AVRUPA BİRLİĞİ TEMSİLCİLİĞİ 2014 / 3 BRÜKSEL’DE BRÜKSEL BİR HAFTA BU SAYIDA: AB - TÜRKİYE AB - ABD AB - ÇİN AB - UKRAYNA ÜYE ÜLKELER AVRUPA PARLAMENTOSU DEVLET YARDIMLARI ENERJI İSTİHDAM EKONOMI TUSIAD BUSINESSEUROPE ÜYESİDİR ISTANBUL ANKARA BRUSSELS AVRUPA İŞ DÜNYASI KONFEDERASYONU tusiad@tusiad.org ankoffice@tusiad.org bxloffice@tusiad.org BERLIN berlinoffice@tusiad.org PARIS parisoffice@tusiad.org BEIJING WASHINGTON DC tusiad.china@tusiad.org usoffice@tusiad.org www.tusiad.org 13, AVENUE DES GAULOIS B-1040 BRUXELLES T: +32 2 736 4047 HAZIRLAYANLAR : Dilek İştar Ateş – Gamze Erdem Türkelli – Dilek Aydın 20 Ocak 2014 AB – Türkiye AB - ABD - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AB Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy’ün daveti üzerine Brüksel’e geliyor. Başbakan Erdoğan 21 Ocak tarihinde gerçekleştireceği Brüksel ziyareti kapsamında AB Komisyonu Başkanı José Manuel Barroso, AB Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz ve Genişleme Politikası’ndan sorumlu AB Komiseri Stefan Füle ile görüşmelerde bulunacak. - AB Komisyonu Sözcüsü ABD Başkanı Obama’nın ABD istihbarat programlarının incelenmesine yönelik açıklamalarının AB Komisyonu tarafından memnuniyetle karşılandığını belirtti. AB Komisyonu Sözcüsü’nün açıklamasında, özellikle ABD Başkanı’nın Amerikan Ulusal Güvenlik Ajansı’nın (National Security Agency – NSA) geniş kapsamlı veri toplama faaliyetleri üzerine yaygın ve pek çok AB vatandaşı tarafından paylaşılan endişeleri ele alma yönündeki arzusunun memnuniyet yarattığı dile getirildi. Ayrıca Obama’nın açıklamasının AB’nin dile getirdiği meşru endişelerin ABD’li ortaklar tarafından dikkate alındığının ve bu alanda yürütülen yoğun Transatlantik diyalogun sonuç üretmeye başladığının göstergesi olduğu vurgulandı. - Genişleme ve Komşu Ülkeler Politikası’ndan sorumlu AB Komiseri Stefan Füle ve AB Bakanı ve Başmüzakereci Mevlüt Çavuşoğlu Strazburg’da ilk kez bir araya geldi. Toplantıda Komiser Füle ve AB Bakanı Çavuşoğlu AB ve Türkiye arasındaki müzakerelerin de temelini oluşturan stratejik bağlar bulunduğu konusunda görüş birliğine vardılar. Toplantı sırasında AB Bakanı ve Başmüzakereci Mevlüt Çavuşoğlu Genişlemeden sorumlu Komiser Stefan Füle’yi son dönemde Türkiye’de olan gelişmeler ile ilgili bilgilendirdi. Komiser Füle ise toplantı sonrasında yaptığı açıklamada geçtiğimiz yıl AB – Türkiye arasındaki üyelik müzakerelerine tekrar ivme kazandırıldığı belirterek, AB’nin Türk hükümetine yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı ile ilgili endişelerini aktardığı kaydetti. Komiser Füle ayrıca AB Komisyonu’nun üyelik için gerekli siyasi kriterlere bağlı bir aday ülke olarak Türkiye’den yakın dönemde ortaya çıkan yolsuzluk iddialarını ayrımcılık ve seçicilik yapmaksızın şeffaf ve tarafsız bir şekilde soruşturmasını beklediğini belirtti. Komiser Füle ayrıca yargı sistemine yapılan değişikliklerin Türkiye’nin Kopenhag siyasi kriterlerine bağlılığının sorgulanmasına neden olmayacak türden olması beklentisini de vurguladı. Komiser Füle, AB Bakanı ve Başmüzakereci Mevlüt Çavuşoğlu’ndan mesajlarını Ankara’ya iletmesini istedi. AB Komisyonu ayrıca Türkiye’de yargı ile ilgili yapılması öngörülen yasal düzenlemelerin son taslağını ele alacağını ve taslak TBMM Genel Kurulu’ndan oylanmadan önce Türk makamlarıyla görüşlerini paylaşacağını açıkladı. İnternet bağlantısı