviçre gibi AB üyesi olmayan
ama AB ile yakın ilişki içerisinde bulunan ülkelerin
AB ile aralarındaki mevcut ticaret anlaşmalarının
incelendiği, İngiltere’nin de AB’yi terk etmesi
durumunda benzer anlaşmalar yapmasının söz
konusu olabileceği ancak, bu durumda da maddi
kayıplarının yüksek olacağı vurgulanıyor. Rapora
göre AB üyeliğinin İngiltere’nin dış ticaret hacmine
%30’luk artış etkisi bulunuyor.
İngiltere Başbakanı David Cameron, 2015’te
partisinin yeniden seçilmesi durumunda İngilizlere
AB üyeliğini sürdürmeyi isteyip istemediklerinin
sorulacağını; bunun için bir referandum yapılacağını
söylemişti. İnternet bağlantısı için
Avrupa Parlamentosu
- 13-17 Ocak tarihleri arasında gerçekleştirilen
Avrupa Parlamentosu’nun 2014 yılındaki ilk Genel
Kurulu’na AB Dönem Başkanı Yunanistan katıldı.
Genel Kurul oturumlarında hafif ticari araçların
emisyonlarının
sınırlandırılması,
kamu
mal
alımlarının daha etkin ve verimli bir hale getirilmesi,
serbest meslek erbabı kişilerin sosyal güvencelerinin
iyileştirilmesi ile ilgili konular görüşüldü.
İçinde bulunduğumuz haftada ise AB Dönem
Başkanı Yunanistan, Avrupa Parlamentosu çatısı
altındaki
komisyonlara
katılarak,
Dönem
Başkanlığı’nın önümüzdeki altı ay içinde ele alacağı
- 4 –
konular hakkında milletvekillerine bilgi verecek. 2015
yılından itibaren üretilecek otomobillerde kaza olması
durumunda acil durum çağrısı yapılabilecek
teknolojik donanım bulunmasının zorunlu hale
getirilmesi ile ilgili düzenlemeler İç Pazar
Komisyonu’nda
oylamaya
sunulacak.
Kültür
Komisyonu’nda ise yasadışı yollarla yurtdışına
çıkarılan kültür hazinelerinin yeniden yurda
döndürülmesiyle ilgili düzenlemeler oylanacak.
Ayrıca önümüzdeki günlerde Sochi’de gerçekleşecek
olan Kış Olimpiyatları öncesinde Rusya’da insan
hakları konusu İnsan Hakları Komisyonu’nda ele
alınacak. Uluslararası Ticaret Komisyonu’nda anti
damping önlemlerinin hızlandırılmasıyla ilgili konular
görüşülecek. Yeni önlemler, ithal edilen ürünlerin
maliyetinden düşük fiyata AB pazarında satılması
durumunda önlemlerin hızlı bir şekilde uygulamaya
konulmasını sağlayacak. Ayrıca Dış İlişkiler
Komisyonu’nda Bosna ve Hersek, Karadağ ve
Makedonya’nın AB’ye üyelik süreçleriyle ilgili ilerleme
raporları oylanacak. İnternet bağlantısı için
AB üye ülkelerine KOBİ, borsada işlem
gören küçük ölçekli şirketler ve borsada
işlem gören yenilikçi orta ölçekli şirketlere
devlet yardımı sağlama hakkı ciddi anlamda
genişletildi. İlkelerin yürürlüğe girmesinden
sonra 15 milyon €’dan düşük miktardaki
devlet
yardımları
AB
Komisyonu’nun
önceden incelemesine tabi olmayacak.
Üye ülkeler bu şirketlere devlet yardımı
sağlarken sermaye, yarı-sermaye, kredi ya
da garanti araçlarını kullanabilecek. Bu
şekilde mali aracılık kuruluşları ve yatırım
fonları şirketlerin gelişim etabı ve sektörüne
göre uygun finansmanın sağlanmasında
yardımcı olabilecek.