için - 2 – Açıklamada ayrıca AB Komisyonu’nun 27 Kasım 2013’de yayımladığı ve bu tip istihbarat programlarının ortaya çıkmasıyla AB – ABD arasındaki veri akışlarına olan güvenin olumsuz yönde etkilendiği ve yeniden inşa edilmesi gerektiği yönündeki açıklaması yeniden hatırlatıldı. Obama’nın istihbarat programlarının endişe yaratan unsurlarıyla ilgili eyleme geçilmesi gerekliliğini kabul etmesinin güvenin yeniden inşa edilmesi yönünde önemli bir adım olduğu belirtildi. Özellikle Obama’nın ulusal güvenlik amacıyla veri toplama faaliyetlerinde ABD vatandaşlarına yönelik mevcut tedbirlerin ABD vatandaşı olmayanları da kapsayacak şekilde genişletilmesine olan olumlu yaklaşımının memnuniyetle karşılandığı not edildi. Bu bağlamda önümüzdeki dönemde tarafların bu iradenin uygulanmasına yönelik olasılıklar üzerine çalışacakları ifade edildi. ABD Başkanı’nın açıklamalarının aynı zamanda ABABD arasında karşılıklı adli yardımlaşma antlaşmalarının daha etkin kullanımına ve büyük veri kullanımı için veri koruma normlarına ilişkin diyalog başlatılmasının da önünü açtığı belirtildi. Obama’nın açıklamalarının AB’nin endişelerinin ele alınacağı önemli bir sürecin başlangıcı olarak değerlendirildiği ve ABD tarafından atılacak somut adımların beklendiği kaydedildi. Bu yönde AB Komisyonu’nun “AB-ABD Arası Veri Akışında Güvenin Yeniden İnşa Edilmesi” başlıklı tebliği ile paralel olarak ABD ile diyaloga devam edileceği belirtildi. Söz konusu tebliğ kapsamında özellikle dikkat çekilen noktalar şöyle: ABD'li şirketlerin, kişisel bilgilerin ticari kullanımına ilişkin AB kurallarıyla uyum içerisinde hareket etmesini öngören Güvenli Liman anlaşmasının güvenlik sorunlarını ticari sektörün ABD’ye doğru veri transferlerine güveninin artmasını sağlayacak şekilde ele alması ve bu yönde geliştirilmesi, ABD'de ikamet etmeyen AB vatandaşları dâhil tüm AB vatandaşlarına yönelik hukuki kararların uygulanması hususunu güvence altına alan ve veri koruması alanını kapsayan bir şemsiye anlaşmanın hızla tamamlanması. İnternet bağlantısı için - ABD Başkanı Obama’nın ABD istihbarat programlarının incelenmesine yönelik açıklamalarını takiben Avrupa Parlamentosu (AP) tarafından AB vatandaşlarının kitlesel gözetimi üzerine sürdürülen soruşturmanın raportörü ve AP Sosyal Demokratlar Grubu üyesi Claude Moraes tarafından bir açıklama yapıldı. Moraes, Obama tarafından yapılan açıklamanın AB üye ülkelerinin NSA’nın kitlesel gözetim ve casusluk faaliyetlerine ilişkin endişelerinin ele alınmasına yönelik önemli bir adım olduğunu dile getirdi. Öte yandan Moraes ABD’nin AB vatandaşları için daha fazla mahremiyet hakkı koruması sağlaması gerektiği not edilmiş olmakla birlikte, yapılan konuşmanın AB vatandaşları, AB üye ülkeleri, AB liderleri ve AB kurumlarına yönelik gözetim ve casusluk faaliyetleri iddialarından kaynaklanan endişelerin giderilmesi için yeterli olmadığını vurguladı. Bu güvenin sağlanması için AB vatandaşları ve NSA’nın iddia edilen gözetim faaliyetlerinin diğer ABD dışı hedeflerinin yasal koruma altına alınması gerektiği kaydedildi. Güvenin yeniden inşa edilmesi için ABD yetkilerinin mevcut durumda AB vatandaşlarının ABD vatandaşlarına kıyasla daha düşük seviyede mahremiyet hakkına sahip olmasından kaynaklanan ayrımcılığa son vererek ABD mahkemelerinde - 3 – mahremiyet hakkının korunmasının güvence altına alınması gerektiği belirtildi. Bu bağlamda Obama’nın konuşmasının gelecek dönemde yapılacak reformlar üzerine net bir bilgi içermediğine dikkat çekildi. İnternet bağlantısı için AB - Çin - AB ve Çin arasında ikili yatırım anlaşması müzakerelerine 21-23 Ocak’ta Pekin’de başlanacak. Her iki pazarın karşılıklı olarak yatırım hareket ve işlemlerine açık olmasını hedefleyecek olan yatırım anlaşması ile aynı zamanda yatırımcılar için daha sade, kolay anlaşılabilir yatırım kuralları, saydam bir yasal çerçeve ve öngörülebilir bir yatırım ortamı oluşturulması hedefleniyor. AB tarafı özellikle Çin’de AB’li yatırımcılara yönelik ayrımcı uygulamaların ortadan kaldırılmasını amaçlıyor. AB ve Çin arasında her gün yaklaşık 1 milyar €’luk mal ve hizmet ticareti gerçekleşiyor. Buna karşı AB’nin dış yatırımlarının sadece %2,1’i Çin’de bulunuyor. İkili yatırım müzakereleri süreci içinde ticaret ve doğrudan dış yatırım engellerinin kademeli olarak kaldırılması ve bu sayede AB’li yatırımcıların Çin pazarına erişiminin artırılması bekleniyor. Ab ve Çin arasında ikili yatırım anlaşması müzakerelerine başlanmasına Şubat 2012’deki ABÇin İkili zirvesinde karar verilmişti. Ekim 2013’te de üye ülkeler AB Komisyonu’na Çin ile müzakerelere başlama yetkisi vermişti. AB’nin ithalatlarında birinci sırada yer alan Çin aynı zamanda AB’nin ihracatının en hızlı arttığı ülke durumunda bulunuyor. AB Çin’den ağırlıklı olarak sanayi ve tüketici ürünleri ithal ederken, hizmet ithalatında da hızlı bir artış olduğu gözleniyor. İnternet bağlantısı için AB – Ukrayna - Alman hükümeti Ukrayna’nın AB yanlısı protestoları bastırmak ve engellemek üzere yasal değişiklikler yapma girişimlerini eleştirerek, bu gibi gelişmelerin AB-Ukrayna ilişkilerini olumsuz yönde etkileyeceği uyarısında bulundu. Almanya Şansölyesi Angela Merkel’in basın sözcüsü tarafından yapılan açıklamada “yabancı unsur / dış mihrak” kavramını ceza yasasına dâhil eden bu girişimlerin Ukrayna’daki sivil toplum örgütlerinin çalışmalarını güçleştireceği gerçeğine dikkat çekti. Alman hükümetinin Ukrayna’daki yeni yasal girişimler konusunda endişeli olduğunu vurgulayan sözcü, Ukrayna’nın bu tür girişimler ile Avrupa değerlerinden daha da uzaklaştığını belirtti. Çarşamba günü toplanacak AB Dış İlişkiler Konseyi toplantısı öncesinde ayrıntılı yorum yapmaktan kaçınan basın sözcüsü, AB ve Ukrayna arasındaki ilişkilerin daha da zayıflayabileceğine işaret etti. Öte yandan AB çevrelerinde, Almanya’nın Ukrayna’ya yönelik katı yaptırımlar uygulamak yerine vizesiz seyahat ile ilgili müzakereler gibi sürmekte olan diğer müzakereleri dondurmayı istediği konuşuluyor. İnternet bağlantısı için AB – Rusya - 28 Ocak’ta gerçekleştirilecek AB – Rusya Zirvesi için Brüksel’de olacak Vladimir Putin ile yapılacak akşam yemeği programı AB tarafından iptal edildi. AB – Rusya Zirvesi geleneksel olarak yılda iki kez yapılıyor ve iki gün süresince devam ediyordu. Önümüzdeki hafta yapılacak AB – Rusya Zirvesi ise akşam yemeği programının iptal edilmesi nedeniyle tek gün sürecek. Zirve çerçevesinde Vladimir Putin AB Komisyonu Başkanı José Manuel Barroso ve AB Konseyi Başkanı Herman van Rompuy ile bir araya gelecek. Ukrayna’daki gelişmeler geçtiğimiz yıldan bu yana AB – Rusya ilişkilerinde gerilimlere neden olmaya devam ediyor. Bununla birlikte AB ile Rusya arasında ticari konularda da bir takım anlaşmazlıklar bulunuyor. AB Komisyonu daha önce Rus doğalgaz şirketi