Devlet yardımlarının verilmesinin bir şartı
olarak bu yardımlarla birlikte şirketlerin
gelişim etabı ve risk durumuna göre özel
sektör eş finansmanı zorunlu tutulacak. Bu
özel sektör eş finansman oranı şirketin
risklilik durumu ve yaşına göre %10 ila %60
arasında değişecek. İnternet bağlantısı için
Devlet Yardımları
Enerji
- AB Komisyonu üye ülkelerin KOBİ ve borsada
işlem gören orta ölçekli şirketlerin finansmana erişimi
için devlet yardımı sağlayabilmesinin yeni şartlarını
belirledi. Özellikle yeni kurulum ve gelişme sürecinde
bulunan yenilikçi ve büyüme odaklı KOBİ ve borsada
işlem gören orta ölçekli şirketlerin finansmana
erişimde güçlükler yaşadığı biliniyor. Bu gibi
durumlarda devlet kurumları iyi tasarlanmış mali
araçlar aracılığıyla bu şirketlere ek mali destek
sağlanmasına öncülük edebiliyor. AB Komisyonu
mevcut veriler ışığında Tek Pazar’da büyümeyi
destekleyecek Devlet Yardımları Modernizasyon
Stratejisi’ni belirlerken, bu şirketlerin sıkıntılarını
giderebilecek ilkeler de oluşturmuş bulunuyor. Yeni
devlet yardımları ilkeleri 1 Temmuz 2014 tarihinde
yürürlüğe girecek ve 2006’da kabul edilen ve Aralık
2010’da güncellenen “Risk Sermayesi İlkeleri” yerine
kullanılmaya başlanacak.
AB Komisyonu tarafından hazırlanan yeni ilkelerin
önemli özellikleri şunlar:
- 5 –
- Avrupa’da okyanuslardan yenilenebilir enerji elde
edilmesi ile ilgili çalışmaların hızlandırılması ve
artırılması için AB Komiseri Damanaki ve Günther
Öttinger ortak girişimle yeni bir eylem planı oluşturdu.
Okyanus Enerji Forumu oluşturulmasını da içeren
eylem planında, deniz ve okyanuslardan yenilenebilir
enerji elde edilebilmesi için gerekli teknolojilerin
üretilmesi ve kullanılması gibi noktalar da yer alıyor.
Kıyılarda rüzgârdan enerji elde edilmesinin yanı sıra,
teknolojinin sağladığı tüm olanakların kullanılması
yoluyla deniz ve okyanuslardan elde edilen enerji,
“mavi enerji” olarak nitelendiriliyor. İnternet
bağlantısı için
İstihdam
- Avrupa genelinde iş aramak için yararlanılan
EURES ağının iş yarayanlara daha fazla iş olanağı
sunar hale getirilmesi için AB Komisyonu gerekli
değişikliklerin gerçekleştirilmesini önerdi. Daha fazla
iş ilanı, iş yarayanların özellikleri ile mevcut iş ilanları
arasında karşılaştırma yapılmasının sağlanması, iş
ilanlarına daha hızlı başvuru yapılabilmesini
sağlayacak geliştirmeler yapılması gibi değişiklikler
sayesinde daha fazla KOBİ ve bireye ulaşılması
hedefleniyor. EURES iş portalı tüm Avrupa’da iş
aranabilmesi olanağını sunuyor. Bireylerin başka bir
AB ülkesindeki iş olanaklarını tespit edebilmesi
sayesinde de istihdam piyasasındaki dengesizliklerin
ortadan
kaldırılmasına
yönelik
amaçlar
ile
oluşturulan EURES sayesinde AB istihdam pazarının
da bütünleşmesi hedefleniyor. Yeni geliştirmeler
sayesinde:
EURES istihdam portalında daha fazla iş ilanı
yayınlanması
sağlanacak.
Özel
istihdam
hizmetleri şirketlerinin iş ilanları da bu portalda yer
bulacak.
Aynı iş ilanına aynı anda birçok Avrupa
ülkesinden ulaşılabilecek.
Portalda kayıtlı işverenler özgeçmiş havuzuna
erişim sağlayarak, istihdam edecekleri kişileri
seçebilecek.
Özgeçmişler ve mevcut iş ilanları arasında
otomatik
karşılaştırma
yapmak
mümkün
olabilecek.
AB istihdam pazarı ve EURES ile ilgili kapsamlı
bilgilere erişilebilir olacak.
Başka bir bölge ya da AB ülkesinde çalışmak ile
ilgili destek hizmetleri verilecek.