Gazprom hakkında haksız rekabet soruşturması başlatmış, ayrıca AB Rusya’nın yerli araç üreticilerini korumak amacıyla hukuka aykırı korumu önlemleri aldığı iddiasıyla Dünya Ticaret Örgütü İhtilaf Paneli’ne şikâyette bulunmuştu. İnternet bağlantısı için Üye Ülkeler - Londra merkezli Avrupa Reform Merkezi (CER) İngiltere’nin AB’ye üyeliğinin İngiliz ekonomisi üzerindeki etkilerini ortaya koyan bir çalışma gerçekleştirdi. Çalışmada AB üyeliğinin İngiltere’nin ticaret hacmini artırdığı mı yoksa AB kurallarına bağımlı kalan İngiltere’nin üyelik nedeniyle hareket alanının daralmasına neden olduğu mu test edildi. Araştırma sonucunda mal ticaretinin %54’ünü diğer AB ülkeleriyle gerçekleştiren İngiltere’nin AB’yi terk etmesi halinde önemli ölçüde kayıp yaşacağı belirlendi. Raporda Norveç ve İsviçre gibi AB üyesi olmayan ama AB ile yakın ilişki içerisinde bulunan ülkelerin AB ile aralarındaki mevcut ticaret anlaşmalarının incelendiği, İngiltere’nin de AB’yi terk etmesi durumunda benzer anlaşmalar yapmasının söz konusu olabileceği ancak, bu durumda da maddi kayıplarının yüksek olacağı vurgulanıyor. Rapora göre AB üyeliğinin İngiltere’nin dış ticaret hacmine %30’luk artış etkisi bulunuyor. İngiltere Başbakanı David Cameron, 2015’te partisinin yeniden seçilmesi durumunda İngilizlere AB üyeliğini sürdürmeyi isteyip istemediklerinin sorulacağını; bunun için bir referandum yapılacağını söylemişti. İnternet bağlantısı için Avrupa Parlamentosu - 13-17 Ocak tarihleri arasında gerçekleştirilen Avrupa Parlamentosu’nun 2014 yılındaki ilk Genel Kurulu’na AB Dönem Başkanı Yunanistan katıldı. Genel Kurul oturumlarında hafif ticari araçların emisyonlarının sınırlandırılması, kamu mal alımlarının daha etkin ve verimli bir hale getirilmesi, serbest meslek erbabı kişilerin sosyal güvencelerinin iyileştirilmesi ile ilgili konular görüşüldü. İçinde bulunduğumuz haftada ise AB Dönem Başkanı Yunanistan, Avrupa Parlamentosu çatısı altındaki komisyonlara katılarak, Dönem Başkanlığı’nın önümüzdeki altı ay içinde ele alacağı - 4 – konular hakkında milletvekillerine bilgi verecek. 2015 yılından itibaren üretilecek otomobillerde kaza olması durumunda acil durum çağrısı yapılabilecek teknolojik donanım bulunmasının zorunlu hale getirilmesi ile ilgili düzenlemeler İç Pazar Komisyonu’nda oylamaya sunulacak. Kültür Komisyonu’nda ise yasadışı yollarla yurtdışına çıkarılan kültür hazinelerinin yeniden yurda döndürülmesiyle ilgili düzenlemeler oylanacak. Ayrıca önümüzdeki günlerde Sochi’de gerçekleşecek olan Kış Olimpiyatları öncesinde Rusya’da insan hakları konusu İnsan Hakları Komisyonu’nda ele alınacak. Uluslararası Ticaret Komisyonu’nda anti damping önlemlerinin hızlandırılmasıyla ilgili konular görüşülecek. Yeni önlemler, ithal edilen ürünlerin maliyetinden düşük fiyata AB pazarında satılması durumunda önlemlerin hızlı bir şekilde uygulamaya konulmasını sağlayacak. Ayrıca Dış İlişkiler Komisyonu’nda Bosna ve Hersek, Karadağ ve Makedonya’nın AB’ye üyelik süreçleriyle ilgili ilerleme raporları oylanacak. İnternet bağlantısı için AB üye ülkelerine KOBİ, borsada işlem gören küçük ölçekli şirketler ve borsada işlem gören yenilikçi orta ölçekli şirketlere devlet yardımı sağlama hakkı ciddi anlamda genişletildi. İlkelerin yürürlüğe girmesinden sonra 15 milyon €’dan düşük miktardaki devlet yardımları AB Komisyonu’nun önceden incelemesine tabi olmayacak. Üye ülkeler bu şirketlere devlet yardımı sağlarken sermaye, yarı-sermaye, kredi ya da garanti araçlarını kullanabilecek. Bu şekilde mali aracılık kuruluşları ve yatırım fonları şirketlerin gelişim etabı ve sektörüne göre uygun finansmanın sağlanmasında yardımcı olabilecek. Devlet yardımlarının verilmesinin bir şartı olarak bu yardımlarla birlikte şirketlerin gelişim etabı ve risk durumuna göre özel sektör eş finansmanı zorunlu tutulacak. Bu özel sektör eş finansman oranı şirketin risklilik durumu ve yaşına göre %10 ila %60 arasında değişecek. İnternet bağlantısı için Devlet Yardımları Enerji - AB Komisyonu üye ülkelerin KOBİ ve borsada işlem gören orta ölçekli şirketlerin finansmana erişimi için devlet yardımı sağlayabilmesinin yeni şartlarını belirledi. Özellikle yeni kurulum ve gelişme sürecinde bulunan yenilikçi ve büyüme odaklı KOBİ ve borsada işlem gören orta ölçekli şirketlerin finansmana erişimde güçlükler yaşadığı biliniyor. Bu gibi durumlarda devlet kurumları iyi tasarlanmış mali araçlar aracılığıyla bu şirketlere ek mali destek sağlanmasına öncülük edebiliyor. AB Komisyonu mevcut veriler ışığında Tek Pazar’da büyümeyi destekleyecek Devlet Yardımları Modernizasyon Stratejisi’ni belirlerken, bu şirketlerin sıkıntılarını giderebilecek ilkeler de oluşturmuş bulunuyor. Yeni devlet yardımları ilkeleri 1 Temmuz 2014 tarihinde yürürlüğe girecek ve 2006’da kabul edilen ve Aralık 2010’da güncellenen “Risk Sermayesi İlkeleri” yerine kullanılmaya başlanacak. AB Komisyonu tarafından hazırlanan yeni ilkelerin önemli özellikleri şunlar: - 5 – - Avrupa’da okyanuslardan yenilenebilir enerji elde edilmesi ile ilgili çalışmaların hızlandırılması ve artırılması için AB Komiseri Damanaki ve Günther Öttinger ortak girişimle yeni bir eylem planı oluşturdu. Okyanus Enerji Forumu oluşturulmasını da içeren eylem planında, deniz ve okyanuslardan yenilenebilir enerji elde edilebilmesi için gerekli teknolojilerin üretilmesi ve kullanılması gibi noktalar da yer alıyor. Kıyılarda rüzgârdan enerji elde edilmesinin yanı sıra, teknolojinin sağladığı tüm olanakların kullanılması yoluyla deniz ve okyanuslardan elde edilen enerji, “mavi enerji” olarak nitelendiriliyor. İnternet bağlantısı için İstihdam - Avrupa genelinde iş aramak için yararlanılan EURES ağının iş yarayanlara daha fazla iş olanağı sunar hale getirilmesi için AB Komisyonu gerekli değişikliklerin gerçekleştirilmesini önerdi. Daha fazla iş ilanı, iş yarayanların özellikleri ile mevcut iş ilanları arasında karşılaştırma yapılmasının sağlanması, iş ilanlarına daha hızlı başvuru yapılabilmesini sağlayacak geliştirmeler yapılması gibi değişiklikler sayesinde daha fazla KOBİ ve bireye ulaşılması hedefleniyor. EURES iş portalı tüm Avrupa’da iş aranabilmesi olanağını sunuyor. Bireylerin başka bir AB ülkesindeki iş olanaklarını tespit edebilmesi sayesinde de istihdam piyasasındaki dengesizliklerin ortadan kaldırılmasına yönelik amaçlar ile oluşturulan EURES sayesinde AB istihdam pazarının da bütünleşmesi hedefleniyor. Yeni geliştirmeler sayesinde: EURES istihdam portalında daha fazla iş ilanı yayınlanması sağlanacak. Özel istihdam hizmetleri şirketlerinin iş ilanları da bu portalda yer bulacak. Aynı iş ilanına aynı anda birçok Avrupa ülkesinden ulaşılabilecek. Portalda kayıtlı işverenler özgeçmiş havuzuna erişim sağlayarak, istihdam edecekleri kişileri seçebilecek. Özgeçmişler