Üye ülkelerin kendi istihdam pazarlarındaki
istihdam açık ya da fazlası ile ilgili bilgi paylaşımı
ve işbirliği yapabilmelerine olanak sağlanacak.
KOBİ’lerin EURES’te sunulan hizmetlerden
yararlanabilmelerini
kolaylaştırmak
üzere
düzenlemeler gerçekleştirilecek.
Hâlihazırda 7,5 milyon Avrupalı kendi ülkesi dışında
başka bir üye ülkede çalışıyor. Bu rakam AB
işgücünün %3,1’ine karşılık geliyor. Başka bir AB
ülkesine çalışmaya giden AB vatandaşı sayısında
her yıl 700 binlik bir artış gözleniyor; bu rakam
%0,29’luk bir artış oranına karşılık gelirken,
Avustralya’da mevcut 8 eyalet içerisinde bu değişim
hızının %1,5 ve ABD’de 50 eyalet arasında %2,4
olduğu beliriliyor. İnternet bağlantısı için
- 6 –
Ekonomi
- Euro Alanı’nın dünyanın geri kalanıyla dış ticaret
dengesi, ilk tahminlere göre Kasım 2013’te 17,1
milyar € ticaret fazlası gösterdi. Kasım 2012’de ise
dış ticarette 12,5 milyar € fazla kaydedilmişti. Ekim
2013’te 16,8 milyar € dış ticaret fazlası kaydedilirken,
bir yıl önce, Ekim 2012’de 9,6 milyar € dış ticaret
fazlası gözlenmişti. Kasım 2012 verileri bir önceki
ayla karşılaştırıldığında Euro Alanı’nda mevsimsel
olarak düzeltilmiş ihracatın %0,2 oranında, ithalatın
ise %1,3 oranında azaldığı görüldü.
AB28’de Kasım 2012’deki 3 milyar € dış ticaret
açığına kıyasla Kasım 2013’te 3,4 milyar € dış ticaret
fazlası belirlendi. Ekim 2013’te 4,8 milyar € dış ticaret
fazlası, bir önceki yılın aynı döneminde ise 10,2
milyar € dış ticaret açığı görülmüştü. Kasım 2013
verileri bir önceki ayla karşılaştırıldığında AB28’de
mevsimsel olarak düzeltilmiş ihracatın %0,6, ithalatın
ise %1,4 oranında azaldığı görüldü.
AB28 enerji kaynaklı dış ticaret açığı Ocak – Ekim
2013 tarihlerinde 321,3 milyar € olarak kaydedildi.
Öte yandan, AB’nin mamul ürünler kaynaklı dış
ticaret fazlası da aynı dönemde 322,1 milyar € olarak
kaydedildi.
AB28’in Türkiye ve Hindistan dışındaki bütün önemli
ticaret ortaklarından ithalatı Ocak-Ekim 2013
döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre
azaldı. Türkiye’den ithalat %3 oranında artarken,
Hindistan’dan ithalat değişmedi. İthalatta en önemli
düşüşler Japonya ve Brezilya (her ikisinde de %14),
İsviçre (%13) ve Norveç ile (%12) yapılan ticarette
kaydedildi.
İhracatta ise en büyük artışlar İsviçre (%31), G. Kore
ve Türkiye’yle (her ikisiyle de %4) yapılan ticarette,
en önemli düşüşler ise Hindistan (%6), ABD ve
Japonya (her ikisiyle de %3) ile yapılan ticarette
görüldü. İnternet bağlantısı için
***
BRÜKSEL’DE GELECEK AY
AB Kurumları
20 Ocak, Dış İşleri Konseyi
21 Ocak, Genel İşler Konseyi
27 Ocak, Eurogroup Toplantısı
28 Ocak, Ekonomi ve Mali İşler Konseyi
13 – 14 Şubat, AB Liderler Zirvesi
Konferanslar
20 Ocak, The EU and 21st century security:
Preparing for an uncertain future, Friends of
Europe, www.friendsofeurope.org
21 Ocak, Europe’s role in Future Global Climate
Policy, CEPS, www.ceps.be
24 Ocak, Russian growth: Stifled by structural
challenges, CEPS, www.ceps.be
28-29 Ocak, 6th Annual Conference on EU
Space Policy – What direction for the EU in
space between now and 2020?, European
Commission, http://www.spaceconference.eu/2014/
- 7 –
Download