ve mevcut iş ilanları arasında otomatik karşılaştırma yapmak mümkün olabilecek. AB istihdam pazarı ve EURES ile ilgili kapsamlı bilgilere erişilebilir olacak. Başka bir bölge ya da AB ülkesinde çalışmak ile ilgili destek hizmetleri verilecek. Üye ülkelerin kendi istihdam pazarlarındaki istihdam açık ya da fazlası ile ilgili bilgi paylaşımı ve işbirliği yapabilmelerine olanak sağlanacak. KOBİ’lerin EURES’te sunulan hizmetlerden yararlanabilmelerini kolaylaştırmak üzere düzenlemeler gerçekleştirilecek. Hâlihazırda 7,5 milyon Avrupalı kendi ülkesi dışında başka bir üye ülkede çalışıyor. Bu rakam AB işgücünün %3,1’ine karşılık geliyor. Başka bir AB ülkesine çalışmaya giden AB vatandaşı sayısında her yıl 700 binlik bir artış gözleniyor; bu rakam %0,29’luk bir artış oranına karşılık gelirken, Avustralya’da mevcut 8 eyalet içerisinde bu değişim hızının %1,5 ve ABD’de 50 eyalet arasında %2,4 olduğu beliriliyor. İnternet bağlantısı için - 6 – Ekonomi - Euro Alanı’nın dünyanın geri kalanıyla dış ticaret dengesi, ilk tahminlere göre Kasım 2013’te 17,1 milyar € ticaret fazlası gösterdi. Kasım 2012’de ise dış ticarette 12,5 milyar € fazla kaydedilmişti. Ekim 2013’te 16,8 milyar € dış ticaret fazlası kaydedilirken, bir yıl önce, Ekim 2012’de 9,6 milyar € dış ticaret fazlası gözlenmişti. Kasım 2012 verileri bir önceki ayla karşılaştırıldığında Euro Alanı’nda mevsimsel olarak düzeltilmiş ihracatın %0,2 oranında, ithalatın ise %1,3 oranında azaldığı görüldü. AB28’de Kasım 2012’deki 3 milyar € dış ticaret açığına kıyasla Kasım 2013’te 3,4 milyar € dış ticaret fazlası belirlendi. Ekim 2013’te 4,8 milyar € dış ticaret fazlası, bir önceki yılın aynı döneminde ise 10,2 milyar € dış ticaret açığı görülmüştü. Kasım 2013 verileri bir önceki ayla karşılaştırıldığında AB28’de mevsimsel olarak düzeltilmiş ihracatın %0,6, ithalatın ise %1,4 oranında azaldığı görüldü. AB28 enerji kaynaklı dış ticaret açığı Ocak – Ekim 2013 tarihlerinde 321,3 milyar € olarak kaydedildi. Öte yandan, AB’nin mamul ürünler kaynaklı dış ticaret fazlası da aynı dönemde 322,1 milyar € olarak kaydedildi. AB28’in Türkiye ve Hindistan dışındaki bütün önemli ticaret ortaklarından ithalatı Ocak-Ekim 2013 döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre azaldı. Türkiye’den ithalat %3 oranında artarken, Hindistan’dan ithalat değişmedi. İthalatta en önemli düşüşler Japonya ve Brezilya (her ikisinde de %14), İsviçre (%13) ve Norveç ile (%12) yapılan ticarette kaydedildi. İhracatta ise en büyük artışlar İsviçre (%31), G. Kore ve Türkiye’yle (her ikisiyle de %4) yapılan ticarette, en önemli düşüşler ise Hindistan (%6), ABD ve Japonya (her ikisiyle de %3) ile yapılan ticarette görüldü. İnternet bağlantısı için *** BRÜKSEL’DE GELECEK AY AB Kurumları 20 Ocak, Dış İşleri Konseyi 21 Ocak, Genel İşler Konseyi 27 Ocak, Eurogroup Toplantısı 28 Ocak, Ekonomi ve Mali İşler Konseyi 13 – 14 Şubat, AB Liderler Zirvesi Konferanslar 20 Ocak, The EU and 21st century security: Preparing for an uncertain future, Friends of Europe, www.friendsofeurope.org 21 Ocak, Europe’s role in Future Global Climate Policy, CEPS, www.ceps.be 24 Ocak, Russian growth: Stifled by structural challenges, CEPS, www.ceps.be 28-29 Ocak, 6th Annual Conference on EU Space Policy – What direction for the EU in space between now and 2020?, European Commission, http://www.spaceconference.eu/2014/ - 7 –